Çankaya mı, Keçiören mi? Ankara, 25. Haziran. 1920 Asırlardanberi uyuşuk, uykuda bulunan şehirde bir canlılık baş- ladı, Bu hâl, uykudan sersem ser- sem uyanıp gözlerini oğuşturan- ların baline benziyor. o Mustafa Kemal geldikten sonra Ankarada değişiklik oldu. Fakat bilhassa meclis kurulduktan sonra şehrin manzarası daha ziyade canlandı. Şimdi sokaklar dolu .. Hele Kara oğlan caddesi bir mahşer... Da- ba doğrusu bir müze. . Meclis dağılırken kapısmda dü- rup beklemek, oradan çıkanları seyretmek çok enteresan.. İşte göbeğine kadar dayanan beyaz sa- kalile, milli elbisesile, o Dersimin ihtiyar kurdu Diyap Ağa ve yann- daki Mustafa Ağa.. İşte Bitlisin, sanki dün göbeğinden kopmuş ta Ankaraya düşmüş çarıklı, potur- lu, külâhlı ve akâlli muhterem meb'usu, dağları ve taşları (o ben yarattım, diyen nazarlarile etrafa gurur saçarak çıkıyor, Kalpaklı, poturlu, Kuvayı milliye kıyafetli genç meb'uslar.. Fakat hepsi de günün telâkki ve ihtiyaçlarma uy- gun bir kıyafet ve karada... Tam milli mücadele devrinin millet mümessilleri Acaba bü karanm neresine yerleşti? Bu ha- rap şehir, bütün bu kalabalığı na- sıl barmdırıyor? Şu muhakkak ki, mesken, kon- for ve şersiti hiç bir firengin akıl erdiremiyeceği kadar fena, gayri- müsait ve biçimsiz... En küçük bir odada bir kaç meb'us yatıyor. Bır'şerait içinde, en samimi arka- daşlar arasında bile anlaşmak, ge- şinmek müşkül olur. | Onun için Ankarada bir düzüye mesken te- | Ankara, | beddülü vaki oluyor. mahsur bir kale halindedir. Onun için burada asıl olan mahrumiyet- tir. En iptidai ihtiyaçlar bile te- min edilemiyor. İstanbul ile irti- batın kesik olması, bu mahrumi- yeti arttırıyor. Her halde bu ka- elm icin ü mu kaddes ateş olmak li Otobüs işi halledi Şehrin zarafetini bozan bu kaptı kaçtıları yeni vesaitle değiştirmeli ANKARA 17 (Milliyet) — Hükümet bazli den beri henüz bir şekle bağlana- mıyan dertlerinden biri ve başlıca #1 vesaiti nakliye meselesidir. Fil. vaki otobüs şirketi de faaliyetini otobüslerle doludur. Oturma yerle ri rahatsız, içine girip çıkma müş. Fevka'âde odalar 3 Liradan itibaren n bu kadar halk, An- | bir çatı altına sığabilen (her va- tandaş, halinden Oo memnundur. Burada herkes, İstanbulda — veya başka yerlerde bıraktığı rahat ve huzurunu değil, kendinden daha müşkül şartlar altın 'a cephelerde çalışan ve çarpışan kahramanları düşünerek müteselli oluyor. Mustafa Kemal ve beraberinde- kiler, Ziraat mektebinde yerleş- miş.. Orası, ayni zamanda umu- mi karargâh halindedir. Ankar: nın müftüsü, Hoca Rifat Efen misafirlerini memnun etmek için bir düzüye uğraşıyor, elinden ge- leni yapıyor. Onu görünce bilhas- sa yabancılar: “İşte, Gazi Ankara- ya geldiği gün, ihtiyaca sarfedil- mek üzere Heyeti Temsiliyeye bin lira veren Hoca Efendi budur!” diyor. Daha ilk gününden dava- ya iman etmiş, mübarek bir adam.. Şehirde kiralar çok ( yükseldi. Muhite de taşmak lâzım.. Çanka- yaya, Etliğe, Keçiörene doğru gi- denler var. Mustafa Kemal Paşa da oralarda kendine bir mesken aratıyor. Acaba neresini intihap © decek? Çankayayı mr, Keçiöreni mi2. . Kahvehaneler ağzına kadar do- Iu. Her masanm başmda, ihti- mal ki biribirlerini hiç tanımıyan bir kaç vatandaş oturmuş; fakat kırkyıllık ahpap gibi o samimi ve lâübali konuşuyorlar, dertleşiyor- lar ve hiç şüphesiz ki, tin halinden, düşmanlara kamdan bahsediyorlar. Bazı vatandaşlarm ki nx Yesil ordular, Kızıl ordular işgal ediyor. Bir cok kimseler ufukla- rmda bu orduların o piştarlarını görmek için hayâl gözlerini şarka dikmiş, mütemadiyen bekliyorlar! i gün evvel, meclisin hafi cel- selerinde görüsülmüş seyleri Mer. kez kahvesinde işitmek mümkün oluyor. Böyle sır tutmamakta sui- niyet yoktur. Burada çok (kere bilgiçlik taslamak, bazan da baş- kalarmı teselli etmek, başkalarma kuvvet vermek için gevezelik edi- lir! inti. kül, kapıları yağmurdan şiştiğin- den zorla açılıp kapanan bu ipti- dai nakil vasıtalarile.... Ankara- nın belki ıslaha muhtaç pek çok kusurları daha vardır. Fakat ilk nazarda şehrin zerafetini bozan bu kaptı kaçtılar yerine, hükümet merkezine lâyık otobüslerle süsle- mek zamanı gelmiştir ve hattâ geçmiştir bile... Artık Ankara bu basit halden kurtulmalıdır. Güzel binalara, geniş yollarına bunca himmet edilen ve milyonlarca lira- lar sarfedilen Ankara bu cephe- den ihmal edilmemelidir. memleke- | bütçesinin | topu 535.748 lira idi. Yeniden lmelidir Ankara — İstanbul arasında işleyen uçaklardan biri “hükümet mer- kezindeki meydana inerken. Hava yolculuğu rağbette! Dün gelen yolcular arasında altı aylık bir çocuk ta vardı ANKARA, 17. (Telefonla) — İstam- | bul - Ankara arasında tecrübe uçuşları | yapan uçaklar, bakım e e iste müzakere ve ka niyet kesbedince- | /a kadar, uçaklarla edecekler. len almacak ücret syyare cemiyetine vit olacaktır. Bu üc- etin otuz veya otuz yep Tira olarak tes iti muhtemeldir.Bu kararın verilmesine ntizaren Amerika- dan getirilen uçak- lar yarın telrar s6 «e yapacaklar vo pazar günü motör lerinin tomizlenme. si için hângara çe kileceklerdir. Bu temizlik müddeti zar- fında Yunkers uçağı iki şehir arasmda. ki seferleri temin edecektir. Anka Yeni mektepler Bu sene Ankarada yeni ilkmektepler yapılacak ANKARA: (Milliyet) "— Geçen sene Ankara Maarif idaresinin fev- kalâde ve adi bütçesinin , yekünu topu mek- tep binası inşası için parası | yoktu. İkmektep adedi merkezde © yirmi, allimi vardı a dördü Ankara merkezinde, iki yüz yetmiş altı mülhakatla çalışıyorlar» zun kırk sekiz muallim daha alındı. Etimesut yatı mektebinden yetmiş, Kızılcahamam yatı mektebine de otuz yatı talebesi ilâve olundu. Merkez ka” zada on yedi, Ankarada bir mektep daha açıldı ve halk dershaneleri on iki bin mezuna ilâveten iki bin tale- be daha çıkardılar. Bu sene, yani 933 senesi için tan- zim edilen bütçesi 597.521 adi, 92.000 fevkalâde ki cem'an 689.521 liralık tr. Bu bütçe geçen senekinden 143.773 lira bir fark fazlası gösterir. Adi kım yarıdan fazlası muallim maaşatma hasrolunmuştur. Fevkalâ- de kısım ilkmektepler inşaatile buna müteferri işlere | hasrolı tur, Bu paranın yetmiş beş bin lirasile altışar yataklı beş ilk mektep yapılacaktır. Bugün Ankara şehrinde, yirmi bir ilkmektep vardır ve bunun yüz altmış bir muallimi, altı bin yedi yüz seksen dört talebesi, Ankara mülhakatı ve kazalarında yüz kırk İlkmektep, iki yüz elli altı muallim, on bir bin sekiz yüz kırk iki talebe mevcuttur. Ve gene Ankara halk dershanesi ile müdavimi bulunuyor. a, Orta Anado'u ANKARA, 17 (Telefonla) — Köy- cüler şubesinden Kerim Ömer Bey bugün Halkevinde Orta Anadoluya Bozkır hazinesi ismini (o vererek bu Mi dört miştir. ANKARA'DA sehrinde el bunların binlerce | mevzu etrafında bir konferans ver- | Buradaki Hangarın ve yolcu İstas- yonunun inşaatı ikmal edilmek üzredir. Bugün Amerikadan getirtilen uçaklar dan biri Ankara - İstanbul arasında üç sefer yapmıştır. Sabah. erkenden bura- dan kalkan uçak Yeşilköye gitmiş, ora- dan yolcu ve gazeteleri alarak on üç bu- çuğa doğru buraya dönmüş ve on dördü on geçe, yolcu alarak İstanbula hareket etmiştir. Öğleden sonra | hareket eden uçakla İstanbula gitmek arzusunda olanların a- dedi o kadar çoktu ki, meydan hünmm- lar ve Beylerle dolmuştu. Fakat yerle rin mahdut olmasından dolayi uçak an- cak beş yolcu alabilmiştir. Yolcular arasında Mümtaz Paşanın re fikaları H£., Edirne valisi Özdemir Sa- lim B., iki hanım, bir yüzbaşı ve altı aylık bir çocuk görülüyordu. Bu gü- ler yüzlü yavrucak yüzbaşı Nihat beyin Oğlu Ercandır ve annesinin kucağında seyahat etmektedir. Hükümet hava seferlerinin görmekte olduğu rağbetin, zamanla artacağını dü- şünerek, on dörder yolcu alabilen iki bü 2 tayyare daha ısmarlamak kararında ır. Ankara - Adana - Diyarbekir seferleri kısa haberler Ankaranın balı ve kedisi ANKARA, (Hususi) — Ankara mızın maruf balı etrafında tebarüz eden bazı vaziyetler göze çarpmak- tadır. Çıkan 932 senesinde çok ku- rak giden havalar yüzünden yüz bin- lerce sepet kovanm söndüğü teessürle görülmüş ve müstahsıl köylü bu yüz- den çok mutazarrır olmuştur. Görenekten ayrılamıyan köylüyü sepet kovandan kurtarmak için bir iki lira gibi pek ucuza malolacak, çer- geveli bir kovan şeklini tespit eden a- rıcılık mütehasarsı Celâl Davut Bey, bu kovan üzerinde meşgul olmakta- dır. Yakında bu kovan (Ankara ko- vanı) ismi altında teşhir edilecektir. Kuraklığın neticesi olarak pek ax bal istihsal edildiğinden bal fiatleri burada 140-200 üzerinde oynamakta” dır. Köylüye hemen bedavadan para ka- zandıran arıcılık işlerile Ankara Zi- raat Müdürlüğü de meşgul olmakta. dır. Bir arıcılık vazifesi ihtas edilece- ği de rivayet edilmektedir. ... Tek gözlü Ankara kedileri, koca Ankaranm içinde hemen bir kaç ta- neye münhasır kaldı. Ziraat Vekâle- tinin bir şubesinin bu kedileri teksir, için tertibat aldığını evvelce işitmiş tik. Teşebbüsün müsmir bir netice ve- rip vermediğini bilmiyoruz. Ne olur- sa olsun dünyanın hiç bir U tarafında emsaline tesadüf olunamıyan bu hay- yanlar nesillerinin olsun sönmesine meydan verilmese çok hoş olacak, VERNER ge 7) Anharanı 1 en lüks TUVALET salonu i Bankalar İ caddesi i Tel: 3240 İm | l || e Deli Mehmet kimdir? Ankarada öldürülen cani son gün. lerde ağaca fener asıyormuş ANKARA, 17 (Milliyet) — Ka- sap deli Mehmet hâdisesi Ankarada | heyecan uyandırmıştır. Deli Mehmedin oturduğu mahal- ledeki komşuları kendisi hakkında dikkate şayan malümat vermektedir. ler. Mehmet son zamanlarda deliliği- ni tekrar göstermeğe başlamış tabii | olmıyan hallerle nazarı dikkati cel- betmiştir. Filvaki evinin bahçesinde- ki dut ağacına geceleri fener asmı ya başladığını ve fener sö: ye saatte bir mumunu değiştirdi görenler olmuştur. Bundan başka Mehmet karısına fena muamelesi ile şöhret kazanmış bir şerirdir. Geçenlerde karısı kocasmın mec- nunca hareketlerinden bıkarak köyü ne kaçmış, fakat Mehmet peşinden giderek onu kandırmış ve yanına &- larak dönmüştür. Ne çare ki, za kadın bu defa deli kocasmdan kurtulmak için tek- Tar köyüne kaçmak değil, bir ip par- çesiyle hayatma veda etmiştir. ..» Mehmet deli ve katil namiyle ma- ruftur. 1939 senesi | Nisanında Ankara ve karısını asılı gör: ayni yerden sokağa fırladığı dam da kerdeşi Mustafayı ve kardeşinin karım Azimeyi, Azimenin kardoşi Sıt kıyı öldürmekten ve babası kör Hak- kıyı da öldürmeğe teşebbüz ettiğin den dolayı Ankara Cinayet Mahke- mesince 101 seneye mahküm edilmiş fakat bu karar Temyiz Mahkemesim- den nakzedi ve o zaman Tıbbi Adlice yapılan müşahede neticesinde suçu işlediği zaman her hangi bir ih- #Iâli melekâtı akliyeyo veya cinneti saraviyeyo müptelâ olduğu tespit edil memişti. Ancak kendisinin işret ve es rar içmekle meluf bulunması ve isti. | haffefei takdiriyeden görülerek mü- <bbet kürek cezası 15 seneye indiril- miş ve cürmün de Cümhuriyetin ilâ- nından evvel yapılmış olmasma meb- Bi cezanm da yarısı tenzil edilerek | hakkında Yaralılardan: Firdevs H. ile. Ha- san Basri ve Ömer Lâtfi E.ler cezası 7,5 sene olmuştur. Mehmet harekâtı milliyeye iştirak etmiş öldü- bilâhare kanun mucibince af tan istifade ederek hapisten çıkmıştı. Mehmet bundan sonra da pek d rüst bir hayat geçirmiş # 'am değ dir. 1927 senesinde hükümetin şahsi- | yeti maneviyesini tahkir ettiğinden dolayı mahkemeye verilmiş ve giya- ben bir seneye mahküm olmuştur. Bundan sonra da gene vazife halinde bulunan polis memurlarına silâh çek mek ve boşaltmak maddesinden de hakkında takibat yapılarak tevhiden yapılan muhakeme neticesinde bir 60 De iki ay yedi gün mahküm olmuş ve cezasını çekerek 1928 senesinde ha- pisten çıkmıştır. Mehmet son defa gene hükümetin sahsiyeti maneviyesini tahkirden do- layı mahkemeye verilmiş ve 3.12.9332 tarihinde Asliye Ceza Mahkemesince beraet kararı verilmiştir. Bu kararı Müddoiumumilik temyiz et miş olduğundan büküm henüz kati- yet kesbetmemiştir. Karısına ve hiç tanımadığı bir ka- e - yaralıyan sabıkal, il deli y Mehmedin cesedi $ Ankara SİNEMALARI ri Yeni Gramı Bu gece küçük Daktilo filminde seyircilerin nazarlarında yüksek ile mevki kazanmağa affak olan Jean Boitel “Armand birlikte temsil ettikleri Bugece “Canın İsterse,, filminde yine en böyük takdire mazhar olmuşlardır. Cazipbir muzik, fevkalâde bir eser | İlâveten şarkılı varyete ve dünya haberleri | Bugün bu gece Kulün ic ii Biniciliği ve fevkalâde cesaretile şöhret bulan meşhur artist TOM MİX Tarafından çevrilen heycanlı film) TOMUN İNTİKAMI Bu film bu mevzudaki eserlerin| şaheseridir. Görmek fırsatını kaçırmayınız. İlâveten: Dünya haberleri ve bir de (Şort) Fiatlarda Çok Büyük Tenzilât b Şarkın En Muhteşem Oteli Amerikan bar . Lokanta - Oyun salunu . Danslı çay - Hususi salonlar . Kalton . Band orkestrası daimi 616