Seyahat notları “Faust,, un Mürekkep Lekeleri Her Frankfurt'a gelene herke. sin sorduğu seailer şunlardır: hri gezdin mi? Se — Repillin evine gittin mi? — “Goethe” nin evini gezdin Frankfart şehri meşhur zengin in, ve şoir (Goethe) nin va- | tanı olmakla iftihar eder. Vardığı- mun ilk günü (Goethe) nin evine koştum. Romanyalı hasta arkada- sımla beraber. Gün pazardı. Eski bir Istanbul sokağını andıran gürültüsüz, ten- ha, temiz, loş bir sokakta eski bir İstanbul konağının tokmaklı ka- pısı önünde durduk. Ve bir elek- trik zilin düğmesine o dokunduk. (Goethe) nekadar büyük bir şa- ir olursa olsun, ölümünden yüz se- ns sonra, bütün duvarları, bahçe- leri, meydanları taze sarı çiçek- lerle dolduran bu neşeli ve güneş- di sonbahar sabahında loş bir s0- kaktaki loş evinde kendine kâfi bir müşteri bulabileceğini pek te ummuyordu. Şahlanan maddiye- tin ruhunu ifna etmesi icap edi- ) vatanında, gair- den başka bir şey olmıyan (Goe- #he) yi ölümünden yüz sene sonra h iyretten odonakaldım. Burada ruhun aydınlığı bir şafe k siyası gibi yüzümüze vurdu. Evin içi ta- ram emar aşar dan, şık kadın ve | erkeklerden, yaşlı efendilerden müteşekkil ga- Ölüyü Diriltiyormuş Bir Amerikalı böyle bir cihaz yapmış bir habere göre, Amerikalı doktorlar dan biri bir kaza veya ağır hastalık neticesinde zaafa uğrıyan du- ran kalbe yeniden kuvvet hayat verebilecek surette vücude getirdiği | cihazın noksanlarını tamamlamıştır. Bu cihazım başlıca — kısmı kalbin Butezm “Küçük boşluk” lar arasa sokulan bir iğneden ibarettir. Bu iğ- e bale Di ül mümasil bir - ii ak el sarsın» ulan Bu diriltme aletinin mucidi, ölmüş oldukları fennen tebeyyün etmiş Bu seretle yapılan 2000 tecrübe. den ancak bir tanesi muvaffakiyet- sizliğe uğramıştır. Bu usul kendi ü- ti için hiçbir tekin ar- etmediğini de sözlerine ilâve etmiş Bu dektör, ağır hastaları olan ana babaların kendisine müracaat et- ini istemekte, hastaların en son dakikalarında başları ucunda buluna bileceğini yet temiz ve müteheyyiç büyü bir kalabalıkla dolu idi. elle | hepsi de Almandı, yani bizim ei i seyyah ve lö- il. tecessüsün oraya çekti, ve yabancı nev'inden hayt bir gölge yığını eli un zengin iki üç ailesinden birine o mensup ola: (Goethe) nin konağı kayala O zamanlar kuyusu olmak biz a- İle için mühim bir imtiyazdı. An- | cak Roçild'lerin, Goethe'lerin kur | yası vardı. Umum için o sokakta çeşmeler akardı, Mutfakta (Goc- the) ailesinin mehteşem na hürmetle baktık, Mutfağın du- varları üzerinde dizili duran elli | altmış tatlı ve pasta habını (Goe- the) nin annesinin — ne sıcak bir ev kadını olduğunu gösteriyord. Ev, olduğu gibi muhafaza mişti. Bütün pencereler eskisi bi çiçekli ve tül gerdeliydi. Şe hatırası bu evin her tarafınd. fes alıyordu. Yüz sene evosi için- de can verdiği oda, memleketin | her tarafından yeni gönderilmiş .. şairin çalışma odasına yet mürek- gelip Faust'u bu masa üzerinde yi Bu lekeler Faast'ım lekeleridir?” dediği saman © kalabalığın hadde varan merakı ve heyecanı, wk o halinde gözlerden taştı. yaklaş- | mak üzere kendine bir yol açma- | ğa cahşıyorda. Bu hayran gözler. | de lekeler, mürekkep lekeleri de- #il fakat bir ebedi İdcivert sema- da, namütenahi yıldız gereki Ahmet HAŞİM | Macar kabinesinde | bir istifa | BUDAPEŞTE ,26 .A .A. — Mag! ymag gazetesi, hariciye — nazır M.| Andre Pouky'nin yakında istif vereceğini istihbaratına atfen yaz-| maktadır. Mümaileyhe Macaristanın Berlin sefiri halef olacaktır. Siyasi mahefilde diğer nezaretler- de de tebeddülât olacağı söylenmek tedir, Bu tebeddülüt M. Gomboes'in şah si pufuzunu takviye edeck ve mü- maileyh kabinesini tamamlamak i- çi msamimi ine müraennt 8- deceketir. Trotsky'nin eski kâtibi mevkuf BARCELONE, 26, A. A. — Trotz ky'nin sabık kâtibi komünist muhar rirlerden Andre Minz tevkif edilmiş- tör. Höleümet memurları bir komünist hareketinin mevcudiyetinden şüphe ve endişe etmektedirler. Pariste noel PARIS, 26. A.A. — Bir takım tenezzüh erbabı, reveyon gecesinin vadeylemiş olduğu veçhile bir ilkba- har günü manzarası o arzetmeyen rü en Vi Gruptan evvel kesif ve soğuk bir sis şebri ihata ediyordu, bu siz saat * PARİS, 26. A. Fransada sis LE BOURGET, 26 A A — Fransanın ber tarafına ve Paris ci- varmda hüküm süren kesif bir sis Münderecatımızın çokluğun dan tarihi tefrikamızı bugün de neşredemedik. Arzı itizar ederiz. MİLLİYET ŞALI 27 KANUNUEVVEL HARİCİ HABERLER | Herriot nutuk Almanyada Söyliyecek Amerikada borçlar | Sabık Hari meselesi ne halde? Milis ye Na- zırı böyle PARİS, 28 A A —Sel emek) bir teşkilât istiyor İ gazeteleri, cümhuriyetçi -Radikal ve radikal -Sosyalist fırkası Seine fede rasyonunun in kalâde bir umumi içtima aktedeceği ni haber vermektedir. r Herriet, bir nutuk söyliyecek Parlamentoda mal , yazıye san meclisi a | ! BERLİN, 26. A, A. — Sabik mil-! 29 unda saat! li müdafa nazırı 20,45 de M. Herriot'nun şerefine > Cenevrede hi meral | Groener, gelen itilâfi mem nuniyetle karşılamakta ve Alınanya- sisteminin ithaline taraftar | olduğumu bayan eylerektadir. Mümmileyh, Vossische Zcitung'da yazıyor. 5 devlet itilâfr, milletlere * verilen — Petit Jour- | bekiki bir heğiyedir. Ve bütün dün- ya Fransa ile Almanyanın tahdidi ci aya | terlihat > sinde yeni esaslar ü- ait muvakkat bütçenin tet si bahı heyeti umumiyeye caktır. sonrak i celse, buğday piyasasını tuta edilen 300 mil inin tetkikine hasre Meclisin Avusturya istikraz pro-| jesi hakkında kararmı va perşembe akşamı dağılacağı ove Kânunusaninin ikinci salr günü top- lanacağı tahmin edilmektedir. Borçlara dair PARİS, 26. A, A. — Le Journal, Saint Bricn imzası alında o Edege- son | Boncour mülükatı hakkında şu maka eyi neşrediy: Amer almıştır. M. Boncour'un cemilekâa- Yane mahiyetteki bir hareketini sul- istimal suretile gösterilen sdemi dü- i görüldükten sonra artık bun dan şüphe edilebilirmi Tanmül mucibince yeni (hariciye nazırı, sefaretleri ziynet — etmiştir. Mümeileri M. Edge'i de ziyaret etmi tabi borçlar. hakkımda | ür. Netice; yeni Fransız | görüşü | kabinesinin müizakerat için bir dave- te intizar etmekte olduğu Vashing- tondan bildirilmektedir. Amerika matbuatı, meseleyi izam edeerk Edge Boncour mülüketı le sefnret müsteşarı M. Mariner? evelki gün M. Cot'a yapanı oldı riyaret arasında bir gör- mektedir. M. Rooseveli'in M. Hoover'in mü zakeratı açmasına mani olmıyacağı #uretindeki beyanatından bahsmdil. mektedir . Müşarünileyh. serbest kalmak ar zusunda bulunduğumu ve iki idare- yi birbirine bağlıyacak biz komütyon İhdasından bahis bile edilmesini is- temediğn açıkça Birleşir. Bunun üzerine canı sıkılan M. Hoover faaliyette. bulunmıyacağını Hoover'in istediği müştakil demek- Fat idere icraatını baleldar etmiye- cek surette yapabileceğini söylemiş- Bir. Saint Birice diyor kiz Fransa için bundan çıkan yegine petice, bizim bu aile kavgaları hari- cinde kalmamız lüzumsudur. Biz, M. Boncour'un bu hattı hareketi kabul edescğine kanliz. Müthiş bir zelzele oldu LONDRA, 28. A.A — Brom- rasat! geçen gece 2,15 te bissedilmiz olduğunu kay- Merkezi 4.569 milde yani ya Antillerde veya Mongolistanda- der, Zelsele iki saat devam etmiş ve &- zari şiddetine sant 2,48 te varmış- Rasathane, bu sarsıntının 191 Mongolistanda ğustosunda gelmiş olan lele bir çi ike asi Deniz faciaları LONDRA, 26. A. A. — Nev York tan Şikago Triban'a U bildirildiğine göre, Nevbroug vaptıru Antil açık- zerine diğer milletlerle anlaşmaları İ rişecek ve bu suretle bütçe salı sa- | için ber sems bakeninaj olmasından sevkoluna- ; dola: İtal küçi kömeti, Cenevre itilifme bilü tered: | teşkil ediyorlar ve munhedelerle memnu olmalıdır. Alman hü düt kabul etmekle büyük bir siyasi kiyaset göstermiştir. M. Şlayber, M. Brüning'in yolu- nu takip etmektedir. Ve mümailey- in acele bir takım tedbirlerle müs- f inkânlermr beleldar et-| kabul edebiliriz Zira bir İ sinin bilhassa teslihatın tahdidi me seelsine müteallik olan ahkâmı müva cehesinde Alman milletinin duymak ta olduğu infinli anlayip takdir ot- di bir tahdidi teslihst meselesidir. Da ba doğrusu teslihatın tahdidi tasav- vur olunabilirse de bakikatte böyle birşey mümkün değildir. Bütün kuvvetleri zafa düşürmek suretile sulhun temini imkân yol. İ tur. Bu, ancak milletlerin bilihtiyar razı olacakları bir muvazene sayesin de mümkün olabilir. Evvelâ iki mesele mevzuu bahis- tir. Teknik teslihat meselesi, bilhas- sa hava muharebeleri, bir de askeri tensikat, Daimi büyük ordular dev- rine bir nihayet vermek ve tamamen tedafii olen eilis sistemini kabul et mek icap eder. Bombayi kazarken parçalandı BELGRAT, 26. A.A. — Gönül lüden bildiriliyor: 25 Kânumsevel ge esi Gönüllü > Skmoviiza battı üzen rinde bir bombe infilâk etmiştir. Yol hafif surette hasara uğramışsn da çarçabuk tamir edilmiştir. miş ve koyduğu bombanın telef olmuştur. Bu adam Bulgar komitecisi ünifor masını taşıyordu. Naşm yanında saat tertibatı ba. vi kurulmuş bir bomba bulunmuş. tur. bomba infilâk etmemiştir. Barcelone yangını BARCELONE, 28. A.A. — Saat 1400 öz 3 vaat çalışıldıktan sonra yangının sir ösiresinin tehdidine başlanılmış i Mağazaların 188 1de inşa edilmiş olan. kierm hemen hemen tamamen mah- volmuştur. Felâket dolayisile 1500 köşü işsiz Kalmıştır. Yangının sebebi, mağazanm bul. varlara müteveccih olan camikânla. rından birine konulmuş olan bir o- yuncak şimendiferden sıçrayan bir elektrik şermresi olduğu söylenmek , Nufusca telefat yoktur. İhtiyaten yeraltında ve enkaz altında kalmış olan kasa İ arda mühim miktarda para vardır. Reis M, Macia ile bütün bükümet küm, eiket mahaline gitmişler, Yangın, bu Trogir i Hâdisesi Yugoslav Hariciye Nazırının beyanatı gelen son taşkımlıklar üzerine, İ- ünasebatım- | tu. Bu mes 22 kününmevvel içtimamda © Hariciye nazmı M. İ cümle demiştir ki “— Bu mesele etrafında İtak yan başvekilinin son putku mem- talyaya karşı politikası daim; #nimi komşuluk münasebatını ir. Memleketimizdeki ük bir ekalliyet İ kamunlarımızın himayesine har buhunayorlar. Onlar da için- ki tan hararet a- ei base Yaza ralananlar derhal hastaneye kal dırılmışlardar. Hülcümet bu hâdiseyi haber a- nca, mahalline müfettiş gönder miş ve asayişin muhafazası için firine de tahkikatın neticesi bildirilmiştir. İ ket arasında husumeti tahrik ede- cek mücadeleye alet kimsenin aklından geçmeyordu. Trogirdeki Venedik arslanları- takım eşhasın eseridir. Bizim ta- rihi hatıralara bürmetimiz vardır. Bu hâdise de şiddetli nutuklar söy Nitekim suretle lenmesini icap etmezdi. bu kürsüden biz de ayni tün arzumuz sulhe hadim olmak- tar.” 52 madenci toprak altında NEVYORK, 26. A.A — Bu a- kua gelmiş ve arazi çökmüştür. 52 İ maden amelesi, maden kapısından birkaç kilametre mesafede bir deb- lizde mahbus kalmışlardır. Yeni bir liman müddet evvel bitmiştir. nın gittikçe artan (ihtiyaçlarını te- seri bir surette yürütülmekte idi. tımlar B25 metre uzunluğunda idi. Bu uzunluk yeni limanda 1464 metreyi bulmuştur. Eski limanda İ yoktm. sit ameliyat ! Dz hususi bir saha ayrılmış. Dalmaçyada Trogır'de vukun akkında Yugoslav İ Jevtic beyanatta bulunarak, ©2- İsketimizde hayrot ve elim bir in- tiba uyandırdı. Hükümetimizin İ- arm alelâde bir kahve ve İtalyan genç * İleri döğüşmüşler, iki taraftan ya- talimat vermiştir. Belgrattaki İtal- edileceği nın parçalanması da meçhul bir mukabele etmek istemeyoruz. Bü- yn 24 ünde Movegwe (İllincis) da bir kömür madeninde bir infilik va KAUNAS, 26 A. A. — Kinipeda (Nevel) limanının büyütülüp geniş- letilmesine ve asri bir şekle konma- sına ait İnşantn em mühim kısmı, bir 1923 de Lituvanyada inde edilen eski liman, bu memleket münakalâtı mine artık kâfi gelemiyordu. Bum- dan dolayi Danimarka'lı Hojgaard ve Schultz müessesesi tarafından 1930 da başlanan inşant ve ameliyat Ulmandaki rıhtımlar 639 metre ka dar uzatılmıştır. Essi Timandaki rih- yük ve eşya boşaltmağa müsait yer Mevcut depolar limanm her İ gün birz daha artan ihtiyaçlarını o tevsiine lecek sene vücude eşik yeni depolar inşası için 10.000 metre ge- Italya ile yapılan adalar hak- kındaki itilâf meclise verildi ANKARA, 26 (Telefonla) — Anadolu sabillerile Meis e- dası arasındaki ada ve adacıkların ve Bodrum körfezi karşısın- daki Karaadanım ciheti aidiyetini tesbit ve bu ada ve adacıkları ihata eden kara sularını tahdit için İtalya ile hükümetimiz ara- sında aktedilen itilâfname tasdik edilmek üzere Millet Meri ne sevkolunmuştur. Bu itilâfnameye göre Meis adasına nisbeten daha yakın olan birkaç ada İtalyaya terkolunarak mütebaki a“ da ve adacıklar Türkiyenin hâkimiyetinde ipka olunmuştur. Ke- zalik Bodrum körfezi karşısındaki Karaada üzerinde Türkiye hâkimiyeti tanınmıştır. Anadolu sahillerile Meis adası arasmda- arasuları da bu bapte ileride herhangi bir müşkülât zuhuruna meydan verilmiyecek bir surette tahdit olunmuştur. Ihraç edilecek balığa sarfedi- lecek tuz için pirim ANKARA, 26 (Telefon) — 1518 numaralı kanunun dör- düncü maddesinin aşağıdaki yazılı veçhile tadilini hükümet bir lâyiha ile Millet Meclisinden istemiştir. “Memleket dahilinde ka Zırlanıp ta tuzlu ve salamura halinde ecnebi memleketlere ihraç edilen balık, peynir ve zeytine sarfedildiği tahakkuk edecek tuz- larm beher kilosu için Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti tarafın dan tayin edilecek vesaikin ibrazında 5 kuruş prim olarak: sahip- lerine inde olurur. İşbu mevaddın ihtiya eylediği | tuz mikdarı Maliye ve İktısat vekâletlerince tesbit edilecek nisbetlere göre tayin editir. Türk - Iran dostluk muahedesi ANKARA, 26 (Telefonla) — Türkiye - İran dostluk mu- ahedesile Fransa ile Suriyedeki Türk emlâki ve Türkiyedeki Su- riye emlâki için #kdolunanı itilâfnamenin tasdik: hakkındaki ka- nun lâyihaları Meclise tevdi edilmiştir. Italya ile mali müzakerat ANKARA, 26 (Telefonla) — Romadan gelen son malü- mata göre mali müzakeratta İtalya hitilâl esasları üzerinde 1s- rardan sarfımazâr etmiş ve bu suretle müzakeratın bir sureti halle raptı imkânlarını temin etmiştir. Çalınan eşyanın vergisi ANKARA, 26 (Telefonla) — 11 Nisan 334 tarihli Gümrük kanununun 49 urcu maddesine aşağıdaki fıkranm ilâvesini hü. ile Millet Meclisine teklif etmiştir: “Arcak hu- dudu milli dahilinde sirkat ve gasp suretile ziya: tahkikatı mül- kiye ve mahkeme ilâmı ile sabit olan eşyanın vergi ve resimleri İeahiplerinden aranılmaz ve bu matlübat için sarik veya gasıp- larıha müracaat olunur."Bu kanunun hükmü, meriyetinden evvel sirkat veya gaspedilen ve henüz vergi ve resimleri tahsil edilme- miş olan eşyaya da şamil olacaktır. Izmirde menenjit hastalığı yok IZMIR, 26 (Milliyet) — İzmirde menenjit vakaları oldu- una dair çıkan haberler Sıhhiye Müdürü tarafından tekzip edil miştir. Yalnız Kemalpaşada şüpheli tek bir vaka müşahede edil miştir, Odemiş havalisinde gümüş IZMİR 26 (Milliyet) — Ödemişin Gölcük Yaylasında küvetli gümüş madeni bulunmuştur. Maden nümuneleri tahlil edilmektedir . Bulgar kabinesinin vaziyeti SOFYA, 26 (A.A.) — Adliye Nazırı M. Varnebof'un istifa s1 üzerine, milli blok fırkaları noktai nazar teati etmişlerse de v ziyet teayyün etmemiştir. Demokrat Radikaller ile Liberal Mil- liyetperverleri M. Varnebof'un yerine M. Kaçakof'un tayinini is tiyorlar, Fakat ziraatçiler iddialarında israr etmektedirler, Zira- at Nazırı M. Giçef, matbuata en kuvvetli fıkaya büyük hisse ve- rilmesi lâzım geldiğini söylemiş ve fırkanın yalmız milli blokta ekseriyeti haiz olmakla kalmayıp Parlamentoda da ekseriyeti te min edecek kombinezona malik olduğunu ilâve eylemiştir. Esaretin men'i hak-| Riyaseticumhur kındaki mukavele ! Orkestrası ANKARA, 26, Telefon) —-| | ANKARA, 26 (Telefon) — ge. | eyldl 926 tarihinde lerle tanzim edilen mwkaveleye ilti- hakımız hakkında hükümet Mil let Meclisine bir kanun lâyiha- sı tevdi etmiştir, 333 liraya çıkarılması hakkın da Meclise bir kanun lâyihası tevdi olunmuştur. Bir tefsir talebi Feci bir tren kazası ve 8 metre derinliğindedir. Kışlık li man denilen eski Tümana su İcesimi ancak 5 metre olan gemiler girebil- mekte idi, Yeni limana sn İkesimi a- zami 7 metre olan gemiler de girebi- ANKARA, 26 (Telefon) — 1464 numaralı kanunun birin- ci maddesinin ikinci fıkrasının Fikirler Yine intihale dair Felek'e Muhterem Beyim, Geçen hafta çıkan yazımdaki id- “diaları hakaz bulduğunuzu © kadar © iltifat arasında söylüyorsunuz ki hak — İs olduğuma tamamile emin olma- Ssnydım sadece teşekkür edip susar- 'drm. * İntihali, taklidi mubah görmek hana, klasikleri okumanın — verdiği bir huydur; klasiklerin ise, bilhassa san'atikir ahlâkı hususunda yanılma- larma biç imkân veremem; o kadar ki çaların söylediklerini kendi dü. MELİ nf Haftalık Edebi Miahabe : ve insanlar mez, bilâkis kendimi tashih çalı germ. Sizi, onların tuttuğu © bir yolun doğruluğuna ikna edemedimse kaba- hatin en büyük kısar hiç şüphesiz ki bendedir. Fakat son bir iki asrın ya- Tattığı'bazı yanlış ve çok © dağılmış fikirlerin, doğruluğuna iman ettikle- i müdafaa vazifosini zorlaştırdı. ğı da o kadar şüphesizdir. İtirazları» nıza cevap verebilmek için evvelâ on- lardan birinin, bence başlıcasının za rarlarmı söylememe müsaade edin. Bence, çoğumuzu yanlış düşün meğe sevkeden bu umumi kanaatle- iz keshane saklama kesmulunn ud. muz yazıda birtakım fikirlerden zi- yade, bir mizaç arıyoruz. Söylenen #özlerin kıymeti me olursa olsun, on- ların söylenmesi tarzına, mahsulü ol- dukları ihtiraslara itibar © ediyoruz. Güzel ile doğruyu biribirinden pek ayırdık; buna mukabil güzel ile ori- ginaliteyi bir tutmağa başladık. Bun- dan başka, günden güne müsbet ilimler bize insanm asırlar» danberi edindi vazifenin, kıy hükümleri kurmak vazifesinin boş olduğuna inandırdı. İyi ile fe- mayı, gözel ile çirkini seçemez olduk; yalnız kuvvete ehemmiyet ruz. İhtiras bir kuvvettir; ginal mizaç bir kuvvettir. etin. bir ferdin — hususiy. herkese henzemekten, kendi işinde kaybetmekten. koruyan birer met veriyo- bu müesseselerde çalışan snmatkâr ameleden 8 bin kişinin iş siz Salmasını intaç edecektir. Deryaya akan ırmağın Katra olsam sellerine diyor. Biz ırmakta da, deryada da biribirine kaynamıyan, benliğini mu- hafaza eden katralar görmek istiyo- ruz. Fakat derya, ırmak, hiç olmaz- sa katraya nisbetle, ebedidir. Biz &- bedinin zevkini kaybettik, yalnız fa“ niye, insanlığa değil, insanlara kıy- met veriyoruz. Mektubunuzda, çok doğru bir mü- sahedeniz var; diyorsumüz kit “Tuhaflığın (milliyet) i olmadığı hakkındaki sözünüzü de haklı bel madım. Amerikalıların — kerumkerım kırıldıkları komik filmlere bizde ço- cuklar gülmüyor.” Doğru; fakat ben buna razi olma- nıza, bu vakıaya inkiyadınıza isyan © İecektir. Bütün bu inşaat ve ameli- yat, 12.000.000 itas'a mal bir tezkere tevdi etmiştir. Günkü onlar umumi, ebedi inmandan ziyade insan oğlunun muayyen bir zaman ve muayyen bir mekânda ar- zettiği hususiyetleri kasdediyor. Ori ginalite göstermek istiyor. Onlara bu- gün biz gülmediğimiz gibi yarınki A- merikalr da gülmiyecek. Onlar bu- nun için, geçici oldukları için, “hü main” değildir. Kastettikleri husu- siyetlerle beraber geçip giderler. Sa- nat eseri ebedi olmak istiyorsa husu- siyetten ziyade umumiye İtibar etme- ğe mecburdur; “cowleur Tocale” ramaktan vazgeçmelidir, original den kaçmalıdır. Bilmem fikrimi anlatabildim mi? Şimdi sizin suallerinize cevap vermek istiyorum. Diyorsunuz ki: “Size bir yerli çorap — fabrikacısı gelse dese kiz İl için bükümet Meclise IZMİR, 26. (Milliye) — Bu rm Bandana işlerini Blm den kaltığı sada trene atlamak ir- teyen 45 yaşlarında o amele İranlı Halil düşerek tekerlekler altında kal mış ve derhal ölmüşlür. (Gi) çorabı getirmiş piyasada yerli malı markasile satıyor ve bize öyle rekabet ediyor ki artık Fabrikamızı kapamağa mecbur olacağız. Çünkü onun kalitesi bizimkinden çok yük sek! Şuna bir çare?... Ne cevap verirsiniz? “Kaçakçılığı menetmeli” demez misiniz? Şüphesiz öyle derim, çünkü mev- au bahis olan şey fikir değil, çorap” bır. Bugünün insanı için zaruri bir nesne olan çorabın iyisini, kötüsünü ayırdedecek müsbet canılar vardır. Fena çorap çabuk parçalanır, örgü sü iyi değilse çabuk akar. Yer li çorabı, kalitesi pe olursa olmu ecnebi malı çoraba karşı himaye ef mekte bir mahzur yoktur; çünkü me” Im kötülüğünü gören müşteri sıyı iyi mal çıkarmağa mecbur —..m Niş