93 felâketleri ve Sultan İgnatief Muradı tahta çekecek istiyorlardı! 02 Belgrat ormanında bir toplanma Artık Istanbul, bir cehennem gibi kaymıyordu. Giride Yunan lıların yardımı gözönünde iken devlet Yunanistana karşı kımıl danamamıştı. o Arkadi vapuru Yunan bandralı olduğu halde Giride asker ve silâh götürür- ken yakalanmıştı da gene kor- kak hükümet bir şey yapamı- yordu. Atina milis kumandanı Miralay Koroneos Giritte ihti- iticiler. arasmda yakalanmış, gene Yunanistana bir şey dene memişti. Rusyanın bir konso- los vekili ile ihtilâlcilerin mek topları ele geçmişti. Babrâli bunları hep korku ile örtüp du- rayı İş valnız Giritle de kalmıyor şaya karşi ayaklanmalar art tikça artıyordu, Ulahlar. Sırp- lar, Karadağlılar, mi he bul lardı. | bükümeini “hiçe sayıyorlardı. Bulgaristanda, Bosnada, Her- sekte ayaklanmalar günlük iş ler sırasına girmişti. İşler bu kadar fena giderken İstanbulu idare edenler yalnız “günlerini hoşça geçirmeği” dü inüyorlardı. çü Mısırda kendi elile yeni bir ordu kurarak koca imperatorlu ğun yarından ziyadesini o or du kuvvetile ayak altına alan koca Mehmet Ali, kuru bir va- lilik adı ve kendisile evlâdma geçme şartile kanmışken, elin den hiç bir sev gelmeyen İsmail Paşava hidivlik ünvanı ve ken- di evlâdma veraset fermanı ve rilmişti, Artık besbelliydi ki memleket sahipsiz kalmıştı. Rumelide hı ristivanların oturdukları yerler beylik olup ayrılıyor, kalanları da ilk fırsatta ayaklarmağa ha zırlanıyordu. Afrikada Mis, ayrı bir devlet kılığına girmeğe doğru geriş adımlarla rürüyor da Lübnan dağlarında | an beyliği kurulmuş tu. Giride imtiyaz, Sisama bey- Tik verilmişti. Koca imparatorluk bövle kağşamış bir köhne bina gibi parca parça dökülürken, m imparatöru sarayında ler, höroz dövüşleri ile ei yor, vezirleri de ceplerini dol- durmağa bakıyordu. Memleketin sahibi olan mil- let, bu urculmaz korkunç görü- 2 önünde şaşalamış. kalmış- “İş başında duran Âli ve gemeireralmipiağ » ği kadar, son felâketi uzaklaş” tırmaktan daha iyi ğer Haftalık Edebi Musahabe j sayılırlardı. M Fuat Paşa Şi Diye hasret çekiyorlardı. Hüseyin Avni Paşa mert, dik sözlü bir asker olarak at, san bul kazanmıştı. Hele Mitat Paşa halkın adeta sevgilisiydi. Daha yakından işleri se zenler, yalnız Babrâlide sarayda da bir değişiklik isti- yorlardı. Veliaht Murat Efen- dinin adı ağızlarda “milletin muradı” diye dolaşmağa başla | mıştı. ... > okumuş, bir Avrupa dili öğrenmiş bir zümre AÂv- eli gibi yazı ile, şiirle halkı uyandırmak tarafıma doğ ru eğilme duyuyorlardı. İtal da Maccini'nin ileriye sürdi “Dünya genliği birliği” dü- şüncesi, Türk gençlerinin de kafalarında yer tutmağa başla- mıştır, Maccini'nin adamlarm- dan olan Sakakini, Mısırlı P»en« Mustafa Fazıl Paşaya sol ona yeni doğacak Türkiye hayalini aşılamıştı, Mustafa Fazıl Paşa, Yusuf Kâmil Paşa, Sami Paşa, Sup- hi Pasa. hen yeni düsüncelerin ileri gelir kanat gericileri si- rasında savıliyorlardı. Bunlar Zaten Mısırdan da kapı yoldaşı veraset fermanı, iki büyük gücenme uyandırdı: 1 — Ismail Paşadan sonra Mısırı kendine gececek diye bekleyen Mustafa Fazıl Paşa, Âli Paşaya düşman oldu, Onu devirip sadrazam olmak, Mı- sır imtiyazını kaldırmak dava- sına düştü. 2 — Mısırda Mehmet Ali soyunun en büvüfüne gecen hidivliğin İsmail Paşadan ken- di oğluna gecmesi fermanı. Ab dülâzizin Osme-l: padişahlığı. nı da Abdülmecit oğullarından Mü- | çekip alarak kendi oğlu Yusrf- izzettin Efendiye vermeği dü- şündüğü fikrini uyandırdı. Yu- sufizzettinden daba yaşlı olan şehzadeler ve otları sevenler Ahdülâzize diş bilemeğe başla- dılar, İgnatief, bütün bunları çok yakından göz altında tutuyor. her yeni anlaşamamazlık yolu- mı sevine sevine genişletmek için elinden geleni yapıyordu. Devamı var ) HARİCİ HABERLER Hitler galiba kabine teşkil edemiyecek Reisicümhur kendisinden mü. tecanis bir programla mecliste sağlam bir ekseriyet istiyor riyet temin edebileceği hakkında tah | l mesinin 400 üncü ldönümüne canis bir programla sağlam bir ekso | e een BERLİN, 21 A.A. — Havas A- jansı muhabirinden: Kanını esasi mucibince Hindenbourg, Hitler'den yeni bir parlâmanter kabine teşkil etmesini istemiştir. Hitlerin muvaffakiyetsizliğe wğre yacağı zannolunuyor. | Filvaki, böyle bir kabinenin teşkili | için iştirakleri lâzım olan birçok far- | kalar, Hitler'in başveksil olmasma un | vafakat etmemişlerdir. | Hindenbourg, fırkaler haricinde | olunan filerine ru- cu etmesi muhtemeldir. Hitler, sant 15 te bir & derek Hindenbourg'un k: di etmiş olduğu vazifeyi Müürie. Mumsileyh, müşaverelerine dev: ze | isine tev Hindenburg'un istediği BERLİN, 21 A.A. — Volff Ajan. ” isicumhur. Bu mülâkatta Hitler sosyalist milliyetçi- esi) ler fırkasının ancek kendisi taraf dan idare edilecek bir kabi likte çalışabileceğini söylemi Reisicümhur Hindenbourg, Reich- İ stag meclisindeki en kuvvetli fırka. | nın lideri bulunması sıfatile Hitler'- den kendi riyasetinde teşekkül ede. cek bir hükümetin ne gibi şerait da hilinde Reichstag meclisinde müte M. Troçki Marsilyada Kopenhagda vere- ceği konferansı herkes bekliyor Marsilyadan verilen habere gö re Kopenhag'a gitmekte olan M. Troçki Marsilyaya vasıl olmuştur. Fransız zabtrası Troçkinin le h ve aleyhinde her türlü nümayişi menetmek için tedabir almıştır. Troçki şiddetli bir muhafaza al- tna alımanıştır. Yalnız zabıtaca müsaade edilen kimseler kendisi- ne yaklaşabilmektedirler. M. Troçkinin Kopenhag'ta ta- ebenin arzusu üzerine bir konfe- tans vereceği haberi her tarafta alâka uyandırmış ve bu haber her tarafa yayılmıştır. Troçkinin kon- feransında bugünkü Sovyet rica- linden bahsedeceği zannediliyor. Amerikalılar konferansı radyo ile her tarafa neşretmek için tertibat almışlardır. Bir çok gazeteciler Kopenhag” ia M. Troçkiyi bekliyorlar. Troçki Kopenhag'tn tamamen serbest 0- lacak, yalnız şahsına karşı bir te- cavüz vaki olmaması için tedabir itihaz edilecektir. Kopenhag yolunda MARSILYA 21 ((A-A.) — M. Troçki bugün saat 13,30 da kara ein kikatta bulunmasını rica etmiştir. Hitler, öğleden sonra tahriren ce- vap vereceğini reisicumhura | bildir- miştir, Hitler, yeniden Hinden- burg'u ziyaret etti BERLİN, 21 ALÂ. — Hitler, Hin- denbourg'un daveti üzerine saat 10,30 da müşarünileybin o mezdine gitmiştir. Mülâkat, 15 dakika devam etmiştir, Hitler, Nazi fırkasınn başvekili, fırkanın lideri olmiyan hiçbir hükü- bulunmıyacağı metle teşriki mesaide Bı söylemiştir. Hitler, on büyük fırkanın lideri #t- fntile, sağlam bir ökseriyete ve mu- ayyen bir programa sahip bir hükü- met teçkilinin no gibi şerait altında mümkün olacağını araştırmağa me- mur Hindenbösrgnn age böyle bükümetin teşkili için ke le bir gibi şartlara Hüizem görmekte olduğu nu bildirmiş olduğu tahmin olunmak tadar. Müli katın bitamında neşredilmiş olan resmi tebliğ, Hitler'in buna mek tapla hem de hermen bugün öğleden sonra cevap vereceğini vaddetmiş ol- duğunu beyan etmektedir. Roosevelt Ne yapacak? etrafında tah- minler, mütalealar VAŞİNGTON 21 A.A. — İyi malümat almakta olan ma- hafil, harp börçlar ineselesinin yeniden tetkiki ihtimalinin na- kabili içtinap olmasma rağ- men İngilterenin , moratoryo- mun temdidi leceği mütaleasında bulunmak- | tadır. Dün bildirilmiş olan büt- çe planı, kongrenin her türlü fedakârliklara muhalefet et mek azmini takviye: etmiştir. S'yasi mütehassıslara göre M. Hoover ile M. arasın daki mülâkatm vaziyeti pek faz la değiştirmesi ihtimali yoktur Bilmukabele M. Roosevelt'i demokrat rücşası ile yapaca: net'celer çıkmasına intizar olun maktadır, NEVYORK 31AA —M. Roosevelt, borçlar meselesinde Amerikanın ittihaz edeceği hat | tı hareket Gr İa M. Hoover ürere bu hafta çim kalacağını bildir- ir. Müşarünileyh, demok- rat İderlerile görüşecektir. İn- giltere ve Fransanın müracaat larma cevaben Borçlar meselesi moratoryomun Ko temdidine veya itil#fların yeni Kolombiyada Feyezanlar BOGOTA (Kolombiya) 21 A.A günlerde şiddetli e vukua gelen feyezanlar yüzün- | den 10 kişi ölmüştür. 20 kadar yaralı olduğu söyleniyor. | den tetkikine müteallik olan bü tün kararların kongre tarafın dan tasdiki lâzım gelmektedir. Almanyade zelzele DUSSELDORF. Z AA — Volt | Maksat Suikast Değilmiş.. Sadece velveleli bir nümayiş yapılmak istenmiş NANTES, 21 A.A. — M. Herriot, Britanya dukalığının Fransa ile bir- ait merasime riyaset etmiş ve bu mü nasebetle birçek hitabeler irat eyle- | miştir, Mumaileyh, bu“hitabelerinde Bri- tanyalı Briand'ın culha etmiş olduğu hizmetleri tebcil etmiş ve Fransa ile Britanya arasındaki birliğin bir ta- kım fedakârlıklar ve şereflerle tah- “PARIS, 2 A.A. — Akşam gazete | lerine nazaran M. Hesviot, beyanatı mı İngrandes meselesinin Rennes me selesi gibi beynelmilel sahada hadis | olmuş telâkki edilebileceğini söyle- mek suretile bitirmiştir. Esasen, başlıca müttebimlerden bi- rinin evrakı arasında Almanya için almmış bir pasaport bulunmuştur. Mumaileyh, demiştir ki: Diğer ta- raftan Vannes'da benim iştirak ede- çeğüm bir alayın üzerine bir otelin ba'konundan bombalar atılacak idi Filhakika Morbihan mutasarrıfı, i- #imleri suikastın ömili oldukları ha- ber verilen eşhasın isimlerine teta. buk eden kirmseleri otelde tutmuş ol dukları odalardan çıkartıramk tevkif ettirmekle ihtimal hayatımı kurtar. smeşter. Yapılan tahkikat, bombaların bir eczacı tarafından imal edilmiş olduğu nu meydana çıkarmıştır Gazeteler şiddet isteyor PARİS, 21 ALA, — Sabah gazete vii Sn muhtariyetçilerinden in azçok velveleli olan Tümay lerini hakiki kıymet ve © re mi irca etmeğe çalışmakta gr bu “tehlikeli oyunlar” | dan mes'ul olanların mübssir bir ib- ret olacak surette cezalandırılmala- rını istemektedir. M. Herriot, Pariste PARİS, 21 A.A, — M. Herrisi, saat 23,55 te buraya gelmiştir. Resmi malümat PARIS, 21 A.A. — Şimdiye kadar alınan resmi malimat, demiryolunu tahribe kıyam etmiş — olanların M. Herriot'ya karşı bir saikast yapmak tan ziyade velveleli bir nümayiş yap şek istemiş olduklarını göstermekte- Filvaki bunlar bir feliket vukuuna meydan vermek İstememişlerdir. Çürkü herhalde makinistin nazarı dilkatini celbetmek için yol üzerine iki kırmızı fener koymuşlardır. PARİS 21 A.A, — Dahiliye neza- retinin vermiş olduğu malümata göre İngrands yakmında demiryolunu tah rin edenler otomobille gelmişler ve yine otomobille dönmüşlerdir. Suikastın iera edilmesine töşelbüs edilmiş olan mahallin ilerisinde ve gerisinde birer kırmızı lâmba bulun- muştur. Sefirimizin ziyareti PARİS 21 ld br Mogran- des sölkasti Hariciye | Nezaretine la mutazammın telgraflar gelmekte devam etmek tedir, Bilhassa Türkiye sefiri bu mü nasebetle bu sabah Hariciye Müs | teşarı M. Paganom'u ziyaret et- miştir. Amy Johnson, va- purla dönecek LONDRA, 21 A.A. — Tay- yareci Mollison; zevcesinin va | fena doğru birdenbire ciddi soğuk | Hertarafta birdenbire soğuklar baş gösterdi Hava raporu ANKARA, 21 A. A. — Ziraat Vokületi meteoroloji enatitüsüm- | den aldığımız malümata ran İ bir haftadanberi bütün memleket üzerinde hâkim olarak esmekte bulunan şimal rüzgörları umumi şa hunetin düşmesi hususunda mü- him bir âmil olmuşlardır. Bu aym ilk haftasında sühünet o mülâyim bir derecede bulunurken ayın nas | gatta 10, Etimesutta 11, Diş 0, Samsunda 1, Rize ve Giresunda ise sıfırdan yukarı derecedir. Yağış vaziyeti şöyledir: Bu ayın ilk haftasında çoktan beklenen yağmurlar birkaç aydan beri vaki olan kuraklıktan müts- vellit endişeleri | gidermistir. Bu yağmurlar sayesinde — her yerde zeriyata başlanabilmiştir. İ | Aym inci günü Edirnede baş: hıyan yağmur ikinci günü mıntakasile Eye sahillerine ve ü- güncü günü bütün memlekete yağ mıştır. Bu vaziyot 7 gün devam. etmiş ve yağmur yavaş yavaş Ka- İ radeniz sahillerine Rize istikame- nü eğe çakmiiri Bundan sonraki günler ii le de mul.telif yerlere yağmur A lar başgöstermmiştir. Bilhassa aym 13 ünde Orta Ana: tin düşmesi pek ani ten soğukları müteakıp hava bir az ısını Ayın 18 inde sıfırın altnda bu- lunan suhumet yalnız Erzurum ve Karsta görülmüştür. Aym 20 nci günü sühunetin düşmesi bütün memlekette umumileşmiştir. Bu- gün kaydedilen asgari sühunetler, | ta: Edirne ve Lüleburgazda 3, Yoz- ! ve iki gün devam etmiştir. Maarif vekilinin hastalığı geçti ANKARA, 21 (Milliyet) — Bir iki günden beri rahatsız bulunan Maarif vekili Reşit Galip Bey iyileşti ve bu gün maka- ma geldi. Dünya güzeli Manisaya gitti IZMIR, 21 (Milliyet) — Güzellik kraliçesi Keriman Ha nım yarin sabah davet üzerine trenle Manisaya gidecek ve ak- şam dönecektir. Kayseride intihabat yapılıyor KAYSERİ, 21 A.A. — Belediye Reisi ile aralarında vuku bulan ihtilâf dolayısile istifa eden 15 belediye azasından sonra 11 aza ile belediye reisi de istifalarını vermişlerdir. Belediye mec- isi münfesihtir. İntihabata yarın başlanacaktır. Mançuri Meselesi Milletler meclisi Lytton raporunu müzakere ediyor CENEVRE, 21 A.A, — Mil letler Cemiyeti Meclisi, bugün sa- at H.S te M, de Val Simon ve Baron Von Nenrath ile Lytton komisyonu aza w da hazır bulunmuşlardır. M. de Valera, mesnisinden ve çetin vazifesinden takdirle bab- settiği Lytton komisyonunun te- külü tarihi ve sebebi teşekkülü Ülkemde izahat vermiş, bu komle yonun yaptığı tecrübenin atide ta- kip edilecek usul ve muamele tar- Zının düzelmesine hizmet etmesi- ni temenni etmiştir. M. de Valera, bu komisyonun ne gibi şerait dahilinde toplanma- ğa davet edildiğini ve 19'lar komi Kitapçılar arasında Ankara caddesi kitapçıları, bu kış satış mevsiminden bir az yüzlerinin güleceğini ümit etmektedirler, Bu- nan için kitapçılar, ilkbahara kandar Bulgar sefiri geliyor ANKARA, 21 (Milliyet) — Bulgar sefiri M. Pavlof bu ak- şam İstanbula hareket etmiştir. Alman sefareti müsteşarı ANKARA. 21 (Milliyet) — Alman sefareti müsteşarı M. M. Achmann matbuat şefliğine tayin edildiğinden yakında Ber line dönecektir. Müsteşarm ha İreketi bura siyasi mahafilinde teessür uyandırmıştır. Amerika sefiri Ankaraya gitti Amerika Müttehit Hükümetle ri sefiri Mr. Charles Shezrill An karaya gitmiştir. Kaza kongreleri başladı CH Patani er kangreleri dün akşamdan itiba ter. Dün ilik olarak Beşiktaş kasa kongresi yapılmıştır. Yugoslavyada Mahkömivetler BELGRAT 21 A.A. — Ban jalukadan bildirildiğine göre © radaki mahkeme Priedor'daki hububat mağazalarının civar emeyi tarafından yağma & İmesi meselesine dair olan ka örme vermiştir. Bir gardiyanı katletmiş olmakla itham edilen başlıca müttehem Sreko Zde- lar, 8 sene ağır hizmetlere mah küm edilmiş, 79 müttehem de muhtelif cezalara çarptırılmış” tır, Fikirler ve insanlar San'at ve heyecan Nahit Sırrı Beye Azizim, Birkaç hafta oluyor, karilerime sizin Edebiyat ve san'at bahisleri (4) isimli kitabımızdan bahsederken İonun ihtiva ettiği mevzuların bazı- İarr üzerinde düşünmekten benim de hoşlanacağımı söylemiştim. O gün yalnız. “Edebiyatta başka san'at ler” isimli bahisteki fikirlerinizi mü- makaşa © etmiştim; dört parçada söy- lediklerinizi tahlil etmek için bü- tün hitabı okuyup bitirmeği bekli- (0.1 cik, 54 8 35 autuş: yordum. Fakat üç parçayı, kitabı Brz elime geçtiği gün hemen okudu ğum hâlde “Seyahat edebiyatı hak- kında düşünceler, bahsine bir türlü başlıyamadım. Bilirsiniz ki seyahat kitaplarından pek hoşlanmam; pek sevdiğim (Andre Gide'in Voyage au Congo'sunu bile daha okumadım. Bunun için seyahat edebiyatı hak- kında söylenen sözler de bana hiç cazip gelmiyor; artık | kitabınızdan e birinci parçayı yok farzederek bah- #etmemde zannederim bir beis gör mezeiniz. Niçin bu mektup seklini tercih ettiğimi de söylemem lâzım: yazıla- rumt okuyorsanız elbette dikkat et > maktan kendimi bir türlü alamıyo- rum, hattâ bir türlü sadede gelemi” yor, Racine'in komedyasında müda- fanlarıma ta dünyanın kuruluşunu anlatmakla başlıyan avatkat gibi ben de, birtakım hiç münasebeti olmu yan bahislerle söze girişiyorum. Mek- tup tarzını, işte buna pek müsande etmediği için severim. Bugün böyle bir tedbir almasıydım, seyahat e debiyatına dair düşündüklerinizi oku- tmadığımı öyle çabuçak söylüyemez; münekkit dahi olan bir imana mev. zularından hoşlanmadığı yazıları o- kumanın ne kadar ağır geleceğini anlatmağa başlardım. Fakat insan, bilhasan münekkit, zevkine hâkim ol- mağı bilmeli, hiç hoşlanmadığı mev- sular hakkında da malümat edin meğe çalışmalıdır. O halde ben de © parçayı emmi idim... İşte böyle- ce söze, biç lüzumu yokken kendi kendimi ittiham (ile başlardım. Fa- kat, azizim, görüyorsunuz ki mek- tup tarzı da beni buyumdan vaz ge- çir miyor; aman sadede hiç olmazsa “Tufan'a gelelim!” Itiraf edeyim ki “Temsil san'atle- rinde heyecan” isimli yazınızı okur. ken çok korkuyordum. Sizin heye- canı müdafan edeceğinizi,aktörde hes yecan bulunması lâzm geldiğini söyliyeceğinizi sanıyordum. Yanıldı- ğımı, pek nadiren olsa bile fikirleri- mizin bazan birleşebildiğini görmek- le memnunum. Vakıa, frenkçe tabi- vi ile, “avocat du dinhle" olmağa i- çimde bir heves yok değil; fakat bu- gün © hevesi venrceğim ve size sa“ dece, fikirlerinizi sonuna kadar gö- türmediğiniz için sitem edeceğim. Di- yörsunuz ki: bu heyecanlarla mütemadi bir cidal içinde, daimi bir teyakkuz ve basiret hâlindedir.” 'ascal'in tavsiyesini unutarak teş- fazla iltifat, umumi bir kaide. yi biçe sayarak haşve İltifat etme nize rağmen çok iyi! Fakat bunu niçin yalnız aktöre söyleyorsunuz? Ressam, şair, musikişinas için de, ber anna'tkkâr için de böyle değil midir? Heyecana kapılmak, her san'at kâr için ölüm, biç olmazsa hitap et tiği kimseler hâkim olmak arzusun” dan feragat demektir. His ve heye can, san'atin vasıtaları değil, ancak mevzuu veya —bence “hidrarehişue- ment” âdi bir san'at için— gayeleri dir. San'atkâr hisli olmağa, heyeca” na kapılmağa değil, heyecanı, hissi tahlil ve tasvire, nihayet kendisini dinliyenlere his ve heyecan verme” ğe mecburdur. Harpagon'u, Alceste'i tasvir için Moliğre'in hasis veye merdümgiriz olmasına lüzum olma" dığı gibi Phâdre'den, Börinice'te bahsetmek için de Racine'in âşık ok masına da bir lüzüm yoktur. İlmin vasıtası ne ise sen'atin v# gta da rdur, yani all ve muhal” totkile ederken nasıl hareket eder bir romancı, bir şair de bir hissi, DİR,