31 Aralık 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

31 Aralık 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Siyasi Tefrika: 42 Birinci Millet Meclisi Mustafa Kemal Hz.ne Gazilik unvanı ve müşirlik tevcihi Sakarya zaferinin kazanılmasını müteakıp, 5 meclis bu teklifi alkışlar arasında kabul ediyordu Çünkü Rusya herkesten evvel bizim hukuku milliyemizi tanı dı. Ve ona riayet etti. (Alkış lar.) Bu şart dahilinde bugün olduğu gibi yarın da ve daima Rusya Türkiyenin dostluğun- ilir, (Alkışlar) devletleri larla da aramızda hiç bir sebebi | ti, ihtilâf kalmıyacaktır. Ve der- hal sulh ve münasebat tees- süs edebilir. Açık ve hakiki | cephemizi tamamile arzedebilmek için işte bu kürsüden ve teşrii, ic- rai salâhiyeti vâsiaya mali olan heyeti o celilenizin rei sıfatile beyan (o ederim ki biz cenk değil, sulh istiyoruz. Sulki yapmağa da hazırız. Bu dakika meclis coşkun — tezahürat içindeydi, Meclis re- isi ledi: taz Türkiye B. M. M. riyaseti celilesine Garp cephesi 14/15 eylül 1/45 Bizzat muharebe meydanın daki tedabir ile muzafferiye- tin âmil ve müessiri olmuş o- lan Başkumandan Mustafa Ke mal Paşa Hazretlerine müşir lik rütpesi ve gazilik ( ünvanı tevcihini teklif | ve istirham eriz. Türkiye Büyük Millet Meclisin bu tevcihini mil letimiz tarafından (o doğrudan doğruya bütün orduya müte- veccih bir eseri takdir ve tif olacağı kanaatinde bulun- duğumuzu arzeyleriz. Edirne meb'usu: İsmet Kozan meb'usu: Fevzi Daha teklifin ookunması bitmezden evvel meclis bir ruh ile sıçradı, ve şedit alkışlarla k Reisini Müşir ve Gazi ilân ediyordu. Kurt, durmıyor, o muttasıl içleri kemiriyordu. . Hep mak- sat, vekiller (heyetinin güya meclisin haberi olmadan bir şeyler yapabileceğine dair olan kuruntuydu. Halbuki vekiller heyeti dü- rüst, davayı kavramış, vatan perver ve vazifeşinas arkadaş- ir teklif bulunduğunu söy- Kâtip teklifi | okumuş- a ir. Meclisin salâhiyetine teca vüzü akıllarına bile getiremez lerdi. Zaten buna Oimkânmi vardı ? Başta, en başta Gazi olduğu halde buna kimse müsaade etmezdi. Lâkin bu iltülerden maksat bir gün evvel İstanbul hükümetile anlaşmak istiyen muh, gurupun her şeye va- Haftalık Edebi Fikirler ve insanla 1 — Bir teşebbüs Gazete havadisleri arasında görmüş ve fikir, edebiyat işleri izdir: Genç mu harrir ve musllimlerimizden Burhan Ümit'in teşebbüsü ile “Kitap sevenler cemiyeti” is- minde bir birlik kuruluyor. Ga- yesi, gençlerimizde: okuma muhabbetini o uyandırmak, hiç bir zaman bir yetiştirme hum- masına tutulduğunu görmedi ğimiz neşriyat âlemimizi can- landırmaktır. Her ay çıkaraca- &ı bir bültenle, yeni kitaplar a- rasında hangilerinin okunmağa değer şeyler olduğunu bildire- cek olan bu cemiyet azalarma İ ve şundan, bundan konuşurlar- maddi menfaatler de temin ede | cektir: onlara memleketimizde basılan kitapların fiatından yüz | de yirmi, hariçten (gelenlerin kinden yüzde on tenzilât yapı- Tacaktır, ' Yazan: Edirne Meb'usu M. Şeref kı olmak istemesi idi. 22 Eylül içtimamda Salâ- hattin Bey (Mersin) bu talebi tekrarladı. (Koçgiri hâdişesi gibi hü- kümet meclisin haberi vardır diyerek kararname / neşredi- yor) demek istedi. Lâkin, reji — Bu bir sualdir. Sorabilirsi niz! tarzında meseleyi hallet Müdafaai hukuk grupu mem leketin selâmet ve istiklâli ba- hislerinde çok hassas bulunu- yor. Meclisin diğer müzakera- tında da Meclise tam bir ser- besti veriyordu, Bir çok işler grupu meşgul etmiyordu. Memleket müdafaa sma, asayiş ve istiklâle ait olan lar mutlaka gruptan geçiyordu. Pek çok defa mali meseleler bi- le doğrudan ve serbest münaka şa esasına müstenit olarak bıra kılıyordu. Grupun her gün bir az daha inzibata doğru giden varlığını kemiren bazı işler olmuyor de- gildi. Muhalif taraf bir (taktik), muntazam, fakat müteferrik hü cum tarzı tutmuştu. Divanı riyaseti o hırpalamak yolunu güdüyordu. Bu hücuma | en çok birinci reis vekili Hasan | Fehmi Bey (Gümüşhane) ma- | ruz kalıyordu. Hasan Fehmi Bey (Gümüş- hane) nevi şahsına münhasır, pek çok defa orijini fikirlerde bulunan, istiklâl davasının çok samimi ve hararetli âşıklarn- dan bir arkadaştır. Çok mufassal ve karışık me- | selelerde, mali işlerde günün va ke kurtarmak için yolun- | da kombinezonlar bulur. Muha lif grup ta en çok buna hücum ediyordu, Şu suretle, set vekâletleri tebeddülü orta- ya çıkmakla, belki ü lis idaresi ele geçiril ai hukuk grupunun ekseriyeti- ne rağmen bir gaflet ese ri” olarak. iş değiştirilir ümi- | dine düşmüştü. Sonra bu da olmadı değil. İ Koçkiri hâdisesinin müzake- | resini isteyen partinin talebi ü | zerine Milli Müdafaa vekili he- | nüz Heyeti vekile (içtimamda bulunması hasebile müzakere. | nin, son celseye talikini reis ve kili Hasan Fehmi Bey (Gümüş hane) teklif eylemişti. Halbuki o gün teşrinievvelin | birinci günü idi, Vekiller heye: | bw talebi ti meclise yetişemediler. Tabii müzakere de teahhur etti. Erte si içtima açılıp ta zaptı sabık okunduğu vakit muhalefet çeh- resini gösterdi. Reis vekili Ha- san Fehmi Bey (Gümüşhane) Musahabe da en fena kitapları intihap et- melerinden, yeni neşriyatı az- | lığndan hepimiz şikâyet etmi. | yor muyuz? İşte size bir adam, birkaç adam ki senelerdenberi, pek kolay olan teşhisi ile ikti. fa ettiğimiz dertlere deva bul. mak istiyor! Ne duruyoruz? Biz de onlara yardım edelim, bu mukaddes ilim ve irfan ciha dında galebeye elbirliği ile ça- Mışalım! Georges Dukamel'in iyice tırlamıyorum ama zannede- | “Ouand vous voudrez” isimli bir perdelik bir komed- yası vardır, Orta halli birkaç aile efradı bir akşam, içlerin- den birinin evinde toplanırlar ken söz, şehir hayatının fena havasına, türlü türlü rahatsız. lıklarına, köylerde, sayfiyeler- de ise insanın kanına kan, ca- Bına can geldiğine intikal eder. HARİCİ HABERLER Hitler'i Bekliyorlar “Gelecek mi?,, deği, “Ne zaman gelecek? suali varittir müfrit milliyetperverlerin davasına taraftar kesilmiştir. Hitlerismin cüm huriyet aleyhtarı olan davası nasyo- | nalist davasına bağlıdır. 'Nasyonalisme, herşeyden Irsi düşman olan ve Versailles mua- bedesinden mes'ul bulunan, “Haraç- lar” dan istifade eden ve Almanya” yı çember içinde alıp o mahvetmeğe ağraşan Fransa aleyhine müteveccih tir. Nazis'lerin lehine (kaydedilecek iki büyük muvaffakiyetlerinden biri, milletimi hemen, hemen umumen Al- manya'nın ve hattâ cihanın çekmek. te olduğu bütün iktisadi sefaletlerin sebebi tamirat ve bu itibar ile Fran- #n olduğuna ikna etmiş olmalarıdır. Hitlercilerin diğer bir muvaffaki- yetleri de Almanya'da bir diktatö- re, bütün eşhas ve eşyayı yerli yeri- ne koyacak ve hiyanote maruz kal- mış, soyulmuş olan Alman milletine #ulhü ve eski zamanın saadetini iade edecek “Allah tarafından gönderil- miş” adama intizar ötmek illeti ru- hiyesini uyandırmış olmalarıdır. Mamafih Almanya'da iHtlerisme dalgasına mukavemet edecek bir ta- kım kuvvetlerin hâlâ mevcut oldu. ğunda kabul ve teslim etmek lâzım. evvei lerisme dalgası köyleri istilâ de şehirlerin amele kütlele- ri kat'i sürette “Kamalı Sali” har sem olmakta berdevamdırlar. , Alman hülümeli, Hitlerin kudre- tini komek için bunlara istinat ede- bilir, Filvaki, hükümet her nezaman bir ae şiddet göstermiş ise üfuz ve şahidin, Hitlerin bizzat 'Muhasara edilmiş olan in teslim olmaktan başka bir. şey istemediğini” gösteren bütün a- lâmet ve emmareleri hesaba katması icap eder. Alınanya'da artık “Hitler, gelecek | mi?” değil «Ne vakit gelecek?» sua- linin sorulmakta olduğunu dikkate almak icap eder. nazarı Romalılar devrine ait bir gemi ROMA, 23 A.A. — Nemi gölü- sün dibinde oldukları tahmin edilen Roma İmparatorlarından edfih Cali- gula'nın wuhteşem tenezzüh gemi- leri aranırken geçen gün 30 kadem uzunluğunda ve & kadem eninde bir gemiye rast gelişmiştir. Bunun taş. la dolu olmasına nazaran Romalılar zamanımda inşa malzemesi naklinde kullanılmış. ol hülemedilmek bulunduğu ça- deki ek haneye yerleştirilmiştir. Sabık Kayser'e izin vermediler PARİS, 30 ALA. — Vasati Avru- e gr tesinin yazdıklarına (göre, sabık Kayser, Frankfortta teblikeli surette | hem bulunan bemşirasi. sabık Yu sini ziyaret için — Fele mrk hükümetinden mezuniyet iste- Kayzerin ketle fakat katiyetle zaptı sabık hakkında 852 iste yen olup olmadığını sorduğu vakit Mehmet Şükrü Bey (Ka rahisar) söz aldı: (Devamı var) mı? Hep bir araya gelseler pek âlâ bir köşk tutabilirler. Böyle bir hal çaresi hepsini sevindi- rir. Erkek kadın, şehrin dara cık apartımanlarından kurtulup | o yazlık köşkün temiz ha- vası içinde edecekleri rahat- tan bahse başlarlar. Artık o- daları bile taksim etmişler ve köşkün bahçesinde mermer bir kanape bulunacağını bile karar laştırmışlardır. Onlar böyle tat hk hulyalama dalmış konuşur. larken eve, geççe kalmış bir da | vetli gelir. Kararı ona da anla- tırlar; memnun olur, beğenir: “Fakat, der, öyle yerlerde siv- risinek bul lunur,,, Bu sivrisinek sözü hepsinin iştihasını kırma- ğa ve daha dömin bir cenmet diye tasavvur (ettikleri yerin irçok kusurlarını görmeğe baş arma kâfidir. “Poyraz ta rafındaki odaları aranızda pay- laştınız ama İodosta ben uyuya mam.,,, “Mermer kanape iyi ama ya üşür, bir de romatizma vutulursak!,, Artık itirazlar Öyle ama bu ailelerden hiç biri | V Gandhi nasıl Karşılandı? Hindistandaki son vaziyet hakkında telgraflar BOMBAY, 28 A.A. — Gandhi bu sabah buraya gelmiş ve enönce karısı tarafından selamlanmıştır. Mu mileyha kocasını kucaklıyarak öp- si zevcesi karşı hiç bir şey söylememietir. Ral. inci donma benle darbe vurmak suretiyle selâmla Ur. Bunun üzerine sıra millici kadımlarının bir murahhas heyetine gelmiştir. Heyet azası Gandhinin ö- nünde hürmetkârane eyil ra üzerine çiçekler serpmiş ma beraber taşıdığı çıkrığı bir sani- ye bile elinden Gandhi bu müstakbelin safı arkasında saf- ran renginde yeknesak fistanlar gey miş bulunan gönüllü kadınlardan müteşekkil bir nevi o müdafan hattı karşımda bulunmuştur... İngilizler kadınlara ilişmediği için Gandhi & 2 rlarıyla zabita arasında her han hâdisenin vukuunu men için Da gönüllü taburu bütün gece vehim üzerinde nöbet beklemiştir. Gandhi geçtiği sokaklarda büyük lik tarafından heyecanlı alışlanmıştır. Bu nümayişler devam | ederken diğer taraftan siyahlara bü- rünmüş bir kaç bin kişilik bir kafile gelerek Gandhinin arabasının yanın. dan mumaileybe selim vermiyerek süküt içinde geçmiştir. Bunlar Gand in Hindistan konferansına iştira- İngiltereye karşı bir nevi tesli- iyet mahiyetinde telâkki eden müf ritlerdi. Gandhi'nin Lord Willing- ton'a bir telgrafı BOMBAY, 30 A.A, — Hine vali urmumisi lord W a bir telgrafname © göndererek son emirnamelerin müttehit eyaletlerde, | le ye Bengale'de meş. | redilmesinin bükümetie kongre ara- | münascbatın kat'i surette kesilmiş olduğu manasını tazammun ip etmediğini ve bu hususta ne in hareket ittihaz etmesi lame gnldiğini öğrenmeli ve bei he susta müşaverede bulunmak üzere Ziyaret etmesi icap edip ormuştur. İcra komitesinin aktetmiş olduğu li ma, kendilerini hükümetin noktaj na | zarını tamamile anlamadan biç bir | karar ittihaz etmemeğe ikna eyle-| V' miştir. Gandhi'nin vali umumiden bir mülâkai talep etmesi hakkında yapı lan bir teklif, reddedilmiş olduğun- dan Hintli İlder, telgraf çekmeğe karar vermiştir. Kızıl gömlekliler arasında yeni tevkifler PIŞAVER, 30 (A.A) — Ke zil gömleklilerden dün de 92 if edilmiştir. Vilâyet dahilinde sü kün ve asayiş daha iyidir. İran saray nazırı Stokholmde STOKHOLM, 39 A.A. — İran Saray mazırının Stokholmu ziyareti- nin, İran ordusunun İsveç zabitenı tarafından temsilini istil diği, ancak İran erkânı kikat şu ki benim de ona ben- | müş oldukları İ lecektir. Almanya, bırakılmış Tamirat Konferansı | Bazı şartlarla Alman- yaya 3 senelik İ moratorium verecekler PARİS, 39 A.A. — Echo de Pa ris'nin Londra'da istihbarına naza- ran tamirat İeransının Fransız ve İngiliz mutehaasıslarının ihzar et İâf mucibince (Otan- zim edilecek olam proğramı tamirat meselesi hakkında muvakkat bir hâl sureti bulmağa hasredilecektir. Bura da itilâfm atideki noktalara taallâk edeceği söylenmektedir: Yotng plânını şarta tabi olan kısmı hakkında Almanya'ya 3 sene- lik ir moratorium verilmesi; (bu zarfında Almanya, şarta Enyritabi olan tediyatı ifa etmek mec buriyetinde bulunacaktır. Bu tedi- yat, Young plânma © rinyet esasını korumaktan ibaret bir saniadan baş tarafından şimdiki Hoover moratori- umunun busulüne tevfikan © bemen Alman şimendiferleri idaresine iade edilecektir. Almanya Fransa'ya Young plâ- mından müstefit olmakta olan Ro- manya ve Yugoslavya gibi küçük hü kümetlere ayni teslimatta. bulun. makta devam edecektir. 3 senenin hitamında Almanya'nın tediye kabiliyeti yeniden tetkik edi- olan kredilerin tedrici surette tediyesi i- çin Amerikan, İngiliz ve Fransız bankalarile bir itilifname aktedecek tir, Almanya'nın — alacaklıları olan müttefik hükümetler, o Amerika'yı Avrupa'nın iktısaden imar ve islâhi- nı teshil içm Avrupalıların muvaffa- kat etmiş oldukları | fedakirlıklara karşı Amerika'nın borçların miktarı- nı tenkis etmesi lâzim geldiğine ik- na ettiğine çalışmışlardır. Çare ola- rak kongre tarafmdan men'edilmiz olan moratoriumun ilânihaye temdi- di usulüne müracaat olunacaktır. Terki teslihat Konferansı e Amerika iştirak ede- cek murahhasların isimlerini o bildirdi.. CENEVRE; 30 A.A. — Ameriken hükümeti, terki teslihat konferansı. murahhaslar: Brüksel sefiri M. Gibson, âyan aza- sından Claude Svanson ve Normann Davis, Mali mütehassıslar; Mis Wooley; muavin murahhas: elçisi M. Wilson, Mary Bern Amerikan murahhas heyeti meya | nında bunlardan başka hariciye, bah yiye ve ordu mezaretleri müşarirlri, 7 tane hariciye, bahriye ve ordu fen- mi müşaviri ve 3 kâtip bulunmakta "Matbuat mümessilleri ile vaki o- lacak temas M. Robert Pell tarafım- dan temin olumacaktır. İranda afyon tetkikatı THRAN, 30 A.A. — Cemiyeti Akvam'daki İsveç mümessili M. Eks trand, afyon ticareti halkında tetki- katta bulunmak üzere — buraya gel okudukları zaman | o şikâyetimiz yine devam et- ziyen bir tarafım vardır. Onun ! miyecek mi? Hem onlar, iyi ki yerinde olsaydım zannederim sivrisineği ben de hatırlardım,. İnsan böyle olunca hem rahat İ taplarda da yine hoşlarma an den, yani fena kitapları en çok kapılmıyacak edemiyor, hem de etrafındakile lar mı? İyiyi Dade hayrı şer- rin muhabbetini kazanamıyor. | re âlet mi Maamafih ben şikâyet etmiyo- rum; çünkü bize sivrisinekleri hatırlatan şey, da, etrafımızdakilerin muhabbe tinden de üstün tuttuğumuz kemal aşkı, kusursuz şeyler aş- kıdır. Hele şu “Kitap sevenler ce miyeti,, nin sivrisineklerini a- raştıralım, Burhan Ümit, onun propagandasını yaparken: “Ki | tabın ii ve edenidir,, diyor, söz; fakat: “Adamın ii; okuduğu kitaptan bir şey ala- bilendir,, diyecek olsak bu söz de o kadar güzel, hattâ ondan | Devlet bir edebi yazıları " mürakabe hey'eti,, teşkil edip rahatımızdan | buna cidden güzel, gelecek ne- bilimi Kina millik Bi lardan başkasının meşrine ma- ni olmak salâhiyetini verse ve bu hey'et te — farzı muhal — vazifesini hakkile, hiç yanılma- dan başarabilse bu suretle yal. | der. nız iyi kitap okudukları | için gençler belki tebrike şayan ©- okuyana bir şey ilâ- | lurlar, fakat takdire asla! Za- Güzel bir | ten o kitapları okumazlar da... i, her | Bunun gibi Burhan Ümityin ve arkadaşlarının tavsiye | kitaplar da, iyi olsalar dahi, am cak cemiyete yazılacakların se daha esaslı bir surette doğru Tİ viyesine, zevkine, asıl temayülâ maz mi? Dikkat edin; gençlerin fena kitap okumasından şikâyet © derken bizi asıl üzen şey, onla- ii lez | sin hiteg etzikleri nizhelte © kunacaktır. Cemiyetin bül teni ya bir “varakı mih- rü vefa,, olacak, ve yahut ki Terfi eden muallim; rin maaşlarına zail, —— O Bugün mecliste bütçe encümçd nin mazbatası müzakere edile ANKARA, 30 (Telefonla) — Yarınki Meclis in'i isicümhur Hazretlerinin yeni vekillerin tayinine dair. ATİ. okunacak ve bilâhara 1931 senesi bütçe kanununun 1S , desin tefsiri hakkında bütçe encühaeniniğ szalliiün: Wii olunacektir. Bu mazbata terfi eden muallimlerin maaşlakya yapılıp yapılmayacağı hakkındadır. Bütçe encümeni maj da mezkür inallimlere bir 6716) 831 den itibaren yöpdmelİz. gelen kıdem zamlarının bu zamlara daha evvel istihkak kesen osalar dahi bu sene için verilmesine imkânı kanuni görülü ve meselenin kanundaki maddelerin sarahati müvacehesi ziy sire mühtaç bulunmadığına karar vermiştir. Bütçe encümen“ sından Erzurum meb'usu Aziz Bey ise encümenin bu muhalif kalmış ve 931 bütçe kanununun 14 üncü: madı kadroyu yalnız ağustos ayına kadar değil bütün 1931 ses | kabul etmesine nazaran Maarif vekâletinin bu husustakiret nazarının kabulü mütaleasında olduğumu mezbatada tetni miştir. l Belediye memurlar” nın tekaüdiyeleri Maliye encümeninde intaç edilen lâyihağı ANKARA, 30 (Telefonla) — Maliye encümeni bugünl | maında bazı mühim lâyihaların müzakeresi ad tarife kanununun 28 inci maddesinin tadiline dair olan) lâyihasmı tetkik ve kabul ederek bütçe encümenine havi karar vermiş ve gümrük muhafaza kumandanlığı ihdası olan lâyihayı da cüz'i tadilât ile kabul etmiştir. Bu tadilâti | kumandanlık Meliye ve Büyük Erkânı Harbiyeye merbut 6, İ gibi sahil ve hudul üzerinde Dahiliyeye müteallik emniyet de Dahiliye Vekâletine merbut bulunacaktır... Bundan #9 encümen belediye kanununun 103 üncü maddesinin tefsirin? | hiliye encümeninin tefsirine iştirak etmiştir. Bu tefsire gi lediye memurlarının askeri ve mülki kanuna tevfikan ve mis, memurları misillâ tekaüt muamelesine tâbi tutulmaları gelmektedir. Yeni vekâletlerin müsteşarlık!» ANKARA, 30 (Telefonla) -—— Gümrükler idaresi mua müdürü Cemil Beyin Gümrükler umum müdürlüğüne tayini temel görülmektedir. İnhisarlar ve Gümrük vekâleti müstç ğına da Divanı Muhasebat rüesasından Seyfi Beyin getiril söyleniyor. Ziraat Bankası Umum Müdürü Şükrü Beyin müsteşarlığı rivayet edilmektedir. Bursada bir çok kaçak eşya yakalan BURSA, 30 (Hususi) — Kaçakçılıkla mücadeleye harı devam edilmektedir. On gün içinde zabıta tarafından 32 bin ra kâğıdı külliyetli tütün, 30 okka esrar ve kaçak kereste yal | mıştır, Kaçakçılar Adliyeye teslim edilmişlerdir. Halepten getirilen kaçak eşya yakaland MALATYA, 30 (A.A.) — Kaçakçılıkla yapılan mücade ticesinde Halepten getirilmekte olan mühim mikdarda kaçı ya müsadere edilmiştir. Ağrıdağı şakilerini muhakemesi başlıy« ADDANA, 30 (A.A.) — Evveles Vütidan getirilen Ağ şakilerinden 190 mevkufa ait mahkeme evrakı bugün şehi geldi. Bu davada 57 de gayri mevkuf mazmun vardır. Muhı lerine önümüzdeki hafta zarfında başlanacaktır. Vakıa bu söylediklerime it raz olarak terbiyenin faydaları ileri sürülebilir, Ben terbiyenin faydalarını inkâr etmiyorum; fakat onları izam etmek te doğ ru değildir. Terbiyenin gayesi, bir cemiyet ekseriyetinin itikat ve kanaatlerini hek bilen orta adamlar yetiştirmektir. Diğer- | (hiç olmazsa adedi beşi leri, yani o itikat ve kanaatleri | yen kimselerden biri) İ mürakabe ve münakaşa eden, | kalmıştı, Demek ki önün tl değişi tirip yon Mi i gi ie Men baş fı koyan adamlar, terbiyeye | mam eki — mere atta, fikir ünde ise i ir. et Hı Yalnız bunların bir kıymeti var | gün başka bir kitap bulu ydı belki tarzı başka © | tu fakat intihâp edeceği t olursa olum yine değ artacak, ne de A mier'nin şiirleri; görmeden symbo et ola irlerimizin hepsi birer Haşim midir? “Kitap *€ kü kitapçı dükkünmda | de Rögnier'nin şiirlerini met Haşim'den evvel ve görenler, hattâ alıp okuy da olmuştur. Buna rağmı met Haşim, uzun bir mi Türkiye'de Rögnier'yi ve bolistleri bilen yegâne Ahmet Haşim bir gün: “Be- nim bir symbolist şair olmama sebep Babikyan Efendidir; © nun dükkânında şiir kitabı a- rarken Henri de Rögnier'nin bir eserini buldum ve onun için böyle oldum; tesadüf elime baş ka bir şairin kitabını geçirsey- yi, de şu veya bu di büsbütün başka olurdum, de | Din falan eseri okumasın mişti. Bunun doğru tarafı var. | laysile falan tarzı beğeni Fikirlerimizin, hislerimizin, bü sebep olabilecektir; fal tün tefekkür ve tehassüs tarzı- | munla madan teşerduli mezi ayr elbette. iza: | rolü, Babikyan Efendinir ği pm

Bu sayıdan diğer sayfalar: