4 No: 717 Sultan Mehmet atını sürdü: — Boğazda yapılan kaçakçı- aktan haberin var mı, Hüsrev? Hüsrev, padişahın yanına yaklaşmıştı: “ — Venediklilerin kaçakçılığı meşhurdur, Şevketlim! ; — Liman muhafızları uyu — yorlar mı? (Kızkulesi)min ö- nünde ikiyüzden fazla gemimiz. Atlarını koşturdular. Sultan Mehmet önde, Hüs- rev arkada.. Yollarma devam sttlier. 5 © O Venedik elçisinin sarayda es- kiden elde ettiği bir cariye, © Prenses (Eleni) ye şu mektubu getirdi: .. dım, Prenses Hazretleri! Hak- - kımda gösterdiğiniz iltifat ve itimada çok teşekkür ederim. Türk sarayındaki vaziyeti. © mizden Hiristiyanlar hesabına © istifade etmek için size evvelce © de müracaat etmiştim. Son mülâkatımızda sizi (Ve © nedik)e kaçırmayı vâdettiğim halde, bu işin şimdiye kadar uzamasına yegâne sebep gene sizin ihmalkârlığmızdır. - (Venedik)e hareket eden son tüccar gemisile harekete razı olsaydınız, bugün, (Fatih)in ğ esaretinden kurtulmuş ve geniş © Dir hürriyete kavuşmuş olurdu muz! Sultan Mehmed'in son gün- ile ec- © ayrılmanıza imkân yoktur! Maamafih, bu sıkı muayene- © nin, Firuz Paşanın değişmesile nihayet bulacağını kuvvetle ü- mit ediyorum . teakip, yeni gelecek her hangi bir kumnadanla derhal anlaşa- 'cağımız muhakkaktır. O güne “kadar sabır ve tahammül etme- nizi tavsiye ederim. Bugün için sizi kaçırmak im- MEMLEVETTİ Canavar baba Karısını ve iki çoçu- ğunu kesmiş! Hskenderun'un e Hasanlı köyünde “Ali isminde biri bundan bir müddet evvel karısma akrabasından gidip 'para istemesini teklif, o da kabul et © da boğazlarından kesmiştir. AK bundan sonra Türkiyeye kaç- — muştur. Tahkikat meticesinde Alinin, © Dörtyol civarında Çaylı köyünde yı haber alınmış ve yakala rak İskenderuna gönderilmiştir. Gizli âyin mi, içki sofrası mı? İZMİR 29 — Salihlinin Yeşilova N de 15 kişi tekke âyini yapar- “ken yakalanmışlardır. Dervişler Sa ihliye getirilmiştir. © Bunlar hakkında tarikate intisap “ve gizli âyin tertip etmek maddesin den dolayı takibat yapılacaktır. Mar © munların Alevi tarikatine mensup ol > : söylenmektedir. Bu on beş tarikat mensubunun âyin esnasında EZSTTTTİ EET GüsLemi “— Dün mektubunuzu al- İ mas ediyor, ona bütün Firuz Paşanın tebdilini mü- | ba? — Ben derviylik bilmem, masu- | şehrimizde de bi Beni herkes tanır, oğlumu | umumi memnuniyeti mucip ol. | tecavüzleri gösterir yeni ve u- dirmeğe gittim. Köy halkın. | muştur. Yazan: M. Yavuz Firuz Pş. değişirse... İ Yerine gelecek kumandanı kolay- ca elde etmek mümkün olacaktı.. künmi bulamadığımdan müte- essirim. Gizli Haritaya gelince, bu bahse, Firuz En e den sonra, tekrar avdet S. Krm Prenses Eleni, mektubu o- kuduğu zaman, her şeyden zi- yade (Firuz) Paşanın değişe- o haberine memnun olmuş- © Dedik ki, bütün işlerin dü- zelmesi için (Firuz) Paşanın Hisar kumandanlığından de- ime inen gişmesi Firuz Paşa tebdil edilirse, mademki, yerine gelecek her ilgi anlami darbeli: 1 de etmek mümkün olacaktı. Eleni biraz daha bekleyebilecek | tv! Zaten, Prenses (Eleni) nin endişe ve ıztırapları, üç gün beri tahaffüf etmiş gibiydi. Çocukluk arkadaşı (Klio) şimdi, ona, bir gaye ve maksat | ; uğrunda çalışan samimi bir fi- kir yoldaşlığı yapıyordu. Eleni her gün (Klio) ile te-| ve düşüncelerini anlatıyor ve | onun yenvesiiyekile teselli bu- luyordu. Eleni like elinde buruş- turmuş, düşünürken, Klio içe- riye girmişti. Bizans dilberleri, biribirleri- ni görünce sevindiler: İ — Sinyordan mektup aldım. — Ne yazıyor? — Bugün için firar ümidi kalmadığını bildiriyor. — Müteessir olma! — Biraz daha bekleyecekmi- şim.. — Niçin?... — Firuz Paşanın tebdili lâ- ZammIŞ... Klio dudaklarını bükerek: — Firuz Paşanın tebdili mi lâzımmış? dedi, Fakat, Dünya yerinden oynar... Firuz Paşa yerinden oynatılmaz! — Köntariio bu işi Yapma- ğa muvaffak olabilecek mi aca- — Sinyorun her şeye mu- vaffak olacağını ümit ederim... Fakat, Firuz Paşa demirden bir kale gibi, kolay kolay dev- rilmez! (Devamı var) dan tanıdıklarım beni eğlenceye ça- gırdılar, Ahbaplarının bir muhtarlık intihabı işinden dolayı bazı düşman. lari varmış... Bunlar bizim eğlence- mizi âyin diye ihbar etmişler!, Mazmunların hemen hepsi gençtir. Tahkikat devam etmektedir. nel ğekmmnzn e e Halkapınardaki bataklık İZMİR, (A.A.) — Halkpi nardaki geniş bataklığın kurut. ma ameliyesine başlanmıştır. Belediye ve Nafia dairesinin be raber çalışması sayesinde hay- vanlarımı bile sıtma tutmakta o lan Mersinli ve Halkpınarın bu bataklık sahası kurutulmakla hem mühim mikdarda arazi el. | de edilmiş olunacak hem de halk sıtma ve sivri sinekten kur | taracaktır. Iş bankası bir şube daha açtı ANTALYA, 28 — Bugün vali mülki ve askeri rüesa ile mahalli tüccar hazır olduğu halde İş bankası şubesinin kü- şat resmi yapıldı. Memleket ik tisadiyatına şimdiye kadar ol- duğu gibi simdiden sonra da emin olduğumuz İş bankasının şube açması KAZ Lİ HARİCİ 'HABERLER.. .M. Briand takip ettiği siyaset el etra- fındaki istizahlara cevap verdi Uzun müzakerelerden sonra takip edilen siyaset hakkında hükümete itimat edildi Takrirler Münakaşalardan sonra kabul edildi wi g M. Franklin Bouillon PARİS 28 (A.A.) — Meb'usan İ meclisi, harici siyaset hakkındaki is- | tizabların müzekeresine devam et- mektedir, M. Franklin Bouillon'un Versay kongresine M. Briand aley- hine rey veren nazırı takbih etmesi üzerine Başvekil M. Laval işe mü- dnhale ederek bu tarzda söz söyle menin kabul edilemeyeceğini, zira M. Doumer'i serbesi ve her türlü te- sirden azade bir surette intihap et- miş olan kimselerin vicdani kanant- lerini böyle inceden inceye tahlile girişmenin müşarünileyhe karşı bir bürmetsizlik teşkil edeceğini söyle- miştir, Bunun üzerine M. Briand bir nutuk irat etmiş ve M, Franklin Bowillon da şöyle demiştir: “Bir tek Fransız sulh siyaseti vardır. Fekat bu siyaseti istemenin muhtelif tarz- ları mevcuur. Siz sulhü - isteyorsu- nuz, fakat başkaları istemeyorlar.,, M. Briand kısa bir mukabeleden sonra umumi münakaşa ve müzake- reye nihayet verilmiştir. Meclis re. isi, radikal sosyalistlerin M, Brian- din harici siyasetini tasvip eden ve | fakat siyasi haşusatı ancak müteca- | nis bir hükümetin sevk ve idare ede bileceğini natık olan birinci takririni okumuştur. Reis, bundan sonra hü- kümet ekseriyetinin sulh takip etmesi hususunda hakzi itima? beyan eden ikinci takriri oleu- muştur. M. Herriot, bunun üzerine radikal sosyalist fırkasının M. Auri- ol de sosyalistlerin vaziyeti hakkın- da izahat vermiştir. M, Laval, M. Briandın takip etmekte olduğu siya setin hükümein bütün erlânının tas vip ve takip eylediği siyaset olduğu nu beyan etmiştir. M. Laval sözlerine şu suretle ni- hayet vermiştir: — Ben sulh siyasetinden bahse- derken emnüselimet © siyasetinden bahsetmeyi hiç bir zaman ihmal et mem. Hükümet radikal sosyalistlerin talıririni her şeye takdimen müzaka- resi teklifini reddederek itimat xne- selesini mevzuu bahsetmiştir. Bunu” müteakıp meclix, mutedillerden bir meb'as tarafından tevdi edilmiş olan itimat takririni parça parça reye koymuştur. Takririn hükümetin be- yanatını tasvip eden il kısmı 263 re ye karşı 298 reyle, meclisin sulh si- yasetini takip etmesi hususunda hü kümete itimat emeke olduğunu mu- zammın bulunan ikinci kısmı da 257 reye karşı 319 reyle kabul et- miştir, Takririn heyeti mecmuasi, 256 re ye karşı 332 reyle kabul edilmiştir. iel Faşistlere kızıyorlar VATİKAN, 28 — (A.A.)— Observatora Romano, İtalya- rın muhtelif mıntakalarında katoliklere karşı yapılmış olan zun bir liste neşretmiştir. ni | rmı soydu. Fakat vak'a çabuk Mister Kavun Nasrettin Hoca Mellon İngilizce kavun o demek- tir. Ayni zamanda Amerika Maliye Nazırının da ismidir. Bir kaç sene evvel, Amerikanın bütçesinde vari- dat masariften fazla olduğundan, meclis bu fazlayı vergi eshabı ara- sında mükellefiyetleri | nispetinde taksim etmeğe karar vermişti. O ve- sile ile bir Amerika gazetesinde ç- hâlâ hatırımdadır. ridat fazlalığını şeklinde halka dağıtıyordu. Halk ta yazın sıcağı içinde bu kavun dilim- lerini şapır sapar yiyiyor ve kavun babaya dua ediyorlardı. Amerikanın büçesinde on İngiliz lirası açık var yağı yukarı bizim umum bütçemizin on misli, Bu Amerikanm zenginliğini mi, yoksa bizim fakir liğimizi mi gösteriyor. bilmiyorum, amma, bütçede bir milyar altı yüz milyon Türk lirası açık ta az değil dir. Maliye Nazırı Mr. Kavun şimdi Amerikanın vergi mükelleflerinden bunun telâfi edilmesini talop ediyor. Bu, Nasraddin Hocanın meşhur ka- zan hikâyesine benzedi. Hani ho- €a bir kaç gün için komşunun kaza- mını aratmış. Kullandıktan sonra ge- ri vi varil, işime bir de tencere koymuş. Komşu tencerenin kendisi. ne ait olmadığını söyleyince Hoca; — Kazan bendenizde iken do- durdu, Demiş. Bi? fiüddet sonra Hoca gene tencereyi aratınca komşu; bu defn da doğurür diye, memnuniyet. le gönderi kat aradan epice zaman ve Hoca kazanı yollamamış. Kolnşü kazanını aratın. ca, Hoca demiş ki: — Kazan sizlere ömür; öldü. — Canım ölse olur; kazan ölür mü? — Doğuran kazan ölür de... Şimdi Amerikanın verği mükel- İefleri, iki sene evvel, artan vergiyi aralarında takiim ederlerken, — Vergi bir defa verildikten son- ra geri alınmaz, Diye bir kaide koymadıklarma ne kadar tesssüf etseler yeri vardır, va. Bir çete daha imha edildi URFA, 29 — Bu sabah ce nuptan gelen bir çete Soriçe ci varında bir kamyonun yolcula. haber alındı ve takibine kuvvet | li bir jandarma müfrezesi gön- derildi, Müfreze çeteyi çok mü sait bir noktada muhasara altı. na aldı. Çete efradı teslim ol mak istemediler. Müsademe başladı ve neticede çete efradı kâmilen imha edildi. Bu çete şimdiye kadar yüz- lerce vak'a yapmış, fakat her İ vak'ayı müteakip te kurtulma- nn yolunu bulmuştu, yüzlerce sabıkası vardı. Halk neticeyi öğrenince çok bsevindi. | Suriyeye “kaçan bir şaki'yakalandı Dörtyel havalisinde senelerce şa- kavet yaparak bir çok canlara kıy- miş olan Döriyolun Bülüken köyün- den Öz Bekir oğlu Osman isminde ki haydut bir müddet evel Suriyeye firar etmişti. Suriyede ayni suretle şakavet yap mak istemiş isede yakalanarak Döryol adileyesine teslim edilmiştir, Ispartada bir intihar İspartada manifatura ticareti yar pan Musa Kâzim oğlu Ali Efendi evinde ailesinin bulunmadığı bir &r- rada kendisini asmış ve ölmüştür. Müddei umumilikçe yapılan tah- kikat ve kendisinin yazıp bıraktığı küğıda nazaran intiharın sebebi mü teaddit kimöelere yiüz otuz tirayi te- cavüz etmeyen borçlarını vereme- mekten mütevellit toessürdür. Ah Efendi henüz otuz beş yaşlarında ve İ dört çocuk babüsi idi. Pr. Pikar Balonu ile 16,000 metre irtifaa yükseldi BERLİN, 28 — (A.A.) — Son haberlere nazaran, profe- sör Picard'ın balonu muayyen bir istikamet alamayacak bir halde İtalya ovalarına doğru — (A-A.) — Saeldon'den bildirildiğine göre ofesör Picard 16 bin metre irtifaa yükselmiştir. Balonu, normal bir surette Curl cümu- diyesi üzerine inmiştir. Profe- sör ile arkadaşı sağ ve salimdir Balon ile balonda bulunan ve edevata da bir şey Skal tar. Italyan faşistleri ve katolikler ROMA, 28 — (A.A.) —Son zamanlarda faşistlerle katolik | mahfelleri arasında bir gergin- lik hüküm sürmekte olduğu malümdur. Bilhassa faşistlerle katolik aksiyonu âzası arasında bir takım hâdiseler olmuş ve mütekabil nümayişler yapılmış tr. Dün Romada şöyle bir şa- yin çıkmıştır: “OÖsservatore Romano müdü rü Kont Dellatore, Vatikan ara zisinde Saint-Pierre meydanm- da tevkif edilmiştir. Ancak bi- lâhara kontun, mesai bürosuna | gitmek üzere İtalyan topnğın: bir iki adım aştığı anda kendi. süne bir İİİ Dannii YAkIZIK rak Roma kestürlük dairesine | kadar gelmesini rica ettiği an- laşılmıştır. Kont, Kestörü ka- bule âmade olduğunu, fakat gazete idarchanesinde kabul &- debileceğini cevaben söylemiş ve sür'atle Porte de Suisse de- nilen kapıyı açarak Vatikan toprağına iltica etmiştir. Ispanya Fas'a komiser gönderecek MADRİT, 28 — (A.A.) — Fastaki tepanyol mıntakası iş- leri müdüriyeti servislerinin başvekâletten alınarak harici- | şü netaretine raptedilmesi hâli boz tetkik edilmektedir. Bu hususta kat'i karar itti. haz edildiği takdirde Fasa bir fevkalâde sivil komser tayini hususu düşünülebilecektir, Fransa ve cihan buhranı NEW-YORK, 28 (A.A.) — Fransadan avdet eden M. Ro- sevelt, gazetecilere M. Tardicu ile yapmış olduğu mülâkat hak kında malümat vermiş ve M. Tardicu'nun ziraat ile sanayi a- rasında müvazene ve ehenk bu lunduğundan dolayı o cihanı buhra- Yunanistanda bir infilâk ATİNA,28 — (A.A.) — Gythion'den bildirildiğine gö- re infilâk edici maddeler satan bir tacirin mağazasında bir in- filâk vuküa gelmiş, 3 dükân ve iki ev yanmıştır. Hasar, milyon larca drahmi tahmin edilmek- tedi, Pişman olmuş IZMIR, 29 — On sene evel ihtida eden Nimet H. mahkeme ye müracaat ederek tekrar mu- sevi olarak tescilini talep etmiş ti. Nimet Hanım: — Müslüman olmama ailem razı olmayor.. Vaz geçiyorum.. D3miştir Ankarada KA ilkbahaği koşuları dün yapıldı ANKARA, 29 (A.A) — İlkbahar at yarışlarının dördün cüsü bugün büyük bir kalaba- lık huzurunda yapılmıştır. Birinci koşu, 3 ve daha yuka rı yaştaki İngiliz at ve kısrakla ra mahsustu. Mesafesi 1600 metre ve ikramiyesi 400 lira o- lan bu koşuya iştirak eden dört attan Prens Halim Beyin Ledi- tarı birinci, Celâl Beyin Espu- vam kini gelmiştir. İkinci koşu 3 yaşındaki yerli ve SA erkek ve dişi taylara mahsustu. Mesafesi 1,400, ikra miyesi 950 lira olan bu koşu- ci, Bekir Efendinin “Misketi,, iki mil Efendinin “eybe- | ü ü gelmiştir. Üçüncü koşu dört ve daha rı yaştaki yerli ve Arap at lara mahsustu, Mesafesi, 2,250 metre ve ikramiyesi 750 lira o- Dün diskte Türki (Başı 1 inci sahifede) men çak iyi oynuyor ve akınları kı- rıyor.. Vefa sıkışıyor... Güzel bir akım... | Nihat idare ediyor... Kemal Faruki pas aldı Necdete verdi... Necdet çok güzel sürüyor... Bir denvarkeden is» ifade ediyor: Şüt ve Vefa şaşırdı, kuvvei mâneviyeleri kırılıyor. o Galatasaray o hücumda, Mahmet çok iyi, fevkalâde oynuyor. | | Vefa yavaş yavaş kendini bisset- | üriyor, Galatasaray bir az sıkıştı Suphi oyunu açıyor... Rebii akıyor, | Necdete pas verdi, o kullanamadı ve Olimpiyakos takımında olduğu gibi kalenin önünde topu havaya çekti. Hakem iyi değil karakuşi hükümler veriyor, Galatasaray forvedi çok ii işliyor. Kemal Farukinin şütünü Hü sam elinden kaçırdı, fakat gene ya- kalayabildi. Bu aralık Gazi bir hü- cum esnasında ufak bir kaza geçirdi ve sahadan çıktı. Bu sebeple verilen ceza vuruşunu Muhteşem bütün Ga latasaray defansının üzerinden ga- yet hesaplı atarak şeref sayısını kay- detti, Top ortada, Oyun çok sert devam ediyor... Mithat bir tekme ye di... Galansaray takımında bazı te beddült.. Mithat &ol açık, Kemal Faruki bek, Rebii sol iç oynamaya başladılar, hu takamın akınları hep ortadan olmaya başladı, bu aralık Vefanın aleyhine bir korner oldu, Rebii çok güzel çekti. Ercüment | mükemel bir kafa vurdu ve: İ —Goli... h Bu golden sonra artık oyun çığı- rından çıktı Vefalılar kavga çıkarma | ğa çalışıyorlar. Hakemi bütün ihta- | ratını dinlemeyen Emini oyundan çı karıyorlar, bereket versin ki Gazi oyuna girmiş bulunuyordu. Bu su- retle Vefa on kişi olarak oyuna de- vam ediyor, Galatasaray gene hâkim Vefalılar çok sert oynuyorlar... Nec det bütün forvetle akıyor... Güzel bir kaçış 15 pastan şüt ve: — Gali. Top ortada. Akın başladı.. Hake min düdüğü bu suretle 4 - 1 olarak galatasarayın lehine ve çok korkulu bir takım denen Vefanm aleyhine itmiştir. Fenerbahçe - Beşiktaş Günün son maçı Fenerbahçe ve Beşiktaş arasında idi. Saat beşi yir- mi beş geçe önde Beşiktaş ve arkada Fenerbahçe olarak sahaya çıktılar. Takımlar şöyle idi: Fenerbahçe Rıza Cevat Ziya Şaban — Şekip | Reşat Niyazi, Alâ, Zeki, Muzaffer, Fikret Beşiktaş Sadri Hüsnü Adnan Ibrahim (o Fabri o Fuat Şeref, Ali, Şükrü, Eşref, Mustafa Oyun Beşiktaşın akını ile başladı, Fener müdafaası zorlukla atlattı. Mukabil hücum, Fikret ilerliyor, Mo raton İbrahim bırakmıyor. Fener 88- kıştırıyor, Beşiktaş o müdafaası çok | çok çalışıyor, Hüsnü ve Adnan çok | yah beyazlılar oyunu açıyor- lar ve 15 inci dakikada güzel bir a kın ile ve Şükrünün enfes bir şül ile: — Geli... unun üzerine Fener hücum üzeri- İ ne hücum, Beşiktaş sıkışıyor, muka SSL er, m 3 ll ie 4 Bia) pink Me) ire Asli İ men akınlar Fenerbahçe tari İ | kıcamıyor, kırsa bile öteki taraf lan bu koşuda, Kenan Beyin “Sadası, ci, Prens Halim Beyin kai yaştaki bak kanı; Faz ler arasında idi. Mesafesi 2.20 ikramiyesi 1000 lira olan bu k şuya iştirak eden 6 hayvı M. Alyonki'nin “Klentoku birinci, Akif Beyin “ kosu,, ikinci, prens Halim yin “Alinarı,, üçüncü tir. Beşinci koşu, 4 ve daha zı yaşlı yerli ve Arap atlar sında yapılmıştır. o Me 2,400, ikramiyesi 400 lira o ve 6 hayvan iştirak eden bu şuda, , Emin Efendinin “Tayy: inci, Fikret Beyin “Mı Bekir Efendinin “ . üçüncü gelmiştir. ye rekoru karıldil. bil müdafaa enfes oynuyor, ne dense Fenerbahçe forları ke: ş rini göstermiyorlar, bir az da i sızlık.. Beşiktaş ağır basiyor... B taş hücumda. Fakat ne oluyor bi mem, onların da şansı yok... O mütevazin... Hakem Beşiktaş al ne -nereden çıkardığını hâlâ anlaj madığım- bir penaltı verdi. Fil çekti, o da asabiyetten kaçırdı... A kınlar gene mütevazinleşti ve hafi taym bitti. İkinci hâftağım Oyunun bu kısmında bemen yapıldı. eşiktaş müdufansı çok ça yor ve her na bahasma olursa oli sayı yaptırmamak için canla oynuyor, Tabii Fener bu mü hal yetişiyor.. azı bazı Beşikti tın ferdi akınları da Fener oldukça mühim vaziyete soku hattâ epeyee hırpalayor bile... Oyuh bu süretle “devam e hakemin düdüğü oyunun bitti ilân etti ve netice Fenerbahçe ( karşı (1) golle mağlap oldu. Atletizm Gene ayni günde mevsimin en yük atletizm bayramı, Robert lege de yapılmıştır. u bayrama tün kulüpler, yerli ve ecnebi bütüf| atletler iştirak etmişlerdir. Bu tan isifade eden Veysi bize yeni Türkiye rekoru kazandırmıştır. Önce bütün kulüpler ve at | iştirakile bir resmi (geçit , sonra bu alay ortada toplandı, es#f| vaziyetinde İstiklâl marşını ve bayrağm direğe çekilişini ladılar, Sonra müsabakalara di. Saat 2;20 de ilk müsabaka dı aşağıya yazıyorum: 110 m. mânialı Todorof (onyeği | iki taksim beş) Tevfik. 100 m. Senih (on bir, bir beş) Enver 1500 m. Corciodis (dört, otuz y€ di, iki taksim beş) Lütfi 200 m. M. Ali (yirmi üç, iki tek 3000 m. Ponakis © (on, on, dört! taksim beş) Çarlikis y 400 m. Tomson (elli dört sani Ayzenhart, Gülle Veysi 12 m. 24 cm, ile rekorun? (egale) atmıştır, ikinci Çicelkof, Yüksek atlama Veysi 38 m. 97 em. ile zaten ki dinde olan Türkiye rekorunu kı ve yeni bir rekor yapmıştır. İl Naili, Uzun atlama Ti 5 m. 47 cm. ile birinci * | Hileli ç Cirit atlama Murat oğlu 46 m. 34 cm ile ci ve Todorof ikincidir. Üç adım atlama Tevfik 12 m. 96 em, ile birinci Selim ikinci, Sırıkla; irtifa atlama Çervoviç 3 m. ile birinci ve lof ikinci, Bu müsabakalardan sonra