17 Şubat 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

Şehir meclisinde (Baş tarafı bi ihtelit encümeni teşkil edile- ni söyledi. Memba suları Bundan sonra varidat bütçe- sinin müzakeresi ( esnasında memba suları hakkında sorulan le Belediye riyaseti namına dürü Neşet Ömer 3. izahat verdi. Neşet Ömer Bey İstanbul ve ıda namütenahi su mem- lduğunu, bunlardan 35 memba bulundu va imkânsız, kudre- ndedir. Fakat ya neticesinde bün- ki ekserisinin | ğunu öğrendik. tı asrı olarak tav Cembada safı su hre gelince ayri kabili şürp olu- ri sıhhi o! aşırı tağşi. bil ye kadar veriyor? Avni B. in suali Avhi Bey memba suları et- İren mülevves mmtakalardır. Bu feci hal senelerden beri böy- devam edip gidiyor. Sıhhiye Bey bize bugünkü şek- » nasıl önüne geçileceğini söy yidi daha isabet ederdi diye- fıçı ve şişeleri temhir parası olan 20-30 bin liranın bu işe tah sisini talep etti. | MİLLİYET HARICİ HABERLER.. Hindistanda millicilerin vaziyeti Bugün vaziyette siyasi sebepler kadar iktisadi ve ticari âmiller de rol oynayor İ Ispanya i Buhran bu gidişle uzun sürecek MADRİD, 15 A.A, — Kral buhranı seyri ve geçirmekte o- lan safhalar hakkında M. Beren guer'ye malümat vermiştir. Da- hiliye nazırı bu buhranm uzun PARİS, IS A.A.—M. Ro- — Primo de Rivera düştük” ten sonra kral evvelce kaldırıl- mış olan hürriyetleri iade etmiş ve derhal yeni bir parlâmento vücude getirmiş olsaydr vazıye- ti kurtarmış olurdu. Kralın ve ceneral Berenguer'nin ağır bir surette hareket etmiş olmaları- nın hükümdarlık idaresini uçu- ruma sürükleyip o yuvarlaması muhtemeldir.” manones “Journal” muhabirle-! rinden birine vaki beyanatında| lerimizdir. Buranm bazı mahafilinde| İ demiştir ki: | | Atina mektubu Yunanistan harp gemileri yaptıracak ATİNA, 12 (Milliyet) — Burada intişar eden bir haftalık mecmua var) dır. “ Ergazi, namındaki bu Me muanıa son intişar eden aüshasında İ bize taallük eden bir mekale vardır.) Mecmuanın Venizelosa mensup ah- eğini gazetecilere söylemiş) rar fırkasınm fikirlerini neşrettiği na İzarı dikkate lmırsa son meşriyatının | da ehemmiyeti düşünülebilir. Bu me-| kalenin mevzuu bizim Sakarya tahtel | bahri ile İtalyada yapıları harp gemi| İ donanma meselesi az çok endişe ile| takip edilen bir meseledir. Evvelce İM. Venizelosun riyaseti altında top- İlanan yüksek deniz meclisi bazı ka- varlar vermişti. Halbuki şimdiye ka- İdar bu kararların kâğıt üzerinde kal| dığı anlaşılıyor. İşte bahsettiğimiz İ mecmuanın neşretti yikâyet ediyor. Yeni harp gemisi yap| tırlmadığından eskilerin de halâ iş- İten çıkardmadığı zikredilmektedir .! Gene ayni zamanda başka vbir mekale| | daha var. Bu mekalenin muharririne | yöre harp tehlikesi uzun bir zaman i- mevcut görülmüyorsa gene bah- mekale bundan| f Vaziyet Vuzuhsuz görünmekte devam ediyor Göndhi Avrupa Birliği | Hariciye ve İktısat vekilleri ANKARA, 17 (Telefonla)— İAvrupa birliği konferansma, Türkiyeden murahhas olarak İ Hariciye vekili Tevfik (Rüştü İve İlctisat vekili Şeref Beyler bilhassa iştirak edeceklerdir. Bunlara başka murahlhasların ve mütehassısların iltihakı da tab Burada miihim ve si İsi bir mevki sahibi olan bit ec- nebi bana dedi ki; “ Türkiyenin, Avrupa İğine davi birli- esi ve bu dave te icabet ederek konferansa iş- İtiraki siyasi noktai nazardan ziyade iktisadi cepheden çok €- hemmiyetli bir hâdisedir. Mem leket bunun fayda ve tesirleri- İni mutlaka görecektir. Avrupa- nın siyasi vaziyeti, daha ziya- de umumi iktisadi vaziyete ta- bidir. Avrupa vaziyet yesi bir değildir. Türkiye dahi bu heyeti ümumiyenin bir cüz'ü nü teşkil edecek o demektir. ANKARA, 16 (Telefon) — Muamele vergisi kanun lâyiha- kiki sırasında ehemmiyetli dilât göreceği anlaşılmaktadır. İktisat encümeni bu ta lâyihayı Temlik kanunu Dahiliye encümeni lâyiha tetkikatını ikmal etti ANKARA, 16 (A.A) — Bü yük Millet meclisi dahiliye en 'cümeni, mübadale ve tefviz mu Amelelerinin intaç ve tasfiyesi hususunda dahiliye vekâletince ihzar olunan kanun lâyıhası zerinde tetkikatını ikmal etmiş tir. Maliye ve bütçe”encümenle ri tarafından tetkik edilmek ü- anahatları etrafında aldığımız. malümata göre 1931 numaralı temlik kanununun tayin ettiği Muamele vergisi iâyii tadilât görmesi muhtemel Jmüza İnunu bizi temsil edecek |sının meclis encümenlerinde tet| gürerük resin İhariçten gelen mevadın İolarak memlekette yaprla İdan muamele vergisi alınmam sı hükmünü ilâve etmistir. | Devlet | Bankası Hissedar kaydı bir buçuk ay sürecek ANKARA, 17 (Telefonla) Cümhuriyet merkez bankasi nım tesis heyeti ikinci içtima da teşkil edilen hususi encir | rinde müzakeratta tur, Bu encümen bankanm ni şekilde “ suskripsiyon,, muamt iktisadi.) zere bulunan kanun Jâyihasınu;!lesini yapacağını tesbit etmiş” tir. Şimdiye kadar kaydedilefi İsermaye miktarı on bir milyog” dan fazladır. Hissedar kaydı İ Memleketimizin bu konser ha, |nisbetler dahilinde tahakkırk e-| muamelesi bir marttan 15 nisa jricinde bırakılması yalnız ada- 'den istihkaklarma mukabil hic na kadar devam edecektir. Tevfik Salim Pş. nn BARCELONE, 15 AA, — Çiyeye ehemmiyet verip yeni çemk| Hindistanda ne oluyor?.. Her|leti değil, maslahatı da mütees) mal almayan ve ya kremen alan) © Bankanın müldiri umumi vE ğe Şİ TAMA a ge TEA e er vw N beyanatı Tevfik Salim paşa da ayni mevzu üzerinde beyanatta bulu-| narak; İ — Memba suları lüks içme| sularıdır, biz asıl fakir halkım iç- tikleri Kırkçeşme, Terkos sula- rma bakalım. O sular ki muhak kak mülevvestir. Şehrin suları- | nın yedide biri gayri kabili şürp| Lâtife Bekir H. ın müdahalesi Bu sirada Lâtife Bekir hanım heyecanla ayağa kalkarak dedi — Sıhhiye müdürü Bey su- rm bihakkin kontrol edileme- Muhtelif sendikalar © ÂZASIMIN | ferie deniz kuvvetini takviye etmek yaptıkları bir mitingte birçok İlim geldiğini söylüyor, eğer" harp hatipler söz alarak © amelenin | tehlike - bugünkü buhran hakkındaki| dahi kendini gösterdiğini noktai nazarlarını anlatmışlar-| “ye mmeeele etrafımdaki neşriyat bu dır, Bunlar, sendikalizmin siya-| mecmunnın mekalelerinden ibaret de| i bir mahiyeti haiz olmadığını! gildir, Nim resmi bir gazete olan emin etmişler, fakat Ş , da bu moktni nazarı müda- diktatörlük tehlikesi başgöstere İfan etmektedir. Bu gazete de ML Ve- halde gelen haberler İngilizler le Hint millicileri arasında kat'i Bir itilâf hâsıl olduğunu| gösterir mahiyette değildir. Londrada toplanan konferansa iştirak eden Hint mürahhasla- zı arık memleketlerine döndü. Fakat millicilerin iştirak etme- nizelosun evvelce tesbit ettiği deniz| diği bir Konferansın neticesi fi- cek olursa bütün amelenin kaklara döküleceklerini beyan 80- programın tatbikini istemektedir.) /yat sahasında müsbet olup ol-| sir edebilirdi. Meselenin şek finden ziyade ruhu haizi ehem- miyettir Konfransa iştirak edecek ri- caliniz Avrupanın en salâhiyet siyasi ve mali ricalile bu sa- yede temas imkânını bulacak- lardır. Eger murahhaslarınız bu temaslardan istifadeyi bilir- lerse, iyi neticeler beklemek si: zin mübadillerin mazbata ile tesbit| idare meclisi azalıklarına kim» ler ve ya edilecek olan istih| serin ta: kakları 1 haziren 93i den itiba-| 10m değildir. Fakat bu makarit! ren bir sene zarfında alt istih| lardan birine Saraçoğlu Şükrü kaklarının üç misli üzerinden | Beyin geçmesi kuvvetle muhif tasfiye bonolarına captolüna| meldir. caktır. Temlik kanununun ta-| Devlet bankası umumi edileceği henüz ma mü: yin ettiği kavi tasfiyeye esi dür muavinliğine İş bankası tır. Bu nisbetler fevkinde Metİfzmir subesi müdürü Nusret almış alup fazlalarmı borçlan-İ Beyin ve onun yerine de Anka mış olan mübadillerin,' fazlası etmişlerdir. Mitingin sonunda, kabul edilen bir karar suretinde sendikalar hakkmdaki karar va- Hi tarafından 72 saat o zarfında İBu neşriyat tesirsiz kalmadı. Alika- | dar oli sas sahiplerinin iştirakile İ bir içtima aktedildi. Bahri program İ meselesi yeniden tetkik edildi. l Bir takım işe yaramaz harp gemile | İri artık bir tarafa bırakılarak bunların İmüzakeratına izhar e Londra tirak eden mü- rahhaslar millicilerin reisi Gan dhi ile müzakere edip kendisini mayacağından şüphe denler haksız değildi. n hayalperestlik olmaz. Hiç olmazsa hüsnü niyetini Zi, iktısadi sahada olsun, siyasi sahada olsun Avrupa ile sami- teşriki mesaiye taraftar ol hakkındaki taahütleri bakidir. tler fevkinde mal tefevvüz edip henüz borçlanma mış dlan mübadiller işbu fazla- ra İş Bankası muhasebatı umur © müdürü Muvaffak Beyi9 tayin edileceği yazılmıştı. Bu bapta Ankarada icra etti ğim tahkikattan anladığıma gö kaldırılmadığı takdirde bu sen-| yerine hafif ve yeni tarzda sefain yap dikalar âzasının icabı hale göre, tırlacaktır. Yunanistanın yeni deniz ikna etmeğe uğraşıyorlar. Gan duğunuzu gösterebilirsiniz.,, dhi vakit vakit süküt orucu tut-| © p eğ vape — — Pariste bir intihar ları | haziran 1931 tarihinden itibaren bir sene zalfında borç-|"©" Muvaffak Beyin İzmire nak” li baberinin aslı yoktur. Nus diğini söylediler neden kontrol edilemesin: diye sordu ve ilâve! etti, O halde bunların membala- rını tıktyalım. İdahil amelenin grev ilân edecek| şet Osman B, in cevap ver)leri haber alınmıştır. | MADRİD, ISA. A.—M. hareket edecekleri bildirilmiş- | tir, Yeni hükümet, iktidar mev-| kiine gelir gelmez sendikalara) mesine meydan kalmadan bu hu susta müzakere kâfi görüldü.| Alba, hükümet buhranmın hal yaridat bütçesi bu suretle tema|li çareleri hakkındaki fikrini ve| men kabul edilmiş oluyordu. İmütaleasınıkrala (bildirmiştir. Beşiktaş, Nişantaşı İM. Albanm şimdiki halde Kasımpaşa bostanları İpanyaya gitmek üzre Pariste: Bundan sonra Beşiktaş, Ni-| ayrılmayacağı zannolunmakta -| şantaşı ve Kasımpaşa sırtlarm-!| dır. | dakiböstan ve bahçeler hakkın-| O SEGOVİE, 15 A.A. — Cüm)| da izahata davet edilen Neşet| huriyetçiler fırkasmın bir içti! Osman Bey izahat . verdi. Bu|mamda M. Landa, M. Ortega - bostanların içinden ( lâğımlarİ Y . Gasset, M. Machadoile M. geçmektedir. Bu lâğim sularile | Paranon birer nutuk söylemiş yetişen sebzelerin şehirde tifo|ler ve İspanyayi | karışıklık: tevlit ettiği kanaati vardı. kurtarmak için cümhuriyeti Neşet Osman Bey tifonun en çok görüldüğü mıntakalar Top. ten sonra ikinci celseye Darüi hane ile Unkapanı arası olduğu- | *2€ bütçesi hesabı kat'i raporu- nu söyleyerek bu mıntakada 1g |vun okunmasile başlandı. Ra- günden beri yapılan devami, mü | pordan sonra tetkik hesap encü| cadele sayesinde — şehirde tifo | meni mazbata muharriti Şevket| vukuatının son günlerde çok a.| Bey izahat verdi. zaldığını söyledi. Şevket B. in izahatı ve oku-| Tevfik Salim paşa da: — Va-|nan rapota nazaran Darülâceze-| #iyet bu olduktan sonra hepimi-| de 384 aceze ve 124 süt çocuğu zin nasıl olupta ölmediğine hay-| vardır. ret etmeliyiz. Burada bir bakti.) o Uzun süren Şevket B. in iza- riyoloji lâboratuarma ihtiyaç | hatından sonra Refik Alunet ve vardır. Burada program, lâf o- İsadi B. ler de söz söylediler. Bu lunca asaba her nedense gergin | arada Tevfik Salim paşa sordu: lik geliyor. Fakat işte bu da bir) — Darüllâceze müdürü Bey Allah rızası için söylesinler şu dilencilerden kurtulmak imkânı var mı? yok mu? si ve hesabı | Haftalık edebi musahabe Roman nedir, niçin ve nasıl yazılır? Atiraf edelim ki Romandan | ilk romanlarımızdır; basılma- bahsetmek için bir makale ye- mış masallar ve bunların için- tişmez, hiç olmazsa bir kitap de nihayet ilk basılmış olanı, İ | bütçeye 931 den 936 senelerine kadar ın | kabul edip etmiyeceği henüz ma | mak için İngiliz parlâmentosu- programı İki kısma ayrılacaktır. Bir kısım gemiler bahriye bütçesinin tah sisatı ile yaptırılacaktır. Yeni bir ta! İ maktadır. Geçenlerde yirmi İdört saat süren bu süküt orucu kum gemiler almak için 400 milyon dEVresindef Sonra kendisile gö drahmi tahsis edilecektir. 931 den|rüşmeğö gölenlerle müzake! 906 senelerine kadar bahriye bütçele| ye başlamıştır. Fakat bir it rine bu tahsisat konacaktır. .İfa vâsıl olmadıkları Programın ikinci kısını ise umumi anlaşılı. | İyor. Sonra' Gandhinin vali u ayrıca ilâve edilecek tahsirat ile yap, | UZ ile görüşmek istediği ha tırılacak harp gemileri içindir. beri çıktı. Londrada toplanan Eski gemiler çıkarılacaktır, Bu işe | konferans Hindistan için müt- m alem başlanmış-| tehi? hükümetler şeklinde bir —mmmn | idare şekli kabul edilmesine ka etmek elzem olduğunu beyan et|rar verdi. Bugün ortada kat'i mişlerdir. ibir şey yoktur. Çünkü geçen ha MADRİD, 15 A.A. — Kral, |Ziranda neşredilen Simon rapo- M. Alba'ya bir telgraf gönder-|runda tavsiye edilen esaslar- miş ve kendisini Madrite davet|dan ilham alan konferansın var etmiştir. M. Alba'nın bu daveti) dığı neticeler kat'i şeklini al- nun tastiki Jâzımdır. Fakat şim İdi istenen şey Hindistandaki milliyet cereyanının başında bulunanları da ikna ederek Londra konferansında verilen kararlar her tarafın iştirak etti ğini göstermektir. Halbuki mil Hiciler Hindistan için tam bir is, am tiklâi istiyorlardı. Gandhi ile — Vefada, Yenicamide, Mes-İ ondan i/hanr alanların cın ga- zi m Ahırkapı- dur: İngilizler biran evvel a, Unkapanı ve Ayasof; indisi ij i :. merkezinde... İstanbul dileneil. | 7; “<9 ehliye edip gitmme- ri kaldırılamaz, ne kadar müca-| Milliyet ve İstiklâl cereyanı dele yapılsa natiledir. Çünkü İ8-| nı sevk ve idare edenler İrgil. tanbul dilenci transit merkezi-| cereye karşı daha uysal hare- dir. İstanbula senede 300-400 | ket edebilirler mi, Bu tak- dilenci gelip gitmektedir. İdirde kendi nüfuz ve tesirlerini Bir çok âza bu hususta söz azaltmış olmazlar mıydı? 930 aldığı halde vaktin geç olması) senesi yıl başı gecesi toplanan hasebile içtima bı milliciler Hindistanın a tehir edilmişti lâm, değildir. ta uzun izahat verdi. Dilencilerin İstanbuldaki merkezleri Bu izahata nazaran dilenci. ! lerin İstanbulda 6 merkezi var-| mış, Müdür Bey bu merkezleri | söyle sayıyor: atro, tenkit, tarih ve hâtırat diyemediğimiz ve en basit bir vak'ayı ihtiva eden ve ancak bir kaç eşhası olan mensur ki- taplara roman diyoruz ve &sa- sen edebi olmayan O romanları mevzuu bahsetmeyince roman da edebiyat vadilerinden biri- dir. Şu kadar var ki bunun biri nazarı kabul etmemiş olanların eserlerine iyi roman değil ya- hut sadece roman değil diyor. lar. Trpki vaktile (trajedi) nin tabi vrtulduğu mekân, zaman ve saire kuyuduna benziyen şeylere tabi sandıkları romana PARİS, 15 A.A, — Bir Leh- ını İstemeğe gelen o- tel sahibini bir kavga neticesi -J olarak revolverle öldürdükten sonra rini ecnebilerden kurtarmağa ahtetmişlerdi. Sonra silâhsız mukavemet namı altında başla. yan hareket aylarca devam et- ti. Şimdi vaziyette gene bir vu- zuhsuzluk vardır. Bilhassa bu- gün vaziyette iktisadi ve ticari! amilleri de hesaba katmak 1â- zım geliyor, Hindistan mesele- sinden bu gidişle çok bahsedile cek demektir. BOMBAY, 15 (A.A) — M. Gandi Yeşilmasa konferansı mürahhaslarile bası ticaret zümrelerinin tazyikına karşı gelmeyerek Hindistan davası. nı izah etmek ve İngilterenin alacağı vaziyeti ice rnek için v5 smile bir mülâkat yaj maktadır. M. Gandi ba iye devan e mek üzere bir müslümanı intihap et- miştir. Bu zat, İngilizlerle bir arada çalışmamak siyasetinin hararetli ta- raftarlarından bulunmaktadır. M. Gandiğ geçenlerde ölen Moti.! lal Nehrunun hatırasına karşı bir hür met eseri olmak üzere bügün oruç tut malarını ahaliye emretmiştir. Ticaret erbabı ve #ümreleri Hindia tanda ticaret sahasmda müsavi huku ka malik olmak İsteyen İngiliz iş a- damlarının bu talebine karşı mücade- leye girişmesini Gandiden istemişler dir. Çünkü, bu zümreler henüz tama- mile inkişaf etmemiş olan yerli sana. yin himaye usulüne müstenit bir gümrük tarifesi yapılmadığı müddet- çe kuvvetli ecnebi iktısat teşkilâtı ta rafradan mahvedileceği kanaatinde bulunmaktadırlar. edebiyat tasavvur etmek bile mümkün değildir. 19 uncu asrm büyük edebi terekkisi de rora- nm edebiyatta aldığı bu mevi dir. Pek “asri” olan bu nevi sâir edebi vadilerin hudutlarmı “da istilâ etmiştir ve şimdi © artık kendi hudutları malâm olma- lanma kanununa göre borçlana caklar ve ya uhtelerindeki malı terkedip mükabilinde miktarında bono alacaklardır. müddet zarfında müracâat et- memiş ve ya müracaat edip ve- sa ikmal edilmemiş olan mü ınulü dahilinde Bulgaristandan gelen muhacirlere iskânı adi de recesinde tahsis edilmiş olan emval ciheti aidiyeti ne olursa olsun uhtelerinde ipka ve mecc canen temlik olunacaktır, İs- künt adi derecesinden fazlası borçlanma kanununa tevfikan borglandır ılır. Yeni kanun lâ yihasile temlik edilen (gayri menkullerden borçlandırılacak kimseler müstesna olmak üzere meccanen verilecek olanlara ait ve 1 haziran 1931 tarihine kadar istifa edilmemiş olan borç tak- sitleri tahsil olunmıyacak ve tah sil edilmiş olan borç iade edile- cektir, Meskene muhtaç harikzede- lerin halen işgallerinde bulunan meskenler ciheti aidiyeti ne olur sa olsun uhtelerinde ipka ve is- kânı adi derecesindeki miktarı meccanen temlik o edilecek ve fazlası borçlandırılacaktır. Mü-) badil, muhacir ve harikzedelere temlik olunan emvali gayri men kule harç alınmadan tapuya rap tolunacaktır. Tefviz muamelesi-/ ne | haziran 1931 den itibaren müstahikleri namına tapu yalnız gönül eğlendirmek için okunulan bir masal gibi telâkki edildiği müddetçe bu mevkiini kazanımamıştı. Fakat şimdi mev kü gittikçe ehemmiyet alıyor. (Roman) nır belki en büyük üs- tadı, kendisinden © evvelkilerin hepsini geçen bir üstat, mnah- nisbet * Temlik kanununun gösterdiği) badillerle temilik kanununun şu) İret Beyin Devlet | bankasında vazife alacağı hakkında da ban ka mahafilinde malmat yok” tar, | Nizamname tefsiri İ ANKARA, 16 (Telefon) — İktrsat encümeni iktısat vekâle- inin bir suali üzerine sünger av İlamak için sür tarlasmi ta- İrayarak balk yumurtaların! İmahveden makine müstesna ok İmak üzere makineli kayıklar! ve dalgiç âleti ile singer avlan- masınm mahzurlu olmadığına bu hususta mevcut bulunan ni- samnameyi tefsire karar vermiş ti . mm nl nk raptı lâzımgelen mallar müstes- na olarak diğer metruk mallar hazine emrine terkedilmektedir. Yeni kanunun meriyete girdiği tarihten itibaren hazinece satıla cak olan bu malların bedelleri tasfiye bonolarile mahsup edile- cektir ve bu mallarını mahsup © dilmeyen bakıye esmanı istimal edilmemiş bonolar karşılığı ola” rak ziraat bankasma verilecek- tir, Z Gayri mübadil Türklere mu hassas emvalden 10 haziran 930 tarihine kadar tefviz muamele” si tekemmül etmiş olan emlâk ile harikzedelerin işgalinde bu- lunan meskenler istirdat edilmi yerek mukabili ayni kıymete Rum emvali metrukesi evvele" mirde gayri mübadil hak sahip lerine ayrılacaktır. miyen bir edebiyat zinde ve sıh” hatte sayılamaz. Bu Iâubalilik, bu sathilik, bu fikirsizlik ve bu hissizlikten kurtulmamız ne ka" dar elzemse bilhassa romanım" İzin terakkisi de “edebiyatımızın İinkişafını göstereceği cihetle © lâzım gelir. Evvelâ roman ne- dir? Bu sualin tam ve doğru bir cevabını vermek bile pek güç- tür, Her milletin, her devrin, her muhitin, her edebi mekte- bin ve hattâ her romancınm bir az kendine göre ve hususi bir (roman)ı vardır. Romanm her millette ancak manzum bir tarz 8 da, destan şeklinde yazıldığı bir zaman olmuştur. Bizde de © böyle manzum hikâyetler yazıl- © dı. Eskimeddahların söylemiş olduğu hikâyeler şifahi kalan! İri “Hançerli hanım,, hikâyesi de Türk romanlarının büyük anne si telâkki edilebilir. Gene her milette ilk zamanlarda. roman edebiyat malâm olan şekille- in haricinde sayılmış, Bina- enaleyh edebiyatın hududu ha- ricinde telâkki edilmişti. Fakat pek çoktan beri edebiyat de-|g mek yalnız nazım ve mutena bir nesir, manzum veya men. sur piyes, tenkit veya tarihten ibaret değildir. Şimdi manzum ve mensur şiir, küçük hik |bir az edebiy ir ve fikir k İriştr mr, kendi kalplerinin hara- retini, yahut fikirlerinin derece- İsini bir az geçti mi “olmadı, bu İroman değil” iddi İvorlar, birinden pek farklı nevileri bulu nur. Şu (roman) kelimesi üzerin deki bisut münakaşalar da iş- pat ediyor ki zavallı insanları bir çok kavgalara sevkeden ep kelime ihtilâflarıdır. Çok miş, çaraleym kelimelerin tef-| di Roman öyle zannı an 2 İ dir. & zengin bir e- Sak si İdebiyat vadisidir ki her © türlü EE irili lal |tarz1 istip eder. Edebiyata vak- m tahkiye usullerile hikâ. |tile küçük bir kapıdan sokulmuş yesi addedenler kendi kanaat-| olan roman o kadar her kalıba, sı serdedi-) Türk romanına geçirilmek istenen bu zincirler koparılm yan, bazan çekilen ve ekseri: İle yayılan bir denize benzer. Son | zamanlarda müthiş bir savletle| daha ancak tarihin malikânesi | sayılan bir çok yerleri de istilâ| etti. Roman hudutları gittikçe seyyal ve müphem kalmıştır. Filhakika roman hayatin bir | Jaynası, daha çok uzakları gören! ve daha iyi gösteren bir dürbün | olmadığı zamanlar, © kalplerde| beslenen mahrem hisleri ve baş- larda gizlenen hasenei o Git kadar temenniye şayandır, Ro- her bir muharrir, Marcel Proust man bizde bir taraftan Namık dır. | Kemal, Sami paşa zade | Sezsi Bugün denilebilir ki Toman| (Sergüzeşt) ve Halit Ziya'nın karin edebi zevkinin de bir ne- | eserlerile edebiyata girmiş, di vi miyarıdır. Eğer roman şekil-| ğer taraftan da bilhassa Ahmet lerinin hepsine de büsbütün İğ- | Mitat efendinin romanlarile 8 kaytsanız yeni telâkkisi ile ede-İ vam hikâyesi mahiyetini alm biyata pek merakmız yok ve've garbm cinai moktai nazarınız bir âz eskimiş! adaptasiyonu şekline “düşmüğ demektir, Eğer edebi olmayan | tü. Hüseyin Rahmi ile halk 1 römanlardan başkalarına alâka-| hakalarınm güldürücü bir tasvi | dar değilseniz edebi bir irfanı-| ri mahiertiei ap senle se romanlarmif