Türkler Avrupayı baş sonra Amerikaya geç William Raudolph Hearst. Bu nüfuzlu kral kendinden dai- ma bahsettiren bir adamdır. Hearst'ın malik olduğu gazete- ler» halka daima heyecan veren bu sayede çok satış yapan gaze telerdir. Okuycuların bu heye- canımı idame etmek için Hearst akıllara gelmeyen neşriyatı yap maktadır. Hearst bu yaz Fran- saya gelmiş, fakat hudut hari- cine çıkarılmıştı. Hülâsa kendi- sinden daima bahsettiren bir 3- dam. Amerikadan aldığımız o bir mektupta de gazete parçası çik- tı. Amerika matbuat kralının imzasile neşrettiği bir makale Hearst'ın bu yazısına hayli he- yecan vermek istediği derhal anlaşılıyor. Hearst Avrupa'nın yeniden bir Türk istilâsına uğ- © rayacağmı ve hattâ bununla da kalmıyarak Türklerin Amerika- ya geçeceklerinden bahsediyor! İşte bu hakikaten tahaf olan ma © kalenin bazı tarafları. “Türkler Yunan ordusunu yendiler, Yunan kinini düşman hırinstiyanlara karşı olan hu- Sumetlerini tatmin ettiler. Türk Avrupa milletlerinden en büyük lerinin kudretine karşı meydan okumağa cesaret etti, Fransaya, pi © meydan okudu, İtalya Türklerin ilerilemesine karşı aczini itiraf etti. Fransa 3,800,000 kişilik ordusunu Almanyadan başka- sma karşı kullanmak istemiyor. © İngiltere yalnız kalmıştır.” v Makalenin garabetini anlat- rak için bu kadarı kâfi değil © mi?... Gazeteciler kralı Türkle- ri medeni insanların haricinde başka bir renkte, sarı insanlar- dan addettiği için diyor ki: Eger yarı Avrupalı ve yarı As- yalı olan Rusya da Asyalı mil © etlere ilkihak mecburiyetinde — Kalırsa rklarınm o nüfus © kuvveti azalmış olacak Şark milletlerinin kudreti mebsutan mütenasip olarak artacaktır.” Hearst istikbalde bir umu- mi harbin daha o çıkacağın- dan bahsediyor ve diyor ki: “Vuk bulacak olan umumi “ harbin mahiyeti ne olacağı a- © çıktır. Asyalıların beyaz ırka ve hıristiyanlara karşı olan şedit husumeti aşikârdır. Şarklı 2s- kerlerden Avrupa'nın ve Ame- rikanm bekliyeceği (muamele meydandadir: küçük çocuklar süngülerin ucuna takılacak, er- ribe çeviriniz ve anlaymız ki o- rada olan şey bir zaman sonra bizim sahillerimizde de olabile- kat bizim istemememiz menetmez.” Nasıl..,? Amerikalı gazeteci okuycularmı meraklandırmak için Türklerin bütün Avrupayı istilâ etmekle de kalmıyarak A- © merikaya kadar gideceklerini “ Hörst aklını kaçırdı. Amerika gazeteciler kıralı nediyor İtalyaya ve hattâ İngiltereye, cektir, Biz harp istemiyoruz. Fa harbi MİLİ tan başa istila ettikten ip çok şeyler yapacak Komşular Bundan memnun değil... Prens Otto meselesi gene tazelendi. Avusturya- Macaris- tan imparatorluğunun son hü- kümdarı olan Karl umumi harp ten sonra Macar tahtma geç- mek için bir bamlede bulun- İmuş, fakat bu teşebbüs akim kaldıktan başka kendisi İngiliz ler tarafından İspanya adalarm dan birine götürülerek ölünce- ye kadar orada kaldı. Fakat Karl'ın büyük oğlu Otto'nun Mcaar tahtma geçme- si ihtimali ortadan kalkmış d: ğildir. Prens Otto bu ay rüştü- nü ispat etmiş olacaktı. Macar tahtına Habsburg hanedanma mensup prens Otto'yu geçir- Horst ne güzel keşfetmiş değil mi?... Bu sözlerin ciddiyetten ne kadar uzak olduğunu söyleme- ğe hacet yoktur. Türkiyenin kendi milli hu- dutları dahilinde terakki ve in- kişaftan başka uzak, yakın her hangi bir istilâ hülyası besleme diğini bu vesile ile de bilmeyiz ki ilâveye lüzum var midır?. —— ee —— . İspanyada grev SEVİLLE, 19 A.A. — Sa- bahleyin hiç beklenilmediği bir sırada umumi grev ilân edilmiş tir, Grevciler, arkadaşlarını a- yartmışlar birçok kamyonları devirmişler, tramvayları (o taşa tutmuşlar bir vatman ile iki bi- letçiyi yaralamışlardır. Sükünet iade edilmiştir. tâ çalışanlar Macaristan dahil İktısadi konferans ve haricinde çalışanlar az değil CENEVRE, 19 A.A. — İktı-| dir. Prens Otto validesi ve kar- sat konferansında Mart muka-| deşlerile beraber Belçikada bu- velenamesinin tasdiki ihtimali|lunuyor. Genç prens Belçikada hakkında sorulan bir suale ceva| mükemmel bir darülfünun tah- ben İspanyol murahhası iki ilâ | sili gördü. Şimdi de İngiltereye Prens Otto mek isteyenler, bunun için hat- etmişler, fakat Estonya, Yugos)line devam edecektir. Mükem- lavya ve Yunanistan mukavele-| mel bir tahsil görerek yetişen nin yakında tasdik olunacağını) prens Otto kendisini Macar tah işrap etmişlerdir. Lehistan bazı| tında görmek istiyenler (o için ihtirazi kayıtlar dermeyan et-İmemleketin istikbal yıldızıdır. miş, Macaristan tasdik edemi-| Fakat unutulmaması şey lâzım yeceğini ifade etmiştir. o Bunu| gelen bir nokta var ki Macaris- müteakip konferans, £ şarktaki| tanda krallık taraftarlarnın me zirai memleketlerin taleplerinin! saisini neticesiz bırakmaktadır. müzakeresine girişmiştir. Eski Habsburg hanedanmdan Yugoslavya, reis tarafından bir prensin, hem de müteveffa vaki talep üzerine M. Manoiles-! imparator Karl'ın oğlu Ottonun conun vermiş olduğu izahata ha | Macar tahtına getirilmesi ge- raretle müzaheret etmiştir, Por'rek Macaristanm O komşuları, tekiz murahhası, tercih esasına | gerek Fransa tarafından hiç hoş müstenit sistemin kabülü tak- | görülmiyeceği her vesile ile an- dirinde zuhur edecek müşkilât- (atılmıştır. Başta Fransa oldu- tan bahsetmiştir. Almanya mu-| ğu halde küçük İtilâf zümresini rahhası bu teklifleri tetkike ö- | teşkil eden devletler böyle bir made bulunduğunu beyan et- | şeyin vukuuna mâni olmak 6- miştir. Bunun üzerine konfe-imelinden hiç vazgeçmiyorlar. 'HARICİ Macaristan tahtı meselesi tazeleniyor Prens Otto artık rüştünü ispat etmiş oldu. Merasim yapılıyor İ Atina mektubu 21 öç Romanya 6 ay mühlet talep | giderek orada da yüksek tahsi-| tar. xe Türk - Yunan münasebatı Atina, 17 (Mülliyet) — Bu sabah hariciye nezaretinde büyük harici ko; misyon toplandı. Komisyon evvelce de bahsedildiği üzere bu komisyon hükümetin davetile toplanır ve harici| siyaset hakkında verilen izahatı din- ler. Bu sabahki içtiman da hükümet Türk-Yunan muahedesi hakkında iza hat vermiş oldu. Bu içtimada başvekil ile hariciye mazarı, fırka reisleri, eski başvekil iştirek (etmişti. Mamafi Kondiliş ile diğer bazı reisler de bu içtimada bulunmadılar. Ankara itilâfları hakkında daha ©- vel hükümet tarafından fırka reisleri- Zumun ehemmiyeti hakkında beyanat ta bulunmuştur. M. Venizelos Anarada Gazi Hz. ile cereyan eden mülâkatlarını anlatmış- tir. Yunan başvekili bu mülakatların son derece samimi olduğunu anlat- mış ve iki memleket i mena terek olduğumu! fin son derece müş izah etmiştir. Türk-Yunan menafiine son derece ü olduğu hakkında beslenen! anlattıktan mahiyettedir. M. Papanastasyo bil- hassa şu noktayı da kaydetti: Yunan, vekil ve nazırımın Anka- iyet aktedi- Hindiçini de mahkümlar HANEİ, 19 A.A. — İndopa cifigue Ajansı bildiriyor: Haidu ong cinayet mahkemesi Tonkin eyaleti dahilinde yapılmış olan ihtilâl hareketlerinde metheldar 180 şahıs hakkında hükmünü vermiştir. Bunlardan altısı ida- ma yirmi dokuzu müebbet, yir- mi yedisi muvakkat küreğe, 87 nefiye, beşi mevkufiyete, bi- ri mahbusiyete mahküm edil miş, altısı da (o müstemlekelere gönderilmiştir. On dokuzu be- raet etmiştir, Tahdidi teslihat CENEVRE, 19 A.A, — Tah rans bu teklifleri hususi bir ko-| Bu şerait dahilinde prensin Ma misyona havale etmeğe karar) car tahtına getirilmesi her hal- vermiştir. de yakm bir imkân < dahilinde Hindistan konferansı görünmüyor. Londra, 20 (A.A) — Yuvar- lak masa konferansında Hint) BRÜKSEL, 19 A.A.— Kont murahhasları, bilhassa doktor) Hunyadi, kont Sigray ve kont Monje Hindistanda mes'ul bir | Szuraki ile Macar kıraliyetçile- hükümet vücude getirilmesini |ri mümessili M, Zity yarm Ste- i şlerdir. cnockerreel şatosunda o prens Cenevredeki İhzari tahdidi ne devam ediyor. Konferansm #&& Haftalık Siyasi Icmal — teslihat konferansı müzakeleri-| görüldü. Sonra Alman murahha nm bütün teklifleri gayri varit|kabul ederek İngiltereye de mu kabilinde bu noktayı kabul et- tirmişti. Gerçi 1928 itilâfı suya düştü. Fakat şayanı dikkattir sı, askerlerin mikdarı hesap edi- içtima: günündenberi gelen ka-;lirken ihtiyat.smıflarının da bu © berler, tahdidi teslihat hakkın-|na dahil olması hakkındaki meş daki Fransız noktai nazarmın| hur teklifini “ortaya attı. Ma- her reye konuldukça kabul edil.) lümdur ki bu meseleye Fransa diğini bildirmektedir. Evvelâ|pek ziyade ehemmiyet vermek- Müsyü Litvinof tarafından der-| tedir. Çünkü Fransada mecbu- meyan edilen teklifler reddedil- ri askerlik vardır. Ve efrat ta- di. Bu teklifler arasında emni-|lim görür görmez sık sık değiş- © yet meselesinin tahdidi tesliha-|mektedir. Diğer taraftan Al- ta takaddüm ettiği n © nazariyenin tahdidi teslihata mâni olduğu, harp malzemesi- nin tahdidi gibi talepler vardı. ak Geni «Sonra komisyondaki bazı azala- ciradın tahdidi teslihatta hesa- idukları hüküm: ba dahil edilip edilmemesi hay- Ten ep Ol amım temeşi)li ehemmiyetli bir meseledir. © edip etmedikleri hakkında Müs © yü Litvinof şüphe izhar etti, Bu! ii vermiştir ki 1928 senesinde noktanın d - lüzumlu) İngilterenin bahri tahdidi teslir ki, Cenevrede İngilizler bu nok ta üzerinde müstenkif kalmış- lardır. Aleyherey vermemiş- lerdir. Halbuki “İngiliz noktai nazarmın bu meselede Fransa- ya muarız olduğu ötedenberi malüm bir keyfiyeti, İhzari tahdidi teslihat komis- yonu bu seneki içtima ile be- Wİİ şinci sertesini idrak etmiştir. Malümdur ki komisyon 1925 se- nesinde teşkil edilmişti. Fakat beş senedir tahdidi teslihat me- selesinde yapılan müsbet işler komisyonun haricinde olmuş- didi teslihat konferansı, diğeri de Yi aramızdaki didi teslihat komisyonu İspan- yol murahhasının riyaseti altın da ikinci derecede bahri devlet- ler için bir tâli komisyon teklif SERİŞİN amam Otto'nun sinni rüşte cusulü mü nasebetile yapılacak merasimde hazır bulunmak üzere o buraya elmişlerdir. muharririmizden aldığımız ve evvelki günkü nüshamızda neş- rettiğimiz bir telgraftan anlı yoruz ki Yunanistanla akdetti- ğimiz bu mukavele tahdidi tes- lihat komisyonunda okunmuş ve alkışlanmıştır. Aciz içinde çırpınan komisyon için tahdidi iteslihata doğru atılan bu müs- bet adım bir ibret dersi olmalr- dır, ,.. Fransız hükümeti harici siya-| set hakkındaki istizaha cevap) verdi ve (270) reye karşı (323) rey ile itimat kazandı. İstizah takririni Müsyü Franklin Bou- illon vermişti. Müsyü Franklin Bouillon Briand ile Tardicu'nun. şahıslarına tariz etmemekle be- RLER.. HABE Amerikada Kaçakçılık aldı yürüdü Detroit, 19 (A.A) — Canada dan ve müttehidei Amerikarın bazı uzak noktalarından Ameri kaya kaçak olarak içki ithal e- den ve bu husus için 30 tayyare ANKARA 20 (A.A.) — An- kara mekteplerini ve millet mektepleri sınıflarını teftiş ey- İleyen maarif vekili Bey mual- limlerin faaliyet ve gayretle - rinden memnun olmus ve ta- kip olunan terbiyevi usulleri tasvip etmekle beraber tedris ve terbiyede icap eyliyen ta- limatı vermiştir. ANKARA 20 (A.A.)— Maa rif vekâletinin son zamanlarda Maarif Vekâletinin tamimleri Maaşları geciken ilk mektep muallimlerinin maaşları temin ediliyor cümhur sarayında hıfzıssıhha! vejil, “ive himayei etfal kongresinin) cek himaye heyetleri. .lmiş olan 2,500 murahhas hazıri ir.) 74 numaralı dükkânından yan- kullanan gayet kuvvetli iki teş- kilât meydana Ç ştır Her biri 40 düzüne şişe naklede! bilen 12 tayyare müsadere edil miştir, leri iğ 2,500 murahhas ledi Mİ pi Dnş ğ - İiçin ittihazı lâzımgelen tedbir- Washington, 19 (A.A) — Reisi-| ler. cümhur M. Hoover, ri i mekteplere tamim ve tebliğ et- tiği talimatnameler şunlardır: 1— Muallim mektebinde tah- silde bulunan muallim namze- — İlk mekteplerde çoçuk taralından teşkil edile- küşat rezmini icra etmiştir. A- içimin bor teralukian > gök 3— Mektep müsamerelerinii bulunmakta idi. Vazifeye iade Ankara, 20 (Telefonla) — Mülkiye müfettişi ta, lan İş ten el çektirilen Eminönü mer- kez memuru, İsmail! Rasih B.in vazifesine başlattırılması Da- hiliye vekâletinden İstanbul vi- Jâyetine tebliğ edilmiştir. Eskişehir mebusu hasta .JANKARA 20 (Telefonla) — Eskişehir meb'usu Sait Bey a- ğır hastadır. Dün geceki yangın Dün gece Yemişte limon is- kelesinde Dere sokağında pas- tırmacı Herant Artin Efendinin ANKARA 20 (Telelonla) —| İstanbul teşkilâtile meşgul olmak üzere Ali (Afyon) Cemil (Tekirdağ) Cevdet Kerim Bey ler ekspresle İstanbula hareket etmişlerdir. İstasyonda meh'us' lar fırka ve ocak mensupları ta- rafından hararetli bir surette teşyi edilmişlerdir. .Ali ve Cemil Beyler, trenin hareketinden evel istasyonda fırka kâtibi umumüsi Saffet B. le bir müddet görüşmüşlerdir. İstanbul teşkilâtına memur edil miş olan İstanbul mebusu Hü- seyin Bey de yarın akşamki İ gın çıkmıştır. Ateş 72 numaralı soğancı Koçinin dükkânma da sirayet etmiştir, Her iki dükkân kısmen yandıktan sonra ateş trenle hareket edecektir. Heyet İstanbulda, vilâyet kaza Tütün i söndürülmüştür. Teslihat işleri.. Ankara va irinci $i bah burayı ü Başı birinci sayfada dürü Bek > Beyi leri üzerinde derin bir tesir bi-| sise Samsun tütünci son mü) rakmış, Ankaranın sulh ve iti- lâf yolundaki politikasına cm- niyet edilebileceği hissini ver- miştir, Daha geçen sene Atina! den gelen yardım. Bu hu sulh konferansına iştirak ede Maliyo vekâleti ile temas edece muhtelif milletlerin bazı murah| hasları, Balkan ittihadı fikri) pae*a Peyda meg bulama mevzuu bahsolduğu (O zaman)| cağını ilâve ederek dedi kit Türkiye ile Yunanistan arasın-| daki müşkülâtı öne sürüyorlar ve anlaşmanın gayri mümkün olduğunu söylüyorlardı. O ta- rihten henüz bir sene geçti. An- İkara ile Atina uyuştu ve anlaş- İt, İki memleket arasında sıkı İbir dostluğun temeli kuruldu. Çünkü karşılıklı hüsnü niyet war. Bundan daha mühim ola- rak, iki memleketin devlet a- damlarında siyasi cesaret ve azim var, Atinada iken, Yuna- nistan ile Türkiyenin uyuşma- sma ihtimal vermiyen bu zeva- tın bazılarını burada, Cenevre- de gördüm, ayni mevzu üzerin- de konuştum. Türkiyenin sulh ve itilâf politikasındaki candan alâkasını samimi takdir ediyor- lar. | dum. Bana dedi ki: — Bu tütünlerin satm, alınması bütçe meselesidir. e Mamafih elimiz. Doktor i ihtilattan Asikara 20 (Telefonla) — Bir müd, delten beri rahatsız bulunan Maliye, vekili Saraç oğlu Şükrü Beye kon: tasyon yapmak üzere davet edilen Akıl Muhtar Bey ve Neşet Ömer Beyle diğer mutahassıslar Ekspresle Istanbula dönmüşlerdir. Mutahassıslar, Sıhhıye vekili Dr. işlerdir. "“Rönüken ve kan tahlili iyi neticeler Sürt Meb'usu a vermiştir. doktorler, hastayı bir. MAHMUT teslihat hususunda Fransa ile) tand müsavattan bahsederken, bu ka yapılan intihabatta Pilsudski' il ginin ni dığı bildiril- dar mutedil hareket etmek doğ | nin nihayet kazani ru değildir. Franklin Bonillon"-| mektedir. Hafta arası yapılan hun tenkitlerine evvelâ Müsyü|bu intihabat Lehistan dör- Briand sonra da Müsyü Tardicu| cevap vermişlerdir ve neticede hükümet itimat kazanmıştır. Fakat şayanı dikkat olan nok- ta, bu istizah ve cevap değil, Franklin Bouillon'nun tenkidi- ni bütün Fransız matbuatının alkışlamasıdır. Denilebilir ki Fransada hiç bir mesele hakkım. da bu derece fikir birliği görül- düğü vaki değildir. Bu, fena bir alâmettir. Çünkü esasen Fran- sanın Cenevrede, İtalya ile an- laşmakta ve sair beynelmilel meselelerde takip ettiğ siyaset kası (i senesinde Pilsudski tarafından yapılan darbei hükümetten son ra ikincisidir. İlk iki intihabat- ta Pilsudski'nin (fırkası yok- tu. Darbeli hükümetten son- ra 1928 senesinde intihabat ya- pılmış ve Pilsudski bu mücade- leye ilk defa olarak fırkasile be- raber karışmıştı. Fakat 1928 se- 'nesindeki intihabatta Pilsudski kazanamadı. 444 azadan ancak raber, siyasetlerini tenkit etti. Franklin : Bouillon hüküme - ti harici siyasetinde pek fazla Fransa buna o kadar ehemmi-| tur. Bunların biri Londra tah-|mutedil bulmaktadır. Almanya itilâfgiriz iken, bunun bile Franmeclis sada efkârı umumiyenin tasvi-| bine mazhar olmaması ve fazla mütedil telâkki edilmesi, Fran- tehlikeli bir Iduklarına | 248 aza intihap ettirmeğe mu- . AliB. ve arkadaşları geliyor Teşkilât heyeti Istanbulda. ne işlerle meşgul olacak? İnhisar müdürü Behçet Bey izahat veriyor Maliye veki lar kendisini bir kaç gün düncü meclisi içindir. Ve 1926/223 bile bir ekseriyet demek$ 130 âza intihap ettirebildi. İki|zırlık epeyce dedikoduyu senelik bir parlâmenter faaliyet| olmakta idi. Hükümetin i ten sonra Pilsudski'nin ( fır-İbata müdahalesinden ba; (109) aindi. Binacnaleyh|zetleri hapis ettiğinden dağıldığı zaman Pilsud-| edilmekte idi. Bu şikâye! ski'nin hükümet fırkasının mev)ne dereceye kadar doğru cudü ancak (109) dan ibaretti. ğu maltim değildir. Leh: !Şimdi geçen Pazar günü yapı-| Almanlarm, Slav akalliyet!€i lan intihabatta Pilsudski'nin|nin, Musevilerin ayrı ayrı te haber. Jarm ve umumi temsillerin me $8 raitte yapılması lâzımgele€€ gine dair. 4.— Türkçe tedrisat hakkı / da. 5.— Elyazısı dersi hakkınd& 6 — Mektep müzeleri ve s€f” gileri ve bunlardan isti tarzı, 7.— Muallim mekteplerini idaresine ait talimatname. 8.— Muallimleri mütalesfö tesvik ve fikri seviyelerini seltmek için alımcak tedbirlef* dair, ANKARA, 20 (A. A.) —Tal” silâtm gecikmesi dolayısile mektep muallimlerine maaş remiyen vilâyetlere 80 bin raya kadar ikrazda buluna a dair maarif vekâletinin b rladığı kanun lâyıhası mec se verilmiştir. ye ve nahiyelerin fırka kongrel&f le meşgul olcak halkın dert W şikâyetlerile yakından alâkadif, bulunacaktır. ğ Ali Bey (Afyon) kısa bir pi det sonra her halta topla! fırka grubu içtimalarına riy&” set etmek üzere Ankaraya dö necektir. v2 ANKARA 20 (A.A) — İs tanbul Firka (teşkilâtile m gul olacak olan Afyon sar meb'usu Ali ve Tekirdağ! meb'usu Cemil Beyler bu af | şam ekspresle hareket etmişl ve istasyonda fırka kâtibi ur || misi ve meb'us arkadaşları t& || ralından teşyi edilmişlerdir. şlerimiz zıldı. Bunu vermeğe gayret edeceği”. Faaliyetimizin inkişafında yeni kaf Dun faydası görülmüştür. n bulunan fazla stok tütünlerin satılmasına kanun müsaade etmiş! İnhisar ideyesi bu satışı yapabile için müstahsillerin ellerindeki rin satılmasına intizar ediyor. li hastadır 7 1 men'ettiler gün için ibtilattn menedilmişi Şükrü Beyin iyileştikten sona bir müddet istirahate mühtaç oldi Me iii Harman sonu mü? Serbest Cümhuriyet * farkiasmıli ay zarfında teşkilâtı için (40) bin Ser Cümhuriyet isimli gazetenin hazırl yapılmak üzere 5000 lira tediye edi diği mevsuk fırka mahafilinde bir hükümet ekseriyeti etmiş demektir, Çünkü mu mevcudü 444 olduğuna Şimdi gelecek Pazarda meclisinin intihabı olacak Bu meclisin 111 özası vard Diğer meclisten şu farkı vardi ki, bu âyan meclisinin azalar” 30 yaşını tecavüz etmiş münt€ hipler intihap etmektedir. HA) buki diğer meclis azalarmı SÜ hap için bir müntehibin 21” şını idrak etmesi kâfidir. “ Lehistan intihabatı için ns ri oldi küllleri vardır, Hiç şüphesi? bir kısmı kuru yaygâ'