“ dele eder ve her türlü yoksuzlu Mühim bir yerli zanaatımız da kunduracılıktır. Türk kundu. va işçilerinin ortaya koydukları eser hakikaten iftihara değer. Kunduracılar cemiyeti reisi Sü- leyman Bey, bize bu zanaat erba bının dertlerini ve ternennilerini anlattı. Bu zat diyor ki: “— İstanbulda 40,000 kadar kundura işçi ve ustasr vardır. Kunduracı dükkânlarının adedi ni de 5000 den fazla tahmin edi- yorum. Yalnız şurasını söyliye yim ki, esnafımızın adedile çı- karmış oldukları işi m:“kn_y.veıe_ etmek lâzım gelirse vaziyet kundura işçilerinin ek- mek peynirle geçinmesine bile müsait değildir. Biz, burada Avrupanın yaptı ğt kunduraların çok daha iyile rini, çok daha zariflerini yapıyo| ruz. Galatasarayda açılan milli sanayi sergisinde Türk kundura cılarınm vücude getirdiği nü- Muneler fevkalâde beğenilerek emsali arasında birinciliği ka- zanması da bunu veyit — eder. Yalınız, bizim bu kadar Z'y”u; Mize rağmen Avrupanın kundu-| raları gelmekte devam ediyor. Hariçten ayakkabı celbine mü saade îdîlmeymuıi için muhtelif makamlara vaki olaa müracaatı mız semeresiz kaldı. Eğer Avrupadan ayakkabı gelmiyecek olsa halk bunların hem daha ehvenini hem daha dayanıklısını giyecektir. Avrupa ayakkaplarile müca- öğü ek rakabete uğra| yapabilir. Ruganı glâseyi, Ga GÜĞÜT bi fabrika|leyi hep bir iyetinde karşı| den fahiş fiatle buluyoruz. Sanayi ve ma| oluyoruz. şirken milli bir ku_ndu;ı mızı, bir rakip Vazi mızda adin bankasının Beykozdaki kun Kunduracılar cemiyeti reisi İsmall Hakkı dura fabrikası mamülâtindan bahsediyorum. Bir müddetten beri yerli malları pazarında teş hir edilen bu ayakaplarını Bey- koz fabrikası pek ucuza mal ede bilmekte ve az kârla satışa sev ketmektedir. Meselâ, burada 350-400 kuruşa satılan ayakkap larını biz 400-500 kuruştan aşa- ğrverirsek ziyan ederiz. Biz .dl- yoruz ki:Beyokoz fabrikası bııf rakip olmağa çalışacağına 'ıh.u. acımız olan kösele deri vesaire yi piyasa; fiatine satmış olsa hem bize hizmet etmiş, hem kendisi daha fazla kâr temin eylemiş olur. Bugün dahilde maalesef ru- gan imal edilemiyor. Halbuki Beykoz fabrikası bunu pek âlâ Bağrı yanık çeşmeler... T EŞARENNN Şi gördüğünüz koğuk bir Vöyle 900 den fazla çeşme VAr Bunlar birer birer kendiliklerinden ındadır. Meler ise 800 - 900 a1 'k'fmen de yüzde sekseninin n tamirine imkân yoksa el aa su yolları tamamile bonılfnuşmı-., harabesidir. İstanbulda -dır ki senelerdenberi susuzdur. ıkılmaktadır. Akar çeş- Suları çekilen - çeşmelerden e da diğerleri Aa teaaAdüf MİLİ ÖYET — PAZA Esnafın dertleri 40;5'%50 kunduracı! ne istiyor? B ee " Esnaf, söylendiğine göre| hayatını çok güçlükle temin edebilmektedir Oktruva resmi, Beykoz fabrikası hakkında cemi: e: reisi ne diyor? köse |fif ayakkapları yapıyorduk. Av- takım yabancı eller | Tupadan keten ayak kap'ları gel almağa mecbur| meğe başlayınca bu işte elimiz- den gitti. Kullandığımız vide- Maaş yoklamasında kolaylık istqğ! Bir ilmühaber almak için günlerce gidip gelen dııl ve yetimler, sarsak ihtiyarlar var. ’,;' h K y Devlet hazinesinden üç ayda Jaçtığı gişeler sayesinde —maaş |yoklamalarda bu mü bir maaş alan dullar, yetimler 'tevzii günleri acümün bir |kat daha artıyor. Vükiâ, ve mütekaitlerin bazı küçük te |dereceye kadar önü alınmış ise |murlar, nazik, faal kimsel mennilerine tercüman olacağız. | de kırtasiyecilik yüzünden za-| Işi düşenlere mümkün Zat işleri muhasebeciliğinin Is | vallı maaş sahipleri, meseli teshilâtı gösteriyorlar. İ tanbulun muhtelif on semtinde |yoklama ilmühaberi almak Fakat, evvelâ binanın |günlerce gidip gelmeğe mecbur |yeti, sonra da yoklama ilni olmaktadırlar, berlerinin behemehal mel | Bugünkü merkez binası, çok |den alınması mecburiyeti x: Geceli gündüzlü çalışan bir kunduracı kalfası evdeki çoluk çocuğuda çalışmak şartile gün| 1â, rugan, glâse ve diğer lüks de rilerin hepsi hariçten gelmekte dir. Bir ay zarfında İstanbulda yapılan ayakkaplarının miktarı müsaittir. Eshabr masa-|alacağı üş beş liradan — il| , toplu bir halde bulunmıyan |olan ihtiyar kadınları, — sar, kalem odalarını bulmak için ko |ve malül kimseleri bir çokll: de ancak 150 kuruş çıkarabili- yor. Krizli ayları da dahil eder sek yevmi kazanç 50-60 dan faz la değildir. (100) bine yakındır. Bunların mühim bir kısmı A. nadoluya sevkedilir, mütebakisi de dahilde sarfolunur, :. Bizim bir de okturva derdi- miz vardır. Evvelce bir çok te- —— ——— Yorgancılığa dair — |sebbüslerde bulunmuştuk, Niha > İyet okturva resminden kundu- Esnafın dertleri yorgancrlik| racıların istisnası takarrür etti. ölüyor! serlevhasr altında yaz- | M. Meclisine bu hususta bir de dığınız yazıları memnuniyetle| lâyiha tevdi edildi. Fakat Mec-| okudum. İlk defa yorgancıları | listen çıkıp kanun halini alma. Hatırlayıp onların dertlerini | dığı için okturva mamurları bu dinleyip cfkârı umumiyeye arz | Sene de etrafımızda dolaşıp ver ettiğinden dolayı en derin şük. gi aramağa başladılar, Kundu- Mevsimlik keten üzerine ha- Bir mübadilin derdi İzmirden şu mektubu aldık: Mübadillere teffiz olunan a- razinin temlik kanunu mucibin ce tapuya raptı iktiza ederken maliye vekületi tarafından tapu dairelerine verilen bir. emirle bu gibi emlâkin tapularının ve- rilmemesi bildirilmiştir. Yuna-) K nistandaki emlâke mukabil bir| istihkak mukabili alma nbu em takyidi bizi müşkül vaziyette Sarfıdilen emeklere, borçla tedarik edilen sermayele re acınrpuyor mu? Bu sermaye ran ve minnetlerimi takdim ede|Tacıların milli sanayiin hâmisi|lerin semeredar olacağı bir za- * |bir, iki esnaf müstesna olmak, ettiğimiz bu olan- |ları alıyorlar. rim, Bununla beraber yazılarını zın bir kısmma itiraz etmokten kendimi alamadım. Maamafih, şurasını söyleyim ki,hakikatte yongancılık ölmüş değildir. Terakki etmiştir. Ö- len yorgancılık değil yorgancı. lardır. San'ati başkalarına kap- tıran ve bu suretle hem yorgan cılığı hem kendilerini öldüren yine kendileridir. Bugün sattıkları yorganlar Adana pamuğile yapılmış de. gildir. Sokaktan toplanan pis, miproplu paçavralardan husule gelmiş bir nevi motör pamuğile yapılmıştır. Maalesef Şehremaneti yal- nız sokâakta bir işporta — içinde iki portakal satıp o günkü na. fakasını temine çalışan zavallı duk kadınlarla yetim bikes ço- cuklara muşallât olacağına lât-| fen bir defa da çarşıya uğrayıp üzerimize örtündüğümüz yor- ganların içersinde pis, mikroplu paçavralardan yapılmış motör pamuklarile alâkadar olsun, tah lil ettirsin müsebbiblerini ceza- landırsın. Katiyetle iddia ediyorum, üîrı dı'ğ:iiııtmdu kâmilen bu pis pamuklardan yaptıkları yor| gan ve yatakları insafsızca hy.ıl— ka satmaktadırlar, Pek tabitdirki halk bunu an- ladığı, bildiği için çarşıya oğra mıyor, Pek haklı olarak Beyoğ luna gidip alafranga işi yorgan- A YA olan cümhuriyet hükümetinden|manda tasarrufun takyidi mah bu lâyihanin M. Meclisinden bir| vımızı mucip olacaktır. Bu em an evvel çıkarılmasına Gdelâlet|rin tevlit ettiği vaziyete niha- istirham ediyorlar. yet verilmesini muhterem Hü- kümetimizden istirham eyle- Maaş sahipleri yoklamalarda günde kaç kere Bu merdivenleri iner ridorlarda dolaşıp durmakta- |raf ihtiyarına mecbur n Çektikeri yorgunluk ta cab ——— | 57 duîıiı’:%e bieratt 500 ıığinin dişi Bu yoklama işi daha; Küi ğü bir dairenin biraz da- | :, bi KA eli Seyyar sepetçiler| 'mr ve havalisi mübadille- , e toplu olması icap eder. | yE, n ll Hrağ edil DS ş |Bilhassa merdivenlerin çoklu- | (© PLa D DEOUZ DU &, * Af istiyen bir mahpus | ğu içerinden bir haylisini ma. |€& medele Hüyar heyetle' Adil Hükümetimiz geçen se- | 'Üller ve ekserisini - biçare ihti. |verilerek mahallelere d b kak Güratlbüllni "ş' Gittt |yarlar teşkil eden bir takım za- |maz mı? Diğer cerüim ; #ashabından oıın'lvı.lhlmn yarı yolda dermanları bizler bu atıfetten İstifade etme ;m iyor. - Biz, bunu hbiç te dik. Cehennemt bir azap içinde| — Hmle "it ayda ” bir yapılan İgörmüyoruz. S * |haylı zamandır. inlemekteyi | |Hükümet ve milletimizin lütfü atıfetinden çok eminiz. Affın bize de teşmilini istriham ede- riz, kuruşal. Karilerinizden Adana hapisanesinde Kadı- köylü İsmail Halâ mı arap harfleri Karilerimizden — Hayrettin ;î, bize Beynelmilel vagonlar irketinin yemek pusulasını göndermiş. Bu pusula eski harf Terle yazılıdır. Kariimiz soru- yor: — Bütün Türkiyenin kabul ettiği harfleri yataklı vagon şir| || keti kabul etmek istemiyor mu?| Yoksa Türkiyede arap harf-| || lerinin çoktan maziye karıştığı- A ? Kışlık kalin paltolar altman li D e yor d terleyip bunalanlar, tıpkı yaz| Tramvayda sarhoşlar ortasında olduğu gibi soluğu | — İşimin iktizası geç vakit sucu, şıracı dükkânlarında alı- |tramvayla evime dönerim. Her yorlar. seferde de bir. sürü sarhoşla | karşılaşırım. Ötekine berikine çatacak behane atıryan bu adam etmeğe başladık. Bu sene bazı kehanet ehlinin keşfiyatına rağmen kış hâfif geçiyor. Şu birkaç günlük müvakkat snâr da gi ce bahara girmiş sayılırız. ı Halkın fakir sınıfı bundan ne kadar sevinç duydu c t ldukhn vâri temin edemiyen kömür ve oduncular da ları ilkdürak yerinde uamva-Al meyüs oldular. Yukardaki resim seyyar bir kömüreüyü Bu gidişle çok geçmez, so- _..'- Otuz iki dişe - trrampeta! | yı dudurup en yakın polis mer- | ontasında. diye bağıran seyyar sucuları / kezine etmiyorlar? ci dea göreceğiz SAĞi Bi SA niçin teslim e