Doktorlar, -girmesine müsaade edilm | | | İ d Dünkü içtimaa iştirak eden doktorlar Doktorlar toplandı Yerli ve ecnebi müstahzarat hakkında ne düşünülüyor Tıbbi aletleri yapmak iİçin bir tabrika yapılması teklif ediliyor Etıbba muhadenet ve teavün cemiyeti hi dün sabah Dr. Niyazi İsmet Beyi Süleyman Sirri, Rüştü, Mehmet kabul olunmuş ve Erzincan istedikleri hakkında gelen mı tır. Yerli müstahzarat Yerli müstahzaratın revacını temin için tetkikat yapan muh telit komisyonun raporu birçok Mmünakaşaları mücip olmuştur. Raporun esasları Raporda hulâsaten deniliyor ki: «Tentürler ve ekstreler gibi galenik — ilâçların tamamen mememleketimizde yapılması mümkün ve lâzımdır. Bu ilâçla rm Avrupadan ithâli menne- dilmeli ve eczacılar cemiyeti bu işle ehemmiyetli sürette meşgul olmalıdır. Emniyet ve fiat itibarile bunların ihtiyaci tatmin etmesi ve cemiyetin kontrolü altında bulunması za- rurtdir. Bunun için eczacılar ce miyeti tarafından — bir merkez tahlil laboratuvarı yapılmalı- dir. ; Henüz vakti gelmedi şimdilik Türk & ezacıliğının spesiyalite denilen tıbbi müstahza rat imalile uğra şmasına taraftar değildir. Eczacılık san'atinin bihak- kin terakkisi için evvelâ küçük ve basitlerden başlıyarak tedri- cen faaliyeti tevsi etmek ve an cak büyük imalâthaneler vücu de getirildikten sonra müstah- zaratı tıbbiye de yapmak mu- vafık olur. Komisyon, Mülli ilâçların nümuneleri polikliniklere gönderilerek te- erübe edildikten sonra piyasa- ya çıkarılmalıdır. Burada yapılmalı!.. Komprime ve ıı_npul gibi eş kâli ispençiyariyenin eme- hal memleket dahilinde yaı?ı!- *ması içif eczacılar cemiyeti - capeden teşebbüsatta bulun- malıdır. Bir fabrika yapılacak Alât ve ıde.:—“ tıbbliyeden memleketimizde — yaplır! mümkün olanların — imali için, alâkadarlar birleşerek bir fabri ka tesis etmeli ve  dan tabbi cihazlar ithalâtını tahdit eylemelidir.” Gene toplanacak Rapor aynen tasvip edilmiş ve bunun bütün hekimlere ta mimi için gelecek cuma g! saat on dörtte Darülfünun kon ferans salonunda toplanacak 0- A ELARİ K İbir esas ruzname |Bu ruznameye nazaran kongre- | liliş se ——— — in riyasetinde toplandı. Dr. Şükrü ve Hâmdi Beyler âzalığa hekimlerinin cemiyete — âzâ olmak ektup memnuniyetle karşılanmış- İthâline müsaade edilmiyen bazı kıymetli ilâçların isimleri, hekimlerden toplanarak mem- lekete girmelerine müsaade is- tihsali için Sıhhiye ine müracaat edilmesi muvafık gö ülmüştür. nın aidatlarını vı kâyetleri mucip — olmuş ve ni- zamnameye tevfikarı azalıktan 1skatları görüşülmüş ise de ken | dilerine sonuncu olarak bir de- fa daha müracaat edilmesi ve buna rağmen — taahhüdatımı ifâ etmiyecek olanların müstafi ad dedilmesi kararile içtimaa ni- hayet verilmiştir. Heyeti idare bütün âzalarını, cuma günkü E- tıbba odası heyeti umumiye İç- timama bir sirkülerle davet e- | eyeti umümiyesi | MİLLİYET lüzumlu görülen bazı Emanette Yıldız sarayı Bütüu masraf emane- tin başında... Yıldız sarayı şimdilik Emane tin uhtesinde olduğu için bütün masrafları vergileri ve sairesi | Emanet bütçesine yüklenmekte dir. Bunun için Emanet Maliye vekâletine müracaatla bu ağır yükten kurtulmak için mukave enin feshini istiyecektir. Emanet, ileride lüzum görül düğü takdirde Yıldız sarayımı |başka, şartlarla yeniden kirala-| | |yacaktır. Yıldız ve Çırağan sarayları- nen tamirile mükemmel birer o tel haline konulmasını isteyen- ler vardır. Şayet maliye vekâle- tisbu tasavvuru kabul ederse o zaman bu iki bina iki büyük o- tel olabilecektir. Hile yapılıyor | Bazı bakkallarda satılan dö- vülmüş kara biberlere ağaç ka- buğu ile çok ince kum karıştırıl |dığı görülmüştür. Bu biberler müsadere edilmiş ve satanlar- dan ceza alınmasına karar veril miştir. Arifin otomobili.. Şoför Arifin idaresindeki oto mobil evvelki gece Taksimden geçerken şoför İsmailin idare- sindeki otomobille karşılaşarak ve neticede her iki otomobilin de ön kısımları par- çalanmıştır. |sak bir sat kadar teahhurla gele İlâyihası Meclis encümenlerin- CUMAR'TTESİ Mine[errm H. Ankara treni Ekspres dün teahurla gelebildi —.— Dün sabahki Ankara ekspresi bir kaza geçirmiştir. Tirenin lo- komotifi Bilecikte bozulmuş ve ancak makine değiştidildikten :iu'"'l yoluna devam edebilmiş- r. Bu ariza yüzünden ekspres an- bilmiştir. Ankara gençler birliği takımı lün şehrimize gelmiştir. 100 kuruşa kadar olan aylıklar Ankara,28—.B; ül ikara,2 ' ytam ve eramil ve mütekaidinin 100 kuruşa ka- dar maaşları defaten ödenerek hazine ile alâkaları kesilmeleri de müzakere edilecektir. Gümrüğün motörleri / -Rusumatın yeni kaçakçı ta- kip motörlerinden üçüncüsü ha liçte teferruatı ikmal ediliyor- dü. Motörler hazırlanmış ve bo yanmıştır, | | Yeni motörlerin sür'ati 16 mil dir. Bu sür'at kaçakçılık takiba- tına pek müsaittir. Motörlerde birer ufak mitralyöz de vardır. Fakat bunların masrafı fazla, | saatte 25 liradır. z Her motör saatte 17,5kilo ben zin yakacaktır. Bayramdan son ra motörlerin tecrübeleri yapıla caktır. çrere— — Üsküdarda yangın Üsküdarda Nuh kuyusunda yangın olmuş, 2 ev yanmıştır. Ebe Muammer Hanımın hiz- metçisi Eminenin yemek pişir- mek üzere yaktığı mangaldan kıvılcımlar sıçrayarak döşeme- leri tutuşturmuştur. Yangının dahilden söndürül. mesine teşebüs edilmişse de a- teş büyümüş, hem yangın çıkan evi hem de yanındaki evi kâmi- len yakmıştır. decektir. — — — — — Tasarruf ihtiyaçları t cemiyeti esbit ediyor — ..— Kongre ihtiyaçlarına göre Milli tasaruf ve iktısat Ce- miyeti tarafından sinde Ankarada toplanacak 0- lan büyük sanayi kongresi nin esas müzakeratı şu ı nisanm 22 hazırlamıştır. rüznamesi memleketin hazırlanmıştır.. 4 — Teşviki sanayi kanunu ve tatbikatı; Teşviki sanayi ka nununun sanayi şubeleri Üüze- için |rinde tesiri, idari tatbikatı hak- kında düşünceler, kanunun tah ler üzerinde ve sanayi erbabıta| 5 — Standart meseleleri: raporlara rafından hazırlanan istinaden olacaktır. Ham maddeler üzerindeki mev 6 — Rasyonalizasyon mesele illeri: Muhtelif sanayi maddele- dahilde yet ve ü R B hilde ler| Timizde rasyonalizasyon yani yetişmez, da Mrez arayanl he ai i ilebi yin etmek — kabili; ne suretle islâh edilebilir? * 3 iyeti /2 — Sermaye ve kredi: Her şubei san'atle mi serma ye miktarı, inin inkişafı için ni sermaye t teamülleri, ticarı lan krediler, serma ihtiyacını temin için S1 lâzım ve ecnebi milli sanayi sa hakkında düşünceler. 3 — Vergili at şubelerinin verdikleri vergi miktarı, vergile <isnellE” SÜÜ her mıntaka sanayi- lâzım gelen ye| sınaf kredi et âlemine açı- iler ve rüsum: Her) dahalinde muhtelif san| 7 — Ticaret ve sanayi odala- rında sanayicilerin temsili: Bu gğ!nküwııllvuindvohuvı ziyetlerin tesirleri, Kongreye her mımtakadan ve rin müspetveya !!u-;dgeiııu'uiumıilmk Ekonomi Kredi Zirai kooperatif te- şebbüsü ileriliyor Şehrimizde zirai kredi koope- ratifleri faaliyeti gitikçe “inki- şaf etmektedr. Maltepede teşkil edilen Mal- tepe zirai kredi kooperatifi he- iyesi içtima ve idare meclisi heyetini intihap etmiş- tir.Kooperatifin martınduncu pa zar günü küşat resminin yapıl- ması muhtemeldir, Inhisarların sigortası sar idarelerile zirat, emlâk, Ban kaları her sene sigorta işleri için diğer sigorta şirketlerine binlerce lira veriyorlar, Maliye vekâletinin emrile bu sigorta paralarını tasarruf ede- cekler ve bu parayla bir sigorta şirketi teşkil eyliyeceklerdir. Bu yeni sigorta şirketine iştirak edecek olan dairelerin sigorta parası 200 bin lirayı tecavüz et- |dattı: Müskirat, tütün kibrit inhi-| İstanbul cuma günleri nasıl eğleniyor ünde nasıl sabahlanığğ Bir düğ Bol içecek yerde ileri gelir?- “Ah Bir düğün evine davetliyiz. Genç arkadaşlardan biri evleni- yor. Eskiden bu kabil davetlere gitmeden evvel iştiha açsın di- ye sirke içerlermiş. Bizim iştiha Mız sirkeye ihtiyaç göstermiye-| cek kadar keskindi. Yolda, biri-| si büfenin pek zengin olduğun- dan bahsederken: — Monşer, dedi, sekiz hindi, dört kuzu kesilmiş.. Hazırlığa bakarsan.. | Eküllerden biri, ağızını şapır | — Dört kuzuyu, sekiz hindiyi bırak ta, rakı var mi, rakı... Sen ona bak — Hadi canıum, “bol,, varken | rakı içilmez. — Bol dediğin şu içine elma atılmış sulu şarap değil mi? — Evet!.. — ©O halde ben “bol,, yerine bol rakı içmeği tercih ederim.. Saatime bakarak: — Beyler, dedim, iyi hoş amma, bana pek erken damlıyo ruz gibi geliyor. Onlarda dı' ay-; ci endişe: — Hem de bu damlayışı kor karım bizim sululuğumuza ham| ledecekler.. Böyle konuşarak düğün evi nin önüne gelmişiz. Her düğün evi gibi bunun da kapısı ardına kadar açık. İki otomobil emre müheyyâ bekliyor. Paltolarımı- zı vestiyere teslim ederek mer- divenleri çıktık. Bütün salonlar dolu.. Şehrin en mümtaz sima- larr burada. Kalabalıktan pek sı kılan bir arkadaş kendini — bu yep yeni muhit içinde bulunca hafif bir baş dönmesi geçirdi. | Aynada kendi kıyafetini göz hapsine alan diğer bir arkadaş, etrafındakilere bakarak göğüs geçirdi: * Ah, ne ettin de simokinimi giymedim. Artık bu onda fikri sabit ol- |du. Durup durup söyleniyordu: — Canım nasıl oldu da düşü- nemedin. Bizden başka simokin siz yok.. Hiç bir suretle teselli kabul etmiyor, rasgeldiğine: | —Pek ayıp oldu.. Aman ne |kepazelik! diye söyleniyordu. ç salonların birinde bütün tanıdıklar bir araya toplanmız- tık. Bu etiket meraklısı arkadaş, mektedir. Şirketler / İktısat vekâleti ticaret müdü. riyetlerine şirketler hakkı & hıçumim göndermiştir. Bu <a mimde şirketlerin her sene niha yetinde bilânçolarından başka ticaret müdüriyetlerine ihsal malümat ta vermeleri bildiril- mektedir. Kambiyo komitesi bugün içtimaediyor Kambiyo alım ve satımımı i- dare etmek — ve s) bizi orada da buldu:. — Bu kadar simokinli arasın- da arkamdaki elbiseyle dolaş- maktan utanıyorum. Halbuki si yah reye kumaştan zarif bir el- bisesi vardı. Ve davetliler ara. sında koyu renk elbise ile ge- len sade biz değildik. O sırada açık renk çoraplı birini görmüş, dehşetle haykırdı: — Aman allahım ne görüyo- rum ? Adamın biri yeşil çorap giymiş... Böyle önüne gelene dert ya- 'nar, etrafında kendine benzer ilâçların İhıâhılekeiimiğ— esi için teşebbüsatta bulunacaklar Nezih bir aile meclisi, zengin bir büfqi' bol rakı..- Erken damlamak ned.' , ne ettim de smokinsiz geldim' ç > l ğ“ip?iıo hükmedecek.. fenin kapısı açıldı. Davı 1! tehalükle atıldılar. d ÂAÂdeta hicabından renkter. ci ihtğei B“ıf:a renge girdi: — Aman.. O halde hemen çı kıp gideyim.. — Yok.. O zaman da sizin bir| meclise ne vakit gelip oradan| ne zaman ayrılmak icap ettiğini bilmediğinize hükmederler !.. Orta salonda mükemmel - bir| canzbant hazırlanmış, ortalığı gürültüye boğmak için ilk işare ti bekliyordu. Evin genç ve sevimli damadı, solandan salona koşarak davet- lilerini ağırlarken bizim tarafa da uğradı. Simokinsiz arkadaş, h_efnen koştu, bermutat elbisesi ni göstererek: — Âdeta ağlamalı olacağım birader.. diye başlarken damat bey kolundaki saate baktı: — Merak etmeyin, dedi, büfe tam 9,5 da açılıyor!.. Biz güldük. Simokinsiz arka- daşı da güldürdük. Bu can sı- kıntısını ancak büfenin açılmasi le tadil edebilceğini zihnine iyi- ce yerleştirdik. Demez, kamaştırıcı ihtişamı küçük bir tereddüt gö: ! sonra aperetif kadehleri de hindinin başina çöktük. Bizim kadar açık gözlük ,y“' aç gözlülük edemiyenler. £ nin etrafında pervane gibi |- şıyorlar. Hindiden kı , parçayı tabağına alan bi rek: ' — Bak diyor, gördün y di, canlandı.. Açlıktan bira! vel şikâyet eden bu M — Yanlışın var dedim, £ kaz canlandı gibi zeüyor.ı" Salon,bu esnada sari bir tufanı içinde çalkanıyordı Bir ses: ; — eByleri.. Müsyü Cimi , mara e. d ! ga aYor diye bağırdı. gul birisi cevap verdi; X' — Buradaki numara dah, Siz keyfinize bakm.. Saat (1) i geçi; İ b toplandılar. Serpantinler gıkudınlın yeni yeni Caz da bir dakika sonra baş- | iltihak ediyordu. Bir ladı. Hazırun arasında bir hoca| fisi elinde 40-50 - balonla efendi, kaypak zemin Üzerinde Birdi. & ğig:rîn: sarılmış dönen çift- iç yadırgamadan hayran hayran bakıyordu. O sırada ağır bir rakıs havası başlayınca bunu F marşa ben- zeten birisi kulağıma eğildi: — Bu ne marşı?. tu:ixm' de —- Bı]mem, belki de marş nüp|nasihat ederler... Ha! siyaldir. bak nasıl kurtuldu. Tekrar kulağıma eğildi: Sabaha karşı çok — Aman birader, hepsinden | muhitte müstesna evvel şu büfe marşı bir çalınsa.| geçiren dç::ediler yavaş Üçüncü fokstrottan sonra bül dağılıyorlardı. İTİRAZDAN SONRA KAVGA OD LA KON NTEA KMN (Birinci sahifeden mabat ) leyerek bir çıkmaza Mq Talât Bey bilhassa, azanın ek-|ni anlamış, telefonla pdi1 serisine haber bile verilmeden | dürü Şerif Beye meseleyi 15 kişile bu içtimam — tertibi |rerek aldığıemir üzerine haksızlık olduğunu söylemiş | yetindeki 5 memurla gürül ve bunun mürettipleri olan he- leri dağıtmıştır. Heyeti n yeti müteşebbise aleyhinde şebiseden Muzaffer Can şiddetli sözler sarfetmiştir. Bey şunları söylemiştir: Kendisine muarızlare de ayani | — « tarzda mükabele etmiştir. İki plmn;x;î:ekm pmmd_ımye::m Mü-|dikten sonra dağıldığı inal git aretini |krar içti! ü o arttırmıştır. Bu esnada ağır ke- e yaRE ei kmeler teati edilmiştir. Gürültülerin artması üzeri- ne Ocak kâtibi umumisi Fethi Bey bu hareketlerin Ocağın haysiyet ve şerefile kabili telif ını — ve nezahet ve sü- künetle işlerini intaç etmeleri- gayı ni ihtar etmişse de teskine mu | zabrta marifetile dağıtılm vaffak olamamış ve hâdiseyi |dır. 4 Sarma ialebe de polis - müdürü | — Zabıta, yırtıdanı ç kongre Şerif Beye müracaat ederek, | gre kâğıti Ğ kongreden sonra diğer talebe Ai gönmm&lü. tarafından tecavüze maruz kal- | Yeni idare heyeti, kö du: —— Çok büyük gaf değil mi bu. Böyle simokinsiz gelmek?.. Âlayı pek seven muhatabı, ince vı; n=hi tebessümü ile: —Doj u size yakıştırama- dım. Herkes böyle yerlere ne ye müdahale edenler hak) Tâzımgelen muamele — ile gul olacaktir.” Ancak Ayasofya polis merke zinden gönderilen kuvvetle ta- lebe dağıtılarak sükünet temin dilebilmiştir.