25 Şubat 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

hç Sürdük. Mütekabil - do: Arımız vardı. Arasıra hiz- | lem, ti Adetmemiştim, dedi. Et- 13 Kânunsani 1930 Pazartesi günü Vakıt sahibi Gireson me- Hakkı Tarık Beyi yaralıyan muallim Bedi Beyin muha- ğ . Mahkeme salonu kesif bir kalabalık bilhassa Bedi Bey ile Tarık Beyin talebesi tarafından işgal Çilmiş bulunuyordu. Maznun Bedi Beyi biraderi avukat hiyyüddin B. müdafaa ediyordu.Mahkeme heyeti Nusret B. N riyasetinde ve muavin Burhan Beyin huzurile teşekkül palişti. Bedi Bey iki jandarma relakatinde mahkemeye geti- ve heyecanlı görünüyordu. Mesine dün İldi. Kendisi çok zayıflamıştı Tarık Bey rızayi zatisile da ferağat ettiği için iddia hu- Akamının talebi veçhile iku âmm a karar verildi. B “Cvabına cevap verdi: —İsmim Ahmet Bedi. 44 Mindayım. Riyaziye hocası im. Meslekte 24 sene 6 ay vardır. Hocalığım ühtelif mekteplerdedir. — İs- Abul, Kabataş ve Bursa lise- önde de bulundum, Müteakiben Stantiklik iddianame ve kararnamesi 0- Kararnamede Bedi B. | katil kastile cerh maddesin- A ve “yedi ihtiyarımda ol. M esbabı mania haylületi fili katli itmam edemediği kaliyor - ve 448 inci madde çebince tecziyesi talep olu- uYordu. Zabıt, keşif varaka- Ve muayene raporları ve Atık Beyin mazbut ifadesi o- Tdu. Tarık Bey ifadesinde: f çıktı.Mat- ât Cemiyetine alınacak bina- kesfi için benden para is- -. Vermevi vait etmemiş- dedim, O bana söz vermiş- dedi. Ben — Hayır, Söylemediğim şe- !?ana isnat namusuzluktur, u Bana sözünü geri al, Münazaa neticesinde be- Vurdu,, diyordu. ; Tarık Beyin ifadesinin kıra- g Cta sonra Bedi Bey tekrar “Cvap olundu: i? Evvelce hastalık çektiniz — Geçenlerde zatürree ge- 'im. Ondan evvel de asabi ÇStalıklarım oldu, arasıra nü- ti Redi Rev e izah etti: — Hakkı Tarık Bey eski ar- Saşımdır. Uzun senelerdir dost- cerh hâdisesini üinde bulunur ve bunun ' hiç bir şey almazdım. Ma- mMuallimlik maaşımla ediyordum. — Fakat o müstafi idim. Para- Kendilerine bundan llı Yapacağım işler için pa #am dedim. Kabul ettiler. d N verdiğim hesap pusla- 4 Matbuat Cemiyeti için m apraya itiraz ede- ülerde dihiz dedim. Bana, o halde lüyorsun, namussuz- b Hakkı Tenk Beyi cerh eden Bedi Bey muhakeme eatrkın H. Tarık Beyi yaralıyan Bedi B.in muhakemesi lakkı Tarık B. şahsi davasından (eragat ettiğini bildirdi. ——- *0 nrer— Jalamıyacak vaziyette | İbende kuvvetli bir intiba bırak- |tı: Namusuz! dediler, — Hayır, dedim Namussuz sensin, Bu kelimeyi — söyler söyle- mez üstüme atıldı. Beni soba- nım kenarına sıkıştırdı. Nefes idim. Gürültülerimize gelen olmadı. Kendimi — kurtarmak için ta- banca kullandım. Tarık Bey | arkamda — idi. Kurşunlardan mahfuz vaziyette idiler. Hâdi- seden sonra — baygınlık geçir- dim, Hasan Rasim Beyin ba- şıma inen el darbesile kendime geldim. Tabancamı hâdiseden çok evvel 3-4 ay daha önce doldur- muştum. Evime geç gitmem dolayısile bir ihtiyat olsun di- ye silâhı yanımda taşırdım”. Burhan Bey sordu: — Namussuz mu? dedi. Bedi Bey cevap verdi: — Enh iyi bir arkadaşımın ağzından — çıkmış bulunması Müteakiben — Hakkı Tarık Beyin biraderi Hasan Rasim Bey dinlendi. Rasim Bey hâ- diseyi görmediğini, sonradan gittiğini ve kardeşile Bedi B. in çok iyi dost olduklarını söy- ledi. Vakit tahrir müdürü Refik Ahmet Bey şehadetinde sonra- dan geldiğini söyledikten son- ra dedi ki: — Tarık Bey gelen polise: — İşte beni ve carihi gi yorsunuz. Kendisini alın ve gö türün. Biraz sonra Bedi Beyi yol- |da gördüm. Bana: — Monşer, dedi. Beni çalış- tırdı. Para vermedi. Üstelik namussuz, dedi. Kendileri çok asabi bulunuyordu,,. Hademe Türkân ile maki- nist Zihni ve elektrikçi Simon Efendiler dinlendiler, Zihni Ef. Tarık Beyin ken- disine vak'adan sonra: — Görüyor musun?. Bir hafta evvel Ankarada müdafa- a ettiğim arkadaş ne yaptı?,, dediğini söyledi. Fakat bu şe- hadet diğer hiç bir ifade ile te- eyyüt etmiyordu. Burhan Bey dedi ki: — Tarık Bey sıfatı teşriiye- yi haiz bir zat olması dolayısi- le vasfı cürüm 450 nci madde- ye temas eder. Bundan maada diğer üç şahidin celbini iste- ril : Mahkeme huk w İrak geri dönen bir. kurşundan Mİl 16 Bin Emniyet san- dığı işi Sahtekârlıklaalınân para 16,000 lira Emniyet Sandığında üç bo- no tahrif edilmek suretile ya- pılan sahtekârlrk tahkikat bitmiş- tir, Bu mesele i- le alâkadar olar Ayetullah, Ziya Fuat ve İsmai! Efendiler tevki' edilmiş ve cürür lerini itirafa me bur olmuşlardır Bunların Sar dığın tevdiat mı murlarından Mu- hiddin B. in im- Muhiddin B. zasını taklit ettikleri ve Kara- köyde Nobar isminde bir hak- kâka yaptırdıkları sahte dam - galarla bu imzadan istifade e- derek Sandıktan 16,000 lira al- mağa muvaffak oldukları anla şılmıştır, Sandık müdürü Tevfik B., Muhiddin Efendinin bu işte alâ kası olmadığı zabıta tahkika- tile sabit olduğunu söylemiş- tir. Cürüm alâtını teşkil eden damgalar, maznunların itirafla- Tı üzerine bir kanalizasyon çu- kurunda bulunmuş ve Nobar da isticvap olunmuştur. ileri gelip gelmediğinin tetki- kini istedi. Mahkeme muallim Ahmet Halit, Dr. Kerim Sebati, Ad- nan Beylerin şahit sıfat'le cel- bine ve keşif için bilâhara dü- şünükmesine karar verdi Maznun vekili Seniyüddin Bey müekkilinin tahliyesini is tedi. Ancak bu talep şifahi ol- duğu için tahriren müracaatten sonra karar verilmek üzre da- va talik edildi. Hakkı Tarık Beyin mektubu 13 Kânunusanide biri biri ardı s- va başıma sıkılan — kurşunların dün muhakemesi başladı. 17 senedir kendine (dostum) de- diğim ve hakkında — belki herkesten fazla hayırdan başka bir şey düşün- mediğim bir adamla, bu sonra, hele o mevkide bir. kere daha 'no acı bir şey olduğu- karşılaşmanın “ |nu karilerim takdir ederler. Ben,bu acıdan kaçtım; en son bir hayırbah- hk olarak müşteki ve müddei yerini dün istiyerek boş bıraktım. Bundan cesaret alanlar, görüyo- rum ki, o gün başıma sıkılan bugün haysiyetime tevcih etmekte bir istı. rap duymuyorlar: Açıkta kaldıktan sonra sâyi ile geçinmeğe mecbur ol- HrüK a hakkını yemek iste- rinevvelin onuna dağ- teşrinevvelin b SüRlEBE sim yanında bütün İstanbulun ve adalet adamlarını çağırır ve ların ekseriyetinin değil, içlerii her hangisi olursa olsun bir tekinin bun- — hakkındaki WZzekât ve fitreyi LLİYET — SALI 25 ŞUBAT Yiğitlik şerb Dördüncü Murat, bir Rama- zan günü fırtımnalı bir havada sarayda pençerenin önüne ©- turmuş, denizi seyrediyormuş. Bakmış ki karşıdan bata çıka bir kayık gidiyor. Bu fırtmada tek bir kayık- la açıklarda dolaşmağa bir ma- na vermediği için aklıma eser: — Tiz bu adamı geri çevirin! Emrini damlar - çıkartılır, kayık geri çevirtilir. Bakarlar ki bir kadı- dır, “Seni padışah istiyor,, di- İyip sarayı sorar: | —Bu havada tek Başma sandalla gezmekten hırk’ııı. yor musunuz? gösterirler, Murat Kadı cevap verir: —Efendim, korkmam; bende yigitlik şerbeti vardır, Padişah emreder: — Nasıl şerbetmiş bu şerbet getir görelim! Kadı, kayığın altında sakla- dığı rakı binliğini getirip padi- şaha verdikten sonra, ortadan SI r. Ertes gün bostancılar arayıp bulurlar: — Efendimiz seni arattı, ni- ye kaçtın? diye sorunca der ki: — Evet kaçmayım da yi- il ü bende tecrübe etsin.... rürken NAMUSSUZSUN diye ba- ğırmış olayım? Hele böyle dedikten sonra neden üzerine hücum etmiş ve doğazma sarılmış bulunayım? Buraya kadar yazdıklarımı böyle- ce hatırlattıktan sonra, pçk tabil gör ğüm bir mudafaa zaruretile kendi- için yaptığım mümanaat hareketinin te- viline göre meğer hakiki cani ben i- mişim, ve bir dostuma bir cemiyet kassından 25 lira aldırmamak - için| kendisini boğmak istemişim! Yarabbi, insanları iki paralık ha- yat kaygusu ne derekelere düşürüyor. Çok şükür onun beni on kere - yere yıkacak kolları kendi yanında duru- | nııum,—mııhw:.nm- daki metfeninden aldığı limen soba borusu hâlâ — yerindedir. Yoksa hemen hemen ben cani movki- inde kalacakmışum ve bugüne kadar mahkürniyeti peşinde koşmıyan ben HAKKI TARIK — “Hareket,,çilerin davası Hareket gazetesi sahibi Su- at Tahsin Bey tarafından Cum huriyet gazetesi aleyhine tü- tün şirketinden para istemek meselesi dolayısile aleyhlerine neşriyat yaptıkları için açılan |tahkir davasına 2 nci — cezada başlandı. Suat Bey davasını — izahla zararı şahsi talep etti. M müdür Agâh Bey cevabında. — Bu basit bir polis vak'ası- nn tesbitinden ibarettir. Nite- kim kendileri iki gün — sonra şantaj maddesinden maznunen ;uhıku'ne edileceklerdir,, de- Muavin Bey davanın diğer mMatbuat davalarile — tevhiden Bursaya gönderilmesini istedi. Vekil Bey buna lüzum olmadı- ğint söylemişse de mahkene davanm Bursaya nakline karar verdi. Fahri Kemal Bey mahkeme ye gelmediği için — şahsan aç- mış olduğu davadan — ferağat etmiş addolundu. TAYTARE — CENİYETİNE 1930 Tasarruf Emanetin bütçesi Borçlar hakkında bir karar verilmedi Cemiyeti Belediye bütçe en- cümeni dün toplanarak Emane tin yeni sene bütçesinde yapı- lacak olan tasarruf hakkında tetkikatta bulunmuş - bu icti- maa Emanet muavini — Hâmit ve muhasebeci Nuri Beyler de iştirak etmiştir. Bütçenin he- yeti umumiyesinde yapılacak olan tasarruf miktarı 120 bin Muri 8. Hâmit B. lira olup bunun 90 bin larsı ma- aşattan ve 30 bin lirası da mi teferrika ve saireden temin e- dilecektir . Diğer taraftan Emanet borç larından kambiyoya taalük e- den aksamı hakkında henüz ta- karrür etmiş bir vaziyet yok- tur, Yalnız Dahiliye Vekâleti Emanete yaptığı bi bliğde İtfaiye ve hastane ihtiyacatı i- çin kambiyoya lüzum — olduğu takdirde 1000 liraya kadar sar- fedilmesine mezuniyet vermi ve kambiyoya taallük eden di- ğer hususatın Mart nihayetine Kadir kecesi ve bayram Bu sene şekerleme fiatleri nasıl? Bu gece kadir gecesidir. Bu münasebetle bütün camiler sa- baha kadar açıl kalacak Ayasol ya camiinde me lüdü nebevi kıra- at edilecektir Ayasofya camii ni her ıeng ol di gibi bu se n:%“e ecnebiler ziyaret edebile cektir. Hava mü sait olduğu tak. birde muhtelif camilerde mah-| yalar kurulacaktır. Bu hususta gerek Diyanet işleri riyaseti ve, gerek müftilik icap eden terti- batı almışlardır. Şeker bayramı yaklaşmakta Jolduğundan Şşekercilerde mu- tat faaliyet başladı. Şehrin bir. çok yerlerinde de şeker bayra- mma mahsus olan şekerci ser- gileri açılıyor. Bu sene de şekerleme fiatleri geçen senekilerden hemen he- men farksızdır. En iyi şekerle- melerin okkası 150 kuruştan a- şağı değildir. Maamafih bazı şe- kerci dükkânlarında ve sergiler âe 80 kuruşa kadar şekerleme- ler satılmaktadır. Kaçakçılık muhakemesi İskenderiyeye 30 çuval içine ceviz ve cevizlerin içine de es. rar koymak suretile kaçakçılık- ta bulunan Neşet Efendinin muhakemesine devam — olundu. Ceviz içindeki esrarın kıymeti hakkında ehli hibre raporu 0o- kundu. Bunda esrarın saf olarak 45 kilo olduğu ve 408 lira kıyme- tinde bulunduğu yazılıyordu. Muavin Burhan B. iddiasını dermeyanla kaçakçılık madde- sinden tecziyesini istedi. Mah- keme heyeti müzakereden son- rıısmızıııın Neşet Efendinin Yalova Sadullah B. Ankara- dan döndü.. Avrupa seferleri ve bütçe meselesi Seyrisefain müdürü Sadul- lah Bey, dün sabah Ankaradan şehrimize avdet etmiştir, ! Sadullah B. kendisile görü- |sen muharririmize şu beyanat- | |ta bulunmuştur: | “— Ankaraya — Yalova ve bütçe işleri için gitmiştim. Yalova Heyeti Vekile kararile göeçen hafta Seyrisefaine dev- redilmiştir. Yalovanın idaresi için de bir kanun hazırlanarak Heyeti vekileye takdim edil- mMiştir. | , Bütçemiz, heyeti umumiye- si itibarile İktisat Vekâleti ta- 'rıfmdın kabul edilmiştir. Meclisin bayram tatili do- layısile bu kanunlar hakkımda İşimdiden başka — bir şey yap- |mak mümkün değildir. Bu fır- |sattan bilistifade, Yalovada iş- lere nezaret etmek üzre buraya |geldim. Yarın Yalovaya gide- ceğim. Bayram ertesi oradan |da di (a | Sadullah Bey bütçedeki a- çık şayiaları hakkında da de- mii — Bütçede açık yoktur. Yal nız hükümetten muavenet için iztenilen bir miktar para var- | dır. Bu para da kanun muci- | bince Seyrisefain memurlarına |tatbik edilecek olan baremden dolayı hasıl olan farkla, dev- * | Poliste Galatada sarraf Dimitri E- | çalarlarken fendi evvelki akşam Mehmet Ali Paşa Hanı kapısında içinde 1200 lirası bulunan çantasının nasıl gaspedildiğini şu suretle anlatıyor: — O akşam saat 20 de dük kânımda mevcut 1200 lirayı bir çantaya koydum. Mehmet A- li Paşa Hanındaki kasama ko- ymak üzre götürüyordı Ha- nn kapısından — girdiğim za- man orada iki kişinin konuş- makta olduğunu gördüm. Al- dırmadan içeri girdim. Fakat © sırada bunlardan biri üzerime hücum ederek bir taraftan çan- taya yapıştı, bir taraftan da ağzımı kapadı. Ben buna rağ- men bağırmak istedimse de o anda arkadaşı da gelerek buna yardım etti. Her ne kadar bir tanesinin yakasından yapışum ise de kafama, — gözüme yedi- ğim yumrukların tesirile bırak mağa mecbur oldum. Onlar da çantayı alarak kaçtıları..,. Zabıta bu hususta şiddetle takibat yapmaktadır. Bomba faciası Şilede Mustafa — ve Halit bomba ile balık — avlarlarken bomba ellerinde — patlamıştır. İnfilak neticesinde — Mustafa ölmüş, Halit ile civarda bulu- nan demirci Mustafa ve Ah- met te yi İ Başı dönerek düşmüş Beyoğlunda, Venedik soka- ğında oturan malülini askeri- yeden İzzet Ef. dün tramvayla Aksaraya giderken Şehrı neti önünde başı dönerek düş- müş ve ağır surette yaralan- mıştır. Deniz hirsızları Meşhur korsanlardan Cihan gir Hasanla Kartal İzzet ev- mağazasına dün tile iki kişi girmiş ve tezgâh- tarı iğfal ederek bir gramofon makinesi aldıktan sonra kaç- mışlardır. ğ bohça mua; içinde ipekli kadın çamaşırları olduğu neticesinde bunların Kabataş- ta Feridun Beyin ailesine ait olduğu anlaşrlarak yakalanmıs <. ı l Tarık B. kendini yaralıyan Bedi B. aleyhindeki şahstdavadan İ uku umumiye davasına karar verdi. Sergi Hazırlıklar devam ediyoer Sanayi erbabından. da raporlar istendi Milli iktısat ve tasarruf ce- miyeti tarafından 20 Nisanda Ankarada Türk ocağında aç lacak sergi hazırlıklarına de- vam edilmektedir. Serginin iktısadi grafikleri de hazırlanmaktadır. Bu gra- fiklerin ihzarına büyük bir ©- hemmiyet verilmektedir. Sergi $ Mayısa kadar devam edecektir. -Arzu edenlerin ser- giye masraflarını deruhte ede- rek iştirakleri tır. Diğer taraftan ayni tarihte toplanacak olan büyük sanayi | kongresi için de şimdiden ha- zırlığa başlanmıştır. Muhtelif şubelerdeki sanayi erbabından bazılarından rapor hazırlamala- rı istenmiştir. Bu raporlar kon- greye arzolunacaktır. let hizmeti olmak itibarile hü i. |kümetin emrettiği bazı bedel- siz hizmetler mukabilidir. Müdürü umumi Bey, Avru- paya vapur işletmek hakkında şunları söylemiştir: — Avrupa seferlerini açma- ğa idare teşkilât — itibarile ha- zırdır. Fakat bu — hükümetin emrine tabi bir — iştir. böyle bir emir alırsak bu vazifemizi de muvaffakiyetle başarmağa çalışacağız.., Galatada bir karmanyola - Sarraf Dimitri Efendinin 1200 Krası nasıl gasbepildi..? yakalanmışlar- dır. Tezgâhtarı iğfal etmişler... Beyoğlunda Sahibinin sesi i sıfa- Cürmü meşhut hâlinde yakalanmış Tahtakaleli — Halil evvelki gece elinde bir bohça ile Ka- bataştan geçerken hali şüpheli görülerek çevrilmiş ve elindeki ene edildiği zaman rülmüş ve tahkikat tır. Şüpheli ölüm Ölümü şüpheli görüldüğü i- çin Morga gö ilen Mahmut paşada mül Ahmet Efen dinin muayenesi neticesinde e- sasen ötedenberi — albümine müptelâ olan — mumaileyhin fücceten vefat ettiği anlaşılmır tır. Yazmaları çalmış.. Topkapıda yazmacı Musta- fa Efendi hul bir hırsız girmiş, kıymetinde işlenmiş yazma ça- larak kaçmıştır. Esrarengiz bir cerh Şehzadebaşında oturan - şo- för İbrahim Lâleli yangın - ye rinden geçerken meçhul bir şa. hıs tarafından bıçakla böğ; dz_n ağır surette yaralanmıştır Bir kadmın teşviki ile yapıldığ ga.hmın olunan bu cinayetin fa ili sırra kadem basmış, yaral ir de Cerrahnasa hasbnana meç 120 lirz — AAA