3 Ocak 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Yıkıcı fh era a 3 Valter Forda, Bis i Johnson Sesli film * Eğlenceli ve çok hateketli bir 1 farip sahnele vardır; 7 Sanaryonun tuhaflığı onda ay i ca mantaki bir tahlil yapmaya aanidir. Filmin mevzuu şudur: iye mazırının hususi kâtibesi o- inde dak e aya gece, Valter, son şaheserini <rübe edecektir. Fakat, vara iş geliyor: i “Silik çehreler,, filminden ki bizim Mem çök tek ve yerlerine bunlara benziyenler ko- yor, evlere giriyor, öte taraf duvarm- ek venin be n muyor. dan çıkıyor... ve durdurmak kabil in sayesinde AL Tie | e Yeller brikeyi benli Ria i İmuyordu. e Valter, alâtile, uzak) yapıyor. Tank, halin alkışları için) PU , Zin bir. Ne idare gamer Ar > e — arzu ve iradesi veçhile Nihayet, tank, bir duvarı 7 reket ediyor. nazırla Poli kurtarıyor, muv. Fakat, pl, ie üye me casus şebekesi| © Ve, birdenbire, muthiş bir feryati| kiyet o derece muazzam ki, | bizim i li haberdar oluyor. Valtor| Bir intikam kurbanı olan Valter, ar-| kahramanla Polin, dakika kaybetmek kişinin sağmal bik korkunç makinesine hâkim değil.| sizin, bütün sandet kapılarını açmağı bal ile kurtarıyor. Tank, gemi azıya almışa benziyordu. Ne tanka binerek © kiliseye gidi- lame 'nazırla kaçırılıyor) Otomobilleri eziyor, çiflikleri yıkı- İ “Yıkıcı, ilinden iki sahne MALALLAAAAAAAA Silik Çe ehreler Ni «Jölive Brook (Klayv Bruk) İçok iyidir. Heyeti umumiyesile Yep ale'klarnı görüyor. Zavalir aa E Si denü zarfanda et | güzel bir film, beşiğinin 1 İki sene za gok gökret | Filmin mevzuu şöyle hülâsa İm çar gelem ele n 7 muş bir artisttir. Esasen b İsadım olmalıdır. Ez olan bu Gi msn : # zündeki oynaklı! Helyotroplu adam, Harri Adams, tinin cezasını çekiyor. Ni ket Bee | Meşhur Geptelmen Haz Hayatin yüdü. Zangin bir ile lan “Den, le İbir sevgisi var: küçük yavrusu. Ka- tarafmdan evlât edinilmiş genç gü- HMI İris ahlaktız bir kadın. K, izel bir kız. Ayni zamanda zengin, kurtulmak için onu polise haber ve. Yakışıklı bir genç ile evlenmek üzre. bu adam “Sarıiriyor. T. mezesi bartuldn Sefahetin, ahlâksızlığn son dere- Mnbak, ta artık bir yıldız ol-| Hari m bm bir zamanda pene üzel pi eri ii sehre! evine ik pare e ee kollarımda buluyor Bir sl se sa yav ler ;we şayanı dikkattir. Uzun taf “ #ttan hazer edilim; bir e “a hikâyesidir. Mevzu kurtarmak lâzım. . . es Sabahleyin bir çocuk cenazesi çık. ima kızının yanında bulunmak için a İri telin “Den; larin erine uşak olarak giri #vdir. Eser bir Paramunt fil | çocuğu bırakıyor. Matemzede aile. Yor muhabbetini kazanı- Ter. Sahne tertibatı ve foto İ win memnuniyetle yavruyu kucakla Yor ve bir gün şu tatlı taltife maz- 7 har oluyor: “Hari, çehtönizi dalma 7, İleşince nefisibir şey oluyor. Ra- cak | de dinliyoruz. Film de aşk am- nine geçmek istiyor. Merdiven ba- samakları noksan, LE Hi aftada Yeni a iş daha Diyebiliriz ki sinemacılık şu on bir iki sene zarfında büyük değişikliklere maruzdur. Bir ta- raftan şimdi sesli film yüzün- den salonlar projeksiyon maki- nelerini sesli yapmağa ve stüdyolar da sesli film alabil- mek için dahili tertibatlarını baştan başa döğiştirmeğe uğ- raşırlarken yepyeni bir mes'ele karşısında kalmışlardır.Bu mes ele filmlerin genişliğinin değiş mesi mes'elesidir. Fakat film fabrikası «Grandör film» tamı- nı verdiği bu geniş filmlerden bir tanesini piyasaya çikanmış- tır, Bu yeni film eskilerinden bir misli daha geniştir. Filmle- rin genişletilmesindöki maksat birinci plâna daha farla tafsi- lât sıkıştırabilmektir.:. Tabii filmler genişleyince bü tün sinema âleminde bi tahavvül husule geleci taraftan projeksiyon makinele- rinin film geçiren kısımları ob- jJektif ve kondansatörlerile be- raber değişeceği gibi boyları filmlerin enine tâbi olan kas- nak yapıştırma makineleri gibi tali âletler de değişebilir. Her ne kadar bunların tebed- dülü masrafı mücip ise de güç değildir, Halbuki filmler geniş- leyince perdeler de bir misli ,İbüyümek lâzım gelecektir. Bu ” İbüyültme âmeliyesi bütün dün- yada olduğu gibi bizde de bazı sinemalarca kabili tatbik iken bazılarmca tatbiki muhaldir. Çünkü bir kısım sinemaların perdesinin ne yanında ne altın- dane üstünde boşluk olmadığın dan perdenin genişletilmesi mü haldir , Geniş filmlere gelince bu sinemalarınr ne yapacakla- rmı şimdiden düşünmeleri çok iyi olur. Bundan başka filmin Bu sene U. F. nın bize kösterdiği en İ alman filmi şüphesiz ki “Ma- nolesku” dur. Her filminde ye- » fabrikası- | muz, Brigitte Helm bu filmde, ve bilhassa filmin ilk yarısında şok güzeldir. Dünya sadeçe aşk,sadece macera ve sadecepo lis dramlarından brktı brkalı bunların üçünü de ihtiva eden filmler yapılma! « Mano-| Jesku onlardan biridir. Mosjow- eni iki misli olunca tabil ağır- Tığı da iki misli ve binaenaleyh gümrük resmi de iki misli art- mış olacaktır . i Çıplak aşıklar Ramon Novaro, rahmetli Ro- dolf Valantinodan sonra gelen Amerikalı erkek güzelidir. Bel- ki «fizik» itibarile ondan daha güzelleri vardır, lâkin «Ben Hur» kahramanının. oyunu da maddi güzelliğine inzimam et- tiği i için sinema meraklıları ve kadınlık âleminde kre- iksektir. Ramon Novaro- nun İstanbul ekranlarında bir çok filmlerini ogörmüştük.. Esasen ekseri saf ve bön rol de ruhte eden bu güzel artisti bu filmde olduğu kadar tabit gör- medim , V yk isminde maruf bir tejisörün yaptığı «Çıplak âşık-| lar» filmi hey'eti. mecmuasile İbir şiir tesiri yapmaktadır. Fil- pmin musikisi tabloların canlan- dırdığı tabiâtm güzelliğile bir- mon Novaronun ötedenheri bah İ sini işittiğimi de bu film |ma ter temiz bir âşk, musiki, manzara güzelliği, insan güzel- His, hırs, mücadele ve üymin galebesi vardır. Filmin mevzuu şudur: Bahri muhit ortasında cennet gibi! | bahığeleri, ağaçları, tabii güzellikleri olan bir adanın yerlileri sıcağın tesi» İrile hemen de çıplak yaşarlar, tabia- tn verdiklerile işeçinir ve ticarete ih- ie, Ltiyaç hissetmezler. Onların BU KA FTA Bu hafta dir ki hertipi *endi nev'inde güzel dram y. dr (Alhamra) da Ramon Nav- aro'nun Çıplak âşıklar isminde ki filmi bir sesli haber gazete- sile birlikte gösterilmektedir. (Melek) te mükemmel artist Klayv Bruk'un (Silik çehreleri) | izm var. (Majik)te Mojukin ve Bri- gitte Helm'in (Manulesku) su geçiyor. (Opera) da Volter Ford'un (Yıkscı) ismindeki -komedisile Sli sali kemik verilene lik çehrele,, filminde Klayv Bran wvetli film var Jrupalı yarı yerli bir melez olan (Han ri Şaşmit) i tavsiye ettiler. ecir yanında melez bir kız olan | Tito) ile Hanriyi ziyaret etti, Hanri kıza ve sesine aşık oldu ve tacire, bü. tün ormanlarından bedava emi etmek hakkını bir kontratla etti. Tacir bu gencin safiyetinden İs fade ederek bükün çi çiftliği eline geçir- çi karar verdi. Hanriye, eğer Ti- evlenmek isterse evvelâ büyük, içcar olması lâzım geldiğini ala » ilede para istikraz etmesi İizım geldiğini ve kendisinin kefil olacağını söyledi. Nihayet bir çok borclara giren Hanri artık ödeyemiyecek vaziyete düşünce tacir evini ve ormanları! Hamriyi seven Titoyu omünla İzdiva- “Manoleskn , filminden ren & 'Montekarlo lüks treninde Muyor. Vakit geçirmek için yolcuları tet kik ederken bitişik kompartimanda bir kadın görünüyor. Bu herhalı bir seyakıt başalıgıcığı Trenin hareketi esma bir söxm koşarak trene selâmliyor. Bu esnada e Yaa like ça Tİ b FEMe Jak harekete başlayan trene atiiyor | onlarm gaygubetleri cenasında arkasından da pole. öteki taraftan Jak tekrar bitişik hatti be- ide gözel nda Ükmar, kisa | MAN OLESKU CMajik” te) , İlbem dostunu hes de bitişik odada bi | gekmeceye mücevherat yerleştiren bi Jak gittikten sonra, Ma kadın “Pariste talin yok, bir | moleskt Kieo'nan. reliyor Karlo'yu tecrübe etsen!” edenbire O diyor. Güzel bir fikir. Maneleski ni bir terakkiye şahit olduğü- ——— ediyor ve bir saat sonra Pi mmaheze or. Birdenbire kapı açılıyo r, öfkelenen iki rakip birbi rinin üzerine atıhyorlar ve mücadele Jal #n tevkifi ile mihayet bulu Fakı Kico'ya karşı olün aşki Manoleskuyu ci rüm yolana sevkediyor. Dostunun iht yacatımı temin için bitişik odada otura | kadın mücevheratim çalıyor, otelin bor cana m «diyor ve Kleo İle Paris kadını avdet ediyor. Şahıs | Bergüreştçu zarif çift şimdi Paris'te Berlin'de, Londra'da görünliyor, Paris'i bulu- gözel bapiskane den çıkan Jak'la veniden ka srojıyorla İBu dele Minmeelsini milcaöelede mağlu” kin müvaffak olmuştur. Fakat eserin en kuvvetli yeri “ yâni filmin tertibidir. Meşhur |Janduğu rejisör “Türjonski” bu eserde büyük hüner göstermiştir. Film foto, sahne, mevzu ve ©- yun itibarile mükemmeldir. Mevzınma gelince. Paris'in gecesiyle, gündüzünden ziya- | de ietinaz peyda etmiz olan zari bir Çe lg ar mağ ar dim lara dalmış, elinde, klip Müdüri aldığı ve kendisine; borçların tesviye et- mediği taktirde klübe gelmemesini bildi- kenarmda saklı ufak bir kulübeye gö türdü. Yarason yerlerini keşfetmiş Titoyu tekrar geriye götürmüştü. Hanri tadirin gemisine mekte olan tacirin elinden Titoyu kurtardı | Jininden hanan diğer bir trene geçiyor. Polisler treni arayorlar, reji” bee ediyorlar ve Manolesku'un bu- “Manolesku,, kompartimana yaklaşıyorla, 'den bire küçük kapi açılıyor ve pasaportları * oluyor ve yarı ölü bir hâlde hastanete “Orada cevimli ve müvazişki (ant) arapalan Takılıyor ve kendin: Yartiz, yanında, Brad Bir. Çelen üzel gi mulh ve sükünu bula Kleo yavaşça Manoleski'nün komparti. | tedir. — Fakat Kleo, bunları takip ediyor manına sokuhiyor. Kontroller gittikten ve tehlike eşik ten sonra Kleo kilmek istiyor sa da “Şizmaleki b mıyor ve İkisi ârasmdz münasebet yor. sina sığınmış bir eve kaçıyorlar, cok, (ilk örice onları ber davetli yök yor Ri , öründekilerin poli iğı arasındaki sakin Manolesku, Janet'le İsviçre dağlari are. Jane! Mönte Karlo'da ber İkisi de bahri se a iye Db a üneşli mavi linde rar ti güneşi zi sakllnde yayaları | eye gtüryerler, Pah de görünüyor ve Kleo'nin odama giriyor, daki Janet, serbest burakılımcaya kada Manolesku balkona saklamıyor, “Çıplak Aşıklar, ve radar onu bekleyecektir. a i inde Brükselde t: mecbur oldular fakat Hanri kayığalsi 193 Osenesi: binerken Yaranson denize eşi İdi, Hanci bu sefer Yaransonun aki Koştu, ve öög betin köpek balıkları beklemedi ve sevgili ve beraberce denize atladı: | rasında sahile kaştı. lar, yüzerek sahile gidiyorlardı. Bir- den önlerine köpek ( bahkları vi Beyhelmiğel Kongra Beynelmilel sinema kongre-İmuvaffakiyetle gösterilmi; planacaktır. Gloryanın sesli Hilmi Glorya Svânsonun “ilk sef İfilmi olan The Tresfasser m İrakla “beklenmekte idi. Pik.
