2 “MİLLİYET,,İN DİL ANKETİ: 3 / ATEMECELE NK S L AR CY SN LS G OKM — MCTARSRUA Na EĞLPFD Hariçten g Bütün türk elen sesler lehçelerinde alfabe birliği için kongre teklifi Anketimize gelen cevaplar| arasında bazıları da Türkiye hudutları haricinden gönde! miştir. Biri. Rumanyadan, di- ğeri Nişten gelen iki mektubu bundan evelki makalemizde zi- kretmiştik, Bu defa da Azarbay| candan gelen bir mektuptan, bahsedeceğiz. AZARBAYCANDAN BİR SES Baküden bir mektu-| pta Azeri Türklerinin lâtin as-| lından alfabe kabulü hususunda bütün Türk milletlerine takad- düm ettiği etmesi tebcil olunuyor. Fikri-| mizce böyle takaddüm davaları| lüzumsuzdur. Türkiyenin ye-| ni alfabeyi kabul etmesinde A- zarbaycandaki hareketin tesiri yoktur. Mektup sahibi burasını da inkâr etmez gibi görünüyor. Çünkü Azerilerin lâtin aslım- dan gelen harflere bir iki tane Rus harfi de karıştırarak mü- caneseti bozduklarını, Türkiy- enin ise yalnız lâtin aslını ala- rak tam ve mütecanis bir al- fabe aldığını da söyliyor. Mektupta takip edilen esas fikir, Türkiyenin kabulünden sonra diğer Türk milletlerinin de soldan sağa yazılan medeni yazı şeklini kabul edecekleri muhakkak olduğuna göre bü- tün Türk lehçelerine uyabilecek müşterek bir alfabenin hazır- lanması ve bütün Türk millet- leri arasında alfabe birliği te- min edebilecek bir kongrenin toplanması fikri: Mektıılı sahibi böyle bir al- fabe birliği için bizim alfabe- mizde de bazı tadilât yapmağa' ileriye sürülerek| * 'Türkiyenin de bu esası iltizam ki razı olmamız icap edeceğini sö- yliyor. Bütün türk lehçelerinin müş- terek bir alfabe kabul - ederek medeni yazı şeklini alması çok arzu olunur bir şeydir. Şimdi- ye kadar muhtelif dil ve ilim| işleri için toplanmış — kongre- ler gibi bir alfabe kongresi| toplanması pek iyi bir düşünce- dir. Böyle bir birlik için her| lehçenin ihtiyaçları düşünülme- si de pek tabildir. Bize mektup — yazan zat bu- nun için şu noktaları ileriye i- “E" sadası olduğundan| bu sesi de göstermek için “ö”| ve “ü” gibi bir de tremalı «av şeklinin kabulü; II Gene bazı - türk lehçele- rinde «h» nin gırtlaktan gelen sert ve kalın bir sesi daha ol- duğundan bunu göstermek çin «x» harfinin ve «k» sesi- nin kalımına mukabil de — «g» harfinin alfabeye ithali; TII, Bazı lehçe ve şivelerde belirli bir ses sahibi olan sa- ğar «nefo sadası için «n» harfi- ne bir işaretli şekil verilmesi Bu bahsedilen teklifler bü- tün Türk lehçeleri arasında|, müşterek bir alfabe için kabul edilmez şeyler değildir. Fa- kat İstanbul şivesi için lüzum- suz olan şekilleri o şive esas tutularak yapılmış bir - alfabe- de düşünmemek - tabil idi. Bununla beraber Türkiye al- fabesi yapılırken — ecnebi keli- meleri yazabilmek için agr, «x» ve hatta «wo harflerinin de alfabe harici harfler olarak ka- bul editlmiş olduğu da hatırdan çıkarılmamalıdır. L NECMİ Sinema âlemi Ankara postası Bütün noksanlarına rağmen istikbal için ümit veren nnn - ( HARİÇTEN ALDIĞIM L k—__ Nzagilterede Başvîkil gidiyor Amerikada —büyük neticeler alacağından emin görünüyor PARİS, 29. A. A, — Berangary- & yapurunun Şerburg limanında te- vekkufu esnasında Ekselsiyor gaze- tesi muhabirlerinden — birini nezdine kabul eden M. Macdonald şu beya- natta bulunmuştur : — İngiltere ile Amerika arasında- ki bahri vaziyetin geçen üç seneye Sit seyri ve tarihi iki memleket ara- sında sıkr bir itilâf tüzumunu isbat et mektedir. Bu uzlaşma İngiltere ve A- merika hakkında olduğu kadar bütün| dünya için de büyük bir ehemmiyeti haizdir Londra ve Vashington hü- kümelerinin — mes'ül ricali arasında temas elzem olduğu kanaatindeyim. İki millet &hlâki ve sarih surette de- mokratik maksatlar dahilinde büyük bir rol oynamalıdırlar. Bu — seyahat- ten faydalı neticeler elde edeceğimi umuyorum. KAZANSAYDI O DA GİDECEKTİ. LONDRA, 28.A. A. — Şimdiki siyasi vaziyet hakkında neşrettiği bir beyannamede sabık başvekil M. Bal- dvin eğer muhafazakârlar son inti- habatta büyük bir ekseriyet kazan- mış ve mevkli iktidari muhafaza et- miş olsalardı Amerikaya gitmek hu- susundaki eski arzusunu mevkü file koymuş olacağını söyledikten sonra İngiltere ve Amerika arasında hakiki ve samimi bir mukarenet tesisi em- rinde M. Mac Donald tarafından sar folunan büyük gayretlerin muvaffa- kiyetle neticelenmesi takdirinde her kesten ziyade kendisinin memnun o- lacağını ilâve eylemiştir. VAPUR HAREKET ETTİ $ERBURG, 28. A. A. — Mac Do- nald Berangarya vapuru - ile saat ön yedi buçukta hareket etmiştir. Baş- vekil akşam yemeğini gemi kaptanı ile birlikte yiyecektir. Fransada LEH DOSTLUĞU PARİS, 28. A. A. — Tan gazete- Si yazıyor: Fransa ticaret nazırı M. Bonfous'nun Fransanın dostü . ve|dir. müttefiki Lehistana yaptığı resmi se yabat Leh hükümet ve milleti tara- fından layık olduğu ehemmiyetle taki dir olunmuştur. Leh matbuatı Leh-i Fransız tesanüdü hakkında M. Bon- foun tarafından verilen teminatta, M. Briand ile M. Zaleski'nin - Laheyde müştereken vaki olan — beyanatının yeni bir tecellisini görmekte müt- tehittir. PARİS, 28. A. A. — Pransa tica-| bir teşebbüstür Uzun bir müddetten beri hazırları makta olan “Ankara Postası" filmi nihayet dün gazetecilerle sair da- vetlilere gösterildi. «Film resim iti- barile fena değildir» dedikten sonra Ankara Postası lehinde söylenecek her şey söylenmiş oluyor. Mevzu iti ı-ıh"..ıı olduğu gibi, oynanış iti- barile de ortadan aşağıdır. O kadar ki filmi seyrettikten sonra, bunun milli mücadelemizin resimle ifadesi- ne mi teşebbüs edildiği, yoksa Kud- ,ret ve Osman namında iki gencin macerasını mi anlatmak istediği iyi ce ani R Bir defa bir çok bariz tarih hata- ları vardır. Vaka 1923 senesinde A- dapazarında cereyan ediyor. Halbu- ki milit mücadele 1922 senesi Eylü- lünde bitmiş, Teşrinievelde Mudan. yada mütareke, ertesi sene Temmu- zunda da Lausanneda muahede im- zalanmış bulunuyordu. Haydi tarih- te bir sene hata olduğunu ede Ikı.nı Filmde ik taarruz n dapazarında bir kuvayi inzıba tiyö kamamdni balem 4 yanlıştır. gok evel, mil- Ni kuvvetlerimizin elinde bulunuyor Gu. Film - millt cadelemiz gibi Türk tarihinin en şerefli çidali î'.,. kında basit bir fikir vermekten uzak tır. Hele taarruz başlarken Baş kü- mandan tarafından Adapazarı emu- temedine» «bedefiniz Akdenizdirs emri verilmesi, ordumuzun asri ve muntazam teşkilâttan ziyade, bir çe- te tepkilâtı olduğu hissini veriyor. Herkes bilir ki büyük Gazi bu ta- rihi emrini taarruz başlarken değil, Bas kumandanlık — muharebesini sonra vermişti. Sonra o zaman emu- temet> bile yoktu. Olaa da emirleri- ni mutemetlik vasıtasile vermiyece- Bi tabit idi. Filmin mevzuuna gelince; Adapa- zarında millt kuvvetlerle mücadele eden inzibat kuvvetleri kumandanı Şerafettin Paşanın haremi Necmiye Sultan kocasından aldığı telgraf ü- zerine kendisine mülâki olmak için hareket ediyor. Adapazarında harekâta yakm ol- ması itibarile ve birazda Milli kuv- vetlere temayüilü ile maruf MELEK hanımın evine misafir ediliyor. Ayni akşam Milliciler için teşki- lât ;:pam memür olınkvo Melek hanımın büyük oğlu KUDRE'T tay yare ile Adapazarına hafiyen iniyor. Yalnız eştaftan Halim ağa eskiden tanıdığı Kudreti görüyor çağırıyor. gizlidir. Ha- ağa gaye uğruna kurban gidi- yor. Kudret saklanmak ve geceyi ge Çirmek mecburiyetinde, karanlıklar- da evine varıyor.Uzunsenelerin hasre ti yukardaki misafiri unutturuyor. Çantasını bırakmış olan Sultan aşa- kıya iniyor kanlı ceketi görüyor, Kudreti konsol üstünde görmüş ol- duğu fotograftan tanıyor. Vakıt ka zanmak Sultanı avutmak için vesile ile Kudret Sultana yemek — götürü. yör, uzun bir münakaşa başlıyor. .. Mmücadele bir silâh sesi, işidiliyor. Geceki vaka Melek hanımın hay- siyetine ağır gelmiş sabahleyin oğ- lunu tekdir ediyor. Kudret mahcup ve nadim... Melek hanrmın küçük oğlu Osman inzibatçılar tarafından zaptedilen hayvanlarının yerine köy deki teyzesinden çift sürmek için ödünç öküz almaktan dönüyor. Ker di evinin penceresinden yabancı bir baş, bir kadın sesleniyor : «Çocuk şu mektubu kaymakama götür.» Osmar sürünerek eve giriyor. Elindeki bah | mektup Kudret ve ailesinin idamı ka garıdır. Meyus anne bir ani — tehev. vürde bulduğu bir tabanca ile yuka ti fırlıyor, anne ile yılan karşı kar- ya, silâh patladı, zehirli dil artık Te y aa. Kaymakam Sultanı almağa geli- yor, silâh vesini işidiyor! İçeriye gi riyor, üstüne atılan kurşuna muka bele ediyor. Merdivende Sultanın cesedi. Kudret milif yazifetini ikmal için tj da Inzıbatçıla- rın takibinden tulamıyor ve mü- adeleden sonra şehit düşüyor; akar su onun ebedi mezarı. Osman Ölen kardeşinin yerine noa tayı getirmiye memur arabasile mun tazaman silâh cepane taşımakta ve Ankara postasını getirmektedir. İnzibatçıların Adapazarını haraca kesmiş amirleri Kara İmam, Dalyan ve Muhtar, Bu üç melanet arkadaşı, Osmanın nişanlısı güzel AYŞE ye göz koymuşalr ve çeşme idan kaçırıp Viran çiftlik denilen metruk bir eve götürüyorlar. Osman keyifli sonuncu postasını almış avdet eder- ken imdat sesleri işidiyor. Koşuyor. üç haydut aç kurt gibi zavallı kıza saldırmışlar... kanlı bir mücadele, çapulcular cezalarını - buldular. Fa- kat Osman yaralı, bitik, saat dokuz- da yı evde bekliyen Mutemede yetlştiemik bir namus ayni zarannda vatani iş telâkki ediyor. Ayşe araba| pa ya kadar Osmanı sürükliyor. Bir sü ret nazırı M. Bonfous Leh hariciyel nazırı M. Zaleski'ye gönderdiği — bir| telgrafta — Lehistan'a seyahati esna- sında kendisi ile görüşemediğinden dolayı mütecssir ve mütcessif oldu- gunu bildirdikten sonra iki müttefik memleketi biri birine bağlıyan dost- luğun kuvvetini bu ziyaret münase- betile doğrudan doğruya hissetmekle bahtiyar olduğunu ilâve etmiştir. BİR JAPON HEYETİ PARİS, 28. A. A. — Fransada bu- lunan Japon heyeti Chalon - suer- Saone'daki deniz inşaatı tezgâhla- rınt ziyaret etmiştir. PARİS BORSASINDA PARİS, 28. A. A. — Borsa müba- yaacıları sendikası reis muavini Mâ- İiye nazırın: ziyaret ederek Paris ma- N piyasası ve bu piyasaya ait teşki- lât hakkında görüşmüştür. veriyor sonra lâh sesi. Zavallı son postacı da nişan İsınım yanına cansız düşüyor. Ara- ba sargıla sarsıla Osmanı Adapazara götürüyor. Film resim itibarile iyi idi. Yalnız biraz fazla uzun. Mesclâ prenses Dolmabahçeden Adapazarına gider- ken bu yolculuğun bütün teferruatı filme alınmış ki seyircileri fazla yo- ruyor. Sonra prensesin yaldız seyahat et mesi ve Melek hanımın evinde mi- safir iken yanında bir hizmetçi bi- le bulunmaması gayri tabii görünü- yor. Artistleri bu ilk teşebbüsten dola yı tebrik etmek lâzımdır. Çok çalış- tıkları ve bazılarının da muvaffak oldukları görülüyor. Fakat ne de olsa tiyatro artisti ile siğema artisti arasında fark vardır. Sinçma artisti, tiyatro artistinden ziyade hareketi, hali tavrr ve yüzü- nün işmizazı ile meram ifade eder. Bunun içindirki tiyatro artisti olmı- yanlar daha ziyade muvaffak olmuş lardır. Bütün noksanlarına rağmen Anka ra Postası Türk filmciliğin'n istik- başka bali için bize ümit veren bir 'teşeb. büstür. bi Bilhassa bu ilk büyük teşebbüsün amilleri bulunan İpekçi kardeşleri takdir ve tebrik etmek bir vazifedir. Hiç şüphe yok ki İpekçi kardeşler memleketimizde n — kurulması yo- kinci bir filmin Avru eserleri derecesine yükselebilece| #ini de ümit edebiliriz. hafta başlanıyor PARİS, 28. A. A. — Beynelmilel bankaya ait teşkilât ile uğraşacak hey'et birinci teşrinin üçünde — Ba- den Baden şehrinde Amerika murah: hast M. Gackson Reynoldsun riyase- tinde toplanacaktır. BERLİN, 28. A. A. — M. Hermes Almanya ile Lehistan arasında akt- olunacak ticaret muahedesi hakkın- (da mürzakereye memur murahhas he- y'et reisliğinden — istifa etmiştir. CÜMHURİYETİN MUDAFAASI BERLİN, 26. Â. A. — Gazetcle- rin neşriyatına nazaran Cümhuriye- tin müdafaası hakkındaki yeni ka- nunda siyasi faaliyetlere matuf mak- satlarla bir kimsenin hayatını tehdit için her hangi bir cemiyete dahil e- lan, şekil ve reisi devlet aleyhinde bu kunan nazırlara ve Alman bayrağına hakaret eden, hâlkı cebir ve kuvyet istimâline teşvik eyleyen kimseler hakkında hapis cezası tayin olunmuş- tur. PARLAMENTO KONFERANSI Berlinde bu sene beynelmilel par- lamentolar ticaret konferansının top- landığı ve Türkiye namına sabık Maarif Vekili Vasıf B. in iştirak etti ği malümdur. Son posta ile gelen A- vrupa gazetelerinin verdiği malüma- göre konferans ayın 24 üntü günü iğleden sonra Alma.. millet meclisi salonunda toplanmıştır. Konferansta Almanyayi temsil eden M. Hilferdin bir nutuk irat ederek bu toplanma- (dan maksat ne olduğunu anlatmıştır. Alman murahhası ezcümle demiştir. ki Lahi konferansı Young plânını kabul etti ve bu surette tamirat me- selesi yeni bir safhaya girmiş oldu. Young plânü iktisadi sahada kât'? hal çaresi bulmak maksadile yapıldı.” İktisadi teştiki — mesai için birleş- miş bir Avrupanın ne mühim - bir manzara arzedeceğini söyleyen hatip bundan sonra demiştir ki: — Beynelmilel parlamentolar — ti- caret konferansı bir milletin refahl seadeti diğerlerininkine — bağlı oldu- ğunü göstermek fikrinden — mülhem- İktısadi 'sahada gâlipler yok, yal- nız mağluplar vardır, Ğte bu konfe-i rans dünya sulhunu konferansın meş ğul olacağı mesail arasında telsiz te| lefon haklanda beynelmilel bazi ka- rarlar verilmesi de vardir. Meselâ mürsile merkezlerinin — kuv vetini bir nispet — dahilinde — tahtit| etmek, telsiz telefonla — eserleri her| tarafa verilen sanatkârların hukuku- 'nu muhafaza için beynelmile! niz: lar konması, telsiz telefonun millet- ler arasında fikri bir anlaşma vasıta- & olması çarelerinin temimi, ra- dyonun yalan haberler, iftiralar neş- rine vasıta olmamasının - temini, bu hususta cemiyeti akvamın alâkasını celbetmek gibi maddeler de vardır. — —.. ” BİR MESELE Mİ? AYAT ERR ASNT Tn | Birinel sahifeden mabat ) Bu hususta cemiyet kâtibi umumt si Kâmil bey bir muharririmize ati- MİLLİYET —— PAZARTISI EYLÜİ. — 1929 . - v _i IZ HABERLER İ| '__JJ PZN EE MN v S DA | | Almanyada Cinde Tamirat Ruslara karşı bankası Orduda kış hazırlığı Müzakerata gelecek başladı MOSKOVA, 28. A. A. — Harbin- den - bildirildiğine göre Çin kuman- danlığı — kıtaat için kışlık karargül ların - hazırlanmasını — emretmiştir. Harbin ve Mükden şehirlerinde be- |yaz Ruslar —arasında muhafız kay- drna devam olunmaktadır. RUSLAR NOTA VERDİ ! uossıu, 29, ALAL— Tasa- jansı üriyor: Dün Almanya se- faretine tevdi edilen Sovyet notasın- da Çin — mahafilinin beyanatı hilâfı na olarak bir çok Sovyet tebaasın- m muhakeme edilmeksizin - kurşuna dizildiği bilhassa eylülün yirmi üçün- de müteaddit şimendifer — amelesinin! idam — olduğu iddia ediliyor. Nota-i 'nın son fıkrasında Sovyet hükümeti- nin Çine şiddetli bir itiraz notası ve-) rilmesini Almanyadan — iltimaş etti- ği ve hükümetin Çinde bulunan Rus- ların hayatını müdafaa için mukabele bilmisil tedbirleri almakta tereddüt Böstermiyeceği beyan olunuyor. EKREM RÜŞTÜ B. GÜST KN ( Birinci sahifeden mabad J ile adalar denizinde bir spor tenezzü- hüne çıkmış, Pireye gırn;": oradan tayyare ile şehrimize dönerken tevkif edilmiştir. Ekrem bey hadiseyi şöyle naklet-| mektedir: — Ağustosun yirmi ikisinde arka- daşım Von Branconi ile birlikte, Rlan kanesc kotrasıyla birlikte bir spor te- nezzühüne çıkmıştık. Maksadımız A- dalar denizinde bir cevelân yapmak | ve bilâhara Venediğe gitmekti. —Se-| yahatimiz bidayetinde çok mükemmel #erait altında geçti. Programı günü gününe tatbik ediyorduk. Istanbul Yunan konsoloshanesinden icap eden müsdade ve vesaiki aldığımız — için Yunan sularında dolaşmakta da bir mahzur görmüyorduk. Eylölün on ikisinde Pireye geldik. İşlerim hemen Istanbula dönmekliği-| mi icap ettiriyordu. Arkadaşım seya-| hata devam etmek üzre Venediğe ha- reket etti ve ben de ayın yirmisinde bareket eden tayyare postasını bekle meğe başladım. Muayyen gün'tayyareye bindim. Hareketten beş dakika evel iki sivil polis memuru geldi, bana? — Eşyanıza bakacağız! dediler. Valizimi, üzerimi aradılar, hiç bir şey bulamadıkları halde beni polis merkezine davet ettiler. Gittik, bana hiç bir şey sormadı- lar, evrakımı, pasaportumu — aldılar. 'Tarm bir saat bekledikten sonra: Affedersiniz, bir hata olmuş, sını kaçırmıştım.Maruz kaldığım - bu muameleyi anlatmak için Atina sefa- retimize müracaat ettim. Maslâhat- güzarımız Sedat Zeki bey hadise ile derhal alâkadar oldu. Yunan hariciye | Yti 5 verdiğ şayi olan rivayetler Üzerine dün A mize şu beyanatta bulunmuştur : ği şayıası doğrumudur? tahkikat başladı T talep etim. rattığı eserler ve zihniyetler etrafı bize tahmil ettiği kânuni şıyorüz ve - yapacağı kında olursa slsun yeniden kullana- müstentikler kanun? vazifelerini yap- mışlardır. Kanunsuzluktan — şikâyeti İş bankasının Konya şubesi Konya, 29 (A.A,) — İş ban- kasının Konya şubesi - bügün merasimle açılmıştır. BURSADA KOZA İSTASYONU ANKARA, 29 (Telefonla) — Bursada bir koza tohum istasyonu ya pilacaktır. Esaslar hazırlanmıştır. TAVUKÇULUK MURAHHASI ANKARA, 29 (Telefonla) Beynelmilel tavukçuluk kongresine İkısat vekâleti namına Cevat Rüştü B. iştirak edecektir. EVKAF MUTAHASSISI ANKARA, 29 (Telefonla) — Vazifesi bitmiş olan Evkaf mutahas- sısı M. Leman Çarşambaya Ankara- dan hareket ediyor. ALTI SENELİK KIZIL HASTALIĞI VAKALARI ANKARA, 29 — Busene Milli 'Türk Tıp kongresinde mevzuubahso- lan hususat arasında memleketimizde kızıl vak'ayli hakkında raporlar okun muş olduğu malümdur. Okunan bu tından anlaşıldığına göre memleketi- mizde 1923 senesinden 1928 senesin kadar geçen altı senelik müddet için- - |de 10902 kızıl musabı görülmüş - ve bunlardan 1905 i vefat etmiştir. 1928 senesinde kızılın en çok vu- kua geldiği memleket de Konya vilâ- idir. müsteşarı M. Çamadosa giderek ma- ruz kaldığım münasebetsizliği anlat- tı ve nazarı dikkati celbetti. M Çamados bana merkezdeki tera neyi tekrar etmiş, hata olduğunu sö- ylemiş. .. İkinci tayyare postasına yetişme! deki izahatı vermiştir ! — Vakıf denince o kadar — girift, karmakarışık bir vaziyet ve bedava: dan geçinmek isteyen bir zümre ha tıra gelir. Bu çok yanlış düşünüş efkârı umumiyenin bu şekilde dü- şünmesini isteyenlerin propagandası neticesidir. Mütevelliler — babaları- nım, dedelerinin emliki üzerindi kendilerine kanuni surette terkedil- miş hakları istimal eden insanlar Her hangi bir adam emlâkinin ( resini bazı şartlarla evlâdından bi ne terkeder ki işte bu evlât mütevet lidir. Şu izahattan anlaşılır ki biz| di tufeylât değiliz; babamızın serveti üzerinde tabil hakkını istimal eden memleket evlâtlarıyız. Şimdi yeni bir komisyonun “islâ- hat” yapmak gayesile bazı mukarre. rat ittihaz edeceğini haber aldık. Halbuki gerek teşkilâtı estasiye, ge rek kanunu medeninin mevaddı mah susası muçibince hükümetin bu hak kımız üzerinde hakkı tadili yoktur. Tevliyeti hükümete verilmiş bazı va kıflar vardır ki komisyonun müda- hale salâhiyeti işte oncak bu evkafa inhisar eder, Bu mevzu Üzerinde size şayanı dikkat bir haber vereyim : Geçenlerde mütehassıs M. Leman- la detmişi cut tevliye' rerek Lömünâ göstermiş. mütevellilerift elinde bu şekilde mü him veskik Bülunduğundan — haber- dar olmadığıtı, bilâkis kendisine üiyeye, Başvekilimize müracaat ede- ceğiz. Hakkımız bizden alınamar. İKİNCİ REİS NE DİYOR? Diğer taraftan Cemiyet ikinci re- isi Salih bey de diyor — Bizim memaliki müstevliyede, bilhassa Kıbriso Misir ve İrakta nemlekete sene 'lyonlar sokan ev bafımız vardır. F sevellilerin huku k üzre bir murahhas gön | dil bi fer de liman kumandanlığına celbedil dim. Hariciye erkânından bir zatın huzuru ile isticvap edildim. Hatıra| defterimi de tetkik ettiler ve nihayet serbest olduğumu söyleyerek evrakı- mr iade ettiler. Yene Atinaya döndüm. Sedat Ze- ki bey yene Çamadosa gitti. Müste- ikat yapacağını, hadiseden itcessir olduğu cevabını vermiş. Artık tehlikeyi atlattığımı zanne- | diyordum. Mamafi Sedat Zeki t rayı İhti verdi ve Pireye birlikte gel den bi 24 Ağustos Salr sabahı üçüncü de- fa olarak tayyareye bindim. Pasapor- tları muayene eden polis yene itiraza başladı. Polisin harekâtından beni) oyalamak istediğini anlıyordum. Fil- hakika tam hareket edeceğimiz sıra- da yanırma biri sivil, diğeri resmi el biseli iki Yunan erkânı harp yüzbaşı- «1 geldi ve beni Erkânı harbiyei umu- misinin emrile tevkif ettiklerini söy- lediler. c Variyet çatallaşmıştı. Yunan zabit- lerini takip m::(ıu başka p!e_(ok- tu. Beni Emniyeti umumiyeye götür- düler, Bütün evrakımı aldılar ve tam $ saat 15 dakika alıkodular. Nihayet yene ayni itizar teranesile tahliye e- Üçüncü dela tevkifimi baber alan Bedat Zeki bey bu sefar.doğru hari-| ciye nazırı Mil loaa — gitmiş. | Hariciye nazırı icapedenlere — derhal ve demiş ki: y 'ğ::n beyin maruz ı.ııagı hadise güçük memurların gayret keş- liğidk.gMu'ııHın tecziye edeceğim.| Beyanı itizar ederim. a “Tayyareye dördüncü defa bindim| we bu sefer bilâhadise geldim. kunu kaldırmak muahedeler min bince vücudu şahısla kaim olan bu menfaatin zevaline sebep teşkil ede cektir. Bunu da düşünmek lâzım- dlkînniıyonun aliyeti hakkımda tur. RİZEDE MADEN SUYU RİZE, 28 — Bir aydan beri şehire| altı saat uzakta dağın eteğinde, dere- nin kenarında gazozlu bir maden su- yu akmaktadır. Bu suyun mide ve ba ğırsaklardan muztarip olanlara şafi ; ma: lan şişe dolar dolmaz tıpasını atmak- tadır. Bir kaç saat sonra bu hassa ga- boluyor. Böhemiya Kralt'nın on asırlık Şimdiki Çekoslovakya cumhurt-| yeti dahilinde 'olan Bohemya eyaleti pek eski bir tarihe maliktir. Bundan bin sene evel yani 929 da yaşamış ve) Bohemya kralı Vinceslaus un bininci yaptırtıdığı merasimle tes' it edilmiştir. Bu kralım hatırasını tes'| *” it etmek suretile hem dini, hem milli Evkaf müdürlüğünde malümat yok-| merasim yaj Bin sene evelki Bohemya kralına Son Haberler © Hikmet Beye işteli el çektirildi ö Adliye vekili BEnin gazetemi Hikmet Beye hakimler kanununa tevfil işten el çektirilmiştir Kadriye hanım hakkındaki tahkika olanlara, ti idare eden müstantik Hikmet beye'da olursa olsun — Cümhüf bu tahkikat meselesinden dolayı işten| kemelerinin el çektirildiği hakkında son günlerde| Medeni dünyanın hangi dliye Vekili Mahmut Esat bey gaze- — Hikmet beye Kadriye hanım mes'elesinde dolayı işten el çektirildi — Hayır. Bu hanım hakkında taki- bat emrini ben verdim. Ondan sonra| emyiz — mahkeme-| miz ilk tahkikatı kâfi görmedi, boz- du, yeniden tahkikat açılmasına ka- rar verdi. Bunu da Temyizden ben Şunu eyi bilmeli ki İnkilâbin ya- da çok kıskanç olan Türk milletinin. vazifeleri| büyük bir hassasiyetle yapmağa çalı- İcabında bu kanuni salâhiyetlerimizi her kim hak rak derhal harckete geçecek kadar Bgözümüz pektir.Kadriye hanım işinde " Bin sene evelki krah; Çekoslavak yada parlak merasıll” yanıma selaret kâtiplerin| Vinceslaus un hatırası tesit ed” 1 izahat bu şikâyet kimitt B kapıları açıktıf. kilâtı Müstentik kararına mahkemece beraat ettirilen kuf ve ya gayri mevkuf — nun için tahkikat l tutmuştur? Kadriye hanım işinin her vatandaş işinden üstün tutü #ete sütünlarına sermaye Cd manasını anlamıyoruz. Çürkü bi Adli hadiselere bizde ve deni memleketlerde her olunur. —Hikmet beyin ne gibi seb naen işten ci çektirildiğini miyim? — Tahkikat neticesini tirmek mümkün olamadığın! dair şimdiden bir şey sö) Biliyorsunuz kâ buraya geldim. Hikmet beye hakit nunun 18 inci maddesi muci ten el çektirilmiştir. Fakat nun ve gerek yapılacak Kadriye hanım mes'elesiyle münasebeti yoktur. Ziraat bahislet Merinos ko Bazı şerait altında çilf damızlık veriliyof Karaca bey harası kuyull mütchassısı baytar Nazım be), harririmize şu izahatı verm — İkinci defa olarak Ma: dan mübayaa edilen (900) kü koçtan şimdiye kadar (600) ve koç gelmiştir. Bu koyunlaf İca bey Harasına gönderilm vekâletten alınacak mirle bu koyun ve koçlardat Fi bey civarında bulunan kıvırcık nu yetiştiren koyunculara bİf dahilinde damızlık vf a İ & bi t e o lecek ve bunlarla bizim yerti koyunlarımızın yapağıları islâ, cektir. Bu koyunlardan Gazi - Rine gönderildi. 4 Bügünkü posta ile (173) (173) koç olmak üzre (346) JK, : İ Bizatrisi çai Bnirmere el gel ae Maliye vekili ge İzmir, 29 (A A.) vekili Saraçoğlu — Şükrü bugün Gülcemal vapuru Ü6 rimizden Istanbula : miştir. (GÜNDE 10 PARA Anadolunun her kö birer Çocuk sarayının mesi için HİMA YEİ ETF hepimizd « beklediği Ş H şller hazinesi evelki gün ır!l'('“ ) ait taç, asa, ve küre çf Bu kıymetli eşya kralın İlük ği bulunuyor ve bir anane Olü, nine yedi anahtarı asırlar! milli bir kahrıman olarak Ölmüş olan| hafaza ediliyordu. Şimdi BÜÇ ları Prag kilisesi erkânı ile ( yıt dönüml evelki gün Çekotlovak hü| vak cumhuriyetinin başVe” . kümetinin eta Kralım bininci sen: ğ yani 28 eylül 1929 da rette tesit edilmiştir.