Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
TEPEDELENLİ ALİ PAŞA « VASİLİKİ ? Onu affetmek vebal olur! Zalim adam belaşmı bulsun.. : Hilliyelin delrikası: 73 — Kalbinizi geniş tutun. A- liye” kıymiyacağım.. dese Bir türlü belâ idi. Çünkü Ali Paşa- nın kelleşini almak yolu üzerin de yürüyofdu.: Bütün plânların- müyaffâk dimüştu. Bir defa ö leri emniyet i vallah bir dak ka rh up . eğlenicilerdeli değildi — Söz ver cmı,m Belki Kaza fermami ulaşıt'—da diyemezdi.. Arnavat Bölükhaşılağin - caya- rak - ordudaki;Atnavutları ayâk' landumpddağıdatı. korkulurdu. Bir şey değil Ali Paşaya az- buçük sezdirseler Hurşit Paşa- nın bunca emekleri boşa gide- cekti. Serasker çok kurnaz a- damdı. Ali Paşaya görüşmeğe gitmek isteyen Tahir Abbastan iyice istifade etmeyi düşündü. Hakikat Tahirin söyliyeceği iki cift Takırdı Tepedelenlinin emniyetini arttıracaktı. Hurşit Paşa gülerekten teminat verdi. Dedi ki: — Haydi erkeğim. Hiç me- rak 'etme.' Ali bizim âamanımız altındadır. Onu çoluğu çocugu ile affettik. Istanbuldan ferman gelmesi- ni bekliyoruz. Hem orta neden kıyalım? Varsın ahir öriründe bir tarafa çekilip devlete mille- te dua etsin! Seras&ker hâlâ gülümsüyor- du. Bu sefer Ağo Vasyâri kal- kıp Hurşit Paşanm elini öptü. Ah şu Hurşit Paşa ne temiz yü- rekli adamdı efendim? ! Yalnız Elmas bono yerinden kıpırdanmamıştı. Seraskerin e- lini öpen iki arkadaşına dik dik bakıyordu. Elmasa göre Ali Pa sa yirmi defa öldürülecek adam Ü. Elmas daha dört beş gün e- vel Hurişt paşanın — çadırında geçen gürültüyü unutmamıştı, Kardaşı Selfo ile Ali Paşadan mektup getirdiği gün sanki ken diliğinden mi. Elmasın üzerine yürümüş öz kardaşını yatağan bıcağıyle vurup öldürmek iste- mişti? Selfoyu fitleyip üğütliyen Ali Paşa olduğunu Elmas bilmiyor muydu? Öyle zalim adami var- sın belâsını bulsun. .. Elmas sevinip ötekiler gibi teşekkür etmeğe kalkışmaması Hurşit Paşanın gözünden kaç:- mamıştı. Elmasa bakıp. sordu: — Delikanlı sen memnuün ol: madın galiba? — Onu affetmek büyük ve- bâl olur! — Neden, neden bakayım? — Firsat bulup kaçar da on- Hurşit Paşa — sakallarını tu- tamlıyarak başını göğsü üzeri- ne eğdi. Düşünceye vardı: — Yaâ!.. Ağo ile Tahir: — Devletli - Serasker Paşa, sen ona bakma. Kardaşının ken dini öldürmek istemesinden a- lınmış. dediler. Az daha üç ar- kadaş oracıkta vuruşacaklardı. Hurşit Paşa: — Merak etmeyin. Ben işi- mi bilirim. Tahir ağa sen adaya geç. Ali >kardaşıma selâm et. Hiç merak etmesin. Yalnız u- zun yol zahmetine hazır olsun! dedi. Uzun yol zahmeti!.. Her manaya çekilip yorulur şeydi. Fakat ötekiler bunu İIstanbul yolunun uzunluğuna yordular. » — Hep birden Seraskerin çadı- rından çıkıp gittiler. Çıkarlar- ken Elmas en arkada kalmıştı. Hurşit Paşa yavaşça ona ses- lendi: — Baksana oğlum. Sen be- nim çadırıma yakm yerde yat kalk. Arkadaşlarından ayrıl. Sa na kızdılar. Diye Elması ötekilerinden a- yırmak istedi. Elmas Seraske- rin kendini - kayırmasına mem- nün oldü. Gidip arkadaşlarınını cadırındaki eşyasını aldı. İleri geri atıştılar. Elmasın Ali Pa- şayı öldürtmek istemesi Tahir- le Ağoya pek dokunmuştu. Bun ca ekmeğini yedikleri adama za Üstelik ten fenalık etmişlerdi. :AYHAN bir de canına kastettirmek iste- mek! h. İşte bunu affedemiyor- lardı. Elmas kebesini; heğbesim “a- larak *Hurşit Paşanın kaftan- cısının çadırına gidip yerleşti. Tahir Abbas Ağo Vasyâri i- le kaldı. Az sonra çadırlarıma Silâhtar İlyas girdi. İlyas sabahtanberi ördugâhın alt başındaki Arnavut gönüllü- lerin kumandanlariyle görüş- Müştü. ÂAncak şimdi dönüyordu Ali ,Paşanın kendileriyle gö- -Tüşmek istediğini ona da anlat- tılar. Vah zavallı adam! Kimbi- lir ne kadar Frananda Baorçlar meselesi Ayan meeclisi şimdi borçlar işile meşgul oluyor.. a e S S A PARİS, 25 (A.A.)— Âyan mec- lisi, botçlar hakkındaki müzakerata devam etmektedir. M. CaiHaux, Frangın halâskârı ve tasdik husu- sunun amili olan hükmeti tasvip et- miştir. Mumaileyh, Londra ve Va- shington müzakerelerinin bir tarih- çesini yapmış ve Almanyanın taah- hüdatını ifa edetnemesi ihtimaldine .karşı İngiltereden - teminat altınmiş manyanın Youngplânını içra ede- olduğunu beyan etmiş ve fakat AJ-. HARİÇTEN ALDIĞIMIZ HABERLER Vazife hissi a e. el Bir cemiyette mede- niyel azİIe his ve mesuliyet İl: ile > ölçülür Valmon sanatoryomü ll 'Temmuz 929.— Köyün gazete sigara ve katt postal sa- tan küçük bonmarşesi önünde bugün her vakitten fazla kalabalık vard. Kadırt, Armerilmder Tahdidi teslihat İngiltere ve Amerika arasında deniz müsavatı Olacak... LONDRA, 25 (A.A. ) — Bu sene- kek, genç, ihtiyar on' önbeş Bişi kaıdrnm[ye ait İngiliz bahri proğramma da- | üstünde, camekâna atilı bir ilânı okuyor-| hil iki kruvazörün ve tahtelbahirlere| du. Bu kalım harflerlerüç reniç üzerine ba-| mahsus bir levazım deposunun inşa sılmış bir gazete hayadisi, idi, Ben oku-| dum: İçimden güldüm. Bix"uren”bir makas- cıyı çıı,nenuş bundan rie çıkır? tiren bu, elbette çiğner... Makâastı çiğneyen tiren, | çocuk ezen otomobil . mahalleleri sel gibi| basan tramvay arabası benim zihnime gö- re gündelik hadiselerdendir. Bunu bir ilâ- nt harp hâberi gibi ilâve şeklinde' köylere kadar gönüermenin mâanas 'var mı? Bütün böyle kendileriyle goruşmek is- tiyordu! Tahir: —Ben gideceğim. dedi. Il- yas seslendi. Elmasım Hur- şıt Pışıyı söylediği şözler üze- rine münakaşa ettiler. İlyas ta Ali Paşanın öldürülmesine ta- raftar değildi. Ne kadar olsa pa- muk uçlı cesur ihtiyara acıyor- lar. 'Tahirin ıabah erkenden ada- ya geçmesine karar verdiler. Za ten akşam yaklaşmıştı. Bütün “gece Tepedelenliden bahsettiler .Tahir Abbas — sabah er- kenden küçük bir göl kayığıma bindi. Tek başına adaya geçti.| "” Adadakiler onu karşıdan seçip tanıdılar. Ali Paşaya koştular: — Paşa Tahir Abbas geliyotr diye haber verdiler. — Varım, getirin emrini aldı lar. Pandelimonos manastırında kiler hep birden göl kenarına ü- şüştüler. Tahir Abbas hepsinin de çok eski arkadaşı idi. İçlerin de belki en kabadayılarıydı. — Hay mori Tahir! diye boy nuna sarıldılar. Yüzünü gözünü öptüler. Şimdi ağır ağır manas- tıra doğru gidiyorlardı. Tahir Abbas karşıda manas- tır penceresinden Ali Paşanın baktığını seçer gibi olmuştu. Koca silâhşörün dizleri kesil- mişti: Allahım az sonra onunla na- sıl karşılaşacaktı? Manastır mer dıvenlennı çıkarken nohut irisi ter doknyordu. Seni iyi karşılar dediler. Tahır — Gel, sıkılma, Olan oldu. cesaret alır gibi olmuştu. Odâ eşiğinden aşıp içeriye adım a- tarken Tepedelenliyi kuytu bir köşeye bağdaşmış - gördü. Ali paşa kapıdari tarafa bakiniyor- du. Yüzünü duvâra çevirmişti. Belliydi ki pek kırgındı. Tahir Abbas gözlerinden yaş d lar dökerek ihtiyar — efendisine doğru koştu. Böyle anlaşılması çok çetin demlerde insan kendi- ni unudursa — şayet: Tahir de nutmuştu! Denebilir. siyaseti kında bir Avrupa hükümatı mütte- hidesi fikrinin tahakkuk edeceğine imanı olduğunu söylemiştir. MESELENİN MAHİYETİ - NEDİR? PARİS, 25(A.A.) — Âyan mecli- sinde, M. Beranger Amierikanın Fransaya. açmış olduğu kredilerin bir ödünç olduğunu, bir hibe olma- dığını beyıın ve; bir sıhabet madde- retli sitayişlerde bulunmuş ve yı-_ PT leket baştan bağa <-örümdek ağı gibi ceğinden. şüphe etme: M İbir şimendöfer şebekesiyle ,örtülü, dişli lik . Mumâi- || üç bin metre irtifasındaki e İA Jeyh, netice almık IJ Bmd Hun | dağları ummnııı dürüyörlâr, buhar ben- ki hakkinda hara-| *in veya elektrik kuvvetinin gezüp dolaş- madığı yol yok; bu faaliyet "içinde bir e- di iltiyar, bi Dükkânei kadım:” —- Gördünüzmü, dedi, ve” rııua_ Geçen senede Nüşatel. - yolu! #i ameliyesinin tatil olunduğuna — dair dün M. Macdonald tarafından vuku| bulan beyanat Amerika reisicümhuru | M. Hooveri, elyevm Amerikan tez- gâhlarında bulunan üç ktuvazör hak kıinda ayni tedbiri ittihaz etmeğe sev ketmiştir. Bü münasebetle M. Hoo- ver, muvakkat bir mahiyeti haiz olan bu kararm İngiltere ile Amerika ara sında bahren müsavatın tesisi maksa dı ile akdolunacak itilâf üzerinde na- sıl bir tesir yapacağına dair kendisin ce sarih ve kat'i bir fikir imkânı hasıl oluntaya kadar ipka - lunacağını ve matlup müsavat temin edilir edilmez kat'iyet kesbedeceğini söylemiş M. Macdonaldım avam ka- r vagon devnlmııtı iki- kişinin bacağı kııldı Yer tomobil vak'ası işitmeğe alışmış:bir İstan- bul çocuğu buna ne -Cevap verebilirdi? Ga- zetemi Alıp çıktım. Sanatoryoma — giden asfalt yol, uı(unde q_.qkkmşım) pullu mavi atlas yürümeğe "sinin imkânsızlığını teyıt eylemiştir. Mu- maileyh, Amerikada çetin bir cidale girişmiş ve borçlardan mühim mik- tarda tenkihat icrasına muvaffak olmuş olduğunu söylemiş ve müza- kerata memur Fransız murahhasla- rının ellerinden gelen herşeyi yap- mış oldukları mütaleasını serdetmiş- Ayandan M.Jappy ile M. Lemery tasdik aleyhinde olduklarını beyan etmişlerdir. AMERİKANIN GÖZÜ VAR! PARİS, 25 (A.A:) — Âyan mec- lisinde borçlar hakkındaki itilâfların müzakeresi esnasında M. Lemery tasdika muhalif olduğunu, çünkü Amerikanın Fransız Antillerine göz koymuş olduğunu beyan etmiştir. KOMÜNİSTLER"? KARŞI PARİS, 26 (A.A.) — Sıhhi vazi- yeti iyileşmiş olan M. Poincar& ara- larında M. Briand ve M. Tardieu bulunân mühim şahsiyetleri kabul etmiştir. *Mumaileyhim, -— meclisin ruznamesine dahil olan, mesail ile komünistlerin 1 ağustosta icra et- mek tasavvurunda bulunmakta ol- dukları nümayişler hakkında gö- rüşmüşlerdir. BİR TEVKİF DAHA PARİS, 26 (A.A.)— Humanite gız:tesinin müdürü mes'ulü De Sa- int-ireux, askerleri itaatsizliğe teş- vik ittihamile tevkif edilmiştr, NAZIRLAR MECLİSİ İÇTİMAl PARİS, 26 (A.A.) — Nazırlar başladım. Bir arnhk"t&ımüm Ayak ses- leri- işittim. Kulağınta-bir-muhavere geli- yordu. Adımlarımı ağırlaştırdım ve dönüp baktım Her gün tast geldiğim iki sima: Yol üstündeki Protestân 'kilisasmm papa- st ve köyün Posta müveğzil! Sehmhşnk Posta müvezziüi: — Hatırlarmısınız; leÇen sene Nuşatel yolunda da bir. kaza olmuştu dedi Papas efendi tastik makamında ' başını sallaya- rak cevap verdi: —Evet ama bu' seferki daha feci.. Allahm öldürdüğü kâfi gelmiyormuş gıhı şimdi de tirenler çiğnemeye başladı. Kilisaya yaklaştık. Papas efendi selâm vererek kapudan Birdi; .posta — müvez- zi de adımlarımı siklaştiırarak uzaklaştı ben asfalt yöl üstünde şarklı mantıkımla yalnız başrma kalıtuştim. Bu Papas elbet- te bir Türkten daha rakik kalpli değildir, bu posta müvezzil elbet te benden fazla vatanını sevmez; O halde niçin onlarda bu alâka, bende bu soğuk kanılık? Bizde her gün gazetelerin baş sahıle.ın bu çe- şit facınlarla dolu olduğu halde hiç aldır- miyoruz niçin burada bir elektrik loko- ihtiyar bir mak renkli ilâvelerile köylere kadar bildiri- liyor ve posta müvezziüne'kadar he- kesi alâkadar ediyor? a Bu istifham işaretleri, ı.ıfılı yol üstün- de birer taş 'gibi ai - gelme atı- yordu. Biraz sonfa geldim, bahçede sabah güneşirlifr yüksek çâm ağaç- ları arasından ıuıulquınrenyl: arkamı ışitirken aynı süaller müziç ve muannit yaz sinekleri gibi ettlifimida dolaşıyordu. Bir aralık hayaler bir elektrik tireninin suratle koöştuğunu ıoıdüm. bir makascı bu tirene yol vermeğe giderken ıııi'ı sen- ddıynr hndını toplımın h'lmı mlunı alıyor, hrşîh urhyı keıık Bir baş fırlayor.:. rayların üstüne €t ve kandan bir çamur sıvaşıyor. . ek kalk- tam: Huzur ve nhıuın kaçmıştı. Vakaa hodbinlik eyi şey değil âma, bunca feda- kârlık bah di bir sinir raha- metlisi dün gece M. D in riyaseti altında toplanmıştır. M Po- incar& hazır bulunuyordu. Yakında in'ikat edecek olan hükümetler kon- feransı programını — tetkik ile işti- gal olunmuştur. BİR SUİİSTİMAL PARİS, 26 (AA.) — Bir mali şirketin direktörü tevkif edilmiş tir. Bu şirketin dolandırdığı para- ların miktarı 3 milyonu geçmekte- ir. BAŞVEKİLİN HASTALIĞI PARİS, 26 (A.A.)— Echos 'de Paris gazetesi, doktorlar M. Poin- car& ye istirahatini temdit etmesini tavııye ettiler. M. Briandın M. Po- incar& ile bılmlâf hali hazırda hari- ci dan merbut olan A, Tahirin Ali P SUR diz çöküp elini öptüğünü gör- düler. İhtiyar yüzünü döndürüp bakmıyordu bile. Ah! ne içli kırgınlıktı bu? .. Tahir: — Paşa.. Paşa... * Kanım helâl diye yalvardı. - Gözlerin- den iki damla yaş sızıp yanak- larına yuvarladı. İhtiyar ada- mın derisi kurumuş eline düş- tü. Ali paşa, zaten ağlayıp hıç- kırmak ihtiyacındaydı. Bir za- manlar ortalığa hükmedip kıral ları titredirken ömrünün sayılı demlerinde bir avuç dostuyla myşp yalnız kalmış, pek düşmüş- Düştükçe zebun düşüyordu. Ele avuca sığmayarak yüksek- lerde süzülen sert pençeli kar- tal artık tırnak yırtmaz olup sözünün geçmez olduğna ağla- mak istiyordu. O ömründe kendine fenalık eden kimseyi affetmemişti. Gü- nün birinde mutlak intikam al- mıştı. Fakat eli üzerine düşen iki rlık pişmanlık damlası Ali Paşanın yüreğine işledi, Yavaş yavaş yüzünü döndürdü Tahir Abbasa baktı, sordu: — Bana söyle ikinci defa be- ni heden biraktın? — Ah, Paşal.. Rumlar se- ni aldattılar , ıqlenn ıd.ıreııni derühde edeceğini yazmaktadır. KELLOG MİSAKI PARİS, 26 (A.A.) — Resmi ceri- de, 27 ağustos 1928 tarihinde Paris- te imza edilmiş oları Briand Kellog misakının ilânına dair emirnameyi neşretmiştir. O —— — Neden biliyorsun? — Ben Virahorda Mavrokor- tmı ihtiyar bir makaser uğruna feda ede- cek kadar fazilet sahibi Olmağı da şu a- ralık iazla Müuhayyelemden o da irat ettiği nutku- büyük bir mahzuziyet ile okuduğunu ilâve eylemiştir. HARAREFLİ TELGRAFLAR PARİS, 25 (A.A.) — M. Briand ile Amerika haritiye nazırı M. Stim, son Kellog misakının mer'iyet mev- küne gitmesi dolayısile -hararetli tel graflar teati etmişlerdir. AMERİKANIN PARİS SEFİRİ VASHİNGTON. 25 (A. A:) — Nev-]cney ayanı M. Edge, mütevef- fa M. Myron Herrick yerine Mütte- hidei Amerikanın Paris - sefirliğine tayin olunmuştur. Kagilterede ' Alacaklıların hakkı aranacak EONDRA, 25, A .A.— Avam ka- marasında sorulan bir suale cevaben hariciye nazırı Sovyet hükümetiyle girişilecek müzakeratta Rus eshamr hamili olan İngilizlerle diğer Büyük Britanya tebaasının taleplerinin na- zarı dikkate alınacağını beyan etmiş- KONFERANS NEREDE TOPLANACAK? LONDRA, 25. A, A.— Ağustosun 18 inde içtima edecek-olan siyasi ta- mirat könferansının nerede toplana- cağı henüz bilinmemektedir. Londra, “Lucetne, Brüksel, Ostand, ve Lah-i ye in intihaplârı sırasile- reddedil- miştir. Diğer taraftan Paristen gelen bir haber Lahyenin intihabı hakkın- da devletler arasına itilâf hasıl oldu- ğunu bı]dırmektedır Yalrlız bu mese- te Hakltld TTTT nin istihsali noktası kalmıştır. MADENCİLER TOPLANDI BLACK POOL, 25 .Â. A.— Ma- den'amelesi murahhaslarının - milli senelik konfı ittifak ile bir karar inatçı yaz sineklerini kovmak için bahçede hızlı adımlarla dolaşmağa haşladım. Sa- bahki tenezzühün möksanını tazmin etmek için öğleden sonra ufak-bir gezinti yap- mağa karar verdim.- Âymi asfalt yol üs- tünde kiliseye kadar yürüdüm. Papas e- fendi koyu yeşil bir sarmaşığın yekpâare bir halı gibi örttüğü 'düvaf dibine oturmuş, elindeki kitabı okuyordu. Beni görünce ayağa kalktı yaklaşıp elini siktım yanm- daki iskemleye oturdum, Havanın güzel- liğine, bu sene köye gelen seyyahların az- liğına hayatın bahalılığına ait kısa bir muhavereden sonra papas efendi. — Okudunuz yâa zavallı makascıyı ti- ren çiğnemiş. . Mbhohm"“'!f&dimnnhı— ımı benden ziyade » Devam et- — Ben ı,.. makascınm ölümünü Iınçrc tebeasından birinin eksilmiş olması yahut bir makascı ailesinin açıkta kalması nok- tasından değil bir vazifenin ihmal edilmiş olması noktasından — tehlikeli — buluyo- beşenyede vazife hıııuun hirl:muııylex kaimdir. Biz lıvlgrdler ö ınedrmnz.Bahh- sonunda zife hissine, aşkına dato ile konuştum, Bana açık a- çık seni düşünmediklerini söyle di. lar devletin benimle uğraşması- kurmak istiyorlar. Ben devletin Rum isyanımı ancak benim yar- dımımla bastıracağını düşün- Onlar, Rumlart bırakıp bana çullandılar. Ne kadar yanlış! ne kadar yanlış!.. Evet işte ben zebun kaldım ama- onlar güm- rahlaştılar. Artık bu devlet on- larla uğraşıp başa ç:kamxyacak Tepedelenli susmuştu. Tahir Abbasın bahsettiği Marokorda toyu düşünüyordu. İçinden: —Vay domuzoğlu! dedi. Alipa şa onu uzaktan taniyordu. Ma- rokordatolar asıl Istanbullu-Fe- nerli idiler. Devletin en mühim işlerinde kullanılmışlardı. İçle- tinden Kostantin. adlısı Eflak beyi bile olmuştu. Bitmedi — Onu ben de biliyorum. On sine nı fırsat bilip * Yunan devleti | duyan sureti kabul etmiştir. Bu karar su- retinde, madenlere mesai saatlerinin sekiz olmasına dair olan kanunun hemen feshedilmesi talep edilmekte- dir. Konferans, hükümet erkânının bu husuıtakı vaitlerini yerine getir- Tine itimadı olduğunu beyan r. Onlara müteallik başka bir karar süreti daha kabul cdılmıştır Keza ittifak ile kabül edilmiş olan bu kararda ücretlerin asğart miktari nispetinin tezyit edilmesi vye hayat pahalıhgxm esas ittihaz eden ve her- keğ i ıcın müsavi asğari bir yüzde na-| g; h Mısırda vazıyet muhim İngiliz komiserinin istifası Lond;'ad;' şiddetle münakaşa edildi ü H Amele hükümetinin harici siyasetl — değiştirmiyeceği Lordlar kamar&smda temin edildi LONPRA 26, A.Â. — Lord Salis-|ihtiraz kaydi hakkında 1924 t€ ; Ido:ınald tarafından girişilen mil bury Lortlar kamarasında sabık Mı- sır fevklâde- komiseri Lort Loydun | istifası meselesini mevzu bahsederek bundan evvel yekdiğerini - istihlâf eden muhtelif kabineler tarafından takip edilen sabit ve müstekar bir siyaseti hariciyeye şimdiki: Sosiya- list hükümeti tarafından başka bir şekil ve istikamet verilmesi ihtima- line mebni duyduğu endişeleri izah etmiş ve- Lort Loydun istifasının l hariciye ininde ne- gibi tahavvüllere alâmet olduğunu sual eylemişti. Hükümet inamına ce- vap veren Lort Parmoor “ hariciye di k| Nazırı M. Henderson tatafından bu Avam & yarınki ıç_tummdı mufassal izahat verilece- ğini hatibe ihtar 'ettikten sonta mü- maileyhten hükümete Hücüm ettiği bu sırada Sir Çemberlain tarafından metin ve mealini asla unutmadığını, fakat Lort Lyda sabık hükümet ta-| rafından Misır komiseri hakkındaki hâreket ve müamelesi için bir maze- ret sözü alan Lort Parmoor. İngil- terenin harici siyasetinde hiçbir te- beddül olmadıgmı ve olmıyacağını ratı hüsnü neticeye isal etmek HĞ meti hazıranın cümlei amaliğ olduğunu ilâve etmiştir, | LONDRA 25, A.A..— Lortlaf) marasında Lord Reeding " dahili işlerine ait İngiliz siya! değişmiş olup olmadığına da ettiği bir suale, cevap — vereni Parmoor mezkür siyasetin € barile hiçbir tahavvüle uğra anca şekle ait bazı tebeddıilkr muhtar olduğunu görmek hükümeti. sabıkanın bu — arzit” hükümeti lâhikanın da ı;tırlb #İ| ğini ve Mısır ile vukubulan müfi lât ve müzakeratı tesri mi yapılan şekle ait bazı mühim netayicin huşulüNt? tizar etmeğe mahal olınadıgınl lemiştir. ç LONDRA 26, A.A.— K Dail Mail gazetesine bili «Elehram gazetesi diyor -ki: Loyd ikide bir Mısır meclisi Mfj san azasına vaki olan ihtarâat 4 Mısır sularmda sık sık İn£ gl faininin mevcudiyeti M X beyan etmiş ve amele fırl te-mevkii iktidarda bulunduğu za- man bizzat kendisinden sadır olup İngiliz harici siyasetinin umumi veçhei - istikametinin lâyetegayyer olduğuna dair teminatı ihtiva eden beyanata işaret ederek bu beyanat haricine çıkılmyacağımı ve Mısır hakkındaki İngiliz politikasının is- tikrar ve devamına sekte verilmiye- ceğini söyledikten sonra Mısırın dahili ve harici umuru arasında bir. fark gözetmek icap ettiğini ileri sürmüş ve Sudana müteallik dört 1924 | Harp ileyhin burada tükip ettiği ı' politikanın cümlei netayicinde Bu siyaset nihayet istifasını W etmiştir.» - K Siyaset gazetesi de: Loyduüfl tifasına sebep Makdonalt kabi'li tarafından Mısır başvekiline rilen dostane muamele vici efkârı olan fransızca gazetesi Loydun istifası Mısırdaki keşmekeş ve ti devresinin hitama erdiğini yaz -yapılmıştır. j İş bankasının Erzurum şübesi açıl Erzurüm, 26 (A.A.) —- İş bankasının Erzurum şubesi merasimle ' mıştır. Bankanın şubeleri yirmiye bahg olmuştur. İranda Kar ıklıklar ve ingiltere * LONDRA, 25 ÇA.A.) Cenubi İran dâki Kabâil arasında ıuhur eden ka- risikliklar haklı Rusyada Amerika ticaret hey' ) MOSKOVA, 25 GALA.) A ticaret ve y da hareket etxmştır Sovyet. Bi dahilinde bir müddet uyıhıtw“ ra 11 Ağuıtoım Moskovaya h da avam İ da sorulan bir $uale cevap veren 'ha-| riciye nazırı M. Henderson bu bapta ükümetin mufassal - raporlar aldığı-) nı ve isyanı mezkürun bir takım “|liz ajanlarının eseri teşviki — olduğu yolunda İranda deveran eden şayala- rın külliyen esassız bulunduğunu be- yan ederek eskiden olduğu gibi şim- di de İngilterenin İrana siyaset mezkür hükümetin umutu dahiliyesine ademi müdahale prensi- pinden mülhem olduğunu, vaziyetinde İranin İngilterenin teve- ecühünden emin olabileceğini ve İngil terenin yegâne arzusunun İranı kuv- vetli ve müstakil bir hükümet olarak sulhu müsalemet içinde müreffeh ve takip ettiği şirmdiki mesut görmekten ibaret bulunduğu- nu söylemiştir. Şiddetli tertibat wNDRA. 26 (A A.) Dııly Maıl zarı İ ı)ınımlnınlâfırücuo-'! ünisti d l mpun 1 iltizam ol kifat bir Ağı gürültülü ve kargaş, ümayişler yapmak hu- Tammer. Ha N bahemldal >.|Susundaki sevk ve arzularını - kırmış rüyor Yoldan k elinizi| gibi görünüyor. Fransız komünist =uınu kopara bilirsiniz, öyle iken = fırkasının büğ u.ılı.n hak_kmdı hü- tari alman tedabınn vusat ve ehem- At Elde edilen çiçeği h=bıııııbir ifesiz. va-| lik olacaktır; onu çiçek koparır- miyetini g vesaik Fransız komünist - fırkasının haricten mütemadiyen para aldiğıni İngi |MİSİR KÖMÜŞERİRİN ıs'rlf N mutlaka vazifeden bâhsederim. Dünyada| ni de hakiki din hakiki ibadet an- | Meydana çikarmiştir. vi Dir mabittş meşvünün | detVazilenizi yaçtığımız hallatım Bazarı — ROMANYADA GÜMRÜK t - aP e . bulabilsin. İsviçreyi Avrupanın en mamur | da eye bilirsiniz, çünkü : Ve en zengl emaLKetRRialen biri İETEE| te Sürcen o9i Bir dinder Kİi AZALIYOR /İ getiren amiller içinde en mühimmi İsviçre mazur görün tarihi mukat- BUKREŞ 26 (A_A.)—ı(ediı. meyiniz. Simendöferinde — — Tabü okum dedi, orada| tenzil eden yeni ammk tarifesini hamaldan kantonun rei-| inkıraz bulmuş kadar milletler " B l e e"“ııuıudıf herfert vazifesinin -tıdır.rBix he satar | kabul ştir. M. Maniu, Not: dektriş treninin bir makascıyı çiğnediğini| Fertlerde liyeti ive borlu rin k ait kanun lâyihasını a- o ei slen gel ö kal h___bsle&ıbirh.iuıife dıkça ne| yan mecl: tevdi etmiştir. Bu 1â. ziyar ne tarakki, ne refah, B & P sma yahut yolum, bozukluğuna, binaen a-İ hiç bir şey olmaz. Vazife hissiyle '";âf y d aşrer z c el YT leyh bir vazifenin eksik ihti- iyet vermekte B mal verirler, Vazifede kusur olunca der- talep etmiştir. hal hisst mesuliyet başlar. Ama zan et- meyiniz ki korku kânuni mesuli- yemr Hıyl: bir vicdan mh’gun len milletlere hüri: seydir, Vazifesini bün:nn hır adamın hü- riyeti neye benzer : Bir araba- munıır, Mıışl:iîlhuıl hı!letıııeyen hıletçı, etme; her hr aa e yardım etmeyen bir erkek, bir zifelerini yapmamışlardır. Onun ıçmar ki makasci çiğneyen ürııım' ya makinistin- işleyen motörlü bir ara- bı hı.ır saldırır, çarpar, ezer yıkar öldü- Bıı yoldan on dört onbeş yaşım- da bir kız geçiyordu biraz gönra bir hanım göründü. Bunun elinde dolu bir sepet vardı ve kadıncağız bu sepeti güç- lükle n.ıııoîü. Genç kız döndü, kadının gitti israrma rağmen sepeti g&.mndenmnü: Papas efen- de ya yoludna bir oI- luğunu düşünerek müteessir oluruz trenin vazifesi yolcu ve eşya taşımaktır mıhms— ihti tin vazifi e€eyi götürüp getir- mektir, Bir an için mub!ehf vazifelerin sa- katlandığını ı:ıcdm burası cehermem - o- lursa, İkram ettiğim sigarayı yaktı, ilk du- manlar ııhn lııvıdı Iııf'ıf lıdaonlırlı —Kıııınkorknu ınıhkancknrkııı. Ş beşe- riyenin bünyesinde tıpkı hasta bir vücuda makascı ilaç şırınga ederek etmeye Nijninvgord panayiri Ağustöf birinde açilacaktir. LONDRA, 25 (A.A.) Lord esbabı istifasını bizzat lordlar F rasında izah edecektir. ——— TAYYARECİLİKTE k MUVAFFAKİ ” SAN SEBASTİEN, 25 (A.A:İ| Fransız Chiron saatte vasati 11? lometr 600 metre süratle 692 ; metre 600 metrolik bir mesalt saat 57 dakika ve 6 ııniye miş ve otomobil büyük mi kazahnmıştır. Mekteplilef müsabakasi 12 inci hafta , 12inci haftanın en haberi nedir ? müuhıd emmuzdan — İti ışlıııııştır. Gelecek cevaplarıjdar © | ırtoıl akşamına ı kadar kphııl j ğiz, 12inci haftanın en haberi için alınacak ıı# Temmuz Pazar j ilânedilecektir. ımmıı Milliyet ıııııııh'v . memurluğuna gönde olduğunu bildirmek ve tercih edildiğini bınniyel saıııiını müdürlüğünden: Hızır Ef. Sıdıka H.mm 12623 ikraz numaralı yaşlıca | mucibince Emniyet Sandığından istikraz eyledikleri mebli kabilinde sandık namımma merhun bulunan Çubukluda şa sokağında 1 mükerrer numaralı ve 180 arşın arsa mebni iki kattan ibaret 2 oda, bir sofa, 240 arşın bahçe temilâtı saireyi havi maa dükkân bir fırmım tamamı vadesi mında borcun verilmemesinden dolayı satılığa i- Hira bedel ile müşterisi namımna kat'i kararı çekilmiş iken yüzde on zam ile başka bir müşteri çıkarak müzayede 1485 liraya iblâğ eylemiş olması cihetile mezkür maa " Hırınım 30-7-929 tarihine müsadif önümüzdeki salı inin icrasr ve muamelesinin ikmali son müzayedi " Ser hunduğundan talip olanların mezkür günde nihayet saât ’ '*tıya kadar Sandık idaresinde hazır bulunmaları İM olunur. - etmekle Iştirak edilmelidir. deyi: % FM *â î&x&&—_. x—'& muklf"t