Milliyetin ilâvesi Deniz dibinde fotoğrafçılık Bir amerikalı ressamın şayanı hayret tecrübeleri. Ressam Vilyamson te refikası camlı kamaralarında * GEÇENLERDH Amerikanın - ta- nınm ş ressamlarından Viyam- SOn sureti husuüsiyede —imal ettiği bir alet vasıtası ile deniz dibinin Sayamı hayret fotoğraflarını almağa Müuvaffak olmuştur . - Ekseri ihtiralarda Vilyamson'un aleti de eseridir, Bir gün, bir kroki yapmakta iken aklna denizin dibine kadar Mebilen bir cam'ı kamara resmi Yapmak gelmiş ve tasavvurunu kâğıt ZErine lespil etmiş. Çalışığı — gazetenin Patronu bu olduğu gibi "bir - tesadüf ij.eye alâkadar olmuş ve sermayeyi h ederek Tessamina bu camlı Maranın kat'i plânlarmı çizdirmiş. en l p İğamson dehiz altında bolıkların krokisini alırken. , V X AA b D n e YN yeı DA LA KSST Ressam Vilyamsonun imal etlirdiği “ağ v VU SeKSE GA PS M Celbedilen mütehassıs mühendisler çelik bir horluma bağlı olan camlı kamarayı — vücuda — getirmişler ve Vilyamsona teslim otmişler. Şimdi Vilyamson — Amerika — sahillerinde denizin dibindeki hayvanatın — ve nebatatın — resimlerini yapmakla ve fotoğraflarımı çıkarmaktadır. Bu sahifeye dercettiğimiz muhtelif fotoğraflar Vilyamsonun camlı kama- rasının mühtelif şekillerini gösteriyor. Krok'den anlaşılacağı - veçhile- bu alet ancak ön on iki metro derinliğine kadar inebilmektedir. —Mamafi şimdiye kadar Vilyamson ve karısın- dan başka biç bir kimse çalik hor- tumdan camlı kamaraya kadar inmek cesaretini, göslerememişlir. Vilyamsön deniz altındaki intiba- larını şöyle anlatıyor: camlı kamaranın deniz dibindeki vaziyeti, - Denizm dibi ressam gözü ile tetkik edilecek olursa yer yüzünde görülmeyon venklere tesadüf odilir. Büyüklü — küçüklü —yüzlerca — nevi balıkların gidip getmelerini seyreder- " ken kendimi başka bir âlemde zan- nediyordum. Gördüğüm manzaranın | YELNCDE zekUAeAErMETUA . KIEEEM | y , S v * çF G — İ 3 Müsabakamızın hediyeleri: Geçen ilâvede küşat ettiği- miz müsabakayı doğru hal- ledenlerin kaflesine birer güzel ipekli mendil. taktim edeceğiz. Müsabakanın müddeti on gün olduğuna nazaran ne- ticeyi iki hafta sonra ilan edeceğiz. Fıkralar: İki hanım arasinda: — Eve elektrik alındı alı- nalı bizim beyle aramız şe- ker renk olmağa başladı. — Garip şey, acaba sebe- bi nedir? , —Eskiden idare lambası ile otururduk, ve rahatın ye- rinde idi. Şimdi elektriğin aydınlığında yüzümün ku- surları meydana çıkıyor olacak ki, bizim bey yüzüne bakmak istemiyor. İtibar elbiseye! Bey — Her ay senin tu- valet masraflarından bılk- tım. Bu ay bakkalın kasa- bın borçlarını ödeyecegim, senin tuvaletin için beş pa- ra veremem! Hanım — Delimisnin? Hiç tuvalet masrafından kaçılırmı? Bakkalın kasa- bın itibarı hep onun saye- sinde. . en güzel Iilıiı-n—l;—d:ı:ıh caziheli olduğunu demi ederim. — İşte bu cazibe dolayisiyle dir ki camlı kama- rama inlikten #onra — yer avdet ötmek istemiyartım yüzüne Fi hakika Vilyamson deniz dibin- deki manzaradan © kadar haşlışmış- tr ki, ilk inişinde yirmi dört sant mütemadiyen — camlı — kamarasında kalmgş ve yukarı çıkmak istememiştir. * Ffs> gB1 Si ga ğiğ EHGEĞE FH ÇARNUE LAY TEĞREZRERSE SELİN A D0 1 dağ nttt GÜSi » A ğ'ç—. el 4