FARRLIL UNRA Ci S OT LAŞ — G, F mbarsalt d İka mal ——— : sahifesi ;ma ile, bi omzunda. * bedeli var. so bedeli geldi. K 2 toelilfi kız bahtın açılsın. ile kız alınmaz. 208 — Beğlik ver- ne ile, yiğitlik vur- Gj 207 — Bey dediğin j — jine, beğenmediğin ne. :B 208 — Beydir ama 0000 00600 000000900000 0006 DECERU L î Köylüye mahsus ziraat dersleri $ o Goa 00 |- 2090 — Bey yoksa, | 10 — Bey gelmedi-. — İ 211 — Beylerdezulm * olurda yalan olmaz. Ü ğ o12 — Bey beyliğini # verirde kız kızlığını vermez. ğ 218 — Bey almaz, — İPaşa almaz, delikli — #taş yerde kalmaz. , ; 214 — Bekle koca 4 a | - 215 — Bekâr gözü b Üşümemesine çare © pıyordu. Kurtaran adam : — mektir.. O zaman - gözlerini açtı: —— —Aman, dedi,ötekile- rini bir yana bırak şu —— konyak faslından baş- “la birader! Kaç yaşında — - Yirmi lti diyor.. y v dım. - Sarhoşun biri denize Ş, düştü, bir adam da tuttu onu çıkardı. Sar- — hoşun vücudu titriyor, —— ceneleri birbirine çar- © — Dur bakayım, de- — dedi, denizden çıkarı- — lan bir adamın üşüme- Ü mesi için tam on tür- — |ü çare vardır..-Bir ta- —. nesi, de konyak ver- sarhoş İki Hanım arasında: n — Kaç yaşındasın ? — Peki annen yirmi ,— Olabilir. — Fakat “ben ancak altı yaşın- ayken sayı öğrendim, aşımı o vakıtten İti Tohumlar nasil alinir ve nasıl saklanır ? Tohumlar — anbara ilk konduğu zaman bir buçuk karış ( 30 santim ) yüksekliğinde serilmeli. Bir kaç gün sonra birbiri üzerine yığılan yığını zaman zaman kürekleyip ha- valandırmak lâzımdır. Agaç tohumlarını an- barda'saklamak küç- tür. Bunlar için bir saksı alnir! / Alta bir tabaka — hafif 'slak kum üstüne bir taba- ka totum konur, ve böylece devam ederek saksı doldurulur, - en üstü de kumla örtü- lür. Bu saksıyı soğuk bir | anbara veya kilere koymak ve yahutta bir duvarın şîmale'ba-" kan eteğine gömmek lâzımdır, Yaş dediğimiz — to- humlarin — muhafazası çok daha güçtür. Dunlarda su mıktarı fazladır. Pancar, patates, yer elmaşı, göz denen . şey- lerle çogaltılır. Çelik denen şey dal- lardan ibarettir. - Dallar 15-20 santim uzunluğunda kesilirler, Üzerlerinde 1-3 göz var- dir. Bazı meyva ağaç- larıle asma ,bu şekilde. çoğaltılır.. - Yaş 'tohumlar çok. İ 5 Geebaren saymava başla- çabuk çürür.- Bazan, a — - Küçük Han imın mazerâtiAmî -| yerlere kadar eğilir: — Ne o küçük Hanmım bakıyorum havyar kesiyorsunuz! — Neyapayim- müdür - Bey, ldiğinizi düymadım; " j bugün lastik giymişsiniz 009000190900U0UA oldukları yerde çimle- nirler. Bunun için muhafa- zaları güçtür. Soğuk kilerlerde hıfz edilme- lidirler. Kızmamaları için en iyisi şöyle yapılmalıdır: Ufak yığınlar yapılır üst tarafa kuru olanları konur. Araları kum ve ya samanla ayrılır. Yığınların yerlerini kış zarfında 3-4 dafa değiştirmek icap eder. Kileri sık sık havalan- dırmalı.. | mı kapılar kapanıyor. Kerim Ömer FIK_RA__L,AR Günün "aberle ara_sm_da!nü K — Bu yaşta cıgara F Krteç ; y Ş ı içmek ha! Alimallah | sıska olursun, kariş- mam! ük Salim şuceva- lJakkınız var, ben- de ne zamandan beri pipo içnteği düşünüyor- dum. Darülbedayide Darülbedayide ma- lüm ya oyun başladı Kimse içeri bırakılmı- yor. Bir akşam gene kapılar — kapanmıştı. Soluk soluğa geç kal- mış bir müşteri geldi, kapıcıya — yalvamaya başladı. Kuzum ne olur- kapıyı açıver ! Kapıcı da zahir tu- haflardan biri ki şu cevabı verdi : — Nasıl açarım Be- yim, içeride öyle bir Allahın belâsı - piyes oynanıyor ki kapıyı açar açmaz bütün millet soluğu dışarda alırlar. Cenç bir adam, elinde küçük bir yol çantası, yerlere kadar eğilerek içeri girer: Hicabi zadelerin ya- zıhanesi burası değil- mi? Osırada, yazıhanesi- nin önünde karışık bir hesapla uğraşan Rahmi Bey, hiddetle başını kaldır dı: t —Hangi Hicabi zado> ler? Efendi yanılıyorsu- nuz, burası 1numrolu ihracat anbarı... Genç udam, tekrar — Vah , vah.. Sizi | rahatsız ettim, affe- dersiniz beyefendi.. ve tekrar selam ala- rak geri geri odadan dışarı çıkar, fakat te- laştan kapıyı örtmeği unutur. Rahmi bey, ayağa — kalkarak -kapıya doğru yürürken kendi kendine söylenir: — Allah kahretsin ne eşek herifmiş bu.. İş üs- tünde beni rahatsız et- tiği yetmiyormuş gibi, birde kapıyı açık bı- raktı._ et l Rahmi bey, böyle söylenerek kapıyı ka- padıktan sonra yerine dönerken bir de ne gör- sün, deminki sersem herif, aptal aptal güle- rek, bavulu elinde içeri girmiyor mu. Rahmi beysağız dolu- su küfre hazırlanırken yabancı herif yerlere kadar eğildi: “—Ah ah, affedersiniz, ği unutmuşum. — Fhakat siz... — Müsade' buyrunuz, bu fırsattan bilistifade şu çantanın. içindeki nümunelerden bir tane takdim edeyim: İşte e- fendim, bu küçük yay sayesinde kapılar kendi kendine kapanıyor. Te- min ederim son sistem- dir.. ——— e— — — Memnun oluyormuş. —Ne o Hanım her ge- len dilenciye yemek veriyorsun bugünlerde pek cömertleştin ! — Ne yapayım koöca- cığım.. Pişirdiğim ye- mekleri - küfretmeden “yiyen birisini görünce |Pasta çıkarken kapıyı örtine-': takdim etmişlerdir. yet ediyorlar. Mübadiller haklarını is Istanbuldaki mübadiller evelki gün Başve- kâlete, Büyük millet meclisi riyasetine ve dahi- liye Vekili Beye yüzlerce imzalı birer layiha Mübadiller bu layihalarında tekrar Istanbula gelmiş olan firari rumlar eski mallarını aldık- ları için kendilerinin açıkta kaldığından şikâ- Elbet hukümetimiz onlarıda açıkta bırak- mıyacak; bir çarelerine bakacaktır. | Kıraat başlangıcı K beliniİlzİ .— 9— Yeni okuyanlara lâzım ilk — kelimeler (| Masa Tabak Çatal Kaşık Bıçak Surahi Fincan Sirke Zeytinyağı Tuz Büber Bal Tuzluk Hardal Şeker Reçel Ekmek Yemek — Çorba Kızartma Köfte | |İnek Öküz Koyun Sebze Tereyağı Kahve Limonata Süt Kay- mak Elma Nohut Ispanak Lâhna Küşkonmaz Salatalık Kolaylık olmak için el yazısıyla da bazi keli- meler koyuyoruz. Buna bakıp siz de yazın! %nfn Ğ/)r]ıv %/nıı"n ı,C/e e —6/2.»/4 î çiyaği Tüynir Tlikii” Lüneçnl ” Ş E') Bunları güzelce ökumaya çalışın manasını i;)ilrnell*gl— nız Kehmeler varsa büyüklerinize, tanıdıklarımza sörül Dolma. 2 İnsan iyilik edect ği adamın kim oldl'"_ ğunu sormadan iyili etmcljdir. ( Ümit adamın uy4 nikken gördüğü yadır. # Sohbet dertleri! akrabalığından ibaret tir. W Alemde en iyi vaf| hık idaredir. * # İnsanlar arasındi| elden ele gezen en kıy” met a müdahene” dir. t #(İnsanı mahvede! emniyettir. Emniyetsi lik kadar sağlam re ber olamaz. # Kuvvetli olduğu halde kendini zaif zam neden torbasında altı! madeni olduğu halde açlıktan ölen adamıl! haline benzer. - REn tatlı yemiş: Insanın kendi elile dik- tığı ağacın yemişidir. A Alemde en fenâ huy, insanın kendi ka- bahatini - başkalarına: b_aşkalarının hünerle- rini kendine atfetmesi” dir. W Ahbabı çok olaf adamın hakiki dostü yoktur. ; ğe razı olmayan ada“ mın otoprağın — için€ gömülmeğe hakkı yok tur. »*Bir mecliste muhte lif meslekten adamlar vardı. Biri ortaya «İz- divaç nedir? »- K diye bir lâf ortaya Attı. k Aktör dedi ki: lzdivaor bir gülünçlü dramdır. Kumandan dedi ki: İzdivaç senelerce. -de” yamı eden bir muhare- | bedir. * ; Hırsızların hücumu Dün gece Ayasofyada tütüncü Abbas Efen- | ü/ de Abbas Efendiyi | memnun oluyorum. tutulmuş. Bj DÜN OLAN VAK'ALAR Dün üece Balılf pa- zarında kasap Fagk ile Marko kavga etmişler, kasap F»uik tabancası- dinin dükâmına hırsız- |lar girmiş üzerine bir nı çekip ateş etmiş ve çıkan kurşun civar- dan geçen tütün tüc- yaralamışlar. — Hırsız- lardan Hüseyim - Ali Divan yolunda otu- ran Neş'e isminde bir K— — e) — Kizmetci kiz :. u ntf dan azar işittiği içif | tenturdiyot içerek int har etmiş ve ölmüş. carı Mehmet Celalet- tin - Efendiye isabet etmiş. — ; ğ ÇERGL aN S A MN