20 Mayıs 1936 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 5

Mama 1 İşaretler | eya ii Uzaktan . i . Yakından... iü 8S— KURUN 20 MAYIS 1936 —— | | Gezintiler | Yaygarasız | olduğu gibi ey is sevkeder. vini . alanın ölümünü, bir ii ölümü di; iye e, o sekilde mütaleaya imkân yoktur. ,Bu bakımdan Yu- nanistarın aha derin sızılarla alâka duyarız, iserükelerin; hadi- 8elerin güçlüklerle yetiştirdiği bu epi adaml larının ölümü karşı” la Yunanistanın elemlerini ha- me ona teselli olacak tek bir kaynak vardır: Yunan mille- Bazı milletler vardır ki şahsi- Yetler halketmekte kıskançtırlar. in meslekler Him er takat... Pariste si Pale edenlerden olan meşhur İtalyan münekkidi vik Oğjetti bir ressamın tablosunu tenkit etmişti, sıl lan ressam münekkidi görme- ye gitti, Pale'nin resim yapmadığına ki- naye olarak dedi ki: — Bir insanın resimden bahsetme « sergisini tanzim undan canı ye salâhiyeti olması için resim yapması- nı bilmesi lâzımdır. Münekkit, omuzlarını silkerek ce - vap verdi: — Ben böyle bir lüzuma kani deği » lim. Meselâ hiç bir zaman yumurtla - madığım halde bir omleti bir tavuktan daha iyi anlarım! Moskova büyüyor ttikçe bi icap ettir » de bu yeni idari nt ayni zama» da Moskovanın on yıllık umumi imar plânı ile de sıkı surette alâkadardır. Su altında dans ve spor! e KM Yumurtlamam, emekler İ tün metali gelirsek, elimizde erlerden ancak bir kaç ik kaldığım görürüz. Hele şimdiki “bibliyoğrafi —. tar ç bir mü- On yedinci asrın bozgun hava sı içinde nasıl yetişebildiğine saş- dam, “Nice geceler şem'a sön- meden sabaha kavuşar: oca ini. yaratmıştı. bin di de bu uğurda göz nuru dökmek» tedir. Son zamanlarda Selim beyin. bü tek başına kavranmaz işi, lıyarak yalnız özi | nüfusu 1 milyona yakın fazlalaşmış ve çal bugün 3.640.500 kişiyi bulmuştur. de galışmıya başladı. Pek genç . 5 77 —.. kitap merakına uğ» Siberyada yeni şehirler “Deniz altı klübü,, büyük bir eğ ta fotoğrafların yakan aması, onu bütün kütüphane Siberyada eskiden mevcut şehir bü-| lence tertip ediyor. Bütün davetliler da sağ tarafta fihristlerini elde etmeğe zorlamış” yümekte olduğu gibi ayrıca yeni yeni) bir Paris Pisininin suları altında top-| içinde bile susadığını, i kü Bu sayede uğraştığı sahanın gi de kurulmakta ve bunlar mü «| Jânacaklar ve su altında yaşamanm| re bisiklet gezintisini, aşağıda- cın biriktirmiş olda. Ge | a? dansetm: spor yapmanm kabil| ki de su içinde bile nezaketle selâm- tema: 1926 yı » 2 e bundan kırk, kır yıl olduğunu laşmanın kabil olduğunu gösteriyor. il 3 | lında — Siberyada 12 şehir ve 4 iş - kıtada iki 'basma eserler | i mz mevcuttu. Bugün İse ayni) zası merkezinde vaktiyle 1000 kişiden| den evvel burada 30 — 40 talebelik bir) fihristi çıkartılmıştı. Hattâ birine ——-vad3 10 s-hir ve 8 büyük işçi kes tek mektep varken bugün 30-bin tale « de tarihçi Murat beyin de emeği İN Ri belik 52 mektep ve müteaddit san'at vardır. Fakat bunlar pek sığ şeyler- bir hızla büyü - dü ler mine iş Meselâ garbi Siberya mınta- kasında Kuznetsof kömür madeni hav « şehri doğmuştur. mektebi vardır. Ayni suretle ri üzerinde de 20 bin nüfusluk Baley Unde neh-| dir. v S. Gezgin (Sonu: Sa. 4 Sü. 4 Dali DM e As süzülen mehtapta bahçenin dışım. amma Gelenler, Se ŞEHRİMİZE m Ankarada eh yeni kra- tnamesini veren İngiliz büyük si Bay Karlo Galli tekrar şehrimize Ankarada bi başkanımıza iti e Fransız büyük Elçişi Bay P uma günü şehrimize dönecek ve sgn kal doğruca Pa» Bay Pano tekrar Ankaraya dön - meden evvel Pariste kısa bir müddet kalacaktır. Ağaç mecmuasının talebeye bir sürprizi a çıkar- sâyısı- elinde kalan iadeleri parasız il eği talebesine dağıtacak- ci sayıdan altıncı ki dar (Ağaç) 1 parasız almak istiyen iröneğinin - en aşağı orta , her sayıdan kadar oldü- ğu ei İstiyenlerin acele etmeleri lâ- ğaçlarm arasından şi da asfalt yolun üstünde halkalanan, biribirine giren bir kalabalık gülüp oynaşarak bekleşiyor, Kadınların eşekçilerin gürültülerine Di oldu; sonra: — Nesi var, diye merak edip buraya gelmeğe Diye düşündü. Çocuk, oda kapısının önünde he. vövgisiz ölü'bir gibi bek. im unuttu - top itme diye hızla sveterini koluna aldı, kapıyı çekip kapayarak dışarıya — Geliyorum, Sevim. Sevim, merdiveni yarı çılımış, son basamakta durmuş bekliyordu. Sokakta gürültülerle karşıladılar. — Olur insafsızlık değil; bu kadar bekletilir mi? — Benim eşeğim kadana gibi, az kalsm beni alıp götürecekti; zor zaptediyorum. ia el eyeti —H e mi — mim haydi bakalım, girin sıraya! , Bu son sözü öm söylemişti. Çilem gençlik olan garip bir mahlük gibi türlü perdeden, türlü ser. ler çıkarıyordu; herkes her şey söylüyordu; fakat Çe- im en cok Ülkerin sözlerini vuzuhla anladı. ekliler kafilesi bağırışa çığırışa Çam limanma ae İlerlereğe başlamıştı. Sevim, son zamanlarda annesile İlhan arasının| sevinmişti; fakat artık ; is rasına karı: sk bahriyelinin arasında, | henüz alışamadığı eş iki yanındaki iki genç yi iliki sarılarak sanki ayni zamanda iki in birden kucağında g'- diyor gibiydi. ği tüccarı Mehmet Halkatapar üzüm tica- yetine yeni pazar açmak üzere Avrupaya gitmi; ti; Salak si idare meclisi â özün Sabri Uçar, yk? te ait bir işi ölmenin üzere bi, gündenberi An - unuyordu. Onun ime ki Mis Kolet otel de Frav Zimmermanın arkası takıla eni ufuklara açılmak üzere ümit ve ea ile ii ni api çıkmıştı. Hüseyin Tok onunla be. raber gelmek istemişti; fakat biraz yüz bulamamış, biraz d kirleri İan utanmış olacaktı ki eli yerinel Güler Mis Kolet'le beraberdi. Doktor Çetiner bir aralık hissetti ki farkına var- dan Ülkeri: inden gitmektedir. a emi kızm ay ışığı altında Dn lana dalgalana uz: göz okşıyan ve iğ doğru iniyor; bel ha « rikulâde, kalçalar Doktor Gini alır kadar kaç defa si de bu kızın bu derece güzel ol mu ması) bir Kolet'le Ülkerin arasına sikiş caklığı ve yumuşaklığıyla hissetti; ayakların e dan omuzlarına kadar — ad mr İl muş zannetti; Ülkerin le yanyaı rafı sx cak ü Dee içinde Mi ayni a içide i i sarılmasın diye hayv: baştan larını ç rmuş, Ülker ilerleyip geçmiş ve böylece a kopar gibi ayrılmışlardı. Ülke: — Dektor, niçin bizimle beraber gelmiyorsu « r arkasına dönerek; nuz? Diye sordu. Çetiner, bir yanında Ülker, öte ya * in Mi Jet olduğu halde k 1 di İerryordu nerede bitiyor, kollar nerede başlıyor, mesafe ölçülü, konuşarak ilerlemeğe ie Güler, e kendisini hayli unu! Sabri U tlandırmış olan türlü hakileat Ba kle sinirleri bozularak, geçimsiz, fe » selesinin bir na e kıskanç bir kız olmuştu; hiç bir saadet arasını görmeğe tahammül emi Çetin a ea) etle ve Ülkerle samimi bir dostluk ha < içinde iler! ak e olduklarını görünce kendisine hiç ilişiği nadir halde daha fazlasmı görmeğe b: yanam” sinirlendi, öfke ile, onları arkada b: kıp geçip gitti, Kafile dağılmıştı; sanatoryomun nu kıvrılıp da Çam limanına saptıkları arka « daşlarının yürüyüp uzaklaşmış ve hear bendi lerin. den başka kimsenin kalmamış olduğunu el rkası var), arak güzel zel korusun