e liği Kali —— $ — KURUN : Hikâye Lusiyenin idare im kücük o tomobil, kırlar bilmeyen uzun e uçu - yordu. Odet kocasının e 0 tu urmuş, elindeki hp yı dikkat- fakat kâğıt gileri takip era eği la e esi halara bakmak daha cok eksi gidiyordu. Saat onde önünden geçmeleri lâzımgelen “e villayi ona çey- rek kala geçi Odet © sem baktıkça, sanki ilk defa kırlara çıkıyormuş gibi 0 iyet sayıyor, yaptığı bir Ae göre saatte, kilometre wi alan bu stmohilek | gözünde büyük bir kıymet alıyor- du. Büyük bir kasabaya ” gelir, Meğer o gün kasa! mi. miş, Önlerinde geçilmez bir kala” wardı. Satıcılarm sesleri or - am, halde sinirleniyor, bir düziye kor nayı çalıyor, Odet bütün bu halka karşı hiddetli ve NN gözlerini dört a ME bakı; rada bir BE el Oto * mobildekilere öfkeli bir sesle, de- di ki ak bilmez misiniz? 1 . 101, KANUN 1935 Bin Odet puslayı my Nerde i » diler, ne tarafı tutmı lâzım? Bir türlü li mireie Koxası- na seslendi: — Biraz dur! Yolu kaybettim. Haritayi bir gözden geçireyim. gi — Zannetmiyorum. Eğer dos doğru Ki olursak büyük yo - la çıkacağı — Öyle — a! Ypla koyuldular, Odetin hari ta üzerinde bulamadığı bir yolda yarım saat gittiler. Biraz ötede, yüz metre kadar ileride bir at ko- şulmuş olduğu bir arabayı çeki - yordu. Anlaşılan atım pek acelesi yoktu. Yavaş yavaş, bazı zı sola doğru gidiyor, arabacı hay bu vanm | yola sokmaya çalışıyordu. Otomo bildekiler s evindiler, arabayı ta * rada, Ea yvan arabacıydı. Şu- nu Ea rr yola sokmak i is- pa Arabacı da m ipi na halde ec > yet hayvanm yanı > > . Fakat vi korkunç bir çif. uğradı. Lüsiyen iyi bir fi * vaş sükünet buldu. saha ne ba- hasına olursa olsun geçmeye ka * rar verdi. Büyük bir hızla ileriye atıldı ve geçti. Bu zafer üzerine ar ka borusundan bir duman alkışı yükseldi. - Odet. mağlün almüs” olan. to. karşı dilini çıkardı. ma bu sefer de başka bir şey oldu. Otomobil yorulmuşa benzi - intikamı pm 2) (© Şundan Bundan ö Görülmeyen adami Viyanada yapılan yeni tecrübeler car İbr Stefan bil, yeni icat ettiği çok buki bir makineden çıkartmakta oldu- lar böyle bir makinenin yapıla - mıyacağımı, bunun (fizik ilmine mugayir olduğu iddiasında bulun- arsa da, kalabalık bir heyet huzurunda yapılmış olan tecrübe nama den göründü. | Fakat md. daha epi bir mesafe vardı. Yolun bir tarafından çıkıp ge - len bir köylüye büyük yolun ne tarafta olduğunu sordular. Köylü başını sallıyarak cevap verdi: — Büyük yol mu? Siz onu çok tan geçtiniz... — Ne diyorsun? — Geçtiniz diyorum. Öyle deli gibi giderken ne diye etrafınıza bakmadınız. Soldaki: yola sa caktımız. Şimdi geriye dönmek lâ zım. Çok Fan bir fersah kadar yal gidece mi. Başka çare kalmamıştı. Arka dan gelen ski beklediler. Atı otomobile koşmak için arabacıyı güç belâ kandırdılar. Yakm bir köye gidecekler, oradan benzin a işa” At sr im Bir iki a. ag çerivoveği bul otomobili Tik Suratına imei bir muvaffakıyetle neticelendi nada yaşamakta olan Ma- ler ve nir hak zandırmı: Viy: ei büyük bir oni bol nlar aydınlatılmış al sahne üzerine bir il muş, sandalyaya da balm dan yapılan insan şekli oturtul! muş ve makine harekete yeti gi miştir, İnsan şekli yavaş, yavaş y önünden kaybolmuş ve ortad8! ki san şekli ve el tekrar ortaya E mişlerdir. / Bir Alman elektrik malmeZ€ ması, vitrinlerinde reklâm mak üzere bu makinelerden # mi tane sipariş etmiştir. Kalmuklar Sovyet Birkiye ittihak etti) syada asırlardanberi yafi dığı li kendi milli benliği kaybetmemiş olan Kalmuk 5 senedenberi, kendi memlek? lerini kendi reyleri ile ve bi Rus şürâlar cumuriyeti kanı ile idare etmekte idiler. Kali birliğine dahil bir cumuriyet Kıl etmelerini istemişlerdir. mukların bu teklifi kabul olun!” tur. Bu ırk, eski Türk ırkma mf sup, m - milli benliği" a i rından emin idiler. Otomobile bi.) yordu. Benziyordu in adam a-| yerek ayaklarını dikti. Kırbaçla çok mutaassı lerideki levhayi görmediniz mi?| yaz sürat verdiler, Fakat her ne *| kıllı yorulmuştu. Artık bir adım) dılar, sürüklemek istediler. Fakat «b kalmadi Pazar olduğu günler buradan &eç| dense, at hapı dört nala git -| gidecek hâli kalmadı. Olduğu yer) hayvan oralı değil. Gitmez de git al ye YE kişi mek yasaktır, Kilise önünden ge meye başlad de duruverdi iyen hemen in * ihayet arabacı dedi ki Cezayirin Filipin Vil lima! çen yolu e azg Haydi ba -| | Doğru gra yine iyi. Halbu ki,| di. Ötesini i berisini gözden geçir -| o — Nafile i Bu, bir ay kadar evvel görülen bir “ kalım, geri aksi hayvan sağa, sola sapmak hu) di. Sord çok ey bir hayvandır. Bir de - r üzerine lima! Çare >. ar istemez geriye) yunu bir türlü b — Ne yeli 7? diğini iki yapmaz. Ne diye onu mi tedbirler konuluruştu. ui döndüler. Bir küçük du. Lusiyen onu geçmeye karar) o — Ne olacak? Benzin bitti. k N aTIŞA, ” çık - eba vakaları tekerrür € tılar. Ondan sonra dar bir sokak| verdi. Imkânı yok, istediği gibi Kesim ne yapacaklardı? mıştmız? Sokak çapkınları gi mediği için bu tedbirler beş daha geldi. Bin güçlükle bunları | yol alamıyor, sağa gideyim — i Ve elleri böğürlerinde kal| bi oyun etmek istediniz. oi de gilin itibaren kal dare İ serik kırlara çıkabildiler. Fakat| ken bu sefer hayvanı önünde bu) mıştı. Mağlüp olmuş olan at öte * başımızın çaresine bakın! 1; vg yorum. benziyor.| yâcak, kaldıpmıyaca! caklar Aradı Kadın ? — “Beraber olursak ölüm bile kor - kadeh içilirse bir aşk uy.) | Ruhlarımızm ve vücutlerimizin kutamaz bizi,, demiştim o Zaman.) kusuna dalar gibi ölüme da nüz sönmiyen bütün kuvvetlerini # Bunu da hatırlıyorsun ya?.. — Bir yerde kalmak istemeyince) tan harcıyarak likörlerimi v İM Ask, Macera ve Hayat Romanı İİ) Piç çi vr ya rma çk | rl esim km dan korkarım yok başka şeyden değil, ai için anlaştık ve karar ver- Otuz yedi yıl önce Mısırda bas Yazan,: — Kaflı — Evet... ö; ayr sen m di beni bırakıp gi. dersen 'dünya bir cehennem olacak... Bu kadar'yıl mes'ut yaşadıktan son- ra sonunda ayrılık çekmek!.. Fe- de oradan artık usandım, oturur mu sun — ii oraya bağlıyan bir şey var. ses (Nofrit) in, Het )Jn n- lerini ai ştım, Sen de Si ei lüm ne ula ir. demiştin?.. adi isk yea ve kafamda. dır, Bana “hüar p ta ölmemek in is vermiştin. sözü doğru bulmuştun ve demiştin ks 'ne olurdu, insaı cak, istediği zaman ölebilseydi!,, — Evet, şimdi de böyle düşünüyo - Sustum. Demek İçimde küçük bir korku dağ vx sek... Hatıri dan bir şey isti a dilediğimi ya heri m a: Ya MN hoş bulmazsa!. , Kej rak sordum: e rel ki sen ME izle IZ r günde ğin yari? Böyle düşün!., veya SuS- turursun, yan fakat bağlıyan şey 'de yek. mek istediğini anlıyorum parti köy dünyanın üstüdür, hayattır dan tat almıyoruz. Usandik, slam yorulduk. Şimdi ölü . mü bekliyoruz. Bir gün bize da. naışmadan ve belki de en beklenmi - yen zamanda kalplerimiz duracak. — Kus Dosdoğru söy - Hiyönedini. | Demek istiyordum ki.. — Evet, söyle!. Meyer bi- Ölüm, ana, Bozulan, kırılan Mine parçalarile madenleri tekrar potaya atıyorlar, e- srammel “g — Gene kenim gibi rain ya dönüştür. 'vef ny: bir kötürümler hasta - nesiriden, yemleri paviyonundan farkı olmıyacaktı. Susi Dışarıda, zürgârım çam dalları rasımdaki musikisi, aym Gun bülbül. liyorum. Fakat gene söyle... Din leri sesi, odamızın rengi vi Da S€-! her şey, her mam nin ağzından olursa... sl — ki artık git - Fakat rai öyle geri atırlıyor musun, Mısırda ettim gece yanyana of en “Senin öl -| o— Gençliği güel getirmek ümidi ol dükten s0; bile yanımda bulu ma; daha rahat ölebilmek nı isterim.,,, demiştim. “Ben de öy .| çarelere aradım. Bi Imadı. Bir Jel, tevap vermiştin. tertip yaptım. Tıpkı ecemizde on- ei — Şimdi a ke lk İl im Ain lenen felâketler bizi kor.) i mıyacaklar biliyoruz... Fakat madem. Ertesi gün Vm hizmetçilere, bahçıvana uzun bir yolculuğa çıkaca- ledim ve bahşışlarla Oğullarımıza birer telgraf çektim. ire m yanımızda bulunma. gam de notere bırakın. ca hazırlık bitmiş oldu. Ayın on dokuzu... Güzel bir sonbahar akşamı... Ar - Ma Memeni Yorulm Leylâ yay geri un görünüyordu, — Erkenden yatalım ve uyuyalım. Dedim. — Dinlenelim... Dedi, Bakışlarında hâlâ otuz yedi yıl önce gördüğüm ışıklar yanıyor gi - biydi. İİ e yan, - yorulmuyan her yıkanan dada Ex yatağımız son defa bizi Odada uz bir aşk uykusuna da. Tacağız... Bit, olduğumuz yerde Bere “ki kaldırdıklarından haberimiz olmu. Yü ” ii h Şi & yan ve hep yaşanan mesi celeri düşünerek biribirimize #9” Bir aşk uykusuna dalacak ve ” tık uyanmıyacağız... ... Hayatı sürmek, ondan tat ali için ie bir varlığa lardan pek azdır. Bazı dünyayı bir lar Ki ye — bu bakım değil isi yoktur. aşıdır.