iii A EE “bir intikam almak İ Çiçi Avrupaya bakarak hayalâta dalıyordu Orta Asya yaylalarınm şarkında i di Or! un Vi —— Di ile birleşe - be orada kal Fakat — mk kurtar - mak için ortaya çıkan ve Te” İsi Çiçi Hünlerin bu anan erin: garp ediyord Hünlerin Çiçiyi takip eden ka m Mn miri ve Rus nı takip e lerek “arş, Periler denizlerine 7, ta (Volga) nm dar 0 aları hâ- kimiyetleri' altıma alacaklardı. Vakıa bu büyük muvaffakiyet leri elde > o kadar kolay bir yolda Hünler ara sında mİ rolle Çiçiler den sonra Atilâlar gelecekti, Hün lerin gelecek nesillerdeki evlöt - larr atlarmı bir gün Tunada, son- ra (Seine) , plana (Pö) nehir - lerinde sul yacaklardı! Çiçi u zaktan gördüğü Avrupa kıt'ası - nab akarak yarının büyük savaş rg ol ei almacak güzel et ganimetlerini dü mi ile dalıyordu! Fakat böyle çok uzun ve zor bir mü icadele mm €vvei UNUN Raylı ARL kalı zilebilmesine mani olmuştu. Çiçi düşündükçe U-Siunlıların kendi - ne oynadıkları oyundan dolayı daha fazla kızıyordu. Bilhassa göndermiş olduğu heyetin sebep siz olarak katledilmelerinden do layı içinde galeyan hissediyordu. isset Steplerde ve ormanlarda uğ - lar sert yaşayan tabiatli vaziyeten askeri kabili -| mamış hatıraları ve ini ii Miş Kapçaklar intikam his i daima tehir edi * sera. mez U Siunlular a Tasm ttfak buna man olu e ya Yi aKpçaklarn U-Siunlula Ta karşı rin f arasında bir tedafüi itti- fak yapıldı. Her ne vakıt Ka U Siunlar üzerine mek zamanı geldiğine kani olur larsa ittifak vie Çiçi Kap. çaklara yardım edecekti. Milâddan (33) sene evveldi. Bir gün sabahleyin erken daha dan bütün Hün as - i ire görünmüyordu. Bütün ai ii 118 ÇEVElULiŞ Olük ge j de yırtreri | İer arasında ileri harekete koyul dular. Fakat vakitsiz bir kar her tarafı mi Şiddetli bir so - ğuk kemiklere işli; Böyle bir ri ileri hare - keti akilâne b değildi. nun için Çiçi yolda devam etmek ğ rını ümit ederek hayvanları için kâfi derecede ot almamışlardı. Bundan dolayı böyle tamamen karlar ve buzlar ile tutulmuş o lan dağ yolları arasında gilebil. mek hem çok zor, hem de tehli * keli idi. er geriye dönerek ilkbaharı emek daha mı doğ ru eiaoekta? Küvet Çiçinin i çindeki intikam arzusu itidal ve basiret hislerine galebe çalmıştı. Süvariler boğazın — ve buz ları arasına dalıp ükse! yaylaları geçti, vr içinde as kerlerin çene kemikleri birbirine çarpıyordu. Çünkü k gittik - çe daha ziyade ie Büyük ve yüksek ar kar - lar içinde örtülmüştü. Mi da çelikleşen cumudiyeler insan ün veren bir man are biz ni saha ei başka bir ses işidik miyordu. Buz kesilmiş olan şela leler hareketsiz bir halde Saye du. İhtimal ki > ya sel en geri dön e bahar gel | vebancı Posta | Bulgarlar Yunan Kıralı Jorju POR hea Sofyada çıkan (La rini gazetesi kre krallık jiminin yeniden tesisi an tile Yazdığı bir makalede şöyle di- yor İkinci Jorj Atinaya gelmeden vvel memleket anarşi içinde idi. Yunan kralmın müdahalesi ile iki gün içinde yane işler sa- lâh bulmuştur. Vakıa “Kral sal - ti i etmez.,, diye bir ardır. Fakat bu kaide bir çok üeüikieler; he. le Balkanlarda kabili tâthik de - ğildir. Bu memleketlerde halkın tabiati çok ateşli ve disipline mu - halif olduğundan mutlaka sek bir mürakabeye semer e a kendi vatandaşları - nın tf noktasını iyi bildiği a gahdi ndes le harekete lü - hareketinde Eğ ali olmuştur.,, Ingiltere ve Yakın Şark Bir Fransız gazetesi sansasyonel paktlar- dan bahsediyor / Fransız muharrirlerinden (Saint dığı siyasi bir makalede İngilte - renin 'kta nüfuzu arttı gından . bahsetmektedir. Kame arptenbe! tanda ME hâkim rolleri hü lâsa ettikten sonra sözünü şöyle bitiriyor: “Son günlerde Irak ile İbnissuu. dun Arakistanı arasında bir ittifak Brice) Le Journal gazetesine yaz-| V* wuharriri vü Arms my h Ve ceye kadar iyi rel arayıp bul mak için henüz vakıt geçmiş de * gildi. zak buz kesilmiş olan eğerler üz n baygin bir hale mii Takatsizlikter | gözleri ki etraflarında kor | kunç canavar hayaletleri görür gibi iri Bununla beraber hiç bir ta*aftan en küçük bir şikâ yet sesi hem Ayr Hünlerin “ölüm var, üm yok.,, Kaidesi sanki bir ordu şeklinde canlanmış görünüyo! Böyle ilini buzlar, ölüm ha- yaletleri arasında nihayet bir iz- tirap içinde ilerliyen kafileler yi katsizlikten durur gibi oldu, vakıt Çiçi Mi bir yel içinde uza yıp giden doğ bae va bu yollar üzerinde içel kar çattı, derini Tik derecesine kadar il ri götürü! : müştür, İki memlek; ketin n par: iz temleri de birleştirilecektir.Yine ki memleket un varidatında bei gümrük tariefleri tatbik olunacak tır, Haber alındığına göre Efga - nistan ile İran arasında da bir m ahede imza oluna Ş, alâ nistanda krallık ren teessü - sünden sonra İngiltere büyük bir nüfuz kazanmıtşır, Sözün kısası İngilterenin yakın şarkta mevkii kuvvet bulmuştur.,, O JTTDAVETLER | m yn rede C. müd deiumumisi lenin lal memuri yetimize müra ver 8 gali ve buzlar içinde yapı - lan bu dehşetli sefer böyle daha leyip götürüyordu, Böyle uçurum lar içinde ölüme gidenlerin çıkar dıkları acı sesler nihayetsiz ses - | TOPLANTILAR 1 üzerine Türklerde Güneş Kültü yadiğârları ve Misırdakı “Ra,,Tanrısının Türk Küttünden geldiğinin Güneş - Dil Teorisile ızahı Güneş - Dil teorisinin vazettiği esaslar, elimizde bulunan küçük bir broşür içine sığıdırı ol makla beraber, tarih, filoozf* fi- loloji ve lengüistik sahasında bu- güne kadar söylenen pek çok mev-| a eden meseleleri ihtiva eder. Mese- â “güneşin ilk insarlar için her dilindeki bütün eski ve yeni keli- melerin dan tetkikini icap ettirmekle kalmıyor; Türk u- tanmda bulunan asarı atikayı da bu bakımdan in- celemeyi Könün meselesi yaparak Demek ii sel ii elde R rey de bi- zi bu noktadan tmeli- dir. Bu sahada harim bei ta- elle sıkı elbirliği yapma ları lâz; Türklerin eski vatanı olan Or- ta Asya ve civarmda (Altay, Ye- nisey, garbi Sibiryada) bulunan ve güneş ğa > sirri olduğu ü- zerlerimdek kurslarından anlaşılan FRİ oalrak tarih eo! ni şe lorinski “Tomsk Ü- 5. KURUN 101, KANUN 1985 —> “Ulus, iz dil yazıları “Güneş-Dil,, teorisi loji âlimlerinin dikkati-| notlar i — doğan güneş kültü,, nün Türle- tiklerini yazmıştır (6) 4 idanlar devrinde (X.- XL. a 7 sırlarda) Çinlilerin." 'cenup a Türklerin “doğan kültü, nü tazyik etti. | hâkimiyeti za- manında ise bu Çin ve Mogol kül- bir yazma eserde “Kırgızlarm 16. ncı asırda bile “Güneş'e tap- tıkları,, yazılmıştır. Hattâ ea a han eda bir ari o ki ları el ei Esk “M: gollar tulü mai nında güneşe ta gel diyor ro. ei, Kasım (Han- Killik Türklerinin kültürlerin den bahseden eserine eski paganizm yayeğan vardr emin ederken gün ın? der ler,, diyor (9 gi Alta 7 Türklerinin kozmağoni ve nitoleğilerinde eski Türklerin “Güneş Kültü,, ananesi pek bariz ge e -arpar. zmogoniye göre ati ven niversitesi Müzesi adlı eserinde| ya al denilen erkek tanrı icat şu satırları yazıyor 5 ve yaratma kuvvetini ane. “Bu kavmin ni ihtiyacafın z O)ös0iz e TaRİ tatmin gi defin merasi- eri mağ enez minde ve dini - kült eserlerinde “ay” a da “ata,, Biilerize göre görülüyor. Bu kavmin mezarları bu “Agene,, güneşten başka bir. gösteriyor ki, bunlar âhiret âle- şey değildir. mine inanmışlardır. Galiba güneş # Si âli ulâhiyet ve hayat menbaı ad- “Güneş - pie teorisinin bu sa- in rey kuş suretin- de ve lesi içinde tasvi: edilmiştir. Gi ki, bunların akideleri, fetişizmden yükselmiş- dir, 11) Tarihi eserlerden öğrendiğimi- ze göre, “Güneş Kültü,, Türklerde pek eskidir. Bu Kültün tarihi de- virlere, tarihten önceki zamanlar- da kökleşmiş bir Kültün devamı 5 olarak intikal ettiğirde şüphe yoktur. “Ra,, kelimesiyle karş"la Çin tarih kaynaklarında tespit a sag--ar--ağ Miyim e göre, Hönlerin İmpera- sağlar Wi i ru La - Oşan age (Büyük Me- Ani: ei kar--ığ vi enin oğlu) paratorüna ağ 1 , ti Kip liği “Yer ve gökten mercedeki (“Ra - yahut - doğmuş, Güneş ve Ay an Ara” — parlaklık) kelim mesinin de memur edilmiş, etimolojik analizi ayni formül il le Hönlerin büyük hakanı...,, diye yazıyordu (2 “Hönler beşinci ayda toplanır lar. Babalarına, semaya, yere ve diğer ruhlara kurban sunarlar. Hakan, her sabah sarayı re tulü ei Kesi gecele- 3). reterliğinden: Kurumumuz bu elsi ikinci top- Tantısmı Mi 2935 mba günü saa üz Beyoğlunda Türk Tıp cemiyeti binasında yapacağından üye- lerimizle, istiyen e lama gelmelerini rica ederi: düşmekten kendilerini artık tuta- Kenan Hulüsi Bir yarasa Hönlerin bir Kb me “Duan- hu,, Türkleri de Güneşe ve Aya taparlardı (4). Ga - Li,, sülâlesinin müessisi olan Çicumin gençliğinde düş- mandan kaçarken bir ik gel- miş ve “Ben Ha- ona köprü vazifesini görmüş ler (5). ından çi-) zaj ifade olunur: ri A ğ--ar--ağ ei “Ar keli imesi Yakutçada “en iyi şey, sayın, ehemmiyetli, m pâk, mukaddes, ilâhi” man Mi gelir. (Ar toyon — semavi ilâh). , Dikkate şayandır ki e uk ayl vie Başı esin i yıldızı manasına ge- n al, Türklerle rp yaşıyan Se çe dilinde a imelerin etomelojik ilen > Di ile karşılaştıralım: eş kerleri trampet seslerile uyandı. | mryorlar. h nlatın Türklu dır kapıları, ryorlar, hayvanların eğerlerin İerin ev ve çadır kapıları, Harbe karar verilmişti. Süvariler| den yuvarlanarak yerleri ve Bir kıza Aşık oldu genel olarak, şarka karşı oldu Ra ar --ağ — atlarma atladılar ve Hünlerin | yan bembeyaz karlar içinde gö Yakında kitap halinde da tarih ve etnoğrafya âlimlerinin Rav : Ağ ar İ- av Sağ) — Memleketi ile harbin rine ize mülüyorlardı , pi dikkatini celbetmiştir. İre :İğkirteğ birbirine bağlıyan geçit -İ (Arkası var) | | — Prof, W. Bartold “şark kültü (Lütfen Sayıfayı çeviriniz) : ia ke Ak ii yu esen enilden i bi sl eee ile Mg dey e pi 78 Yedek il;