4 Eylül 1935 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6

4 Eylül 1935 tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 — KURUN 4 EYLÜL 1555 ———— a 20 bin yaşi Yazan: H. H. Ewers ai salonda yalnız kalınca, kapmın lidini içeriden üç defa ki - litledi, imdi vE YERLİ Bir müd- t ayakta durdu, koridor, rtak dinledi, Pat, pat, pat. Diye bu sesler yavaş yavaş kayboldu. Et rafa tam bir sessizlik çöktü, Hamil — Şayet balta vücudünün bir ye - i sabırsızlığım - i p önad, beni affet! Bu ufak balta ile iş Dedi, İşe başladı, Mi irmek kolay değildi. Parmaklarını donduran soğuğa ehemmiyet bile ver- bakışla sile, — ear arm istediğimi, 1 İ narak — Sabret pe neredeyse seni — kollarımın arasına alacağım) dedi, Buzlar, her taraftan gen ile İ parçalanıyer, dökülüyor. Hafif bir darh daha, bir daha! Bir an geldi ki, birdenbire, buzun, kadı ha; ince ye kokulu bir Onu, buzun nin kolaylıkla, yavaş yavaş çıkardı. Bütün vücudü soğuktan i titeiyo, rdu. Kadını kolları arasına aldı. Bek - E ” s rdü, Orada, ocak, tatlı m yanıyor, etrafa ılık © bir hava ya ordu. Kadını, yavaş- ça, itina ile giemin üştüne yatı yn kapali gözlerile şimdi uyuyor 86 HURUN'un Romanı “Hacı Yaşar Ağa hastanesi ,, de mu- kadderatın hükmünden kurtulamadı şte o sırada istediğiniz yer| © de görünmüş olursunuz, Fiakkizie konuşmak Yüyünen si varsa, o göründüğünüz & yerde konusabilirsiniz. Böylece iki var- lığımız olmuş olur: Biri, kendin iş, uyuyan cisminiz; ö teki de dilediğiniz yesda en hayaliniz, ki “kevkebi ci- sim,, yahut “necmi cisim,, der ler, Kamil Flâmariyon “Urani,, a- - dındaki kitabmda bunun çok gi - zel bir örneğini ür Fa kat ben boş yere luyorum — mi bilir, Hüsnü bağırdı: — Evet, bunu (o yapmasınıda biliyorsunuz, değil mi? Bana öy- le bir gece geçirttiniz, ki... Aş v E lm Kuvvetle- re dayanan ü lar baki her mic ler, memurun iğ o hâdise hâlâ aklımda. Siz yata- ir kâğıt okuyor- dumuz değil mi? Ben sizin oda- nızda bulunduğum sırada ada hag! ACI YASAR AG e Lİ Aİ Türkçeye çeviren: H. Varoğlu Hamilton sür'atla boyaları, şöva- lesini hazırladı. Büyük bir şevk, büyük bir ilhamla çalışmağa Derik Hiç ressam eserine bu kadar aşkla başlamış değildir! Saatler geçtiği halde o iaikinde T geçen saat ona, bir sani ye gibi geliyordu. Bu müddet er ocağın alevleri uzaya uzaya devam ediyordu. Salonda, sıcaklık, dayanıl- maz bir dereceye çıkı. Hamiltenun al- nında iri ter damlaları belirdi. O, bu halini, fazla heyecana hamlederek ce- ketini iken gömlekle çalışmağa de- vam m elma Güzel kadınm dudaklarında areket sezer gibi Dikkat, is evet aldanma alt dudağı hafif bir Yazan: Kadircan Kaflı İçlerinden en irisi, kapıyı kırar gibi ed “Açı ulan, aç diyorum sana,, diye bağırdı. — Baş ürüne senyor.. Ne arzu bu- senn acık - tık ei vr 2 msi ayd yak yı le razı olurduk. line yal kadar eğildi; Dalar kiii ai le ve tai ymmanı koğuşlarından bir sys andırıyordu. — Sizin gibi yiğit hay iyeri ancak | dayak yeiirler mi âlâ sı pie lası 8 üz bugün ke yet ya dm ona le ediyor, yanıma çağırı - yordu. Fırçaları elinden fırlattı, Kadına doğru koştu. Oraya diz çökerek mavi minimini eli avucunda sıktı, ba- Şını kaldırdı, kadına baktı, sonra ha - fifbir Birim ia e halep kol - ları arasıı lerini yurdu ve onun panaklarm, a > gerdanı- nı, göğsünü, öptü, öptü... Uzun ala bel kalbinde lediği aşkı, güzelliğe ve san'ata kar duyduğu sonsuz iptilâyı, o kadının ii cudünde kucakladı. Bu istiğrak çok sürmedi. Birden - bire dehşet içinde kaldı, Yüzüne, şim” we iğren Çi a bir bine bulaş - adım geri fr in hey teşkil eder çay, ted rici sürette rdu. sz üzerinde sürünen Şu yığın di? MN tahammül edilmez kad “ ağır bir koku etrafını sarıy: u koku, ocakta parıldıyan alevlerin 2. Yazan: A. Ismet Ulukut taneden çıkmış değildim. Binnaz bundan bir şey anlama- dı, sordu. Hüsnü o geceyi anlat- tr. Bunun üzerine kızın e çatıldı. — Bunu da mı yapıyor? De- — Ara sıra söze karışması, Babı- âli dili ile Paula, herkesin hoşuna giden sz e za se“ fer de Gi Da İsmi luklarma amaati lam di mi üşnü gene Şam ğe — Bee ne bu hâdiseyi anlat nişanlınızm yanın- o en bir ak yerde de bulu e sm şüphesiz onu kıskandıra aydınlığı barlar adeta bir şekil al mağa başlıyı Artık li ei gelen, yumurta akı renginde yapışkan bir maddeye ta havvül ser cesetten korkunç Er Me yulâ fu zatıyol ib görünüyordu. Zaman, bu emer işte intikamını alıyordu. Ka ai yapışmağa başladığını his - a rdu Deli gibi bağırarak öteki kapıya koştu, buz dolu odaya girdi, ve büyük bir korku içinde bir köşeye büzüldü, kaldı, Onu Işte orada buldilar. Namü'- tenahiyi ayakları altıma almak veh - mine kapılmış zavallı bir deli halin- © (BIRI) latmış, artık Hacı Yaşar hastnne- sinin hiç bir gizliliği kalmamıştı. HAK KİM OLAN MUKADDERATTIR Binnazla Nezirin nikâhları Ce. milin evinde :k sade 5 a 0. — eni attı; zeyi yerine koydu, Mw cani i ki eri keramet sahibi o duklar v bene a ezher dihei oktora al dir m bir hâdise var- mış; ben Bill Binnaz, kr zm, .. ver de doktoru birlikte götür, Nesi ie r şüpheli özlerini mite w Cemile baktı. Her şeyi anlam — Pek m Cemil şoföre, bir düziy: — Çabuk, ça b abuk! ,Diyor, halecandan başka bi şey sölemiyerde. Se rin F Doktor gülerek gayi verdi: ren — Benim kendimdi en geçişini gi uçmu; ye, neleri kirlenmiş, örünce uyandırır ve mesele del ağzımı bıçaklar Eye Bir. mobil son vitesi açmış uçuyordu. Binnaz kızdı: Gel diler — Aman siz vd; ne tuhafsımız! Hacı müthiş bir a ey ber try Âlevle- Neler grdryorsamz | rin gatırdattığı kuyular — Kızı rica ederim. Bu n (m eye İlinde n cira- vesile ie ği len izl anahtarını ver- a! k boğuk feryatlar ge- asta, âciz kadınlara, finder boğul 2 f sin ler bütün sırları vx | mi gz diye ve re a Hasan şöyle düşünüyordu: — e yadıtgamıyacağızı. Fe- na değil, Birdenbire Lale yeni bir şey gel- MİŞ re a m mekik sany Or İn — Senin adın ne ya — Sen; Bye getireceğin sı * ğır ie şimdi ii Biz bi- p içmek i pla reyim senyor.. e cyo, Katenzaro, Kıhrıs. devam ediyor - Hama onun sözünü kesti; — Ben Kalabriyalıyım. Bunlardan kli şarabını hepsinden çok ser — emil şimdi.. Ne kadar? —D dam.. daha sözümü bi » Hrmedinin Fakat burada eriği md Şar mii tadı yerinde içmekle — Yani. — Meyhanede. — Sis bilirsiniz, nl — Bize meyhaneleri bulunduğu yeri şöyle gelişi güzel anlar Bu» raları bim Yeni geldik.. Hancı istemiye istemiye yol gös” terdi Kara Hasa -— Gemiciler. e o Li mi giderler? — Ora çilerin de, sizin gi bi yiğit görüierin de gittikleri mz haneler — Bağ yi Mim Gecikmezsiniz Sanırım... — Gecikirsek ne olur di Hani., devriyeler ger da, Bir Ti tire korsan gemisi lima; ağana kadar geldikten ve hai İren — dağıtan bu tanrısal yam m dan şeytan mii (ilâhi) göl- ne Dile bir eşi daha yö- rülm u çok temiz t yuri re si Tele ie ve we et fışkırırken şimdi ölüm dekar salan bir tahanmem haline gelmişti. Kudu: ejderha. Polis müdürü ile doktor, a nilere Miran mukaddes ruhlar gibi, bu alev ve duman kıyameti- nin e atıldı lar... ci bir üzüntü Binnazın kalin ni didik didik ediyor, geri diği, anlamadığı bir korku, bo; zında çözülmez düğümler e) rdu. yor Dışarıda telâşlı adımlar işitik- di. Oda kapısı ılmca içeriye, yırtılmış, çamurlanmış kıyafetleri, dumandan kararmış Şeğelerile id meyus, perişan iki adam nlardan biri, korku ve he- yeçandan iL? Binnaza doğru yürüdü, yapma metanet gös- termek İsteyen si de dedi kiz y gir şi mecburdur. Kimsesizlerin yuvası de deratın kulandı. Şimdi onun yerinde bir iken döküntüsünden baş- ka bir Imadı.. Erte £ ye sabah erkenden polis möğlrü doktoru aldı; ii yapılıyordu 1 ili iza m ve elerin, eceyi bir taşın üstünde yarak, d Öğre geçiren Hani: görünmez oldular,. ”İ daha ge nel (umumi) ar ağa hastanesi,, wi ükmünden yan| . nun gemisini Ye eemiağ Ki Şiraleii tan sonra, böyle — Dü — Evet. - — Gördün mü talihimizi?.. Fakat | 'ndimizi tanıtırız. İnan © lerim, m. Yal nız, ku” bl kendiniz için bil * / giler eken sayın senyor!.. Kara Hasan kılıcının sapını sım | şahidimiz bunlardır. Sözde yanların a da anlamamaları ek den gelir ii Sile kadar eğildi. Kendi içinden: « — İşte tam bir şövalye! — Ona hiç şüphe yok, sayın sen * Yor İki arkadaş yarı karanlık sokak * lardan birine saptılar. Çok geçmedel pe ehlini - © Kara Hasaj daşı kendile rine çeki düzen iye m iki; alarak bek rini dolaştılar» celeri dışarı çi” sözle yerap mesi al .. ye simi beli — Dese Ki, y A Velinin yerini tutanlar Me daha baskın girl sw Artık rahat kalmadı. burala: — Söz aramızda, Armenyo dayağf yiyince şaşkın kaza (döndü. Ne İs& gene ucuz kurtulmuş... (Arkası var) fe molla ile Makbulenin anlattık” larına bakılırsa yangın kontaklar ış olacaktı. Bi m ISYAF) haki” kat Süleyman Şefika na ören vg in aber verm& si Üzel lanan eşkiya ar#” sında iğ geçerken EM Sanda bu defa da Delebedefin asılma ile yeni bir intikam almak için Il te ını bozmuş. bili zın babası buna karşı dura: Çünkü vE böyle istiyo Yalnız o gece Makbulenif kusunu kaçırmış. Yangının d8” ha ilk başlangıcmda bu kadınıf ykırış ile herkes ayağa kali Pe hast: 7 ıdun1$* u hâd m sonra, doktof kö: ei kirli va Bini zın satın aldığı ve “Hacı ağa çiftliği, adım, Ki “bir | çiftlikte, gene maddi hayatın p#" rıltılarından uzal a, ir ii adr. Hanife Mollayı, Makbv” kâtip Lâtfiyi Yale Bundan sonra, ne erin Ya aşi hastanesi,, , ne de vücudun b” kuvvetlerinden ilede eden davi usulü kaldı. Hele b bir istikbalde en a den meydana çıkmak Ste bi ül A a bulmak için büsbütün un“ Za LİN ve kimsesizler he” talıktan ve açlıktan ölüyorken yari olan hastalar, mede tabi” betin ilerleme tecrübelerine pr reğeı o dektarlağu yapa" refah ağ çık” tek ia Mn Hele sefilleri şünecek bir kimse meydana mıyor... Çıkmıyor. CBITTİ)

Bu sayıdan diğer sayfalar: