İndi üs İyŞE, Ders te Kemal Reis bakınca, e. kesik başım gördü! Sokakta bir kesik baş dolaştırıyorlardı! Aradan bir saat geçti. İki saat geçti. Sinan e aa İ Ayşenin telâşı gittikçe artıyor, ks duvarlara vurarak ağlıyor- e vg Sinanm kalbini yokladı: ha Yaşıyor... Daha ölmemiş. Alla - | vii onu erir > bağışla! Diye bağırd © Ayşenin | ima koşacak kim” se yoktu. i O, babasına bu ilâcı heiedğkleri Zaman — ayılmadan önce — k — Sünün kabarmağa başladığını De trlıyordu. İ Sinanın bu sırada iğ hızlı solumağa başlamasından $ sinden genç kız, kendi ! bnde OöĞ © Diye rimel “Tek kolile de- Hkanlınn göğsünü * rvazlamağa başladı. — Sinan... Sinan... Bir kelime e hafiiçe kollarını kıp Fazla krmıldayamadı.. © Yüzündeki sarılık da yavaş ya” WVaş yavaş kaybolma geyaklarz i enbe başlıyordu Ayşe e ici » Genç kız, Türk denizcisinin ba- Kndan ayrılmıyordu. Sinan henüz ayılmamıştı kat, belliydi ki o artık eau. ümün pençesi delikanlmın ya - si Wi ğe eyer ın başi ucunda o * hu. een ölümden kur * . Fakat, aradan beş altı i halde neden uyanmı- Bu Me şak bir sarhoşluk ne- ii. Ayşe, Sinanm ze - alsa anlamıştı. O halde Sinanm dışarda bir düşmanı vardı. düşi tehirliyebilirdi.? k Zavallı Ayşe, bunları düşünür - <n, mil rm ki, Sinanın ken * disinden başka bir düşmanı yok" Bi. Türk delikanlısı kendi kendi - Ss Ri zehirlemişti. Ayşenin bir şeyden haberi yok- saraydan biraderi gele- tekti, Ayşenin biraderi Sinanı çok Seviyordu, Ona evini açmış ve kız yi onun hizmetine Mei Sinai Ayşe bu başı görünce titredi. — Genç bir erkek bağrı. ya iverek pencereye koştu. Mi di 'ginm ucunda sallanan ba$$ ikkatle baktı. Ayse birdenbire fapalağaiz a ©, yeni kesilen bu bası ün manından başka kim Yere! ri herkesten iyi sezen V. > düşmana kola; — Kardeşim... Mahmudun ba - Diyerek, sönmüş bir avuç kor halinde yere çöktü.. Bağıramıyor- d u, Ayşenin biraderinin başı, Sul- tanın emrile kesilmişti. Muhafızlardan biri her soka - ğın başında şu sözleri yüksek ses” le Biyküyi e — he sultana Yi “. kâtibin başı inler cezasız kal ee Ayşe yerde yatarken. baykuş haykırışma benziyen bu meş'um — birkaç defa işitti. Gözlerini yg kindle geçmişti. Felâketler ardı sura geliyordu. Aşağıdaki odada Sinan, üst katta da Ayşe.. Baygın yatıyorlar- dr. Mahmudun ölümü pek acıklı olmuştu. Mahmut, sultanın kâtibi idi. zere EM şeyler yazdırmak Mahmut nasılsa galeyana gele“ a © “— Milletim-ıztırabınıduymu- yor Çam Zenginlerin ambar- larını fakirlere neden açtır sunuz?,, Demiş ve bu kadar rm bir sulhtan — bir küçük memur ol - duğu halde — kendisinin bile yü - zü kızardığını söylemişti. mi Abdullah bu sözleri du sa de mi onlardansın? Diyerek, zavallı gencin başını vurdurmuştur. şin acınacak arafı şurasıdır ki, a Mi indiren kolu > titremi ri ni vE halde imi e mi bu halde iken bile: * - Hain hükümdar vi tin bağırmıştır. Biraz sonra ikinci bir cellât ge- , hem bu yarım kalmış cina- yeti tamamlamı$, hem de önceki pm Demir kapılı odasının dalkavukları gitikten di b en ına kalıyor ve kapıyı sürmelemeden yatmıyor. i Garnata mate: e bü - ahm udu Sakir, zen Herkes, günün bi mudun , sultanı tenvir yrd ahmut uzağı gören, tehlikele- e Garnata- edeceğini nın mesini İs! iste cahedesine gizliden gizliye devam eden vatansever bir gençti. (Devamı var) mıyor- | yumu: Ökonomi| Türk Alman anlaş- İmasınının esasları Dün Ticaret odasında Istanbul ihracat tacirleri toplanarak yen Türk - Alman ticaret anlaşması ü- erinde konuşmuşlardır. ay Sait Rauf anlaşmanın e- sas hatlarını anlatmıştır. Bundan sonra da Almanyaya yem ihracat konuşulmuş ve doğru ihracat yapılması üzerinde kararlar verilmiştir. Yeni anlaşmaya göre bütün mallarımız, Almanyaya girecek. tir. Ancak yu tenjana tabi tutulacaktır. tenjarı miktarı da 22 bin kental * dir. Bu miktarın aylara taksimi, Berlin Türk Ticaret Odası ile Al - manya hükümeti tarafından ko - Yal Si dil İş iş tir. i Bundan başka Türkiyeden yu - alma işini Alman Devlet Bankası doğrudan doğruya idare edecektir. Ispanya ile anlaşmal| « yapılmak üzre İspanya Vak aramızda yumurta ithali yüzün ticari an ıkan e ni a balledildiğini dün| şör, yazmıştık. Aldığımız son haber- lere göre bu hal çaresi, İspanya- nın bize yeniden ve 23 Mayısa ka- ar olmak üzere yirmi beş il bir yumurta kontenjanı vermesidir. Dün bu vaziyet üzerine İspan- aya yirmi bir bin sandık yumurta gönderilmişti ir, Bununla beraber yumuvtacılar ihraç müddetini az bulmakta v b Ta g bin des eşya yağma dilin S Mari İİ Niyazi Ahmed Okan Yazan: ı Zeyrekteki İkinci kilise camii Zeyrektedir. Bu kilise, biribirine bitişik üç bina dan mürekkebdir. Bunlardan biri 1143 - 1118 yılları arasında ikinci Komnenin karısı Macarictan kralı Ladisin kızı imparatoriçe İren ta- rafmdan kurulmuştur. Yalnız, bu kilisenin üç binadan hangisi oldu- ğu kat'i olarak bilinmemektedir. Bu eler, yp yedi yüz ra- hip bul hastane, bir darülâceze bağlı idi. şehrin bellibaşlı ve en büyük ma- Fİ RE Bi idi, O kuru; ün manastırlar pat- rik ile ms bağlı bulunur- ken, bu manastır hiçbir yere bağ- lı değildi ve hiçbir vergi vermekle mükellef değildi. i zal Manoele bıraktıktan sonra kardeşi eğer buraya kapatıldı. Ölü- ii de burada gömüldü. Bu imparatorun “birinci karısı ve Almanya imapartoru Konradın baldızı Bert de buraya gömülmüş- ül Bizansı Lâtinlerin işgaline uğra- dığı vakit, birçok kiliseler gibi ve rası da zaptedildi. Bütü edilerek va a di. R Sen lok t k al yapılmış olan Aya Marya Ödiktri- ya taşviri de buraya nakledilmişti. Bu, bütün rahiplerle (| İstanbulun Venedikli e arasnda uzun Mm anlaşamamaz- ada aman içinde rta göndermek imkânını gö- ear er taraftan, Madritte ya- alin olan anlaşma konuşma» ları verilen haberlere göre müsbet bir şekilde neticelenmek üzere dir. Ticaret odasında i Odası Mec. lisi çarşamba günü iailkşeik, Ticaret odaları kongresine gönde- rilmek üzere hazırlanan raporları gözden geçirecektir. Oda idare heyeti dün son defa olarak toplanmış ve (raporların tetkikine devam etmiştir. Ankarada sergi Ankarada daimi bir ticaret ser- gisi açılması için tertibat alınmak” tadır. Bu sergide ticareti alâkadar €- den betoni maddelerin ve toprak- ların nümuneleri bulunacaktı; Bir rapor — Türkofisin İsta H bugün Ankaraya gönderilecektir. Afyon tetkikleri — İran afyon murahhası Bay Tarihan, şehrimiz: de bazı a tetkikatla meşgu olmakta Bir Japon asker heyeti şehrimi ii rimize gelmiştir. U ( A di mesinin feshedilmesi lıklara yol pll svirin büyük kuvvet ve kudretlerinden biri, herhangi bir tehlike unda en çok orkulan yere siper edilerek oranın kurtarı- ğı kanaati idi. Şehir, birçok tehlikeler geçirir- ai papaslar ve ie bütün LAN halkı bu tasvirden m umu: lardı. 1453 yılında Hanbel Eri sara edildiği vakit de tasvir Hora manastırma konulmuş, halk, Fati- hin askerlerinden kendilerini kur- tarmalarını tasvirden yalvarmış- lardır.! Kilise camiinin Bizans kurunun- daki adı Haristo Pantokratos idi. Bu kilisede Aya Marya tasvirin- Tramvay şirketinin yapmıya mecbur olduğu r Tramvay hatlarının geçtiği yer- deki yolları Tramvay şirketinin yap lâzımdır. Şirket 926 itilâfna- üzerine bu yolları yapmak ve tamir etmek fa- aliyetine de son vermiştir. Şirkete birkaç defa kaymakamlıklar tara- i fmdan yolları yaptırması için teb- ligat yapılmışsa da buna aldırış edilmemiştir. Belediyece şirkete kat'i bir şekilde yeniden tebligat yapılmıştır. Şirket birçok lk çöken yolları Yapıskzşe: beled ketten almacaktır. 5 bir manastır ile bir | zunda tel dan rr A imparator bura- mi k Komnen mevkiini kardeşi ti altında hepsi (O kaymakam olan Kitani, Noda, Çibayama,, Akıya- ma, Haşimoto'dan mürekkeptir. 1 ve N ti maksadile geldiklerini Türk ha- vasını teneffüs etmekten çok mem nun oldukları, asker olduklârı için | politikadan bahsedemiyeceklerini burada iki gün o kaldıktan sonra Mermi gideceklerini söyle- mektedirle; Jap bitleri sivil ekte- dirler. be Japon elçiliği askeri ataşesi ı Yoşinakla birlikte elçiliğin Modlli şehrimizi do- laşmışlardır. — KURUN 7 MAYIS 1935 Tefrika No. o —|3İ— klise camü den başka bir de Aya Demetriyos tasviri vardı. Bizanslıların birçok manastır- i lardan ayırt ederek üstün tuttuk- ları bu kilise, Lâtinler' tarafından da ayni surette muhafaza edilmiş- ti. Lâtinler, tasvirleri kaldırmışlar, fakat binayı tahrip etmemişlerdi. Imparator Budoan burada otur- muştu. ai 1261 yılı 25 temmu- r Bizanslılar tarafın- dan kaçmıştı. Manastır, bir vakit Cenevizler tarafından da harap edilmiş, fakat sonradan yeniden yapılmıştır, n beşinci yüzyıl başlangıcında bu kilise, Paleoloğ imparator aile- sinden bir çocuğun mezarı yapıl- W 1453 yılında İstanbulun fet- hinden sonra kilise tamamile ter- kedilmişti. Bundan bi kumaş basmahanesi haline eee miştir. On beşinci yüzyıl sonlarında efendi burayı fa 319) şu. ölü pi TP mı, Hacı Bayram Veli hazretlerine intisabı var idi. Zeyrek lâkabmı Veli müşarünileyh . talkip eyledi. Hazreti Fatih huzurunda “Molla Hüsrev,, hüküm “olduğu Bursalı hoca zade ile olan mübahasei ilmi- yelerinde mağlup ( olduklarından metten sonra (912) de vefat eyle- ; di, * I abri Punar başındaki dergâh yanındadır. Bahsi ilme dair bir ri- sale ile bazı kütübü mutebereye ha şiyeleri vardır. İstanbuldaki Zey- rek mahallesi bu zat namınadır. Tabiatı şairaneleri vardır,ki, mü- lemma (bir mısraı türkçe bir mıs- Güldem) riyazı irfanda muharrer- dir. (Devamı var) Belediye - Evkaf anlaşamamazlıkları kaldırılıyor Belediye ile Evkaf arasındaki ihtilâfları halletmek üzere profe- sör ve saylav Kemal Çorum saylavı Bay Münir, Tokat saylavı Bay Nâzım ( İzzettenmü- rekkep komisyon bu ayın sonunda Ankarada toplantılarma b caktır. Her iki daire arasınd. n ve olan ihtilâflar (o hep bu komisyon tarafından tetkikten (geçirilerek bir karara bağla ır. Komis- kat'i olacak, her iki dairece kabul edilecektir. Sa- yısı binlere varan davaları bu ko- misyon en kısa bir zaman zarfın- da bitirmeye çalışacaktır. Dekanlıklar Ankarada kurulacak edebiyat fakültesi dekanlığına Köprülü Bay edebiyat fakültesi dekanlığına da profesör Şekibin tayini söyleniyor. mal lümatı vermektedir: 4