- -yen dalga Libertas - Fener maçı 2-1 Fenerin yenilmesile bitti Maçın ikinci devresi sinirli bir hava içinde geçti ve iie sonra da dövüşüldü Libertas takımiyle yi ka bari fenası bir le ile ede evvelâ ummadıkları bir ği maç seyrederek bir hayli üzüldü - ler, sonra kendilerinden de birkaç kişinin'karıştığı bir döğüşme faci- ası görerek daha çok üzülmüş bir £ halde staddan çıktılar, kk Güneş klübünden pa Adil Gi- raym idaresinde yapılan bu maçta Fenerbahçe şöyle bir kadroyla sa- haya çıktı: Bedii (ikinci devrede (o Hüsa - Ali Riza, Esat — Niyazi, > Saban, | Namık, Şeref, f akımın kaptanı Fikret nere iü Şersfle Eşref doldur - muşlar: Ti bulunmamasına: rağ - men Fener muhacim hattı kuvvet” li sayılabilirdi. Fakat maç başla - yı iyi oyunlarını © vermek niyetiyle 9 sahaya çıktıkları derhal anlaşıldı. Hız, teknik ve enerji ile çerçeve - : lenen Viyana hücumları tam yir mi beş dakika ardı .arası: kesilmi- r kale - vsine aktı durdü, Gerçi devre sonu- na hi Viyanalıların güzel o - zuldu amma bu yarım sa - atik Mid; yükleniş Fenerbah* çe takımını artık güzel bir oyuna Viyanalılar en kuvvetli rakip - lerine karşı yerilmemek için çok akıllıca davranmışlar; hesapla “* rında.da muvaffak olmuşlardı. Bu ilk yirmi beş dakikanın Fe nerbahçe takımını çok müşkül va- ziyetlere soktuğu man sah oldu. Zaman za” ada yalnız Viyanalıların sey Vaziyetinde kaldıklarnı gördük. eket versin kale müda| zun vuruşlar, kaleci gi “ rışlar, yiye Viyanalılar da kale önünde bermutat vals eder etle ve in nca Viyanalıların da. bugün en © gibi dell duruyorlardı. Bunun Yukarıda: Viyı analıların, bir hücumu.. Aşağıda: Takımlar maçtan evvel.. neticesi olarak m yarım © saatlik tek kale vaziyetinden ancak bir tek gol ei çıkabildiler. sonuna doğru Viyanalı- ların dar kesilmeye, oyunun manzarası değişmeğe başladı. Bu- nunla beraber er muhacim hattında bariz bir anlaşamamaz - lık it ri sol mi cularla orta v. rasındaki asal etili çok tebarüz ediyordu. Bununla bera - ber Viyana kalesinin önü karıştı- ğı bir sırada Eşref topu bir kafa vuruşiyle kaleden sokmağa ve be- raberliği temine muvaffak oldu. Bu esnada Fenerliler boş kalan Viyana kalesine bir gol daha sok- mak fırsatını topu dışarıya atarak Kaçırdılar. sis İkinci devrede Fenerbahçe da- “ha düzğün oyna vee ve bürdevre mumiyet itibariyle daha çok Fe - nerliler lehine geçti. Fakat Fener hatlarındaki rabıta bir türlü düze- lemediği, takım oyununa bir he - Viyana kalesine tehlikeli sayılabi- lecek değerde şüt atamadılar. Viyana sol hafının muvaffaki- yetli oyunu karşısında muvaffa * kiyetsiz kalan Nizayi bir aralık yerini başka bir oyuncuya verdi. Şerefin ayağına geçen topu h hemen devamlı surette sole atması orta oyunciyle sağ içi boş bırakıyordu. Buna karşı Viyana - lılar yer tutuşlariyle temayüz edi: renin belli başlı 3 9 3 n beşinci dakikada Viyanalı- lar ortadan bir hücum yaptılar. Yardımların bir İzmir, (Husui) — Fırkası, gerekse Halkev: Gerek C. güngeçlikçe artmı intiza- ma alınmaktadır. | tepliler üzerindedir. | teye aittir. İkevi içtimai muavenet ko- mitesinin faaliyeti, bilhassı mek- yarı aç dolaşan bilçök in ardı. e, bu çotukların kitap. defter, Zalimi; kısmen de giyinme ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Ko İçlerinden ikisi zirai sanat tahsili için Avrupaya gönde. rilecek ve masrafları gene komite ! tarafından ödenecektir, C.H. Fırkası Bia Bay Av- ni Doğanm nezareti altında diğer büyük ve merkezi bir teşekkül vardır ki, Hilâliahmer, Himayeiet- fal, Veremle mücadele, Öksüzlere üzerinde çalışan teşekküllerin me-| saisini e e temiştir. Bu cemiyetler, şimdiye kadar ayrı ayrı yardım topluyor kere iki cemiyet ayni alien nde, ayni şekilde faaliyete geçiyorlar- dı. Bu vaziyet, bütçelerinde hayir | işlerine para ayıran ticarethane ve mağazalarla diğer bütün ları düşündürüyordu.. Avni Doğan, bu yardım ların bir elden, yılda bir defa — rozetler müstesna — toplanması esasını kurmuş ve altı ay evvel memleketin ileri gelen zümresini bir toplantıya çağırmıştır. Thi Ebi Izmirde soysal yardı işlerinde muvaffakıyel işleri faydalı neticeler verdi vinin pi yardım işler etrafındaki faaliyeti kta ve MiZDE elden taplanmâ$ $ 1 Fırka Başkanı Bay Avni karıda bahsettiğim mf teşekkül, işte bu toplantıda iştir. 6 ay içinde toplanan binliradır. Cemiyetler ari kisi gibi; ayrıca varidat t2f meği düşiinmek ve bu iş koşmak zahmetinden ku lardır.. Fırka teşekkülü, bunla: di bütçeleri nisbetinde pa? mekte ve onlar da sadece ©” sahaları üzerinde uğraşm lar.. Yani her cemiyetin heyeti, ele varidat endiş&” kurtulmi Idığım bir habere göl€i MUZGEKİ YU İLİNE Malid d “yasta fasliyete geçilecekti'” Şehrin muhtelif © semt bilhassa işçi vatandaşlar de müteaddit kreşler Her işçi aile, sabahleyin i ken çocuğunu bu kreşleri makta, akşam üzeri de alı? mektedir. Yavrular, burada yedili rilmekte ve mürebbiyelerif reti altında bulunmaktad i | Topu ayağına geçiren orta muha- cimin üzerine Yaşar ko: oştu, Fakat zaman zamaân bir hayli si bazı oyuncuların kendileri bi 1 sine soktu, Bü, Viyanalıları galip çıkaran gol olmuştu a Maç bilhassa (ikinci devrede görül İmüştü. Bazı oyuncul m el, kol kaldırmi bi mevzii hâdisecikler muştu. Fakat oyun bittikte” (Sonü 9. en sayifanın 4. cü süt” KURUN'un edebi tefrikası: 32 İmparator — Burada, demiş. Ne olacak — Onu da davet edelim. Loca- mıza gelsin. İmparator Ahmet Vefik paşa- ya. Dedikodu ede- İmaparator bakmış olacak gibi Bürhan Cahid otu değil teşrifatçılarmı gönderip Ah. a. kiii başlamı Şark âdetleri hakkımda kulak: tan dolma fikirlerini satmak isti- yen imparatoriçe bir aralık sor- muş; aşa, sizde harem, inşa ayrı imiş, karılarınızın yüzü imseye göslermezmişsiniz öyle mi? — Öyledir. — Peki niçin? Ahmet Vefik paşa gülümsemiş: — Biz vesveseli insanlarız efen- dim, demiş, çocuklarımızın baba- sı ii bilmek isteriz Bu cevabı alınca pia vim İnen karısına iğilmiş: asıl, bir pot kırar demedim mi sana. iğ Kaptanm pek hoşuna giti çi üstüne, iki bekâr ğin rahat rahat bi iri u bahis epey uzadı. Kaptan bir aralık dedi ki: — İngilizlerin bir âdeti vardır. Hoşuma gider. — Ne gibi? - | çağından daha az aranan bir nın her medeni mem. I eketiride adi erkeğe çok yaklaş. mıştır. Her yerde beraber görü- nürler. Fakat İngilterede erkekle- rin kulüp hayatı hep kadınsızdır. Orada kadmlar klar kulüplerine giremezler. — Ne iyi! — Tabii, ve dünyada İngiliz er- ler. Üst tarafı kendi âlemlerinde.. Yani bir İngiliz için kadın jilet br- mah- lüktur. Öyle İngiliz vardır ki bel ki günde iki defa suratından ustu- ya geçirir. Fakat öyle de ir ar ki bandi yüzü a bir iki kere görüş — Bizim eski il selâmlık gibi bir şey. 5 — Dediğim zaten zen$” liz erkeklere mahsustür. rak kabul ediyor! di Kaptanın bu sönleri de" höşuna gitti. Vakit epey ilerlemişti. Bir aralık Hasan reis li fi geldi. — Bu hafta zuhurat yek ps eat sorduk: A ile iğdl beyti göste rma çıkmadı" Seal yeni ni hari — Vah vah, bak uni i