E ee 4 — KURUN 18 ŞUBA'T 1935 Örtodoks . l . . kiliseleri gm” Başmakaleden devam seçilen genel patriğin oturacağı yeri de (Aynoroz) a götürmelidir.., değiştirmek, hem de yi İstanbuldan (Aynoroz) a götür- inek dileğini ileri sürmeğe başlamış- sardır. Demek istiyoruz ki sıyasa işleri - nin yanıbaşmda bir de özenle (dik- İatle) araştırmağa değer bir büyük kiliseler sorağı vardır. Asım US Lehistandaki Ta- tarlar buraya mı gelecekler? Varşova, (Hususi) — Lehista- run Vilna mmtakasında Tatarlar» la meskün bir kaç köy vardır. İs- lâm olan bu Tatarlar asır « lar zarfmda yalnız dinlerini de - gil, ırki hususiyetlerini de muha- faza etmişlerdir. Şimdi bu Tatar- lar köylerinde dolaşan bir şayia * ya bakılacak olursa Türkiye Cüm- ire bu Tatarların Türkiye » i kabul etmeğe ka» rar vermiştir. Lehli Tatarlarm ik- tisadi vaziyetleri pek fena oldu » ğundan başka bir tarafa muhace- ret etmek imkânı hasıl olursa Le- histanı (oterketmeğe razıdırlar. Muhaceret etmeğe Ta mi bir kaç bin kişidir, lee vuşacakları ümid edilmekti vi neşriyat Kanik ekini 200 yıl önce bir .deniz savaşımız Deniz mecmuasınm bir tarih muallimi bay Fevzi Kurtoğlu » dur, yı, gerek muallimi i rken, bu eserde kaldığını gördüğümüz tashih yanlışlarından, he- öyle iki ve herne tarih metinlerinde daha çok el ir isteriz. Meselâ kitap şöyle “Nesimi amber şemim ve şükrü sena amzedei hizmet sahai barigâhı cena be Kibriya penah ve cevahiri hurşid zi- yaya tasalliye ve teslimi nisar ve isarı çâhr hazreti kilin ED, İbarenin doğrusu şöyle olacağı o « ai amber şemim-i çi vi ()n hizmeti saha-i ba, diremiştir, görül - isteriz. “asker yürüyüş etmeye, Bah- çe sarayda devletlü han Alişan Haz - retlerinden talep ettiklerinde, buyu - ruyorlar ki: — Osmanlı askeri, beş bin, Ez altı bin ancak varız. Yüz bin rüyüş etmek şer'i değildir. sr ise yüş sise olurdu; veiâkin yürümek ih - tali yoktur. Dilâverlerim, sizl drill o Tarı Buna rağmen savaş ve yenme... i Inkılâb kürsüsünde Bay Yusuf Kemal Sinob Saylavı Bay Yusuf Kemal, Üniversite İnkılâb T, is deki dünkü dersinde » başka uluslarla ökonomik münase betlerini tetkika deyi am etti ve dün- Tarihi kürsü Osmanlılığın syonları, umumi bir terifle anlatmak lâzım gelirse, bun- lar, imtiyazı alan millet tebaasmm, endi memleketinde oturuyormuş gibi oturmasını, iş görmesini temin eden muahedelerdir. Kapitülsyon - dan istifade eden ecnebiler, mmelekete niçin gelmişlerse, gayele- rini tamamile elde etmek maksadını TN geni o Perin bu u ecne- biler, — tehlikeyi niçin gi ei ?. Alışveriş etmek, para kazanmak için. İşte bu SL ilem uygun şekilde olmasını kapitülâsyon- larla koruyorlardı... Bay Yusuf Kema, bahsin bura. #roda şu noktaya dikkati çekti: — Osmanlıların ilk verdikleri ka- pitülâsyon, çok kuvvetli bir zamanda verilmişti. Dikkat edi- Jirse 1535 de verilen bu Kapitülâs - yonun bazı me lerinde karşılıklı şartlara benzer şeyler vardır: Mese- lâ: Osmanlı memleketinde oturan Fransızları vergi kaydmdan kaldıran madde, Fransa memleketinde otu - ran Osmanlılara da ayni hakkı verir. Fakat, ikinci, üçüncü ve ilâh., ka: pitülâsyonlarda - ki bunlar Bâ hitaben yazılmış birer ferman şek Jindedir - böyle karşılıklı şeyler yok. tur. Bunlar bir taraflı gediktir! Şimdi, yavuz Süleymanın Mısırı aldığı zamanı, Süleymanın devrini düşünün: böyle kuvvetli bir zaman- da, ileride memleketin başına en bü- yük belâ olacak, hattâ imparatorlu- gu çöktürecek haklar başkalarma na» sıl verilmiştir! Bunun derin, ruhi sebepleri varılır: fakat biz, bu yol - üzü vermek için evvelâ ame görelim. ülâsyı onlar, a ğin em- nel - ire mek için almıştır. İlk 1 i pe 1 da, gümrük münasebetleri hakkın « da pek tafsilât görülmez. 1673, 1746, 1838, 1861 tarihlilerde ve ondan sonrakilerde gümrüklerden bahs e O zamanlar memlekette o kadar emniyet yoktu, Derebeyleri çoktu. Şimdi kaldırılan oktruvaya benzer iç gümrükler vardı. Avrupadan gelen mal, bu güm rüklerden geçip de yerine vasıl o « lana kadar çok kuvvetli himayeler görmeli idi. Kapitülüsyon bu hima » yeleri kuvvetli şekilde koymuş olu - yordu. Fakat makinenin keşfinden sonra iş daha başkalaştı. wvelden, harcı âlem dediğimiz mallardan ziyade, zengin işi eşya ge- lirdi. Smai kaşğtalizm kurulunca, her çeşid mal hem de pek ucuza gön: deriliyordu. Evvelden, meselâ Fransız malı, Fransadan gelen mal, aşağı yukarı Osmanlı imparatorluğu- nun mali yıkılışı Osmanlı sanayii nasıl mahvolmuştu? Av- rupa, maliye cihetinden, imparatorluğu nasıl avucu içine almıştı? salnız Fransada yapılan bir maldi. Makine devrile bu hususiyet de kalktı: başka yerin ham maddesi, baş- ka tarafta işlenmeğe emtianm mali- yet fiatr asgariye indirilmeğe ve pa - zarlara böylece sevkine başlandı. Müstahsiller, kârlarmı arttırmak için, imalâtı; mamulâtr sürmek için de pazarları genişletmeğe, yeni pa- zarlar açmaya mecburdular. O va - kit kapitülâsyonları da ona göre de- giştirdiler. 1838 de muahedeler yapıl. dı. Bu muahedelere en ziyade güm- r mrük, imtiyazlarm ve in - Iwsarlarm © kaldırılması cihetinden ile kondu. d. ıymet üzerin- e eld 12, Mümieikiz girecek- lerden de yüzde 5 gümrük alınması kararlaştırıldı. Böylece memlekete ec- nebi malı daha kolaylıkla ve daha den a gelince, birsürü iç gümi ler ve müşkülât da ilâve edilme y yüz- de yüze yakım bir resim ödemekle kabil olacaktı. Mal, ihraç iskelesine gelinceye kadar ne müşküller atla - kimim di ucu za gelmesi dahili sanayii.de öldürdü ve “Avrupa malına iç pazarda da ve- kabet etmek imkânı kalmadı. 1760 da başlıyan büyük sanayi, o » memleketle Janlara ise musibet ve felâket oldu.,, Bay Yusuf Kemal, Osmanlı sana- yiinin nasıl mahvolduğunu, ulusal servetin nasıl dışarı akıp tükendi- ğini anlattıktan sonra, imparatorlu - ğun mali yıkılışına geçti. Osmanlı relatınım bir tarihçesini, bütçe a- çıklarını istikrazla kapamak yolu - nasıl genişlediğini, Avrupanın imparatorluğu 'u Juşunu izah etti, Böylelikle bir dev- let İçinde dev! dele Osmanlı maliyesi I bir maliye iri na çıktı. Ayrupa sermayesi, gu veya kk ii 1 led, izel servetinin mühim bir kısmını çekti, ticaret ve tediye muvazenelerinin a- haf çevirdiği açık genişledik- e büyüdü.,, Bay Yusuf Kemal, gelecek der- gönde bu mühim bahise tekrar döne- cektir. Görünmiyen adam meselesi Bir Macar delikanlısının garip bazı şualarla adamları görünmez bir hale getirdiğini ve yaptığı de- nemelerde de muvaffak olduğunu Ajans haberi olarak dün bildir - miştik, Bu hususta kendisine müraca- at ettiğimiz Üniversite Fen Fakir teni aa bir zat nsanları ölüler bir hale ii şua, bir masaldır. Bu- na fennen İ oktur. Buda, insan öldüren, tayyare düşüren şualar gibidir,, Binin | Balıkçılığımız Yarın balıkçıların dilek- leri tesbit olunacak Dün ticaret odasında, balıkçı» rakiyle bir toplantı yapılmış, ba- Iskçılığın inkişafı için o Ökonomi Bakanlığı tarafından hazırlanma sı istenen rapor etrafında görüşül- müşti a Balıkçılar cemiyetinde de bir toplantı yapılarak balıkçı- larm dilekleri tesbit ei bun- dan sonra rapor hazırlanacaktır. Ticaret daneli ayıtlı esnafın kaydiye tcretleri Tilaret odasına kayıtlı Tüccar ve esnafın 934 senesi kayıt ücret- lerini ödemeleri e verilen müh- let bitmişti. Bu sonra kaydi- ye usulü cezalı Sinek alınacaktı. Fakat bazı tüccarların müracaatı üzerine kaydiye ücretinin cezasız verilme mühleti yeniden Mart ayı nihayetine kadar uzatılmıştır. Yumurta ihracatımız sene: manyaya rez yumurta iki en 934 senesinin Sanayie konan muzaaf vergiler Uluslar arası Ticaret odası tek- lif komisyonu on dokuz memle - ket eg an iştirakiyle top » lanmıştır. Bu to; da, . ticaret we sanayt için mA muzsaf ver- giler meselesi görüşülmüştür. Fren bozuk değilmiş Üsküdar — Kadıköy ve hava- isi Halk tramvayları Türk Ano - nim şirketinden şu tezkereyi al - ps Şe “Dün çıkan gazetenizde Üslrü- dar — Kısıklı yolundaki kazanm araba frenlerinin tutmamasından ve bozuk olmasından ileri gel - diği yazılmıştır. zadan sonra Üsküdar müd - deizmumiliğinin dileği üzerine miş olduğuna göre araba frenleri- nin bozuk olduğu .ve tutmadığı iddiaların doğru olmadığını bildiririz.,, Muhtelit hakem mah- kemesi reisi döndü Ön beş gün evvel bazı şahitleri kem mahkemesi oreisi Bay ve mahkeme kâtibi dün tayyare i- le Atinadan şehrimize gelmişler « yu Azalarla diğer kâtipler bugün Adriya vapuriyle şehrimize gele- Kari cekl rdir. Mahkeme, bu Perşem- be günü hemen mürafaaya başlı- yacaktır. Mahkemenin elinde ka- lan yetmiş dokuz dava ile hükü - metimizden altı milyon lira isten- mektedir. Dün e ie e yetmiş ayıs 80 DB. e Bir atalar sözü bir hikâye DE (Baş ei 3. cik s0) Bu sefer ihtiyar eşek biri sof tavrı arar “e — Haaü 0 zi başka.. Eğer senin gi bi boynuzların olmasını ii Sem hemen, de git ” yonel yemeğe; o zaman senin del yanında almış, ânım yemyeşil yalafla yeti acı anırarak ihtiyar eşeğin İ na koşan sıpa ona yarasın! 4 terip: — Bu ne iş böyle, demiiti boynuz beklerler üstelik m ğu da verdi İhtiyar e m — Aç gözlülüğün sonu bt evlâd, elin kkü göz öz dili in sil kuyruğunu da verir! Osman ua Kafi Yer sarsıntısında fe'âf in felâkete .yardım olmak üzere Hilaliabi verilen paraların dün geleni ur 1 650 kuruş — İstanbul 7 if mekteb talebeleri tarafındöli) kuruş — Küplü ilk telbalii tarafınde 3060 kuruş — Pertevniyf si talebeleri tarafından. a 000 kuruş — İstiklal bi lebeleri tarafından. 350 kuruş — İsatnbul gi ilk mekteb talebeleri aran kuruş — Cene e Ü dl sitesi Türk talebeleri tarafi e) 400 kuruş — Söke talebeleri tarafından. i kuru postahanesi memurlari dan. 41 kuruş — Beyo ilk mekteb talebeleri t2 glu # taraf id 69384,50 araş BUR in Umuru hukukiy€ müdür muavin Belediyeumuru il ii 5 dür muavini Bay Eşre nin bazı işlerin i taki ig bir zamanda bitirilet şe Fransiz Ticaret 87 | sa ile ic gün ) inizi, genişletilm Tar da görüşmeler yazmıştık. Fransız ti < si Pesero yarın An yi ir. a Okuyucularım? | hizmet vu zl KUPON Bu kuponu kesip meiielendirlcektr