u il Tefrij 7 ka No: 20 | z İN çak SeLiyord. 2 boynuma da BÜYÜK DENİZ ROMANI Endülüste Kemal Reis Yazan: İshak FERDİ Bir gece hançerini Yalı VE. er Sina, p E balıkçı güzelini candan YE A i Cüce Hasanm elirden de ii cağı be 0 birdaha senin ! Yav vi in pek il Merak et - iin “iye, de yen e ünlerdenberi sönük iy dike erini ir skanın göz- pia bie yör (Konta - A Yeğ o güne kadar ı Vi li ve şıklı bir er- m ve yak hatırlamıyor - 1 . : < Ka beni.. Gideyim... vi ai almak istedi. si içi grek ellerini avucu- inde gı tuyordu: bir. Bia d yu vi ,* ça bi | ii “İ Ray " wi Süzeli de eren e gerildiğini, vücudun dei eğ dağladığını Pt - li iy mi, vir asilzadeye benziyor - Çok ziy İk. Gere” ileri RR Kaşar ir e dedi, de- ». Denizde EM (Dalgaların oğlu) Di asılsa, o ben .N ktir yi A Ün de 1 yarayı top - Oktay gym şimdiye ka- f iyi deniz üntünde mi yara - I f , Öani ekti; » Fakat, Ben beni ya - a İbten 1 'urtardım.. Affet - ea) ka hayretle gözlerini saf ve güz el bir han ve di “lg mek... Tebl Sal Vb Kapı - , mek ri çirkin — Tuhaf şey!.. Böyle bir deli - kanlıdan neden iğreniyordun?. en mi? İşte bu bir sırdır.. Fakat, siz geçici bir yolcusunuz ... Sizden sır çıkmaz.. Anlatayım . Sinan, genc kızı merakla dinli yordu.. Françeska sözüne devam: etti: — Beni deli gibi seven bu genc balıkçı bir akşam evimize gelmiş- ti balığımla konuşurken, Ve - nedik iç ğe ei e başladr.. Yaşayan amcama o Babuna öyle küfürler savur - u ki, ondan derhal nefret etme me bu terbiyesizliği kâfi gelmiş - ti. Bunlardan sonra babalığım - dan beni istedi.. — Babalığın verecek miydi ?. — Elbette... Fakat, ben isteme- dim... Babalığım da israr etmedi., — Venedik şövalyelerine ne - den küfrediyordu? ra: (Papanm oyuncak- ar,.... Uşakları!.) diyordu.. Hal- buki babam Papanın sözünü din - lememiş, bir kaç gemi ile Cezayi - re giderek oraları yakıp yıkmıştı. Küçüktü yi hatır - Ir sanlar türemiş.. Arapları Venedik- ! Ye, A e e yilin ka era in deli ikanlısıy I liler aleyhine kışkşırtıyorlarmış ... — Demek ki o bu genç baki re Blaine öcalmak tiyor: kini var, öy- le mi?. — Evet.. Ham dene kin?!., Ben ecdadıma dü üşman ala bir sirali evlenebilir mi - yim ?. Siz benim yerimde olsanız, böyle bir adama el uzatabilir miy- diniz Sinan Françeskanın milliyetini çok seven, duygulu bir kız oldu - ğunu anlamıştı: — Hakkin var, yavrum! - dedi.- Ben de senin yerinde olsam, ba- bama ve ecdadıma a bei bir er- kekle yi o, bu: Mİ ö- lümle tk etmeğe ii bir gece babalığım evde pa boynuma hançerini dayadı: (Se- ni öldüreceğim.. Başka bir mia Feakaresii dedi.. başka bir erkekle rm yek - mi Çe beni esi di.. â peşinde midir — Hayır.. > Başka eh oekalde evlenmediğimi gördü... Benimle uzaktan meşgul — ölüyor amma. Yanıma sokulmüyor.. Kendisinden enfret izm biliyor. .. ONU vize affettin? iğ — Hâ lümle tehdid etmiş!.. dutluk değil mi? (Böyle biradam affedilir mi? , — Beni çok sevdiğini biliyor - dum... Onu, bana karşı hiç bir gün hayvanlaşmadığı için affettim *.. İnandım ki kalbinde benden baş- ka bir kadın öö yoktur. Sinan yavaş yav: salağı lyr «Ve genç re ellerini bı“ seni ki bir delikanlı, kmadı — vap gün kollarının arasında 22, — Hayır... Elini elime sürmeğe bile izi la zdi. ni var) ökonomik kalkınmamız Ökonomi bakanlığınca getirtilen: tanınmış, yabancı mütehassıslar Ökonomi O Bakanlığımız yeni teşkilât kanuniyle yapılması gere- ken yenilikleri muntazam bir pro- gram içinde başarmaktadır. Ba kanlığa aid bütün işleri genel ola- rak kırtasiyecilikten kurtarıb ni- hayet kırk sekiz saat içinde sonuç verdirecek kadar hız temin eden teşkilâttan sonra Bakanlığın yeni kurulan şubelerinde çalışmak ü - zere A kanunu mucibince bir çok tanınmış yabancı mini - hassıslar Giy Ökonom eye bakımından zi an bu yen yak eee ei alabildiğimiz duyukla vr okurlarımıza sunuyoruz: İmanyanın ve Avrpanm en büyük industriel ve organizatör - lerinden Dr. Von det Porten birin- ci müşavir olarak evvelce geti - rilmişti. Bir çok büyük işleri ba - şarmış ve acun sanayi âleminde büyük bir ün kazanmış olan Bay |. Portenden başka Bakanlığın bil - standardizasyonunu yapmış olan Doktor Bay Baxder ve Doktor (Bay Wilbrand'ın da yurdumuzda çalışmaları temin e- dilmiştir. Bakanlık bu alandaki çalışmasın daha verimli yapabil- için son olarak da, Alman * yanın uluslar derneğinden çekil- diği tarihe kadar, b derneği heves bürosunun essilliğini ş ve Almanya b akli der - sieğinled ekildikten sonra, Ame- rikada tetkikat yapmak için me - muren Amerikaya davet edilmiş olan Bay Veyfard da iş ve işçiler bürosuna mütehassıs olarak geti- rilmis bulunmaktadır. ge» rekse gittikleri yabancı yerlerde- ki çalışmalariyle daima verimli ol- muş olan bu mütehassıslara ba - kanlık, tavzif edildikleri şubeler- de iş vermiş ve çalışmalarını sa » u bakımdan © mütehassıslardaş “azami istifade,, © temin edilmiş bulunacaktır. Bunlardan başka, Almanyada uzun zaman konjuktur dairesinde müdürlük etmiş olan Epiniştayn da hayat pahalılığı, Türkiyede yetirim (istihsal) ve sanayiin gi - maliyet fiatleri, acun ve ulu- ümat ve ürünlerin mali - yetleri ve indeksleri | gibi teknik mesaiyi anıklıyacak (izhar ede « konjunktur — servisine alkan ökönomik konseyi hazırlıkları 21 Nisanda Ankarada topla - | nacak olan ikinci Balkan ökono- mik konseyine aid hazırlıklara a - İâkadar vekâletlerce devam olun- maktadır. Dışarı işler bakanlığın: da özel bir büro ve Iktısat Vekâ - d sey bu defaki toplantısında Bal - kan uluslarını çok yakından alâ » adar eden mevzular (üzerinde kararlar vereceğinden alâkadar devletlerde bu hususta esaslı ha - zırlıklar yapmaktadır. $ — KURUN 12 ŞUBAT 1935 e Yedi Başlı Ejderha , Balkanlar ve Balkanlı Milletler Avrupaya firar etmek modası - nın devam ettiği senelerde tahsil maksadiyle Avrupaya aşma iddia edenlere oradaki siyasi murlariın veya simi gm, tr üzerine işer üçer yüz frank tahsisat ii Jön Türk. lerle ve bilhassa Ahmed Rıza Bey ile görüşmelerinin önü alınırdı .. Sonra kandırılarak dolgun bir maaşla İstanbula veya arzu ettiği bir vilâyete getirtilirdi.. zıları da kâyetçi, ee istikbalden ü- mitsiz, meyus Bu hal a edip dururken yukarıda da yazdığımız gibi bir - denbire Selânik ve Manastir as - keri kıt'aları arasında birdenbire bir hürriyet havası esmeğe başla- dı. Hürriyet Cemiyeti Suriyede yeni bir cemiyet teşkilâ - dı İh İl İr$, namiyle Pp i nı harbiye yüz başısı Mustafa Ke- mal Bey mütenekkiren (o Selâniğe giderek orada bazı kimselerle bir- ii şubesini teşkil et- miyet o sonra İttihad ve Tari nâminı almıştı. Mustafa mal Bey esasen askeri rüşdi - zekalı okumuş, Mânastir idadi - sine gitmiş, Da Haribiye mek- t harb çikmiş, ai çok yakından salyari bir zattı Deli uyandırdığı hürriyet ha - vası sür'atle Rumelinin her tara - fına yayıldı. Bir zaman sonra hür- riyeti önlemeğe çalışanlara karşı açık bir mücadele başladı. Müfettişi umumi Hilmi Paşa - nın eşkıya çeteleri hakkında tah « için mülhakati memurlar da İttihad iyetine girmişler, gittikleri çi en evvel kay - makamları, mutasarrıfları elde et- meğe çalışıyorlardı. Enver Beyin üç yüz kişilik as - keri > ile Tikveş dağlarına, ı Niyazi Beyin o bir eskeri kıt'a ie Uhri balkanlarma çıka - ri Kanunu esasinin o yeniden müfettişi umumiliğe, vilâyetlere çektikleri ilk — telgri ortalığı büsbütün velveleye v. O sırada Selâniğe gönderilen bir hafiye grupu geri dönmeğe mecbur edildi. Tren ile gelmekte olan bir hafiye paşası, komparti - mahında öldürüldü; Gevgili ku - mandanı trenle © seyahat ederken yüzüne çürük yumurta atılarak tahkir edildi; posta ve telgraf ne- zaretine tayin el döne ma- ye komisyonu azası Ata istasyondan © geri çevrildi; aflar erdi. Bey öh d Tevfik — Meşrutiyete doğru Tikveş ve Uhri dağlarına çıkanlar, çekilen telgraflar ve tatar Osman Paşanın tevkifi ee ba e Hün - kâr ya evinde öl - İl lrmek istenildi, fali bacağın- yaralanarak kurtuldu, m Bey hâdisesinde yüz- başı Cambulat İsmail Beyin met - kali olduğu rivayet edilmişti; Na - zım Bey Enver Beyin eniştesi idi. Üsküpte bulunan müşir Tatar Osman Paşa ciddi bir asker olarak âki oldu, be- raber alıp getirdiler, sakladılar, Saray, Rumelideki galeyanın merkezi Manastır olduğunu Selâ - nikte dört avcı taburunun ehem « ncü ordu mürettebatından olan Denizli fırkasının techiziyle Ma - nastira sevkine karar vermişti, “ İ miyeti olduğunu ileri sürerek ü- çün Selâniğe gelip Manastır trenine bindirlen tburlar Vodina ve Vertekop istasyonlarına geldikleri anastırdaki asker hep birliktir ler; düşman üzerine emiyor » . yayinci, hamiyet — sahiplerite yerek zabitleri ve efradı uyandır < dılar. (Arkası var) © | Gelenler, gidenler | BAY MÜMTAZ — Türk Ofisi, Mosk ii i Bay yi taz dün vazifesi başima gitmek ü- yola çıkmıştır. Bay Mümtaz Köstenceye uğrayacak ve bir kaç gün kalacaktır, N — Aydın şimen- diferleri direktörü Bay Adin An «- padan gelen az birlikte An. karaya dönecektir. BAY BRAVN — Alman Rayiş- tağı azasından o Bay Bravn dün şehrimize gelmiştir. o Burada bir kaç gün kalacaktır. Alman saylavı Bay Bravn To * tonya Alman mektebinde bu ak « ii bir konferans verecektir. Anka atkârı Bayan Anita da bugün tanbula gelib bir konser verecek - tir. Yeni neşriyat olivud e > numaralı nüshası in mü; e çok güzel asili ile intişar sel Adananın sinek. tarihi Eski Rize rs saylavı Bay (Esad) Genemi m mücâde- lesi hatıraları) adında bir ill yazmiş« tır, Bu kitab ini mücadele il cenub vilâyetlerinde gelib geçen çok mühim "alarmı çok güzel e surette aydmlatmaktadır,