izi EMTL Yazan: Niyazi Ahmed Okan ör, undan ımaada yedi bin ba) A le Mami bağlar ile li a Unmuşt Lâlgi li. m mera, Methinde li- kk dır. Hersene İstanbu iy Şehirde sohbet ederler,,, | Ya Çelebi, burada altm ma- bakta, Sıktığını da kitabında yaz- fi ar yazdığımız (Mezar Hattâ eski kitaplardan pini ın (Mesar) niçin Kr ee e / 1 soğuk görünmesin- ite hi, Sir bazı üdeba ve zü - fi dan a Zarafetfuruşlüğu asarın in rdır, velhasıl (mezar) Tüf ba e Mine İâfzma bozulmuş ve şa - j Ta at olan bir mahalli ahlâ- aa k bir mevkii işü- line konmuştur. Tfing, inde Hacı Salih Paşa ta i il an hayrat edilmiş çeşme ” 238) de İbrahim ia ta- I tamir olunmuş! Meri, © Yazılmış bir v (Sa- di ir kaç senedenberi işle - İliyae g bakır o madeni var ai mr hali metrü - mü lerine Ami 3 de e lr cami, Ali kethüda a- 'mdan v ve E aşanın sadareti yin med ağa, bu ca - ay vi ünlemi. eci (1133 - Mey; *. Camiin mukabilindeki Ülügç Mesud ağa adında biri aptırmıştı. 645 de yi si <udi ETEM deniz ke - Hafız Ahmed Efendi; bir çeşme yaptır» bin elli beşte ihya eyledi. i i iğ tarih'dir. İüniy , de, Rum! d li) kilisele,; tedi a (Aya KDERE m eski adr, Vat - « Büyü ahsus diktik - 2 tara Mezb, e a A izafeten verilmişti şti, e ten verimi Bana poz Büzeli gergedan gi- Bösteriyor, devam e- a, en ben de yanına otu- a Bak ne Süzel resimler var Ai a Yari e kaman ra ki roman iş isti an Mi sa, saz İni 0d & ki- 2 im temi ecdeti u - ti; ek vi Evvelâ a göz at- a hiç resim y. Dal Si Yüzüne bir me al Ün epey Sötür de ablan E Tefrika No. o — 41 — | “Derindere, “Büyükdere,, olmuş.. Büyükdereden Büyükdere, çok rağbet gören bir gezmeyeri idi. yele yalnız zenginleri değil, Bizans nunda saray halkını da buraya çekerdi. Jüstinyen, burada Teödor dö Tiron'a ithaf ederek bir kilise yaptırmıştı, Patrik Tazer de 648 ile 804 yılları arasında burada bir manastır yaptırmıştı. Bu ma - nastıra birçok prensler yerleş - mişler, hattâ kendisi de burada zar günü binlerce hıristiyan tara- fından ziyaret edilirdi. İmpara - torlar da her yıl büyük perhizin e e l bir gör ün nüş, . rini Cerrah Mahmud ömer > - ğerini Mehmed ağa yaptırmı BELGRAD imi emiri on kilometre an Belgrad ormanı, otuz mi tin çevresinde, 14,000 hektar vüsatindedir. Or - an içinde t var - dır. Bentlerden dördü İstanbul, ü- çü Beyoğlu suyunu dağıtmakta - ir, Sırb esir - n kö- Kanuni Süleyman lerini burada oturttuğu için yün adı “Belgrad,, kalmıştır. 1308 de İstanbulda kolera hastalığı görülünce Avrupadan mütehassıs olarak getirtilen Dr. G ile Dr Ronkofakini .A.) — Hindis- H Federasyon, iki yeni vilâyetle be- raber, 11 vilâyeti biribirine fede- zaları devlerin de dahil olabilecek - “Ne devletlerin iç Rai ne federasyon muhitinden Bu lâyihaya göre radyoda her hangi bir nu söylenmesi hü- kümetin müsaadesine bağlıdır. Gene hükümet plâk ve filmlerin da yasak edebilir. Matbuat suçlularının mesulü, ma- kaleyi yazandır. Ancak makale- tır. Matbuat suçlulara beş yüzden eili bin pesteye kadar para ceza- siyle tecziye olunacı ; Almanyada esnaf cemi- ye krallık alan lan münasebetlerinde e de. İyetleri rr kuruluyor üşikik ik olmıyacaktı Berlin, J— leeleti birind neşredilen dikinden daha geniş bir salâhi - yetle kendi işlerini görmek me - zuniyetini vermektedir. Federasyon, Hindistanı heye- lesi üzerinde meşgul olacaktır. Bununla beraber, müdafaa ve dış münasbetler işi umumi vali - nin mesuliyeti altında kalmakta - ir, Kanun lâyihasımın siyasi he- .— vilâyetlerde ve bazı ihtiyat kayıtları ile federasyon merke - zinde parlamento usulü bir hükü- met sistemi derpiş etmektir. Yal - nız, ye umi vali, veya valilere veril - mesini icab ettiren vaziyetler esna Kanun İlyihmet, Birmanya ile Mini 1 Bi salâhiyetlerin tatbiki, | Y: bir sürü emirnameler, Alman el emekçiliğini tanzim etmektedir. Bu emirnameler, esnaf cemi - yetlerini yeniden kurmaktadır. Alman el ei , başma esnaf genel odası ge işti Bu oda, ökonomi İnler kontrolundadır. Genel odaya ma- halli odalar bağlıdır. Her esnaf odasını bir “Fuhrer,, idare ede - cek ım 24 olması ve bir imtihan geçirilmesi şarttır. Esnaf cemiyetleri Fuhrerleri- ği âdet edinmişlerdi. Büyükderedeki “Yedi kardeş- ler,, çınar ağacını Aleksi Komnen unda gelen ve Kont Ranol - un-idaresinde «bulunan . Haçlılar na yakın bir yerde > yılmda Godfrova dö Büyyü: kuman - iin ee Harhlar arın da ordu yazıl- maktadır. Bazı rimel ise God- frovanın Eyüpten Ortaköye ka - dar ordu kurmuş olduğunu yaz - maktadırlar. Her ne ise Büyük - dere fetihten önce büyük hâdi - selere sahne olmuş ve bugünkü aymetini pe siye - de iki cami, bir ni katolik kilisesi, bir Rum kilisesi ile Mal- tız çarşısında bir frenk kilisesi ve bir Ermeni kilisesi vardır. Büyükdere fetihten sonra da ehemmiyetini kaybetmedi. Av - rupadan sefirlerin gelmesi âdeti başlayınca Beyoğlunda kış sefa- retbaneleri kuruldu, sefirler bu - rada sayfiyeler tedarik ettiler. Büyükderedeki camilerden bi- e yi isterse okusun!.. büyük bir adam gibi sık- t.. Biyik bir adam gibi: şekkür ederim!.. De di. — kemi Sen de terbiyeli bir çocuksun!.. unları bana ablam öğretti ya! “Eğer söylediğimi yapmazsan bir daha göndermem!,, diye sıkıya tenbih etti, Giderken ben de tenbih ettim: sıkı | dikleri rapor, bentlerin bulundu- ğu halini vafık bulmuyordu. Bunun üzeri - ne ehali çıkarılarak evler yıktı - rilâr. 54 Belgrad ormanında İstanbulun suyu için ilk önce 1029-1619 da Topuzludere üzerinde “İstanbul topuzlusu,, adı verilerek yapılan nttir. , yüksekten suyu akıtmak için yapılan kemerli veyahud düz su yolu, yahud suyu biriktirmek için yapılmış sed manasına ge - len farisi bir kelimdir. Belgrad ormanına Bizans ku- rununda “Petra,, denirdi. An - döesik ko BÜYÜK BEND: Bu bend Kos- tantin kurununda kurulmuş, An- dronik Komnen kurununda 11. 1185 yıllarında yenilenmişti. Fa- tih, Kanuni, Birinci i Mahmud ku rununda 1747 de, Birinci Abdül. hamid kurununda 1785 de tamir edilmiştir. ( Arkası var ) alnız bunları onun Her geri gönderilen Kiti bü- tün sayıfalarına baştan sona ka- dar göz gezdiriyordum.. Orada altı çizilmiş bir cümle, bir çiçek yaprağı, ne bileyim, Selmaya aid ufak bir his ve hatıra bulmak isti- yordum. Bu arzum cevabsız kalmıyor - u, ğer, ablan © bunları oku - muşsa, diğerlerini göndereyim ! Fe iye mana eskidenberi (o çok me- Onunla konuşmak mümkün ol- rakıl değildim... Hele kemana mıyordu. Yalnız tırasada oturul - başladıktan sonra aklıma bile gel- miyordu... Fakat o günden sonra sık sık Kemeraltına iniyor, biri - ken haftalıklarımla yeni yeni ro- manlar alıyor, Selmaya gönderi -| duğu sırada arada bir gözlerimiz karşılaşıyord yaya Hindistanmkine benzer ye Kahramanlıklar piyesi ir tahrik eseri mi? in, 24 (A-A;) Berlin, — hayer'i lıklar,, adın- daki piyesi “ilk d te İtalyan filozofu Bruno değeri takdir edilmemiş bir dahi, ve kli- senin istibdadına karşı isyan eden ik glâb olan bir kah - raman olarak gösterilmektedir. Germanya gazetesi diyor ki: Bu piyesi bir tahrik eseri olarak telâkki etmekte katolikler haklı- dır ve bu le ulusal birliği te- min etmekten İspanyada yeni matbuat Madrid, 4 AA) — Hükü- wi e pi nu lâyihasmı tetkike başlıyacak - tır. Bu kanun gazetelere, kitap - lara, plâklara, telsizlere ve sine - ma filmlerine de şamildir. seven bir kalbin hülyalarını anla - tıyordu.. Bu annemle Behice Ha- nımı ve İbrahim Beyi okadar sarmadı. Fakat Selmanın baba - sma dönerek: — Ne güzel değil mi baba ?. Dediğini duydum.. Ertesi sabah erkenden tırasaya çıkmıştım.. Denize karşı oturuyor- dum.. Artık odama dönmek için geri döndüğüm zaman Selmanın da o anda penceresine geldiğini gördüm.. Birdenbire ne o, ne de ben ka - çabildik.. Ben başımı eğerek se - lâmlaymca o da karşılık i İçimde öyle bir duyuş vardı ki o sırada her halde (bir şey söyle - Bir akşam yeni öğrendiğim mek, bir kelime Konuşmak lâzım - “Kalbimi: 2 Xx imei: 1, dı. Mali. çayı çaldım.. . Yalvaran, adayan, | lık olacaktı. verdi.. pmai nin bir ir ımda, ökonomi nazırı Dr. « Şahi, zi neşredilen i kanunların yüksekliğini: molly bunların ncu asır ökonomi sui- istimaflerine bilerek bir nihayet verdiğini, zira, sanatların tanzim edilmemiş olan hürriyetinin i - ri mesle İtmak suretile neticelendiğini ii Vake adasında hava merkezi Vaşington, 24 (A.A.) — Hu- susi havacılık komisyonu, “Pa - namerikan,, hava şirketinin bah- riye. -mezarel inden; Bahrimuhit (Çin) ge- çerek yolculara kolaylık olmak üzere, Vake adasında karaya in - mek üzere bir merkez yapmasını istediğini ifşa etmiştir. Bahriye nazırı B. mink on, gü“ zetecilere birçok şirketlerin de bunu istediklerini, meselenin tet- edilmekte alime söyle » miştir, Şirketler, Midvay adasın- dahi çmikek batan le taraftan, hususi hava nihai raporunu vermiştir. a Selma daha cesur un da ayni hislerle iy b - diğ “öllağkyek du. — Dün akşam sebili parça çok güzeldi!.. edi... — Evet, yeni öğrendim.. Şimdi- ye kadar öğrendiklerimin arasın - da en çok sevdiğim budur. Fransızca güftesinde bazı yer - lerini hatırladım: “Seni seviyorum! “Bunu ben söylemiyorum.. “Kalbim söylüyor.. “Çölde bir yolcunun rastladığı il gi imi aydmlatan güneş lm (Arkası var). K İ Bir Hind federasyonu #