S ls z SARE KA EN EE BABİL ve PERSE POLİS SAR Ge TEFRİKA No; 136 Ür gün iskender YAZAN: ISHAK FERDİ 1 tam vÜZgür denize uçurmışin! Yunanlı filezof : “ Her kaybolan şey, mahvolmuş €ğildir!,, demişti. Kumandan Saris imparatora bu sözü hatırlattı. du, Pe ün birinde imparator, Rok- b iltifat eder endişesiyle ra - 23 ğe kaldırmayı düşü- Mparatorun karısı bu i işi kime Me caktı?, vi ar öldürtmek kolay bir pe irânm ie) bu işi Babilin meş- Mağ sihirbazlarından birine yaptır- Sa karar verdi. ma, razi Kelda seksenlik e a- tidi. Kimenesö te SS - karanlık olarak büyük para w ak şartiyle - hepsini yapmıştı. Dârünm kızı bir Sara, yin Ona şğ yokken Keldayı çağırttı. a vereceğini söyledi. Kelda; i BEŞİ — Merak etmeyin! Bundan Tona ği mii ve canı benim « i <limde ni Tam lu memnundu... gü sonra Rokzan'm ölü- Mü eee başladı., i 252 yürür; De we e.» i enini düet ii d a, ender harbsız meldei ğ e Mm Fakat büyük bir donanma hazırla - bakı ime , bu gemiler arasında, endisi 5 in de bir (İmparator ge- isi) hazırlatı atmıştı. k, İK gün Fıratta bir deneme yap- kitün gemileri suya indirdi. Ma de (İmparator gemisi) ne vi “mağ muvaffakıyetle ne- , den ii tacı düşünce kumar: iğ lar gemiye koşuştular. . İmpa - m bu vaziyet İni ns » e düşünüyorlardı. LE derin fena halde canı £1 - Kim ee Saris: Ul R Bun, ne küstah bir rüzgârmış... arak başka şey bulamadı mı? a İyer, Yordu, Ba, sirada gemicilerden biri; Emrediniz, haşmetme: na tekrar et! - am girdi, Krea suya uçma - tanesini, yüz tanesini tedarik ede- bilirsiniz! Üzülme; ! Bu, düşünmeğe il bir hâi di Zois'in sözlerinden e: zabutlar mü - teessir olmamalıdır. Dürâmen, kızı da boş dürmyor | Şimdi suya atlayıp tacınızı bula - Dedi., İskender emir verdi.. Gemici soyundu.. Suya daldı.. Saris, her kaybolan şeyin mahv- | olduğuna kaildi. (Ona bu felse- feyi Yunanlı Zois aşılamıştı.. Saris kendi kendine konuşurca- sma söylendi: — Zois mânasız söz söyleme - miştir. İskender, kumandanın sözlerini arr gibi görünerek, gözleri- ya dikmiş, otacınele geçip reyi anlamak için sabır- sızlanıyordu. Nihayet suya dalan gemici bi - raz sonra meydana çıkmıştı. Fa tor | kat, İskenderin tacı dalgıcın Sa - şında görünüyordu. İskenderin sevinmesiyle surat asması bir oldu.. İmparatorun O tacını bir gemici nasıl giyebilirdi?!.. Halbuki 1 altında çok kalmış ve tacı ele ge- çirince iki eli ile kolayca yüzebil « mek için, tacı başma © geçirmeğe mecbür olmuğştu.. sikenlerin ae duran iki |, rahib, bu manzar: bela çatarak biribirlerine bakış « iel — İliği ve sukut alâmeti... — İmparatorun ölümü yaklaş - miş... İskender bu sözleri de duyma - dı. , gemicinin başımda duran aca elini sürmeden: — Şu herifin kafasını koparm!. Diye bağırdı... Ce'lâtlor zeval dalgıcı derhal ayrılaca ikiye bölmüşlerd Rahipler Ki aş diler: — Tas ünnlii — Ölüm m İskender o gün geçirmeden Babile döndü.. 'e Saris'in yüzüne bakarak: — Feylezof Zoisin sözünü ba - dedi. - İçime eline tacını başına di rek ii lie salad acı - akşam üstü karaya iğ *İmiştr: — Hazinenizde ondan daha değerli mücevherler var! - diye üldü. - Bir tac uçtuysa, yerine on fazla (Devamı var) Evlenme İzmit mebusu Bay Sırrınn kizi an Kâmiran ile torpido zabit- feniniad General Kâzımın torunu Fake Keçili edir ir mülâzim Bay Saffetin dün lu belediye dairesinde ni- e yapılış. İki tatarafa ab! | kutlu ve mutlu olsun. | Mutlu bir imar işi .Sabanca gölünün izmit körfezine akıtılması teşebbüsü ilerliyor Sabanca gölünün İzmit körfe- ese akıtılması için bir proje bu- umduğu malümdur. Son zami larmı tetkik etmek üzere Fele- menkli iki mühendis Sabancada çalışmağa başlamıştır. Mühendisler bu arada, gölde suyun seviyesi ne dereceye kadar alçalacağmı da araştırmaktadır. Aldığımız malümata göre Saban- ca gölü ile İzmit körfezi bir kanal vasıtasiyle birleştikten sonra sw- larm seviyesi gene muayyen bir yükseklikte muhafaza olunabile - cektir. Bu da Sakaryanm ayak - larından birini Sabanca gölüne vermek suretiyle olacaktır. Bu sayede şimdi gölün suyundan is - tifade etmekte olan yerler gene su alabilecektir. Tahmin edildiğine göre bu a- meliyat için elli bin Tira kadar pa- ra harcanacaktır. Şimdiki halde bu paranın temini için çalışılmak- tadır. Bu maksatla hususi idare- ye aid bazı emlâk da satılmakta- dır. Diğer taraftan Sabancada bir şirket teşkil olunacaktır. şirket gölün suyu İzmit körfeziyle birletrildikten Mp mra Sabancayı imar edecek, gölün kenarında ga- zino ve plâj gib medi vücuda ge e ir, İa cuma ve pazar ül İİİ smlei nun edecek eğlenti yerleri yapıla- caktır. Gene bunun için idare tarafmdan gölün kenarmda ki eri satın alınmaktadır. lerini tayin İ- çin ği eda İnişi mü racaat olu Alman arazinin abilere bu| Siyah saçlı, solgun yüzlü bir genç bedeli “ ğ a imi dir. Diğer yarısı ile rn rim kaydolunmaktadır. lâyetin mahsulâtmı teşhir edecek bir sergi kurulacaktır. “izmitte kâğıt fabrikası dığımız malümata göre İz- mit kâğıd fabrikasının inşaatı i- lerilemektedir. Son günlerde bi- nanin ikinci katı kurulmağa baş- lanmıştır. emma | Gelenler, gidenler | Çanakkale Saylavı Bay Ziya Gevherle, Kütahya Saylar Bay Naşid Uluğ dan şehrimize eledi Nöbetçi eczaneler Sirkecide: Salih Necati, Ca- bime size Abid, Küçükpa- in Hüsnü, Lâleli- aş Siker, Beşiktaşta: Süleyman ceb," Samatyada: Rıdvan, Fenerde: Emilyad, Şehzadeba- > Hamdi, Şehremininde A. Hamdi, Karagümrükte: A- Bit, Aksarayda: Z. Nuri, Gala- tasarayda: Ahmed Cevad, Yük- sek kaldırımda: Vinikopulo, Fındıklıda : Hilâl, Kasrmpaşa- da: Yeni Turan, Şişlide: Asm ükrü, » Haheroğlunda:' Ye Şü iğ Türkiye eczahaneleri. Bilimin mr . Memed, boyalarını yerleştir - mekl, guldü.. Karısının sinir « lendiğini farketmedi. linden sözüne devam etti: — Evet ai — darbe rojenlk Geyik ike & Evet, doktor Salimi seviyor.. mn de o keratayı daha şimdiden evlâd gibi sevmeğe başladım.. Or- cak... Suazn sordu: — Salim geliyor mu? — Bugün geliyor, odörd aydır öna hasrettim.. Dün geze mektub aldım. Bir çekmece çekti. (Suzan ge- 8 sordu: — Birinle evlenmek istediğini mi yazıyor?. — Şöyle böyle.. Al da oku.. Mektubu uzattı.. Uzun bir ses- sizlik oldu.. Suzan okuyordu. — Anlad Anladım... Fazla bir şey ni mektubu Memede verdi — Ne dersin?. — Bu işte söz senin... o Yalnız Nermin daha çocuk sayılır.. Ressam, karısının biraz evvel bunun aksini söylediğine dikkat bile etmemişti... dokuza Salime a itirazın v. .. dedi... mı?. Bulan önlerine hakir bir merhamet e) . Memed çek » meyi kapa — Alâ! ye evlenmeği isteme- seydin canım sıkılacaktı... Haydi bakalım, bu kadar gevezelik kâ - fi... İşe koyulayım.. « Suzan omuzlarından öder enta « risini atti... Bu aralık bir kapı aralandı... kız başı göründü. arkası dönüktü. Nermin geriledi: — Pardon baba... Modelle ça - ıştığını bilmiyordum. Memed bir kahkaha sa — Model değil kızım, Suzan .. Bugün biribirinizi ye ga- işmüyor mus Nermin girdi, sk çi alnmı uzattı: — Önüşünün. Suzan dudaklarımı uzattı, Ner- kundurdu.. Nermin haber verdi: — Salim geldi baba... Memed, karısının şk vi olduğunu kale bile a — Onu al buraya pa Suzan tekrar entarisini omuz * larına aldı.. Bir iğne ile tutturdu.. Biraz sonra e otuz e | den Bilem yaptın bakayım Doktor genc kadını görmemiş - ti. O: — Bonjur doktor, dedi. Salim bir o şey A eli sıktı, Elini uzattı.. eme ressama 80 — Rahatsız mı ERİME — Kat'iyyen.. en bugünlük bitirmiştim... Hem yanında yiyelim, malüm ya, bugün benim uğum gün. — iyon unutmadım. . Ekrem de ge- lecek... Görünüşte gene öyle ekşi ve çatık.... Fakat beni çok sever... vam 6 İkincikânun 1935 —— tada mühim bir değişiklik olmıya- | 2; Memedin karısı 2 Ha, bak unuduyordum... Saat kaç Nermin?. Çer en akademiye gitmeliyim. şi > adam ki... gine ee ben bir gide » yim. DiNi karı Suzan körler doktorda ayır- mamış fakat doktor birkere bile o- na bakmamıştı.. Kocasınm son sö- sü üzerine kalktı: — Affedersiniz ben de giyinmeliyim. — Sen de giyin... Genç kadın, ayaklarmdaki in - cili terlikleri sürüyerek çıktı... Nermin: — Baba, dedi, ben de seninle gelemezmiyim?. — Ne yapacaksm orada kr- — Ben girmem. Otomobilde beklerim.. Amma hem gezmiş olu- rum, hem de yolda konuşuruz. — Gel bakal Memed kıziyle beraber çıktı .. Salim bir müddet yalnız kaldı, Sonra kapı açıldı, dudaklarında ülümseme amma, dedi, esrarengiz bir gü ile Su- zan göründü Salt Be büyüleyici, esra - rengiz ete önünde aczini idrak ediyor: Biraz İM gibi, gene genç kadının yüzüne bakmamak iste - di. Fakat, bir kei yakalan- mış gi Suzana tek belime söylemiyor - zaklaştınız sanıyordum. — Alay etmeyiniz. Bi ru sesiyle sordu — İyileştiniz mi? Hastalığınız geçti mi?... Salim, kendini demi he- yecanmı yatıştırmağa çalış! — Ümid ediyorum. (Devamı var) Bulgaristanda eroin ve afyon istihsali artıyor mu? Milletler cemiyeti, afyon isti- k için Bulgaristan anhidrit a - setik ithalâtımın, çoğaldığını gör- menin ari geleceğini milletler ce- miyetine i. Cemiye- tin slime komisyonu toplanarak bu meseleyi gözden geçirmiş ve Bulgar hükümtinden meselenin sorulmasını kararlaştırmıştı. ulgari istan sorguya şu cevabı “ “ Bu ihbar yerinde değildir. Bulgar hükümeti heroinle müca - dele etmektedir. Evvelce Bulga - ristanda yedi afyon fabrikası var idi. Şimdi dört fabrika vardır ve bunlardan'birisi işlememektedir. Aynı zamanda Bulgaristana an - hidrit asetik sokulması da mene - dilmiştir.,, ZEKÂT — FITRA Oruç bayramımız kutlu olsun. zekâtmızı ver-