tanıdığımız muhterem kumandanımız Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne bile söz söylediğini ve Rauf ve Refet Beyleri de ayrıca azarladıkdan sonra Alay Kumandanı Cemal Bey'le Topçu Kumandanı Münir Bey'e beraber olmalarını teklif etmiştir. Cemal Bey kolorduya merbut olub alacağı emre göre hareket edebileceğini ve Münir Bey de "sizde adalet olursa bizde de sükunet olur" demekle meseleye nihayet verilmiştir. 2- Mutasarrıf doğrudan doğruya ve alenen Kürd propagandası yapmakda ve hatta yapan Kamuran'ı bile himaye etmekde ve hanesinde bulundurmakdadır. 3- Bir Fransız binbaşısı ile valinin fabrikatör Mehmet Efendi hanesinde vaki' olan mülakatlarında paşa aleyhinde atub tutmaya başlayan valiye karşı Fransız şu cevabı vermiştir "Vatanı ile alakadar olanları biz severiz. Müşarün ileyhin milli tezahüratı ve Versay Sarayı'nda Türkler aleyhindeki vaziyeti hemen kamilen değiştirmiştir. Eğer vazifem mani' olmasa idi, Erzurum'a gedip arz-ı hürmet idecekdim. Vali de "Eğer mıntıkama girerse tevkif ideceğim" dimesi üzerine kimin ile tevkif ideceğini sormuş ve jandarma ve askerler hissiyatı vataniye ile meşhundurlar diye söylemiştir. 4- Ali Galib (Ali Galib Bey) ve rüfekası derdest olacaklarını anlamaları üzerine Kahta istikametine firar etmişlerdir. İrade-i Milliye Firari vali Ali Galib'le bir Fransız binbaşısının hissiyatı hakkında verilecek hükmü kariin-i kiramın takdirine bırakıyoruz. - - - - - - - - o - - - - - - - - 1 numaralı Nüshamızda İntişar Eden Sivas Valisi Reşit Paşa Hazretleri'nin Telgrafnamelerine Dahiliye Nazırı Adil Bey'in Cevabları. Dersa'adet / 10 Eylül 335 Sivas Vali-i Sabıkı Reşid Paşa Hazretleri'ne C Kongre'nin orada akd ideceğini bildirdiğiniz içtima'atın Düveli İ'tilafiyece emsal-i sabıkası gibi hasıl olacak su-i tesirat-ı azime ve bundan vatan ve milletçe tehaddüs idebilecek müfteriyat-ı vahime şayan-ı endişe olduğundan bu babdaki telgrafname-i valalarına cevaben nazar-ı dikkat-i alinizi dikkatle celb ve bu teşebbüsün suret-i münasebede men'-i esbabının istihsalini dirayet ve hamiyet-i alilerine terk etmiştim. İki şıkkı muhtevi olan cevabname-i malum valaları üzerine Galib Bey'in icra-yı memuriyeti hususuna Meclis-i Vükela kararıyla ile irade-i seniye-i cenab-ı hilafetpenahi şeref-sudur buyuruldu. Vatan ve milletin ma'ruz olduğu mehalik-i azimeyi teşdit etmekde olan harekat-ı vakı'adan sarf-ı nazar edilmesi hakkında evvel ve ahir icra olunan tebligat ve te'kidatı nazar-ı dikkate almayarak mukteza-yı siyasete münafi ve vatan ve milletimiz hakkında cidden mehaliki dai harekatda ısrar edenler tarafından Galib Bey'e taarruza kıyama kadar varılması mülahazasına binaen mücerred böyle bir münasebetsizliğin men'-i vuku'u için Galib Bey'in lüzumu kadar muhafız ile birlikde azimet itmesi muvafık-ı ihtiyat görülmüş idi. (Ve birkaç muhafız ile getmek isteyen Galib Bey'e) böyle bir ta'arruza ma'ruz kalmamak için muhafızların ihtiyaten tezyid-i mikdarı ve yüz elliye iblağı tavsiye olunmuş idi. Bu kadar cüz'i bir mikdar maksadı vazıhan ta'ayyüne kafidir. Bunu tefsir ve te'vile imkan yokdur. Galib Bey'den suretini nakl ettiğiniz yolda bir telgrafname de alınmamıştır. Bu babda zat-ı valalarıyla te'ati ettiğimiz telgraflarla mütala'a ve suretini nakl eylediğimiz telgrafnamem dikkatle kıraat olunduğu halde bu def'a yazdığınız telgrafnamenin ne kadar nabeca ve şahsını ve mesleğini ve vicdanını pek iyi bildiğiniz bir hadim-i kadim-i millete karşı kullandığınız ta'biratın ne derece naseza olduğunu teyakkun ve irade-i seniye-i Cenab-ı hilafetpenahi hükm-i alisine mutava'at lüzumunu takdir idersiniz. Hiç kimsenin uhde-i inhisarında olmayan hamiyet-i vataniyeden nasibim lehü'l-hamd hiç kimseden aşağı değildir. Dahiliye Nazırı "Adil" İrade-i Milliye Bu cevabı yazarken (hadim-i) devlet olduğunu söyleyen (hêdim-i) devlet ve millet Dahiliye Nazırı Adil Bey, Harbiye Nazırı Süleyman Şefik Paşa ile müştereken "Elaziz Valisi Galib Bey'e bugünkü nüsha"mızda münderic talimatnaneyi verdiğini unutmuş olduğu anlaşılıyor. Zavallı Nazır; zehi gaflet!! ∼∼∼∼∼∼∼∼∼∼∼∼∼∼ Kongrenin Düvel-i İ'tilafiye Mümessil-i Siyasileriyle Bi-taraf Devletler Sefaretlerine Keşide İtdiği Telgraf Suretidir. Der-i Aliyyede: Amerika, İtalya, İngiltere mümessil-i siyasileri ile Filemenk, İsveç, Danimarka, İspanya sefaretlerine Sekiz ay evvel feshedilmiş olan meclis-i millimizin Kanun-i Esasi mucibince nihayet dört ay zarfında yeneden ictima'ı lazım geldiği halde mütarekenin akdinden beri te'akub eden hükümetler intihabatın icrasında te'allül göstermiş ve bu suretle meclis-i milli hala içtima idememiştir. Bu sebeble bilhassa hükümet-i hazıranın takip etmekde olduğu siyaseti dahiliye şekl-i idaremizi mutlakiyetden tefrik idemez bir hale getirmiştir. Bu vaziyet üzerine harekatıyla icraatında hiçbir fikr-i meşrutiyet kalmayan Ferid Paşa kabinesi nefret-i umumiye karşısında zulüm ve şiddetle payidar olabilmek siyasetine süluk iderek kendi aleyhinde bulunan milli vahdeti ihlal için anasır-ı İslamiyeyi yekdiğeri ile kıtale sevk etmek istemişse de bu teşebbüse aid ve saik milletin eline geçerek memleketin emniyet-i umumiyesi haleldar olmaktan kurtulmuştur. Bunun üzerine millet vaziyeti zat-ı hazret-i Padişahiye arz ile itimat-ı umumiyeye müstenid bir kabine teşkilini istirham etmek istemişse de hükümet-i hazıra milletle padişahın temasına da mani' olmuş ve bu suretle millet için bir hükümet-i meşru'a teşekkül idinceye kadar heyeti hazıra-i vükela ile kat'-ı münasebetden başka çare kalmamıştır. Çünkü böyle bir tedbire tevessül idildiği takdirde Ferid Paşa Kabinesinin teşvikatıyla Anadolu asayişinin haleldar olacağı muhakkak idi. İstanbul'da itimad-ı milliye müstenid bir kabine teşekkül idinceye kadar devam idecek olan bu vaziyetin meşru'iyetini ve bilhassa hükümet metbu'aları nokta-i nazarınca da lüzumu vareste-yi izah add ider. Çünkü hükümet-i hazıranın Versay Konferansı'na gönderdiği heyet-i murahhasa sırf amal-i milliyi temsil eden bir hükümet tarafından gönderilmiş olmadığından dolayı bir ehl-i hibre nakledilmişti. Binaenaleyh sulhun takarruru da ancak millete müstenid bir Osmanlı Kabinesi teşekkül etmekle kabil olabilir. Bu suretle gerek milletimizin ve gerek Avrupa ve Amerika menafi'i aliyesinin icabat-ı atiyesine tevafuk etmekde olan vaziyet-i hazıra-i milliyemizin muhill-i asayiş hiçbir fikre müstenid olmadığını ve emniyeti umumiyeyi ihlal idecek hiçbir hadise zuhur itmeyeceğini ve bütün ma'nasıyla müslihane bir hatt-ı hareket takip idileceğini Sivas'da mün'akid umum Anadolu ve Rumeli murahhaslarından müteşekkil umumi kongre suret-i kat'iyede tekeffül ve te'min iderek kesb-i fahr ile cihana adalet va'd eden düvel-i mu'azzamanın muzaharet-i ma'neviyelerinden emin olduğunu da ayrıca arz ider. Sivas'ta Mün'akid Umumi Kongre Hey'eti ----------------------- Dahiliye Nazırı Adil Bey'e Sivas / 10 Eylül 335 C 10 Eylül sene 335 Tele: Evvela infisalim hakkındaki irade-i seniye-i hazret-i hilafetpenahinin resmen tebliğini rica iderim. Saniyen sureti mevsukada haber alındığına göre vali-i lahik Galib Bey'in Sivas'a beraber girmek üzere Malatya'da birtakım eşkıya ve eşirrayı başına toplama ihanetinde bulunduğu görülmesi üzerine mahallince derdestine teşebbüs olunmuş ise de refakatinde bulunan İngiliz Binbaşısı (Novil) Malatya mutasarrıfı Bedirhanilerden Halil ve mazhar-ı teshilat olmaları için tarafı devletlerinden yedlerine vesika verilen Bedirhani Kamuran, Celadet ve Diyarbekirli Cemil Paşazade Ekrem Beylerle beraber Kahta istikametine doğru firar etmişler ve el'an takip edilmekde bulunmuşlardır. Şu hale göre Galib Bey'in buraya vurudu vakte muhtac ve belki de meşkuk olduğundan bu hakayıkı hakpay-ı şahaneye arz ettikden sonra azlim hakkında şeref te'allük buyurulacak irade-i seniyenin şayan-ı itimat bir Nazır tarafından resmen tebliğiyle beraber bundan sonra mes'uliyet kabul idemeyeceğime mebni irade-i hilafetpenahi mutava'ata iştden çekilmek üzere kime tevdi'-i vekalet ideceğimin yine o Nazır tarafından emir ve iş'arına müsa'ade buyurulmasını istirham iderim, Efendim. Sivas Valisi Reşid -------------------- o O o -------------------- Malatya Vak'ası Üzerine Millete Neşredilen Beyanname Sivas/9 Eylül 35 Vatanın haricen taksime ma'ruz olması ve dahilen de hükümet-i merkeziye erkanının hıyaneti sebebiyle en büyük bir tehlike-i teslim altında bulunması ve bilhassa te'akub edip duran fiil-i vaki'ler karşısında hükümetin mukaddesat-ı milliyeyi ayaklar altına alan düşmanlarla beraber seyirci kalması millet için kendi başının çaresine bakmaktan başka bir ümit daha bırakmamış ve Anadolu teşkilat-ı milliyesi işte bu ihtiyac-ı mukaddesden tevellüd etmiş idi. Din ve devletimizi mahv etmek isteyenlerle teşrik-i mesa'eden utanmayan hükümet-i merkeziye bugüne kadar yalnız milletin her türlü harekat-ı meşru'asını alelade bir iğtişaşa benzetmek ve bu harekata ittiba edenleri vatan haini şeklinde ilan etmekle kalmıyor aynı zamanda birer mücrim gibi tevkif edilmelerini de emrediyordu. Şimdiye kadar bu hali nazar-ı itibara alan millet padişahına müraca'atla derdini anlatmak istemiş, fakat hükümet-i merkeziye milletle padişahın temasına elinden geldiği kadar mümana'at etmiştir. Hatda dün gece kongremiz tarafından hakpay-ı hilafetpenahi vaziyeti arz ve izah için tertib olunan ariza-ı telgrafiye İstanbul merkezinin saray-ı hümayun hattını sedd itmesi yüzünden atebe-i ulyaya vasıl olamadı. Bugün telgrafnamedeki vatandaşlarımızdan aldığımız vesaik-i me'menetden ikisini milletin enzar-ı ibretine aynen vaz' idiyoruz. Bu iki şifre bu hükümetin Osmanlı tarihinde emsaline tesadüf edilmemiş bir takım millet hainlerinden mürekkeb olduğunu bütün vuzuhu ve bütün kat'iyetle isbat idiyor. Namusuyla mukadderatının esbab-ı masuniyetini ihzar etmekten başka bir günahı olmayan millet aleyhine hükümet-i merkeziye bir müddettir Harput Valiliğine taslit etmiş olduğu Ali Galib namındaki hainle Malatya mutasarrıfı Bedirhani Halil ve Bedirhani Kamuran, Celadet ve Diyarbakırlı Cemil Paşazade Ekrem ve Molanzade Rıfat gibi vicdan yerine İngiliz lirası taşıyan bir takım *** sevk idiyor ve bunlara bir Kürdistan teşkil iderek memleketi inhilale uğratmak isteyen Novil isminde bir de İngiliz Binbaşısı terfikdan çekinmiyor. Her türlü hissiyat-ı insaniyeden mahrum ve mücerred olan bu edaniyi harekat-ı milliyenin ve bilhassa Sivas'da ictima' eden umumi kongre a'zasını tenkiline memur eden Dahiliye Nazırı ve İngiliz Muhibban Cemiyeti Reisi Adil bu hainlere bir takım ma'sum ümmet-i Muhammed'in iğfaliyle millet ve irade-i milliye aleyhine sevkini emr etmişti. Bu suretde hükümet-i hazıra müslümanları birbiri aleyhine kıyam ettirüb sırf işgal ettiği mevkii muhafaza etmek maksadıyla na-hak yere kan dökülmesini ve binnetice memleketin işgalini intaç idecekdi. Fakat Allah'ın inayetine istinad eden millet bu denilerin habasetini keşf iderek derdest edilmelerine tevessül etmiş ve bundan sonra bu vatanda yerleri kalmadığını kendilerine bildirmiştir. Bu vaziyet karşısında firar etmekten başka bir çare bulamayan bu hainler