(Halkın Sesi) 17 inci Teşrin bül, İster Ağla İt Kadının gözleri açılınca ! p İbeikada bi bir kadın . p g a biramel yat ii leri açılmış! Bu “ Zömediği şeyleri gör- İnş sayınca evvelâ ka- ısalan fıstanları İs celbetmiş. al kocasını kolundan İğ kocasiyle birlikte bir İl “Dın vitirinleri önünde ” almışlar. Kadın bu ilerde bulunan en kısa Ky dan birini seçerek ve demiş.. © Ben do- ) vi: uzun etekli öze- in taşımakla budalalık ğ hir Şimdi hemen bana #tekli robu satın al, Ni diği mudaya (uygun Diy giyen kadının içi | Stmiş, h tinin © açılmasından y ilk işi allah şükür a olması lâzım gelen ig bugnkü pekçok mukaddes ma- ydı bir moda ma- Sa koşarak tuvaletini yi heves etmesine: e çü, İster Ağla N ç y YAKALAR akının “siri! oyun biri meyhanede kafâyı ( tütsüleyip “İmiş, Sarhoşluk tesi- R nir duran karı- i görünce: N Hey mübarek demiş. ha rakıyı karımı büs- Na Uautmak için içiyo- O da inadına, sanki he © gördüğüm yetiş- İşi Muş gibi çift görünü- | Melen 13882 saygı, zelil 2 30—1 *Türk Gazetele- ri nediyorlar? —(Baştarafı Birinci Sayfada)— teslim ederiz. Boyunlarını kendiliklerinden tasmaya uza- tan kavim hakikaten hiç kimseye bhörmet telkin ede- mezler. Almanya ancak ha- at ve haklarını müdafaa etmesini bilen milletlerle iyi geçinebilir.,, TASVIRI EFKÂR: vi yanın işgali mese- lesi etrafında, başlıklı yazı- ında Romanyanın Almanlar tarafından işgali devam et- mektedir. Bu hal memleke- tin velevki dostluk ve yar- dım namları altında bile ol- sa işgalinin ne elim metice- ler verdiğini göstermeğe kâ fi dir. Almanlar, Bianizid yarı- sından fazlasını işgal etmek- te olan askerlerinin işgal ve iskân masrafları olarak Fran- sadan günde tam 4.0 mil- yon frank para almaktadır- lar. Hatta P.ten hükümeti bu parayı vermek için Fran- sa bankasından 50 milyar franklik avans almıştı. Fran- sanın bu şerait altında iş- gal devam edeceğine göre Peten aceba bankadan da- he kaç defa elli milyarlık avans almak mecburiyetin- de ln hesap'etmek güç ie “Del luk namı altında iş- ie memleketten iş- srafı alınması galiba -l > mir görülmüş, işidilmiş “| usullerden değildir. Romen- | lerin bu vaziyetlerine bütün | dostları gibi bizim de sami- İ mi surette acımakta oldu- | ğumuzu siri tabibi bae ha şi ğ Bakal Sertel “Svet- koviçin beyanatından çıkan mama,, başlıklı (yazısında, Yugoslavya çaresiz kaldığı ve yapacak birşey olmadığı için mihver devletlerle an- laşmaya ve Avrupa nizamın- da kendisine verilecek o va- zifeyi ifaya hazırdır. Fakat hudutlarına dokunulmaması şarttır. Müşterek bir çevir- me hareketi karşısında Yu: goslavya kendini müdafaada belki güçlük çekebilir. Fa- kat kan dökmeksizin parga- lanmaya razi (oolmıyacağı muhakkaktır. Her halde vaktile Balkan antantını Balkan konfede- rasyonuna çevirmekten çe- kinen, ve bitaraf (o kalmak suretile hudut ve istiklâlle- rini kurtaracaklarını uman bazı Balkan devletleri birer birer şimdi bu siyasetleri- nin cezasını çekmeye nam- zed görünüyorlar. Romanya izmir Memleket Hastanesi Rontken Mütehassısı ontken ve Elektrik tedavisi Mİ a Beyler ey . TELEFON Dr. Fahri Işık Lord Halifaks kabul etti —— Londra(A.A)—Lord Hali- faks dün hariciye vekâle- tinde İspanya büyük elçisini kabul ederek görüşmüştür. bu kararsız siyasetin kur- barı oldu. Yugoslavya da sıkıntı e am bundan çekecektir. AK Necmeddin Sadak; “Kime karşı?,, yazısıeda Almanların Romanyayı işgal ettikleri gün bu hâdisenin ei da nasıl karşılanacağı rakla beklediğimizi a mıştık. Günler geçti, hâdise te- kemmül etti. Fakat Sovyet mahafilinin bu mesele hak- kında hiç bir mütaleası du- yulmadı. Dünya işleri üzerin- de her zaman fikir yürüten Moskova gazeteleri bu mü him rai m tahlil;ve tefsir etme Almanya Bisisyuği ele geçirerek oralara Kara, Ha- va ve Deniz üsleri yapmak- la ileride daha geniş daha uzak askeri hareketlere mi hazırlanıyor? Bu istikbale aid bir mesele olabilir. Yal- »ız Romanyanın harbe giri- şecek başka komşusu olma- dığına göre bu hareket gi- ne Sovyetleri istihdaf ediyor demektedir, Bundan çıkacak siyasi ne- ticeler ise herhalde mühim olacaktır. VATAN: Ahmet Emin Yalman“Bal- kanlarda Türk barış siya- seti, yazısında ezcümle di- yor ki: Sulh tohumları oOekmek zahmetli bir şeydir. (o Çok sabıra ihtiyaç gösterir. İşte Türkiye bu zahmeti göze almış bu sabrı Balkanlarda da, orta şarkta da göster miş ve bundan çok güzel neticeler almıştır. Bulgar- larla olan münasebetlerde de bizim onlardan farkımız Bulgar ifratcılarının lisanını konuşmama v.ziyete daima barış imkânları kımından vekarlı ve tem- kinli bir gözle bakmaktayız. Balkanlık fikri, Türk barış siyasetinin öz evlâdlarından biridir. Bizi Balkan mem- leketleri muvakkat esaret acıları geçerken Balkanlık bayrağım Türkiye yüksekte tutmakta devam ediyor ve edecektir, Balkan birliğinin gökü bükümetlerde değil, milletlerdedir. Balkan milletlerinin bu- günkü acı tecrübeleri bu Fileri bir kat daha kuyvet- lendirmekten başka netice veremez. Mill? İspanyaelçisini! FUAR $ zin Rebeka niçin ba- na ehtiyar didiyini.. o beai ehtiyar sirasinda 4 1- yup yendi yençleşmak esti yurmuş. — Tebe he, hey. Dıranıp durman. Aha açıldı fnar.. Fuar açıldı.. Biletini a'su içer giriyor ve geniş sahıda dağılıyordu Karadenizli Mustafa, Ayşe teyze. Salmoo, pastırmacı Ahmet, sebze saltet İzmirli Hasan, muhacir Hüseyin her biri bir tarafa ayrılıyordu. Yalnız Karadenizli Mustafa ile Izmirli Hasan havıza doğru ilerlediler. Mustafa büyük havzu gö- rünce hayrette kalarak ba- gırdı: Meyersa — Ha tipune talayum Karatenuzun talkalaru gi talkalanuyorsun. n alaylı bir cümle ile seslendi: — Pek dalmağa bakma. Sonra yolunu şaşırırsın. Mustafanın bu sözler. ho- şuna gitmiş olacak ki Hasa- nın yanına sokularak sordu: — Ha, sen puralu musun? — Dalgacı Hasan. — Ha pen a Karatenuzlu Mustafa, Senunle kel arkataş olalum. Pen pu ralarunu pek izim pe- raper kez çi san zeriz amma etrafı dikiz ederken afalla- mıyacaksın. — Ne > anlama- dum lâkün kâtu pir şey dei un pellu. Arkadaş dlrebini gün akşam gene fuarda buluşa- caklarını birbirine vadettiler. ix Ertesi akşam fuara girdi- ğim de vakit eyey erkendi. Ufak bir soğakluk almak için Ada gazinosunda otur- um. Akşam adım, adım ilerle- meğe başlamıştı. Fuarın ren- gârek elektrik yanınca kendi- mi başka bir âlemin emsal- sız diyarında zanasttim. Bir ân içinde sanki bir cihan doğdu. SEVDALILARI, mA. Fuat Tuğseven a 5 Fuarın kapısından başla- yıp etrafa uzanan asfalt yol- ların üzerinde birbirini takip eden gruplar çoğaldıkça ço- Zaldı. Her grup ayrıldığı yeri yeni bir gruba terkedi- yorlardı. Paviyoslar doldu, ağaçla- rın altları keza.. Bulunduğum gazinoya'da yavaş yavaş akın başladı Yoldan adaya uzanan koprü üzerinden kol kola, omuz omuza gazinoya geçen halk kitlesi, grup grup ayrılarak şen ve şakrak kahkahalarla bulundukları yeri şenlendi- riyordu. Masaların etrafını çeviren renk, renk ipeklilerle ipek ten lerini örten genç kızlar, ef- sanevi bir diyarın göklerin- | la inmiş hakiki bir cenme- tin meleklerine obenziyor- lardı, Adaya sandallarla ge- çenler de vardı. Bu güzel manzaralar kar- şısında o kadar dalmıştım ki aklıma bin bir şiir gel- diği halde biç birini topla- mak kuvvetini kendimde gö- remedim. Yalnız merhum muallim Nacinin “Görün, başlıklı şiirinden şu iki mısraı hatır- lıyabildim: “Çıkın şu arena zahidaa nı görüb,, “Nasıl geçiyor Ki zamanı görün,, Muallim Naci © zaman için öyle yazmış. Eğer mer- hum şimdi olsaydı muhak- kak böyle diyecekti: “Çıkın ey müsrifler meyhabe, bardan,, “Gelin dezevk alın sizde fuardan, (Devamı var) Doktor Öperatör a a > Dâhi İZMİR ASKERİ ASE KULAK, BURUN ve B HASTALIKLARI MÜSEHASSISI a kabul ve tedavi 8 OYNIYANLAR : Pivyançco Biletlerinizi kişesinden alınız)Çoral kspv Polismerkezi karşısı No.*64Hasan Tabsip UndeTelefon3457 Tayyare Smm Tel. 3646 10 i inci teşrin 940 perşembe gününden itibaren 1--Kadın ihmal Edilince Fransızca Sözlü m VVarren Viliam Gail Patriek—V. Lundijan 1- YILMAZ ALI Bir haftada binlerce kişi gördü, beğendi, istedi. MATİNELER : Küdin iamal | Yılmaz Ali (Yalrız 4,15—7,15 E silince 3—6—9,15 i (SAADeT)