Sifaianlı İmparatorluğunun RANCİI “Kalbigâhında O“ A,ancs f Milliyeti, cinsiyeti bozuk insanların samimiyet o ve adakatine imkân yoktur bey: ara ,, nım tasvirini ! Hayret | harb bana verdi. Ve Leylâ ; > vu dedi. Leylâ bu | ve dehşet içinde kaldım (s) | babasının benim tarafımdan ; mektuba in inanmaz — İşte Aya Barbara na- | asıldını bilir, pr Ne İreye Iduğunu sa- | mina un ediyorum! dedi. u halde, Leylâ, hükü- omır. Kendisini inandırmak dir ilbnl eyer metten ve divanı harptan ik. zi atlarım akat Tai ciheti mek | ziyade izni nefret ediyor; — tiğin iz “Hü reri de » kame Leylâ, ei demekti ii yedeği e Gelmaz enin tarafından idam edil- in e n de biliyorum. Ntisi aa diğini a mu? Leylânın en zin nefret et- ü şlı yüzü vardi. Bunla; t de dü | © kuyumcuya sildirmek © için vet Mei işini divanı- iği, a ziyade Gakuen oi © göndermiş ve o geri al. Pre ml Ge duğu kimse benim. Bunda — mıştı. Gerdanlığı Ömer Pi rini tercümeden maksadımız, e ar e 3 yaya adişah hediye etmiş |bu memlekete kötülük oil ei fakat bugün babasını “idi; Kıymeti beş on bin lira | rin milliyeti belirsiz, südü e ben verdiğim halde idam ra tutar. Bunlar da bende | bozuk, soysuz insanlar — iş benim kurtar- klıdır. larını göstermektir. Doğ dığımı öğrenince vaziyet de- rm yastığın veya yalan, fakat şu hâdise ğişecektir sanirm. Leyi demet anahtar çıkardı. v İlandaki ayırarak anne- — sine verdi ve: — Anne, dedi, şu üstdo- aç vg bir kutu var, e dolabı açtı. Kü- it çe bir kuluyu alarak Hakkı beye verdi. © Kutunun üzerinde “Leylâ © banıma âiddir, ölürsem yn ei een —cektir.,, ve kutu mühürlü iü Hik be- ekukağ ne derece mec- » oldu; uğun bununla ÜNİ Ban — Pa açabilirsiniz! di. — Lüzum yok, dedim. sözlerine yeiyi ie 0- acıyorum sana den çi iyliği ya- Ni > pacağı iyliğim çok Yali Me Fakat - bir şartım var. — Me Heman kabul ediyoru ln dilik bir ay size za > dirhem bile rakı k sonra hizm tlas bir ağaya birşeyler sr eregli ki casuslara hiz- edenler halis Türkler- v değildirler ! i lanın bugün bu hakikatleri öğren- mesini istemiyorum. ( Arkası var) AP KE m K KıSA ANKETİMİZ: orman arm TANEN İlk Yazınızı Ne zaman ve nerede neşrettiniz?. O andaki heyecanınız? İzmirin genç Hkeri ara- sında küçük bir anket aça- rak, zi daki soruyu, hep- sine ayrı ayrı sorduk. Aldı- eo YA iline ediy: NT TARCA Ne— oruya, kısaca şunları yaza- bildim. “İlik yazımı ei Çünkü vakıt kalma- AN ÖNELÇİN İlk yazım en üç Tal 8 uca Halkın Sesi İyem çıkmıştır. Ben rataş ebe di inci sı- nıfında idim. Türkçe hoca- mız şair bay Fazıl Behiç idi: (1 ) işte beni yazı yazmağa Yeni bir işgil İngilterevi te- lâşa düşürdü. Wi Belgrad — Sar kıtasını işgal et etiği, beri: Londra erener hiç bir tesir yapmadığı hi de bugün bu haberin ei ra mekafilinde büyük endi- şeler pe gösteriyor. Bunun s. de Fransanın böyle bir karete ciddi na- zarla ime ae ergen teyit etmesidir. işgal ederse vik sal hi ilân etmek demek olacaktır. Ki bu vaziyet ngilirei bugünkü siyasetine uyğun değildir. Çünkü eşi tere hiç bir suretle Almat Fransa harbine taraftar 3 maz. Sermayemi İşletmek İstiyorum.. k olmak veya kârlı sermayemi rum, Zi ekli lan ği — e par pa K) ru ma hitaben 10-1 eğ eme IZ SEVDİM! Aşk, Iztırab, Heyecan Romanı SABAH Numara 74 karşı- et- lm ya le rtik Klm iyiye UM Bülend, dediki: — Birân evvel bu adam- id, kurtulmalısın.. — Evet kararımı verdim.. Ahmede kaç in — Fakat NE de ne va ir hoş geldiği gece- denberi orti eta yok,. er halda mağ külhanbeylik- Bu esnada acı ie ii Altı kocalı Kadın ; o )— İs- ork ( idil Gi Sprlngba'd bildirildiğine Lili- anayı hapsetmiştir. Bu kadı- nın altı kerre evlendiği ve hatta nikâhlandığı ve her körü terkederek kaçtığı- sabit ig salik lık kanununa tevfikan mah- ri verilmiştir. olis çe Sui mal Sof; Sip polis mü- dürlüğü kasazida ir sulis- timal yakalanmıştır. — ie buslav adlı olan 932 yılından 935 yılı sonuna kadar üç yıl içinde 213, 798 leva çalmıştır. Bu paranın 42965 levası polis İotarya- akiyesi da muhtelif kıymetli evraktan çalınmadır. Slovenler . Bulgaristanda Sofya — Evvelki gün bu- kaça İs şan Sloven- tasından, gazeteci Buçar eliz gelen Sloven genç leri bugün Filibeye gitmiş- lerdir. Bu çler Tırova, Varna, Rus ibi sehirler dalyarak | ve ihtimal R'la balkanına da çıkacaklardır. feryadı evin sessizliğini boz- du. Ikisi birden koştular. Za- vallı yavrucuk gene sancı lanmıştı. Keten lapası yap- tılar, hiç birşey fayda ver- miyordu. Nöbetleşe kucakla- rında pış pış kiş kiş yapıyor- lar, yavrucak biraz dalıyor, sonra ğe feryat basıyordu. Böylece gece yarısını sit mişlerdi. Ikisi de yorulmi Ayaklarında can EE kan ymm Yumurcak ikisini de bitkin bir si ge- dire e de bayğın dü- müş ee e “Lop kucağ rusu ; olduğu halde ek ilişmişti. Sokak kapısında bir anah- döndü fan gelmişti. Kumar! seri paldır küldür e leri gir v birden ilk teşvik eden bu zattır. Kendisinin üzrimde çok hak- teşvikile iç - or ) başlıklı yazımı gazete sütünlerinde görün. dar evindim maal duy- dum ki tarifedemem. Yalnız rain ir muha, oldum gartelrde yanların çıkıyor diye caka sattığımı hatırlı- yorum. Şimdi ise yazımın çıktığı günden haberim yi yok... Heyecanda o duymıy rum. Geçmişteki heyecanı işi ara- D bir daha geri dönmiyor .1 ÇE Erkek lisesine Türkçe ran bej biler nl Behiç İSTİKLAL şı ŞEHİTLERİNE: n için Çarpıyor bu göğeümüz. Yurdunuzun nim Kahramanca oldüni Bir al - beyaz bersin Altına gömüldünüz... Bu al - beyaz bayrak ki — ol kalbidir; Bugünkü nurlu vatan Senin yılmaz gainindir. Fikret, Hikmet MEAL ari LİN diye öd- leri patlı İrfan, oda em girmez yüksek bir Hâlâ uyum. lik nız mi Dedi. Çocuk. ai bb silkindi.. O: — Ne cevab vermiyorsu- nuz? Söylesenizel.. Diye söyleniyordu, sonra Bülende dönerek: — Bana bir dedi. ü mosmordu. Gözleri kan içinde idi. Üç adım ile- ma iri leş gibi li u. Belli k e emi hem de çok Vi ra vermişti. Kazandığı gece- ler ne kadar neş'eli gelirdi kahve yap, a (Arkası var) EDEBIYAİ «KAN DAMARLARINDAN» Türkistanlı bir İbtiyarla tanıştım Hacı olmak için Orta Dereden tepeden, bav# — steplerinden kalkıb w sudan a ru sefere çıkan bir lere doği çalışıyoruz. ire Me e am i ek lr gös ahar günlerin. ben- ni anl ziyen; güneşli, ık "bir gün orum. köprü üstünden geçiyord Bir rik m kar! Gözüme Halice doğru dal- | ağır gelmiye başla ş ok gın bakan iri bir gövde ilişti. | lı ki yakaları tüylü pelte Yanından e bana: | nu çıkarıb omuzuna aldı — Süleyman Cami Çok sıkı fıkı giyin Diye army bir yeri | siniz, dedim il gösterdi. lerin. beraber si — Bizim ileride s€ Fırtınadan külâhını uçur- ul muş Süleymaniyeyi soruyor- ade — ondan aye — Evet, dedim. Va konuş- Meta onaıllaği mağa başladık, Onunla ılık bahar havi Çekik gözlü, bra ke- | na benzer z İde 1 ak mikli, çınar yapılı yeni dos- | mında ayrıldık. d tumla geçte ia “in gü- ir günlük st cal zelce anlaşabiliyo, sıkarken yüzyılların 8* ye Kenarları e tn ve | ginin ve Orta Asya ste yakasıyla bir kaplanı andıran | nin büyülü kokumunun uğ bu kardeş yolcu, Roma kapı | marlarıma akar gil bi ol larını tokmaklıyan oakıncıla- | nu duydum. rın bayrakdarına ne — Yine gemis er da benziyordu. se, yolun açık olsun, dl Şehiri, o gün beraber do- Çekik gözlü, çıkık a laştık. cık kemikli, ve çam al Pazarlığı sevmiy: ürkistanlı seyyah ibi e Alış verişte aldaacağım bir ker, gibi avu' hiç ummıyor, satıcının | sıktı, özi her sözüne nl istiyor» — Hele bir havalar du. sin, bizim oralara b j Sevinince gözleri de ide ber ışıldıyor, © duyduği gördüğünü eri türlü ii zak bir samimiyetle açıkça siyleizin sonlu Yurt bilg'si dersi ve unu- tulmaz hatıra — iri günlerden ir nümünü katli dak Bu büyük! £ günün şerefine tarih mualli- dedi. 4 Ve iri bir kurt gibi seyi terek app Rüknettin Fetbi İstanbul zet » «O O son defa olarak > dei beli mimiz bay “N,, bize istiklâl Coşgun bir çağlaya” — harbini (anlatacağını Söyle- | durmadan kâlbine göki işti. evet besi u gün, ilham Miorli O geceyle ün erken: Si tebe vE Zilin eaflineii ber masasının başına ge sabırsızlıkla bekliyorduk. Ni- | yazardı. İsterdi ki ve hayet zil çaldı. Dershaneye edilmiyen arzularını okü girdik. Sınıfta bu gün bir | Jarının kâlp larili si başkalık vardı. Dıvarda Rü- | girsin. Onların doğruda” yük Türkiye haritası asılıydı. ruya kâlbine Haritanın etrafına tertipli bir şekilde ea zili çaldı. Bunun için çalışdı ve ça ordu da. ağır adımlarla 5 arılmıştı. Der: Maallimimiz Fakat anladı ki bir Pİ sınıfa girdi. Bu gün onda da | peşinden koşuyormuş ©“ bir başkalık vardı. Dudak- Hi insalar hissiz ve larında sevimli bir tebessüm | o. Oda onlara vd belirmişti. Tatlı fakat kısık | istedi. Herkes için bir sesle söze başladı. Yara- olan kâlbi sy gün bi mazlıkta eşi olmıyan (iki A) | kadar sert. Duymadı “ sınıfı sanki taş ar bir şey hissetmedi.. Şimdi koca sınıfta 40 çi e ğun kalbi bir kalp gibi atı- : yordu. eşimin göğsü bi- O son defa olarak Ee raz daha kabarmış, başları- | yardu. Acıları, çektiği ak mız dikleşmişti. Muallim is- | celeri herkese du bir | tiklâl cidalinin en heyecanlı | tiyordu. İlam menb' çile kısımlarını anlatıyordu. Ku- Sonsuz ©” yi laklarım uğulduyor kendimi | vahalarından uzak, yu muharebe yerlerinde sanıyor- | yerde yaşamak için $ aye Kanı sözünü Büyük | bir kuru dikendi ©:“ .4jN in Türk gençliğine İli EROL 1* mi ile bitirdi. O, sürekli li alkışlar arasın- | ralarımin en güzel ş da kürsüden inerken bizim | den biri böylece gözlerimizde sevinç yaşları | karışmış öldu. bel MİK ie mekteb hatı- | o