Tarinım buyuk davalar:| —W— Biyanka Kapello- oni de, benide ye- nun ölümü Venedikte Kapello sarayının balkonunda baslıyan ask macerası tarihin ve adaletin esrarını çözemediği bir | ölümle neticelendi ş | Zs Toplıyan: Muzaffer Esen Piyer ve karru Vecyo saraya | temişti. Bütün bunlara rağmen davet edil sim ve tesrifata alışmamış kendi halinde, mahcup ve beceriksiz'bir adam olarak gözürtü, faknt Biyan ka güzelliği kadar serbest tavırlar Te ve derin Kültürile prens Frans, vanın çek hoşuna Şitti, Çapkın vrens Biyankaya çok hoşuna Sitte ğini hisettinmekte olduğumu ge - eikmedi, Biyanka Züten Konavar, tyrilerin mütevazı evinde oturmak tan sıkalmeştı, Fn ikinci macera genç kadına ilk ask macerasnilan daha tatlı geldi. Bâhusms ba sefer kendisine teklif olunan şey yalnız aşk değil, aynı zamandn «çrvet Ve ihtişmmdi, Biyanka ayuğma gelen bu devleti reddetmedi. Piyer de Preniin ihsanlarmı kabul etmekte bir malızur görmedi, Sarayda bir varifeye konudu, genis topraklar ihsan ediki; ve mehtesem bir hs. yat sürmeğe basladı, rator Verdinand kızı, meşhur Şar! Ken'in öz yeğeni arsidiişes Janla evlenmişti. Jan aynı zamanda çok güzel bir kızdı, düğün devrinin en parlak düğünlerinden birisi olmus tu, Bu evlenme Toskana tahtına Wir hükümdar, Fransavaya bir ve" İaht bulmak için yapıldığı halle güzel prenses boyuna kız çocukları doğuruyordu. (Bu kızlarm en s0 , muncesu olan Mari, Fransa kıralı Dördüncü Hanri ile evlenmişör.) Nihmyet doğduktan sonra çok şıruyan Filip isminde zayıf bir erlesk çocuk 'doğurün . Biyânkn ve Piyer saray mensup larının oturduğu Piti sarayı elvan rmda güzel bir evde oturuyorlardı, Kapelle armasiyle kapıları <üslen” miş olan yuva ve zekle dösenmişti, Biyanka prensesin damdönorlarm. ract bir inandı, Ploransada hiç kimse Piyerden boşlarımıyor, zen “ gin ve kudretli bir sile olan Riçi ailesinden bir kadınis olan müna #obatı da dillerde destan oluyor. du, Bu dedikodu Riçi ellesinin gu” raruns dokurlu, bu aile Piyerden kurtulmak için careler aradı, bu , lunan çareye Dükün ve Biyanlıa mn razi olmuş, hatti yardım et , mis bulunmaları mahtemeldir, Rir çıkluktan sonra Senta Trinita köp rüsü özerinden Armo nebrini ge , gerken, eli silâhir adamların bücu muna uğrnür; Piyer cesaretle dü vüştü, kaşmağa muvaffak oldu, Fa kat taarruz edenler arkasmdan ko vüladılar, zavallı adam evinin ke, sı önünde yirm; yerihden yara lanarak öldü, Attizerinde olan»bir ndam grandülün oturduğu Prdtr. , Hinoya kadar giderek vakayı Gü , ke*haber verdi, ve ertesi nktam dn Piyerin metresi sevgilisinin â - kibetine uğrıyarık öldürüldü, Biyanks #ocasınm ölümüne af. laması, Stimal ki kormamr hiçbir yaman sevmediğini düsündü, zira aşk nankör ve bâtırası olmıyan bir histir. Bununla beraber Venedik randevularında onunla ihtiraslı saatler geçirmişti; fakat ba daki, kada geleceği düşünmek ve tatlı © İmiyalar o kurmakim meşgul olan düşüncesinden geçmiş zamanı nit bu hatıra larpıntılerne silmek gok kolay bir iş oldu, Grandük, her hisinin evlilik bağlarından serbest kaldığı takdirde Biyankayı alaes, ğına yemin etmişti, Şimdi ba br, lesme için Jamddirisin müni ola “ rak islyordu, Jan Dotrisin. sıhhı &i bozuktu, Biyankan:a kasası tx”, “ rinde günden güne artan mafu - bundan telfisn düşmüş, genç ka. © dmden nefret etmeğe baslamıstı. Simdi enukendi mwhitinden uzak tatmin çalışıyordu. Timtâ hir gün © niiyetiyle beraber Sente Terini vakst, An? bir | Sarayda Piyer mer? ! Biyanka çek kuvvetliydi, Aşa on nn hiçbir lütfunu esirgemiyor, bol para ve çeşitli hediyeler veriyor . du; Rucellni bahçelerinia ortarm , da yapılmış muhteşem bir evde oturtuyordu. Jan Dotriş gürültülü bir ömür geçirdikten sonra 1587 de dünyaya bir çocuk getirirken öldü, Biyan - kaya karşı hâli sadık olan Fran suva genç kadına verdiği sözü tat tu, onunla evlendi, Grandüses ölü, münden çok kısa zaman sonra gi”, live yapılan bu evineme resmi ma tem müddeti bittikten sonra 1579 da parlak bir dilğün!e halka bildi rüdi, Tarihin essiz düğünlerinden biri sayılan bu merasim için üçyüz bin dükn altını sarfedildi, Bu cv. lenme Biyanka ve Kapâlla üilesi hakkında Venedik efkârı umum; , yeninin hislerini derhal değiştirdi. Venedik senatosu toplandı, Biyün” Kapsllonun hakkında verilmiş o lan mahkümiyet kararının, km Piyer tarafından zorla kaçırılmış | olması noktasınılan feshedilmesine knrar verdi, Venedikli bir azn Floransa tahtına kadar yükselmiş | olması bitin Venediklilerin hoş. sn gitmisti. Zira smd; Biyanka 'enedikdilerin elinde siyasi bir â let olabilirdi; bunu düştinen Vene” dik şatosu mahkümiyet karırım kaldırdılıtan sonra düğün mcrasj - ni srasmda resmen bulunmak icin bir de heyet gönderdi. Biyanka ikbalin en yüksek nok, tasma varmış; Hakiki bir krnlise , olmuş ve Avrupa hükümdarları *, vasına geçmişti. Bu sıralarda İtak | ydı arimdağı Sari Destiyak ile be | raber seyahat etmekte olan mes har Fransız cdip ve wütefekkiri | Montenşi Floransa sarayında ye , | meğe davet edilmişti, Grandük ve | Grandüsesin tasvirlerini bir defa | da eski Fransız edibinim kalemin - den dinliyetim. “Müsyö Estiyak ile beraber —bu radaki tabir ile söylüyorum — ndtikün sarayında yemeğe da | vet edildik, Karı seref mevkiine | oturmuştu. Düşes, İtalyan zevkine uyaran çok güzeldir: Hos ve üs Tane bir bakış, taptmze bir ve Dükü esaretinde £*, | tüm bu melek gözler olmuştur her halds, Dük esmer ve sösmav bir ağam, Faknt kibar ve zarif,” Birkaç sene daha geçti ve 1253 de grandilkün oğln oldu, Artık Bi yankanın tek bir emeli kalmıştı: Bir gün Floransa tahtma çıkacak bir erkek evlâda malik olmak, Bu kocasını #etdisine srmsıly bağal - #oak demektir, bu hayatta ialik slabileceği. an sen ihtirası tatmin etmek demektir; fakat bu aynı 20. mânda kuvvetli bir düsman Ka , zanmak demektir; zira o kovasının Enrdeşi, simdilik Floransa tahtı * nımvarisidir. Biyankanmn oğlu bu tahteonun elinden alacak bir ra - kip veibir düsman. olacaktır. (Davamı'war) —Beğünt aihieii, biler bie şehir. 3. dir., oraya gilen'bir'dabn başka yer. ' de yaşıyamazmıx diyorlar. mu? Hserr güldür — Doğrudur, Ben bin Wi yl dün. - yayı dolaştım. tekrar Bağdada dö.. nüyorum; k — Oranın göğü de böyle mev. ml? Oranın suları da buradaki şili tatl ve berrak mı? Orada dk güzel “al; insanlar ezan okur mu? i — Bağündin ber şeyi başkadır. O, Fanın göğü Insanın hasr tzerinde ko. Yu mavi bir örtü çibi serilir ve uza. Yıp' gider. Bağdadın sularını içenler, hir dalin ondan başlin su © içrmezler, Wele oradaki güzel sesi imanları bir) Kere dinliyenler çarçabuk içki | icmiş” gibi sarhoş olur ve sersemler , Bağdnt aşk ve ewrer beldesidir. yavrum! K . | ğer bir daha köyüne dönmemek, ana, | tir, babamı görmemek istiyorsanı eğer | yurdunun ve afla ocağın ebedi bax. | retino katlanmayı güze alıyorsan; Yir| Doğra iseler çatlamazlar? Z EYNEP batimi iftar ziyafetler! meşturdu, Her ramazan, Vezmecilerdeki, biiyük konsk — geçenlerde yanan fen fakülte. . sikm tiklem dolardı, Devlet memurları için syrr, fukara için Içyimal mevkiler; olan kimseler için başka sofralar İrurulurdu. Hotirir kimseler vikmlâ, vüzers için de ayrı sottalar hazırlandı. Konağın kapım datma açıktı, İstiyen içen dalar, pastırmalırla, yıcukla»a, peynirlerle, simitlerle, pidelerie ve çeğit çeşit reçellerle &5- 4x ifteriyezini yapar, sayısız yemeklerle karnını doyü, ©n teravj ramazın: da orada cemastle Kılar, diş Kiremar sonra, evinin yolunu tutarde. «ys, vökeliya ziynfet çeker, iftar daveti yapardı, Fakat, Zey. hep kanımm kuprsı, zengine, orta Halliye &çik olduğu got, bikasss raları ardına kadar agıkir. Mem yalnız ramazunlarda değil, #sir içindir ki, onun ziyafetleri, iftarları cidden emmi. & dlilerle dolağar bir darbımasel gibi meşhurdu, İtarlara ecnebiler de gelirdi, Fakat onlar için syrr sofralar BB, Ecrebiler Dir taraftan yemeklerini yerlerken, bir taraftan 84 iftar seleelermr ineeliyorlar, müslüman âdetlerini etld ediyorlardı. Bir Banazan akşamı, Zeynep hanımmı kocası Yusuf KAmjl paşa, a bazlaçile, İstanbaldaki genedilerden tir kumun davet et. wra, ifteriyelerle bir çiçek tarlasını benziyordu. Yirmi otuz «1 vardı. Peynirelirm çeşitleri sayızâr, Çorba kâselerinden buram Şuram dumanlar çıkıyordu. Yümürtali pideler, yağlı ve si samir srmiller, reçel tabaklarınm arasına sıralanmıştı, Boğanlı, pâa, tirmair yumurtaların kokusu iştihayr kamçılyordu, Birkaç türlü gotdeyr hindi dolması, onu kuzu çevirmeleri takip et. 1, Arkasından çeşit çeşi, Börekler geldi. Kaymak; gilllaçları, ekmek kaduyıfları, barimgöbekleri, tulumba tatlıları takip esti, Lengerlerle sebzeler sofraya #reelandr. Velhasıl, kırk elli türlü yermek, yayı Üsrafta, büfenin öatüne siralındı, r Runları gören jki yabancıdan biri arkadaşına sordu — "Türkler bu kadar yemeği yiyecekler mi7 — Elbette yiyectiler, Yememler, buraya getirilir mi? — Bi kadar yemek yendikten sonra dayanamazlar, herhside çatlarlar, — Haklı. Beni de serin flerindeyim, — Acaba kaş dakiküda çetlarlar? — Om dekile sürmez! — O kadar değil atan, herhalde yirmi dakika dayanırlar. — Bir Wsbse tutuyeler. Ve tetüşürler, İftar mmamı gelir, sofradakiler, gelen yemeklerin hepsini mjdeterina güzerirler, me var, na yok silip süpürürler. Biraz sonra ezan okumus, abâsetlerini #lelar, teraviyi kılmağa başlarlar. Türklerin böyde uzuz müddet yatıp kalktığını seyroden iki yaban- eriun bizit ayl duşuna; — Hayül, gidelim! der, Bunlarda bu jimnastik varken, beni de yeseler çatlamalarmın yakn: yoktur.” | Yemi yek niyetine şıra sıkarken yörüin, Sk Boğaz etti gelip yakmel şehiri ramazan Hafıza hangi yaşta zayıflıyor | dt semacak halde osassız ve karı, Bir İsviçreli, âlim, san zamanlar, | Şıklır. En meşlnir vakaların lari da, insanların snuhlelil. yaşlardaki | eirini hatırlayabilenler bile, par- hafıza kavvellerini. « tesbit emek j maki gösterilebilir. Yüksel riyo- için bir iecrlibeye girişmişlir.. İyi | Ziyeden ise hafızalarda, Bir İz.bi, mektep lahsili görmüş olan iki bin | 1e kalmamış görünüyor, Kişiye, meklap derslerinden hatıra 45 yaşındinr sonra, hafıza, larında ne &aldığını anlamak için, | förir zayıflıyor, susllar sormuş, bır suretle, hangı | İsveçli âlime göre hafırmdar Jnrda, hafızanın zayıfladığı huk; | meklep yıllarımın silinmesi, 40 yay bir islaislik vücuda geti (ta Kendini iyice göstermiye, başla, miğliz. maktadir. Bu âlimler detkiklerine göre, in, | OYalma, ihtisas meselelerinde, sanlırın. hafızaları, pek de işe yar) hafızu kuvvetini muhafara ediyor. ramıyaeak; hir: manzara arzelmek | cünkü hair, mütemadiyen. işle tedir. Bununla o beruber, 30 ie 40 | diğbiçin, vesleğe ait mektep bil, yay arasındaki" İnsanlarını kafızalar ru mekleplerde'öğrenilenişeylerden bir dereceye kadar bir şeyler mi, hofaza edebilmektedir. İbsanlar, 40 ile. 45 -yaş arasındu, eski öğrendiklerimi yüzde yetmi- şini unutmuş. bulunuyorlar. Hele mekteplerde öğrenilen tarih, coğ7i rafya, fen bilgileri: gibi şeyler, bu yaşlardaki insanların #nfezmlarım daha ilerliyor. Bu istatistiğe göre: mektepler çı” belle, mektep bilgisi azalır, Yalnız fikri bir İmeslek sahibi olanlar, smektap derslerinden, mesleklerine ait bilgilerini, hem muhafaza erler. ler, hem de-kuvretlendirirler. EN lit EĞİL TARİHI ROMAN 49- YAZAN: İSKENDER F. SERTELLİ desins yimdiden gitsem na oler” Atlarmı sürdükleri zaman, o geride Hauser süzgün bukişlarile Arap ço. | kalan arap çocuğunun hâlâ hir çoban cuğunu biramı öyle trehir etmişti ki. | kavalı Kadar hazin sesi duyuluyordu: göleri, azniemele' değil, çoğelmakla | ladim: Bas, güç ğ Birleşik Amerikası 2 İLKTEŞRIN — 1942 devletler harp haya- tından manzaralar oi Bir Amerikan gazetesi, “Nereye gidebilirsiniz? Her tarafta parp manzarası var. Evinizde oturunuz, kitap okuyup âile hayatı sürünüz, , diyor AMERİKA GÜZELLİK MÜESSESELERİ Harpten evvel, Birleşik Devlet. ler Amerikası, güzellik müessese si diyarı idi, Bu müçsseteler, mil yonlur kazanıyorlardı; çünkü bir milyonerin karısı gibi, bir işe, ku” dın, bir daktilo da onun müşte - risiydi, | Marp, bu müçsseseleri de aitüst | etti. Hükümet, bundan sonra, e$. has senelik varidatmın 25.090 do , lardan fazla ( olamıyacağını tayin | ettikten iışka, oberkesin hususi masrafını da kayıt slünn alir. Bundan sonra, her kadm, senede, güzellik müessesesi maarafı olarak yüz dolurdan farla para sarfeder - miyerektir, Bu se, Amerikanın bü meşltur müesseselerinin yıkımı des mektir, Madam Rüzvelte gelince: O, & gasen, bu güzellik müesseselerinin aleyhindeydi. Tuvaletini yapan husesi berberi de, ondan değil, devletten aylık alıyor. “EAGLE” TAYYARE GEMİSİ Batmıştı, Bu geminin asaf batbğr nr, onun içinde balummuş olam İn” göiliz harp muhabiri Norman Torp söyle tasvir ediyor” “Ben, bu, TI ağüster gününde, Sant 18 de, tiş zabitle birlikte onu ların kamarasında bulumuyordum. Şiddetli bir Âni sarsıntı, beni, bir. denbire sandalyemden yere ya »« varindı. Biz, kapıyı açımya koştak, Bu anda, iki infilâle müteakip, bir gıcırtı, gemiyi tekrar sarsti, “Biz, bütün bölmelerin, etrafr unzda, çözülüp doğrlnınkta olduğu” nu xannettik, Gemi, ner aci, düdük “Gemi yan yatıyordu, Sular, gü verteden 6) saptimetreye yaklaş» muştı, Ben, tahlisiye kuşağımı *i, sirirken,. gittikçe, suya yaklaştığı mızı görüyordum, “Zabitlerita Birine, saskm şas- kın sördüm? z — Batıyor muyuz” 0, yalm basmı eömekle iktifa “tü, “Mürettebat hazırlandı, Ben, kendimi, denize salıverdim. Bir battım, tekrar suyum yüzüne çk bm ve o zaman, tahlisiye kusağr mn iyide Şişmemiş olduğunu er, le suyun Üze, rimde durabiliyordu, “Ben, tayyare gemisinin. yâni tabakasır yayılıyor, ağzıma, burmu- pres giriyordu, boğulacak hale gel İşimin bitik olduğunu zannedi - yordum, “trafımla, sarılabilere Hağfe Nüser, vezirile konuşuyordu. — Şu Cöngiz çok yarın Dir adam, mim diyortur ama, omün komutanları yamay şeyler. — Hele (Akkuş) denilen komutam.. her gittiği yeri yakıp yaly ormuş, v5 linimeğim? — (Akkş)un. iradi nerede bulur, " Bilgyor musun ? — Ermenistan üzerine yürüdüğünü duydüm ve cok sevindim. — Nitin seviniyorum? — Çünkü Ermenistan meşur gp Derali İvan le karşılaşana ve erinin im, bir tahta, bir ağaç parçası yoktu, Nihayet, uzakta, Minber tapaİr bir ağın dalgalandığını gör. düm, Ona kadar gidebilirsem, $e- limet... “Bütün azmim; topladım ve ona doğru yüzdüm, Onu yakaladım, » ına birçok zemiriler de onn sami dılar, Bu ağın bu kadar ağırlığı kaldırıp kaldıramıyacağını düşü - rürken, dalgalar, bisi kaldıtıyor, birer çöp Zİbi, birbirimize çarpe » yordu, Karsmuninki çize gemi de batıyordu, yaşımdı, Darbrmesele göre, Bir ür çünetisii olücuk, Ame ne zaman? AMERİKADA HARP MASRAFI Birleşik Devletler Ameriikse, mükzsilefleri, yeniden 6 milyon da” Jar vergiye bağlıyor. Pararım Ky, metten düseceği korkusu, Razvel, tin uykusunu kaçırıyor. Fiyatlar, baş döndürecek bir süratle yükse. liyor, Kontrol ofisi, son üş aydı, ziraat maddelerinde, yüzde 61 yükselik olduğunu billiriyor. “Time” mecmuası, Amerikanm harp masraflar hekkmdn, öyle rakamlar sıralıyor ki, Dunlurm & dünde, milyonlara, milyarlar a sms olan Amerikalizem bile ağar açi: kalıyor, Keonyre, yalnır bir erlkesinde, gecen harpteki bütün masraftan fuzla bir harp tahsisat Kaur etti. Simdi, Birlesik Devletler Amerj * Kasmda, nüfus basma 350 dolar vergi düsüyor. Halbuki, bu vergi 1919 senesinde 176, 1805 senesi. de de S7 dölardi. UZAKLARA GİTMFE YOK Birleşik Devletler Amerikası , nın büyük gazeteleri, “Harp sa » manmda, irin günleri” baylıkir sü tunlar açmıslardır. Okuyucular, bur sütunlarda, bulundukları yerle” re en yakım olmalı vere bisiler le hangi yollardan gideceklerini, #iyaret ederekleri Röyleri, Kürek çekebilecekleri gölleri ve balik av. iyabilecekileri | nehirleri Hal lar, Bunun sebebi meydinda: Harp, Amerikalıların yasaysımı allüse milyen Amerikalınm birer otomo” kanlarş fikri bir meslek tutmamış, | na yaklaşmak için, boşuboşuna İbi vardı, Tarsa, onlarda. yaş ilerlediği ni | çabalıyordam, Etrafımda bir mâ Bu otomobiller, tatil aylarmda, günde, vasati olarak 770 mil yol gidiyorlardı. Seyahete pek orak olan Ame rikablar, Hor sene, tayyare İle 15 milyar mili, ireniş 25 milyar mil ve otomohlile de 250 milyar oil yol euluk yapıyorlardı. Şimdi, Amerikalılar da, her yer de olduğu gibi, yalnız tirenle saya, hat edebiliyorlar, İste bundan dolayıdır ki. gaze, ler, halkın, seyalınt ihtiyacımı 585 “Nereye gideğiilirsiniz? “Atlantiğin dalgalı suları, şağ — Bu yaşta oraya gidenkire scırma, Dediği zman, çocuk: — Ne alur, Ben; de Bağdadi götü. rin. Ben Bağdadın yolamu bilmiyo rum, Sizin peşinizdem gelirim. ve size. zarn vermen, Diye yalvarıyordu. Kohen sür sr. dü. ve sart bir sesle ağırdır — Haydi, gevezeliği berk Ehcer” Baş on dakik dinlenemele yeter... yola. row devam cdti. ve gtimey Betmms mi yaşını geldiğin zaman £ Bağdadı| dan Bakdnda varalım. gidersin; Bağdaş gerçekten bu derese esra, Köylü çocuk hazin hazin - fcinf çe. | rengiz bir şehir miydi? kerek , Haserin yözüns baktı: Oraya gidenler meden: bir detim bay, — Benj kendine çeken © esrar bel. | ka yerde yaşıyamıyordu? — Beni ıssız vadilerde bırakmayın, | ki onun eline düşerek bir o dahs geri yalvarırım vize, beni da Hağdada gö. | dönmiyeceki türün! O; Bağdat. Bağdat. Bağdat. | — Ivan, şu Kafkasyava İkide bir rn de kafa tutan, meydan okuyan cesur Adami, deği mi? — Te kemdini, veliler"? Ta Kesi, dk. MANA, artmaması Orm enli ramsalklarnr, Üçüncü Bölüm HACER, HALİFENİN SARAYINDA | Hrlite Nöz, Bağdat sarayının bali | :— öyle Mp Kahramanın Hiidiyeleri çesinde, etrafi papağanlarla ve ta - | nnutulür mı? Haniya Hr göm (Pe, vaslarla dolu bir büyü havuzun ba, | van) üzerinden geçen büyük bir kar, sında oturmuştu, tali uçsrken okla döyürmüs. Bu hi Halifenin verir; ayakta duruyorde. | kâye hiçbir zamam huttermenm çık . Reylş çek dalkavuk ruhlu Bir admındı, | mar Tapikr Atabek hükümdarın veriri Se, | — (Akkuş) oruyu ecelini aramağı kitap okuyunuz ve aile hayatı si, rünüz.” < Diyor., Amerikalilar Tem, yeni bir dit, değil mi? MERÖ, Şubeye davet Fatih şubesinden: ve Bursaya gittiği baber siman; "Pegm. Temeli Hakkı oğlu Cavit Ke, 'mercinin “(49419) kayıt numaralı,