m > AHABER— Stüdyolarını satıyor, evleniyor ve Akademiye girmeyi i düşünüyor Muharrirle Yıldız taksiye bindiler; muharrir Yıldızı öpmek istedi, Yıldız muhar. rire bir tokat aşketti, o da ona vurdu, böylece birbirle. rine âşık oldular. .,..... —— Marsel Panyol ismini elbette hatırlarsınız Her belde Maryus ve Fanni firilerini görmüşaürüzdür. Bejki Topas piyesini okumuş ve ib timal ki şehir tiyatrosunda seyret- mişsinizdir. Marsel Panyol bu g- #erlerin müe'lifidir ve Marsilyada. ki kendi stüdyosunda bu eserleri. nin filimlerini atdırmıştır. İşte bu tanınmış adam bugünlerde 3 mü. him işi birden başarmak arzusun- dadır. Marsel Panyol Fransız skade- misine girmeyi dilşünüyor, evlen- mek istiyor, fnsla olarak da stüd. yolarını satıyor, Mik iki fikir basit ve alelâde gö- rilnebilir, Panyol 1885 de doğdu. ğuna göre 40 yaşını geçmiştir. 40 yaşını geçen bir adamın Fransız akademizinş girmek arzusunu bes. lemesi tab'idir, Evlenmesinc de bir şey denemez, Evlilik hayatın €ehehnem bulanlar çoktur amma, memmm olanların sayısı da az de- Şildir, u Fakat, stüdyolarmı salmaya ge ince bu kolay kolay inanılır sey değildir. Zira bu stüdvolar mnhsr. rire bütün eserlerinden (nba '4- Panyol da bunun böyle olduğu- nu biliyor, Fakat, bugünlerde bir çalışmak sevdasma kapılmıştır, Ça İmmak istiyor, Serbestçe çalışmak için etüiyolar çok vaktini abyor, İ Marsel Panyol kendisine edsti! bir proğram çizmiştir, Gayretli bir talebe gibi tahta kalemini 10 para lık bir cam hokkaya batma batma adi talebe defterleri Üzerine Yeni eserlerini yazıyor. Neler mi yazıyor? bir Filim de. | td vakte ihtivacı var. Halbuk' | 1910 da Marsel Panyol lisede İngilizce öğretmeni idi . yaşıyorlar, Marsel Panyol sevgili simi. yanımdan yalnız stüdyoya gitmek için ayrılıyor. Josef De sr- tik oyan oyramiyor, sira Panyöl çok keskançter, * Panyolun bir tek erkek arkrada- gt var: Remu, Ramu Maryüs filmin Ayni tarihte Jozef De operada bale heyetinde kücük bir sanatklrdı b Les e ve erken erken , İktisat ol sun diye tahta saplı bir kalemle ve »di mürekkeple yazıyor. Fakat sehetini sorunlara böyle şöylemi. yor, Stilodan nefret ettiğini ilâve ediyor. Muharririn girmdilik metresi, â# de Serar rolün taklid edilmez bir , tikbalde karsı olacak sevgilisi ile muvaffakiyefle haşarmıstır, O gün den beri Panyolum yanmdan ayrıl. mıyor, Remü Panyol e konuşmaktan çok hoşlanıyor, Ona olur olmaz, bir takım sualler soruyordu. Mese- lâ bir defasmda şöyle bir sual #or du: , — Ne kadar yıldır vardır? Panyol, düşnür gibi yaptı ve â- Timâne bir tavırla cevab verdi: — 618.034, Remü kendisinden başka 678 bin 947 yildizin oluşuna şasdı, Fa. kut dostunun bilgisine olan börme, i de arttı, Yine bir gün Panyol Simenonun bir romianınsı okuyordu. Remi damdan dişer gibi sordu: — Dünya ne kadar zamandan. beri dönüyor? Panyol cevab verdi: v — Bilmiyorum, Remil öfkeyle haykırdı? — EN; kâfir, fakat, ben yaryosu, “Gillmenin felsefesi” isim | cahil kalayım diye söylemiyorsun. M ağır başlı bir eser, Hamletin ye. Gİ fransızca tercemesi için bir mu. kaddime, yağhanelere dair bir tedkik yasar, küçük melek ve ilk sgkı isimli iki roman, yıldızlara yal varış is'mli bir tiyatro piyesi, İşte, bu çeşidii işleri başarmak için Panyo'! stüdyolarını satıyor, Bu kadar'eseri de bir adami Fran sa akademisine sokmak için kâfi, dir. Marsel Panyol evlenmek üzere dirJoref De İle evlenece. Jozef De 25 yaşındadır. Fakat Marsel Pan. yolle macerası eski bir aşk bikâye. sidir, 1928 de Marsel Panyol, Kan. dorse lisesinde ingilizce öğretme. ni idi. Arkadaşları ile beraber her sabah mektebe gidip gelirken so. kakda bir kaç genç kira rast ge- irdi Bunların arasında kumral saç da vardı: Jozef De, vakit 12 yaşında i. pernda wuyordu, Josef de Wi piyesi görmeyi cok istiyordu, Fakat, annesi bu işe ra. sı değildi: — Muharrir ahlâksızın biridir, piyes de gehç kızların giremiyete. ği kadar aşiktr. Tabii Jozef De her giin köşe ba gında karşılaştığı £enç öğretmenin Marsel Paryoj olduğunu bilmiyor. du, Aradan 10 sene geçti, Bundan dört yıl evvel Marsel Panyol Müs. yö Brotonna piyesi ÇE aktris arıyordu, Karşısma Jozef De çikti, derhal mukaveleyi imzaladılar, Muharrir ve aktris beraberce taksiye bindiler yolda giderken Marsel Panyoi genç yıldızı öpmek istedi, Jozef mmuharrire bir tokat aşketti, o dn ona vurdu ve böylece pralarmdaki aşk mühürlenmiş ol da, Bu zamandanberi Marsel Pan. vol ve Jozef De Grasse köyünün biraz ilersinde eski bir yağsnede Şimdilik, Marsel Panyol eski bir yağhanede beyler gili yaşamakta. dır. Sahehlerı erkenden kalkiyor beraber yaşadığı binada vaktiyle zeytinyağ — çikamtıyordu, Şimdi Yağhanenin eski tir fıçısını Jozef bir havuz haline koymuştur. Ban. yolarmı orağa yapar, Jozet De'nin güzel bir deri man tosu vardr, Bir sabah kalkmea bu inantonun kollarının kesilmiş oldu İunu gördü, Bu işi yapan Marsel Panyoldu, ve kestiği deriden ken. disine bir çift ayakkabı yapmıştı. Marsel Panyol Jozef Denin men dillerine de düşmandır, Bu mendil lerle etiyle yaptığı oyuncak bir ge. miye yelkn yapar, Seşlarını köy berberinde kesti. ziyorlar, Onun için ikisinin de ba. 1 biçimsiz bir hal almıştır. Geceleri bilmece demisine girecek olursa bundan Fransız irfamı çok şey kazanacak, Zira” akademinin lürati kimsenin bilmediği binlerce kelime ile zen. Rinlesecektir. Akşam postası Deniz Zırhlı ve uçak gemisi 10 haziran tarihli Japon resmi tebliği Midvey ve Alüsyen adalı öivarınd kı deniz herplerinle ik Amerikan tayysre #emisuun balim ğini heber veriyor. Diğer taraftan ba muharebelerde Japonlar da iki tayyare gemisi kaybetmiş bulumu yorlar, Bu resmi tebliğlerin İfsanı bu de niz barplerinin tayyare gemilerinin taşmüg, ucaklarla yapıldığını zar ettiriyor. Zırhlı ve kruvazör bu günün deniz harplerinde ikinci des revçde birer vasıla halini almış gibi görünüyor. Bu mevru cirafınd. Fransız deniz sobaylarından Jak Lökoninm istifadeli bir Yuzısı çik. mışfı, Deniz hâdiselerinin ehemmi yet aldığı buzünüe bü yazıyı fer. cüme etmeyi faydalı bulduk, Zırhlı eskiden denizin hâkimiydi, Dalgaları gururla yarar, düşman #rerdı, İlarp için düşmunn yal da.olması şartlı, zira bataryalarının topları birkaç yüz metreden ilerisi» ne lesir edemezdi ve ekseriyetle harp düşman gemisine yanaşmaklı aihayet lenirdi, Bu pek eski devirlerdenberi böy. iedir, En eski devirlerde bile kadır- galar yelkenlerini şişirirler, ve b'r ormanı andıran direkleriyle yola çıkarlar, Yıllar geçti toplar o kuvvetlendi, gemiler top steşinden korunmak için gövdelerini ve köprülerini çe lik levhalarla Okapladiler ve xirtfı doğdu. Buhar makineleri geminin içine yerleşince, yelken o orladan kalk”, Gemiler evvelâ kömür yedile sonra marolla doymaya başladılar, Bu devirde gemilere o yakacak bu'» mak için üsler kurmak mecburiye'i hasıl oldu, Silâhlar da tekemmül etti, Evves lâ tarpiller sonra denizaltıları daba sonra miknatıshı mayınlar çıktı. Bu Yeni silâhlar o karşısında sırblılar birden balmamak İçin su kesimi» TİNİ parçalara ayırdılar, torpitolar rım hücumundan kurtulmak İçin mahripleri yaptılar, Bugün gemiler de denizalıları dinlemeye mahsus âlefler bile var. Zırhlı bu suretle kendisini tehdit eden her tehlikeye karşı silâhlanmış oluyordu, Fakat birdenbire kuvveti bir düşmanla karşılaştı: Uçak. Buna karşı ne yapacaktı? Köprülerinin zırhlarını bir kaf daha kalmlaştırdı. Fakat bu kalın yırhlar geminin süratini kesiyordu, Hem zırhları kalın bem de sür'atti oldu diye zırhların hacmi büyüdük. çe büyüdü, 40,000 tona kader çıktı Bugünkü zırhlıların o yumruğu çok kuvvetlidir. Fakat karnı çok zayıfe ur, Bu hal duha 1914 de İngiliz #iniralı Persi Skot'an nazarı dile katin) celbetmişti. Amiral 4 haziran 1914 de Taymiste çıkan bir yaz'e sında şunları yazıyordu: “İhtiyaca kâfi gelecek denizaı- mız ve uçağımız yok; zırhlı yaptı”e mayı durdurmalı ve * bütçemizi fi omuzda eksik hafif gemilere tabe sis etmeliyiz. “Denizallınn ve uçağın zuhüru deniz savaşlarında bir İhülâ) yara» mştor, Bundan sonraki harplerde sirhli. larımızı kuvsele müdafsaeden li manlarda kiymetli bir matah gibi saklamaya mecbur olacağız, Düşman da aynı şeyi yapacaktır... Bu emiral İngilterenin en tamır» meş denizcilerinden biriydi. Faka* Taymiste çıkan bu meklubu artt» daşlarının hoşuna gitmedi ve ken* disina matbirat verdiler, Amiral Sir Fremantle Bu mekt ben korkuluk olduğunu; Amiral Sir Kipriyen Briç mektup sahibinin meseleyi esaslı tetkike tmediğini; Amiral Britman deniznltelarım işe yaramaz bir silâh olduğunuz Amiral Şar) Beresfori bir lek mit. ralyözün bir denizallıyı mahvetmi- ve kâfl gelebileceğini yazdı. Devrin en tanımmış'denireflerinin bu tenkitleri amirsl Persi Skotun yazısının soğuk karşılanmasına se bep amiral bu Yazılara cevap vers di; ve 1904 de ihraç manevraları yaparken zırblı ve küçük bir mii. rolyörlü arabalar kullanmış oldu: Bunu o vekit bina herkesin İtiraz ettiğini anlattı, Ve bir kehanet *w vurarak “bir gün gelecek bizra' İngiltere alar etiği zırbılı otomobil Terini kullanacaktır, dedi. Amir! husörle rinde yanılmanıytı, 1914 harbinin gelibi İngiliz tanklarıdır, Başlayan harp #mirala hek ver. dirdi, İngiliz zırhhları ve gemileri birer birer dente-itları tarafından batırıknaya o başlandı, İngiltere 22 kelsin aç kalıyordu. O devirde kuvvetli motorlar ek madığı İçin favyareler uzoklara gi» demiyorlardı, Binaenaleyh 1814 harbinde tayyare zırhlının kuvve Ti bir rakibi değildi. Yıllar geçti, 1037 de Fransız ba. va nezaretinde silâhlanma müdürü olan denir inşeâtı mühendisi Mös yö Tüjeron bir yazısında o şunları yazdı: “4500 metreden bir bombardı- man tayvaresi 500 kilo oğırlığında hırakacak olursa bü vasıtasiyle cevap sureltia bembalarım — Uydur bakalım uydur, Demek ki sizin fikrinizce Akulkayı tanıyan herkes katildir; öyle mi? Hey nce mi çaylak, hey! size bu gibi İşlerin tahkikatına karışmak değil emzik emmek yakışır! Siz de Akulkesnn peşinde | dolaşıyordunuz, şu halde bu cinayete siz de İştirak ettiniz — Akulka bir ay kadar sizin €ve de de aşçılık etti, fakat, , Ben hiç bir şey söylemiyorum, o Cumartesi akşam sizinle İskambil oynuyor dum, sizi gördüm, yoksa size de çalardım. Asıl mesele kadında des ğü, eziz dostum, o Meselenin özü,, kötü, pis ve İğrenç bir histir... Ür lüclüğün kendisinde olması müles vazi gencin boşuna gitmedi, İzzeti melis meselesi, anlarsınız ya,, Öc almak istedi. Ondan sonra,.. Onun kalın dudakları da şehvet düşkünü bir adam olduğunu gösteriyor, Âs kulkayı Nanaya benzetirken dudak” larını nasl şaplatıyordu? Kerata. nın şehvet ateşiyle yandığı muhake kak! Netice: Hakarete uğrıyan İzm U nefis ve tatmin edilmiyen şel vel, Bu iki his, öldürmek için kâfi bir sebeptir. Katillerin ikisi #limizde; foku üçüncüsü kim? NL kolaşka ile Psekov, maktolü tutu yorlardı, Peki boğan kimdi? Psa. kov, cesaretsiz, sıkılgan, umümiyel itibariyle korkak bir adam. Nikca laşka gibilerse yastıkla adam boğ” masını bilmezler; onlar, işi balta veya odunla o hallederler. Boğan ücüncü bir şahistı, fakat kim? Dükovskiy şapkasını gözlerine indirdi ve düşünceye daldı, Araba, müstantiğin evinin önünde durun. caya kadar sesini çıkarmadı. Eve girip paltosunu çıkarırken: — Buldum! diye bağırdı. Buk dum. Nikolay Yermolayiçi Anları. yorum, nasıl oldn da bu fikir do ha evvel aklıma gelmedi, Faillerin üçüncüsü kimdi, biliyor musunuz? — Bunu şimdilik bırakalım! İş” te yemek hazır! Olurun da yemek isveç kibriti Zabıta hikâyesi Yazan: A, ÇEHOV © Rusçadan çeviren: yiyelim! Müslantik ve Dükovskiy, yemeğe oturdular. Dükovskiy, kendi kade hine vodka doldurdu, ayağa kalklı ve görleri parlıyarak: — $u halde bilmelisiniz ki al çak Psekov ile birlikte hareket © den ve Kiynuzov'u boğan bir kas dındı! Evet! Maktulün kız kardeşi Marya İvanovnadan bahsediyorum! Vodkasını içmekte olan Çubikov azda ba boğulacaktı, gözlerini Düz Kovküy'e dikerek: — Siz. Sizin başınız. Şey, a rımıyor WU? diye sordu, — Hayır, sıhhatim yerinde, Pe- Xi, varsın delirmiş olayım, fakat bizi, görünce şaşırmasını nasil tele tir eğersiniz? İfade vermek isteme” yişini nasıl İzah edersiniz? Farse. delim ki bunların ehemmiyet siz şeylerdir! Peki! Varsın öyle ob sun! Fekat önlermn münasebetler's ni hatırlayın. O, nefe ret ediyordu! O, mutaassıp bir ka, dırdır, ölekiyse sefih, dinsizin biri, İşte nefretin menşe'i de bir rada gözlenmektedir! Rivayete göre kız kardeşini, kendisinin o şeylana taptığına İnandırmış, Onun, önünde ispiritimayla uğraşıyormuş! o, SERVET LUNEL son derece mutaassıplır, kardeşini de taassubu yüzünden öldürmüş o. labilir! Ve herhalde, kendi (ikrin, ee, böyle sefih bir adamı öldürmek» le dünyayı bir dinsizden kurtar . mış oluyor, bu da onun fikrince din uğrunda bir O kahrumanlıktır! Oh, siz bu ihtiyar kızları bilmez siniz! Dostoyevskiyi bir kere oku yun da görün! Ya Leskov ile Pe çorskiy'in bu husustaki (o yazılarıt. İsterseniz kafamı kesin, bu işi ya, pan Marya İvanovna'dıri Evet! O boğdu! Ah, yılan kadın! Girdiğimiz zaman lasvirlerin önünde de bizi atlatmak için durmuyor muydu?.. Dua ediyormuş gibi yaparım, onlar da benim ruhan müsterih olduğu ma, onları hiç beklemediğimi zan nederler! Bu bütün acemi canilerin usulüdür. Kuzum, Nikolay Yermos taviç! Aziz dostum! Bu işi bana ve TİR! Sonuna kadar (tahkikatı ben Yapayım! Ne olur? Ben başladım, ben bitiririm? Çurbikov, inatla başını salladı ve somuritu. — Güç işleri biz kendimiz de meydana çıkarmasını biliriz, dedi, Sizin vazifenir her işe burnunuza sokmamaktır. Size söylenenleri ya zın, işle o kadar! . Dükovskiy kızardı, kapıyı çar. parak kapadı ve çikti. Onu gözleriyle takibeden Çubi, kov: — Ne tekü, ne zekâ! diye mik dandı. Çok zeki, keralu! Lüzumin lüzumsuz acele etmesi olmasa! Kene disine panayırdan bir tabaka alıp hediye etmeli, Ertesi sabah, Kiysvrov çiftliği ıreatlarından kocaman (kafalı ve tavşan dudaklı bir genç ,müstantis &in huzuruna çıkarılmıştı, Adının çoban Danilka olduğunu söyliyen bu adam, çok merekli şehadelte bulundu, — Sarhoştum, dedi. Gece yarısı, na kadar vaftiz babamın evinde © turdum, Oradan eve dönerken, — sarhoşluk bü ya! — diyerek Yis kanmaya girdim, Yıkanıyordam.,. Dir de baktım, su seddinden iki adam gidiyor! Siyah bir şeyi tul muş götürüyorlar. Onlara: “Hey” diye bağırdım. Korktular ve makar yev bostanlarına doğru var kuvvete leriyle kaçmaya başladılar, Allah bes ni kahretsin ki götürdükleri şer bizim efendinin cesediydi! Aynı gün, akşam üzeri Psekov ve Nikolaşka tevkif" edilerek neza ret altında vilâyet merkezine gön- derilmişlerdi. Şehirde de ceza eviş ne atılmışlardı. 7 n si Aradan on iki gün geçti, Sabahtı. Müstantik Nikolay Yer, molayiç, çalışma odasında, yeşil Cuhahı masanın önünde oluruyör ve “Kiynmov” dosyasının yapraklarını karıştırıyordu: Pükovskiy, kafese tıkılmış bir kurt gibi, huzursuzluk içinde bir köşeden bir köşeye gi- dip geliyordu. Seyrek sakalının tek lerini çekişlirerek: — Nikolaşka ile psokov'un suçlu olduklarına inandığınız halde Mave ya İvanornanın da suça ortak ola, bileceğine niçin inanmak İstemiyor sunuz? Delil mi yok? diye söylen- a, ir £Devamı var) | bombalar en mükemmel zırklıların 152 milimetre kalınlığında on sağ- len zarhlarını delebilecektir.,, İ| Bir zırhlıyı kıymetten düşürme « için ağır bombalara ihtiyaç: yoktur. Ufak bombalar da'kemi gövdeli rinde küçük delikler açarak gem. bin hınnı azallı, muvazenesini bozar. Rujöron bu yazısını yazarken tor- pil atan tayyarelerden haberdar des gitdi. Fakat birçok mütebassısların bu yekildeki yatılarına râğmen denizci devletler zırhlı yapmakta devam €'« liler, Merkes birbiriyle rekebe' girişti. İtalya 1936 da 90 milimel- ve çapında 12 toplu 35,000 tonlur Lileryo zirhlsını yaptı, 1937 d* Almanya 105 milimtrelik 14 topa olan 26.000 tonluk Şanhorsi gırhe hısını denize indirdi. 1938 Ameriku- min 127 milimetrelik 12 toplu ve 85.000 tonluk Karolino — zırhlısın” yaplığı yıldır, 1939 da Fransızla* 150 milimetlelik 15 topu bulanan Mişliyö zırhlısını ve İngilizler 132 milimetrelik 18 toplu 35.000 tonluk beşinci Jori | zırklısını filolarına ilâve ettiler, Zırhlılara tayyerelere karşı mü müdafaa vasıtaları konmaya başla. dı. Fakat bu kâfi değildi, tayyare hücumlarına ancak tayyare ile kars şı konulabilirdi, Onun için zurhlılas ra tayyare yerleştirmek lüzum gel'. yordu. İlk tedbir olarak 1936 da iki İngiliz kruvazörünün büyük çapta. ki topları kaldırıldı ve yerine w çaksavar bataryaları konuldu, Hatti harp başladığı sırada İngilere Dido İsminde yalmzaçaksavar taşıyan 10 kruvazör yaptırmak üzereydi, Bu uçaksavar balaryaların kıy. meti ne olursa olsan meseleyi hale letmiyordu. Zira yukarıda da söys lediğim gibi hembardıman tayyas resine karşı ev tayyaresi lârmdır. Bunun ancak filoyla beraber gis |, desek husmet gemiler temin edebi. lir, Zarhiılara yerleştirilecek biriki tayyare bu hususta bir İşeyarama" Bu düşünce ile 1916 da Amerika Sarataga ve Kektingloh O tayyars gemilerini yaptı. İngiltere 1937 programına 4 oyyare gemisi koys de. Tayyare gemileri harpte iki rot oynarlar, Bombardıman tayyereler, tasruz eder av tayyareirciyle müd faa eder. Tayyare gemileri zırblılara yahat kafile halindeki nakliye gemilerin refakat ettikleri vakit yollarını ön, den ve yanlardan ileriye çıkardık. iirikeşif uçeklariyle kontrol eder ler. Bu uçakların bilhassa denizin altında ve üstünde düşman denizel» tlarını tayyare gemisine bildirdi 4 ler mi, gemideki bombardıman ve. ya av layyareleri havalanır ve ic bına göre bir hava deniz harbi bos ber. Tayyare gemisi Krurazör vazife sini de görebilir. Zira kruvasörün topları 40 kilometreden fazlaya 2 teş etmez ama tayyare gemisinin uçakları yözlerre kilometre uzakta torpil atabilir, Kruvazör ateş ede ken düşman için görünen bir he deftir. Halbuki #avyoreler tayyar gemisini daima düşmandan uzak fe tarak hareket ederler. İngilizlerin Repüls ve Prens Ofecis zırhlılerimi kaybetmelerine sehep bn zırklıların “bersberlerimde tsyyare o gemisinin bulunmaması olmuştur. Demek oluyor ki sırhlı bugün içi çabuk batırıtır bir şey olmuştur. Bu harbin batan gemilerine bakalım” İnsilizlerin Hud'u, Barbam'ı, Re- püls'ü, Prens Ofvels'i; Amerikalı! rın Oklahoması, Arizonası, Vesivir- Jayası; Almanların Graf Fon Şiş ve Bismarkı; Fransızların Brötar- yn** bu listenin başında gelir, Amiral Persi Skot 1927 de dalın kai bir yazı yazarak: “1914 harbinden evvel zırhlını? ölmüş sayılması Mzım (geldiğini, söylemişti, Bugün rırklıya artık lüzum yoktar diyorum. Onun yeri- ne uçak gemisi yapalım, demişi, Hüdiseler amiralin çok haklı oldi. Kunu gösteriyor, İngihere şim” berhalde amiral Persi Skotun plân: larından azami istifadeye çalışma'e ta olsa gerektir.