Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Krallar, kralzadeler nasıl eğleniyorlardı Napolyon Bonapari, iki üç yaşındaki oğlunun yanında, yere uzanır onunla beraber oyuncak oynardı Krallar, imparatorlar, — devlet reisleri, büyük adamlar.. herke. sin, daha çok orta fikir seviye. sindeki kimselerin ve bilhassa â« vam tabakasından olan halkın nazarında birer merak mevzuu - dur, Onlarım hallerinde, hareket- lerinde, hayat hususiyetlerinde, yaradılıştan gelme fevkalâdelik « ler, imtiyazlar gibi akıl almaz sırlar bulunduğuna inanılır ve hayallerde, bunların da şekilleri, timsalleri, din tarihlerinin tas. vir ettikleri peygamberler gibi, birer kudsiyet hâlesine bürün « müş bir halde görünür, Halbuki, ne mevidlç>, ne liya. katte olurlarsa olsunlar, bunlar da herkes gibi et ve kemikten, his ve fikirden ibarettirler ve herkes gibi dogarlar, herkes gibi keder ve sevinç duyarlar, herkes gibi didinip dururlar ve mukadder çi lelerini doldurduktan sonra göz. lerini hayata yumarlar, Evet . krallar, şunlar bunlar. maddi varlıklar, bolluklar, şa'aa. l1 dekorlar içinde yaşadıkları i. çin, başkalarında gıbta, hattâ ha, sed uyandırırlar, Hakikatte, bir saray hayatı ile bir kulübe yaşa- yışı arasında görünen büyük fark, şekil ve telâkkiden ibaret « tir; çünkü ne o, ne de öbürü bah. tiyarlığın da, bahtsızlığın da kay nağı değildir, Masallar, ne canlı ibret ayna - sarıdır. Bilirsiniz, bir hükümdar mesut bir adamiın gömleğini gi « yerse, saadete erebileceğine ka - naat getinmiş, Öyle bir adamı bulabilmek için, her tarafı arat . mış, Nihayet, hayatından mem. nun, tek bir alam bulunabilmiş, O da-dağ başında gezinen bir co. banmış ve bir gömleğe bile sahip değilmiş, h Yavuz Sultan Selim de, oğiunu ve kalesini kaybettiği günlerde, mahzun mahzun gezinirken, gam sız kasavetsiz kavalmı çalan ço- hana gıbta etmemiş miydi? Kökleşmiş olan zihniyete gö- re, bahtiyarlık, bolluk ve zengin liktir. Bolluk ve zenginliğin son haddi ise kanaattedir. Çünkü ka, naat, bitmez tükenmez bir hazi, nedir, Buna, “züğürt tesellisi” deme. yiniz. Zevk ve saadetin, fâni bi. rer esası, hiçe benziyen birer ma hiyeti olduğunu düşünürseniz bu düşünceye hak verirsiniz, İşte size, kralların çocukluk ha. yatından birkaç misal pek güzel #öreceksiniz ki, bunlar da, çocuk luklarını bizim gibi geçirmişler - dir, Aradaki fark, dediğimiz zi. bi, şekildedir. Yoksa bir midili'. ye binen bir kralzade ile bir halk cocuğunun bir değnekten ibaret olan atını koşturması arasında hiç de kayif farkı yoktur. J3 ÜNCÜ LUİNİN OYUNLARI 13 üncü Lui, altı yaşındayken odasında bir ada tavganı yavrusu ile oynamaktan zevkalırdı, Ba » bası Dördüncü Hanri, ona bir de küçücük tüfek vermişti. Şehza - de, tüfeği elinde, tavşanın arka sında, odayı dört döner, avcılıx taklidi yapardı, Biraz daha büyüyünce, kuşlara merak sardırdı. İspinoz kuşunu, kaptan,, bir toygar kuşunu bo. razan, bir saka kuşunu fifreci vapmıştı. Onlara kumanda eder, iarp oyunları oynardı, 13 üncü Luinin zevkaldıfı şey. ler arasında, kâğıttan yaptığı gemileri, havuzda yüzdürmek de vardı Daha büyüdüğü vakıt, av peşir. de gezmiye başladı.. Yanmdaki adamlarım vurdukları hayvanla- rın derilerini, kendisi vurmus gi- bi, kızkardesşi Elizabete — hediye ederdi, 14 ÜNCÜ LUİNİN ZEVKİ 14 üncü Lut, çocukluğunda en cok coğrafya haritalarını seyret mekten hoşlanırdı. Bu haritalar, renkli ve her nevi hayvan ve manzara resimleriyle süslenmiş.. t. Fransız veliahdi, 13 yaşına geldiği zaman, yüzücülüğe baş - ladı, İlk dersini, Sen nehrinde a'. dı, Yanında Mareşal Vilrua var- dı, O zamanlar mayo modası ol- madığı için, kralzade, etekleri yerde sürünen boz bezden bir gömlek giydi ve suya girdi. 14 Üüncü Lui, çocukluğunda, ciddi oyunlardan haz ederdi O . nun bir tarih oyunu vardı, Bun. da, kralları altı kısma ayırmış ve iyiler, basitler, zalimler, zavallı. lar, dinsizler, renksizler İiye isim lerini ayrı ayrı listelere yazmıştı. Kralzadenin oyunları arasında kraliçelerin hayatlarına dair men kıbeler de yer almıştı, Sonraları, bilârdo merakı başladı ve ömrü. nün nihayetine kadar bu ibtilâ devam etti. 15 İNCİ LUİNİN ÇOCUKLUĞU 15 inci Lui, küçüklüfünde sa- ray ve merasim taklitleri yapma smı severdi, Etrafına küçük ar. kadaşlar toplar, sürüklediği ara. bası ile eğlenirdi Bu arabaya, iri bir kedi koşulmuştu,. Arabanın içinde Adriyen isminde bir köpek otururdu, Ârabacı yerinde, ara « bacı, diğer ikisi uşak olmak üze. re üç güvercin dururdu. Araba - nım arka yerinde de Pikar ismin deki uşak köpek otururdu, Bu köpeğe, hanım arabadan indiği zaman, arkadaki basamağı indir mesi öğretimişsti. Pikar, sırasında, binek atı da olurdu, Sırtına eğer vurulur üs, tüne bir bebek oturtulurdu. Böy lece, at gibi hareketler yapardı, 15 inci Luinin ata binmek me. rakı da vardı. Ağaçtan yapma atı üzerinde süvari talimleri ya- pardı, 13 yaşmda hastalandığı, yatakta kalmrya mecbur olduğu |günlerde, etrafında mumlar yak | tırır, bunların ışığında, saatlar « ca inci dizerdi. NAPOLYONLARA GELİNCE Birinci Napolyonun oğlu “Ro- ma kıralı"raun oyuncakları, hep askerliğe, harbe ait şeylerdi, San ecaklar, borular, tramnpetler, bir sürü kılıç ve tüfeklerle beraber, onun, bir de, kırmızı kadife eğe. Pi kır bir atı vardı. Ara sıra, iki koyun koşulmuş şık arabasına biner, kırbacını saklatarak Tui. leri sarayımın bahçe yollarında gezinirdi. Napolyon Bonapart da, biliyo- ruz ki, mektepteyken, harp oyun larından hoşlanırdı. Taşları sıra- lar, bunlara tabiye hareketleri yaptırırdı. Bir gün, kendisiyle eğlenen bir arkadaşının kafasına bu taşlardan birini fırlatırken: — İşte, bu başkumandandır, Diye bağırmışstı. Napolyon, - imparatorken bile, çocuklaşır, oğlu ile beraber oy - hardı, Oğlu iki üç yaşmda iken, Oonun yanında, boylu boyunca ye te uzanır, küçük bir çocuk gibi, ona sataşır, yahut oyuncaklarla Oöynardı, Napolyon, akajo ağacından, muhtelif büyüklükte ve renkte, tahta parçaları yaptırmıstı. Bun lar, bölük, tabur, alay vesaireydi, Onları halmın üzerine sıralar, bunlarla harp plânları tanzim e. derdi. O, böyle calışırken, yanm da yere uzanmış oğlu, bunları ©. yuncak sanır, ikide birde elini v« zatır, kıtaları birbirine karıştı. rırdı.. Napolyon, bu en mühim anlarda bi'le, oğluna kızmazdı, t6 £ Fransız krallarının — çocukluk eğlencelerine temas etmişken, ai le hayatlarındaki zevklerine dair de, birkaç söz söyliyelim, Fransız kral, prens ve prensses leri, saraylarında, tavla ve tom. bala oyunlarına fazla yer verir. lerdi. Bilhassa 16 ncı Lui ile kra liçe Mari ÂAntuanet, hu oyunlar »« dan cok hoslanırlardı. 16 ncr Luinin kır hayatma ve zanaate de düşkünlüğü — vardı. Oğluna bu zevki aşılamak için, tanzim ettirmişti, O, oğlunun iyi çapa çapalamasını, istiyordu, Â- ma çocuk, “Mufe” ismindeki köe peğinin arkasma düşüyor bahçe * yi altust ediyordu. Bu çocuk, 1785 de doğmuştu. Veliahttı, Fransız büyük ihtilâ « linde, 16 ncı Lui ile karısı Mari Antuanet idam edildiği zaman, ihtilâlcilerin elinde ve bir manas. tırda — bulunuyordu. —Muhacir prenler, bu sekiz yaşındaki ço cuğu 17 nci Lui diye ilân ettiler, 17 nci Lui 1795 senesinde, on ya- gındayken, bulunduğu manastır « da öldü, 5 Bazı müverrihler çocuğun ma- nastırdan kaçırıldığını, ölenin ise, yerine konmuş olan hasta bir çocuk olduğunu iddia ettiler, Bu iddia üzerine, Birinci Napol. yonun sukutundan sonra, birçok açıkgözler ortaya çıkarak, ken. dilerinin 17 nci Lui olduklarını iddia ettiler. Napolyon Bonapartın oğlunun Akıbeti de, 17 nci Luininkinin di ğer bir çeşididir, Fransuva Şarl Jozef Bonapart” ismindeki 2 in« ci Napolyon, babasının Sent-Tlen adasına sürülmesinden — sonra, Fransız mebusan ve âyan mec - lisleri tarafından imparator ilân edildiyse de, Avusturyaya kaçı “ rildi ve büyük babası imparator 2 inci Fransuvanın yanında “Dük dö Raystad” unvaniyle yirmi bir yaşına kadar yaşadı. basmın sukutundan sonra, onun Ücüncü Napolyonun oğlu “Ö- jen Lui Jan Jozef”'e gelince: Ba. la birlikte, İngî?tcmde_yerîesnîr: ti. Kâsifliğe heves etti, Cen.wbg Afrikaya giden bir l_:_ğif heyeti arasında — bunlunduğu . Brrada, 1879 senesinde, yirmi iki yaşme da, Zulu kabilesi tarafından öl « dürüldü, M, RASİM ÖZGEN ona mahsus hususi bir bahçe | Pazar günleri Paris kahveleri kapalıdır Güneş güzel pazarları geri ge tirdi. Fakat Paris pazarları tama miyle değişmiştir. Şimdi insan Pariste günün pazar olduğunu farkedemiyor, Yollar artık mesut yünlerde olduğu gibi arabalarla dolu değildir. Yaya yürüyenlerin Paris sokaklarında — ezilmekten korkusu kalmamıştır. Kırlara gidenler de azdır, Zira tiklım tıklrm doölü trenlere bine” bilmek mühim bir cesaret mese- lesidir. Şimdi Parisliler bekle- mekle, yesil çiçekleri ve ağaçları tahayyül etmekle, dolu tren ve otobüsleri uzaktan — seyretmekle iktifa edivorlar, , Sokaklarda — yalnız — bisilrlete binenler var, Bisiklet artık yol- ların padişahı omuştür. Parisliler pazar günleri Bulon. ya ormanına yahut at yarışlarına yürüye yürüye gidiyorlar, Toz. dan hoşlaranıyanlar sinemaya git mek maksadiyle saat ikiden ge- kize kadar sinema kapısı önünde nöbet bekliyorlar ve filmi göre, meden yorgunluk dınlğndı_rmek üzere eve dönüyorlar, Şimdi Pa ris şinemaları üç ay Sonraki bir pazar günü için dahi bütün bi- letlerini satmış — bul ır, lar, çkEl Hiçbir yere gidemiyen Parisli Madlen meydanından Repüblik meydanına kadar sokakları arşın” lzyor, İşin en garip tarafı Paris kahveleri pazar günü müşterileri kabul etmiyor. Kahveciler bu geçici müşterilerin bir şaat içerisinde kahvenin bir haftalık kahve ve içki vesikasını bitire- ceğinden ve bu suretle asıl müiz" terilerini kaybedeceklerinden kor l1 — Murmanskı Leningrada bağlıyan demiryolu müttefiklere Rusyaya doğrudan doğruya yar, dım imkânlarını vermektedir. Burada mühendisler ve mütehas, sIs ameleler, aşılmaz bir müda, faa hattı kurmuşlardır, 2 — Şimal cephesi Rusların tayyare motörleri koyarak yap. tıkları zırhlr kızaklar ilk defa o- larak bu cephe üzerinde görül, müştür. Bu kızaklar çok hızlı gider Almanlar bu kızaklara Rus kulüpleri şeklinde yapılmış tanklarla —mukabele etmiye ça- Irşmışlardır, 3 — Şluselbru: Almanlar bu cok mühim mev- kii haftalardanberi Rüuslara karsı müdafaa ediyorlar? — Şehirdeki Alman kıtaları gıda ve mühim, Matlarını ancak tayyarelerle a- labılmektedirer_ * — Leningrad Ladoga gölü vasr_tn.siyle Rusya ile irtibatmı temıu' etmektedir. Ruslar Le, ningrada mühimmat gönderebil. mek iç_în Ladoga gölünün buzla, rı üzerinde çift hatlı bir demir- yolu yapmışlardır. 5 — Mareşal Riter Fon Lib orduları burada 250 kilometrelik bir cephe üzerinde hücum et. müişlerdir. 7T Stervya Russa - Riyevr . Viyazma, Bu üc -vlrideki Alman mü, dafan * “Hün kış Sovyet ! Şark cephesi de bir senelik durumu —GÖs- teren harita —— G el '—— kuvvetlerine “karsı koymuşlardır. 8 — Moskova: Eyvlül harpleri sırasında Rus hükümet merkezi Kuybişef'e — naklolundu, fakat Stalin burada kaldı —Erkekler talim görüb harbe hazırlandı, kadınlar, fabrikalarda calıştı. Ve harbin en buhranlı sünlerin- de tiyatrolar kapanmadı, 9 — Smolenskr Nanolyonun ta, kip ettiği vol klâsik Rusva isti: lâ yolu olmustur. Bu şehirde bu vol ümünde eski bir istihkâmdı Bugün birçok demiryollarının Ğı_irleî.meSı noktasından mühim. ir, 10 — 21 haziran 1941 venhesi: | li — Tula: Burası tesrin ta- artruzunda Almanlarım en cok i, lerliyebildikleri nokta olmuşstu Sonra Ruslar geri aldılar, i 12 — 1942 nisan başmdaki cephe: 13 — Pripet — batakıkları: Mensk üzerine ilerliyen Fonbök orduları Sağ cenahını bu baraka, lara dayavarak 7 temmuzda Mensk'e yetişti. l14 — Kiyef: Ruslar Butavı boşalttıkları vakit arkalarında kendilerinden sonra infilâk ede- cek 10,000 karatorpili bıraktılar, Dünyanın en büyük sığmağı da Fğıyefj:eğir Burası eristiîîın a. zı_zler_ının kemikleri bulunan ge- hHiş bir mMahzendir, 15 — 1941 ilkkânun başındaki 16 — Almanlar Dinyeper neh, Çi wım%-, l —- — —a P g gea —x v p ——— - —<— Fi ga ei G d — f rini ilk defa burada geçtiler. 17 — Odösa: Almanlar ? uzun müddet muhasaradan '- ra * zaptedebildiler, Ruslar © şehri tamamiyle tahrip etmiqâ di. Romen generallerinden bif” bütün kurmayı ile beraber v infilâk neticesinde öldü, 18 — Sovyet sanaylinin seri olan büyük Dinyeper buradadır. Âvrupanın en üç elektrik müvellidi 935 voltluk bir cereyan hasıl ( Beş senede yanılan bu bara tahrip edilmiştir, — * ; l19 — Taranroğ: Kış sırasi” da Soövyet kuvvetleri bu şe”. birkac defa hücum ettiler f geri alamadılar, 20 — Rostov: Sovvetlerin 5" manlardan ilk geri aldıkları şeÜı olarak şöhret kazanmıştır. 21 — Kırım: Kırım harbi b top muharebesidir, Almanlar bi rada her 40 metreve bir ıl" top verleştirmişlerdir. 22 — Sivastonol: En W’ Rus üssüdür, Ruslar burada hd Almanlara muvaffakıyetle M kavemet etmektedir, 23 — Kafkasva: Kafkasyanl miüdafaafını mareşal Ti e deruhte etmiştir. Petrol kuvul! rını hava hücumlarma kar: korumak maksadiyle esaslı te! birler alınmıştır. Bu maksatl vaprlan. balon barajları ve çeli teller Ural fabrikalarında yap! miştır, - î &