O | İ Ş$mak i ema amda çocukların haykırımaları yi Ka, : Yelek düğmesi N la nn Üstüne düpe Me, Eke, e düşmüş, koca İN en Maya; ağlamış bir tu Klan Tezer Bunlardan ie "Sİ, öbürünün a, Ml, İkisi de N Mirkçey e Yerli stüd. as bir gi © çevrilen film batia vie konuştu - Sn alıkoyup attıktan sonra müessir * çocukluğuna m Rice kerli fer : ta, olüma kaçmış e kn Yap MM Çenesi traşlı köng, Berlkalı misye Mir Ne Nötekim si, Memayı tatbik Ferdi Tay tan ilham getirmiştir dublüğarı yap Sırada, Uk iş en eğlenceli ğ Sdapte imkân D Çavuş - Palabıyık. gc taş çi | ka; Ferdi İçin, Türkçeye er dey rin O ene ha EH, Rechenberz gazeteci bir mu harrirdir, Kendisi Girit harbine Ve muharebelerine istirak etmiş, harekltm nasıl başladığına ve ne. tioesine dair bir makale yazmışlır. Girit muharebesinç dair fazin ma- lümat edinildiğinden makaleyi hi- Jâsa halinde okuyucularımıza ver” meyi faydalı bulduk, ... İstirahat halindeyiz! Peloponez'de kurulu çadırlar 4 rasındayız, Cenubi Yunanlistanm mayıs günlerindeyiz, Mavi sema - da parlayan gilneş ağırlık verme- Ze baslıyor, Etrafta zeytin ve sel. vi ağaçları var, Hareket dolu müi- nakale yollarının iki tarafındaki paraşütçü çadırları mayıs aymm ilk günlerinde kurulmuştu, Paraşütçülerin Yunanistanda bu lunmaları, kendilerine mühim bir vazife verileceğinin alâmetiydi, Pa raşüt kıtasına mensup ber er bu Kumandan müzakereye çağın! - mıştı. Vaziyet eiddileşiyor mu? Kumandanm dönüşü günler belki de haftalar sürebilir. Yıldızlarla süslü bir gece! Hareket ünsümüze nakiediliyo - Herkes traş olmuş, iyice yıkan- mrs ve mükemmel bir kahvaltı yap mistı, Tayyare meydanma, #afak sökmeden vardık, Ju 52 nakliye tayvyareler; harekete hazır, Civar. daki tayyare meydanlarında aynı faaliyet var, Son hazırlıkların bt. tün bir gece içinde tamamlandığı belli, Her kes ardı sıra tayvareye bi Biyor. Son bir talimat daha.. Herkese hodef ve vazifesi hak kında malümat verildi, Herkes, k#ndi hesabına düşen varifeyi har fi harfine tatbik edecek! "“— Almamaz, — diye tavsif e. dilen adayr karşı, aradan bir da - kika geçmeden cesim bir taarrız kuvvetini taşıyan tekerlekler yu - varlanmağa başladı, Giride karşı harekât başlamıştı, TOPRAĞA İNİŞ. Giritteyiz;.. İşte, Girit hükümetinin bulundu ğu Kandiya civarındaki ovalardan birine, 20 mayıs günü a«bahınm ilk saatlerinde, ayaklarımız topra- ğa temas edince, aklımıza ilk ev- vel bu geldi. Girit, bizi, pek dostça karşıla - madı, Daha havada iken her isti - kümetten tüfek, makineli tüfek, a- Zir ve hafif dafi top mermileri lık çalarak aramızdan geçiyordu. İngilizler bütün bunlara rağmen topuğa inmemize mâni olamağı, Muharebe hemen başladı. İlk olarak atlayar paraşütçüler İngiliz mevzilerine karsı harekete göçorlerken havada sayısız Ju 52 filolar: betirdi, Gök uskerle dolu. Manzara bist yabancı değil, Acaba İngilizler üzrinde gibi bir tesir yapıyor ? İngiliz askerlerine, Al - man paraşütçüleri henüz havada i ken ateş etmelerine dair emir ve rilmişti Buna dair olan emirnameyi son radan gecirmiztik. Tevekkeli Perlepa bugünkü fen işleri kar. sısında geçirdiği baleti ruhiyeyi üdetâ kendi kendisiyle İstibza e - dercesine anlatarak diyor ki: — Evet... Demir kapağı, elek. *rikli bir tertibat vasıtasile orta” dan kaybedilmiş olduğu . vehmine öüserek dakikalarca aradım! Mü, tefennin bir udamm izini buracık. ta kaybetmek korkusu bana azap. ların en büyüğüni vermekteydi?.. Ha'beki azim ve inadım ri nihayet yenmeye muvaffak ol, du, dığımız bir zamanda ne hayırlı te- sebbüs değil mi? Fakat sinemanın bunda ne ka- bahati var? O bize"ibret vermek. için yapılmaken, biz, onu taktide kalkısarsk, kendimiz “#rot örne - yatta tatbik etmek isteyen merak W çocuğun suçu ne ise, Lorel-Har- di filmlerindeki Türkçeyi de, hu - HİKMET MÖOMİR Paraşütcüler değil, istikbal merasimi umduğu - munlan parlak oldu... Emir vermek kolay, Maksat mu vaffakiyetle tatbik edebilmekte, Yere inen pamşütçülerimizin şah- #i kahrarcanlıkları saymakla bit - mez. Ufak gruplar halinde kuvvet li düsman kıtaları içine düşen pa raştitçüler döğlüşerek vol açıyor « HANS RECHENBERG | N Harp muhabiri j lar, İlk muharebeler meticösinde düşman bataryaları öle geçirilmiş veya tahrip edilerişti, Yanmda bir kaç kişi bulunan tabur kumandanı vakıt geçirmeden düşmün mevzile rine hücum ediyor, Biraz ötede bir avaç asker, hir haşçavuşun İ- daresinde mühim bir İogiliz mevzi- imi saptetli.. KUMANDANIMIZ Umumi harpte döğüşen kuman. danmmıx Miralay II, erlerin başım. da tayyareden atlamıştı, Kendisi birçok muharebelere iştirak et - miş, tecrübe sahibi bir kumandan dır. Kumandan toprağa İner inmez göğüs göğüse çarpışmak mecburi. yetinde kaldı. Toprağa atlayan kı. e hesabi kumandandan soru- ur, Kandiyaya vo Suda körfezi ö - ninde çok vahim saatler, günler geçirdik, Kumandanmızm soğuk kanlı köşesi bu müddet zarfında hir an bile alısamadı, Umumi hârp esnasında bile, Gi. ritteki gibi müskül bir O mevkie girmemişti. Vasiyet (böyleyken kat'i zafere itimadı vardı, Toprağa inen paraşüt kıtası münferit (oçarpaşnalardan Sonru topyekün, sağlam bir halde ku. mandanın klaresine geçti, Yalnız biraz uzağa düşen paragütçü grup larmdan haber alınmıyordu, Ara - dan kısa bir zaman geçmeden on. iarla da irtibat temin edildi, Emir ler inkrtaa uğramadan ifa olundu. Akşam çökerken, civar, yüzde yüz istihkâmlar susturulmuş, hâkim bir vaziyete gözmiştik. Havada sallanan parosütçülere ilk ateşi 2. çan bu istihkümlardt, Miralay, Giridin işgali için ya . pılasak taktik plânları biliyordu, Diğer kısımlarda faaliyete geçen krtaların ne şekilde hareket ede - ceklerindn haberdardı, Kendi sa * 10 Sene evvel bugün 15 EYLUL 1931 SALI Kadıköyünde eniytesi Muhtar pa. sanm köşkünde vefat eden © Misir kralı Huat hazretlerinin hemşireleri pronaca Emine hanımın cenaze alayı dün bilyük merasimle yapılmıştır. Cenaze merasiminde askeri krtant vaşça, hiç sas çıkarmadan kapağı aralik ettim, Evvelâ bir saniye çeriyi dinledim, Hiçbir ses yoktu. Sonra elimdeki hırsız fenerini bu deliğe çevirdim, Önümde aydmla, nan manzaradan büyük bir hay rela düştüm. Zira demir bir mer, given görmüştüm. Lâmbamı çevirerek bu garip ' bir yolu olduğunu anlaymes, vâkin İ merakım imemen zajl oldu, hası dahilindeki her karış arazinin ne derece ehemmiyetli olduğunu si. İyi takdir ediyordu. Adanın muhtelif yerlerine ati» yan ktlalar, saat gibi işlemek mecburiyotindedir; her O kıtanm muvaffakayeti znför zincirini mey. dana getirecek hir halkadır, Zafer ancak (bu suretle emniyet altma simabilir. Praşütçüler, yerlerinde durmak istemiyorlar, Düşmandan temizle, dikleri arselde ilerlemek için sa. brsmdamyorlar. Kumandan, kıta “ #mi, muhsvebe kudreti bakmm - dan zayıflatmak istemediği, için, havadan” yeni kuvvetler gelinceye kadar müdafaada kaldı, Kandiya ve Suda körfezine kur, sı kat'i hareköte göçmek için dağ avcıların beklemek Jâzım. ERKANIMARBİYE GENERALİ, safeden zafere götüren kıt'a ve erkânmarbi, “bosüağu, kaldırdı. Br > U ol” #şenerali, ge düğu-kadar ön anla Böğtnen er « | den farksızdır. Bilhassa persşüt - | çü kıtasma mensup herkes kon . | duğu arazinin payına düşen kis * mm temizlemek İçin döğüşmek meeburiyetinde kalırsa! Giritteki Alman erkiniharbiye subayları, İngiliz makinelitiifekle. rinin atesi altında çalıştı, İdarele. rindeki askerler bazan yüz metre Weride, düşmanla göğüs göğüse çarpışıyordu! Böyle bir şart altm, da çalışmak bugünkü harpte İlk defa olarak işitildi, Aylar ve haftalarca evvel te * ferruatlı çalışmalardan sonra ha » rekât plânmm çizen, ve ortaya koyduğu plân: tatbik esnasında as. kerlerle beraber bulunmak, her - hangi bir erkâniherbiye zabiiğ içn müheyyiç bir hâdizedir. İk muharebelerin neticelerini en kma bir zamanda, bilhassa Gi. ridde olduğu gibi, öğrenmek, yük. &ek kumanda heyetinin vazifesini Miyikiyle ifa edebilmesi için el * zemdir, İlk İngiliz mevaileri için çetin heyetine, telsizle malümat vaya heyet vaziyete göre tak ne zemesi ve daktilo makineleri e * fendileri gibi heva yolu tarikiyle Giride naklolunmuştu, Kurmay su. bayları hir elde yazi malzemesi, diğer elde otomatik pistole ile ça, lıştılar. Bazan, vaziyete göre, kâh bir zeytinlik altında, kâh bir hapishane direktörünün odasında çalışmak mecburiyetindeydiler, Simdiye kadar bu deröce müz” külât icinde çalışmağa alışmamış olan kurmay subayları biribirle » rine nükte yaparak omuzlarımdaki ağır yükü hafiflelmeğe çalıştılar. DOKTOR VE HASTABAKICILAR | Paraşllt kıtasına mensup sıhhi, ye erlerindeu bahsetmek veya on” Jar hakkında yazı yazmak icap &- derse, bü, herkesin dikkatini cel, bedecek bir tarzda yapılmalıdır, ! ra süfüyecilerin başardığı, ka * (Devamı 4 üncüde) Fakat tahta bacaklı adamı düşü nünce hayrelim büsbütün arttı, Tahta bacaklı adam gece vakti şehir kanalizasyonuna ne gibi bir maksatla girmişti? Buradan nereye gidebilirdi? Niçin bu yeri bu kadar ehemmi yetle bellemiş bulunuyordu? Es rarengiz adamın n6 yaptığını sonu na kadr anlamaya katiyen karar vermiş olduğum için deliğin başin- da daha fazla mubkemeye Hizum görmedim, Hemen kapağı kaklırıp iceriye girdim. Merdivenlerden aşağıya inmeye başladım. Bir taraftan da adamın ne İsre fa gittiğini belli edecek bir ize te sadüf etmeye çaitşıyordum. Tabii söylemeye hacet yoktur ki bu garip gece seyahatinin her türlü sürprizle bitirilmesi ihtimali ne karşı sol elime de tabancamı ai miş buhmuyordum, Bövlece bir elimde cep fereri, bir elimde rovelverle gece vakti Tal şbrinin kanalizasyonu içinde 0- loşuma kendi kendime hayret ©t- mekten kurtulamıyordum. Merdivenlerden indikten sonra etrafa bakmdım, Burası Paris ka- nalizasyonuna hiç benzemiyordu. Ben Paris kanslizasyonuna birçok defular girip çıktığım için orasi - nın hemen erkânı harbiye harita - #ma tamâamiyl, vakıf gibiydim. Fakat Tül şehrininde bir gün kanalizasyonuna gireceğimi hiç ak lımdan geçirmediğim için bü kana Szasyonun nerelemlen. girip gikt. MÜNEKKİT ve DUŞMAN Hilmi Ziya “Posta pulu,, adlı bir kitap neşretmişti. Bu kitabı tenkid eden bir muhar rir yazısında şöyle bir cümle kullanıyor: “Roman intişar edeli iki aya yakın bir zaman olduğu halde ondan ancak pek az kimse bahsetti. Esefle kaydet mek mecburiyetindeyim ama münekkidlerin bu sükütu bana, muharririn düşman - larının da dostları kadar çok olduğunu gösterdi.,, Anlaşılan şsı: “Bizde mü. nekkid vardır; susanları da hep dostumuz Hilmi Ziyanın düşmanlarıdır.,, Biz, muharririn kanaati hi. lâfına bizde, münekkid bu . lanmadığını riyazi bir kati . yetle sabit biliyorduk. Son za manlarda bu hanaetimizi de. ğiştirecek bir şeye de rast . lamış değiliz. O halde Hilmi Ziyanın düşmanları ve bun- ların çokluğu iddiası bir ve- him olmaz mı? Yazı maharriri müsteril.0. labilir: Hilmi Ziyanın birçok değil, bir tek düşmanı dahi yok. R. z GÜNÜN ADAMLARI: Japon Hariciye Nazırı Teiliro Prens Konoyenin teşkil ettiği üçüncü kabineye hariciye nazırı olarak Matsuokanın yerine geti rilen Teijiro Toyoda vatandaşları arasında okunmamış bir kitap gibi dir. Toyoda, bebriyede bulunduğu za manlardan beri kendisini tanıta * tak, söhret temin edecek hareket lerden çekinmiş ve vatanıma sessiz ee hizmet etmiştir. Toyoda askeri mesleğinüç çok çabuk Uerledi. Hayatında bir mev kl temin etmek için fazla uzun yollurdan dolaştığı zehabına varı « ras da yanlıştır, bilâkis bu dolaş. malar kendisini bugünkü mevkie daha kestirme getirmiştir, Askeri ie bagdöndürücü bir sü » ratle ilerlemesinin başlıca sebeple- rinden biri, dar bir bniyetle ha, reket ötmemesinden ileri gelmiş * tir, Vatandaşları Toyodarın çok zi < hinli, sağlam bir irade sahibi ve regliteyi gören bir adam olarak methederler, Toyodann hayatı da, bu üç meziyete sahib olduğumu is- bat eder, Deniz subayı olmak istiyen To. yoda mektebini birincilikle bitirdi, * fakat tesbit edilen yarlan bir yaş küçük oluşu donanmada, vazife al. mâni oldu. Böylece bir sene beklemek mecburiyetinde kal di, On iki oylık boş vaktini lisan öğrenmekle geçirdi; bu zaman zar tında lisanı mükemmelen elde edi. şi irendisinin o bilihme Londraya babriye atasosi olmasına, Kembrçi te hukuk tabsilini yapmasına, ay. rıca Cönevre silâhsızlanma konfe. ransma Japon delegesi olarak iş. tirak etmesine vesile oldu. Toyo. da, donanmaya mensup bütün su. baylar arasmda çabuk terakki et» tdi; askeri İmtihanları, subay imti. hanımı, torpido mektebini ve bah. riye akademisini birineilikie bitir. |$ 1936 senesinde henüz elli yaşın. da olan Toyoda, hirçok kuman İ danlıklara tayin edilmesinden s0: ei LİLLE Yeni Harbin KIZIL KITABI ğını tetkik etmiş değiklim. Fakat anlaşılıyordu ki tahta ia. caki: adam buraya mühim bir mak satla girmişti. Bunu keşfetmek, ' gittiği istika. meti kestirmek için hayli uğraş - tım. Lil şehrinin kanalizasyonu İkiçe iki büyük ve geniş boru halindey- di. Bu iki borunun arasında bir in. sanm rshatça yürüyöbilereği ka. dar betondan bir yol vardı. Bu yol dajma rutubeti olduğu için ve Üzerinden daimi sürette su aktığı için ayak izlerinin kalması- na imkân yoktu. Fakat, bilmem, hiç insan takip ettiniz mi? Bunda gayet garip bir gey vardır, Cani veya hırsızları ta kip eden polis memurunda da ayni hâlin vaki olduğuma eminim, İnan bütün dikkatiyle ve çok &hemmiyetie bir adamm izini ta- kip ettiği zaman, dota telepatik bir cereyan hâsıl oluyormuş ve a- ranan adamm Tuhu İnsanı çekiyor muş gibi bilmeden, veya kestirme den hareket olunduğu halde ekse- riya İzin üzerine gidilir. Bu bir noktaya toplanma cehdi halinde olan ruhumuzun âdeta ara nan Adamım İsini meçhul eserleriy- le hissetmesi gibi bir haldir, İşte bon de ortağa tahta bacak- N adamm gittiği setiknmeti gösle- recek hiçbir İz olmayıp da gelesiye 80l tarafa yirildüğüm halde tam issbet. elmiştim, 4Desamu ver), Toy Amiral Toyoda ra, Kora bahriye arsenalı kumar, damı çlunca kimse hayret etmedi Toyoda, meslek olark intikap ettiği silâhı tecrübe o etmektene onu mükemmelleştirmek için ça Miştı, Bahri inşaat kısmı sefi visa miral Takeda'nın kayın birnderi o ması hasebiyle bu sahadaki ça luşmalarinda kolaylık gördü, 1937 senesinde ka bir zâmar işin Saseda'daki bahriye istasyo nunda fani bir eephode kumandan ık vazifesini üzerine aldı, 5 Bahri inşasl, bilrosu direktörlü. #ünden ve bahriye hava kuvvetle ri kumandanlığından sonra 1940 senesinde bahriyenin siyasi idare kısmını geçti, İkinci Konoye kabiriesinde tah. riye nazırı Oikava'nm vekilliğini Yaptı, Bahriyede kendisine en bü yük mevkiler açık dururken, Prehs Konoyenin daveti üzerine bahriya den islifa ederek ticaret ve sana- Yİ nazırı oldu, TToyoda başma geçtiği nezareti kara ve deniz ordusu hesahma ha- rekete getirdi ve bu nezaret yal ordu için çalıştı, Ticaret ve sa nayi nezaretinin beynelmilel ahval dolaymiyle sekteye uğraması icap ederken Toyoda bütün münialeri bertaraf eti, Yegâne derdi durma dan ihtiyaçları kürşilamak oldu ve muvaffak oldu, Şahsi sermayedar. İar ve hükümet ihtiyaçlari arası da devam edeli münasaaya niha- yet vergi, Sivil bir teşkilât olan nezaret işlerinden pek o kadar İyi anlamadığını açıkça söylemek te vazuunu göşteren Amiral, hor mür kilâtı muvaffakiyetle bertaraf et - meyi ve her işin izinden kolaylık ia çıkmasımı kâldi 'Toyodanın hariciye nazırı olma 81 Japon efkârı umumiyesindo bay retle karşılandığı gibi yabancı mem leketlerde hayret uyandırdı we bundan bir sürü mâna çıksrmağa ve çıkarılmasına sebebiyet verdi. Mamafi, efkârı umumiye, bir hari ciye nazım olmak hasehile Jsppon bahri meselelerinde ihtisas sahibi olmanın lüzurumu enlemiştir. Bah riyeden son dertee iyi anlar. bİr zatın böyle bir zamanda hariciye nezareline getirilmesi son derece makül göründü, Prens Koyoyonin Toyodayı hariciye nazır yepma » dan evvel tcaret ve sanayi naxiri yapmasındaki hikmet, bilâhire ha, riciyo nezaretinin başına (geçine? memleketin iktisadi bakımdan mü dafaa imkânlarını genişletebilme si içindi, Böylece Japonlar, Toyodanm da ima plân dahilinde İs gören bir a- dam olduğunu anlamış oldular, Askeri meslek sahasında çok İyi eserler bırekan bir şahsım Japon tarihinin eri nazik bir anmda hari ciya nezaretine getirilmiz olması “oyodaya Japonyanın İlimedm« bir işnret sayılabilir,