12 Mayıs 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

N BÜYÜK KORSAN ROMANI Yazan : KADIRCAN KAFLI - Kapı çatırdıyarak yıkıldı; ahçılar, uşaklar, köle- | ler çil yavrusu gibi dağıldılar; Rüstem ağa onla- %ı,» rin bir kısmını harem kısmının bir odasına almış- — tı. Öteki kısımlarda her taraf yağma ediliyordu; 31 — bu hal bir saat kadar sürdü; sonra bu azgın sürü — bazı pencere pervazlarını bile sökmüş oldukları halde çekilip gidiyorlardı. Haremde telâş ve yükte hafif | pahada ağır eşyanm toplanması da - devam ediyordu. FFU b AErEz İhtilâlciler yum, ruk sıkıyorlar, küfür savuruyor. lar, taş atıyorlar; konağı yaka- caklarını söylüyorlardı, Hoca Ö . mer efendi mukavemet — öderse bütün konak halkının mahvolacağı, nı anlıyordu; kaçmaktan başka ça- re yoktu fakat bunu nasıl yapa, bilecekti? Çevik bir adam değildi, bir duvar aşmak, görülürse kova, Iryanlardan kurtulmak güçtü; ya- kalanmak ölmek demekti. Ömerin bir plânı vardı; Tahir de onu be, ğendi; Rüstem ağa hepsinden iyi buluyordu. Gitti, bütün köle, asşçı ve uşakları sokak kapısma götür. dü, arkasma ağır şeyler koydur- mrya başladı. Ötede üç kisi yalnız kalmıslardı; Tahir, Hoca Ömer e. fendinin cübbesini sırtma, sarığını başma geçirdi; külâhmı da koltu. ğuna aldı; kendilerine verilen al- tm dolu kemerleri kuşandıldar; bah. çeye cıktılar:; oradan da duvarı a. garak sokafa indiler, Berkes ko- nağın ön tarafına toplandığı için buraları ıssızdı. Köşede bekliyen — Kaçıyorlar! Diye bağırdı; birkaç kişi koştu. Tahir ikinci köşeyi de döner dön. mez sarığı da, cübbeyi de bir an, da cıkardı; yarı yıkık bir duvarımn ötesine, harap bir &vin avlusuna fırlattı. Öiiıcı_-ğ' sağdaki sokağı gös- terdi: — Çabuk buradan git, Bahçe. kapıda buluşalım! Dedi, Ömer oradan koşa koşa giderken kendisi de ağır ağır yo. luna devam etti. Kovalryanlar sa- ğimdan solundan geçtiler, Köşeyi kıvrılıp da hocayı ve yanındakileri göremeyince dönüp Tahire sordu. lar, Tahir elini Ömerin gittiği so. kağm aksine doğru uzattı: — Evet, şuradan gttiler! Bu sırada Hoca Ümer efendi hır- kasmı giymiş, bir merdivenle ta, van aarsma çıkmış, çatıyı delerek çıkan büyük kalm bacanın arkasın. saklanmıştı. Aşağıda kapı çatmdıyarak yıkl- dı; aşçılar, uşaklar, köleler çil yavrusu gibi dağıldılar; Rüstem a, ğa onların bir kıammı harem ka, mımnin bir odasma almıştı. Öteki kı- sımlarda her taraf yağma edili . yordu, Bu hal bir saat kadar sürdü; sonra bu azgm sürü bazı pencere pervazlarmı bile sökmüş oldukları halde çekilip gidiyorlardı; içeride birkaç kavga olmuş; lâkin kafa göz yarılmamıştı. Hareme bile girmek istiyenlere Fytnat hanım karst cıkmış: — Dinsiz, imansız herifler, şe. riatı bahane cdip Irz ve namus pa- ralamak mı istersiniz! Siz ayıp gü. nah nedir bilmez misiniz? Dye bağırmış. — Biz hocayı ararız; kadın ki. gilerle işimiz yoktur! Cevabı verilince sesini daha çok yükseltmisti: — Hoca konakta değildir; çok- tan kaçtı; gidin onu bulun, bizi bı. rakın! İ O sırada hocayı kovalarken yağ. maya geç kalanlar Frtnat hanmim sözlerini teyit etmişler ve kaçar- ken gördüklerini söylemişlerdi. Konağın haremden başka her tarafı çekirge isilâsına uğrayan bir arla manzarası gösteriyordu. Ömer Bahçekapıda 'Tahirle bu. luşrıîgş zaman dedi ki: — Artık buradmdurnlmaz. B ÖL — £ - Mw' T - ile kızlar.ağasınnazletmek; iste, bamr | OA TERİMRTEY YETİRECON (VacN Ka AAT Tei Cezalandirilârilâr ' niştemin bu fitneden sağ ve sağ- lam çıkacağını sanmam,, Bizi de höş tutmazlar, Cezayire gitmekten başka çare yoktur! Tahir o kadar acele etmiyordu: — — Biraz bekliyelim, helki fitne dağılır, Hele efendi hazretlerinin sıihhat haberlerini almadan gitmek doğru olmaz, Bir hizmet lâzım ge. Hirse yaparız! Ona da hak vermek lâzmdı; Ö, mer sordu: — Şimdi ne olacak? — Halk arasma karışalım; ne- ler olduğunu öğreniriz. Öna göre davranırız! Dükkânlar hep kapanmıştı; gi- dip gelenlere soruldukca bazıları baştan Savma, bazıları da şişirme cevaplar veriyorlardı: Zorbalar sadrâzamın konağına hücüm etmişler; üzerlerine ok yağ dırılmış, birkacı ölmüş ve yaralan, mış! Silâhsız olanlar silâhçı dük. kânlarını yağma etmek istemişler; lâkin silâherlar yalvarmca vazgec- mişler, Padişah Hoca Ömer efen. dinin konağmın yağma edilmesine sıkılmış; ülemayı çağırmış; sebebi. ni sormuş; onlar da!: “Asker tayfa- st Ömer efendi ile kızlar ağasınm azledilmelerini, hacca gitmekten vazgecilmesini istyor!” — demişler, Sildirir mem; bunları gidip kullarıma bil- diriniz!” ülema bu işi ertesi güne brrakmış; çünkü akaam oluyordu, Tahir sordu: — Hoca Ömer efendi ne olmuş? — Kaçmış! Tahir, Ömeri kolundan tuttu; yürüttü: — Hele konağa doğru gidelim; efendi hazretlerini yalrya götü. rürsek selâmete çıkarmış oluruz! Konağın etrafı gerçekten bom- boştu: Rüstem ağa onlara dâedi ki: — Efendi hazretleri Üsküdarlı Mahmut efendiye sığındı; selâmet- tedir. Bizim de sabah erkenden yalrya taşınmamız emir buyurul. da.. MEKTUP ..; Ancak aksşama doğru yalrya cık, tılar; biraz sonra Artürle Edgar Ambros geldiler; şehirde kopan ihtilâli duymuşlar ve çok —merak etmişler; Hocanm gelmediğini öğ. renince felâkete uğradığmı san- mışlar; Vilyam Drake onları mah. sus gördermiş, Artür babasının na, mma: h- —Birhaftada - 3 Anadoluya göç Trenle nakliyat proğramında tadilât yapılacak Kondi Aarzuları ile Anadoluya geçmek istiyenlerin tren yoluyla nakillerine dün başlanmıştır. Dün saat 1440 da kalkması ka«m rarlaştırılan hususi katarım müret- tep yolcusu 746 kişi İdi. Bu mec- cani nakle bu miktardan hayli az yolcu iştirak ettiği görülünce hu- susi tren kaldırılmamıştır. Dünkü kafile Gebze ile İzmit arasmdaki sahaya gidecek yolculardı. Bunlar, 14,25 de kalkan posta treni ile gönderilmişlerdir. Buğgün ikinci kafile yine ayni saatte gönderilöcektir. Bu kafile, bilet numaraları 6297 ile 9478 a « rasımda olan 664 kişiden mürek- keptir. Eğer bu kafileden de az kişinin seyahate iştirak ettiği gö rülürse devlet demiryolları İdarece si tren yoluyla nakliyat progra- mmda bazı değişiklikler yapacak- tır, Eğer bugünkü yolculâar da mü postasile gönderileceklerdir. Bu « günkü kafile, Sapanca, — Arifiye ve Adapazarı yolcularından mü- rekkenptir, Beyoğlunda Bu hafta içinde pasif korunma tecrübesi vapılacak Kadıköyde dün — yaprlan bir pasif korunma tecrübesinden sonra Beyoğ. lu kazasında da bir deneme yapıla. caktır. Bu deneme, vilâyet tarafından tertip edilen pasif korunma tecrübe« lerinin sonuncusu olacaktır. Beyoğlu kazasında yapılacak — denemenin bu hafta icinde lera edileceği malüm ise günü henüz kati surette kararlaştırıl mamırştır. LA LA ı.".—.ç.:ı Son bir hafta zarfında yapılan teftişlerde seyrüsefer talimatna « mesine aykırı hareketten 63 go « för, muhtelif beledi suçlardan 51 esnaf teceziyo edilmiştir. ——— Sıvasta bir Eti heykeli bulundu Sivastan bildirildiğine göre Ka- yadibi — nahiyesinin Döylekkava mevkiinde bir Eti heykeli buluna muştur, Vilâyet heykeli Maarif Vekâletine göndermiş, Vekâlet de Arkeoloji müzesine vermiştir. — Hava şehitleri ihtifali Türk Hava Kurumu, 15 Mayısta yaprlacak hava gehitleri ihtifali i« çin Lir program hazırlamıştır. Pro | grama nazaran, her sene olduğu gibi bu yıl da ihtifal Fatihte Kr- O rıkkanatlar âbidesi önünde yapı « lacaktır, — İzmirde bir kadın ve kardeşi 15 seneye mahküm oldu İzmirden bildirildiğine göre, bir müddet evvel Çorakkapıda dostu Aliyi bıçakla öldüren Pakize Sarı İle Üvevy kardeşi Mehmet Nebil Son hakkındaki muhakeme İzmir ağırcezasınca bitirilmiş, her ikisi de 15 er sene hapse mahküm © « (Devamı var) dilmiştir, Yeni Sabah Hüseyin Cahit Yalçın, bugün Söv. yet . Alman münasebetlerini tetkik etmektedir. Muharrir, Stalin tarafına dan yapılan değişiklikten sonra göze çarpan 1lik neticenin, Noöryeç, Belçika ve bilhassa Yüugoslavyanın Sövyetler birliği tarafından reşmi bir hükümet gıfatila tanılamıyacağının — Moğ&kova« daki sefirlere tebliğ edilmiş — olması bulunduğunu, Rüsyanın — Yugoslavya He harpten bir gün evvel ademiteca. vüz paktı imzalamsı vu — memlekete karşı bir sempati nişanesi olarak Sâ« yılırisön, şimdi Almanyaya — Ilhakını kabul manasını tazammun — eden bu muamelenin Moskovadan sadır olma, sının siyas! mahfillerde hayret uyan. dirdığini, İngiliz gazetelerinin bu hâ. disayi, Almanya ile Sövyet Rusya ü« rasında geniş bir anlaşma mukaddi. mesi sâaydığını, yürütülen tahminlere göre de Almanya Sövyetler birliğine Asyada geniş bir hareket — serbestisi rettep mikdarı doldurmazsa, 14,25 | Ha Limanlar umum müdürlüğü, Münakale Vekâletinin tasvibiyle Sirkeci rihtimmm — vapurlardan yolcuların yolcu salonu rıhtrmi- na ve rıhtimdan vapurlara san- dala ihtiyaç olmadan girip çık- malarmımı temin -için tetkikler yapmıştır. Bu tetkikler sonunda iç hatlar yolcularma büyük bir kolaylık temin edecek olan bu işin behemehal yapılmasına ka- rar verilmiştir. Öğrendiğimize göre, tetkikler neticesinin Sirkeci rıhtımıma a- SİRKEĞİDEN VAPURLARA SANDALSIZ BİNİLECEK Bunun içîn rihtima amut | Vaziyette dubalar konacak | masına karar verilmiştir, Bu şe. kilde üç dubanm şimdilik ihti. yacı karşılayabileceği anlaşıl- maktadır. Bilahare bu dubalar yerine rıhtıma amut vaziyetinde yeni rıhtımlar yapılacak ve bun- lara vapurların yanaşması daha kolay olacaktır. Fakat bu işin bugün için yerine getirilmesine imkân görülmemektedir. İc hatlar yolcuları için Sirkeci rıihtimimda yapılacak tesisatla İstanbul limanmım iç yolcu hat. İarına ait program ikmal edilmiş olacaktır. mut vaziyetinde dubalar uzatıl- Karabük fabrikaları Ay başından itibaren piyasaya naftalin verecek Naftalin fiatlarının gayritabii kamlar ehemmiyetle meşgul ol- ve çelik fabrikaları bu ay başin « dan itibaren fabrikanın tâli istih- | sal maddelerinden olan ham naf « | talini piyasaya verecektir, Kara « bük fabrikalarmda »mevsime göre ayda 10 tondan 30 tona kadar naftalin İstihsal olunmaktadır. Bu şekilde naftalin ihraç etmemiz dahi mümkün olacaktır. Gönüllü h;ıtabakıcı Dedsi çılmış olan kurslardan dördürncüsü bugün saat 16 da işe başlıyacak - tır. Diğer hastanelerde açılacak kurslar için de hazırlıklara devam edilmektedir. En aşağı ilktahsil görmüş ka « dmlarımız gönüllü hastabakıcı yas zilmak üzere 17 Mayısa kadar mü racaat edebileceklerdir. —I Toprak ofisine muvak- kat memurlar alınacak Toprak mahsuülleri — ofisine muhtelif sebeplerle açılmış olan münhallere memur almak üzere pensşenbe günü odfisin İstanbul şubesinde bir imtihan yapılacak. tır, Yalnız bu memurlar muvak- kat olacak ve asıl memurlar va- zifelerine dönünceye kadar kad. roda kalacaktır. ——— Tıp talebesinin gezintisi Tıb fakültesi önümüzdeki 18 Mayıs pazar günü için bir deniz gezintisi tertip etmiştir. İmtihan sonu olduğundan gezintiye bütün talebe iştirak edebilecek, tenez - züh çok güzel geçecektir. —*—— Örfi idare komutanı Ankarava sgitti Örfi idare kom: — 1 Korgenoral Ali Riza — Ari bu sabeh'i ekapresle An! Şitmistir. yüksekliği üzerinde alâkadar ma- | maktadır, Karabük Türkiye demir ' ., Gönüllü hastahikıcı yetistirmek Vi Buğday yüklü bir motör Kalamış vapurile çarpışarak battı Dün saat 12 de limanımızda bir kaza olmuş, çarpışma neticesinde 40 tonluk bir moftör batmıştir. Rıdvan kaptan — idaresindeki “Bizim,, motörü Haydarpaşadaki tahta iskeleden buğday yükledik- ten sonra kalkmış ve Dalgakıra- na doğru ilerlemeğe başlamıştır. Haydarpasa iskelesindeki Deniz « yolları idaresinin Kalamış vapuru zamanda hareket etmiştir. “Bi« zim” motörü Dalgakıranm niha - yetlendiği yerde Kalamış vapuru ile karşılaşmıs ve bir kavis giİzece rek vapurun önünden geçmek İs« .| temiştir. Kalamış kaptanı Mehmet tornistâan” yaparak müsademeye lmâdi olmak istemişse de buna mu Kaffak olamamış ve: motöre bin: » dirmistir, : ? 'Çarpışma neticesinde motör pas- ramparça olmuş ve buğdaylar de« nize dökülmüştür. İnsanca zaylat yoktur. Müddeiumumilik ve liman reis- liğince tahkikat yapılmaktadır, KÜ Ortamektep elemelerin - de muvaffakiyet derecesi Ortamekteplerde eleme imti. hanlarma bu yıl 4500 talebe gir- miş, bunlardan 3500 ü muvaffak olmuştur. 697 talebe muvaffak ©« lamamış, ayrrea 100 talebe de im- tihanlara girmemişstir. Diğer taraftan muallim —mek- teplerirleki imtihanlar da niha - yetlenmiştir, Talebeden yüzde T5 kadarmm muvaffak olduğu zar. nedilmekteyse de, netice carsam- ba günü belli olacaktır. —— İç ticareti umum müdürü İsviçrede Gelen haberlere göre iki sene- denberi Pariste ve bilâhare Vişi- de bulunan ve orada ticaret mü, messilliği vazifesini gören Tica- ret Vekâleti iç ticaret umum mü- dürü Cemal Kaya İsviçreye git- m'ştir. İç ticaret umum müdür- nün oradan vasrta bulur bulmaz momlekete dönmesi beklenmek. ÇA P KDA LKEL A verecek, İran ve Hindistanı zaptetme, sine sas çıkarmıyacağını, buna müukâ- bil kendisi de Ukrayna buğdaylarile Bakü petrollerinden islifade yolunu, arayacağını anlattıktan şonra diyor ki: “Fakat geçenlerde Sovyetler birliği tarafımdan bir ifşaat yapıldı. Alman.- ya bir Üçler misakı değli, bir dörtüler misakı düşünmüş. Rusyayı da aralne rına almak istemiş, fakat Kremlin bu tertibe razı olmryarak dünyayı püay. laşma emelinden uzak kalmayı tercih &etmiş, Dün böyle bir iatiğna ve büyük bir basiret eseri gösteren — Soayyetler Birliğinin buşün neden dolayı Alman. yanın emperyalist siyasetine — Iştirak etmeğe razı olacağı makul bir surette henüz izah olunmamıştır. — a #F RLİ 0 ça - Malüm olduğu üzere, Sovyetler Bir Üğinin siyasi akidelerinden — en mü- himmi emperyalizm — düşmanlığıdır. Büyük Avrupa devletlerinin — idaresi altında bulunan müstemlekelerde ve memleketlerde Soyyetler birliği her şeyden evvel yerll halkı ecnebi hükl. miyetinden kurtulmağa teşvik ve bu hususta onlara yardım etmeyi ilk vü- zife bilmiştir. Bütün dünyada S065yü« lizma binasmnı teşkil için Ük adımı em. peryalist devletlerin nüfuzlarını kire mak ve muhtelif memleketleri istik. lâllerine kavuşturmak teşkil eyliyecek tir. Sovyetler birliğinin şimdiye Kü« dar harici siyaset sahasmda taarrur ve istilâ fikrinden nefret ederek her kattir. Bu meydanda dururken bu. Yün Sövyetlerin büyük bir hırsıcaha kapılarak İranı ve Hindistanı — istilâ için Almanyanım yamı sırâ harbe gir- mek hususunda bir anlaşma yapması ihtimalden çok uzak gibi görünür. Bu kadar derin bir siyaset — tebeddülünü müuhik gösterebilecek hiçbir hâdiseye ve nişanelere — şahit olmuş değilir. Almanyanın Ukrayna — buğdaylarına ve Kalkasya petrollerine son derece muhtaç olduğu muhakkaktır. Bundan dolayı Sövyetler birliğini kendi 'müte., vavizane emellerine — kazanmak için her türlü telkinlere kalkabilir. Fakat Soyyetler Birliğinin memleket zaptete meğe hiç ihtiyacı yoktur. O bütün ihtiyaçlarını kendi temin eden köskü. şaylalkrı ihtiyat ile telâkki etmek ve vekaytin Mkişafmı takip ederek bun. taralta sulhü muhafaza için gayrst| sra göebir Kükiüm vezimeyi beklek D Li — WİLER ı*'ı___ f b 'Iur bask açi Hü ae YEMŞ AYA T / Şehitliğinde e .ı Dün yapılan büyük ihtifalin — heyecanlı tafsilâtı — , Ordu ile İstanbul ve Üniversite namına heye- canlı hitabeler İçimizde bu İnönü, başımızda O İnönü var. Tarih huzurunda şehitleri tatandırmıyacağız —— da yolcularını aldıktan sonra ayni | Dünkü nushamızda İnönü şe- kadar görülmemiş bir coşkunluk ve tezahüratla kutlanmış azif şehitlerimizin mukaddes hatıra" ları tebcil edilmişstir. Civar kasaba ve köylerden tâ- bir gün evvelden yola erkan 0f binlerce halk geceyi tepuiâı' şehitlik etrafmda geçirmiş, &7 bahleyin derin ve büyük bir hu- şu içinde şehitlik etrafmı tavâf Muhtelif vilâyetlerden gelen h? yetlerden baska birçok mebuslâf çok ordu mensubu — merasimd" hazır bulunmuştur. Merasim I" Ç | tiklâl marşıyla başlamış, müteğ” kiben aziz şehitlerimizin ruhunt hürmeten bir dakika süküt edi- | Bundan sonra ordu namili söz alan kurmay binbaşı Seyfi | çok heyecanlı bir nutuk söylüe | miştir. Binbaşı hulâsaten demit tir ki: | air| | | H hatlarının fedakâr çocukiafi” "Sizi örten bir avuç toprak, ıltfH' .da rahat ve müsterih olarak. : . yuyun. Çünkü bugün .ĞGE"E“Ş-' “ Vetli olari ve Türk milletinin bf | zat kendisi demek olan öi | ordusu vatanm hudutlarına '._; ! receğinden emin olduğu g, sevk ve idaresi altında onu” mizin gipta ve takdirine lâ) fedakârlıkları yaratacağına — | manrı vardır.,, ( KÂZIM İSMAİLİN HİTAB”. Bundan sonra İstanbul versite namına söz alan İK İsmail Gürkan da heyecanl? “— * fp' | : « <hi d'a nutuk söylemiştir. 'Porfesör © ,. lerini şgöyle bitirmiştir: li “— Şimdi İnönünü yapan &5 ve mubarek şehitler, dağ” ardından denizlerin — kıyıslf size geldik. Bu yaylanın Üs doğan fecrin içindeyiz. Rüh nızm aydınlığını arayarak C© doya seyrettik. Yattığımız . | raklara vüz sürmek, içinde p |) laştığmız havaları teneffüf 4 | meğe geldik. Siz de görüyof biliyorsunuz ki bu vatanda kârlığımızın nimetin! — bu ruh ve bedenlerin'': bütün lerine kadar ülviyetinizle d0 lar, Bilin ki emanetinizin ÜS titriyoruz. Bilin ki içimizde ? dan kardeşleriniz, candan deşleriniz var. Nihayet şil” inanım ki sizi bize verdığ'mi_ çok öğrettiğinizle büyük 18 Çgk | ruz. Çünkü ölmesini bîlmeswr ! niz, ölmeği öğrenmemiş O'Yağl tık. İnanm ki size daimü « par | kalacağız. İçimizde hu İnöNl ö. | şımızda o İnönü var V tarih | nünde sizi utaMWM n ÇEKİLEN TELG . Merasimden — sonra B“'E Parti başkanı tarafından Şefe Başvekâlete, Milli Mü' Vekâletine, Genel Kurma' kanlığına, ve Parti Se&i t ne birer telgraf çekilmiştir: li Şefe gönderilen leydi: ç ASA “Bozöyük belediye smMif? deki İnönü şehitliğinde Y* ziz ve mukâddes gehit!9” hatırasını tebeilen bugül lan merasime iştirak 6d? dun bir çok yerlerinden heyetlerle on binlerce lari. WiM râ 'aır Ö li * N V b .'- Yes berrya ısı[ı _. n n D