16 Mart 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

16 Mart 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- 18 MART — i94i. —ıi)— 2 Solör dan şoföre bakmak İstedi. meydanda yoktu, Korkusu Sira kadem besmştı. Ayak merdivenlerde duydu. KEŞİF Şoförün kaçması ve kendisini Yali bırakması adotâ sinirlerine ür Mptu, Arkasından seslen » ç,APtal, geri dönsene?.. Söfür aldırmadı ve daha süratle İnmeğe başindı, ç Bündiş tekrar cesede döndü, Mana Yaklaştı; pols gelmeden jtes0de dokunmanın yasak olduğu bildiği halde elektrik feneri » | yerdimiyle üstünü başmı a - Bü, örmer, matruş bir adamdı; * Yaşlarında vardı. Göğsünün aralımda ölümüne sebep olan wm yarısındaki kanlar pıhtı - asan gta, ES Sili Yakın bir mesafeden ati » 3. Bu cinayeti kim işlem'şti? — Süsle sevap vermek epey KL olacaktı, 1,0. muhakkak ki kartvizitle su v5 İstiyenlerden biriydi. O arkadaşı neredeydi? İLEN ve Maksveli aymi adam a3 e üstü, Standiş kendı kendisine bu sual. “İ., otârken tayyare le nikâh 4 Enine geç gelen adamı hatır. S1 İİYonerlerin marşını mlkla > adam acaba katil miydi? i in üzür'ne eğildi; sol eli - Sevirdi. Bunun avucunda da üç " ? nokta vardı; spkı Maksve Mİ, vucundaki gibi! Demek bu lç 180 ikineieiydi, Ya tüçüncürü? İleti biribirine ne gibi bağlar i edi yöldlüğ bekikiğn ” çıktı, ceketin'n ceplerin. b, © Dir anahtar, ufak bir çeki yı yaatik bir tabanca. Lâkin iç S D bir elizdan çıkınra mem. ir gizlemedi. Cüzdanda , Mektup vardı. Hiçbiri işine bin dı Fukat ip ucu vere - yy İhtimali olan bir telgraf |. Telerafin şöyle bir adres İk 5 Bere Kaye, Grik sokak, i 5 Tarih o günkü tee © Karston Magnaya gön « düşünceye kaldı. Saat ne olabilirdi? a İinterlnd.. Saat tam kd in |... “İkâh kı I Maksve » a uymıştı tij, O. o meseleyi anlamıştı. *r kadar gizli hareket et « giy mine de n'kâhı yapılaca. Aki, , V* Sant haber slmmıştı.. tayyareci geldi. Ta- iy bektiyan adamlardan biri o. 5? Merasime her halde mâni kya burada, Kadırgadaki W dazla rahat edebileceğini W- a ani onun bir düşün ag, “8 Greçyo bu çirkin baskın ie ki çile ilaci. Kadiri Ma 4 Se A e İİ 2 © tutmuştu. Eve gidince. rum ng, "© olmazsa bütün mahal» cak © UP biten rezaletieri anls- Si değil miydi? İn © Greçyo o rezaleti haber Zi ağ lreçya hakkında şüphe» Me lena hükümler verecekti. O geç DANLIK YUZUNDEN uğ, Çaprar Hüseyinin uslu Bizy “rindeydi, Sevgilisile güzel a nürtu. Bir aralık Lukreş> eşey. Sinlerin hayatından bahse S Yük ş,, “SİNİiK ne iyi şey dedi bü- Konaklar lar Atla» Balan, debdebeleri, par?aln YAK 7 VEL 7 EE bir zengin karı ew i Yar. Geçen gün Karımı. KORNELYAYMIN Büyük hareketli zabıta romanı KiÇiN DOKTOR OLAMADIM ? Yazan: OTWELL BİNNS olmak istiyordu, Önünde yatan bu ölü de ayni fikirde miydi? Yoksa zengin milyonerden para mı &iz » dırmak istiyordu? Ağağıdan gelen bir s8s onu dt. şüncelerinden uyandırdı, — Bu taraftan, bay polis; ben size fenerle yolu gösteririm; ikin. © kata çıkacaksınız; bay hâlâ o - rada, Standiş kendisini derhal tople. dı, cüzdan: yerli yerine koydu, telgrafı da kendi cebine indirdi, Merdivene doğru gitti ve gelen leri karş lamağa hazırlandı, Yaptığı şeyin doğru olmadığını biliyordu, fakat fa! tek başma mevdans çıkarmak istiyordu, Bir dakika sonra şoför elinde bir fenerle göründü. — Ne o, yine mi geldin's? Standiş bunu söylerken güülyor du. Şoför cevap verdi: — Ama, polis komiseri yanım « da, — Alâ, müfettiş Gadiye bui. k'nei e'nayeti haber vereceğinizi zannadiyordum, Neyse komiser © fendi, sizin mevcudiyetiniz de ki » fayct eder. Burada ikinc! bir ce » sei var; polisin halletmesi icap eden ikinci bir bilmece., — Ya öyle mi, nerede? — Şurnda, köşede... Standişin gösterdiği yere iler - lodi, Cesedin Üzerine eğildi. — Bu çoktan Ölmüş, Izurşunls vurulmuş, — Şüphesiz, — Siz bunu bulduğunuz zaman ayni vaziyette mi yatıyordu? — Bayır, yüzü duvara doğrüy- “du. Hakikaten ölüp #imed'ğine kar Polis tasdik öderek: — İyi yaptınız, acaba burada mı vürulmuş? — Hayır, dışarda, Merdiven ba samaklarinda ve otlarn Üzerinde kan lekeleri var. Dışarda öldürül. müş, buraya getirilmiş olacak, Poli& memuru cesede baktı: — O halde bunu taşıyan güğlü kuvveti! biri olacak! — Muhakkak! Eğer bunu ya « Pan bir kişiyse... — Buranın yabaneısi d4 olmı - yacak, yoksa buraya getirmeği düşünemezdi. Müfettiş gelinceye kadar bura » da nöbet bekliyeceğim, Fakat ku- lenin kapısı önünde, Nöbeti meh. tapta beklemeği terelh ederim, burasi çok sa bir yer. Pol'sin korkmakta hakki vardı. Ne de olan, o da bir insandı ve bir 50 ile başbaşa kalmak herhalde hoş bir şey değildi Üçü birden merdivenlerden indiler ve kuleden syr.ldılar, (Devamı var) sünde o kadar rarif ve kıymetli bir gerdarlık vardı ki... — Gözlerini kamaştırmış gibi konuşuyorsun. öyle mi? Lukreçva güldü: — Dığrusünu söylemek lâzım sa, evet, Gözlerimi kamaştırdı Ve biran içinde göğrümde öyle bir ger danı'ğır bulunmasını çok arzu et tim. Çapraz Hüseyin içini çekerek mırıldandı: — Ya ben de sana (o böyle bi- gerdazlık hediye edersem... men» Dün our musun? Lukreçva. Hüseyini; tahriket. mek iwtyordü, © © Hüsevin, güya Bir yerde böyle bir gerdanlığı varmış gibi iavrana rak <evpilisine söz verdi. Gerdanlık bahsinden sonra baş- ka mevzua geçmişlerdi, Ertesi sarah Çapraz Hüeyir erkeler kalktı; — Benim acele işlerim vü, HABER — Aksam nostam Yazan: Nezine Muh'ddin — Hastaydim azizim.. Bir haftadır başımda âli bir ağ- rı var. İştiham hiç yok. Ne ya- İ payım acaba? Bay Nusret Kâmil ak saçlı Zarif ve zeki başını acı bir tetes silmle salladı: — Bır doktora müracaat etti- biz mi? — Hayır henüz hiç bir dokto, ra görünmedim... Fakat dostum sizde yarı doktor sayılırsmız değil mi? — Yarı değil, hattâ dörtte üç deyiniz.. Çünkü, diplomamı aj- maya bir kaç ay kalmıştı &i bu çok sevdiğim mesleği terke'tim.. Gözlerinde muztarip bir dal- gınlıkla sustu. Muhatabı, onun tatlı ve sakin yüzline bakarak: — Ne yazık! diye söylendi. Sizin gibi harikulâde zeki bir insan osereleroo emek verdiği böyle kiymetli bir mesleği ter- ketsin!... Fakat bunun için pek mühim bir sebep olmalı? Nusret Kâmil bey dalgmlık, tan sıyrılmağa çalışarak: — Evet azizim yanılmayorsu- nuz, diye cevap verdi. Çok mü- bim bir sebep. Tahmininizdep de muhini bir sebep. Bir facia... — Bir facia mı?! — Hem de belki dünyada hiç kimsenin başıma gelmemiş bir facia!., Beni yalnız mesleğinden ayırmakla kalmadı, bütün dünye ya küstürdü.. Nusret beyin samimi arkadaş: birdenbire çetin bir muamma gözmüş gibi oldu: Muhteşem vir hayat geçirecek kadar servete malik olan bu zeki ve zl en mü. - rl örün güdü yordu. Demek bütün ümit ve zevkini kıran gizli bir facianın zulmüne (ouğramıştı!.. Zavallı Nusret!.. İçinden bunları dilşü- nürken dudakları hafifçe kıpır. dadı: — Tevekkeli değil... — Bu yaşa kadar bekâr ve dünyaya küskün yaşamam deği! mi? — Bunu her zaman düsürdüm. Bu vaziveli huzusl arabetie rinize atfederek susardım.. Ta kat şimdi bana ür'et vermiş oldunuz. — Sormak için değil mi? — Eğer söylemek isterteniz” — Niçin istemiyeyim ?.. Evet çök sevdiğim ve emek verdiğim bu mesiği niçin terkettim?.. NI, gin tam bir doktor olsmadını Halbuki o kadar iyi ve munta- | zam çalışıyordum ki mutlaka o | meslekte bir şeyler yapabilecek- tim... Yirmi beş yaşındaydım. Zengin ve münc sr bir ailenin Topkapı LET Ler Sarayına CASUS LUKREÇYA Nea çocuğuydum.. Hiç bir düşüncem ve gailem yoktu.. Kafam, iradem ve kabiliyetim müsaitti.. Hepsi- nin üstülnde de çıldırasıya sev. diğim güzel, müstesna ve melek | gibi bir kız tarafından şiddetle seviliyordum.. Mes'ut ve müste, rih olmak için en mükemmel sebepler değil mi?” Bu vaziyet teki bir genç adam için çalışmak ve muvaffak olmak en tebii bir geydi.. Fakat ben muvaffakıye- time kanmayordum. Döka faz- la. daha üstün olmak, sevgili ve güzel niçanlıma lâyık olduğu sa, adeti bol Yol vermek istiyordum. İmtihanlar çok yaklaşmıştı.. Ben bu imtihanlarda müvaffakıyetin Üstünde bir şahizaya yükselerek tapındığım güzel nişanlıma pir. lantalardan, o yakutlardın, çok kıymetli bir sevinç sürnrizi yap- mâk hevesine düşmüştüm... Çok | çalışmağa başladım... İmtihanlar | geçinceye kadar hiç bir şeyle, | hattâ aşkı beni bir hayata bağ- layan güzel nişanlımla bile meş- gul olmak istemiyordum... Kendisine küçük ve basit bir mektapia çalışmak mecturiye, tinde olduğumu yazarak bir kaç zaman beni beklemesini bildir, lim. Artık nişanlıma ziyaretleri kesmiştim. Hiç beklemediği, kat'iyen ummadığı bu garip ih- mal karşısında ne kadar şaşıra- cağın: hattâ ne fena sarsılacağı- nı athmin etmiyor değildim. Fakat büyük ve saadet dolu bir istikbal için şimdi acıyan yüre, ğime taş basıyorum. Ondan uzaklaşmakla beraber evimde de tam bir sükünla ken. Ondan gelen ateşli ve tebessiim dolu mektuplar huzurumu küçi- rıyor. Dayanamıyacağımı ve her seyi yüz Üstü bırakarak Onun aşkıma koşacağımı, vaktimin ta- mamiyle onunla dolara”'nı dü- şiünerek evimden de uzaklaştım. Tababette takip ettiğim şube operatörlüktü. Bu sebeple tecrü, belerimi yapmak için morgta kalmağa (başladım. Boş kaldı, jim her dakika içim derin bir a- cıyla sızlayordu. Sevgilim, mah- zun. tesellisiz bir ıztırapla kar- şıma geliyor. Bana gücendiği zamanlar yaptığı gibi, İçirde birer damla berrak yaşla pırıl, dayan sitemli ve mahzun gözle. rini kısarak dünya yüzünür * masum hüzniyle yüzüme bakış arı gözlerimi o önlinden gitmi- yordu... Fant gene onun saadet ve sevinci için katlandığım bu hasret dolu fedakârlığı yanlış tefsir ederek milthis bir surette üzüleceğini “ürür”, ona ke mak isterken, İradem ve vermiş İN ELELE LU GL 115. gözün. akşama geleceğim. Evde her gey var, Al sana birçok para İstediğin şeylen yanımızdari kom” şulara akdırırsın! Onların o hepsi sana hizmet edecek er, Yalnız e den bir yere çıkmıyacaksın! O ze man iş değişir. — İstirahate ihtiyacım var. Böy ile güre, bir evden çıkıp nereye gi- deceğım? — Çıktığın dakikada göğüm baçağı versin! Sonra söylemedi des riyesin,. anladın mı? Hüseyin evden çıkın gitti , İstanbulun © bu &zrli haydudu &vinm etfalına birçok (o gözüüle koymuştu. Lokreçya buradan bir yere kaçamazdı. Höseyin evden çıkar çıkmaz bir gerdanlık tedarikine koyuldu. O. birkaç zengin ailesi tanıyor du. Bunlardan birisi inci wiri © lan hi* Rumdu. Bu adam Fererde oturuyordu. Çapraz Hüseyin doğruca Fenere gitti, İnci tacirinin evini uzaklar ta» rassut etti. Havanm kararmasını bekledi, “İnci taciri eve gelmeden bah çeden içeriye girdi, Rum anes ev ? ———— e eme “Yırtırlmış şaheser, (Bu parçaları ihtimamla toplayınız) Büyük arünabak mız. astleriezdirecek ye büyük müsabakadan berincini- Daşlkmık. Bu müsabıkamı adin “Yırlılmıy şaheser.dir. Siz purça parça edilmiş bu şaneserin parcularım topüreak, Diribirim Uygun Gebe ça parça edilmiş bi şaheserin parçalarını topliyacak, birbirine uygun Zeiecek bır surette yapıştıracak ve meşhin tabloyu örtaya çıkararak bunun hangı ressamın eseri olduğumu ve kangı müzede bulunuuğunu söyliveceksiniz lik müsahakamızda yapılacak şey bunun ibarettir. Biztğn parçaların neşm tamamlandıktan sonra on beş gün içinde parçalan munazam bı surette yapıştırarak vürude getitdiğmiz vesmi, tablonun ressatm mn adımı ve tablonun hangı müzede bu.unduğunu da vazarak üzerim de sarih isim ve adresime yazıh zay! ıçıns koyarak ve zarhı başkası ig. ralından açlmıyacak şekilde mühürliysret. 6 ncı noter Galip Bıngö” de Teslim edilmek üzere :darehenemize tetdi edecek ve rrukabilnde #darehanemızdn sıra numarası taşıyan mrınara alacaksınız Zartların içine zımdıye kadan gazetimizin başlığı vanında neşrede len ve 365 numaraya kadar fa devam -decek olan kuponları koyma ya İzm yoktur. Banlar üç müsabaka bittikten ve müsabakalarda kazası dıktan sonra hediyeler alınmaya gelindiği snr gösterilecektir. Müsabakalarda kazanmış bulunan b» okuyucumuz bize bu hi bonan tam oiwak veremezse bülün hrktım zayı edeceğini bilmeli ve Dunları bedellerini ödemek istese dahı (6)dasız olduğunu bilmelidir, Pzyük bir fırsar Idarebanrmiz, munabakalarımızın kolaylığı ve cazibesi uarşısında böyle bip fımatı Kaçırmak istemiyeceklerli datunabileceğini düşünerek vw çihilerine, şimdiye kudar geçmiş kupunları tumarılayabimelerine imiin mazartumaylar. Bu gidilen, ov müsmhaka avticelenip de adi zarfların idartnanemize teslim edecekleri samanı kadar bütün Kupvnlurı becellerini ödemek puretile ti mama yabileceklerdir. Yırtılmış şaheser 81 narç--:r. (81) parçaya ayrilan şaheserin parçalar, biray içinde tamam bitiri) meye güytet edilecektir. . Hediyelerimiz Tertip edilecek Uç müsabakanm üçünü (e balledenler şü hediyeleri ia danaraklardır: 4 — Ex (10 teşrinlevvel 1940 10 teşrinlevvel 194) senesi içinde yaptı rlacak ve'ayde mutaharımli olduu Kirn dersünden anar takalte berie aümabakainrımız doğru talleeene verilecek. Müsabakaları mızı değru halleden ör kişiden tazim olursa arsarında katibindi! buzurundu xuru çekilecektir. | 100 üre nakld. | Ew Kazenamıyanaaı arasmda yeniden o çekilecdi Kur'udu kazanacak bey giyiye tese? mükâfatı «b karkas ima) 4 — 20 Hira | Teselli mukalatnn kazananıyunlar. o urumnda çekileceği kur'sda kazanacak Biz Kişiye Sü Uruk perdesi almak oakkın) veren olr Kartj 4 — 80 rm | 30 Nrulık pardesü almak bakkım kazanamıyanlar aras da çekilecek kurada Kazanacak Us kişiye 18 er lirik mürdesd almak nakkını v Pep Marlj Geri snlantar ursandn çekilecek murada ö kişiyr birer senelik Haber abone 4 — Ger uninaku arasında çeklicock kur'nda 6 kişiye altı aylık Haber Bir tawsime 1 — 1 parçayı biribirine yapıştırmaya elinizde en &r un beş parça ba, “anmadan Oyma yiz 4 — Parçaların ormarlarından kesmeye başlamadan vunu alınm bir mukuvvaya renknir sir «ilnyin yapıştırdımtan sonra kesiniz ve araştırmak tüm böylece mukavvayn yapıştırılmış parçalarla yapımız Mi sizi ince iüğe kıvrılarak gayurtunış niamanen. olduğum ciddi kırar beni gene | bir masanm üstüne uzanmış ce, ölülerin başma döndürüyordu.. | setlerden birinin sert ve beyaz Nişanlım çok zeki fekat bana | örtüsünü kaldırdım. Bir elimle son derece üşıktı.. Benden he | de elektrik lâmbasını ceviriyor- veyi kıskanırdı: hattâ K'tapları. | dum: Kuvvetli bir işik hüzme. mi, derslerimi kle... Ona 88 siyle aydmların bu ölü vücudu olarak sırf imtihanlar icin ken. | görünce vecd içinde dona kal- disini İhmal ettiğimi bildirsem | ö:m. Bu dünva yüründe simdiye derhal bana kosacak. beni gene | kadar hiç görmediğim derecede vanından bir ennive bile svır- | güzel bir kadın nâsiydi. Değil mak istemiyecekti. Kendim! 201- | günva yüzünde hattâ en meshur la bu dilelimrmamler İrnmararak | müizsterin heval Alemine benze up uzun, kaskatı uzatılmış MEÇ | ven dehli'-ine levend ve bekir pul ölülerin bana Diyor. DE) eölçeleri düren ebett san'at UL mn osanmak bilmiyen bir mebırla | gre eri > i kesinin perilerinden de güzel tı liyelerir yı İlm #meliyelerine KOYUYOR | ye ntenasint. Birlihmm bed Bir akşam gene ölülerin sus, | un tüvler Ürpertici #tmasiyle titredilrten sonra acı bir sülüsle tuğu derin ve korkunc mermer salona ““rğ'ns, İlk önüme erkan (Lütfen savfayı çoviriniz) de «alâba ıkı, Hüseyin Durun farkında değildi. Hisevin, aklınca tacirin karıs nın odasına girecek ve kadımı teh» dit ecerek, gerdanlığı alıp zidecek- d ğ ıma bekindi. Meydanda «imseler yoktu. Herkes yatsı namazını kp lip cemiden dönmüştü, Çapraz Hüseyin bu ışık altında, koynunda sakladığı mücevneri çe kardı.. taşlarını. ince kakma işleri» ni gözden geçirdi. Çok kıymetli bir ge: -anlıkn bu. Dişlerini gıcır. datarak homurdandı: — Bir inci tacirinin o karının başka mücevherleri de vardır. Bu, ondan zivade benim sevgilime ya» Taşır. Ve gerdanlığı tekrar koynuna yer estirerek, Edirnekapıdaki ev ne döndü. Yavaşça kapıyı açtı.. içeriye gir» di, Lukre;ya yeni yatmıştı. Fakat, uyumuyordu. Çapraz Hüseyin ne geli bir sesle haykırdı: — Uzuyor musun, güzel çiçe öm? Hüseyin dediği ve istediğ gibi. odaya girdi. Kimseye görürmeden dolapları karıştırdı. Kadının kıv» met'i gerdanlığını buldu. o hemer koyruns koydu. Evin alt katında gülüşmeler. konuşmalar ukedi- yordu. Hattâ o sırada e sahib olan Rum taciri de dükkânını ka» pavıp eve dönmüştü. Hüseyin onlara (o görünmeden - büyük bir maharetle * gediği yer den tekrar bahçeye atladı, oradan sokağa çıktı. Hüseyin yakayı ele vermeden bü işi becereb'eceğinden emindi. Se- winçe yokuşu çıkarak o (Fefkiye) ye varı, İzini ivice kavbettikter sonra bu camin kapısı örtnde yanan ışığın altinda durdu. Etu- (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: