5 sekgü tr veya eşek sırtında görüldü. # ŞUBAT — 1941 Sas... TLARI damn 1109 Ee, 00 Hâdiseler Pemememee vie Ve Tarih İ İaniinnnmnal Bekârlık veryisi Ve ihtikâr Güzel bir genç kız bir macera geçirmiş; gebe kalmış; kürtaj Yapılmış ve ölmüs, Böyle hâdi. #eler herhalde eksik (değildir; hepsi meydana çıkmaz: Nitekim bu da bilmem kaç gün sonra ya. pılan bir ihbar Üzerine, mezar- dan çıkarılan ölünün morgta muayenesi neticesinde anlaşil, mış. İştebir hâdise ki memle, kette mevcut bir nüfusla bekle, men bir nüfusun aynı zamandı mahvolmaları neticesini vermiş- tir. Diyorlar ki, bu şekilde doğ. madan öldürülen nüfus sayısı çok yüksektir; 6. Düne geçmek lâzımdır. Tedbirler Mevcuttur. Bazıları bunların ek. 8ik olduğunu söylüyorlar. Gö- Tüş zaviyeleri çoktur; lâkin telifi değildir. Hailedenler de vardır. Nüfus meselesi denilince ilk defa akla gelen de evlenme işi, dir. “Erzurumlu Salih efondi” Bin iddiası ancak mizah mevzuu olabilir, Diğer bazı tedbirler al, mak mümkündür. Japonyada muayyen yaşa gelmiş delikanlı Ve genç kızların mutlaka evlen. meleri hakkında bazı hükümler uş. Bazı yerlerde be, kârlardan vergi almıyor. Karun! Sultan Süleymanın koyduğu ver eri tetkik ederken de böyle vergiye tesadüf ediliyor. Halkın timar ve zesmet sahip. vermeğe mecbür olduğu e (Resmi yani rik vergisi Vardır. Onun yanıbaşında (Res- Mi arus) yani gelin vergisi mev. cutsa da ey bir defaya - rlik vergisi her #ene almırdı. bizi ..- Günün en mühim mevzular. | rm, | br ml meselesidir. | sa eek fakat kendisine vü. v3YL, anlik ve endişeli ha, fraat m bularsadığı içir | İarmnin kliyen ihtiras mikrop, b Önüne atuşrdır; hırsızlık. | cezamı işti, 281 geçmeli İdam| ceza istiyenler bile var; ağır & milsbet netice Vermez; © nisbette siddetli giğdetli re, iksiyonlar Hattâ cum. alar. Gireğei işlerinde temel ; Onu kuvvetlendirmeli, imeyişkler eski devirlerde bile 1 mücadele etmişlerdir. Er Kanuni Sultan Süley. bazıları sean hükümlerden neler çöreklere kâfi mik. siye © diya 3 koyacaklardı. ik » ve badem klana göre tesbit olunmuş. Seşit ayakkabıların, tertiklerin; #st1. Kuru üzüm © kuru yemiş satanlar yüzde ondan fazla kâr alamazlardı. O, un fiyatı uzumluğuna göre yu ; uzunluk ta deve, ka- nazaran tayin edilmişti, duvarcı, dülrer, maran, 0 Ge günde on akça, a yiyecek te verilmesi unmuştu. Bu Ssonuhcuyu im mânasiyle bir sosyalist gö, Üs telâkki etmemek mümkün KE Koli van Kaflı Donavan Kudüs'de mikrop harbidir. İcimiz. | İ omanyada yeni tedbirler Birçok suçlara ölüm cezası veren devleti koruma kanunu çıkarıldı makro, & (MA) — DNB Alar #men huzust mühabiri bildiriyur Yeni neşredilen devleti koruma ke nununâ göre, aşağıdaki suçları işi yenler ölüm cezasına çarpılacıklardır. Nezdinde izinsiz silâh, münamat va initlâklı maddeler | bulunduranlar walzeme depolarını, emtia Wi aranı, milhimmat ve silâh depolarmı ve yar | öm sandıklarını yağma ödemer, or duya sit stoklardan veya fabe'kalar Gan ailâh veya mühimmat çalanlar devletin yasi veya İçilmni nızmısma karşı sözle, yazı flo veya biliüi ayana teşvik edenler. Kabine Azalarına dev! let makumatını temeli eden wivil ve #skeri gahsiyetlere üteş edenler, guyr meğru sürette dövlete ait binalari iş gal edenler ve bunları tahrip edenler Krm Kral ailesi Azaşırma yapılar sulkasilârn #silleri, isyan ve suikast mtişevvileri ve bu müşevvik beri ihbaı etmek vüzifesinde tokfüi gösterenler ve Kargi ÜECBVÜZ Bütün burlar saeaktır. Yeni kanına göre devletten milss 2de sipuyan siyasi tegekkülerin gep si âgvedilmiştir Ölüm, kürek ve hapis « onşku kanun aşağıdaki cer tiva etmektedir; EBinlâkin tamamen müzsusresi, vw Mfoden bz1, teksütten Oo Mmahrviniyet, devlet diplomalarının iptali, ber türlü teri mesleklerde bulunmak vemağı san talımal bmlekamdam bskdu Kanun Yahudilerin, muhtelif ırklara mensup diğer grup lardan daba ağır bir suretle öezava garpılacaklarmı tasris etmektedir kaşe ler, ölüm dezesina çarpi rndar . ———— Evvelki gün 41 mihver tayyaresi * düşürüldü Londra, 6 (4.4.) — Dün mih ver devletlerinin yine 4İ tay- yare kaybetmiş olduklarma da, ir bir haber alınmıştır. Bunlar Lâbyada düşürülen veya yaka, lanan 2 İtalyan tayyaresi ile i Kenya ve Fransız Somalisi hu” dutlarımda tahrip edilmiş olan diğer 9 İtalyan tayyaresi ve ere üzerinde düzürülmüş 5 Alman bombardıman tay yar ile Malta üzerinde düşü- İen üc Junkers tayyaresidir. Amerikanın İngiltere sefiri tayin edildi Vaşington, 6 (A.A.) — Jon Vinant Londra büyük elçiliğine tayin edilmiştir. Karar bu sa. bah senatonun tasvibine arzo, Tunmuştur. B, Vinant o evvelce Cenevredeki bevnelmilel iş bü- Tosunun reisi İdi Romanynitakı | İngiltereye yardım | .Nevyork limanında dağlar gibi sılah yığıldı Vapurlar mütemadiyen taşımakla meşgul Londra, 6 (A, â.) — Nevyork tan Evening Standard gazetesine gönderdiği bir telgrafta B, F, G. ia dolu vapurlarm 12 rıhtim bo- iy sırslarımış olduklarını bildir İ mektedir. Büyük, küçük biyçok va purlar gece ve gündüz limanı ter ketmekte ve İngilterenin çok muh. taç oldukları tayyareleri, tankları, topları ve mermileri nakletmek i- zere uzun Atlantik seferine çik maktadırlar, Limana girip çiksn gemilerin tonajı ile bunlara yük- lenen hamule nazarı itibara alma . cak olursa bugün Növyorkun dün- İ yanım en büyük liman olduğu 1. taşır, Rıhtım ve İskeleler civa © | i l rmâa polis memurları her zaman, dan müteyakkız bir vaziyette ni bet beklemektedirler, Rıhtemlara doğru giden bütün kamyonlar sıkı bir müsyene ve soförler de hüvi- yet kontrolunu wi tuutlmakta ol duğu gibi bütün methaller de sık! bir muhafaza altında bulunduru! . maktadır. Hangarlar İngiltereye gönderil: muhtelif emtia | lariyle depdoludur. Bunlar arasın da üstleri katranlı ve kalım bez lerle örtülü dağlar gibi yilkselen har malzemesi vapurlarm anbar, lara ylklenme saatin ibeklemek- tedir. Motörleri çıkarılmış tavya reler, tüfenkler, mitralyözler, mer miler, infilâk maddeleri ve kimye vi maddeler başkea malseme yığın. larını teskil etmektedir. Geçen yazdan, veni bıraktlan silâhlarm yerine konu! - mak üzere bir hamlede satınal - nan Springfeld tüfenklerinin on binlerce sandık içinde İngiltereye "nakline (başlandığı o gündenber Nevyork doklarında geceli, gün düzlü hummalı bir faaliyet eksik olmamıştır. i İNGİLTERE AYRICA MAKİNE | Dünkerkte YE AKSAMI ALACAK Nevyork, & (A A.) — Nevyork Herald Tribime gazetesinin verdi. Zi bir habere göre, İngiltereye ö dünç veya kira ile silâh verilmesi hakkındaki kanun projesi kongre- den geçtikten sonra İngiliz sali nalma komisyonu Amerikaya faz , Is olarak 140 milyon dolar kıyme- iinde makine ve makine aksami $i pariş etmek niyetindedir. Harp imalâtınm genişlemesi ü - zörine İngütererin makine ve ma kine aksamma olan ihtiyacı hiser. dilir derecede artmıştır. Eral Zoygo Yunan ordusuna yazılmak istedi Bern, 6 (A, A.) — Havas: Gazette de Latsanne muhabiri nin Yunan mahfilleriaden aldığı bir habere göre, eski Arnavutluk kralı Zoga Yunan ordusuna Yari. mak arzusunu göstermiştir. Kazaya uğrayan tayyarelerin Bütün yolcuları kurtarılabılecek Budapeşte, 6G (A, A,) — Bir Macar subayı kazaya uğriyan tay- yare yolcuları kurtarmağa yarı- yacak bir icadı için bir ihtira be ratı almıştır. o Tayyare düşmeğe zaman pilot bir düğme, ktr, Bir anda yoleuların hepsi koltukları ile beraber tay - yareden dışarı fırintilacaktır. Ba esnada yolcuların paraşütleri ken- diliğinden derhrl açılacak betâ 20 metre kmdar alçak bir irtifadan firlatılınış bile olsalar yere inme leri temin edilmiş bulunacakur, yeni tahsisat kabul edildi ILon$', 3 (A. A.) — Bugün a. vam kamarasında maliye nazırı sir Kingsley Vood, cemsn #00 milyon sterlinlik yen itahsisat talebinde bulunmuştur Nazır, bu münascoetle milli masrafların halen bütün servisler için takribön günde 12,5 milyon sterline baliğ olduğunu söylemis- tir, Avam kamarası nazırın izabatını dinledikten sonra bu tahsisat re ve koymadan kâbül etmistir özekekeei) eği Siyam - Hindiçini müzakereleri bugün başlıyor Tokyo, 6 (A, A.) — Fransız Hindiçinisinin yedi kişiden mürek- kep murahhas heyeti Tokyoda top lanacak olun Siyam - Hindiçini sulh konferanama gelmek üzere buğün öğleden sonra Saygondan tayyare ile hareket etmiştir, Frentanm Tokyo büyük elçisi Arsene Henry heyete riyaset 6d0" cektir, Müzakerelere yarın öğleden sonra Matsuokanm bürosunda baş Isnacaktır. Müzakere usulünü tesbit etmek üzem Fransa büyü kelgisi Arsene Henry ile Siyam heyeti reisi prena Varavanoa buzün öğleden sonra Matsvoka ile ve fevkalâde eki Matsuminyı ziyaret etmislerdir. peak ep er Almanlar tablo satıyorlar Şangbay, 6 (A, A) — Röyter Avrupanm Almanlar tarafından Aşgml edilen muhtelif oyerlerinde pulunan kiymetli tablolarm sat) - mak üzere Viladivostok yolu ile A” merikava gönderildiği haber sim. miştir. Almanlar, Atlantik denizi İngilizlerin ablukası altında oldu - ğu in şark yolunu tercih etmek mecburiyetinde kalmışlardır. —————— Avustralya başvekili Kahirede Kuhire, 8 (A.A) Avastratya başvekili Menzies, Çarşamba (opiinn Kahireya gelmiştir. milyar | |İDüsündüğüm Gıb ASYR EB 0 CON ERMAN yl zamanlarda gazetemizin | açtığı bir anket büyük a- |kisler uyandırdı, Çünkü bu anket İ memleketin en büyük bir yara- sına parmak koymuş bulunuyor. Diğer gazetelerin muharrirlari de bu mevzuu sütunlarına göçir- diler ve bu ankete bir taraftan münevverler cevap verirken di- ğer taraftan da okuyucular buna iştirak etmek arzusunu gösteri- yor. Anket sütununu idare eden arkadaşın her haldö pek çoğunu almış olduğu okuyucu mektupla- İrmdan birkaçı da bana gelmişti, Bunlardan bir tanesinden bazı parçaları aşağıda dercediyorum: İ “Yedi nüfuslu bir ailenin ba- ibasıyım, Daha evlenmeden ovvel çocukları dalice severdim. Evlen- İdikten sonra ikişer, üçer, beser sene ara ila beş çocuğum oldu. i Hepsini evvelâ sevinçle o karşıla- dım. Fakat bugün düsüncesiz bir İ surette bir çok evlâd yetiştirme» İğe kalkmış olduğum için neda- met hissediyorum. | Çünkü otuz lira maaşlı bir in- Isanım, bugünkü şeraite göra bu ge imkân var mı? Bu parayı ev kirasına mı, vesaiti nakliye ücre- tine mi, üste başa mı yoksa boğa- zımıza mı verelira?.. Büyük sıkıntılar karşısında çö- cuğumun üçünün tahsilini yarıda birakarak onları mektepte al. dım, Sondan ikincisi bu sene ilk mektebe başladı. Karım evde 1,5 yaşındaki en küçük çocuğumün kalıyor ve sabahtan akşama ka- dar bu yedi nüfusun tatmin edil- memiş ihtiyaçlarını gözyaşları i- çinde seyrediyor. Biz erkekler için iş daha kolay- dır. Biz sabahları evimizin kapı sından fırlar, bir yangından ka- çar gibi bu sefalet manzaralarin- dan kaçıyoruz. Fakat evde sanah- itan akşama kadar ne çekiyorsa o biçare kadınlar çekiyor. Ben aylığımı yetiştiremiyorum. Haftanın asgari iki akşamı ç0- cuklara kuşak sıkmak talimi yap- tırıyorum. | İşte hakiki bir dram... Engizis- iyon mezalimi. Evet analar ço- icukları düşürmemeli... Bir aile- inin saadeti vı ikbali yavrular- dır. Bunu hepimiz biliyo o“ he. pimiz istiyoruz. Fakat bir aileye çocuk yetiştirmek için imkân vermeli... Kalorisiz. gıdasız, b: Nüfus düşmanı Ameliyat anketi münasebetiyle Yazan: SUAT DERViŞ kımsız olan çocuklar esasen ölü- me iİstida vermiş biçarelerdir. Onların doğmasını istiyelim... Fa- kat yaşatmasını da bilelim ve ilâh...” Bu vatandaşın o mektubunu ©- kuduğumuz zaman» gayriihtiyari söyle düşünmekten o kendimizi menedemedik : ister dünyaya gelmiş, ister gelmek üzere bulunan bir çocuğu öldürmek düpedüz bir cinayettir. Bu cinayetin failinin tecziyesini istemek © cemiyetin hakkıdır. Hakkıdır. fakat bu haki ara- yan cemiyet aynı suçun, aynı gü- nahın kara damğasile damgalan- mamış olmalıdır. Zengin, orta halli velhasıl do- gurduğu o çocuğu (yetiştirecek maddi imkânlara malik anaların sırf kendi egoizmleri yüzünden çocuk o düşürmeğe kalkışmaları hakikaten affodilmez bir cinayet- tir. Böyle kadmlar en ağır cezala- ra çarpmalıdırlar. Fakat ne çare ki, onları suç ÜS“ tünde yakalamağa imkân yoktur. Çünkü onların suç ortakları en muktedir mütehassışlar olduğun- dan onların muhitinde bu cinayet en ufak bir ârıza ve en küçük bir iz bırakmadan işlenir. Adliyenin eline çocuk düşürme suçile düşen analar yüzde büyük bir ekseri « yetle fakir ve.basit kadınlardır. Onlar cahildirler. Dünyaya bir başka bedbaht getirmemenin ça- relerini bilmezler. Onlar, çaresiz- dirler, karınlarında bir çocuğun bulunduğunu hissettikleri oda kikada, bu mahlükun en aşağı iki sene kendilerini çalışmaktan manadecağini veya esasan boğaz- larını doyurmağa kâfi gelmiyen kazançlarını yarıya indireceğini düşünerek ona kin bağlarlar. On- lar parasızdırlar. Onun için bu belâdan kurtulmak için müte- hassıs ebeye falan müracaat ece- mezler, kendi bildikleri çarelere başvururlar. Evvelâ hastaneye düşerler, oradan mezarı boyla. mazlar da farzı muhal olarak ö- wimden kurtulurlarsa, mehke - meye düşerler ve cezaya çarpılır- lar. Halbuki bugünkü cemiyetimi- zin bu fakir analardan hesap 30r- mak hakkı değildir. Çünkü bu- gün cemiyetimiz bedbaht analu- rin yükünü hafifletmek için bir (Lütfen sayfayı çeviriniz) — Ben babu olamam!,, Tenbel serseri bir ruhun babalıkis ne İlgi- si olabilir? Sonra kendimi geçindir. mekten âciz bir gencim ben... Beni nasıl koca olarak kabul edersin? Çenelerim biribirine vurarak tit, riyorum, O Biraz daha yumuşayan bir sesle bana sokularak: - Fakat - diyor - her şeyin bir hal çaresi vardır, Söyle bana,, ser. vetin var mı? — Servetim mi? Ne yupncaksın — Eğer zengin bir kadınsan, ba, 9ası meçhul olan çocuğunu mem- muniyetle kabul ederim! — Çocuğunu! Meçhul çocuğu: nu ha”? Kafatasım birdenbire çatlamış gibi müthiş bir acı ile yerimden fir. yarak haykırıyorum! — Seti Sonra?. Sonra; kapılardan ka - s#irga, merdivenlerden yıldırım gi- mi Kodüs, 8 (A. A.) — Amerika ar i i Rüzveltin hususi mu. a) > Donavan buşük Kudüse sl ç Donavan, İngiliz fevkalâde ko * uri Mac Michael ile görüşmüş - mii İİ mk bi inip karanlıklara dalan, ve gece yarısına yakin evine dönen kırık ve bitkin bir kadın?.. Karanlıklar içinde uyuklamağa başlayan koca harap yalm aralık kapısından uzanarak ben! bekleyen üntiyar dadım meraktan benim ka. -41- dar bitkin ve yarı ölü beni karşıla. yarak: — Tanrım sana şükürler olsun! Sağ salim yavrumu bana gönderdin . diye ağlıyor - onun şefkat dolu gesi kırık ruhumun arılarını sari- yor acı bir gülümsemeyle boynuna atılarak ihtiyar yüzünü öpüyorum... Artık neşesi yerine gelen İhti. yarcık: — Niçin bukadar geç kaldın ev- Iâdrm”? , diye yüzüme sevgi ile ba- kiyor kâfir şeytan aklıma ne de fena şeyler getirdi!. Üstünden ırak olsar,, — Vapuru kaçırdım. — Ah o vapurlar, bir dakiks bile insanı beklemezler ki.. Sonra yüzüme dikkatle bakarak: — Yine sen birşeylere tizüldün değil mi? Rengin kireç gibi &ol- muş... Sana neler yapıyorlar? Gül MR YINII Yazan NEZİHE MUHİDDİN yüzünü kimler solduruyor böyle? Ah anacığın.. nurlarda yatsın be - nim kiymetli hanımcığım,. kalk da öpmeğe kiyamadığın yavruna bir bak! Saatlarca yalnız başına endişe İ. çinde kıvranan yüreği artık taş . mişt, Benim de yüreğimden bir hıçkırık koprmasaydı belki daha söylenecekti. Ne candan söylüyor- du... İhtiyar kalbinin derin şefka- ti ne elcaktı. Ah sevilmek ne tatlı seydi!. Riynaz, menfastsiz sevil, mek, Benim hıçkırığım isidince birdenbire başma vurdu: — Benim de dilim durmaz ki.. Haydi benim yavrum,. Çık yatağma Uzan, yemeğini başucuna getiri- tim, Sana eskisi gibi masallar nin- niler söyliyeyim. Elimden başka bir şoy gelmez ki? — Dadıcığım sen üzülme, bak gülüyorum işte, Hem yemek de is, temem.,.. Gel yanımda otur. — Sen çık, ben kapıları kapa, Up şimdi gelirim, Haydi benim gü: #6l yavram., « Sonra arkamdan seslenerek; — Yatak odanda, tuvaletin çek. mesinde bir mektup var , diyor . yins sersem kafamla unutmıyayım. Mektup?., yine mektup ba? A- man yarabbi!,, Merdivenlerden çıkıp odama gi- rineeye kadar beynimi delen dü , #ünce; onun buraya dönmesi dü . şüncesiydi!.. Elimdeki şapkayı bile bir tara- fa brakmağı düşünmiyerek mek - tubu kaptım ve kararan gözlerimle okumağa başladım: .. İstanbuldan aldığım bir haber beni birmm oryldurkysi*f;a vbgk beni bir yıldırım gibi çârpiı, Senin &vimi terkedip babanın eski yalım, ve gittiğini yazan bu mektup, &ynı zamanda henüz ağır ve tehlikeli bir hastalıktan yeni kalkarak yürüme, Be dermanı olmıyan senin gibi na- rin, rahatına alışmış bir kadınm, harap yarı yıkık bir yalıda yalnız başma oturmağa gitmesi, ya henüz şifa bulmamış bir humma hezeyanı veya gizli bir fâclanm korkunç ve vahim neticesidir.. Eğer böyle ol masa, normal bir vaziyet içinde bulunsan hiç şüphe etmiyorum ki, bana kendin yazacaktın. Halbuki bon sana bir an önce kavusmak için neler yapmadım!.. Bu gayritabi hâdise beni çok öârstı, Sezdiğim meçhul feliketin acısile savator , yomdan çıktım. Ve bir meyhunede aabaha kadar içtim. Birkaç gür kendimi uyuşturarak beklemek is , tiyordum, Sana bu sözleri yazmağı bir türlü elim varmıyordu, Bekle - diğim acı günlerin iztırabını hep al. kolle uyuşturdum, Alkol benim içir ne demektir, biliyor musun? Ze , hirden daha öldürücü bir katil! Be n& bu katil zehiri, hayat bekledi , Zim ellerinle sen içirdin! (Devamı ver)