Hansların Di, tuzveltin utku merika camhürrcisi o Ruzveltin Miş olduğu nutuk günün en mwü hidisesidir. Amerikan gezetele yürütülen fik mütalealar, İngii. e daha büyük bir yardım yapri- ve milli müdafaa programının kılması yolunda yapılan hitabeyi sera etmek relsicum “tote vay muharirlerinin ndaki #ikirlerini hüllzn mart eden Sivyork Herald Tribun &İ mittehassısı binbaşı Ki Ruz “in önümüzdeki cü günü kon Ye söyliyeceği r placak lisilar hususunda Lafsilât vereceğ İtal sasındadır. mutku E ekte İssumhur sözlerini kuvveden file Mürmek için Amerikan o milletinin adan çalışacağımı beyân © etmekte etesirin kim “Yy raretle son N rald Tribune gazetesi, göyle de- tedir; “Birleşik Amerika Gevletleri reisi, "sta asti hir hitapta bulunmuştur. Mizvelt, bize irak ettiği büyük ge “Süre irişmek için ittibuz o edeceği nir kararda, bütün milleti Kendisiyle taber bulacaktır... Satuk karşısında mihverin aksi Sayman ajansının Romadan gön “eriği hir telgrafta o görülmek Bu ajans Roma muhabiri göyie di Yor “Romu siyasi mahfillerinde beyan. *ildiğine göre, güyri müm bava arı delüiyısile Ruzvei matlen Rüğlükie işitilmiştir. Nulkun birinci Masanz hiç igiilmemişti Şimdilik res Wi veya salâhiy kaynaklardan beyamatta, bulumuzmamıştır. İtaiyadn işitilebilmiş olan kısımdan Atlaşıdığına göre Ruavelt o yeni vir Döktal nazar ileri sürmemiştir. Kuz Ütü harbe işlirak ete emek husumun “A fikrini açıkça iyhar eder AM ta “kârı umumiyesi oereyanlarını tesa- den nazar ifihara almadığı da onla” #ümaktadır. Rusvelt Avrupa aske Tİ bir hey kati surette boşuna W #idir.,, SEKRETER &i sefer Macaristanda iren seferlerinin tahdidi Budapeşte, 30 (A.1.) — Ma- car trenlerinin tab: netice - sinde #ormal samanda 12 bü yük bat üzerinde her gün iele “ ye 73 a 22 ve inmiştir. Bke- 7E "ile Kolozsvar arasında işleyen alt tren ikiye indirilmiştir. Bu- dapeşte ile Avusturya ve Debre- cen atasında ekspres işlememek tedir. Budapeşte ile Avusturya hududu arasmda günlük üç eks- presle üç adi tren yerine şimği bir ekspres ve bir adi tren dır. Budapetşe ile Yuyoslavya hududunda Kelebia arasmda “ekspres yoktur, Normal zaman- Va Nagyk le 'Trieste ara- | da yeditren işlerken şimdi W iki tren işletilmektedir. “Yılda bir defa kurban parası *betrü eden vatandaşların 88 ısı İki milyonu bulduğu gün hava mesel, n yarısını halle |, dülmiş sayabiliriz. Fransız muamması! Almanların istediği Fransız donanması ve şimali Afrikada üsler dü (AA) — “Fransız muamması" Zonâra, esi “Hitlerin tahmil et i yeni hakaretlere karşı ken- fan etmek hususur Fransanın sarfettiği gayret, giltere tarafından anlayı şla kip edilmektedir, imdi Fransadan en çok istediği Akdeniz limanları Fransız filosunun baki; tamları ve her şe; mali Afrikada üsler olduğu mu- hakkaktır. Almanlar mütareke namede bunları ihmal etm di, Çünkü Müsolini'nin azifeyi üstüne almak ve başarmak kabiliyetinde olduğu- hu zannediyı le edinerek bu meseleyi gayret etmektedir. Laval siyasetin âleti idi, Mareşal Petenin kat'i bir hareketiyle bu ületin kırılmış bülünmesı Al manyayı müşkül bir vaziyete sokmuştur. Mütareke, Maresali şeref ve metanet mefhumları dan mahrum bırakmamıştır. Ma nı büsbütün kurtulmak için Hitler tarafında; va ber teşel büs kelidi ve Şimali ye karşı dürüst eketinin | devammı temin edebiliriz. Ge- | neral Vevgand ise Alman bakr- mmdan Mareşala tercih edile- Afrikanm demiryollarında kazalar ve yangınlar Berlin, 30 (4.4.) —D.N.EB (halt garınm deposunda yangın cıkmıstır. Ya bazı bürolara ve bilet giş de sirayet etmiştir. TREN KAZASI Börlin, 39 (44) —D.N.B. ajansı b Berlinden gelme lerine olan mar- çarpışmıstır. Müsademe Berlin - Hanovre hattı üzerinde Nennhausen tasyomı ile Halhenov arasmda vukur gelm sademe vukua geldi inlileri taşıyan tre nini kullanarak durmussa da son iki vagonu hasara gramıştır. Kaza, mak: zünden olr yan vagonlarda bu lar arasmda be br olmak üzere birçi ş vardır. Ağır yaralılar Hathenov. hâstahanesine kaldırılmıştı Hafif yaralılar yollarma vam etmiştir. de Ondan değil kendi intikam almıştım, Yüzüm uykusu; Voktan d | bumma kızıl Hak kumral saçlarımın eilâsı donuklanmıstı, Kalbime amansız bir ağrı sapla i lâkayt, canlı, özleri kudretli şamak zevki ile » ” k beni unutmuştu kaldırım- Yarda sürüklendikten sonra bir da” kikada tanımadığı bir erkeğin kol İlarınm arasma düşebilecek geçici ın bir sokak sürtüğü Niçin beni anlıyamamış kendimi anlatmalıy ce cirafımda pervane erkekleri göremiye * nıyondu, Onu neşeli mavi “ iş 11? Öna nas cek kadar keystsız bir kad ğumu ona nasıl ) Fakat buna İnanabilmek e kaldırımlarda o - sürüklendikten “m. arkasından 'Times | gın | HABER. Misüm Posfast YE EN e i İngilterenin | harp . o gayeleri Lord Halifaksla Ruzveltin görüşecekleri meselelerin en mühimmi.. Ingiliz kabinesi bir beyanname hazırlıyor Londra, 30 (A.A) Telegraph gazetesinin diploizatik muhabiri yazıyor “İngilterenin yeni lord Heli tona gider gitmez Kurveltle gö: gli erden biri rp gayeleri haftadanberi Ame: rika bü. ttefiklerin b meselesidir. Birka 7 efixlerinin han ler uğrunda harbettikleri, ni açık ve basit bir sekilde izah edecek bir b meşri için yapıları ilerlemiş bulunm, r Amerika o Birleşik odevlet müttefiklere müzaheret eden baş, ca bitaraf devl old gibi harp som senelerinde Yapı cak olan kalkınma ve her şeyj ye- niden lanzim işinde mühim roll oynıyacak olan devlet de yi, pe Amerikadır. Bu itibarla İngiliz harp gayelerinin Ameriksl rafından tamamiyle tasvib edilm si lüzmmdir.,, olan eri de e — İ Serbest İrlanda üzerinde meçhül tayyareler uçuyor Dublin, 30 (A.4.) — Müsta- kil Irlanda hükümeti müdafaa nezareti tarafından beğen bir tebliğde, hü bit edi- lememiş olan bir e) tayı renin dün, Bumerana ile Done kontluğu duhilinde diğer İ casaba Üzerinde uçtuğu bildiril- | mektedir. Tayyare, dafi toplari- nm ateşiyle tardedilmiştir. Bir sivil tayyare Dublin | ile o civardaki bir kontluk ara- | zisi Üzerinde uemuştur. İ * Helsinki bildiriy vüyük rın irt sonra H 0 (AA) Dün cenuli Fy ir kar Fırt Isinklde ter | dan uşağı tanhhurla Jebilmiş RADYO | Bulgar dış $i münâkslA* Inkıtak uğramıştır AA) DX.B rbırlanda Nego t ie edilmiştir. Hüztalar müştür 5, S0 CALA) vir işareti, bir gülüşü xollarınm srasma düşüvermiştim urkusından En son en önce ojduklan sonra ne bekliyecekti 1, Acr acım Göker derler, Bu çok doğru, Şim di bütün meşguliyetim ce görmez. Roş dakika): benden? onu gizli umda de gene sstırap çekmekle doldu... Artık tattığım feci acıları unutur gibi oldum, Gelmiyen mektupları bek iediğim hiç yok. mei bep içim mun hatirasi, bunun er oldu, bir buhran geçir dim, Onu muayyen saatte sokak* "ünden bunun hasreti, kıskançlığı #e bir Dün müth Sulgar hariciye nazırı Halkın tenkidlerine itiraz ediyor Sofa, 80 (4.4.) —D.N.B: Sobranya merli. ıfindan tasvip edilmesini hariciye nazırı söylediği bir nutukta, setinin değişme. diğ etmiş ve Bulgar siyasetinin prensiplerini vaze den kral nutkundan sonra Bu garistanm dış siyasetinde deği siklik olmasını ap ettirecek hâdiseler çıkmadığını v2 et miştir, Popof, ne işaret kabulü ile meclisin gösterdiği o İtimada teşekkür ederek hükümetin yasetini tesir altında bırakmak çin halk rafından yapilan mkitlere itiraz etmiştir. . |. Sofya, 30 (4.4) -—D.N.B Kısa bir müzakereden sonra Sobranya meclisi bazı tadilâtla genclik kanununu dün kabul et- miştir, Bunu müteakıp meclis 1941 1942 senesi bütçe pr kerelerine baş v Gençlik kanununa göre yedi e 19 yaş arasındaki kız ve er- eklerin hepsi milli bir spor te- sekle tarafından O yetiştirile- cektir. bütçenin Holandada radyo resmi ihdas edildi Amsterdam 30 (A.A.) — Ste lecek Sonkünunun birinden itibaren Holandadaki verici siz istasyonları, devletin & trolü altma girecektir. Alıcı â- letlerin & hipleri de ? resme tâbi tutulacaklardır. Holandada bunların miktarı bir milyondan fazladır. .Bu karar, hükümete yük menfsatler temin sdecek- —— —— Japonlar zaterden ümit kestiler | Moskow , 30 (4 A.A. ; Röy per eyi iktibas et Japon harbiye ne i a taşıyan bı yazıda, denilmek» tedir: Çinde Çankayşek rejimir kılması için sandi pekuz ümit dır. Çin meselesi daha k mahiyet ni v en iyi iz etmektedir. pe lar m canla baş- İN Birlesik giltere etmektedir Alhay Miz ziyetin Japon rika Devl r devletler d yutsi (1 bozmuştu galiba, Fakat bir Mİ ması İçin beska İtiyat lâ; taksinin Sokakta un gisi Cadde oluk oluk seline rağ içinde bi tam bir #aat dola tm, akan insan ş, #ıksız kap karanlık gçldi e ümitsiz eve dönerken den araba durdu, Tramvay is” io katar katar dizlimişti, Birden tit- redim, gözlerime o istasyon platformunda asabi adm larla bir aşağ yordu, Munta: bir telâş ssyonurda önürü mağım, bir yukarı delaşı düzgün ele karrmakrrışız saçları hav | Biz bir kahüe milleti miyiz? — PEYAMİ SAFAYA CEVAP — T ALEBENİN kahvelerden kür tulması hakkında © yazdığım yazılar ve salâhiyetli şahsiyetlere yaptığım konuşmular, bazı muharrir Wrimizi de yayrete getirdi, Ken, kahveye dadanan gençliği, bik hassa iki ükibetin beilediğini — taha rüz ettirmiştim: 1 — Haylâsiik, 2 — Ahlâki sukut, Bu tezi müdafaa ederken, profesör dekter Fahreddin Kerim Gökay, dok tar Kemal Şakir Saraçoğlu İstanbal maarif müdürü Tevfik Kıt gibi tanım miş fikir ve ihtisas adamlarile ken dimi bir safta bulmaştaın. Meselenin, bizde mami © bir gençlik teşkilâtı yapılmak lâzıngeldiği hos sunun tetkik olunduğu şu son günler de bahis mevzuu edilmesini de ayrıca faydalı telâkki etmiştin. Knaatimoe, orta tahsili talebesinin. kabyeye devamın mani olmak; gerek inzibati, gerek terbiyi ba İçtimni derdin önüne geçmek kati bir yarüret halindedir. Mektep kizre leri ile ana ve babalar elele vermeli, çocuğu kahveden mutlak surette uzak laştarımıindır. Fukut bir yandan yası hı tatbik ederken, bir yandan da - pro iwör Fabroddin Kerim Gökayın söyle diği gibi * gençilk toplantı mahfilleri Yücude getirilmelidir. Buralarda ne ih oyunlar, eğlenceler ve her nevi spor hareketleri tertip © olunmalıdır Fakat, bir şartla: cumürtesi ve pazar günleri, Zira, haftanın diğer zamanlarında orta tahali talebesinin mektep ve ki İ taplarından çalınacak vakti yoktur ve İ olanamalıdır. Onlara © düşen İ yalnız ve yalnız çalışmaktır. Yüksek tahsli talebesine gelince: onların artik tamamen inkişaf elmniş bulunan iirükleri, bizzat kendilerinin kahve düşmanı olmalarını temin eyle miş. Nitekim, görüştüğüm ünivetyite li gençler, bana şunları söylemişlerdi: “— Kahvelere, bizzarır gidiyoruz. Dünyasın ve memleketimizin büyük meseleleri üzerinde konuşmayı, cibet te taviaya, İsktmbile tereih o ederiz Aramızda oyutlar törtip etmeyi, mü, İ dik çalmayı, eporin meygel © olmayı süphesiz ve camgönülden isteriz. Fa kat şu kocn İstanbulda, başımızı s0 kacak ufacık bir dan atma bile se bip değiliz!, Üniversiteli gençlerin © bu samimi ve yürekten sözleri, yetişen Türk nes, İ inin, vücude getirileceği gençlik teşkilâtina ması) kasret Kaldı sirette göstermektedir. wrinde duran di ger yazılarımda da syn noktai nazarı müdafaa etmiştin. FA kahveye dnir yazılan baylın makale ve fıkra larm bir kosmında, düşüncelerimi bes takviye eden, hem dr gerek benim, ge rek kendimi saflarında gördüğüm fi kir ve ihtisas sahipleri vaşite, ankaşılam imiöyterek Fransada bir şehir halkına kesilen ceza bild makamları sina bir mi Alman ahali- ık bir ce askeri olan sehri ştim, Bu anat ordu acaba! Üreğimi kıskançlık yıla beni adetâ ölüme götü rüyordu, arabanın penceresinden sarkıp onu çağı Kavvetimi toplıyarak cağım sirada hirdönbire gene sü * ettik, cama çevirdiğim ratle hareket Baş: arka zaman âhi bir sekle ile tikuntrudığıma hayret © de karşısına gi bir kadınım elle » Donuk ışdelarm al deri feti, rengine diyorum; O, o &i gelen bekled rini tutmugtu a biribi farkettim, ime gülüm: Kadınım apkasından teşan o mtog ni Yazan: SABİH ALAÇAM mütalealarımıza aykırı o düşen bazı hükümlere rastgelmekteyim, Mesrti Peyami Safa, “Gençlik ve kahve, adiz yazında kahvelerden gi. küyer eden güzeteellere ve maarifçikr m bak verdikten; kahveleri, gençliğin kanımı ve ruhunu bozuk, elğerin ve ahlâkm düşmanı olmek ile itham et tikten şunra, mazinin acı hatıralarilş dolu gitnlerine geçiyor. o “Her Türke saadetin haram olduğu o kahır günle rinde, Beyazıtlan Aynsafyaya sılaışun gençler ve münevverler,, ile “cadde nin üstündeki kahvelerin, dolup taş tığını söylüyor. Bu o manzaradan şu hükmü çıkarıyor: “O zaman anladım ki hiz bir kahve milletiyiz. kahve, bütün milli ve dini şunru pişiren... de rin ve canlı, tek ve tam bir öemiyet mitirakıdır.., Bundan sonra Peyami Safa, “Hiç bir meşru ihtiyaç yasak © edilemez. mülâhazasile, kahveleri “milli şuurun bilârlaştığı sosyal teşekkül ve imar mv metkezleri,, şeklinde tavsif edi yor ve bunları dağıtmamak lâzimgek diğini ##ylü; İşte, bu fikirler üzerinde biraz dur mak istiyorum. İstiklâl twüharebesi günlerinde mes ba gençler ve münevverler, hakikaten Beyazıt ile Ayasofya arasına — sikiy ta mu? Bense, hayır? bü hükümde, e debiyatta dahi yeri olmyacaık kadar büyük ve İitzumsz bir mübaliğu gö. töyorum! Türk inkılâbını o yapanlar ve yapanlarla beraber ve omuz omuza çarpışanlar pek iyi bilirler ki vatanın kara günlerinde genç, münevver, ib tiyar, cahil bütün vatandaşlar, bizim bir kahve milleti olmadığımızı isbat etmişlerdir. İstiklâl mücadelesi ve Oy manlr imparutorluğu enkarı üstüne doğun yeni Türkiye bunun tabij me ticesidir. “MUH Şuur, “derin ve canlı, tek ve tam cemiyet mihrala,, kahve olmamış, Ankara ve Sakurya boylar: olmuytur. Ba hakikati, izaha | İzm; görmüyorum, Yersiz bir “mileker Tür,» hacet yok. Mesele gayet basltür. Kahve, gu margtlesile, Lavinsile, ösizumbili öle bir diğiniz. kahve; sadece bir meskene” ve haylâzlık yuvasıdır. Mektep tele besinin, yüksek tühsit gençliğinin on lara doyamu ile, milli şar o arasmdı hir alâka ve münasebet © bulmak ie kânsızdır. Kahveye gitmek, o Peyami Safanın mislini nlryorum, karm do yurmak gibi meşru bir ihtiyaç da de kildir! Her vatandaş, mektepli olsun. iş sahibi olsun, bangi yaşta balumur sa bulunan, kesesine uygun o gelen lokantaya gider ve gidecektir. Çünkü, insin, yaşamak için gıda slmiak eee bariyetindedir. Fakat bu itiyaç, mli- Wi şuurun billorlaşması sama, bütün milletin kabvelere “buyurun etmeği, mi icap etirir? Renlitede, memleket meselele- zin veuna o dolarkem m uzaklaşmayalım? . ve İngiliz eshamı Fransada da yükseliyor 4.) — Trablus- vuvaffakıyetlerinin Fri ansnda Lyon borsasında kote edilen bazı hisse senetlerinin tes mıştır. Ezeümle, Silveys kanalı hisse senetleri 12.000 franktan 16.500 franka çıkmıştır. Bu yük seliş günde 500 frank kadar bir fark arzetmektedir. bir artist olmam (ibtimalini dü - şöndürü, Bütün muvasenem bozulr Süratle koşan araba * dan stlayıp ona dönmek ve güzel u parçalamak için bir kaplan tutuştu- re ihtirası bütün vücudumu yordu. Artık sabır dan Önüme serilen bu denilen ağır başlı bende eser kalmamıştı, uzun ve ka - rank gecenin kasvetli, zifiri ge * çitlerinden yalnız başıma göçece - ö#lmi düşündüğüm anda boğuluyor dum, Yarın sabaha ona gitmek, vaziyetimi anlatmak ve beklemek, Yarın sabaha kadar beklemek mi? Oh, hayır hayır. Eğer bu gece bu ölüm karanlığına dalarsım, ertesi günün ışığma bir daba kavuşamr yacağım gibi içim ve gözlerim da ralıyor. Roğazım tıkanıyordu, Bir- denbire kısık sesle şoföre; — Dön, - dedim. Adam saşırdı: — Nereye? Diye sordu,