20 Kasım 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

20 Kasım 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1940 TTT SA EEFET G ÇNU Ürüma he bekliyor? Bu güzelim h Bibi 9 Yelken açılamaz mı? f ha,me“çardı alimallah,.. Ben SCtnlar Tİ İYİ tanırım, Üç gün biy direğe sararak muhte * İN b beklerler ve ol . | -B%m“î'da Civilenip kalırlar. L S anın ne geleceği . Belmişi, Şüphesiz, herayı Tüh ylî’ hareket ederler, İh- p S Elen Öi a vranmak böyle Prensip hükmündedir, y Bi mül'atkârhk faydalı ol. | ;:ln Vîî; tehlikeli olur. | ıd“ht bi, ne sefalet!.. W | | | e far Janm yanma gel b Ot * *derim £ dedi - asabi. — L Miz Laklanda, Marte B b âmade bulunuyor, | gemmd“ğunuz dakikada der AAt * bfner, dünyayı dola * İ x İ ı;:l Böre hu fevkalâde bü. ) hhı Sade iİdi; bunun İcin- . Ü hirıkhzdu teşekkür maka, l Wzm sözler bekledi, Far L bütün aksi cevap ver. T ek ihtiyar Kinors'un | b Miy:îîğî gemiye binmemi bt * Tll:ıuz öyle mi? Çi - V Oksa? Aklmıza güle . h %,1?;: bü adam, mübalâğa * Çt A M beni intihara sü . b a L ? ben gemideyken & n dakikacık hile ku - %“îne tahammül ede . B biş ” Müsunuz, bir daki * bi nı * Sinir buhranları geç bu .&:âm.'ıfe ancak ve ancak M;ynm basabilirim... D DK n YÜ; benim de da , | '%ı kan var: bir gemi" edilmesine dayana- *“.. *B ı G .ae BÜ B;ıfti Nuha benziyen bu | Sadasma asla, Mar . Semisine çevirir. h Nuhun gemisi de. Nuh gemisini sahi" _ mdi ya siz ona ba- , ! 'ı %:Dlnîz ayni malsmız, Ütg Mön adasında, Kristi. İ? Nelson - müstesna, " N - ” İ S İK DU hepiniz kablettufan bir devreye mensup gibisiniz! Ben ömrümde bu kadar geri, bu kadar uyuşuk, bu kadar battal ve amelimanda kimseler görmedim, Gemi sağ sa. lim varsın da; ama ne zaman va' racağımı Allah bilir!... Fakat ben size giünün birinde göstereceğim: bir gemi nasıl ida- re edilirmiş göreceksiniz; kantan. lık ne demekmiş öğreneceksiniz... Martaya bir ben kumanda ede. yim de görün, Demir alıp da hız verdim miydi, alimallah kafanız allakbullak olacak, İşte sizinle bahse tutuşuyorum, Martayı demir atmadan ve ka * raya bindirmeden Guvutu iskeale - sine yanaştırabilirdim. Hem de dosdoğru, boğazdan gecmeden, Genç kız böyle söyliyerek bir an durdu ve nefes aldı; sonra kahkahaları koyuverdi. Şeldon dedi ki: — İhtiyar Kinros büyük yelke. ni açmak Üzere, Jan bağırdı: — İmkânı yok! Demek nihayet karar verildi ha! Ve koşarak içerden dürbünü al. | mıya gitti. Zira, bu esnada gemi bir hayli uzaklaşmıştı, Genç kız dürbünü Martaya tev tih ederek manevrayı seyretmiye basladı. Şeldon bu srrada, gözlerini renç kızım çehresinden ayırmıyor, kap- tanm manevrayı muvaffakıyetle yapıp yapmadığını Janm yüzün . den anlamak istiyordu. Jan Lakland dedi ki: — Beceremedi!.. Şimdi yeniden başlıyacak,., Doğrusu çok yazık: böyle şahane bir yelkenliye böyle bir kaptan hiç yalkışmıyor, — İşin hakikati şu ki erkeklerin on para. hk meziyetleri yok; ve onlara dü: şen kadınlar cidden budala,.. Adamakıllı hasta oldum; baka - miyorum,,, Şeldon, benimle bir parti bilâr. do oynamaz mısmiz? Bu oyün si, tirleri yatıştırıyor... Öğleden sonra da niyetim atı e" Berleyip güvercin avma çıkmak, Hoşunuza giderse siz de gelin, ob maz miı? l Cag ya R'in bulmacası ızın halli; 2 — Ay, Elebaşı, 8 D, Ab, Ca, Kı, 5 — — Anika, Lavt, 8 — &- Alem, Eşen, 9 — 10 — H, Hieman, E, İi $ 5 6& 7 8 9 10 VE Soldan sağa: 1 — Çirkin, nota, 2 — Vasıta, 8 — Nota, Mmeyanede olan, 4 —. Retmi bir esvap, — valdelik, 5 - Mağruk, edat, 6 -— Tok değil, 7? — Hdat, hasis de- ğil, & -- Anadoluda bir dağ silsilesi, ilâve, 9 — Rumelide bir vilâyetimiz, 10 — Edat, unsur, Yukardan aşağı 1— Hıncahmo, 2 — Bir nakil vası- tacısı, 8 — Bir hece, — bir renk, * — Kaba kumaş, —edeat, 5 — Darbeden dörtgözle bekle, 6 — Vermiyenin aksi, Üümit, et, renk, 7 — Nobran, gramerde üstün değil, & — Atın kundurası, vü cutteki şiş, bir emir, © — Tüy, terzi esvap malzemelerinden., 10 — Sicimi kopar. hinç. “Pkabı sSarayiına;.giren SSUS LUKREÇYA ü Muürad dâvrindâ bir. Venedik şövalyesinin-kızı İSKENDER : F.*SERTELLİ * Ci pir Üa * Olsun, Yusuf baba! dalkavukluk yap” Hele şövalyeler ' bir zindana ben Öi kofa “Caksın! / Oradaki , alışılmaz, Bin ee ”" “ğ İ İ dir.. Benim maharetimdir. Ben. yüzünü göstermeden, seni ona be ğendirdim. Bu bir maharet değii midir? — Hakkın var, Yusuf baba! her sanatin bir inceliği vardır. yıldır yapıyorsun kadnı ticareti ni? — Aşağı yukarı kırk yıl oluyor. İnsanları tecrübe etmek için, krık yıl yetmez mi? Lukreçya hazırlandı.. en temiz elbisesini giydi.. Başmı örttü. Sır tına siyah bir manto aldı, vücurdü: * nu iyice sardı. Bir kayığa binerek Te çi ÜS EREMENLAN * HNLDER — Akşam Postp.sı Vollar harap olauş harp malkinelerile dokaydü “ — Generalim, tayyarenin içime giren mermileri görmüyor Müusü. nüz?,, diyor. Weygand: — Olabilir,, diyor. “Mermiler elbette saplanacak bir yer bulur,,. Düşman hatları arasında bulu« nan St. Paul'a iniyor ve — uradan havalanarak Dünkerke gidiyor. Dünkerkten bir destroyere binerek Şerbur'a, oradan trenle Parise dö- nüyor. Hususi arabast istasyonda bek. lemediği çtçin taksi ile Şato dö Vensanda Renoya mülâki oluyor. “ — Vaziyet, tahmin ettiğimden daha vahim. Bir an evvel karar vermemiz lâzım,, diyor. Teftiş seyahati-esnasında Belçi- ka kralı olan Leopöld III le görüş. tü. Krala itimad beslemiyor. Zira, Leopold müttefiklerin emri muci- bince başkumandanlıktan istifa et- memişti; ordusunu cenuba doğru; yâni Fransa hududuna çekmek em. rini de reddetmişti. Leopold “hâdiseler mecbur eder- se,, silâhları bırakmaktan — bile bahsetmişti, 16 Mayıstan itibaren, İngiliz ka- rargâhının asabileştiğini — görüyo. ruz. General İronside, Weygandın otoritesine hüzmet ettiği halde, va- ziyetin vehameti karşısında, Flan der'de bulunan İngiliz ordusunu kurtarmak için lâzım gelen tertiba. tı almak ıstırarında olduğunu zik- rediyor, 20 Mayısta Fransadan avdet e- den General İronside, Londrada, harbiye nezaretinde, yüksek erkâ. nı harbiyesi ile istişare ederken Almanlar beş zirhli ve sayısız pi yade fırkası ile Mözü geçmiş bu lunuyorlardı. İronside Somme'da mukabil ta. arruza kârar veriyor. Ya nında bulunan iki yüksek Fransız zabiti bu kararı tasvib - ediyorlar. General Bilanşarın zırhlı fırkası ile birinci ordunun, taarruza, sol ta- | raftan yardım edecektir. Weygandın ise bambaşka bir plânı var. Bütün ihtiyatları orta. ya atarak Flander ordusunu kur: tarmak fikrindedir, Ordusünun general İronside'in taarruzuna kullanılacağını duyun- ca, bu plânı tasvıb etmiş olan Fran sız generali Billotte'i haşlıyor ve İngilizlere, Fransız ordularından yardımı beklememesini - söylüyor. Ne yazık ki geç kalıyor; taarruz başlamıştı. Ordüu ilk hedefine varıyor, fakat Almanlar o kadar şiddetle mulka. bele ediyorlar ki, İngilizler hareket ettikleri noktadan daha gerilere ric'at etmek mecburiyetinde kalı- yorlar. #kt Veygandın Çifte Taarruz plâmı: 238 mayısta, Ypres'da, Bil- İstanbul cihetine geçtiler. Havanın biraz kararmasını beklediler, Aya" sofya camiinin avlusuna esmer göl geler düştüğü sırada, Yusuf baba, Topkapı sarayının harem bahçesi kapısında durdu. Lukreçyayı hiç kimse tanrmıyor du. Yusuf baba bahçe kapısma uzan dı ve Lukreçyayı biraz geride br raktı. Bahçe kapısında - aksilik bu ya: kargılı birçok nöbetçiler dolaşıyor” du. Yusuf baba nöbetçilerden biri" ne sordu: — Caferağa buralarda yok mu? — Ne yapacaksın Cafer ağayı? Bir dileğin varsa bize söyle, — Onunla hususi konuşacaktım. Bir haber gönderemez miyim? Nöbetçi içeriye doğru seslendi. İç avluda dolaşan haremafaların' dan biri koşârak kapıya — geldi ve Yusuf babayı kapı önünde görünce yak]aştı: Fransa nasıl ve miçin yıkıldı? Fransayıtdare edenler sılâhlarını, neden teslim ($ etmek mecburiyetinde, kaldılar? Yazan: Pierre Lazareff Ceviren: HA -KE »u lotte, Leopold ve Lord Gorta, Veygand plânı hakkında izahat veriyor: 28 mayısta İngilizler gimalden, Frarsızlar ise cenuüp- tan tarruz ederek Somme'u ge- çecekler ve aralarımda bulunan düşman gediğini ortadan kaldı- racaklar. Plân tehlikeli, fakat Fransa- Yı ancak bu sayede — kürtarabile- ceklerdir. Fena bir tesadüüf ese- ri olarak Billotte, 28 mayısta, gsimalde, bir otomobil kazası ne- ticesinde ölüyor. Belçikalılar - 25 mayısta şi- malde, Alman tazyiki karşısın- da eerilivor. Müttefiklerinden — tamamile ayrılmak tehlikesine maruz kal- maktan korkan İnsilizler iki fır ka göndererek hudutta” bulu- nan bir Belcika gehrini isgal e- diyorlar. General Billatte'un ye- rine geçen Blanchardla — bu sa" yede irtibat temin etmek isti- yor, Gort Blanchard'a: "— Belçi- ka ordusu ricate hazırlandı.” - haberini verivor. Gort bunu İronside'ada bildiri" yor. İronside soğukkanlılıkla: “O halde kendi ricatimizi de hazırlıyaltm,,, dedi. Taarruzun basşlamasından bir kaç saat evvel, Belcikalılar tes- * lim oluyor. 28 mayıs sabahı sa- at sekizde Reno kısık bir bütün dünyaya hitap etti: “— Kral Leopold yardımma koşmuş olan İngiliz ve Fransız- lara hiç bir şey söylemeden ter- ki silâh etti. Dünkerk yolu Al- manlara açıktır.” İngilizler Ostend ve Dünkerk- te tekrar gemilere biniyorlar. leri taklit ettiler; Ssayısız top, tüfek ve daha mühimi, zırhlı fır- kalara ait olan, bilümum leva- zımı da bırakarak, Almanlar nefes almadan Somme harbine hazırlanıyorlar. Veygand buna, daha ilk günden “Fransa — muharebesi” ismini verdi. 29 mayısta yapılan bir kabine toplantısında bu muha- rebenin son muharebe olacağı- nr söyledi ve şu sözleri ilâve etti: “Ricat etmek mümkün ola- mıyacaktır, zira bugün ilerile- yen ordu, gerileyen ordudan da- ha süratle hareket eder. Modern harpte “ricat” denen şey yok- tur!-" Veygand 1 haziranda, aynı sözleri, Pariste bulunan Çörçile tekrar ediyor: Çörçilden taze kuüvvetler istiyor, Dünkerk 4 hazi" randa işgal edilerek ertesi — sabah Somme muharebesi şafakla be- raber başlamış bulunuyordu. Fransız hatları ilk günü mu- kavemet ediyorlar. — Veygand memnuniyetini gizlemiyor. Fransızlar, 6 haziran günü, Fransayt tarihte bir çok kere kurtamış olan mucizeyi bekli- yor. İ Nikbinlik 9 hazirana kadar sesle — Emaneti getirdin mi? — Elbette getirdim. Valde sul: tan efendimize söz verir de getirmez olur muyum? — İyi ama, bu akşam onu içe' riye almak mümkün olmıyacak.. — Ey.. ne yapacağız şimdi? ge ri mi döneceğiz? — Çaresiz. geri döneceksiniz! Yusuf baba kaşlarını — çatarak homurdandı: — Bu nasıl iş oğul! Buraya ka: dar gelmişken geri dönülür mü? Haydi git, valde — sultana haber ver.. Emaheti getirdiğimi, kapıda beklediğimi söyle. Haremağası çekingen bir tavırla ihtiyar esircinin kulağına iğildi: — Bu akşam geri — dönmekter. başka kurtuluş yolu yoktur dedim ya, Şevketmeab efendimiz kapı nö: betçilerine şiddetle emir verdi. Bu akşam saraya hariçten — hiç kimse girmiyecek. " — Eyvah! ne aksi güne rastla: T j W TE ';. . K , " " 4 M olacak. Böyle işlerle devam ediyor. Reno, bu günler esnasında Ruzveltten yardım is- tiyor. Veygand. nesrettiği bir tebliğde düşmarnın kuvvetinin tü" kenmek üzere olduğfunu bildiri- yor. Herkes ümitvar! Veygand, büyümekte olan |- talvan tehdidine rağmen Alp- lerden Sömme cephesine asker naklettiriyor. Buna karşı Al- manlarm sayısı gün gectikce artmaktadır. Abbeville'de — bulunan İngilizler Almanlara yol vermek mecburiye, tinde kalryorlar, Veygand ikinci bir hat vücude getirmek için son bir gayret sar" federek hükümete, Parisi terket- mek tavsiyesinde bulunduktan son ra 9 Haziran gecesi binlerce kam. yon, vekâletlerdeki mühim evrakı *Tours” istikametine götürmekte, dir, HARPTEN VAZGEÇMELİYİZ! Reno 10 Haziranda Veygand'la, cepheyi ziyarete gitti. Aradan iki gün geçtikten sonra biri sivil di ğeri asker olan bu iki gşef Loire üzerinde bulunan ufak Briare kö- yüne dönerler, Münakaşa son had" dini bulur, lâkin Veygand müna . kaşayı şu sözlerle bitirir: “Mağ * lüb olduk! Beterin önüne gecmek için muhasamatı derhal durdürt - malıyız.,, , İtalya 11 Haziranda ilânı harp eder, Musolininin bu kararı Fran. sız milletini çok haklır bir tecssüire sürükler, Mücadeleye devam et . meğe karar vermiş olan ve 12 Ha" ziranda Tours'a muvasalat eden Reno der ki: f *— Fransanım ruhu mağlüb e- dilmemiştir.,, Veygand'ım karariınt bozabilmek için Petene müracaat eder, Hal . buki Peten,. Veygandm kararma dştirak ( “—— Askeri — bakımdan hiebir kurtuluş çaresi yoktur. Muharebe, yi durdurtmalıyız!” Reno, Çörçile telefon ederek, derhal gelmesini istedikten sonra kabineyi içtimaa davet eder, Ve" killer, sinirli, helecanir ve ümitsiz: dirler, İçtima esnatmda münakasa gürültüsüne — bombaların infilâkı karışır, Reno, her ne pahasma olursa olsun, harbe devam edeceğini söy. ler. Mandel va general Gaulle fik, rine İştirak etmektedirler, dönizle irtibatı olan, ve arazi bakımmdan kolayca müdafaa olunabilen Bre * ton havalisine çekilmesini ister - ler, Teklifleri fazla taraftar ka. zanmaz, Donanma ve hava vekil. leri olan Campinsi ve Laurent - Eyane şimali Afrika müstemleke- sine çekilmeği teklif ederler, Ma. reşal Peten yavaşça yerinden kal. karak şu sözleri söyler: “— Yapılan bu teklifler vazi * yette hiçbir değişiklik yaratamaz, Bir tek dakika dahi kaybetmeme., liyiz, — Almanlar-ilerledikçe daha ağır şartlarile — karşılaşacağımız muhakkaktır. Donanma, tayyare - ler ve Majino hbattımın bir kısmı daha henüz dokunulmamışken mü- tareke istiyelim, Eğer bunu şimdi yapmazsak, ilerde — muzafferin dık be. Ben şimdi bu kızcağıza ne diyeyim? Saraya hariçten kimseyi almıyor diyecek olursam, bütün ya lanlarım meydana çıkacak. Kızın itimadı kalmıyacak, Halbuki ben onu beş yüz altıma valde — sultana satmıştım. Parasını da — peşin al dım, Şimdi onu teslim etmeden ge ri dönersem, valde sultan — benim hakkımda binbir türlü — şüppheye düşer, — Haydi git diyorum sana, Yır suf baba! Sarayda birkaç gündür senin aklının ermiyeceği, bir takım kargaşalıklar var. Ben, — geldiğini söylerim, fakat dönüp gittiğini de ilâve ederim. —Pekâlâ.. gideyim. — İyi ama, bu -yasak ne zamana kadar devam edecek? — Üç beş gün sonra tavsar. Za: ten bir iki gün sonra da veziriğ' zam yeni bir ordu ile selere çıka' cak, Padişah devlet işlerile meşgu! merhametine sığımnmak mecburiye. tinde kalacağız.,, Frosgsard, Chautemps, Baudav. in ve Bouthillier, generalin fikri ne iştirak ederler. İçtima esnasmda Çörcçilin geldi. ği bildirilir. Toplantıda verilen karardan çok müteessir görün . mektedir, — Kırk sekiz saat daha mu" kavemet ediniz. Bu gece size he « men 1000 bombardıman tayyarea, si gönderirim,, der, Aradan iki gece geçti, gönderi " len beş yüz İngiliz tayyaresi Al, man ileri hareketini durdurama - dI. Ö gece reisleumburun riyase * tinde bir toplantı daha yapılır, İc. tima başlıyacağı esnada Bararmış bir çehreyle İçeriye giren Vey . gand sessizliği kısık bir sesle yır” tar: “— Efendiler, efendiler, karşı. nızda şerefini kaybetmisş, mağlüb olmuş bir asker bulunuyor. Silâh. larr bırakmaktan başka hiçbir ca" re yok!,, Muharebelerin durmas&mı isti . yen bu büyük — liderin Öönünde, Fransaniın mes'ulü olan devlet a - damları mes'uliyet yükünü bütün ağırlığiyle sırtlarmda hisseder * ler. Frossard çekinmeden hıçkir. maktadır, diğerlerinin gözleri ise PARİSİ TERKETME KARARI Gece alınan yegâne karar, Pari, si açık şehir olarak ilân etmek ol: du, Parisi müdafaa etmek, onu harabeye çevirmek olurdu ve bu, Almanların ilerleyişine ancak bir iki gün mâni olabilirdi, Tours tehlikede olduğu için hü. kümet büu sefer Bordeaux'ya ©. kilmeğe karar verir. Bu kararm verildiği gün, yani 14 haziranda Alman askerleri Parise girerler; Alman tayyare - leriyse birkaç saat evvel Reno terkettikleri şatoyu yıkarlar, Bordeaux'da, —hükümetin yer , leşebilmesi icin hiçbir hazırlık ya. pılmamış. Şehir iki milyon mülte" ci ile taşmış ve her sâat, her is. tikametten yenileri gelmektedir, (Devama var) lşlikliıl Caddesinde Kamedi kısmında Gündüz 14 de; Çocük Oyunu. Akşam z 20.30 da DADI |Beyoğlu Halk Sineması Bugün; 1 — Süveyş Fedalleri: | Türkçe, 2 — Haydudun oğlu, vakit bulamıyacak, — Eyvah, veziriâzam hazretleri sefere gidiyor desene?! — Ne o? Kendisinden alacağın mı var? Pek dokundu bu — haber sana,. Sebebi nedir acaba? — Ne olacak a kuzum! Ona da bir Cezair dilberi getirmiştim de, Bir türlü fırsat bulup satamadım. — Merak etme! Elinde kalmaz. Cezair dilberlerine İstanbulda çok talip vardır. Hele sen — onları bir kere esir pazarıma çıkar da, Sata: Mmazsan, o zaman veziriâğzama, bI mazsa onu da vakle sultana satar' sın! Cafer ağa kapıdan çekildi. Nö: betçiler tekrar kargılarını uzatarak kapıyı sardılar, Esirci Yusuf saray dan dönmekten başka ne yapabilir" di? “Yusuf, biraz geride bir ağacın dibinde kendisini bekliyen Lukreç vanm vanma geldi; e. e UlRtİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: