20 İKİNGİTEŞRİN 1940 Üçüncü Yıl - No. 918 Cıger söken İtalyanlar Duçenin nutkunun realiteye tevafuk eden kasmı — İtalyan mağlübiyetini kabul ve itiraf eden parçalarından ibarettir. Bunlar da şimdiye kadar İ- talyanlarım — Yunan mukave- metine karşı hiç bir şeye mu- vaffak olamadığımı — mazur gösterecek parçalar ve vu- kua gelen telefatın intikamı almacağını temin eden tehdit- kâr sözlerdir. d LT Faşist Yazan: Hüseyin Cahtd YALÇIN inyor Mussolini Partisi erkânını Vene- S dik sarayında toplaya- rak mühim bir nutuk irad et- miştir. Bu nutkun esaslı parçı larını Stefani ajansından na len gazetelerde gördük. Bu noktaya bilhassa işaret ediyo- rüz. Çünkü havadis — ba: membalardan gelmiş — olsaydı doğruluğunda şübhe edeceküik. Bir devlet reişinin ağzından öy- le lâkırdılar işidiyoruz. ki ken- dimizi yirminci asırda değil, yır- tıcılık devirlerinde zannedebili- riz. Meğer Sinyor Mussolini giz- K kalmış bir nutkunda Habeş-| lilerin ciğerlerini sökeceğini fa-| şist erkânına — müjdelemiş — ve | sözünü de tulmuş imiş. Şimdi bu muvaffakıyetini nnıırımmm ayni kudret ve azameti Yunan- hlara karşı taraftarlarına ve bütün dü ya tebşir ediyor. Fakat ne za- man? Duçe yalnız bu hususda | mütereddid. İki ayda mı desera, on iki ayda mm desem... diye sü-| zünü bitiremiyor. Fakat ııunuW okurken, zihinler “tamamlıyor: | On iki senede mi desem, on iki asırda mı desem, ilh... Sinyor Mussolini ciğer sökmeğe bu ka- dar hevesli olabilir. Fakat Yu- nanlılar öyle kolay kolay ciğer- lerini — söktürecek kimselere benzerni Armavutluk Ceb- an askerleri ken-| armağa kendi pek bahtiyar lecel görünüyor. Bir kısmı, donanmasının miselini takib e-| DEĞİŞİKLİK BAZI a, 19 (a.a.) — C. H. Parti- s Grupu bugün «19/11/1940> *t 15 de Seyhan mebusu Hilmi Uran'ın reisliğinde toplandı: Celsenin açı ni müteakıb kür- süye gelen Başvekil Dr. Refik Say - n vaziyeti hazıranım icab ettirdiği zı husus hakkında Koordinasyon 'etinin alınmasına lüzum gördüğü kararlar milli korunma kanunundan bazı maddelerin tadiline lüzum gös- Anl si Mecli #al: günü s: Her yerde 5 kuruş Yeni Saba GÜNLÜK SIYASİ HALK GAZETESİ MİLLİ KORUNMA KANUNUNDA YAPILIYOR Başvekil bu hususta Parti Grupunda izahat verdi MUAMELE VERGİSİ KANUNUNDA 'DA TADİLÂT YAPILACAK terir mahiyette olduğundan — bahisle bu baâbda Büyük- Millet Meclisine takdim edilecek kanun projesinin ev- velemirde grup idare heyetince teşkil edilecek bir komisyonda tezekkür e- dilmesi hususunu muvafık — telâkki etmekte olduğunu bildirmiş ve milli korunma kanununun tanziminde ol- duğu gibi böyle bir komisyonun te- şekkülüne grup umumi heyetinin mu (Sonu sayfa 3 sütun 4 de) Yolcutrenleri tahdid ediliyor Bu ayın 23 ünden itibaren bazı yolcu seferleri yapılmıyacak , 19 (a a na: dolayısile bazi min - 'da yolcu trenlerinin tahdidine lüzum görülmüş olduğundan Anka- radan Haydarpoşaya ber gün saat 17 de ve salı, çarşamba, cuma, pazar günleri saat 8.20 de, Haydarpaşadan Ank her gün saat 14.25 de ve salı, perşembe, cumartesi, pazar gün- leri saat 9 da hareket eden trenlerle, haftanın İki -gününde İstanbul vas | purları ile Bandırm buluşmuyan | ve Bandırmadan salı, gün leri ayni İlâç buhranının İçyüzü — Bize verilen Fan,; günler saat 10.05 d€ hareket eden yol cu trenleri 23/11/1840 tarihinden iti- baren işlemiyeceklerdir. Bundan başka Ankaranın Adana fle mütekabil münasebatı haftada üç gün Toros sürat katarları ile temin edilmiş olduğundan bu katarların iş- lediği günlerde yani Ankaradan cu- ma, pazartesi, çarşamba günleri saat 1245 de ve Adanadan cuma, pazar, pearşaraba günleri saat 13.30 du hare-, ket eden “muhtelit katarlar da 22/11/1940 gününden itibaren sefer- den kaldırlacaktır. mevsim ve cumarte 6.30 da ve İzmirden derek Yunanlılarla — teması kaybedecek surette alabildiğine kaçıyor, bir kışmı sayısı yüzü geçen - tanklariyle birlikte Yu-; goslavyaya iltica ederek canl: rını kurtarmağa bakıyor. He-| le her yere yetişeceği” ve kahir | darbeler indirileceği ilân edilen | mi motörize seyyal fırka | Arnavutluk topraklarında - se) yalliğini o kadar ileri vardırdı ki tamamen buhara münkalib| oldu! — Fakat gerek or | Mussolini, gerek İtalyanın Ar- navutluktaki yeni baş kuman - danı bu kuvvetin Alp dağlarının granitleri gibi sağlam olduğunu Faşistlere temin ediyorlar. Yal- nız küçük bir noktayı tasrih | etmeği unutmuşlar gibi ;_ı)ıur nüyor. Bu granit kıta a rededir? Selânikle mi or, yoksa Atinaya mı girmiştir Çünkü cebhede — mevcudiyetin- den eser görülmez olmuştur . Buna nazaran, İtalyan başku- mandanının Alp dağlarındaki kayaları birer asker zannetmiş olmasına ihti mâkul olacaktır. Sinyor — Mussolininin aşağı — bir mağ itirafından ibarettir. O Yuna-| nistana karşı — yıldırım harbi| yapmak iddiasına kalkmamı Fakai her halde bir harb yap- k teşebbüsüne kalktı ve bu- da bir melodram şeklinde | ladı ya! Her halde bu Yunan | harbini Arnavutluk toprakla-| rında müdz alinde kalmak | ve İngiliz kuvvetlerini Adal: ra ve Yunan topraklarına leştirmek ve Taranto limanını süslü donaninasına — me haline sokmak için yapmadı ya! Duçe İtalyan - resmi tebliğini di sözleriyle tekzib ederek 'anto da üç harb gemisinin radığını kabul edi- yor inin tamiri kabil ol- duğunu bildiriyor. Yalnız, bu gemileri tamir için neden zah- met ihtiyar edileceğini anlaya-| mıyoruz. Bu gemiler dar sapasağlam durürken | maktan ba e yaradıla ki tamirleri düşünülüyor Duüçenin nutkunun - realiteye tevafuk eden kısmı İtalyan ağlübiyetini kabul ve itiraf e- parçalarından ibarettir nlar da şimdiye kadar Hüseyin Cahid YALÇ (Şonu sayfa 8 sütur T de) Memlekette zoraki buhran yarat | mak istiyen bir tröst mü var ? |Bir Eczacı okuyucumuzun şayanı dikkat mektubu le bazı ilâçların te- i bususunda çekilen müş- külât malümdur. Bazrlarının ha- ten — mevcudu tükendiğin - e sırf da-; ranını tevlid eden sebebler ne- dir? Hakikf olarak ilâç buhranı var mıdır? Eczaneler ne gibi müşkülâta maruzdurlar? İlâç buhranını tevlid eden baş- hca âmil ecza depolarıdır. kü Türkiyemizde ecza ticareti ile müştegil depolar gayri müs- lim anasır elindedir. İstanbulda Borsa ve simsarları kalktı diye sevinirken asıl borsa, ecza de- polarıdır. Bunların spekülâtör- leri, simsarları, adamları, plâsi yeleri o kadar çoktur ki yüzde piyasa- | seleri dola; s eden cali ve zoral te gördü iz bu mek- yüzünü tenvir .ım4 Memleketimi: ilâç buh- B SA Hındsstana dair HALİDE EDİB ayfa 4 sütun 1 de) Yaz: Halide Edibin Hindistanı müşahede ve tedkiklerinden doğmuş bir eserdir. “İnside İn- dia,, adiyle İngiltere ve Amerikada Enderuni i Hind adiyle Hindistan akademisi tarafından Ordu lisamında basılmıştır. Mukaddemeye — aid küçük bir kısmını Türkçe olarak bir gazete bir iki basmıştı. Eserin bütününü muharrir gazetemize vermiştir. Yakında neşredeceğimiz bu eser için İm giltere, Amerika ve Hindistanda neşredilen ya- zıların bir kaçını arzetmek, kitabın muhtevi- yatı ve dünyadaki mevkii hakkımda bir verebili MANCHESTER GUARDİAN Gazetesinin 31 - Birinci kânun - 1937 iarihli sayısından : sene evvel B “Son bir kaç sene zarfında bir çok tanınmış gazeteci ve muhbarrir Hindistanı ziyaret edip bize gördüklerini anlattılar Muhakeme ve ifade kudreti itibariyle Halide Edib onların fev- kinde Ğ fakat en iyileri arasındadır.,, “Bu eseri yakında neşre başluv AA SAA AMADT _Jım ağız Çün- | 12 ADAYA bir Yunan taarruzu Bir Belgrad telgrafına göre Görice duştu Yunan ilen harekâtı devam ediyor a ğr Atina, 19 (a.a.) — Umumi emniyet nezaretinin 18 sonteş- rin tarihli tebliği Pazartesi günü düşman tay- yareleri Epirin üzerine bir kaç bomba atmışlarsa da telefat ve zarar hüsule getirememişlerdir. ada ahalisinden olup Yunanis- tanda oturmakta — bulunan bir (Sonu sayfa 3 sütun 6da) Macaristan üç- ler paktına mı dahil oluyor Bugün Viyanada mühim siyasi görüşmeler yapılacak gözut n Viyana, 19 (a.a.) — D.N. B. bildi- Tiyör: Almanya haritiye nazırı B. — Von Ribbentrop, saat 17 de husust trenle İngiliz tayyareleri gündüz. bombardı- 'manlarına haşladı İtalyan Somalisi deniz- edn tekrar bombardı- man edildi B aa İngilizler gündüz bombardıman larına başladılar * « Londra, 19 (a.a.) Daily Telegraph'ın havacılık muharri- ri diyor ki: Cumartesi günü Almanya ü- zerinde gündüzün yapılan akın- lar İngiliz hava kuvvetlerinin gitgide artan ezici taarruzlarının başlangıcıdır. Evvelce gündüz taarruzları ancak yakın hedeflere karşı yapılıyordu. Çünkü gündüz ya- pılacak uzak mesafe hucumları- nm fazla zayiata malolacağı ka- (Sonu sayfa 8 sütun 4 de) Ha l'b-—x Vaziyeti Taranto deniz za- ferinin neticesi YAZAN: Hikmet Klgaz Ka harebeleri a: vardır. Bi lerce dev En büyük de 'a muharebelerile deniz sında birçok farklar kara muharebesi mu- AM edi bir kaç saatte nihayetlenir a muharebelerinde işdal mevzuu ba- histir. Denizler beynelmileldir. Do- nanmaların ilerlemesi veya gerile- mesile bir kısım deniz parçası bi devlet namına ilhak vey 1o maz, Deniz muharebelerinde kuvvetler nisbeti kat'idir. Kara muharebeler lduğu gibi za- yıf orduların dan, d. lardan istifade etmesi kabil değil dir. Denizler bir satıhdır, Her İki muharibe ayni imkânı bahşe- der, Bunlar gibi daha bir çok hu- | üsiyetler sayılabilir. Fakat de ve kara muhârebelerinin birleştiği bir nokta vardır. Bu müşterek het iki muharebenin de harbin neticesi üzerindeki tesiridir Kara müuharebelerinin netices doğrudan doğruya tecelli eder. Or. dular mağlüb edilir, düşman ara- zisi istilâ olunur. Harb biter, De- niz muharebelerinin neticesi- endi- rektir. Müteakıb harekât ile bu ne (Sonu sayfa 2 sütun Y17/18 gon teşrin gecesi Oniki | Şehir halkının riayete mecbur olduğu hü- kümleri yazıyoruz fi Li «Hava taarruzlarına karşı ışıkların söndürülmesi ve karartılması nizara- namesi> nin mevkii mer'iyete vaz'ına dair hükümetin neşredilen kararı dün | vilâyete tebliğ olunmuştur. yet seferberlik müdürlüğü ka- rarın tatbiki için Tüzumlu olan ted- birleri derhal almış ve şebrimizde ışıkların söndürülmesi ve maskelen- mesi için evvelce hazırlanarak büttin resmi ve hususi müessesata bildiril - miş olan projenin tatbikine başlan- Ması emredilmiştir Hükümetin kararına nazaran bu ka rarin tatbikine 21/11/940 tarihinden itibaren başlanacaktır. Yalnız sokak- ların umümi tenviratının maskelen- mali maksadile 1/12/940 tarihine ka dar tehiri mümkün olacak ve bu ta- rihden itibaren hususi meskenlerin de iç tenviratı da bilftil iera oluna- 'caktır. Vilâyetdeki toplantı Dün öğleden .sonra saat 14.30 da vilâyette Vali Muavini Ahmedin riya- seti altında ışıkların söndürülme ve maskelenmesi nizamnamesinin tat - bikine âid mühim kararlar almak ü- zere bir içtima yapılmıştır. İçtimaa vilâyet selerberlik müdürü, ordu mü- messili, belediye ve vilâyet alâkadar daire müdürleri resmi müessese di- rektörleri iştirak elmişlerdir. Toplantıda pasif kortmma işleri de (Sönü sayfa 2 sülün 4 de) Bulgar kralı Hitlerle görüştü Bu görüşmede Avrupa- nın siyast tensiki görüşülmüş ae | — Sofya, 19 (aa. ) — D, N. B. nin hususi muhabiri bildiriyor iyi malfmat alan mahafilde be- yan olunduğuna göre; kral Boris B. tesgaden'e gitmiştir. Kral; nazırı Popof ve Alm nyanın Sofya elçisi von Richthofcı lerdir Bulgar efkârı umumiyesi kral Bo- risin yaptığı bu ziyaretin ehemmi- yetini — kaydetmekte ittefiktir. htesgaden — konuşmalarında ne bi meselelerin görüşüldüğü — bilin- kral Boris'in geçen resmi bir ikamet Mmünasebetile B. Hitlere yaplığı — ziyaret vuku bulan görüşi da Avrupanın siyasi tensiki mesele- sine de taallâk etmiştir. Yedi başlı ejder Bir İtalyan gaze- İtesi İngiltereyi böyle tarif ediyor Mussolininin nutku r günü gayri nasıl karşılandı —- M 19 (aa.) — Stefani ajansı bildi Corriere a gazetesi, askeri ve siyasi kıca mihver dev- letlerinin elinde bulunduğu kanaatini takviye ettiği cihetle B. Musrolininin vermiş olduğu'nutkum hususl bir e- heminiyeti olduğunu yazmak de sözlerine şöyle devam et- mektedir: ingiltere'her kesilen kafası yeniden vücud bulan yedi kafalı bir ejder te- Jâkki edilmelidir. Buna ramen İn - (Sonu sayfa 3 sütun 5 de) Her yerde 5 kuruş HAVA TEHLİKESİNE KARŞI Işıkların karartılmasına ya- rından itibaren başlanacak HARAÇÇI KATDEŞLER fsmir ve Ankarada olduğu gibi İstanbulda da büyük-bir MOBİLYE Balış mağazası açtılar. Salonları geziniz. Adres: Fincanetlar, Rızapaşa yokuşu Numara 61 İZMİR — ANKARA — İSTANBUL mesi işinin Tüzumlu - tedbirlerin ik- | Hitlerin hususi tayyaresile Berch - | hariciye | Dün vilâyette yapılan toplantıdan bir görümlş —BAL KAN MUAMMASî Balkan paktına kadar Bulga- ristanın başlıca politikası G YALLA Kral Aleksandr. öldürüldüğü | zaman Bükreşte idim. Bir ak-| şam üstü idi. Rumen payıtahtı- nın en işlek caddesi olan Calea Victoria'nın kalabalığı ve aydın- | hğı arasında koşuşan müvezzi- ler, ellerinde iri kara harfler di- zili gazeteler, ““Kral-Aleksandr öldürüldü!.,, diye haykıra haykı- ra geçtiler. | Geniş sökağın ortasında müd- hiş bir bomba tarrakasiyle pat- layan bu haber, Rumenler ara- sında beklenmiyen bir felâketin | şaşırtıcı tesirini bir anda yarat-| miş bulunuyordu. -Rumanyanın büyük mesnedi — Yugo: Yugoslavyanın temel direği ise Kral Aleksandr idi. Aleksandr, | kayınbiraderi olan Karolun or- dusunda güzide bir alayın fahri | kumandanı rütbesini taşımakta | ve daha bir kaç ay evvel Sinaya- | da yapılan bir geçid resminde | askerlerinin başında yürüyerek — Rumanyanın arkasında — oldu- ğünun her nevi - tezahürlerini parlak bir dekor içinde - teşhir etmekten Şşeref ve memnuniyet duymakta idi. Milyonlarla sün- güyü emrinde tutan bir hüküm- ya müttefikten baş- ka Kraliçe Marinin de damadı olması kendisine karşı Rumen- lerde büyük bir sempati husule Ölüm haberi bir rad- gibi hemen her ta- yo mevcesi 'a yayılarak ortalığı mateme boğdu. Koca şehir, şayanı hayret bir ikablelvuku ile, bu hüküm- darın - ölümün inki - kendi müstakbel ölümünü sezer gibi olmuştu!. Aleksandr, Karayorgiyeviç- ler arasında vazifesi - belki en (Sonu sayfâ 2 Sütun 1 de) asındaki temaslar ajınacak büyük | Berlin, 19 (a.a.) Berlin siyasi PH — GEĞn Hüi - Möeü SABAHA: SABAHTAN Tayyare naden bir netice veremez oldu? u harb başladığı zaman, ha 5) kuvvetlerine pek « verildi. bu davanın | 'da kazanılacağımı zannediyor- Vakıa Habeşistanda, İspanyada TüÜbe vardı. Fakat Almanyanın 30 bin tayyaresinden bahsolunu- va Adetâ havalı duk bir te yordu. Pek mubtemeldir ki Almanya da İngiliz donanmı karşı bu hava kuvvetlerine güven: Daha har- bin ilk haftalarındz Alman matbua- t Şimal denizinde İneitiz donanma- şından eser kalmadığını yazıyorlardı. Bir İtalyan karil inü — hatırlıyo- Almanya, Polonyada ve Fransada olduğu gibi artlık havalara hâkim olamadığını gösteriyor PERUN Geçen harbde ve bu harbdeki İng tayy kadar mesafelere - ulaşabil- österir hroki İngiliz bahriye alarını sıvamış, denize gi np dürü, yor. Ne arandığını soranlara şu cex — Bizim donarimayı... Alman tayyareleri Polonyada büs yük işler gördüler, Norveçe, Hollan- a asker taşıdılar. Fransız ricatini bozguna çevirdiler. Alman tayyareleri havalarda istedikleri gibi dolaşıyor. Alman toprağı dü: tayyarelerinin yüzünü görmüyordu. Amma artik böyle bir şey yoktur, (Sonu sayfa 2 sütun 7 de)