7 Kasım 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

7 Kasım 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

we elini sıktı. De. me bir de Ma takımları Kr zatı takdim Me gemisinin yi dedi... Si “ap ederek: - Siz misiniz, Geminiz ne ie Star, Ra Yeni bir hilmma İ i rüştum... Üstelik Sarhoş etti. €ismer gülmeğe baş- verdi: ENİ'ınız gaspetti, açığı gaspetti! kadın değil; vah- Ve h hiç te fena bir Şimali; dedi, Bu mi, kiye tövbe etliniz! i, OR sözüne devam MM zangır zangır > Givlet şimdi onun yi Yüzde teşyiiz emi- Ni Hatıracai! Kahretsin gemiyi Ve Üner ssffetle dedi e ayi karcağız. Yaptık- yor... a Syvanları âdet m Hirdi, Gemimiz an- » Suhsatiyesini haiz Yvan nekledemi- Miyledim, Fakat din- RN derdini anlatabilir. NA Nev'işahsma Yeden o muhsatna- tanım! dedi, Siz PERİ bir adamsmız: götürüverin ves- #rar kim sorar? , Marta ile, size Ya Milli Ozan; iske A Ni desiniz, kurtuluş yok, gemi be- nim demesin mi? Az kalsın çattatak çatlıyacaktım. Gemide teslim edilecek emtea var, de- dimse de kulak veren Kim? — Emteanm cehennemin di. bine kadar yolu var! diye cevap verdi, As mühim olan iş benim mes'eleyi halletmek... Gemideki malm bedelini her zaman tediyeye hazırım... Hatta fazla ağırlık olursa ze boşaktırız olur biter... Şeldon elleriyle kulsklarını tıkadr: — Rica ederim kaptan Oleson ö kadar bhağırmaymız! d Kulaklarımı sağır ediyorsunu Biraz sükünet bulup ta hikâyeyi beştan anlatsanız daha iyi olur. Hiç bir kelimesini bile anlamiır dım dersem yalan olmaz... Hay. di, içeri girin dö gölgede rahat konuşalım. Şelion bunları söyledikten sonra kaplan da Misyoneri so- faya sürükledi. Oturdukları zaman Oleson sordu: — Evvelâ bana şunu söyleyin: O kadm sizin ortağınız mı, de. ğil mi? Öğrenmek istediğim bi- rinci nokta bu. Şeldon tdsdik etti; — Evet, dedi. Ortağım. Doğrusu alrklaşıyorum! Hay- retten hayrete düştüğümü sak. lyamıyacağım! Siz ne dersiniz Doktor Velsemer? Sonra Şeldon'a dönerek: — Salamon adalarma geldim geleli çok garip şeyler gördüm. Harikulâde'acayip şeylere bas düf ettim: Iki kadem uzunlu ğunda fereler; rovelverle vuru. lan cesim kelebekler; yamyam- ların kulaklarma taktıkları a- ğir ziynetler; geytandan daha azgın zerciler ve daha bilmem neler gördüm. Ee kaptan (Devamı var) 1 — Yatılır, kör, 2 — Plem, bir vi , âyet merkezi, 2 — Yolcu katarı, fut » bol maçları grupu, 4 — Kardeş çocuk Yarı, 5 — Yurt, 6 — Bir âza, boya sür inek, 7 — Mesnu, 8 — Manda yav yusu, şahış Zamiri, büyük nehir, zersevat, 10 — Mir nev! kundura, oyun &leti, Yukardan aşağı: 1 — Kibisenin bir kısmı, hitap. © mir, algası, 2 — Faki İranlılar, oş(k veren şey, 3 — Çabuk kırdır, erkek adı, 4 — Şirkitm bir vilâyetimiz, renk 5 — İstanbulds hir semt, & — İşleme raalzameni, Kil, 7 — Çorufa bakar, 8 — Katı hir nevi ekmek, çalgı, 9 Birdenbire, kım zamar, peygamber a dı, 10 — Cihaz, oyun vasrtası, İYRAGIMI NASILZ KURTARDIM Roman nder F. Sertell .48- yerek, yel gibi uçup gitmişti. Zaten yarım saat ötede bir baş ka köyün hududu başlıyordu. Murat, Mehmetle beraber, Türk köyüne kadar, durmadan, dinlen meden atlarını sürdüler ve Çerkes lerin takibinden kurtuklular. Mehmedin bir ata ihlivacı var dı. Ondan ölesiri de yaya gilme Güzel di ğe vakit müsait değildi. at sahibi olan Mehmet şimdi * becerikli yol arkadaşile ae Sakarya boylarını tutmuş, rüzgâr gitmeğe başlamıştı. 9 — Asyada bir bir eğolamle yalnızca kendisi İ. çin de çarpabilir. 1936 Ispanya dehill harbine Alkazarın, To - ledonun muhasurasma kadar da güzel Karmen Heroronun kalbi başkası için o çarpmış değildi. tılmış olduğu için ici yal kat aşk, bu kızgın güner, genç kızdaki buzdan elbiseyi erite - Güzel Karmen Herrero, ar . kadaşı Komşita ile bulusmak ü- mr yone gn o aradı bir sefalet içinde zavall: kedim larla koyun koyuna yaşamak, her türlü erhi yardımdan uzak bulunmak, her an için ölüm teh- Hkesi altımda, pa ı bomba» lerm gürültüsün! duymak, yı kılmak tehlikesinde olan Alkaza Tın soğuk tasları altmda kalmak ihtimalleri hiç de onun hatırm- dan geçmiş değildi. Fakat yaşa. yvacağı bu macera sanki daha "Toleğo'ya attığı ilk adımla baş- lamıştı, Filhakka, kendi gar- da karşılayan arkadası Konsi, ta Toledo muhafız kumandanı YVelayı takdim etmişti. Bu güzel yüzlü. mağrur tavırle oldukça gösterişli hir delikanlıydı. Doğ- rusu Karmen bü güzel adamla uzun müddet görüşemediği için üzülmüştü ama, esasen hayat, tesadüf onların iplerini biribiri- ne sarmıştı. Nitekim bunu takip eden hâ. | iseler bu bağları sıkıştırmıştı. IKalvo Sotelo katledilmiş, cadde- lerde Keki izmir başlamıs, as- Mehmet o gece yollarda bir baber duydu: “Düşman ordusu yakıla An doheya taarruza geçecek, Beş or gün sonra yollar kapanacak.,, Mehmet bu haberi alınca: — Allâha şükür edelir: ki, altı muzda birer hayvan var, dedi, Yok sa yolumuz çok uzıyacaktı. Taar ruz baslamadan Yavuz beye kavu şabilsem, Allahtan baska bir şey is temem, Murat irade sahibi, gençti: — Her zaman söylediğim gibi gene söylüyorum, Mehmet çavuş Ümidini kesme, Çok yakında Ya yuz beyin kararzâhına varacağız. “Ve yolda giderken, yavaş yavas anlatıyordu: — Bu taarruzun sonunda WU kadderalımız belli olacak. Düşma na Türk yumruğunun ve kadar jr ve kuvetli olduğunu göster ceğiz. şöyle İnatçı bir ikazarın uhasarası Ispanya dahili harbine ait bir tarihi film Bir Kedm Kalbi bazan büyük ' Kerler silâh altma alınmış, dahi. ' ma et, eşek eti li harp başlamış, çılgına düşen halk ve bilhassa kadınlar, cuklar feryatlar basarak sokak- | lara dökülmüş, Alkazarı dol. Min Bu çılgma dönüp tehlikeden, felöketten kaçan kadımlar ara- smâa Karmen ile Konşita da| İ vardı. Daima erkeklerden yüz bulnağa alışmış olan güzel Kar men, muhafız kumandanı Vela, yı gördüğü zaman ,husus! mua- mele ve yardım istemiş, İakat; “Felâkette.. mlisavat” cevabile | hususi muamele yapıldığı tak. dirde bu halin suimisal teşkil edeceğini takdir etmiş, vezifesi- ni hakkiyle yapan bu genç zabi- te epin takdir duymuştu.. Bu tekdir az zaman sonra bir | aşk heline dökülmüştü. Artık Karmen teselli aramı. yor, bilâkis teselli ediyordu. Dışarıda kıyametler kopuyor. | Hava di patlayor, dağlar | yarılıyordu.. İçeride, Alleazarda ise vaziyet daha başka ve daha | müthişti. Burada yaralar ölü- yor, herkes güçlükle nefes ale- bildiği bu yeraltında birkaç lok. VAKIT Kitap, mecmua Tâbiler namına — Bizimkiler de harbe hazırlan” dilar m? Şiz iz, bütün ceprelerde büyük kumandanlarımız iş başına geçtiler. Köylü, şehirli; kadın, er kek, çocuk herkes cephe gerisinde üstüne düşen vazileyi (o yapıyor Kanlı bir dövüş olacak, Düşmanı anavatan topraklarından sürüp a tacağız. — Bu imanla çalışan ve yaşıyan Türk milletini hiçbir küvvet yene mer, Muratçığım! Sen benim mw neviyatımı perçinledir! Ben, İs tanbulda bir et ve kemik külçesi halinde dolaşıyonlum. Hiç kimse beni teselli etmiyor, hiç kimse he” na ümit vermiyordu. Sen karşıma çikar gikmaz, damarlarımdaki ke" nın birdenbire tutustuğunu (gör düm, — Beni de İstanbula gittiğim 22 man çök mevustum e suş! Eğer beş or gün daha sirri kalsaydım, büsbütün maneviyatım Kitap kısmını yeniden tanzim edip açmıştı yiyerek y: fakat her en için ölümü ekli ço yordu. Bu hava içinde Karmen'i |; agktı, Fakat muhakkak dışarıya “Ag hayat kazanmak lâzim- Ancak ibtilâlciler her tarafı dinamitlemişlerdi. Nihayet pa. dan ilama kaşlandığı duyuldu. ! Artık yapılacak bir tek iş var- dı. Alkazar muhasarasmı yık. ! mak.. Ve bu teşebbile yapıl | Fakat Alkazar bir iskambil kö golgi yıkıldı, taş taş Üzerinde Dahilde asayiş temin olundu- ğu zaman Konşita ölen niganlı. Karmen zar harabeleri üzerinde bir aşk mabedi kuruyorlardı. Yukarıda mevzuunu hikâye ettiğimiz bu film İspanya ihti- lâlinin en feci anlarını iki saat içinde gözlerimizin önline #ere. cektir. Italyan artistleri tarafmdan çevrilmiş olan “Alkazar muha- ! sarası” filmi heynelmilel İtal i yan filmleri içinde en ziyade muvaffak olanlarmdan biridir. Bu filmin baş rolünde Arturo is oynamaktadır. matbaası . gazete basar. dizgi işleri alır. börulacaktı. Belki de Anadoluya dönemiyecektim, — Sen de tıpkı benim gibi ol muşsun! İstanbulun havası insanı neden böyle uyusturuyor acaba?! SAKARYA BOYLARINDA İKİ ÇETİN ÇARPIŞMA Mehmet çavuş, arkadaşı Murst ia, Sakarya boylarında bir köy civarında konakladı! ar. Murat: — Bir iki gün son le balüşacağız, diy Mehmet ber zam canlı ve meyustu! — Ya kavuşamazsam., ya bu top kamaşını Yavuz beye ulaştırmağa muvalfak olamazsam.. Diyerek, gece gündüz düşünüp duruyordu. Bereket versin ki, atarında bi ver atları vardı.. Müt sü rüp gidiyorlardı. Sular kararmak fzerevdi ra Yavuz bey ki gibi beye pazlarm da ihtilâlciler tarafim: | BORSA 4 İKİNCİTEŞRİN — 949 Çek kronu Feçeta Zi 1975 üL003 İzviçn Ruble 4 Üzerine ünmasmala Mevonu olusa e) 7.11.9409 Perşem 18,40 Müzik 1918 Müzik 1930 Ajans 10.45 Müzik >e 1016 Radyo gaze, 2045 Müzik 2100 Müzik 2130 Konuşma ral ız 33 Müzik 12.50 Ağanın 18.058 Müzik 13.20/14.00 Müzik 18.00 Prpgram 18.08 Müzik 8.11.940 Cuma 800 Program 18.00 Prozram 8,08 Müzik 15.08 Müzik 815 Ajans 18.30 Müzik 8. Mürik İ1M20 Ajans p.0) Ev kadını | 19.45 Müzik 2.40 Urogram 20.15 Radyo gaze 1259 Mimik 2045 Teresil, 0 Ajans 3189 Konuşma Müzük 2230 Ajans 1400 Müzik 22.45 Mlizik Sinema ve tiyatrolar Şehir Tiyatrosu Tepebaşı Dram, ursmında akşam 2080 da BİR ANA .... İstila Ceddesi Komedi kısmında: Akşam 20.50 da: DADI Raşit Rıza Tiyatrosu Beyoğlu Halk Sinernanda Pazartesi - Salı Akyamları eser: (AKTOK KİN) ————ğ Türk Operet Heyeti En akşam Kadıköy Opera Sinema sında Üstad Muhlis Sabahaitinin Si büyük eseri: 1 — Kerem As, 3 Efenin Aylar, b) gi Beyoğlu Halk Sineması Bogün: | — Define adası Türkçe, 3 — Kan davası: Kesikli, 5 — Miki, > Çocuk Hekimi Ahmet Akkoyunlu Taksim, Talümhüne Palas Ne, 4 Pazardan masada bergün saat 18 ten sonra. Telefon 40127 EE YA 7) AĞ Göz Hekimi Dr. Murat R. Aydın Beyoğlu . Parmakkapı, İmam İ ğrokak No: 2. Tel: 41553 | SMuayene ve ber türlü göz ameliyatı fikera için pârasiz. Murat birdenbire atının dizgin” lerini çekti: — Dikkat, Mehmet çavuş! — Ne var? Düşman mı sezdin? — Evet. Uzaktan gelen şu göl gelere bak., Mehmet çavuş başmı ufuklara çevirdi: İyi yi etmişsin, “Dolu 1 var; en vuklarına girer saklanırız, Hemen hayvanlarını . sürdüler. Değin yamacını — tırmandılar ve hayvanlarile birlikte bir o büyük kaya oyuğunun içine girdiler, Aradan çok geçmeli. Düşman süvarileri yıldırım süratile koşarak ki arkadaşın saklandığı kayanın önünden geçmeğe başladılar. Murat oyuktan çıkmak isler ken, bu seler de Mehmedin gösü ve birtakım gölge ilişti. (Devam asr)

Bu sayıdan diğer sayfalar: