20 Eylül 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

20 Eylül 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

: &ll hııth okudum. Bor ğ&?& otobüslerin . N'fğnnum”.âğm öldürende mi?,, öfkenin baldan *üşun "h— eüci sebep- ür Fakat her Wdu sonra çok lizımgelecek- ye bir lira u- l f %üğğ“g bayım, 'ı Slhi İhüyatlı“îî: li« ?' ' "N Serektir. tıtup Hele bi. J—*'—ı F "ı da “bozmam,, ğ& hl;ı halka hürmet |lâ- Hı:'“w tsizlikte bur N& *tek tramvaydan '”a h._'.::i takdirde bi- llmrlndodlr , iltiyatı kat Cünkü ne de ol- oı.qut otobüsler öy- &;&N insan büsbütün vhmud 5; Ml' yana biıra- %emn bize bir t a ki nakil vasr Va Ka7 arasmda arası- Üa edenler var- hkh Shı.ı-m fena niyet- ,% —“ııhr— edebiliriz. —Rş. “hu,, haysiyet ve şe- ; heta. Tz herhangi bir Ma nakil vımıhla.n tahsis olunmuş ':"'& gelmez. Derhal % binmek mecburi- n*te bağlı bir idare, ha X"lc.k“ mııtlak hâkimi- ' | demqalıkakhr- Hiç h“nk üzmele düstu. l "*nııeğe’“f—' bile sinir mâvcuı altında” | W““!— S un ve mah- "“' fakat vaka Ta suçluyu ce. ' '“lçun önüne u S n'-k Biletçiler, İı:"ldâ. ü 5 hhu— tontrol me- R'ktw ki vazifeye lüı- F hi bir muaye- | ı'îlhı ::"“ acaba bir Böstermek yer ingiliz harp gemileri Sollum sahil yolunu bombardıman ettiler Sidi Barranideki tahaşşütlere hücum edildi Londra, 19 (A-A.-) — Amirallik dairesinin tebliği: Akdeniz kuyvetleri başkuman . darmından alman iptidaf rapor, İn- giliz bahriye cüzütamlarmın, Lib- yada İtalyan ileri hareketinin şi- mal cenahmı tacizde devam eyle- diğini bildirmektedir: 17 eylül gecesi, bahriye cüzü . tamlarımızdan bir tanesi, Solluma doğru giden sahil yolunu yakm- dan bombardıman etmiştir: ÂAynı zamanda diğer cüzütamlar da düş- manm Sidi Barranideki tahaşşüt- lerine hücum etmistir: Akdeniz kuvvetleri başkuman « danı, bu iki bombardımanın büyük muvaffakıyetli neticeler vermiş gö. ründüğünü kaydetmektedir. Libya sahili açıklarında bu hare- kât yapılırken, aynı zamanda, di- ğer mmtakalarda da deniz hare- kâtr icra edilmiştir- Bu harekât esnasında hiç bir düşman deniz kuvvetine rastlanmamıştır. aekak Kahire, 19 (A-A.) — İngiliz v- mumi karargâhmm tebliği: Misir: Vaziyette değişiklik yok- tur- Düşman Sidi Barrani ve Sol- lum mintakalarında — mevzilerini takviyeye devam etmektedir. ——— ——— Avam Kamaras gizli celsesinde " | neler konuşuldu? Londra, 19 (A.A.) — Avam ka- marası, bugün toplanmış ve'mutad sualler saatinden sonra da bir giz- li celse akdetmiştir. Gizli celsenin sonunda avam ka- marası reisi aşağıdaki tebliğin neşrine müsaade vermiştir: “Avam kamarası gizli bir celse akdetmiş ve hava bombardıman. ları üzerindeki müzakereye devam ve diğer bahisler ile alâkadar bazı meseleler ileri sürmüşlerdir. Nakli. yat nazırı bir beyanatta bulunmuş. tuI_" Lordlar kamarası, bugün top- lantı yapmamıştır. rinde olmaz mı? Ufak sebeplerle sinir cümlesi teheyyüce müsait İin- sanları, çeşit çeşit halkla dolup boşalan nakil vasıtalarında kullan. mak ne dereceye kadar doğrudur? Bilmem bu suallere ondan başka cevap verilebilir mi? olunmuştur. Mebuslar, nakliyat ile |. Muzaffer Esen e “H K B E N — Atşam Postan Amerikan an ane- sini muhafaza için Nevyork Taymis gazetesi tarafından Vilkiye yardım edilecek Nevyork, 19 (A.A.) — Nevyork Times başmakalesinde B. Will- kie'nin cumhuhrreisliği namzetli- | ğinde kendisine müzaharet edeceği- ni bildirmiştir. 1908 denberi ilk defa olarak bu gazete bir cumhuriyetçi namzedine müzaharet etmektedir. Yapacağı müzaharet hakkında Nevyork Times B. Willkie'nin A- merikaya B. Ruzveltten dala mu- vafık bir müdafaa sistemi kurmak iktidarında olduğu, B. Ruzveltin vergı siyasetinin muvaflak olmadı- Kı ve demokrasinin an'anevi garan- tilerinin her tarafta ortadan kalk- makta olduğu bir sırada A_merik_an an'anesini arka arkaya üç defa in- tisap edilen bir kimsenin eline tev. di etmek tehlikesine karşı muha. faza edilmesinin bilhassa mühim olduğunu sebep olarak göstermek. tedir. Horia Sima diyor ki: “Romen milletinin ıztırabı ,, « Dahili siyaselte irtikâp edilmiş hatalar yüzündendir ,, * Bükreş, ÇAA D 12 : Stefini ajansından: Lejiyonerlerin şefi (Horia Si- ma) Stefani ajansının muhabi” rine beyanatta bulunarak 1leji. yoöner devletin büyük faşist in kilâbından mülhem olduğunu ve bu inkılâbın tarihte yeni de. vir açmış bulunduğunu söyle" miştir. Lejiyoner devlet, Romen mil. letine muvazene temin etmek mecburiyetindedir. Horia Şima, Romanyanm çek mekte olduğu ızdırapların dahi li siyasette irtikâp edilmiş ha. talardan mütevellit olduğunu ilâve etmiştir. Bükreş, 19 (A.A.) — Rado, ajansı bildiriyor; Alman cüzütamlarmın Ror manyaya geldiklerine ve Alrıan | mütehassıslarınm tayyare fab. rikalarımın idaresini deruhte et | miş olduklarına mütedair rad* yo postalarından yayılan şayi. alar, hava ve bahriye müsteşar” ları tarafından kati surette tek zip edilmektedir. | tinden Aayrıldığını ve ingiltere üzerinde harpler Almanlar 46 ingilizler 12 tayyare kaybetti General Sikorski Polonya tayyareci- lerine nişan verdi Londra, 19 ÇA.A.) — Hava dahili emniyet nezaretlerinin tebliği: Bugün hiçbir büyük hava mu harebesi olmamıştır. İki düşman tayyaresi, Lon. dra mahalleleri üzerine bomba - lar atmıştır. Bazı hasar ve bir kaç ölü ve yaralı vardır. Bu i. ki tayyareye avcrı tayyareleri miz hücum etmiş ve bunlardan bir tanesi düşürülmüştür. Fena rüyete rağmen, avcıları mız, düşman tayyarelerinin bü” yük ekseriyeti ile muvaffakı. yetli çarpışmalar yapmış ve beş düşman bombardıman tay” yaresi düşürülmüştür. Londra, 19 (AA.,) — Röy ter: İngiliz hava kuüvvetleri tebli. Bi: İngiltere üzerinde dün cere* yan eden hava muharebelerin. de 48 düşman tayyaresinin im' ha edildiği şimdi bilinmektedir. Bunlardan biri tayyare dafi ba. taryaları tarafından düşürül müştür. Yoklamada bulunma” dıkları evvelece bildirilen pilot . larımızdan ikisi sağ ve saliin olarâk dönmüşlerdir. Dünkü zayiatımız 12 avcı ta yaresidir. Pilotlardan 9 u #a ve salimdir. POLONYALI TAYYARECİLERE NİSAN VERİLDİ Londra, 19 (A.A.) — Polon. ya başvekili ve Polonya kuvvet leri başkumandanı general Si' korski, T1 Alman tayyaresi dü. şüren ve diğer 12 düşman tay” yaresini — düşürmüş — olmaları muhtemel bulunan bir filo mü. rettebatından 25 Polonyalı tay- | yareciye dün nişanlar vermiş tir. Yeni Kaledonya müstemlakesi General dö Gole iltihak etti Melburn, 19 (AzA.) — Pasi” fikteki Fransız Yeni Kaledonya müstemlekesi, Vichy hüküme. genereal Dö Gole iltihak ettiğini ÂAvus” tralya hükimetine bildirmiştir. ; Miaisır bugday Meşhur dil hikâyesini şüphesiz bilirsiniz: Ezop'un efendisi dünya- da en faydalı bir şeyden yemek yapmasını söyler, Ezop dilden ye- mek yapar: Sonra en zararlı şey- den yemek.-. gene dil-. Dünyada her şeyi, fayda ve za, rar bakımmdan dile benzerse de mısırbuğdayile dil arasında benzer- lik pek büyüktür: Mısırbuğdayı hem pek faydalı, hem de pek za, rarlı bir gıda olabilir. Faydalı ol- ması mısırbuğdayımnda E vitamini bulunmasından. zararlı olması da P-P. vitamininin eksik olmasından. E vitamini neslin devamı için mutlaka lüzumludur. Gıdalarımm a- rasmda onu bulamıyan insan, ka- dm olsun: erkek olsun kısır kalır, çocuğu olmaz. Bazı yerlerde, E vi. tamini bulunmıyan halkım hepsi kı- sır kaldığmdan o yerlerin nülusu birdenbire söner- Bu vitamin hu. bubat dediğimiz gıdalarım tanele- rinde, meselâ buğday — tanesinde, vardır. Fakat buğdayı misir. gibi tane tane yahut övütmeden avuç. la veya kaşıkla yediğimiz pet: na- dir olur- Buğday tanesi övütülüp un ve ekmek olduktan sonra da E vitamininin nerede kaldığı pek İyi bilinmez. Halbuki — mısırbuğdayını koçanmdan tutup tanelerini dişler” le kopararak yemek âdettir. Öyle yapmeca da E vitamininin kaldığı Şüphesizdir-. Onun İçin mı - sırbuğdayı neslin devamına hizmet eder. insanları —kısırlıktan kurta, rır- E vitamini sıgıı- etinin lop ta- raflarmda ve sığırm ka.mclgeı'lndo bulunur. Ancak bizde sığır etinin i_":ızı!etlerlnl takdir eden az oldu . Bundan mısırbuğdayı, hiç olmazsa E vitamini bakımmdan, onun yeri- ni tutar. P.-P. yitaminine gelince onun yok luğu Pellagra denilen korkunç hastalığın çıkmasma sebep olur: Bu vitaminden mısır buğdayında hiç yoktur. Bizim memleketimizde buğ- day ekmeği yerine —mısırbuğdayı unundan ekmek yiyenler varsa da onlar P-P. vitaminini sütte ve efte bulduklarından o korkunç ha,stalı— ğm bizim memleketimizde salgın gibi halde çıktığı işitilmemiştir. Fakat bazı memleketlerde, bilhas, sa harp zamanlarında: yalnız buğ- day ekmeği yiyerek beslenmeğe ÖMmecbur olan insanlar arasında deh, şetli bir salgım halinde çıkar, yüz- lerce, binlerce insanı deli eder, sonra da götürür: Demek oluüyor ki mısırbuğdayı bizim yaptığımız gibi arada sırada ve yemiş kabilinden — yenilince iyi dil kadar faydalr olur: Yalnız mı- sırbuğdayı yiycrek beslenenler için do en kötü dilden daha ziyade za- rar verir. Başka yemeklerden de yiyerek sadece ekmekleri mısır u. nundan yapan yerlerde de mısır- buğdayı zararsız kalmaz: Oralarda da hastalrklara karsı mukavemet azalır, verem hastalığı çoğalır-.. Mısırbuğdayı, yemiş olarak ve mevsiminde arada sırada yenilinco pek te lezzetli bir gıdadır: Sekeri yüzde 64, azotu 9, demek ki buğ- day tanesindekinden az- olmakla beraber yağı buydaydakinden hay- lice fazla, yüzde 45 olduğundan in- sana bolca kalori verir- E vitamininden başka mısırbuğ, dayınım tanelerinde A vitaminin- den yüzde 300 ölçü bulunur, bu. nunla da neslin devamıma, hem de hastalıklardan korumaya yarar: Tanelerinde —yüzde 70 Bi, yüzde 120 ölçü B2 vitamini yardır- Bun- larla da sinirlerin sükünuna ve ye- şekerlerin viülcuda yarama- et eder-- Halbukl mısır, dan yapılan ekmekte an- vitamininden yüzde 100 * Buğday unundan ek, e mısır unundan ekmek pellagra hastalığıma tu- bile, bulaşık hastalıkla- mukavemetsiz olmaları, hastalığına daha kolayca tu- tulmaları mısır ekmeğinde E vita, mini gibi A vitamininin de eksikli- ğinden ileri gelir: Madenleri buğday tanesindeki kadar yüksek nisbette değilse de, en İüzumlu on iki madenin hepsi mısırbuğdayınm tanelerinde bulu. HNUT Suda pişmişini mi yoksa kebap olmuşunu mu yemeli, diye sorarsa- nız: E vitamini yağdan başka bir şeye geçmez. Onun için bu vita- min balkımımdan, mısırbuğdayınm hangi türküsünü severseniz ondan yiyebilirsiniz. Fakat A vitamini mı- sırbuğdayı kaynatılırken kazanda. ki suya geçer, o suyun içilmesi â- det olmadığı gibi zaten kazan açı- hp kapandıkça kazana giren hava- dan A vitamini telef olur: Şu halde iki vitaminden de istilade eltmek istenilince, mısırbuğdayının hafif- çe kebap edilmişi tercih cdilmeli- dir: Ü A. izlandanın müdafası Ollawa, 19 (A.A.) — Röyter: Milli müdalaa nazırı B. Rals- ton, gazeteciler tarafından sorulan bir suale cevaben İzlandanın esas- It kuvvetlerin bulundurulması lâ. zimgelen bir nokta olduğu hakkın. da İngiltere ile Kanadanın muta. bık olduklarını beyan etmiştir. Bu cevap, İzlandanın İngiltereden ev- vel istilâ edilebilmek ihtimali hak- kında matbuatta okuyup okuma- dığı B. Ralstona soruldugu zaman verilmiştir. İzlanda müdafaasının Kanada ve Âmerika muhtelit müdafaa ko. misyonunun Daşlıca düşüncesi Ol. duğu zannedilmektedir. Fakat bu hususta ittihaz edilen kararlar as. keri sır olarak ilşa edilmemek- tedir. 336 Dogumlular çagrılıyor Beyoğlu Yabancı Askerlik Şnabe, ginden: 836 doğumluların son yoklama müd.. deti 25 Eylül 940 akşamı hitecektir. Beşiktaş ve Beyoğlu kazalarında bu.. lunan 336 doğumlu ve bu doğumlular. la müuameleye tâbi yabancılardan son yoklamasını henüz yaptırmamış olan, larm 20 ve 24 Eylül 9d0 günlerinde şubemize müracaat ederek yoklama, larını yaptırmaları ve bu müddet zarfımda yoklamalarını yaptırmıyan ların cezaya tâbi kalacakları, — —— Adliyeye kâtip alınacak İstanbul adliyesinde müthal bu- lunan biner kuruş maaşlı kâtiplik" lere seri daktilo yazabilen ortas mektep mezunları almacaktır. Mü. sabaka imtihanı 24 eylül salr gü- nü saat 10.:30 dadır- üu ıan talıklar müte- $e ç iki ;lqılüı de tğ?e de çocukları an... Bü İkay anS“IEMan KO h“ %ğukzemep hanım | lar - belki hiç ç anne, yav . i'î┓ ea l ka, Çocufa ban- '”!ıı ”l da başta., Kü. lr&n altlarr tombul Süleymanı, çokları ikiz zannediyorlardı. Basri Karadeniz dönüşlerinde, ellerinde mutad çıkmlarla evine yaklaştığı zaman, evin çürük, biribirinden ayrılmış tahta kap lamaları arasından, yahuüt, ka” fesli pencerelerinden çocuk vi- yakları işitmezse, bayağı mah. zun olurdu. Sonra içeri girer girmez, ilk iş olarak, küçükleri” ni bağrma basardı. Mevlüde sütle dolu memelerinin kabart- tığı göğsü, çocuklar ağlamağa başladıkları zaman hemen em. zirmeğe yetişmek düşüncesile, yarı açık, kocasınm etrafında pervane gibi döner, tahta döşe” meleri grcrrdatarak bir odadan öbürüne geçer, Basriye yemek, çerez, şerbet hazırlardı. Zeynep hBanım, usulen gelininden dert yanar, çocuklara iyi bakmadığmı, ba- gmı alıp evden savuştuğunu, i- karşı kırlarda dolaştığmı, filân anlatır, Mevlüdenin sızlamaları. —— Birkaç gün devam edecek büyük hikâye KANCA -3 Yazan : BEKİR SITKI KUNT na, ağlamalarma, yeminlerine sebeb olurdu. Çocuklara bakıp bakmamak, neyse ne.. Fakat şu vakitli vakitsiz evden uzaklaş” mak, kırlarda dolaşmak iddiası Bağriyi — deli — ederdi.. — İçi zaten, her evinden uzak kalan koca gibi vesveseliydi. Küdük bir gürültüden sonra her şey ya- tışır, Basri genç karısma olan itimadını yeniler, daha sonra, yemek vaktine pek bakmadan, hazırlanan sofraya otururlardı. Böylece, evin her zamanki hu - zurlu hayatı da başlamış olur- du. Basri İstanbulda üst üste iki üç gün, bazt hafta, on gün ka. lırdi. Arada bir arkadaşlarını evine davet ederdi. Daha evvel: den rakılar alımır, mezeler ha- zırlanırdı. Akşam karanlığında iri gölgelerile, üç dört arkadaş, Basri ile birlikte eve gelirler, “kimse olmasın,, larla içeri gi. rerlerdi. Mevlüde ürkek bir kedi yavrusu gibi, ikinci odaya çe - kilip büzülür, lâzım oldukça da, tabak vermek, meze değiştlir- mek filân için, hiç görünmeden alt kattaki mutfağa iner, bunla. rı küçük sofada bekliyen kocasr hın eline verir, gene ayni ürkek- likle, odasıma çekilirdi. Öbür odada misafirler yerler içerler ve kaba kaba konuşurlardı. İçle. rinden biri, bazan yüksek sesle sunturlu bir küfre başlar, fakat içeride “namehrem” olduğunu hatırlıyarak, yahut bu kendisi* ne kaşla gözle ihtar edildiği için, ses alçalrverir, ama, gene de bunları Mevlüde işitir, hem utanır, hem de bunları tekrar etmeleri için garip bir arzu dü- yardı. Bazan muhatbetin kızış. tığı, münakaşaların şiddetlendi” ği, seslerin haşin'eştiği de olur- du. Kavga başlar, vuruşup dö- vüşürler, lâmbayı devirip yan” gm çıkarırlar diye, Mvlüdenin ödü kopar, kocasına bir fenalık, olmasın diye içi titrerdi. Zeynep hanım, elin serserilerini başma toplayıp getirdiği için, oğluna kızardı, ama, ses te çıkarmazdı, O da Mevlüdenin yanında, cda- nın loşluğu içinde helecanlanır, dururdu. Bu arkadaşlar kimlerdi, bunu Mevlüde pek iyi bilmezdi. El. bette gemici arkadaşlar olacak” tı. Yüzlerini hiç görmezdi. Yal- nız giderlerken, sokak üstünde. ki pencereden, kocasıma sezdir" meden, arkalarından bakardı. Bir kaç kişinin, fırtmaya tutu- lan gemiler gibi yalpa yapa ya. pa, uzaklaşıp gittiğini görürdü. Basri arkadaslarını kapıda se” lâmetledikten sonra, yukarıya karısımnm yanma çıkardı!: Bu ge- celer biraz asabi ve hırem olur, suratını asar, yok yerden kavga çıkarmak için sebep arardı. Mevlüde cabuk çabuk mezeleri, rakı bardaklarmı kaldırır, öbür odadan yatakları taşır, yere se” rer, hazır ederdi. Bu biraz rakı ve yabaner erkek kokan oda, Mevlüdenin üstünde tuhaf bir tesir bırakırdı. (Devamı var) Lekdü ü , dÖ

Bu sayıdan diğer sayfalar: