ANLA ve a azmeazuzummi) e o ii 'uriraflarışz2 ne Va ile karı- j lerde bulunduktan “D m birakir. Dedi ki: sl er etmiyorum, Belki Mn, , best brrakır ve İşi. Smenlze imani olmam, a himayesi- Hrkadaslarımdan birini bakır işte şu mez YI mükemmel bili Akşam tekrar açi İN ten Ni NG dnir o size ta- | im itaat ederseniz ağ Olur. Lâkin kendi. !! Sağma ederseniz | ie remiz. Anlaşıldı j Le Kam döndüğü zaman Sai, ki memuren meze. Ba; Buldu. Memurlara: , ümenla yalnız bırakı. Reş N kalrmiçte. Bakinar ; yerin ceplerinde RE. a Beeti. NN ye Nefi içni girdiği sa- e İnan, ve şapkasile karmak için masa. Nİ aktığı donya karts" Spa dedi, artık in- Simei “Wi; Bey, yana bi. yi Sp #eliyorum. Gizli 0- rm aldım, İ İSPun modelini bu. İ a Maga DEE fabrika. İN adem nlar se edtiği. le canan mar de kintille itham | me demek oldu. İm. | retti, Doktor tap e rüretle hareket ot. | a gözleri... Kasse| titredi. — Bu kadma olan ns bir için karmızdan boşanmağı, yeni bir iz- divaca, her fedakâriığa hazırsınız. Kamselin alnmı ter damlaları kaplamıştı. — O halde şu mektuplar: oku” yunuz. Masanm Üzerine doktorun önü” me doğru yirmi kadar mektup koydu. Bunlar katları açılmış va tarihlerine göre sıralanmıştı. Rönar bunu yaptıktan #onra dı. garrya çikti ve doktor Kasseli yı niz birektı. Fakat hakikatte yal- vez değildi; bitişik bir odadan İki “G. Men” gizli bir menfezden onu İ gözetliyor ve Icabmda müdahaleye | hazır bulunuyordu. | ... | Rönar, kâtibinin odasında, Hüda İile Şüsyderin o getirilmelerini em- Kassele . düşünme mühleti olark verdiği on beş dx | kisa zarfında yakit geçirmek için de piposuzu doldurup yaktı. Yanına evvelâ Hilda, bir dakika sonra da Şvayder getirildi. Rönar bir işaretle onlara suamalarını ens Yetti. On beş dakikal'k müh'et bi, tince ayağa kalktı: — Matmazel Keynlayer, dedi, beni takip ediniz. Siz M. Şonyder burada kalmız. Bürosuna geçen kapıyı açarak yürüdü, Hilda peşinden gitü- Birkaç saniye sonra, geniş ve derin bir koltuğa gömülmüş olan doktor Kasselin arkasında, Üç a- dim geride yanyana idiler. Kassel onlarm geldiğini duymamıştı. Ba- #mı ancak Rönarın sesini işittiği zaman kaldırdı. Röser şöyle diyor- dü: — Matmazel Keynhavor, söy ” Jemeğe karar verdiniz mi? , Hilda, heyecandan, . titriyordu, Kasselin önünde masanın üstünde ve Kasselin elinde birtakım mek tuplar görmüştü, Hele Kasse'in elinde olanı derhal tanrmıştı. Eun. lar daha pek yakmlarda sevgilisi Gotfriâ Şlagerden zlmış olduğu mektuplardı. Kendi kendine: — Doktor her şeyi biliyor, diye düşündü. Onun (tablatini bilirim Kıskançlık ve kin hislerile her g€- yi söyliyecek, Şlageri ve beni mah- vetmek için ne yapmak Tzmasa ye. pasaktır. Şu halde susmakla bir şey ka zanacak değilim. Bilâkis bu işte yögüne kurban ben olurum. Me demki öyle, ben de Hiraf eder, kurtulmağa çalışırım. Gotfridime kavuşmak isterim; fakat Alman, yada değil; cünkü oraya ayak a tar atmaz, itirafta bulunduğum İ- çin beni yakalarlar. Onunla Ame- rikada buluşurum. O buraya gelir ve hiçbir tehlikeye maruz kalmaz. Onun “Gestapo” dan da korkusu İ olamaz, çünkü © mesele patlak i vermezden evvel “Bismark,, ile | hareket elmişti, Berlince bir suçu velaceksi | görülemez. Eilâz bunları gimşek hsıyla #ihninden geçirmiş ve kararmı vermişti. Rönara cevab verdi: — Her şeyi anlatacağım. Sabit nazarlarla, hiddet kıvıl * emaları saçan, Kasselin gözlerinin içine baktı. Doktor oturduğu yer. den ayağa kalkmıştı, elinde tuttu ğu mektubu masanm Üzerine fir - Yattı. Odada ağır bir süküt oldu. Nihayet doktor Kassel, hiddet ve kinden ttriyen bir sesle hay- kırdı: — Kaltak! Pis kaltak! Demek hesaplı hareketlerinde benim ar” gum tahrik eder, aşkımı körükler ve teşvik ederken âşıkmın bir esi” rinden başka bir şey değilmişsin Beni casusluyor, bana ihanet edi- yormuşsun. Halbuki ben seni ka- rm yapmak İstiyor, fahişe bir ca- #usun önünde diz çöküyordum! Hilda mukabele etti; — Ya son? Sep de âdi bir cx” Suslan bazka nesin ki? (Devamı var) Şaka tarafi tarafı “Spor haberleri de Ajans haberleri gibi birbirlerine benziyorlar ... Ali hoca, hoca Ali olduğu zaman mâna değişmi yor ama, gece kandilini Kandil gecesi yaparsak işin alt tarafını siz düşünün artık.... Geçen gün bir arkadaş, gazete* lerin çoğalmış olmasından şikâ- yet ediyor, aşağı yukarı diyordu ki: — Ne oluyor sanki? İçlerinde değişik bir şey mi var? Hele şim. di Kel Hasanın el ilânları kadar daraldıktan sonra... Hepsinde av. ni ajans haberleri. Ayni sermaye, Fakat iş anlayış ve istifade kabi. liyetine kalmıs... Birinde manşet. İer iri iri harflerle, Diğerinde w facık!,, Evvelden hiç olmazsa ros manlar, hikâyeler, röportajlar, mi zâh, çocuk, sinema, kadın sahi- feleti vardı. Sonra her gâzetenin sporu bambaşka idi. Kimisi Fene. ri tutar, kimisi Galatasaraylı ol duğunu barbar bağırır, Kimi res- men Beşiktaşlı olduğunu söyler- di. Halbuki şimdi spor da kalma. dı, Onlar da artık ajans haberi gi bi... Her gazetede hemen ayni şeyler... tarafdarlık yapacak yazı yı sığdıracak yer bulamayorlar.. Biraz düşündüm de arkadaşı. min bu işte çok yarıldığnı öğ- rendim, Çünkü evvelden emin o. lan spordada değişenbir şey yoktu... Vâziyeti kavramaya çakşalım? Her gazetenin 10 tane spor muharriri yok, Halbuki şehrin muhteli serstlerinde. muhtelif spor hareketleri yapılir. Ertesi günü onları gazeteye koymak lâ“ zım. Yaratacak değilsin ya.. Ni- hayet, o da fazla fazla yanında 2de yardımcı olduğunu farre.! delim. Fakat, İstanbulda bilhassa | kaş, 7 muhtelif yerde mühim #por hareketlerinin olduğunu çök İyi hatırlarım. Şu halde geri kalanları nereden tedarik edeceksin? Sağ olsun çömezler!.. Yani bu işin amatörleri. Sen en mübim yerde vazifeni yaparken, oda meselâ sokak koşusuna iştirak e den bir âtletciktir. Yarıştan son- ra çantası elinde gelir, maliümat verir gider, Arası az geçmeden telefon ça- lar; —Aman kardeşim. Sende filân ca müsabakanın tafsilâtı var mr? —Yok!., diyemezsin. Çünkü 10.15 der kika sohra sen de ona muhtaç o- Jacaksın: — Var... vereyim... yaz... Sen söylertin © da yazar, İyilik yaptığın İçin memnun- sun da... Çünkü ondan da arkada” gı isteyecek... Belki arkadaşın ar. kadaşı da var ki ayni şeyi bek- iyor... Dostunun dostu, dostun da dostu olduğu gibi... Şimdi farzedelim ki m giümüi “Gatmedelim ki verdiğin “MŞEĞMMeĞİR e A meri tafsilât o Kafta İkinci plânda ka- lan bi rmaçım tafsilâtıdir. Ertesi günü bu işle alâkalı kim se meselâ senin yazdığın gazete" yi alır... Okuyan da meselâ Ve. falıdır... — ©0651, bal gibi Wenerin ta- rafdarlığını yapmış, baksana ne Yazıyor: Fenerbahçe 3üncü golünü Ve- | fa beklerinin bütün gayretlerine rağmen siki bir şütle kazandı... Halbuki şüt biç de sıkı değil Sonra bizim iki bekimiz mani ol. mak için bir gayret de sariede- mediler, Aymi yazıyı, noktası vergülüne kadar âynen bâşka bir garetede okuyacak Fenerli de: — Bu gazete de nedense Ve. fayı tutar. Baksana golü atanın İsmini reklâm olur diye yazma yor, Şeklinde bir düşünceye sahip olur. Ayni cümleyi üçüncü bir gaze” tede okuyacak bir Galatasaraylı da ne hüküm verecektir, Allah bilir! Demek istediğim şu! Ekseriya spor yazarı da gazetelerde be men hemen yni... Fakat gazetele- rin kılıkları, tanınışları manaları. ni değiştiriyor. Ha Ali Hoca... Ha Hoca Ali... Fakat, bu işin bazan kaş yapa”! yım derken göz çıkaran tarafları da olmayor değil... Bazı spor mu. harrirleri görmedikleri spor bas reketlerini kafadan süslemeye kalkıyorlar. O zaman !ş değişiyor Çünkü Ali Hoca, Hoca All ole) duğu zaman mana değişmiyor a* ma, gece kandilini kandil gecesi yaparsak işin alt tarafını siz dü. şünün artık... Sacid Tuğrul Öğet Devlet Demiryolları ve Limanları işletme Umum! idaresi ilânları Yüzme şampiyonası bu sene Ankarada yapılacak Müsabakalar önümüzdeki cur martesi ve pazar günleri yapıla. Şampiyonada şehrimizi teşvik» İerde birincilik kazanan yüzücü- Ver temsil edeceklerdir. Bu yüzü cüler yarın Ankaraya hareket €- deceklerdir. Banliyö katarlarna mahsus yolcu tarifeleri üzerinden satılan biletler #boneman katarlar müstesma 166-040 larihinden itibarta yalnız (banliyö kalarlarında muteberdir. Banliyö istasyonlarda tavakkufu olan sna hat trenlerine mezkür tarih ten ilibaren binecek yolculara 1091 No, i; İarifç Üzerinden bilet satılacaktır. Bu kalarlara biletsiz veya banliyö biletlerile binen yolcular hakkmda bilete'z yolcu muamelesi tatbik alunacaklır, Abobemen katartarı munzam Ücrete tabi sürat kalarlarından gayri katarlarda yer müsit olduğu takdirde mute» ber tutulur, (3860) (6301) Toprak Mahsulleri Ofisi İstanbul Şubesinden: Beşiktaşta afyon depomuzda mevcat 1200 4 1500 boş afyon sandığı pazarlık suretile satıtsesktır. Talip olanlar 29 tommuz pazerteni günü saat, on üçte ofisin Sirkecide Liman Hanmön dördüncü kattaki şubesine müracaat etmeleri. (6304) İstanbul Elektrik, Hi ve Tün Umum Müdürlüğü el İşletmeleri 1 — Stalpanser borülarile yali kapalı mektupla tekti? istemek su retile satın almacaktır, ? — Muvakkat teminat maktsan 1000 Uradır. 3 — Tekliflerin levazrmdan parasız tedârik edilecek şartnamesindeki ta" rifata uygun olarak 4-0-940 çarşamba günü saat 17 ye kadar Metro Hâbmm 4 üncü katmdaki ievazim müdürlüğüne imza mukatiönde verlimiş olmam lâzımdır; (6309) Montekarloda Nakjoden : Rulet masasının ofrafında bir ha- vel memati mücadelesi vardı. Böy. İle bir yaraanda onu dışarda geniş bir koltuğu gömülerek görlerini de. İ nizin meçbul ufuklara açılan engin” lerine dikmiş görünce huyeet e Salonlar hıncahınç dolu, Fakat, bah çede ondan ve benden başka hemen hie kims3 yoktu. Hatırıma çok kü. çük yaştanberi kendisini kumardan bir itörlü alamayan arkadaşımın bu #ece de bülün mevcudunu vaklin- den evvel kaybetmiş olması ibtimali geldi. Yaraş yavaş yaklaştım. Ayak. larımın altında ezilen kum çılırdısı, na İşitine» başını döndürdü ve beni #irünee birdenbire fırladı: — Ne iyi elin de geldin, can 4» kıslısından patlıyordum. — Oynumıyor musun? Hayır, oynamıyorum ve oynas mayacağım. Dudaklarımda gayri ibtyari bir tebessüm belirdi. — Inanmıyor musun? dedi. Bir saniye tereddüt etim, Kısa panlalon giydiğimiz bir zamandan. beri tanıdığım arkadaşımın mhunu benden iyi hiç kimse bilemezdi. Ba, şımt salladım; — Doğrusunu istersen, hayır. Ay bulutların arasına girdi yarı karanlıkta Akdenize karşı birer kol tuğa yaslandık. Ve birer cığara yak tık, Arkadaşım: -— O halde sana büsbütün İnana- mayacağın bir şey daha söyliyeyim. dedi;.Ben tam bir senedenberi Mon tekarloya ilk defa olarak bugün gel; dın, Istasyona çıktığım zaman saat s#ekirdi şirmdi on bir, iki ssat sonra Nise döneceğim. Kalbimin burkulduğunu. hissettim Arkadaşım hiç şüphesir servetinin sow kırıntılarını geçen sene bilir, mişti, On iki aydanberi, vaktiyle se- venin hemen yarısını geçirdiği Mon. tekarloya gelmemesinin sebebi de bundan ibaret olacaktı. >— Yoksa... dedim, Ne söyliyeceğimi hemen azladı. » Merak etme iflâs etmedim. des di, Bugünkü servetim babamın ölü. münde kumürâ daldığım günkü ser vetimin aynıdır. o» işitiğime İnanamayarak dinleyor dum, Arkadaşım devam elli: — Kısaca anlatayım: Geçen sene bugün yeşil masanın önünde, salı, Han ve terbin edilen bütün emlâkim. den kalan ve kadar para varsa hep #ini kaybetmiştim. Krupyenin önüm deki yığını o sihirli değneği ile ö- nüne çektiğini gördükten sonra aya. ğa kalktım. Kararım peşinden veril, mişti. Son haflaya ait #lacağını ödeye- meyeceğim otele dönecek ve yata. ıma uzanarak beynime bir kurşun sıkacaktım, O dakiksda omuzuma bir el do- kundu. döndüm. Yanımda tanıma, dığım genç ve çok güzel birkadın. vardı, Kumar salonlarında möbet bekliyerek talihli oyuncuların pe, inden koşanlardan biri olacak de- dim. Fakat, ben talilli bir oyunca. değildim. Da kadın da talihli bir 6. yuncu olmadığımı şüphesiz biliyor« do. Kulağıma eğilerek, ancak işitile. bilecek bir sesle: — Sizinle konuşmak işliyorum, dedi. Vakllulz müsaid mi? — Emredersiniz? Bahçeye çıktık. Şimdi seninle kar $: karşıya oturduğuru bu koltukları yerleştik. O gece mehtab vardı. Yıl, dızlar vardı ve ay aydınlığı altın da bu tanımadığım kadın bana ha. yalin üstünde bir güzellik ilâhesi gi. bi görünüyordu. Karşı karşıya ge- çer geçmez mukaddemeye Jüzem görmeden maksadını anlattı: —Bu gece kaybettiğinizi gördüm, Kaybettiğinisin o servelinizin son parçası olduğunu da biliyorum. Faz la olarak bundan sonra ne yapısak hiyetinde olabileceğinizi tahmin e, diyorum. Fakat bedbinliğe kapı makta “haksızsınız. Çünkü kaybetti. Biniz paraları koparmak mürmkün« dür, , Gözlerim hayretle açılmış, bir kes. lime söylemeye muktedir olamadan dinliyordun. Kadın devam etli; — Istar misiniz sizinle yalnız 24 #aat İçin bir şirket yapalım? Galiba gözlerimde bir muvafakat manası sezdi! — Şartlarımı dinleyiniz: Bu ak, #am siz# on bin frank vereceğim. Ba para ile yarın benim söyleyeceğim. numaralar üzerine konulmak şartiy is rulet oynayacaksınız. Behemehal kazanacağız ve kârı da taksim ede ceğir. Bunu müteakip oMontekarla. dan ayrılacak.re bir daha kumar oy namamaya mamusunuz üzerine SÖR) » vereceksiniz. » Baki BAŞAK Kadın ayağa kalktı: — Mulabıkız değil mi? Şimdi len olele kadar geliniz de size on bin frangı vereyim. dedi. Kadınlı Karşılaştığım dakikadan beri bir tek kelime bile söylememiş- Kın. Yalnız onu dinliyor ve irade, sine tâbi olarak İslediğini yapıyor- dum. ÖOlele gittik. Odasına çıkık, Bir çay emre'li, Karşı karşıya oturduk. O vakit bana: — Gözlerime bakınız, dedi, Bak. tım. O ayağa kalkmış, ben oturuyor. dun, gözlerimiz karşılaştığı zaman vücudumda bir gevşeklik hissettim, uykum geldi. Ve gözlerimi kapadım. Zannederim dalmışım. Bilmem kaç dakika sonra uyandı. öm zaman kadın bana bir liste u, zollı, buktım. Üzerinde 17 rakam vard. — Bunları bu gece'ezberleyerek, ve yarın akşam paraya sıra ile bu nu maraların üzerine koyacaksınız, Şu on bin farnğı da alınız. Şimdilik Al Maha ısmarladık. Yarın skşam sast onda rulet salonundr bulüşüruz, Elini uzattı. Optüm ve dışarıya çıktım. Dikkat ediyor musun, karşı Jaştığımız dakikadan beri tek bir ke- Mme bile söylememiştim, hep din. Jewekle iklifa etmiştim. Geceyi ve ertesi ; kün masıl geçirdim, an. Jatmaya hüzum yok. . Tabmin edebilirsin. Asıl vakaya geliyorum. Masyyen zamanda oyun başladı. Ber kadından aldığım lis. #eyi yantlmamak için sömleğimin koluna yezmıştım. Aldığım talimat mucibince on bin frangın hepsini Wk numaraya yatındım, bilya dönme ye başladı. Heyecandan $ık sık ne, fes rlıyordum, acaba ne olacaktı? Anlizar ancak bir dakika sürdü, Ya: varlanmaya başlayan bilya serili | numaranın üzerinde durdu, maştam, Oyun tekrar başladı. Bu sefer ta- mat mucibince parayı ikinci nu. maraya koydum. Bilya bir Mefa da. ha döndükten sonra yine benim no- maranın Üzerinde durdu, Ve bu ba- reket salondakilerin hayreti arasın. dn tamam oa iki defa tekkerrür et- 1. Bir servet kazanmıştım. Kadınla yan yana kazinodan çıktık, Oteline giltik, Parayı taksim ettik, O vaki: bana bir daha kumar oynamamaya yemin ettirdi, Ayrıldık. Ertesi se- bah ilk işim parayı bankaya yatır. mak, ikinci İşim de oteline giderek beni kurisran kadına tanbbüd etmek oldu. Fakat, onu bulamadım. Otel. den Parise gittiğini söylediler. He. men bavulumu hazırladım ve ak- şam treniyle ben de Paris yolunu tattum, Maalese? onu hiç bir yerde bula. madım. Busün o meswd günün yıldönü- müdür, Monfekarloya onun içia gel“ dini, Bu masada oturdum, salonda dolaştım, otelleri aradım, belki o da gelmiştir, dedim. Fakat... , Arkadaşım bir saniye sustu, s0n- ra; — O beni yeniden zengin elti, Fa kat, kalbimde öyle bir yara açis ki, şimdi düşünüyorum. O gece bir kur. şunla beynimi patlâtsam. deha iyi ölmez mıydı? . Ayağa kalktı. Yanındaki koltuk. tan şapkasını aldı: — Trea vakti geliyor. Gitmeye mecburum... dedi, Ve iki elleri cep- lerinde yavaş yavaş uzaklaştı, ; il : i i 2 B3 i ii N ; j : Ji ; ii z i :