Ömrneri yolcuya ilk yaklaştıran şey bu hareket birliği oldu. Çiçek li tepelerinde seslerin bir kar taba- kası ile kapandığını — hissettikleri dakika, ikisi de biribirine — doğru yürüdü!ler, Yavaş yavaş yürüyor- lardı. Silâhlarını ellerinden henüz bırakmamışlardı. İçerlerinden biri ve belki de ikisi birdenbire — dur- du! Karşı karşıya duruyorlar, ve gözlerile biribirlerini yokluyorlarr dı. Ömer: — Merhaba ağa, dedi, Öteki silâhınr indirdi: — “Mer- haba!,, : Yalnız üç kelime.. ve tıpkı bir telgraf servisinin içerisinden alin- miş üç kelime! İkisi de bu üç ke- limeyi birdenbire çözmüşlerdi. Son ra gene biribirlerine doğru ağır ar ğır yürüdüler. Ömer konuştu: — Galiba, Akvirandan geliyor- “sun ağa? — — Hayır! Kızılcadan — geliyoer irum! Alayım dağıldı. Onbaşıyım, (Tepede jandarmalarla vuruştuk , fi , Ağılın dışarısında konuşuyorlar dı; ve otüuz adım kadar ilerdeydi” ler. Kar yüzlerini iyice kapamıştı. — İçeri girelim! dedi; yaralı mr- sın yoksa? i — Hayır! Onbaşı — bunu söyledi; ve bir adım atıp durdu: — Ağa! dedi; şunlara bir ba« kar mıyız? Onbaşının “bakar mıyız?,, dedi- Zi şeyler iki hayvandı. Burun de likleri hırsla açılrp kapanıyor, ve sıcak nefesleri havaya — rast gelir — gelmez ince bir buz parçası kadar - kolaylıkla kırılıp yere düşecek gi- bi oluyordu. Hayvanlardan — biri« « Din Üstü bir kaputla. örtülmüştü. « Kar, onu beyaz bir kuzu derisin" | den yapılmış bir kocuk haline ger tirmişti, - Onbaşrı kaputu süratle çekti: —- — Öküz! diye konuştu, jandar- ' maların burnuna kadar — sokuldu “ gitti. ' bağlanmıştı; ve garip bir — şekilde bağlanmıştı. Yalnız düşmesine ime kân yoktu. İpler boyun ve ayakla- JYından geçerek hayvarlın karnı al> fmmdan tutturulmuştu. Onbaşı iple- Yi süratle çözüyor; “bizim çetenin #küzül!,, diyordu. “Vay ayı vay!,, - Ömer onbaşıya yardım — etmek — istedi; “bunun ayakları buz!,, de- di. Ve aynı dakika iplerden kur- 'dı; koca Bir taş gibi düştü » Onbaşı: he — ÜÖlmüş olacak, dedi; bırak! - ç Kar bütün çukurları örtecek bir ' f,g.ekil—de devam ediyordu. Ömer hay- vanları ağıl kapısına çekti. Terli ırtlarını kapadı. x ; Geceyarısını çok geçmiş olma- jszna rağmen içerisi hâlâ ılıktı. Ö- imer ağılın bir tarafında çobanlar n yemek pişirmiş olacakları oca- Efla doğru kütüklerden birini uzat« tr. Islak odun hışırdadı; ocağı â- ideta söndürür gibi oldu. Sonra ü kerine birikmiş kirler — tuhaf bir v duman çıkardı. Kütük suyu çekilir çekilmez bir kav kadar çabuk ateş- lendi. — Demek ki, Akviranda — hâlâ jandarmalar var diyorsun onbaşı! Onbaşı kalasını salladı: — Hem de nasıl, dedi; sürüsü kadar, Dolaklarını çözdü; ellerini ateşe doğru uzattı. Kalpağında eriyen karlar şakaklarına doğru bir sicim gibi inmeğe başladı; bıyıklarında- ki buzlar çözülüp aktı. Dudakla- rinın üzerindeki sert demet, orada birdenbire bitmiş garip — bir çalı demetine, bir nebata benziyordu. Kar dışarda hâlâ devam ediyor” du. Akviranın müthiş kış gecele- köpek rinden biri.. Belki de muhtarın sa-. manlığını kurtların uluyarak birer birer sardığı dakikalar... ÜÖmer, onbaşıyı da bir kurda — benzetti. Elleri bir kurt pençesi kadar İiriy- | di; ateş karşısında olduklarından da daha büyük — gözüküyorlardı. Bir incir yaprağı kadar büyük ve sert... Yalnız ocağın — şbaşında bir kurt gibi topraktan koku — aldığı hissediliyordu. Yahut kara orman Üüzerinden gelen rüzgâr, tuhaf bir mırıltı içinde, nebat ve — hayvan, önüne her ne rastgelmişse onbaşr nm kulaklarıma kadar — getiriyor, bütün bunların derecesine — göre, ateş karşısında bir yaprak elyafı gibi, kulaklarının bu seslere karşı kımıldadığı görülüyordu. Ömer: — “Desene ki, dedi; jamr darmalar iyi dövüşüyor onbaşı! Onbaşı ıslak çoraplarını ocağa doğru sıktı: — Moskoflardan iyi, dedi, Durdu; ve belki de Ömeri yok- lamak istedi: — Eh, ya sen nerelisin? - | , Hazere kadar gittiklerini — “Sonra döndük!,, — dedi; ve Diclenin ötesinde bir kürt beyine ait ceviz tarlasında yaralandığını anlattı.: — Sağ omuzumdan; nah şurar dan! Onbaşı: KA — İyi, dedi. İnsah pişmek ister” se evvelâ yaralanmalı, Yalnız bir defa mı? — Bir defa! —— Fazlası da iyi değildir pek., Aptal derler adama, Hem, düşma- nma göre döğüşmelisin. Moskoflar yüz atar bir vururdu. Halbuki on atıp yüz vuracaksın, Bak — bizim jandarmalara. Çetenin — öküzünü nasıl delik deşik edip bırakmışlar. Akyviranda iyi domuz avı öğren- mişler demek, Onlarla hiç vuruş tun mu sen? — Hayır. Hiç karşılaşmadık. —— Yazık. Akviranlı mısın? — Yok. Kalecik — yolundan ik defa iniyorum. — İyi. Akviranlılar da Moskof gibidir çünkü. Ne yerler, ne yedi" rirler; ama iyi vuruşurlar. — Akvi- rana sarkacak olursak — onlardan Ve, Akviran köylülerile niçin zıt gittiklerini anlattı! (Devamı var) | ne, 1-200.000 Hirası da Ereğli kö- H.A BE R — Akşam Postası Millet Meclisi Bütçe müzakere- sini dün tamamladı 109 milyon lira fevkalâ- de tahsisat ve 250 mil- yon avans İâyihaları Meclise verildi Ankara, 30 — Büyük Millet Meclisi dünkü celsesinde bütçenin varidat kısmı üzerindeki müzake- relerini de ikmal etmiş ve böyle. ce yeni sene bütçesi tamamen ka- bul olunmuştur: Bundan sonra dev let demiryolları ve limanları umum müdürlüğü 940 malj yılı bütçesi kabul olunmuştur. Meclis bugün de toplanacaktır: Diğer taraftan 1940 mali yılı muvazenci umumiyesine dahil. ba- zı daire bütçelerine — 109.-922.000 lira fevkalâde tahsisat verilmesine Bit kanun lâyihası moclis heyeti u. mumiyesine sevkedilmiş bulunmak tadır- Bu kanunun hükümlerine göre bu Tfevkalâde tehsisattan 72.800:000 lirası milli müdafaa iş- lerine ayrılmaktadır. Tahsisatın geri kalan kısmımdan 20-491.-000 Hrası demiryolları — inşaatma, beş milyon - İirası zelzele mmlakasında yapılacak işler ve yardımlara, 2 milyon 731 bin lirası İstanbul . E- dirne asfalt yolile Vekiller Heyeti kararile tayin olunacak diğer yol- lara, 200.000 lirası da Tunceli mm- takasmdaki Islahat — programıma sarfolunmak üzere 28.422.000 İilra- Bi nafra vekâletine, 1.500.000 lira- sı muhacir iskân işlerine, 1-500:000 Lrası da tıp fakültesi inşaat ve te. tisatma tahsis edilmek üzere 4 milyon lirası sıhhat ve ictimal mu- avenet vekâletine, 2.500-000 lirası madön tetkik ve arama enstitüsü- mür havzasımda ödenecek eşya be- dellerine karşılık olarak iktısat vekâletine tahsis edilmektedir. Yine Meclis heyeti umumiyesine sevkedilen diğer bir kanun lâyi . hası ile de fevkalâde ve muvakkat mahiyette olmak üzere C- Merkez Bankasından 250.000.000 lira - ka- dar avans akdi için maliye vekili- ne salâhiyet verilmesi istenilmek- tedir. Kanunun maddelerine göre, bu salâhiyet 1939 Avrupa harbinin hitamımı takip eden bir sene ni - hayetine kadar olan müddet zar . fmda istimal olunabilecektir. 8 kânunusani 1940 tarihli anlaşma müucibince istikraz edilen 15 mil - yon İngiliz liralık altm bu avans muüucibince C. Merkez Bankasına tevdi olunacaktır. Avansın faizi ile İtfa şeraiti banka ile hazine ara - sında aktedilecek bir mukhvele ile tesbit ve tayin edilecektir. Güzel sanatlar sergisi cumartesiye açılıyor Güzel sanatlar birliğinin 17 nci resim sergisi Ankarada sergievin- de 1 haziran cumartesi günü saat 16 da açılmak Üzere hazırlıklar Derlemektedir. Bu sergide Güzel Sanatlar Birliğine men- Bup ressamların 152 resmi teş- Bu sergi güzel sanatlar birliğine mensup ressamların 152 resmi teş- hir edilecektir. Serginin açılma me- rasimi Maarif Vekili tarafından ya- nılacaktır. Sergi 25 hazirana kadar herkes için açık ve serbest bulu . nacaktır: ——— Teşekkür Heybeli sanatoryomunda yattığım milddetçe tedavime 'son derece iİtina gösteren hastanenin kıymetli doöktör- larmdan Fazıl Şerefeddin, Vıfkı ve hemşire İllet, Vecihe ve Altıfete teşak- kürü bir borç bilir, kendilerine son. suz minnettarlıklarımı alenen suna- Ankara, 29 (AAJ — Maliye Ve, kâletinden tebliğ edilmektedir: pılması hakkındaki 3828 sayılı ka, nunun muvakkat birinci maddesi hakkında aşağıdaki Izahatın veri- mesi faydalı görülmüştür: 1 — Bu maddeye göre beyanna- me yerecek olan ithalâlçılar, ver. gileri aritırılmış veya yeniden ver. giye tâbi tutulmuş olan maddeleri yabancı memleketlerden ithal e- den ve bu maddelerin licaretile | meşgul olanlardır. Bunlar ticaretile meşgul oldukları maddelerden bir kısmını memleket içinde mübayaa etmiş olsalar bile kanunan neşre- dildiği 27 mayıs 1940 tarihinde ge. rek yabancı memleketlerden ithal, gerek memleket içinde mübayaa etmiş oldukları malların cümlesini beyannamelerine dercetmeğe mec- burdurlar. 2 —. Toptancılar, senelik muame, leleri itibarile, satışlarının en az yarısından fazlasını tüccarlara ve sınaj müesseselere yapanlardır. Bir sene içindeki satlışlarının yarısın- dan daha fazlasını doğrüudan doğ - ruya müstehliklere yapanlar pera, kendeci addolunur. Perakendeciler değilerdir. Yalnız kanunun neşri Bazı vergi ve resimlere zam ya-. beyaname vermek mecburiyetinde | 30 MAYIS — İlla Son beyanname mecburiyetinde Toptancı ve peraken- deci nasil ayrılır ? Maliye Vekâleti beyannama mükellefiyeti etrafında izahat veriyor farihinde yüzer kilodan fazla kah. ve ve çay ve on tenekeden fazla benzin meecvudu olan ve bu mad, delerin ticaretile meşgüul bulunan perakendeciler beyaname vermeğe mecburdurlar, 3 — El tezgâhlarında dokunmuş olan ve istihlâk vergisine tabi bu- lunmayan pamuk, yün ve kıl men- sacatın salişile meşgül olanlar top. tancı da olsa beyanname vermek- le mükellef değildirler. 4 — Tütün ve müskirat bayileri, aynı zamanda kibrit te satlıkları takdirde kibrit Mmevcutlarını dahi beyannamelerinde göstereceklerdir. 5 — Beyannamelere, kanunun neş redildiği 27 mayıs 1940 günü sa, bahında mevcüit olan mallar der - colunacaktır. 6 — Şeker ticaretile meşgul olan ithalâtçılar, —toptancılar, peraken- deciler ve şeker fabrikaları beyan. name vermeğe mecbur değillerdir. Şeker'istihlâk vergisine yapılan ki- lo başına yedi kuruş zam, mart 940 ayı zarfında arttırılan fiyat içinde dahil bulunduğu cihetle, yeni ka- nun dolayısile şeker fiyatları yük- seltilmiyecektir. Sayını vatandaşlarca bilinmek ü- zere tebliğ olunur. . Zirat istihsal seferberliği Ankara, 29 (Hususi) — Milli korunma kanununun tatbiki dola . yısile ziraf istihsalin — arttırılması etrafında faaliyette bulunmak ( - zere mıntaka reislerinden Rahmi F ÖOke Akdenize ,Avni Akvardar Or- ta Anadoluya, Şevket Arı Marma- ra bölgesine hareket — etmişlerdir. Ziraat vekâletince mübayaa edilen 1000 kadar orak makinesi emir . lerine verilmiştir. Amerikaya sipariş edilen trak- tör, biçer - derer harman makine- leri vesair ziraat âletlerinin ilk par tisi memleketimize gelmiştir: İngiltereye ismarlanacak ziraat âletleri, mücadele ilâçları, baytari ecza ve malzemeye ait mukavele * ler de Ticaret Vekâletinca tasdik olunduğundan yakmda bunlar da memleketimize gelecektir. Ankarada Merkez, Kavakir, Çu- buk kazalarında kombinalar kuru. munun traktörler tarafından 100 bin dekar arazi sürülmüştür. Na - das mevsimi geçmekte, havalar fazla yağışlı ve tarlaelar çok otlu olduğundan köylünün bu vadideki istekleri çok fazladır. Köylü istek- lerinin imkân nisbetinde temini maksadile traktör ön beş günden - beri geceleri de çalıştırılmaktadır- Bundan başka milli yardım ko - mitesi tarafından Zirâaat Vekâle - tinin emrine tahsis edilen para İ- le 21 vilâyetten 10041 baş öküz satın almmış ve bunlar zelzeleden zarar gören ©O vilâyet köylülerine meccanen dağıtılmıştır. Amerikaâan demir * geldi Amerikadan gelmesi beklenen 2500 ton demirin yarısı dün — Amerikan bandıralı Eksminister vapurile — gel- miştir. Bu partide 1117 ton — çubuk ve borü halinde ve 59,5 ton da levha halinde demir vardır. Bu demirler ve- kâlet tarafından ihtiyaca göre tevzi edilecek ve tüccarlar vekâletin müsa- rım. Tahsin Hançer adesi olmadan satış yapamıyacaklar- " &. Milli Şef Dün Meclisteki dairele- rinde meşgul oldular Ankara, 30 — Reisicumhur İsmet İnönü dün akşamüzeri Bü- “yük Millet “Metlisine “gelerek Meclisteki dairelerinde bir müd * det meşgül olmuşlardiır. ; vj Dün akşam ekspres kaldırılmadı Avrupanın birçok memleketle - rinde harice giden trenlerin tatil edildiğini yazmıstık. Görülen lü * züm üzerine dün akşam da şehri - mizden Avrupaya gidecek olan ekspres hareket etmemiştir. Öğrendiğ'mize göre, Avrupa eks - presi bu akşam da gitmiyecektir. - — Bu sabahlüi konvansi- yönelle gelenler Yugoslavyadan Üüç kişilik bir muhacir alilesi bu tabahlti konvan- siyonelle şehrimize gelmistir: Belçika ve Fransadaki telobele. rimizden dönen olmamıştır. Yalnız Amerikalı bir tütün taciri gelmiştir: Memleketimizden tütün mübayaa edecektir. KÜCÜK HABERLER — # Fivvelkt gün İnegölde orta şid- dette bir zelzele olmuştur. Hasar yok- tur. * Çanakkalede açılacak olan has- tabakter kurgları İçin halkeavinde ya- prlan toplantıda elliden fazla bayan kursa yazılmışlardır. * Hazlran ayımnda — örtamektep ve lse mezunları arasmda yapılacak bir imtihanla denizyolları idaresine yeni- den memuür âalmacaktır. * Ziraat bankasmı tüccarın — elinde kalmış eski mahsul yapağı mübayâa- tmı dün akşam durdurmuştur. Bun- dan sonra teklif edilecok mallar yeni mahsul! sayılacaktır. * Çay ve kahva tacirleri dün top: lanarak gümrüklerde bulunan 40 bin çuval kahvenin çıkarılması iİçin Hen- —. ret vekâlefine müracaate karar ver- " mişlerdir. YORMU' .suguz YÜZ; M iHSAN : HAYIR.. FAKAT Bâk ŞEYLER)| ORADA OLDUKLAY GÖRÜ RINA EMİNİM -bir vatandaşa ne ' &e AKŞAM POSTA | Sahibi ve Neşriyat Ui | . Hasan Rasim “ g | İDARE EVİ : tstanbal Ankari 5 Pazla tuhese . Üztanbel Si Taigral Yan işleri telefonu : DÜŞÜNDÜĞÜM “"I Devlet idarelerint” hademe köylülef 4 1940 - 41 mali sent f | müzakere edilirken değtfl T Bay Refik İnce her yamall gibi bu defa da tenkitleri nakaşaya İştirak etmişti" mebus köylü hademeleri | gi dairelerindeki — miskin V? bgçif | hayatlarma bir son VeriP ,i rindeki tarlalarm gi lerini tavslye ediyor: esnasında Sivas mebusü " (p Uğurun kendisine V' arl hakikaton haklı ve pek İ yt |. Devlet dairelerindeki yf | iy lerin tenbol ve miskin bİF sürdükleri iddiasmım 087 nat ettirildiğini bu hademelerin ıuynl dan fazla, yapacakları iŞ | bette az İse, o zamali £ icap ederdi. Halbaki bü yt atimizce yersizdir. M y) kendi delirelerini zat — kendilerinden halk nazarmda devlet nin bir timsali gibi gö let dalrelerinin hali DeX? Karışık ve pis bir plr masa başmda oturan " gf run iş takibi için önütü' öi ve saygı tolkin edebilet” yir — savvur her halde sayff p » Çİn do güç olmasa gtf Köylülerin hademelilk na mâni olmak da büs sızlık olur. Köyünde W? olmrıyan veyahut İ y ni geçindiremiyecek K&0 w lan köylülerdir ki, gi ÜRE ederler, maden o # 4, rikgiara girerler ve F pt , Vi temin etmeğe uğrM kapısında bir hademelik "i İ köylüleri her halde w İ arasında çok bahtiyaf T icap oder. Zaten bunlf £ Za AF vi Ç ZT pek azdırlar: ! Şehirlerimizde ınnl ha rekefi, köüydeki t A | ll netlcesinde mütemadiy?? 6 DN di re akm eden köylü İN Üray bulacak döreceye M" dığı için bu köylüler 867 * miyet içinde rak meşakktatler içinde bildikleri parayı KÖY0 lerini — ko ha devam edebilir bir hald? lerit€ bilmek maksadile ' derirler ve lşlehnol“":.# yardım olmadan, V© " yi efradımı geçln&irl“ğ’ ei , hale getirmeğe muvaffak y lerse derhal dönerler: Bu za Hd Da eccmiyette İki bışh €| | zifesi görüyorlar " şehirde ve fakat dahâ icin çalışırlar. Şehrin " darcık yardımmı Çok Fi lâzımdır. Hademeleri ? yattan kurtaralrm derli tün hayattan mahrum tasma düşmemeliyiz" Z Suat ı.l ,' A eee tmn: ve dolayısile | ! larınm ehemmiyetli g selmiş olduğunu bİldÜ n ge silerin yüzde kırk ni5b K tırlmasını İs el talebi fen heyetine tetkik cektir. usulile yapılan müs ng da aynı sebeplerle ? rilmiştir: Şoförler Cemiyeti dÜ? Diğer taraftan ukğ d