13 Mayıs 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DD a. n *İ, nebati yağları | *u%iı Yt Sabunla Margari- | Mhhdidı tâbi tutmuş- NS Geta n Nayaber Vöi Na t:hî Üap İk ğ ıî%'"c meclisi bina- :ık RBamalı bayrağı Tiliyor, — Almanlar İŞgal etmişlerdir. mi W h P| Mi k ' :Z; bı:ı’_ılnmııı mükarrer kl #anar Si komüniat parti- B * Betikmi BN e köyr kmiş olân zeri- BN iğle .'-'"d! bulunan ziraat PD n v Mani olmamak ü- i 'Ningrad ve parti K Ea, h b nu:tıebi Üzerine sene Ir, a ' t ğ i! p Gönişüye lik ıeh"ka harbe ÖÜ 3_'0 etmeden 9p kı“l'ı.tle hareket "| 4, ak istiyor # Ğ h""’-—D-N-B- y Elta Amerika cümhur "h!ltü:o“_d"diği mesajda ü %"ln Nüfuzu ile yardım | h dı. b ü Mti ulunmuştur: ı 'i?n.ı”: Verdiği cevab- ai d, , Tinin bir mağiti- İ n Ptceği ümidini iz. 4 İ Tataresko şu Romen siyaze- olmadığmı te- ğ Npp , EN ACELE li %noı? CE .,Ş'_' B l teveg af fıq“ğuzveltin son be- Sürette müte. ' “Preisliğine yeni- u ' b:şnqu,n evvel bir N “nlmıya.cağmı bi. ıtr i a7 . a| lıt.âığeh bir netice mMmütaleasmda. Ş Yi Rlls)_ıa Bal- £ İ Tair nota aI ? İN Yvek Yü gıaz'lehrinrl!n biri a baar lyor; tarihli şu Atina — T | - | I V Rüm ; 'Kı.ı_ ü w İt | K,%.Bhir" nota vererek A flıfh'*kı.l Alkanlardaki vazi- h i.ln.ulduğunu kaydet- b Balk i KN a Merin, kanlardaki sta- W'hl * hiçbir — şekilde yi * "lrum bildirmiştir.,, Ü Âtina gazeteleri e Ve ÖV- *ı hktuı, nt::in'lar da böy K Vt hkı yolar ve A- n *S’ğ:nım' Jar böyle bir ha- ı wx.:*r;u&me"“'e!h yu- F E S ç İhtiyatla telâkki F ülı_n.. Ümet reisi Molotol ve Fransa u L V nazırları Çü SN b Gunrç" kabinesinin hç m'knm belli ©o- Üğa, e Bildirilen nazır- edi %, Nazır şun- t SA *hn Simon, maliye n İ?A | lişi ' Â ! hay y k“m ” V k*'& .:;:' dahiliye nazırı Mtayaş Tlemlekât nazırt hazırı Andrex, İ hqh Att nazırı Her- k “Barat nazırı Duff r K usust kon- ) l ÜN *dür İ a “%% -,:;'Mı Kadıköy “* sınıftan 200 t etmiştir. Bu Yemin ederek ZAyYİ ettim. " hiçbir hük- B BÜ Bazı kimseler | Ümat; namına Al- | Üa Almanlar izel Amsterdam, 13 — Holnadı *aş kumandanlığı nesrettiği çemiryey. mide Holândaya yapılan sevkul- ceyşi taarruzun akim kaldığını bildirmektedir. Taarruzlar, Ho - lânda kıtâaatının, muhariplik ev * safını tahminde aldanmışlardır, Almaâan g kıtaatı Holan- da Yesel hattı ile Peels bataklıklarından ileri gide- memişlerdir. Almanlar, Arnhemi içgal ettikten sonra garp istika - metinde biraz ilerlemislerse de Holândalıların mukavemeti karşı: sında tevakkuf etmek mecburiye- tinde kalmışlardır. Cephenin di * ğer noktalarında Almanların bazı yerlere nüfuz etmiş oldukları ha- ber verilmektedir. La Heyden haber verildiğine göre Almanlar şiçin —Suezkadda hazırlanmış olan Almân kales, şiddetli —muharebelerden- — soönra tahrib edilm.$tir. Bir çok Alman ölmüş diğerleri teslim olmuszlar. dir: TAARRUZDA MUVAFFAK OLAMAYINCA « Cephede kütle Hhalinde bir ta. şarruzla kendilerin yöl Aaçama ymea ve gok zayıat veren Alman- lar, mühim mıkdardâa parasütçü indirmek sistemini tatbik etmek. tedirler: : Alman parasütcilleri Holandaya yapılan Almean taarruzunun mu, sammem olduğunu gösteren delil- ler taşımaltadırlar: Zira bunların indikleri Mmmtekalarda — ellerinde husust hüviyet — varakaları bulu- nan, hususi vazifel-rle muvazzaf sivil Almanlar görülmüştür. Al: man paraşlite'ilsri. Panaz, köylü we her sınıf FHolânda 2-'ceri kıya> fetine bürünmektedirler. Buna sahit olan birisi, 12 a « ğustos 1939 da Vesilahyada Vel- sum şehrinde Holânda papazla - rına, jandarrrasına ve lskeı'"ın.e mahsus takriben 2000 parça üni forma olduğunu — söylemektedir. Almanların, bu üniformaları ne - den dolayı biriktirdikleri şimdi anlağılmaktadır. Bütün şehirlerde Alman para. şütçülerine karşı açılan mücadele son derece şiddetle devam etmek- te ve resmi makamat tarafından gok zecri tedbirler tatbik olunmak tadır. Kontrolu kolaylaştırmak maksadiyle eller'nde hüviyet Va. rakası bulunmayan eşhasin kur- şuna dizilebilecekleri kararlaştırıl. mıstir: îı Heyde ahalinin saat 2030 dan gonra fokafğa çıkmasi yasak adilmistir. Halk resmi makamatla aıkı bir el birliği yapıyor- Aske- rin ve halkın maneviyatı mükm:- meldir- ; As&keri makamat ve zahıta, holan Aada bir kac vüz sönheli kimse- vi tevkif etmirslerdir. Bütün mühim — binalar şimdi s1kı bir nezaret altında bulunu- yor. Bu tedbirlerin tesirile, ha- inlerin bir arava toplanma te . şebbüslerinin önüne geçildiği zannolunuyor. Halkı, beraberlerine yiyecek alarak gşehri terketmeğe davet eden ve düf#man tarafından isaa edile haberlere karşı rad. ahalisini ikaz et- kesin evlerinde kal tavsive etmekte. 10 mayıszta cerayan belerde Almng ordu. su kara kıtaatınm ve Alman para- şütçülerin'n Holanda üniforması ta sıdıklarmı, bu halin harb kanun- larına ve âdetlerine —mütedâir la Hey mukavelesinin 28 üncü mad. dPıî'n. v at * .. Seraman GAT se — Fbnlara karsı siddetli hattı ile Pels bataklıklarını aşamadılar "Şimdi çok miktarda paraşütçü ındirmek usulünü takip ediyorlar KALKAN GİBİ KULLANILAN v ESİRLER Hükümet bundan maada Alman kıtaatının esir edilmiş Holanda 2s kerlerini ilk safa dizmekte tered. düd etmediğini tasrih eylemekte ve: “Hitlerin şeref ve kahraman- lik tâbirlerini ne manaya aldığı şimdi anlaşılıyor” demektedir:- YERLİ ALMANLARIN HÜCUMU Holanda başkumandanlığı, Laheyde ikamet eden Almanların şehrin merkezine yürümeğe teşebbüs ettiklerini, fakat bunların bir Holanda müfrezesi tarafından tardedildiğini ve — mütearrizlerin teslim olduklarımı bildirmektedir- Amsterdamin bir çok caddele. rinde çarpışmalar olmuştur, fakat askeri makamat İl mayıs akşamı vaziyete hakim bulunuyordu: Askeri makamlar, Holandalılara karsı herhangi bir hasmane hare- kçfte bulunan bir kimseyi barındı. tedbirler a- lmacağını ilân etmistir- TAYYARELERİN FAALİYETİ Hollanda hava nezareti sabahın saat beşinden itibaren kısa fasıla- larla memleketin muhtelif nokta. larında Alman tayyareleri görün. düğü haberini radyo ile vermiştir- Bu tayyarelerin hemen hepsi cenu- bi şarkiden şimali garbiye doğru uçmakta idiler: Dün Amsterdamın tam merke. zine isabet eden 4 bomba, en az 20 kişiyi öldürmüsştür.- AMSTERDAMDAKİ İNGİLİZLER başkonsolosu, —Amster- bütün İngiliz va. emirlerine verilen binmelerini tavsiye İngiliz damda bulunan tandaşlarınm son vapürâ eylemiştir- İngilterede paraşütçülere karşı tedbir. alındı Londra, 13 — İngiltere dahili. ye nezareti kararile dün 16-60 ya. | şiında düşman milliyetinde olan ve İngilterede ikamet eden 3000 kişi temerküz kamplarında hapsedil- mişlerdir.. Muharib olmayan milli- yetten olan yabancılar için de tedbirler alınmıştır. Bunlar akşam 8 den s#onra ve sabah Ğ dan ev. vel sokağa cıkmayacaklardır. Bun lan hususi öotomobil ve bisiklet de kullanamayacaklardır: Bu tedbirlerin sebebi düşmanın paraşütle İngiltereye asker indir. dığı takdirde memlekette onlara yardım edebilecek kimselerin ser- best bırakılmamasıdır: Bu maksad. la memleketin mühim askeri mev, kileri tel örgüleriyle tahkim edil- miştir. Ve başka tedbirler alın- miştir - Sunday Grafik ve Sunday Tay- mis gazeteleri, İngilterenin hususi bir kıta ihdas etmek suüretiyle paraşütçülere karsı tedbirler aldı. ğını haber vermektedirler- Yolların ve tayyare meydanla- rının müdafaası için her türlü ter- tibat almımmıstır. Sevyar kıtaları telefonla — haberdar — edehilecek nlan, mitralvözlerle miücehhez, bi. zikletli ve matosikletli kuvvetler Sazırlanmıstır. - Bir İnsili7 denizaltı gemisi battı Londra, 13 — Seal isimli İngi. liz deniz altı gemisi Üssüne dön- memiştir: Zayi olduğuna hükme, Jdilivor. Bu deniz altıda tayfa ola- vak << kisi bulunuyordu: , HABERN — Akşam Postası W HERON'RLADIYO, Polandada sevkulceyşi ilaarruz akim kaldı Belçıkada ; Müukabil taarruz karşısında Almanlar gerilediler Liyej önlerinde mütte- fiklerin de iştirakile büyük muharebeler oluyor Brüksel, 13 — Belçikada bil> hassa Liej önünde müttefiklerin kara ve hava kuvvetlerinin iştira” kile büyük muharebeler olmakta” dır. Dün — Belçikalılar tarafından kuvvetli bir mukabil taarruz ya” pılmış ve birkaç saat içinde vazi'" yet Belçikalıların lehine dön' müştür. Almanlar, Limbourg mın takasında her taraftan ricat et * mektedirler. Almanlar evvel ” ki gün Hasselt mımnta kasında bir muvaffakıyet elde ec mişlerdi. İlk hat gerisindeki Bel” çika müdafaa hatlarını bir nokta” dan yarmışlardı. Belçika hatları tekrar birleşmekte güçlük çek” mişlerse de buna muüvaffak ol duktan sonra yaptıkları mukabil taarruz o kadar şiddetli olmuştur ki, Üüssülharekelerile temasları” nın kesilmesinden korkan Alman” lar, Hasselt'e doğru ricat etmeğfe başlamışlardır. Şimdi bu mıntaka” da büyük bir muharebe cereyan etmektedir. Mühim mıktarda İngiliz ve Fransız hava küvvetleri, harekâ' ta istirak etmektedir. Albert kanalı mıntakasındaki askeri harekâtın müsait bir vazi' yet aldığını gösteren telgraflar teeyyüt etmiştir. 100 den fazla Alman tayyaresi Belçika üzerin” de Belçika ve müttefik kuvvetleri tarafından düşürülmüştür. TAYYARE BOMBARDIMAN- LARI VE PARAŞÜTÇÜLER Almanların tayyare baombardı" manları ve paraşütçü indirme te" şebbüsleri devam ediyor. Dün gece Brül:sel civarmna inen birkaç yüz Alman paraşüiit - çüsünün, hemen hepsinin zarar veremiyecek hale getirildiği söy leniyor. Bu paraşütçüler, bazan beraberlerinde bir manken geti- rerek tarassutla meşgul olanları şasırtmak için indikleri yere bırak maktadırlar, Bunlar işçi ve köy- lü kıyafetine girerek ahali arası * na karışmakta ve halkın mane - viyatını bozmağa çalışmaktadır - lar. . * . Liyej * Brüksel hattı üzerinde mültecileri hamil iki tren bomba ve mitralyöz ateşine tutulmuştur. Kadınlarla ve çocuklarla lebalep dolu olan vagonlardan, yürek- ler parçalayıcı sahneler cereyan etmiştir. BELÇİKA TEBLİĞİ Dünkü Belçika tebliği şudur: Kıtaatımız tarafından İşgal edilen mevzilerin büyük bir kısmında şiddetli müsademe- ler cereyan etmiştir. Kiıtaatı- mız hava filolarının yardımiy- le taarruza geçen zırhlı cüzü- tamları faaliyetine rağmen iş gal ettikleri araziyi muhafaza- ya muvaffak olmuşlardır. Mo- törlü düşman cüzütamlarına karşı yapılan Fransız mukabil taarruzu muvaffakiyetle neti- celenmiştir. Birçok düşman tankı tahrip edilmiştir. Albert kanalını kayıklarla geçmek te- şebbüsü müdafaa kuvvetleri- nin ateşile akim kalmıştır. Kı:- talarımızın gerisinde mütead- dit hava bombardımanları ol- muştur. ALMANLAR ALBER KANALINI NASIL GEÇTİLER? Belçika başvekili dün aksam radyoda verdiği bir nutukda aske- ri harekâtı anlatmıştır. Başvekilin verdiği izahata göre Almanların cumartesi günü Alher kanalımı geçmeya muvaffak olma- ları, bu civardaki İki köprüden bi. / Harp ruhiyatı ve tahlilleri : 6 “Eski ve modern har bin psikoloj ık çehresi, Yazan: Dr. R. Adasal SKİ harplerle ortaçağ harp- leri arasında — ne kadar iark varsa, yarım asır evvelki sa- vaşla bugünkü savaş — arasında o nisbette bariz farklar vardır. Yir- minci asırda koca bir İskender gi:- bi kırk bin piyade ve birkaç bin süvari ile Ganj nehrinin kıyılarına kadar artık gidilemez. İlmin de- vamlı ve gözkamaştirıci - keşilleri, makine medeniyetinin mümkün mertebe daha fazla insan — öldür- mek için ortaya döktüğü şeytani silâhlar ve binbir içtimat ve iktı- sadi tecelliler yeni harbin çehresini büsbütün değiştirmiştir. Son bü- yük Avrupa harbinde evyelden hiç tahmin — edilmiyen “Jülvern- vari,, birçok şeylerin — yer aldığı, hergün yeni yeni sürprizlerin mey- dana çıktığı görülmektedir. Elek- trikli maynlar ve kızaklar, — çelik istihkâm şehirleri gibi müdafaa silâhları bilhassa büyük milletler arasındaki harpte çehresini tama- mile değiştirdi. Mali, iktisadi, ru- hi ve ahlâki âmillerin de tesiri ka- tılınca büsbütün yeni ve mütema- diyen sevk ve idare plânlarını de- ğiştiren başdöndürücü harp şekil- leri karşısında bulunduğfumuzu gö- rüyoruz. Bugün artık — yalnız ba- şına olarak silâhlar — değil, karşı karşıya saflar, disiplinler ve fikir cereyanları çarpışmaktadır. Mo- dern harp “millet — ve ordu,nun yanyana ve tek gaye için dövüştü- ğü bir kütle harbi, baştanbaşa bir vatan, bir kıta ve hattâ bir dünya harbi olmuştur. Eski tarihlerde “Roma,, ve “Al- be,, şehirleri arasındaki garip mu- harebe meşhurdur. Romanın Ho- raslar adlı üç, Albe sitesinin de Curiaces adını taşıyan üç şampiyo- nu her iki ordu muvacehesinde çar- pıştılar. Maksat bu iki — milletten hangisinin kumanda mevkiine ge- çeceğini tayin etmekti. İlk hamle- de iki Romalı Horas öldürüldü ve üç Horas da yaralandı; fakat sağ ! kalân üçüncü, “Horas,, ayrı ayrı | olaAMti *bu yaralıları ükdürerek Ro- ” manı-; <alerini temin: — Aşti. Çok daha sonraları ordular — devşirme usulile rastgele toplanan insanlar- dan teşkil ediliyor ve bunların ah- lâki ve manevi kuvvetlerine, bilgi- lerine hiç ehemmiyet verilmiyor- du. Bu insanlardan yegâne bekle- nen şey atılgan ve fedakâr olmak- tr. Derebeylik — insanları bir sürü aç ve çıplak çapulculardan ibaret- ti; tabiatile bu gibi asker ocakla- rında ve birliklerinde disiplin de- diğimiz şeyden eser yoktu. — Eski ordularda muharebe usulleri de çok sadeydi; uzun boylu talim ve ter- biye yoktu; zafer daha ziyade il- mi bir tabiye kullanan kumandanâ bağlıydı. Silâhlar mükemmaeleştikten harp makineleştikten — sonra her şey değişti; artık yalnız savaş zar manlarında değil, hazar zamanla- rında da daimi ordular ihdas edil- di. Demek ki, eski harplerde cep- he gerisindeki halkm — en büyük kısmı asüde bir hayat yaşıyor; an- cak istilâ yolları üstünde olan şe- hirler müteessir oluyordu. Fakat büyük halk — kütlelerine fenalık yapmaktan, harp haricinde yaşır yanları gıdasız bırakmaktan çeki- nirlerdi. Zamanla ordu ile millet arasındaki perde incelenince mu- haripler düşman topraklarında fe- nalıklar yapmaktan, vergi ve ta- mirat parası istemekten ve esir a- layları teşkil etmekten geri kalma- dılar. Bu suretle yavaş yavaş düş- man asker ve düşman sivil arasın” da büyük “bir fark gözetilmemeğe başlandı. İstilâya uğrıyan mınta- | rilmişti. Demek ki yirminci kaların yağması, açık — şehirlerin bombardımanı, esirlerin zorla ça- lıştırılması, zamanımızda — tecem- mü ve tahaşşüt kamplarının teşkili ticaretgemilerinin — torpillenmesi gibi harp faciaları — ve tahripleri ister istemez millet ile orduyu ka- rıştırdı. Muayyen bir tarih koya- mıyacağımız bir zamandan itiba- ren ordu ile millet arasında geniş bir kollaborasyon başladı. Bugün bütün bir millet zaferin — istihsali için müşterek bir vazileye davet e- dilmektedir. Kimi cephede silâhla, kimi havada tayyare ile, kimi fab- rikada ellerile, kimi de lâboratu- varda veya hastanede hem kafası ve hem ellerile çalışmaktadır. Artık modern harplerde bütün memleket ve millet mevcut olan her türlü silâhlarını ve bunlar ara: sında siyasetini, sanaylini, — tica- retini, ziraatini, ma.i kudretlerini kullanacaktır. Artık yalnız başına olarak bir millet sade kurşun, top veya tayyaresine güvenemez; bun- larla muvazi olarak bütün maddi ve ruhi kudretlerini aynı gaye için seferber etmektedir. Esasen gözle- rimizin önünde bütün Iıstırab ve- rici facila tablolarile Şanghay, Mad rit, Varşova, Helsinki ve Oslo na- sıl kkenulak — nevzatlarından en pirilani ihtiyarlarına — birer harr makteline sahne oldularsa yakın bir tarihte yıldırım harbinin zaru- ri tecellilerinden olarak daha bir çok mamurelerin — hak ile yeksan olmaları daima kuvvetle — muhte- meldir. Fransa ve İngiltere resmen harbe girmeden önce garp cephe- sine yakın ve tayyare hücumlarına maruz olan Strazburg gibi şehirler boşaltılmış ve büyük — Londra ve Paris çocukları ana ve babaların- dan ayrılarak uzak köylere gönde- asır harbi çocukları ve hattâ Luvr gibi büyük müzelerdeki şaheserleri da- hi affedemiyecek kadar büsbütün başka ve merhametsiz bir şekil al- mıştır. ş Maamafih daijma harin ön sa- fimda en maddi teneffüs feragati ve ölüm istihkarile çarpışan muha- ripleri bugünkü — (ordu ve millet) savaşının başına geçirmek İâzım: dır. Ordu için büyük ve nihai za- ferlerini memlekette nazari olarak sivil dediğimiz diğer fertlerile pay- laşması gerçi bir ıstırab uyandırır gibi olmaktadır. Fakat ekseriya or- du fedakâr ve alâyişten âzadedir; onun bir çok şahametleri ve muci- zeleri nihayet bir “meçhül asker,, âbidesine intikal eder. Binaenaleyh bugün “bir vatanı kurtaran muci- ze ve kudret sırf ve yalnız kan damlaları değildir.,, diyen müte- fekkirleri ve hattâ büyük kuman danları cerhedecek kadar — küçül- mez, Gayenin ne şekilde ve ne vasıta ile olursa olsun vatanın — girişen mücadelede — muzalfer olmasıdır. Bugün Skandinavyada karşılıklı d_övüşcn iki ordunun hakiki gaye- si sade toprak almak ve mahallin- de şövaleresk zaferler — kazanmak değildir; bütün mücadele — demir, petrol vesaire gibi ham maddeler etrafında cereyan etmekte, ve ab: loka harbin vechesini tayin etmek hususunda büyük bir ehemmiyet almaktadır. Onun içindir ki mor dern harpte millet ile orduyu biri: birinden ayırmak imkânsızdır. Zat fer şerefi baştanbaşa galip milletir veya bir hızbin olacaktır. Erzurum — ördücvinde verı'leh (harp tuhiyatı) konferansı — seri- sinden parçalar. ! rini berhava edecek Belçika zabiti bir tayyare bombasiyle ölmüş, bu yüzden Alman motorlü kuvvetle. ri köprüyü işgal ederek üzerinden gecmişlerdir: Belcikalılar mukabil taarruzda —Almanlara zaviat ver- dirmişlerse de ileri hareketlerini durduramamışslardır. — Belçikalılar bunun üzerine yeni müdafaa hat. larmma çekilmişler ve Almanları 0- rada durdurmuslardır. Bu sırada bir zabit köprülerden birinin infi - lâk deposuna kadar giderek ateş vermis, kendisi de berhava ol- mustur. Sağlam kalan diğer köp- rüden Almanlar ilerlemişler ve Liyej müstahkem mıntakasına ka. dar #elmislerdir. Fakat hu ilerleyi. si idame ettirememislerdir. Basve kil xafere olan katf imanınr- tebha- ruz ettirmiştir. — J Münhal mebusluklara parti namzetleri seçildi Ankara, 12 (ALA.) — 12-5-940 ta- rihinde yapdlan intihapta boş olan Ay din mebusluğuna Eminönü — halkevi reisi AgAh Sırrı Levent, Bilecik me- busluğuna Adanada Gülek limited şir- keti müdürü Kasım Gülek, ve Z guldak mebusluğuna siyasal bilgiler okulu profesörü Hazım Atıf Kuyü— cak, Cumhuriyet halk partisi namze- di olarak ittifakla seçilmişlerdir. Efganistanın Ankara sefiri geldi | Efganistanmım Ankara elçisi Muhartla med Faiz Han dün şehritmize gelmiş va Parkotele inmiştir. ! Sefir, birkac gün burada kalacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: