15 Nisan 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

15 Nisan 1940 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| leri, © Kömferaneı besinci ME aya buzla Rüzrelt rad ia Bili yene; tir, e “e Vesasz elçisini Ül gr — amli olar taz e Parise gelmiş- MN 150 kişi bulu Uç kişi in- diğerleri kur ve Parekim kayınpederi SA, Misir Tahran Pap tayin edilmiştir. M. Yeri di Memuriye- şir a, e Bezaretler ve May, & GOĞNL telsiz. istas Mar, pim nezareti ahiliye olunacak #ldirmak — için &vter ve bina- | edir, | KOrunma N kendisine deyi »., lâzımdır. iklerinin i anlatıyor Aa) — Pasit | “8811 Kontra- emleketimizi bir muhar- © beyanatta bu SUDA töşkİ- Sey, On tedbirleri | alaya ika çok mü. Bi Pen Mü Türk hükd- Tünina busu- mütehassı- ant etmeyi Bu husus. latin bü- ederim. Bir. Mi esnasında ee eri de bir höninu. ğ ee Rig © sa İş ggahiyetini ve tad, dolarin ne i a Malay ana düş- ki Ap m 2 Khaza ser. deri bir kaçın. edi kek etmek. Ni e ç vi k İsteri m. tç6 Si e afblerin Mü, Ky Mügp çile edilmesi. O te Miliny * Binaena- ia yl k IM 6öas. ük da eya go runmayı Malaya 16 mükel- ti, keme ek Sin uniya a de amanda en va e haz duy. iy 0 çk wi let, bir 2İ ve tatbi. Midg; de lr er tatbik ot. bilg İşlerini Km ai lerini ve Hitler her hata işlemiştir ihdas ettiği yeni cepheden Almanya- nin yandan vurulması tehlikesi vardır Londra, 14 (A.A) ajansının siyasi muhaı yor: Londranın Röyter yâzr iyi malâmat alan mahafilinde beyan edildiğine gö- re Sksndinavy as Almanlar tö- rafından istilâsı iki suretle tefsir edilmekte: 1 — Danimarka ve Norveçin istilâsı çok geniş bir taarruz runın ilik parçasıdır ve bedefi de müttefikleri şaşırtmak Notveçe koşturmak, N.rveç koylarında müşkül hareketlere sevketmek ve | bu esnada da bambaşka mıntaka- larda büyük kuvvetlerle taarruz- da bulunmaktır: 2 — Danimarka ve Norveçin östilâsr münferit bir hâdisedir ve mevzii kiymeti İçin yapılmıştır. l Eğer doğru ise birinci faraziye, Hitler, müttefiklerin ötedenberi arzu edegeldikleri bir şeye te- sebbüsü bizzat kendisi yapmış 6 luyor: İki cephede harp etmek... Buğlin müttefikler Almayan ile yalnız iki cephede değil mütcad. dit cephelerde harbetmeye Kazır. dır. HABER aşan öefürladen amanyanın gayesi şaşırtma- ca oyunu mu: ? “Harp Amerikaya Londra mahfellerinin fikrine göre bakımdan r ikinci şık doğru ize, Hit- bu hareketi aklım kaybet risinin hareketidir. Norveç Alman deniz altıları- na İyi bir sığınak olacağını zan. netinişir. Halbuki, Norvec suları bitarafken herhalde şimdikinden daha iyi bir sığınak teşkil ediyor. du ve Alman donanmasının bü- yük bir kısmının feda edilmesine değmezdi. Binaenaleyh iddia edilebilir ki, Almanya garp İstihkâmlarının örkasında durarak Rusya ve Bal karlarla ticaret münasebetlerini takviye etmek ihtimalini kaybet- miştir, İki cephede harbetmemek için Rusya il: yap çok pahalı pa. zarlik boşa gitmiş ve Hitler biz. B Zi i 5 rat kendisi ikinci bir cephe ihdas etmiştir; hem de bir deniz cep besi, yani adet faikiyeti el aleyhinde ve Baltık denizine dö- külen maynların da gösterdiği se) bi.yandan çevrilmek ve vurulmak tehlikesini gösteren bir cephe... Italyan donanması manevraya çıkıyor Cianonun adamı “İtalyanın harbe girmesi ihti- mali pek yakın olabilir,, diyor Roma, 14 (A.A.) — Hariciye nazırı Kont Ciyanonun gazetesi olan Telegraf'ın başmuharriri Ansaldo bugün İtalyan kuvvetle" rine radyoda bir bede bulun” muştur, Ansaldo demiştir ki Geçen haftanın hâdiselerinden sonra hiç Avrupa devleti harp ten ayrı kalamaz. Bu, en uzak ol. duklarını zannedenler üzerinde bile her an patlıyabilecök müthiş bir harptir. Vatanımızın sonuna kadar harp haricinde kalabilece. gini zanneden her İtalyan hata e der, hayale kağaılır. Harp Norveçte patladı, harp İtalyada da patlıyabilir, Bundan bir ay evvel çok uzak addedilecek olan bu ihtimal belki de çok ya - kın ve hattâ zannedebileceğiniz - den üs daha yakındır. DENİZ MANEVRALARI Roma, 14 (A.A.) — İtalyan fi. losunun ilkbahar manevralarına , te.ddit ihtiyaçlara cevap ver. wek için filhakika büyük bir elbirliği lâzımdır. Sığınskların yapılması ve yangın bombalarının tesirleri ne karşı yardı ekiplerinin yetişlirilmesi gibi hususlarda meselâ halkın yardımı ve mev. zuubahs meseleyi İyleç takdir etmiş olması, esasen en evvelâ kendisinin istifade edeceği bü- yük hizmetler görecek mahi- yetlerdeki ışıkları maskele- mek emredilmişse ticari ve u- mumi tenviratı azaltmak vesa- ire gibi tedbirlerin zamanı g£€- lince temamile yerine getiril mesi lâzımdır. Bu tedbirler en basit emniyet tedbirleridir. Türkiyedeki vazifemin bitti. ği susırada beni büyük bir hüsnükabülle karsılayan Baş- vekille ve Dahiliye vekiline karşı duyduğum derin minneti . 15 nisanda başlanacağı s5ylen . mektedir. SELÂNIK VE İTALYA Sofya, 14 (Hususi) — Utro gâzetesinin Roma muhabiri İtal yanın siyasi vaziyeti hakkında Şunları bildirmektedir: Roma mahafilinde, Balkanların uğrıyacağı bir taarruz karşısında İtalyanın hareketsiz kalamıya- cağı, meselâ Seliniğin İngiltere ve Fransa tarafından işgali gibi bir hâdise üzerine İtalyanın mu. hâkkak harbe gireceği kanaati hâkimdir. İtalyan Omatbuztu (İtalyanın böyle bir harekete sevkulceyşi bakımdan lâkayt kalamıyacağını tebarüz ettirmekte ve yabancı bir kuvvetin Balkanlarda yerleşmesi” | re müsaade edemiyeceğini, zira Selâniğin İtalyan merifaatleri i . çin ne kadar büyük bir sevkul. ceyşi kıymeti haiz olduğunun geçen harpte görüldüğünü ilâve etmektedir. tekrar İfade etmekle rm. Diğer taraftan herkesin ter vaziyeti karşılamasına müsait- bahtiya- Pasif korunma (o tedbirleri almak İçin ziyaret ettiğim muhtelif şehirlerde muvaffa. kiyetle çalışan otoritelerle bir kaç hafta beraber çalışmak benim için çok zevkli olmuştur. Anka ra, İzmir, İstanbul gibi ziyaret ettiğimiz şehirlere gelince, bil. hassa buralarda meydana £e- tirilen muazzam eserleri bu ş$6- hirlerin insiyati?f ve terakki! zihniyetlerini imar plânlarının tanzim ve tatbikma ayrılan büyük hissenin gösterdiği can- tık ve hayatiyetlerini hay- ranlıkla temaşa, aynı zamanda büyük şehirler arasında güzel eserler moydana götiren bir barış mevcut olduğunu da mü. şahede ettim.,, | İngiliz kralının Norveç Akşam Postası ASA | yaklaşmıştır. Amerikan gazetelerinir meşgul oldukları mesele bu.. Nevyork, 14 (A.A.) — Bu &a. bahki gâzetelerin aşkca mevzuu rbin Amerikaya yaklaştığıdır. Nevyork Times gazetesi diyor kit “Almanyanın hareketi bitaraf. lara intihap imkânı bırakmamak tadır. Harbin gösterdiği son inkişaf - lar Amerikayr şimdiye kadar itti. haz etmiş olduğu hatı hareketi yeni bir tedkika tabi tutmaya sevkeder. Amerikan menfaatleri Groenland ve İslanda meseleleri. nin çok fevkindedir.” Nevyork Herald da şöyle yazıyor! “Bugün de 1917 de olduğu gi- bi, Amerikan milleti harbe gir mek fikrini reddeder. Fakat bü- gün 1917 de olduğundan fazla harbin Amerikan menfaatlerini tehdit ettiği görülmektedir. Bu menfaatleri koruyacak yegâne şey müttefiklerin galip gelmesi ve Almanyanın ezilmesidir. E. ger, Amerikanın menfaatleri o- nun ancak, harbe girmesile kur- tarılabileceği anlaşılırsa, Ameri- katın harbe girmesi fikrine alış. mak lâzımdır.” Garp cephesinde vaziyet Paris, 15 — Röyter ajansının | Pratısız ordusu nezdindeki hüsu. si muhabirinin bildirdiğine göre, gürp cephesinde yakında büyük bir taarruz başlayacağını göste. ren hiçbir emare yoktur, Dünkü Fransız tebliği şudur: “Vosgeslerin garbinde muhte Hf noktalarda düşman piyade| müfrezeleri topçusunun müzahe- retile hatlarımıza yaklaşmaya te- şebbüs etmişlerdir. Bu müfreze. ler tardedilmiş ve düşmana zayi. at verdirilmişti kralına mesajı * Londra, 14 (A.A.) — İngiliz Krah Corc, Norveç Kral: Haako- na aşağıdaki telgrafı göndermiş- tir; “Almanyanin taammütle ve 30“ imes bârbi memleketinize yay . dığı bu tehlikeli ssatlerde, ma- jestelerinin ve Norveç milletinin gösterdiği vakar, cesaret ve ik damdan dolayı, majestelerine biz. gat benim ve bütün Britanyanın derin hayranlığımızı bildirmek isterim. Nörveçin geçirmekte olduğu bu imtihan saatlerinde Norveçce karşı derin bir sempati ile müte. hassis olarak majesteleri temin cderim ki, h Fransız hükümetile tam işbirliği halinde, Norveçe bütün yardı * manı vermek Üzetedir, Bu suretle Norveçlilerin yanında mücadele ederek, müttefikler, bu namussi - kenliği, Almanlar ne kadar ça . buk yapmış ise o kadar çabük silmeğe yardım edeceklerdir. Balkan ekonomi konseyi toplanacak Ankara, 15 — Balkan antannı eko. Bömi konseyi maymın 21 ainde Dub- rövnikte toplanacaktır. Konseyin İç- tlmal 4 hazirana kadar dovam edecek tir, Demir beyannameleri müddeti bu akşam bitiyor Demir stokları hakkında' . beynn- gamelerin verilse müddeti ku akşam Yiteceklir. Şimdiye kadar şehrimizde beyanname vermiş olanlar 200 kişiyi geçmişiir. Müddet tamam olduktan sonra tlexret müdürü beyannamelerde | ki miktarisrı kontrole başlıyacak ve #llerinde demir bulunduğu halde bs. yantinme vermiyezleri de takip ede cektir, Ügüphesiz Meseleler Ahlâk ve seciye kusurlarımızdan bazıları (tlâriç ez cemiyet) vaziyetins Konulacak kimseler Yazan : Ahmed Muhtar KEVAKIBİ Akilli ve basireti o atalarımız: “Deşilmiyen çıban azar” demişle bilmek gibi irfan ol. maz,, demiz. Eb hayırlı tçeğmi insaf), şüp- hesiz gerek şahsi ve gerek umu. mi noksanları, ve kusurları göre, bilendir. En yüksek irfan, kendi noksan- Yarımızı, kendi okusurlarımızı bil. mek ve anlamaktır. Cemiyetin en yüksek mertebe- #i, en faydalısı ise muhakkak ahlâ- ki kusurlarımızı, #eciye noksanla, rımızı meydana koymak.ve bunla. rın izalesi çarelerini aramaktır. Bu vazife adelâ mukaddestir ve her milletin İlim ve kalem ve tec- rübe erbabı için vazifelerin eni büyüğü, ve en hayırlısıdır. Her ne sebebe mebni olursa ol- sun bü vazifeyi, büyük medeni ce- saretle, bakiki (feragati nefis) le ifa etmiyen ilim ve kalem erbabı, pek kötü, bir hamiyetsizlik irtikâb etmiş olurlar. On yedi sene ewvel ahlâki ve seciyevi, ve terbiyevi ve elbillt ku. surlarımızdan bazılarını pek çiy ve pek aci bir lisanla vatandaşları. ma anlatmıştım. bir hakimi: “Tek. ü de: “Fin hayırı, en hakikatleri vicdanlara yerleştirmek ancak bunları muta» #il söylemek ve mütemadiyen an, latmakla mümkündür., diyor. Bu yüksek nasihatlere göre ah- lâki, seciyevi, terbiyevi ve cibilit Kosurlazımcdan bazılarını, &nlat. Sul hamiyet ikabı sddediyorum- Gençlik çağımın iplidalarında rüşvet alan kimselere karşı kal- bimde derin nefret ve şiddetli hu- #ümet duyardım. Yaşım İlerleyip mübarek oramazanlarda, bayram. larda iftarı ve tebrike ve kış ge- celerinde sohbete gitmeğe başla- yınca pek elim şeyler öğrenmeğe de başladım; meselâ mevkil çok yüksek bir zatm konağında maruf kimselere tesadül ederdim; musa- hatelerini dinlerdim. Bu kimseler. den biri yüksek bir makamda bu. lunan bir şahem pek az miktarda rüşveti dahi kabul ettiğini söyle. yip bu adam hakkmda nefret ve istikrahmı gösterirdi. Diğer yük- sek mükâmit bir zat: “Aman efen- dlm, pek iyi bilirim, bu adam tayin buyurduğunuz miktardan çok az rüşveti de: (Kısa günün kârı az. dır) diyerek kabul eder. Pek rezil bir şahıstır, derdi, üçüncü bir kimse - ki yine yüksek bir makamı İ Jegal eden bir gahıstır - buşmürte- kip kimse hakkmda daha ağır it. hamlar serdederdi. Bu aralık siyah redingotlü ve pantalonlu ve siyah boyunbağlı ve oldukça terbiyeli ve hattâ frenkçe tabirle (stile) bir a- ğa, Salonun kapısmı ardına kadar açarak, eski tabirimizle (kerli fer. li) hir kimseyi aalonn sokardi Koltuklarda ve kanapelerde otu- ran (ricali kiram) yerlerinden fırlayip bu kimseyi hürmetle se- lâmlar ve herbiri yerini ikrarı ede. rek hulüs gösterirdi. Ben de her- kesin hürmet gösterdiği bu şahsı ayni hürmetle selâmlardım; fakat sohbet tekrar başladıktan biraz sonra bu şahsın bir iki dakika ev. vel sefil ve zelil bir mürtekip öl- duğu anlatılan ve hakkında nefret ve istikrah gösterilen adam oldu- Eunu öğreninee | zihnim karışır, gönlüm bulanır, kulaklarım uğul damağa başlardı. Derin kayret, pek acı Inkisara uğrardım ve bu 26 1) gahis giderken selim vermez. dim Lâkin, ömrüm ilerledikçe böyle acı ahvali ve kötü harekâtı müte- madiyen görerek alıştım ve en $€- fil mürtekiblere selim vermeğe basladım. Fransada Uatrik o(Ousiric) na- mında bir banger iflös etti. İflâs hileliydi ve bankasına para koyan yüzleree orta halli ve küçük esnaf büyük zarara uğradılar. Bu sdam hakkmda yapılar tah. kikat esnasında mükerreren adli- ye mezarelini ve meclisi mebusaz riyssetini işgal etmiş olan bir kim. #enin - ki resmi bir makamda bu- lunmadığı zaman avukatlıkla mai- getini tem.n ederdi - Ustrikin ay. klı hukuk mügaviri olduğu anla» şild. Bu devlet adammın resmi makamda bulunmadığı ve serbesi zaman, bir banxerin hukuk ifa etmesi, kayret ve taaceübümü mucib olmadı; fakat bu adamın yüksek makamlarda bulunduğu csnada da (Usirik) ban. kasından her uy on bin frank bu- kuk müşavirliği tahsisatı aldığı anlaşılınca bütün Fransada bir isk- bih ve linet öadası yükseldi ve betbaht adam birdenbire en yük. sek mevkiden en zelil dereköye düştü. Bu adamı (divanı âli) pek ağır takbih etti. En samimi dost. larmdan, senelerce maiyetinde bu- lunmuş olan adliye nezareti ve meclisi mebusan riyaseti memur- larına kadar herkes bu adamla yörüşmekten çekinmeğe başladı ve talihsiz adam, bu zanlının cozası- ti, çok elim, gok ağır çekli. Tari. himizi iyi bilenler rüşvetçilikten uğradığımaza zararları, felâketleri ve nikbetleri de pek iyi bilirler. Bu leim kusuru Okökünden kaldırmak için ceza kanunu kâfi değildir. Rügvet aldığı kanaat de- recesindo bilinen kimselerin eski tabirimizle (kibar ve suzar) (gani ve fakir) bütün efradı millet ta- rafından zelil ve sefil addedilerek haklarında adetâ (hfric ez c3mei, yet) muamelesi yapılması ve bu adamların namus ve hamiyet vo haysiyet gahihi kimseler tarafım, dan kabul edilmemesi ve solâm- Janmamesı lâzımdır. Haikımizin du rüşvet #stiyen kimselere karşı daima mukavemet ve hakaret göstermeğe ve mürte» gileri kanunun pençei tedibine dü- gürmek için çalışmağa alıştırılması bâzımdır. Pök eski zamandn dimaği seha. fete mübtelâ olduğu âmmenin ma- lümu olan bir kimseyi hacirden kurtarmak için bu zavallı adamm (rüşd ve sedad) erbabımdan oldu- gunun tevatürü beyyinesi ile ispat edilmesi iktızn ediyordu ve bu beyyine için en az elli altmış şahit dinletmek mecburi idi. Halbuki bu adamın dimaği seha- fete müpteli olduğu yakın ve u. sak akrabasının ve sile dostlarmm v6 yirmi otuz ve kırk sene babası hizmetinde bulunmuş olan adam- Jarm çoğunun ve hattâ kendisine süt verip büyütmüş ve hiçbir zâ- man terketmemiş olan kadınm ge. kadetile ispat edilmişti. Bu adam malül doğup büyüdü. ğü için bütün ömrünün pek sz ki- gi ile münasebette bulunduğundan kendisini yakımdun tanıyan pek az kişi vardı. Bu sebeblere binaen i- kinci tevatürü beyyinesi için şabid bulmak imkânsız oluyordu. Lâkin bu adamı hacirden kurar, mak İstiyenler hâkimin huzurunda elli altmış kadar şahit getirmeğe muvaffak oldular! Bu şahitler ara- sında vükelâlıkta bulunmuş olan &imseler, mütekalt ümera, ve hay. li yüksek memurlar ve hattâo yaman (ulomayı âlâm) denilen din Alimleri bulunduğu görüldü. Pek acıdır ki bu malül adamm babasının yetiştirdiği ve senelerer türlü garib hallerini ve acib kars. ketlerini görmüş olan hâkim vic. danma değil, Amirine itaatle, ne suretle toplandığını ve çoğunun &- lil adamı mnadığını. bildiği bu şahitlerin közib ş6hadetini kabul edip hüorin kaldırılmasına hükmet ti. Hakikaten mamuslu, vekari, haysiyetli, izzelinefis sahibi? ahlâkı “üksek, seciyesi kuvvetli, Vicdanı temiz, Allahtan korkan, Peyvgam- berden utanan bir kimse yakmi. Mimle bilmediği ve kat'i kanaatle kani olmadığı bir keyfiyet bekkm. da batıra riayeten, dostluğa bina. en ve hattâ en kuvvetli tszyike ve en mahuf tehdide ittibaen lehte olsun, aleyhte olsun şehadet et meyi kabul ve irtikâb edemez. Bu alil adamın yüksek derecede (36. hafeti dimaj; ye) müptelâ ol » duğunu, kendisini otuz senedenbe- ri tanıyan ve tedavi eğen ilmen, ahlâken ve seciyyeten yüksek doktorlar beyan ve tesbit elmiş, lerdi. Daha acidir ki bu eski zamanda imağ ve sinir bastalıklarının en yüksez mütehassısları addedilen (Devamı 6 nede)

Bu sayıdan diğer sayfalar: