30 Kasım 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

EŞRİN — 1939 0) “ia Mkain İstıhparına göre, My, AYadu bahayyüt kamp #rkekleri o değil, kas iç ölür müşle * ve hapse İl biz kamplardan Myanın sabık bir seli Nine, Umapoysku bu » bir hür nareketlve Sidukiszı hergun için wn zabil, kuçuk z8- “me 19 frank mikla- bir tazminat © verile" > zi dag eriksldrü Tbyssenin he arından sonra nazi bü Mavrikalarını Zaptel- 0 çi hükümeti bu fabrika" di ğ Göring muesseseleri- P miyeunuedir. İn ozareli o bam a Püökadelerini muvakka UN karir © vermişlir. e, PiYasasınıda inukarlar ü ye ba spekülüs- 'Yonları kazanmaları olarak (o gösterik g ö # ö dari nazırı Boltai, dün Klan ayrılmıştır. Nazir, i Sralın bir mümessili ile 4 Yilov, üniversite rek- Urla elçisi o ve bir çok rafından selâmlanmış ye ei 0 Si Sin 1914 den (o evvel 5 ii Bosnaya yaptığı is- Mk andaki Aluan - Yu- A s Rkeroleri neticelenmiş iv ie kiman mekanin kit edilmiş olan Cara ilesi © profeşörterini Nİ Ü tecavür etmektedir. NN hükümet, mağazalar. eh air yün bat İN Msederer- karar ver Mfmlerinden Dr. Prigge Arşt bir aşı keşfe" ki ntakasında piyasası günü açılma- rar verildi — Ege mmtakasın- netim açılması dört Bon, »İ gününe tehir e - My, sebebi mühim A- kumpanyası mü « i a landuğu vapurun ge- le, geç kalmasıdır. lim mikdarda müba- na NA —: z ME gi kumpanya bu- m açılması mu - rr. en Nazmi Topçuoğ- di, vyoda tütün müs. in hitabede bulunmuş- ig tabesinde tütünle- Ben ve iyi fiyatlarin Bir müstahsile temi - NN Meclisinde Müzakereler 2 ti MW. Büyük Millet LA muamele" ikinci - maddesinin Mİİ fıkrasmın tefsi « ip Müzakeresi müna- | a, Patipler söz almiş - hs Yapacağı tefsire elen örmek #uretile ii b AŞ in İmalâthaneler muz * tâbi tutulacak ve. Xür, tin sonubda söz m “ap, , YEDİ reisi İsmail enin bir defa daha üdy rin mazbatarnm emiş ve bu "ei erek müzakereye kı, »İttir. Afeclis yar it yi İLANA İomanya sulh hivasetine sadıktır 7) Romanya hariciye nazırı hükü- metin harici siyasetini anlattı “Türkiyenin faaliyetinde harbın sira- | yeline mani olmak azmini görüyoruz,, Bükreş. 30 — Romnaya barlelye ve mebusar » müşterek Nazır, ma harpte bita raflığnı f ğ herkesle olduğunu #i miştir ki muk ede etler Birliğine, bitaraf- tine müstenit muslihane mizi idame etmek hu sunundaki arzumuzu bildirdik, E - Sasen zamanından evvel meriyete | konular, Kellog-Brisnd paktını mü- zammın diğer paktlar da akdolun- Muştu, Bu siyaset, 9 haziranda nutkum- m prensip « le uygundur. K devlete bir di da tasrih etmiş old lere tama hiç bir karsı istinat Kuvvetli ve müstakil bir Roman- | ya bizi çeviren devletler için hir | emniyet garantisidir. Biz kanliz ki, | Komuşularımızın mukadderatı bizim- | kiyle çarpışmamaktadır ve öyle zahnediyoruz ki, Sovyetlerin temin ettikleri sulh siy yanım takip ettiği istiklâli siy imemek, eti ve Roman - Gafenko Moskova müzakereleriz nin muvakkaten inkıtaıdan Türk - Sovyet münasebetlerinin mütess - sir olmamis bulunmasından dola » yı memnuniyetini beyan etmiştir. tlerini tebarüz ettire- * rok demiştir ki: ni temin ve komşulariie mü - Gufenko, İtalya ii yeni dostluk ar- amış ve göyle de- sulkuna olar alâkazmı gös- r Avrupa 'nizamını muha- faz3 etmek hususundaki İtalyanm tarihi vazifesi gark için de büyük ve hayırlı bir tesir yapabilir. Bulgaristanın sulh ve hitaraflık hakkındaki boyanatını memnuni > yetle öğrendik. Biz kendi hesabı « mıza dostane teşrik mesai arzi- muzu aslâ gizlemedik." Hariciyo nazırı, bitaraflığın ica- batma geçerek sözlerine şöyle de- vam etmiştir: — Bilaraflık, muhakeme Ye herekette ölçü, ihliraz demektir. Bitaraflık, Bürünkü fırladı gün - lerde olduğu gisi müstakbel sulh günlerinde de teyit sdöceğimiz hak h dav termişi lan İmanımızdan vez« geçmek demek değildir. Bitaraf « Ik, yapmakla mükellef milli yazifeden vazgeçmemizi zammun eylemez. İşte bunun için ordudan dalmi hazırirk ve teyak « kuz beklemek mecburiyteindeyiz.” Londrada İktisadi müzakereler başladı Numan Menemenciojlu injiliz hariciye nazır Londra, 29 (A.A.) — Numan j Menemencioğlu riyasetindeki | türk heyeti, Manş sahillerindeki manlardan: birine çıktığı zaman birçok zevat taralından karş: lanmış ve heyet ekspresle Lon. | draya hareket etmişti Numan Mensme ğlu, Vik torya istasyonunda, Hariciye Na- zırı Lord Halifaks adına, Oliver Hervey ve Ticaret Nazırı Cado. gan adına da Gladvin Yobb tara” fından selâmlanmıştır. Numan Menemencioğlu o ve Türk heyeti azası, İngilteredeki ikametleri müddetince, hüküme- tin misafiri olacaklardır. İlk temaslar Londra, 29 (A.A.) — Dün Londraya gelen türk ekonomi! heyeti reisi Numan Menemenci, oğlu bugün saat 1ö, 30 da Hari-| Kk Sun SON MACERALARI: VLTONU SİZMMİNAÇA $ Xi o. BUDUR TUZ Mi aş ” .. 1 Iyle görüşlü ciye Nezaretine Halifaksla ilk mülâkatını yapmış. tar. Yarın hükümet arasından di- *| ger bir çoklarını ve bilhassa tica, | ret nazırı Stanleyi ziyaret ede- cektir , Lortlar kımarasında Lon'a, 29 (A.A.) — Lordlar Kamarasında kr nutku üze rine yapılan müzâkereyi mütea. kip Türkiye hakkmda hükümet” ten bir sual sorulmuştur. Hükümet namına bu suale ce- vap veren Lord Stanhope demiş. — Türkiye ile uzun seneler için dostane anlaşmalar yaptık. Bu anlaşmaların Türk milleti için olduğu kadar İngiliz milleti için de iyi olduğundan herkes emindir.,, $ız “ANIL SEN NE KATİ SİNİZ. Seyi Rs BA Yuzoslavyanm dahili resa- | giderek Lord” a HABER — Aksam Postası Sokyet hududunda Almanlar tarafından Tahkimat yapılıyor Londra, 29 (A.A.) — Röyterin diplomatik mi in i | menbadan öğren İ manlar, Sovyetler Birliği ile mü- nasebetleri bahsinde endişeli gö. zükmektedir ve gark hudut hat“ tında - tahkimat Ooyapmaktadır. Almanlar, burada hem siperler kazmakta hem de blokhavzlar in- şa eylemektndir. Sovyetler de a ayni tarzda ha Garp cephesinde sükünet Dün de iki ingiliz gemisi battı Paris, 30 — Garp cephesinde | durgunluk devam ediyor. İki ta, | zaf topçusu iz'aç ateşinde bulu” nuyor, Cephede tayyare faaliyeti de pek canlı değildir. Her iki taraf da birkaç avcı tayyaresi çıkarmakla, hatlar Üze- rinde bir kaç hareket yapmakla ve içerlere doğru bit kaç keşif fâaliyetiyle iktifa etmişlerdir. Bu meyanda, Almanlar, dün | Fransanın şark mmtakası üze. rinde uçmuşlar ve şark istikame- tinde ilerlemişlerdir . Pazartesi - salı gecesi Alman. yanın şimali garbisi üzerinde yapılmış olan hava seferine işti” rak etmiş bulunan bütün İngi. liz tayyareleri, hiçbir hasara uğ- ramaksızın Oo üssülharekelerine dönmüşlerdir. İngilizlerin Ho Janda arazisi üzerinde uçmuş oldukları suretinde Almanlar tâ. rafından ileri sürülen . iddianın €sassız olduğu ilâve edilmekte * dir, İngiliz hava ordusu tayyarele- ri, muhalif hava şartlarına göğüs germek mecburiyetinde kalmak. a beraber, gerek bu şeraite, ge rek düşman tarafından yapılan kuvvetli müdafaaya rağmen, hâ- rekât muvaffakıyetle neticelen « miştir , Denizlerde Londra, 39 — Stadiin cenubun daki deniz rasat postası Norveç kara suları dışında bugün bir de" niz tayyaresiyle barp gemileri arasmda müsademe olduğunu bil- dirmiştir , 1.023 tön hacmindeki ve Rubis Jamd adındaki İngiliz vaputu, İngilterenin cenubu şarki sahile. rinde bir mayna çarpmış ve iki dakikada (o batmıştır. 17 kişiden ibaret olan mürette- batından 13 ü telef olmuştur. Di- ğer 4 ü bir mayn tarama gemisi tarafından alınmıştır. Gustaf Reüter vapuru, bir may na çarpmış ve batmıştır. Tayfa kurtarılmıştır. Süvari ve tayfa. | dan dört işi yaralanmıştır. Bu La NETA! TEB nl TAŞ a EN iDiY. Çeviren ErDAaL NOGAN late Kurt Larsen birkaç (Odela be nimle münakaşaya girmek istediy İ se de kısa cevaplar vererek atlat İ tım. Nihayet bir gün bir müddet kendisine solrada relâkat etmemi, işlerimin ahçı tarafından yapılma “nı emretti, O zaman meseleyi © na açıkça söyledim. Onun bana * | gösterdiği üç günlük teveccühün Tomas Negriçde hasıl — tesir br aktığını, bu yüzden nelere kat mecbur kaldığımı anat : Larseri bana bakarken gözlerinin içi gülüyordu: Müstetirr ziyane: Demek korkuyorsun ha?'de- di, Onun bu istihzasına meydan © kuyan bir samimiyetle itiraf et* tim; Evet, dedim, korkuyorum. Yarı kızgın bağırdı: — İşte sizler böylesiniz. O ebe- di ruhlarmız için fazla hassasiyet gösterirsiniz. Ölmeğe korkarsınız. Keskin bir biçak (o ve korkak bir Londra süprüntüsü seni (o hayata dört elle sarıltıyor. Halbüki dos” tum Sen ilânihaye yaşıyacaksın. Sen bir ilâhsın. İlâhlar ise öldürü- lemez ki. Ahçı sana bir şey ya” me Tekrar o dirileceğinden € »sin. Korkacak ne var? Önünde sonsuz, ebedi bir hayat var. Lâ yemutlük cihetinden mi Iyonersin, Sevetini, milyonların (yıldızların hayatı kadar, saman ve mesafe sonsuz ve devamlı. Ebediyet baş" lângicr ve sonu olmıyan bir şey değil mi? Lâyemutluk lâyemutluk tur. Şimdi burada ölsen bile baz ka bir yerde ve bundan sonra ya” şamakta devam edeceksin.Bu dün yevi eti sırl'an atıp hapsedilmiş olan ruhu serbest (o birakmak çok hoş olmalı, Sana ahçı hiçbir şey yapamaz. Olsa olsa ilelebet yürü” yeceğin yolda seni iterek yürüyü” şünü biraz hızlandırır. o Eğer şu sırada o ebedi yolda şimdikinden daha hızlı yürümek istemiyorsan sen neden ahçıyt itivermiyorsun? Senin fikrine göre © da ölmez bir milyonerdir. Onu iflâs ettiremez” sin ki, Hayat piyasasında parası daima ayni kiymetle geçecek. Onu öldürmekle hayatını ktsaltamaz. sm çünkü onun me başlangıcı ne de sonu var. Nasıl olsa bir taraf ta yaşamakta devam edecek. Bir bıçak sok karnma ve ruhunu €sa- retten kurtar, Zaten o ruh şimdi gayet mülevves bir hapiste. Onu azat etmekle, onu hapsedsn kapı. yı kırmakla ona büyük bir lütuf ta bulunacaksın; Kimbilir? Belki" öe o müstekreh, çirkin vücuttan göke gayet güzel bir ruh yükse. lecek. Onu ebedi yolunda dürtüp hırlandırıver. Geçsin gitsin, Hem de onun yerine terfi edersin. Bak ayda kırk beş dolar alıyor. Kurt Larsenden yardım o veya merhamet bekliyemiyeceğim zaten belliydi. Ne yapılacaksa kendim yapmalıydım; korkunun verdiği cesaretle Tomas Negriçe kendi 3i- lâhile mukabe'e etmeğe karar v dim. Yuhansenden bir bileytaşı ödünç aldım. Luiz zaten benden bir miktar konserver, sütle şeker iş temişti, Bu kabil lüksten o madut eşyanın saklı olduğu dolab salo. 35 Tamam iki saat karşı karşıya olurarak bıçaklarımızı biledik nun altındaydı. Dir lırsatını bula” rak oradan beş teneke konserve, süt çaldım ve o gece Luiz güverte vardiyasını aldığı vakit konserve. leri Tomas Negriçinki kadar çir kin manzaralı ve onun ki o kadar sivri bir kama İle mübadele ettim. Bu. paslı ve kör bir bıçaklı, O nu Luizle beraber güzelce bileye. tek o gece zamankinden da. ha rahat uyudum. Ertesi sabah, kahvaltıdan son ra Tomas Negriç harır harıl biça- ğınr bilemeğe başladı. Ona müte yakkizane biktim: çünkü o sırada çömelmiş, sobanın külünü temiz. liyordum. Külü denize döküp dön düğüm zaman onu Harrisonla ko” nuşur buldum. Harrismun — sal, köylü yüzünde derin bir hayran lık ifadesi vardı. o Tomas Nezriç hâraretli hararetli anlatıyordu: — Hâkim bana iki sene hapis cezası verdi, o kadar. Aldırmadım bile, Ne oldu ise ötekine (Oldu, İşte tipki bövle bir dıçaktı. Heri- re bir daldırdım; vallahi tereyağı" ra girer gibi girdi. Herifin zırla- masını bir göreydin! Bu sırada benim ne (dereceye kadar alâkadar olduğumu — anla” mak için benim tarafıma bir göz attı ve vene devam etti: — Herif uğlaya ağlaya “Tomi yanlış anladın, öyle demek isteme. miştim,. deyip duruyordu. Onun Sözlerine kulak vermedim bile. Pe- şini bırakmadım. O &yak ciyak bağırırken ben de onu bir güzel doğradım, Bir delasında (bıçağı tutmak istedi. Elinin içinde bıça- ğı çektim, parmaklarımın şii de ta kemiğe kadar kestim, Divo- rum sana herifin hali (o görülecek şeydi. (Devamı var) Üsküdar hapishanesinde Mahkümlardan biri bir gardiyanı yaraladı Dün Üsküdar hapishanesinde bir yaralama vakası olmuştur. Kaçakçılıktan sekiz aya mah küm olan Vehbi oOisminde bir mahküm kendisinden şüphelene- rek eşyalarını aramak (istiyen gardiyan P“hiyi henüz mahiye- ti meçhül bir cisimle sol (okula ğından yaralamıştır. . Nümune hastanesine kaldırılan yaralı baygın bir halde (olduğundan ifadesi almamamıştır. Mekteplerin (o senebaşı tatili Sene başında bü mekteplerin on gün sömesir talili o yapmaları hakkında Maarif vekâleti tetkikler yapmaktadır. Tatil tahakkuk eder se birçok rektepler talebesi grüp- lar halinde memleket ( dahilinde seyahatlere dar, İlk tedrisat muallimleri kursları İlk tedrisat muallimleri için E- minönü, Eyüp, Beyoğlu, Üsküdar ve Ka nde kursla lacak” br. Önümüzde! i hafta bu kurslarda tedrisata başlrmacak © ve her çar- şamha «devam edlerektir. Ankara radyosu müdürlüğü Ankara radvon Türk musiki kıs» şefi Mesut Cemil radyo Düğüne tayin edilmiş ve dün yeni vazifesine başle mıştır. Ayni zaman da Türk musikisi kısmın da idare edecektir. Pr. Fahrettin Kerimin konefransı Bugün sasi 180 da Peyoğlu halkevinin Tepebaşındaki o merke? binasında Pr. Fahrettin Kerim Gökay tarafından “ayata telki- nin rolü, mevzuunda bir konferan» verilecektir.