23 Kasım 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

Mcimeşiy — 1939 ENLEMESİNE ÜünİN suikasti mescelesı Mevkuf İngilizler vu Sant 7,20 e! Ky, “sin böyle on seat ka. esi, a, İn #ebehi hakkında 29 kati bir malümat de gelmesi M0 Yedi " yediden sonra ge hi, ? yda alk Xi, Paber yoktur. 9 hududu “İYet anlaşıinhilecek * h hediyesi teslim i, edildi İL) — Mareşal Vo- üm edilmiş ag almaştır. Tesellürü 4, 9 Sonra davetliler ©- İk tek ve, tie, m. e İn meclisinde » Tüzakereler Aç si in te Mi ariyle We gibi yer- lanmış, a i 1 zil ve hoparlörler şözkere uzun müna 1 aç i pa ia çmıştır, Bu gü 4, “arm ekserisi şikâyet Kurbağalı derenin Mİ İçin de g ha, Sin de e Umum Müdürü Ki Baybora dün ak âYa gitmiştir . evvel karısı a > Sulh mahkeme Vi, Yerinden yaralaya- b Halil dün ağırceza tar, W rafından 14 sene se < Bahküm edilmiştir Mektebi muafiyet ii ebi muafiyet a ihanları tn mektehi mua- kema yarın saat -#mâcaktır. İmtihan, Sözlü yapılacaktır. £ e def N Hukuk incü İtafip, İhap dan, Beşiklaşla 1, ailesinde — İlhan s0 Mükim iken haliha- eğin meçhül olduğu ji - Hamdi — aleybine, 9-052 No, lı dosyasi Way, ma davasına sit ar Kya be ilânen tebliğ edil li “a Fectiği halde carap ©“ ayıtle muhakeme günü Ma İM olarak tayin ki- *y “dünden mumelleyh Metkr gün ve saatte anması A SN hb, veya bir ©Sİ lüzumu ilân olu | dürini HABER — Akşam Postası Lâyipzigde yapılacak Karacephe şefi suikastın mürettep olduğunda Brüksel 23 — Neşredilen resmi tebliğde, İngiliz hü ti, Münih olarak tevkif edilen bir ime ile alâkadar Alman teba- r alâkası suikastı asından zat ile hi bu. t ve bu adam hakkında bilmediğini beyan et ünih suikasti. olarak Berlin radyosu M ie alâkadar iki İngi İ gizli servisi ajansının tevkif edil- ia etmektedir. Berlin radyosu, Elzerin | kii ile Holanda hudutları hi İcri arasında münasebet bulun * duğunu ve Hol hududunda yakalar ve Stevensin Mü, nih suikastı organizatörleri oldu- Alman adi nda n Bef ğunu ve bunların si karşısında muhakeme edilecek- lerini bildirmekted Zabıta şefi ile alâkadar olârak Ar mat halkına bazı sualler sormuş Elreri“ tamyanların; - Bilzerin ünasebette bulun. hakkında malü - bütün mat vermesini istemi Elzerin tevkifi ve suikasta ait tafsilâtm neşri İngiltereye karşı fevkalâde et tına şiddetli bir mücadele miştir . Elzerin tevlid tevkifine ve itira rağmen Alman p bilhassa han, ta bulunduğ Diğer taraftar, kan Telegraf gaz suikast işinin Lei mabfillerle tırmaktadır. Holandada Berlinde, temas- gi. sig mahkeme- intizar edildi- Z Nasıl kaçırılmışlar? Havas ajansı Almanlar tarafın dan kaçırılan ve simdi sulk; oldukları iddia olunan İngilizlerin ka li Hölandadan e alâka hakkında şu malümatı veriyor : “9 Teşrisanide Venlo da Ges kaldırılan bu iki ân mâlüma ile birlikte, refakat e. »ers ismindeki Holan - dal garajcı da kaybolmuştur. Gestapo ajanları ellerinde fenkler olduğu halde otomobile yaklaşmak isteyenleri tehdit et » zlerin ens Servisin i tapo tarafından İngiliz bak ta göre, bu iki kişi nda hududa kadar onlara den Le tü- kaldı âkta metbaldar olduğunu isbat kasdiyte Münih sulkas kaç saat sonra vukubulmu: den bir Alman matbua - | ısrar ediyor | «Gestapo tarafından. 8 teşrinisa * ni sulkasiinin mürettibi olmakla it- bhe”. geti Otto 8 ajansının bir mu - ham edile Strasser, habirine şu kayanatta bulunmuş. tur: N adi Himmler ta- rafından tertip edilmiştir. Partinin bana çok sadakatle merbut bulu - nan bir © &, bun bunun kati Suikast projesi, filhakika bizzat eseridir. o İngilter rşı kindar duyguları harek rmek ve memleket dahilindeki ra, ezsmle Karacephe me- ıma sargı harekete geçmek “ bahane teşkil etmek üzere bir asde ihtiyacı olduğunu Hess'e imelerin söylemiştir, Hess, kurban verilme- mösi şartile mutabık olduğunu be- yan etmiştir, Fakat Himmler israr ş kurbanlara da ihliyacr oldu- nu, aksi tezdirde suikastin ha » kiki olduğuna hir kimsenin inan ağmı sylemiştir. Nihayet şefler, kurban verilme - sinde, fakat bunların ehemmiyetsiz kimseler olmasında mutabık kal - mışlardır, Her şey, önceden kararlaştırıldı. ğı gibi ve tanzim edilen programı i mucibince cereyan etmiştir. Buer - ger Brankeller birahanesi bir İsviç re kumpanyasına sigorta edilmiş * *e Mü. nik hastanelerine emir ek, hazırlıklı bulunmaları bildirilmiş - tir, Bombanın, Hitler çıktıktı ra konulduğu anlaşılıyor, bunun, Entellicens tir. Öğleden sonra #aat be veril 'ufkas - Alman hükümeti, 10 teşrinisanide Beme müracaat ederek suikasdin ki sıfatile benim tademi is- ira konulduğu kansatini ba veren şey, Hitlerin ker sonra patlıyacak bir bomba durmaktan gittikten ulun- duğunu bildiği yerde hoslanmamasıdır. George Elarr ami katiyen ta * Bu de bir kimse zaman Kara m. Alman işçisinden korkuluyor Londra, 22 (A.A.) — Almanya - dan gelen haberler, nazi şeflerinin Alman işçisinin teşkilâtir bir mu - kayematinden korkmakta oldukla" rmi gösteriyar: Daily — Telegraph İ Amsterdamdaki muhabiri Almanya gazetesinin Almanlar 47 lik top yapıyorlarmış Garp cephesinde hare- kât gene durgun Paris, 23 — Garp cephesinde sükünet devam etmektedir, Yalnız are ve topçu faaliyeti vardır, | Cephede we ler içinde yere resi di düşürülmüştür. İ Fransa ve İngiltere Alman tayya- relerinin keşif teşebbüsleri devam releri (o İngilterede Şetland adaları civarında uç tur. Birkaç bomba atılmışsa UŞ- ar sabet vaki olmamıştır. giliz hava ordusuna yareler, günü furt, Hambürg üzerinde muvaffakiyetli yapmışlardır, Fransız toprakları harbettiği söylenen bir Alman tay yaresi Touront mıntakasına düş müştür. Bu haberi veren (OBelga ajansı, pilotun, paraşüle atlama" ya muvalfak olarak sağ salim kal. dığım, fakat ta ede bulunan diğer üç k n, muharebe esna” mensup Stütgard, ve Bremen uçuşlar üzerinde y İ sında, kurşun isabetile öldüklerini ilâve etmektedir. Deyli Ekspres gazetesine Oslo” dan bildirildiğine zöre, : Norveç il muhafızları Alman tayyare nin şimal denizinde hemen her gün görüldüğünü bil işlerdir. Bu tayya 206 kilogram ağır liğında yeni bir şekilde bomba a tıyorlar. Bu bomblaar deniz sat h vüzmekte ve bir mayn gibi hasarata sebeb olmaktadır. Ağır bir tayyare bu ancak az miktarda nak- ledebilecektir, 47 dilik top (A.A) -- Pilsende. ki Skoda fabrikalarını 470 mili- ephes'e men - | metre çapında çok uzun menzilli altı top imal ettiği bildirilmekte" | dir. Bülün Almanlar talim yapıcak Brüksel, 22 (A.A) — Belga & jansına göre, 18 den 45 oyaşına kadar bütün Almanlar atış talim» | lerine ve kamp hizmetine tabi tu- tulmuşlardır. Askeri heyetimiz Parise Gitti Londra, 22 (A,A.) —— Orgeneral Kâzım Orbay riyasetindeki Türk askeri heyeti, dün akşama doğru Tandradan Parise hareket etmiş - tir. isçi sendikalarının eski gefi The - re Leipart ile Peter Grassman-'İ üm üç gün evvel Berlinde tevkif edildiklerini bildirmektedir, Viya - nanrı €ski sosyalist belediye reisi Geitz de Avusturyada tevkif edil * miştir, Kara cephe şefine göre ğ e Paris, 22 (A.A.) — Havas ojan- Ss KENAN İLE DANA Sex KADAR OLM VEM ALa ON MACE MZ ÖK ÇETGİKAT! DE RESİN ÇOK TAAYAMIŞ 8.8 RALARI: HENUZ DEVLEİ| (9 M4LDE OM BuLumuz! Kaptan: Hayalın ne Çewren EFDAL NOGA“V aktini ya cavadire ia yahut da direğin tepe" or; Gbostun, sıkı rüz” suyu bir hayranlıkla Conson boş arak erinde heyecan ve meftun A di gibi dolaşıyor, kabı yük bir zevkle bakıyor, (o hülyalı gözlerini arkamızda bıraktığımız lü izden, kendilerine has bir ihtişamla bizimle beraber ilerliyen su da; larından bir türlü ayıra mıyor sünler ve geceler hoş bir hava de geçiyor. Sü nden he hemen hiç vakit artmaması. ira o duruyor ve Ja mevcudi r etmediğim o ihir ne sindire sindite seyxeĞi” yorum. Deniz, lâcivert bir nihayetsizlik içinde w- zanıp gidiyor ve ta uzaklarda ha- va ile birleşiyor. Ufukta beyaz bulutlar var, Hiç obareket etmiyorlar; gökün beneksiz türku- vazına gümüşi zemin teşkil e diyorlar. Hiç unutmıyorum, bir geoç w yuyacak yerde güv oturmuş postun fosforlu dalgaatını seyre nıştım. Suların sesi kulağına tıpkı sakin bir vadide, (yosunlu r arasından akan bir derenin O sesin e şamı içi, çağı gibi geliyordu. sehhar nağmeleri beni kendimden uzaklaştırmıştı, Artık Oo kamarot Hamp değildim; otuz beş sene ki- tapların arasında pineklemiş Von de değildim. . Büsbütün yaşiyordum, hayalimden uyandırmıştı, Sesinin , ti söylediklerinin mana takdir eden bir yumuşaklık almış* tı. Deniz için yazılmış güzel bir şiir okuyordu. Bitirdikten (sonra du: Buna ne dersin Hamp? Yüzüne baktım, Siması tıpkı deniz gibi parlıyordu. Gözleri par- lak birer yıldız gibiydi, Baridanr e vap verdim: — Bu tabiat güzelliğine karşı biraz olsun Oalâka göstermeniz hayretimi mucip oluyor, dedim, Yaşamak, hayat işte budur! diye haykırd» Hemen onun mahut ona fırlattım: — Yani ucuz ve k hayat, değil mi? dedim. Güldü. Bu, içten gelme ilk gül mesiydi, — Sana bir türlü anlatamıyo" m, hayatın ne olduğunu bir tür. lü kafana sokamıyorum. Hayatın, kendine verdiği kıymetten başka değeri tabil yoktur, Meselâ şimdi, şu anda, kerdi hayatımın benim için pek kıymetli olduğunu söy yebilirim. O kadar (o kiymetli ki ona baha biçemiyorum. Bu kıy metlendirme keyfiyetini — bittabi sen çok mübalâgalı obuluyorsun. Ama benim elimde değil. Çünkü kıymeti içimde kaynayan o hz" yatın kendisi biçiyor. Zihninden geçenleri ifade etmek için biran düşündü, sonra devam e sözlerini etsiz olan elkenlere bü-| olduğunu sana bir türlü anlatamıyorum, dedi y kendimde garip bir yükselme, kalkınma his- sediyorum; bana sanki bu ana ka dar geçen zaman benliğimin de lerinde aksediyor gibi geli, yor. Doğruyu biliyorum, . İyiliği kötülükten ayırt ediyorum, Rüyet saham açık ve geniş. Hattâ belki Allaha bile inanabilirdim, fakat. Sesi birdenbire değişmiş, yürün deki © ışıltı kaybolmuştu; — Bu şimdiki vaziyetim neden ileri geliyor? neden. yaşamaktan zevk duyuyorum? Bu ilham ne den? Bunlar hep midem bozuk ol madığı için, cihazı hazmiyem iyi işlediği ve iştiham yerinde oldu" Zu için ve işletim tıkırında gittiği için değil mi? Bu, yaşamak için hayalın verdiği, rüşvet, kanın şampanyası, mayanın köpüğü de. Zil mi? Bazı adamlara iyilik dü- şündüren, bazıların Allahı göste- ren, bazılarına ise göremedikleri o Allahı icat ettiren, yaratan halet değil mi? K Bu hale hayatın sarhoşluğu de mek daha de Maya kıpır. danıp hâreket etmesi. Yaşamanın ve yaşadığını bilmenin * verdiği sermesti ile ğılgına dönen hayatın hezeyanları. Yarın bu (yaşamak zevkim tıpkt sarhoşun sarhoşluğu gibi burnumdan gelecek. Ayılaca” ğım ve bir gün ölmem icap edece" ğini anlayacağım. Pek muhtemel ki denizde öleceğim. Başka h lara yem, yiyecek ağım, Ada, lelerimin kuvvet ve hareketi kaybo lacak, benden balıklara intikal & decek. Vücudumdan aldıkları gr da ile hareket edecek'er; Yaşıya: caklar, üreyec."Jer: Hahhah! Şam panyanın köpükler a şimdi den söndü. Geri ka sadece lü” zumsuz bir içki, Bir kaplan çevikliğile durduğu” muz yerden güverteye sıçrayarak geldiği kadar nagihani yanımdan ayrıldı. Gbost suları yararak &zell ilerlemesinde devam (ediyordu. Kurt Larsen beni derin bir huşu. dan ümitsiz'iğin en karanlık . Biraz evvel nağmesi ka” şimdi kör şelerine koşturmu kulağıma bir musi dar hoş gelen denizin sesi tıpkı bi” hırıltı gibi geliyordu. Bu sırada baştaraltan yükselen tatlı bir şarkı beni gene teskin o etti. Bir açık deniz tayfası, gür, tenor sesile denizcilerin “meltem,, şarkr sını söylüyordu. İ — KISIMVMN Öyle garip halleri ve merakları vardı ki bazan Kurt Larseni deli sanıyorum. Bazan da onu büyük bir adam, keşfolunmamış bir dâhi gibi görüyorum. Sonra düşünüyo. rum, onun, dünyaya bin sene veya bin nesil geç gelmiş iptdal ins nın mükemmel bir timsali olduğu” na karar veriyorum Hu medeni” yet asrında onu muhitine hiç v zam yük bir yanlışlığa ( atlediyorum. Muhakkak gayet koyu fertci. Sa de individualist olmakla kalmıyor ayni zdmanda ruhen (fevkalâde yalnız. Kendisile geminin diğer sekenesi arasında müşabehet yek. O müthiş fikir kuvveti onu onlar” dan ayırıyor. Ötekileri, (o aycılar da dahil olmak üzere, çocuk gibi telâkki ediyor. Onlarâ çocuk mu. amelesi yapıyor, bilmecburiye on- ların fikri seviyesine o iniyor, on larla tıpkı köpek yavrularile oy. nar gibi oynuyor, Bazan da onla” nın boş taraflarını insalsır bir di ri teşrihçi eliyle meydana çıkartı yor, onların düşüncelerile yor, rahi, pyor.