Herşeyde ve her yerde O'nu görüyoruz... Yazan: MUZAFFER ESEN Üzerinden bir ânı, yahut yüz yılı andıran bir seneg geçti. 10 İkinciteş rin gününün bütün acısı, tıpkı o da kikayı yaşıyormuşuz gibi hâlâ yü reklerimizin üzerinde (çöreklenmiş duruyor, bir yılın ıstırabla dolu ge. çon dakikaları o kadar uzun ki çekti” ğimiz acı bir asra sığmıyacak kadar büyük görünüyor. Mesafeler uzadıkça görünenler kü çülüyor, zaman geçtikçe aramızdan ayrılanların hatırası yavaş yavaş silinirmiş. Bir tabiat kanunu gibi öğrendiğimz bu mütearife (bugün bütün kıymetini * kaybetmiştir. O, aziz vücudunu göremediğimiz gün- denberi gözlerimizde ve kalblerimiz. de büyüdü. Hayali gözbebeklerimi- zin, hatırası beynimizin hudutları nı çoktan aştı. Şimdi sabah ve ak. şam ufukta kanlı bir yara gibi açı lan kızıllıkta onu görüyoruz, azim va imanın timsali gibi (o yürüyen Türk ordusunun attığı her adımda onu buluyoruz. Yurt topraklarında yükselen fen ve sanat âbidalerinde gene o var, Yurda dair sevinçli bir haber işi- tince onu anıyoruz: “Ah, Atatürk de aramızda olmalıydı da bugünü görmeliydi... Herhangi bir yurt meselesini dü şünürken gene onu < hatırlıyoruz: “Acaba Atatürk sağ olsaydı bu me. seleye dair ne düşünür, nasıl bir karar verirdi... o > Gündelik hayatimizin dönüm noktalarını bile ona dair hatıralarla tesbit ediyoruz: “Atatürk Çanakka- lede döğüşürken, hastalanmıştım.. Kızım, Atatürkün Anadoluya geç mesinden biraz evvel doğdtu.,, cümr lelerini hergün konuşurken işitiyor ve söylüyoruz. O, bizim için bir ta. ratımızı Osmanlı imparatorluğun” dan ayıralım ve başımızın çaresine bakalım. Dudaklarda bu nakarat dolaşır. ken memleket büyük sandığı bir e dibinin ağzından şu cümleyi dinli" yor: “Yurdu uğrunda, ölenlerin hatı. rasından bir temellük hücceti çıka rarak, Avrupa devletlerinin insafına müracaat edelim.,, Bütün bu kendilerine güvenemi yen, halâs ça başkalarının lütuf ve merhametine sığınmakta insanların düşüncesine aykırı ola - rak bir halâs çaresini düşünebilen memlekette ancak bir kaç kişi var. Ve bunların başında Atatürk, Onun düşüncesini kendi dan dinliyelim. “Bu va karşısında (bir tek karar vardı, O da Hâkimiyeti Milli- ağzın. rih başlangıcıdır. » Gün, saat, dakika ve saniye geç“ miyor ki onu düşünmiyelim, ona dair bir hâdiseyi anmıyalım. Onu ve en büyük eserini... En büyük eseri mi? Acaba onun en büyük eseri hangisi? O 57 yıllık . ömrünü fasılasız büyük eserler ya ratmakla geçirdi. Onun her o eseri - en büyük eseridir . Onun bütün eserlerinin nasıl biri- “ birine bağlı, bölünmez ve ayrılmaz bir bütün teşkil ettiğini anlamak i. * çin şu manzarayaşbakmak kâfidir: Mütareke yeni imzalanıyış, Os- padişahlarının tahtında, «- yakları çürümüş, çökmek Üzere o lan sandalyesine korkunç ve deje. ” nere bir ihtirasla sarılmış korkak bir sultan oturuyor.. Mütareke şart # larını tahakkuk etirmeğe gelen ga” Jip devletler donanması (o toplarını saraya çevirmiş.. Tarihinde yalnız şeref kaydetmiş olan Türk ordusu millete ve tarihs Çanakkale, Kütük emmare gibi zaferlerini malettiken sonra silâhını bırakmağa mecbur 6 dilmiş.. Şahsi iğbirarlarını yurdun manlı felâketile tatmin edilmiş görmekten & sevinen birtakım devlet adamları ihtiraslarının zincirlerini ayakların. da sürükliyerek pençeleşiyor.. Yur- du düşünenler bile bu korkünç he- zimet manzarası karşısında kendi- lerinden geçmişler, ağızlarda birta. kım fikirler gevelenip duruyor — Ingiliz himayesi istiyelim. — Hayır olmaz.. İngilterenin bu topraklar üzerinde ihtirası Bize çok bitaraf ve insancı bir dev letin himayesi lâzım. Amerikan mandasından başka kurtuluş yolu yoktur. — Osmanlı devleti tarihi rolünü Bitrimiştir. Binaenaleyh mukadde- var. yeye müsteit, bilikaydü ; i bir Türk devlet tekil yer 8, Türk milletinin haysiyet. e şerefli bir millet olarak yaşâ mağsılır. Bü esas ancak istiklâli tam me malikiyetle temin o olunabilir Ne kadar zengin ve müreffeh olur sa olsun İ inden mahrum bir millet, beşeriyeti mütemeddine mu vacehesinde uşak olmak mevkiin den yüksek bir muameleye kesbi li yakat edemez.., “Binaenaleyh lüm!,, “İşte balâsı hakiki parolası bu olacaktı.., “Biran için bu kararın tatbika tında ademi muvaffakiyete duçar olunacağını farzedelim! Ne olacak. tı? Esaret!,, “Peki efendim. Diğer kararlara ya istiklâl, ya ö istiyenlerin mutavant halinde netice Bunun ay- nı değil midi?,, O, verdiği büyük kararın derhal tatbikatına geçti. Bu kararı yapabil- mek için İstanbuldan uzaklaşmak, Türk milletile başbaşa çalışmak lâ zımdı, bunun için Atatürk, 15 ma. yıs 1919 günü İstanbuldan, Samsu na hareket etti, Hareketinden evvel Babıâliya uğ” radı. İzmirin Yunanlılar tarafından işgali haberi gelmiş, vükelâ meclisi içtima. halindeydi. Atatürk bu ha- beri orada o vakit Nafia nazırı ola. rak vükelâ meclisine dahil (o Ferit beyden öğrendi. Ferit bey bu haberi verdikten son ra büyük kurtarıcıya: — Ne yapalım? diye sordu: Kurtarıcının cevabı kısa ve kati dir: — Mukavemet ediniz, ©” Ferit bey hiç beklemediği Bu 68” vap karşısında şaşırdı kaldı ve: — Nasıl mukavemet edelim? Cümlesi ağzından bir hayret if& desi halinde döküldü. Atatürk kararını vermiş, yapaci- ği işlerin tam ve kati plânını çokta çizmiştir. Onun için bu suale de 19 reddütsliz cevap verebiliyoruz: — Burada mukavemet (imkân! kalmayınca, oraya, Anadoluya, b nim yanıma gelirsiniz. Bundan sonra Atatürkün yaptık larını takip edenler onun progr# mının tahakkukuna (doğru mun tazam adımlarla yürüdüğünü rürler, O, Erzurum ve Sıvas ko” grelerini toplamadan evvel Anado” luya yaptığı bir tamimde bu büyük programının ana hatlarını o hülâs8 ediyor: : “1 —— Vatanın tamamiyeti, mille” tin istiklâl tehlikededir. ? — Merkezi hükümet üstüne #” dığı mesuliyet icabını ifa edem” mektedir. Bu hal milletimizin hi sayılması neticesine varıyor. 3 — Milletin istiklâlini gene mik letin azai ve kararı kurtaracaktır. 4 — Vaziyete çare bulmak, mille tin hak istiyen sesini cihana işitti” mek için her türlü tesir ve murak#” beden âzade bir milli heyetin vücü” du elzemdir. 5 — Anadolunun her suretle emi? yeri olan Sivasta milli bir kongi” nin toplanması tekarriır etmiştir. 6. — Bunun için tekmil vilâyet” rin her livasından milletin itimsd” na mazhar üç murahhasın mi olan süratle yetişmek Üzere heme yola çıkarılması icap eder. 7 — Her ihtimale karşı keyfiy* tin milif bir sır halinde ve murahhasların lüzum (görüle mahallerden seyahatlernin müt© nekkiren icrası lâzımdır.,, Bu programın tatbiki o yolundö Erzurum, ve Sıvas kongresi, Bi Millet Meclisi bir merhale teşkil #* der. Bunları anlatırken maksadımık her Türkün hafızasında (o yaşıyf” istiklâl mücadelemizin * safhaları” çizmek değil, onun büyük eserini” tam bir bütün olduğunu tebarüz €t tirmektir. Atatürkün yarattığı eserin büyük lüğü, bu hareketin tarihin bir dö nüm noktası anında yapılan İl yaki bir hareket olmayışındadır. in siyaki hareketler, muhtelif zarurst ler karşısında yapılan parça pargi inkılâplardır. Mütebariz vasıfi8"" devamlı olmayışındadır. Mahmut Il. nin teceddüt hamlesi Tanzimat, 93 ve 324 meşrutiyetlefi bir şoy yapmak, çatırdayan devleti” yıklımasını biraz daha geciktir! için alelâcele bulunmuş 'muvak! tedbirlerdir. Bir ferdin, bir zümt” nin, bir cemiyetin — teşebbüsünde” çıkmıştır. Fakat Atatürkün yarattı” ği yeni devlet bir milletin ruhund” doğmuş bir hareketle meydana €" mıştır, O söz söylerken sesinde tün Türk milletinin sesini toplams &ı bilmiş, hareketlerinde bütün Pİ memleketin kalbinde çarpan İ ve azimden hiz almıştır. İşte bunun içindir ki'o, gün Gİ tikça kalblerimizde ve gözbebekleri" mizde birparça daha büyüyerek Y” sıyor, bunun içindir ki teneffüs e tiğimiz hür ve müstakil Türk havs” sına onun aziz beriliği karışıyof» ni gene bunun içindir ki bugün Mil Şef İnönünün elinde hızlanarak Y' rüyen Türk inkılâbı ve Türk cu huriyeti ebedidir ZA Muzaffer ESEN