Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
8 MART — 1939 / HABER — Akşam Postaş İSKŞAM POSTASI Sakibi ve Neşriyat Müdürü mıan Rasim Us Köyei EVİ : İstanbul Ankara cadtesi ; İstanbul 214 Tulgraf adresi: İstantul HABER NYazı işleri telefonu :, 23872 d : îJ ";ı .'_1 ': 24370 — | HAOT Hu..- LÂBÖNE ŞARTLARI | v Türkiya Eemebi K | Ü Sencin Üzü0ü Ka — g700 kr | İaylık 1.50 « 400 , İ Pi teyık 400 , B00 » l ”“L-—"âı'—ıı'im-i- K * U Batıl itikatlar K GECEN günkü Haber'de, garip | bir klübe, Paris'in “Hurafele- miıyanlar klübü,,ne ait resim- Yardı. O klübün azaları, uğursuz Üh, *" bütün işleri hiç korkmadan İ ımrlarmış: meselâ — her ayın öon h “Ü günü bir sofra başına on üç ştufuyor. fuzlukları deviriyor, hh rlerine açık çakı veriyor, kapa- İ bğde Şemsiye açıyorlarmış. Bizde Yle bir klüp olsa azaları, seya- %Clkmnk için muhakkak ayın son Mes'?bîf_sını bekler, tırnaklarını pa- günleri keser, çamaşırlarını Ttesi günleri yıkatırlar, | 'Mnan F .::îüyada batıl itikadı — olmıyan, İk î'_e Uuğursuzluğa hiç İnanmıyan n la ilmem var mıdir? Varsa bile l 'qırlğr hiç şüphesiz ki en koyu din- Üç / &rasındadır. Her türlü hayrın g 'Şrrin de aneak Allah'tan gelebi- *"ldim'e famamile iman eden adam, Yeyı “Ne açık bıçak — verilmesinden ü!biseleri üzerinde — örümcek *Sinden hiçbir iyilik veya fena- Bi Ekliyemez Benimde birçok batıl | ürim vardır: ayna kırılmasın- eı:-"ük korkarım; on üç adedine ka- j aldırmam ama yeni hilâli gör- g: h“lın zaman cebimden para çıkarıp . '*lâ :ğı severim; ayakkaplarımın ev- | Ve ağını giyer, fakat evvelâ solunu ı& olll'ım... Bunların münasebetsiz- ç % duğunu bilirim ama ne yapa- p / seçmek elimde değildir. O“————-...._-m._—_ * İti k eîrusunu İsterseniz vazgeçmeğe faraftar değilim; çünkü insan- | mî'ıiakım batıl itikatların bulun- hqmnknmzarurl olduğuna — kaniğim: T "ne _eri terkedecek olursam ye- ) yen'ıler; gelir, hem de onlar ba- e;üîılcrm_ı pPek — farkettirmeden Ekleri için daha fazla tesir eder- * fillardanberi alıştığım - baltıl iti- 'ıîoînn’ batıl olduklarını pekâlâ bi- | ken klmı; onların icabını icra eder- “iz ;ndi kendime sülüyorum; içim- “lığu uyduğum korkunun yersiz ol: N nuün tnrkıudayım; demek ki on- İr dereceye kadar hükmedebili- İti M. Gerçi onların esiriyim, fakat mda olduğum bir esaret ; z ' i ». Ya on- dîmmyerme benim hiç hük : medeme- BPöm ohâhl itikatlar gelirse ne yapa- D ki N hal' qa beni esir eder ve bel- ; ünu- esareli bir hürriyet sanı- ri ğ yada en kölü esarefler, hür- anılanı esaretlerdir. Basşka bir şe bahıp şı; | liğ?tln İikatları #0sA g;udu y d:.ıh:ı var! — benim, n m hilâfına hareket et- |Ttmi sikai, :"*jangi bir sebeble, ca- dir. Oza Ak bir hâdise olması kabil- idim hilâfina , en bunu, batıl itika- Sima geldi ea üreket ettiğim için ba- ılıüslğütün bağln;m;eg ÇOĞ Z ki ; Apile> İmg, kalb Haşadir. Filsol. Keyser, Sün doktor Söteleğe Sektiği Için bir tayened T Müracaat elmiş; or en & ö OÖONra; e Rsladır; İyilestir., e 'et kalbini Vakat bi; İyileştirmek de. e h_q:snlışmışsınız, idare Unuz; o halde İyile Yah *Ü aa K 5 mnünküal edersiniz, Etmesini bi- şlirmîyetim. 'Niz.,, demiş, Benim itikatlarım da öyle, -a ı'e;_ıî:_ıil[::rıbıı’ları: etmesini temam, * başkasının gel- , â'eme devirir, her Ryin oü FN İŞİ SOfray Mi? Batıl 5'0!'[;:"- ki ilrep hire tuzluğu üçünde on üç Ü il_ı;luı-ıııağı hatırıma Belirir 0ııallzıı'a ehemmiyet veri- nların Mehetliği şeyleri T Yapıyorlar., ? * Babıl itikat- kı.trlulmuş insan, Nurullah ATAÇ “au 3 ğulanlar olur. yacak olandır. çe işidir, plâna alması iktıza eder. edinmek daha yerinde olur, mümkün olur ve başlar. Tz a r a) Halk Plâjları FLEDİYE Floryadaki Küçükçekmece plâjmı halk için bo. dava açmağa karar vrmiş ve böylece kım bedaya İstifadesini temin niyelindeymiş. Yaz yaklaşırken plâj meselesi canlanır ve ker yıl başında halkm denizlerden bedava istifadesi teemmül olunur, fakat mev- sim gelir, plâjlar açılamaz, denizlerin muhtelif yerlerine de (bu- rası thlikelidir!) diye levhalar asılır, fakâat halk yine girer ve bo- Geçenlerde bu sütunlarda halk hamamları açmak lüzumunu tebarüz ettirmiştik. Haik plâjları meselesi de, bu davanınm bir mü, temmimi mahiyetindedir, Fakir halk deyince akla gelen, her tür. lü nakil vasıtalarının lüzum gösterdiği masrafları dahi yapamı- Küçükçekmecedeki tanbulla, ancak orta halli geçinen olabilir. Deniz banyoları hafta- da veya on beş günde bir yapılacak bir lüks eğlence değil, her gün duyulan bir ihtiyaçtır. İstanbul denizle muhat olduğu hal, de yazm halk denize girmekten mahrum kalır, Plâjlar pahalıdır ve bu kifayet etmiyormuş gibi, hepsi İs, tanbulun uzak sayfiye yerlerinde kurulmuş olduğu için, istisgar olunamıyacak masraf ve külfeti müstelzimdir. Hele aile halinde plâja gitmeğe kalkışmak bir yıkım olur, Fakat halk, bu büyük ihtiyacın zebunu olarak, tehlike levhaları- na ehemmiyet vermeden nerede sahil bulursa orada denize gir- mekten çekinmez, bu tehlikeler doğurur. Halk mütenebbih ol- maz, olmamakta haklıdır. Çünkü kışm mahrum kaldığı yıkanma. Ba ve temizliğe ancak yazın deniz banşolariyle kavuşsabilir. Pa. rasız olması, fakir olması, memleketi muhat denizden, tabiattan istifade etmemesi için bir sebeb teşki!l etmez, Bedava halk plâjlarının tesis edilememesi, her şeyden önce, vatandaşların hayatı için bir tehlike tevlid ediyor. Halk plâjları açmağa niyet kifayet etmez, ne büyük bir sermayo, ne geniş bir plân ve ne de şamil bir büt- Bu iş yalnız istemek ve azmetmek işidir. Enkaz tahtalarile bile İstanbulun her semtinde müsait yerler bulmak mümkündür ve her birinde müsalit yer bulup halk plâjı açmak lâzımdır. Dikkat olunursa halk, ekseriya plâjların yanmdaki sahiller- » de denize girerler. Bunun sebebi, denizin birvaz da bir yaz eğlen- cesi teşkil etmesidir. Bu itibarla belediyenin bedava halk plâj. ları olarak kuracağı deniz banyo mahalleri mümkün olduğu ka- dar geniş bir muhiti tatmin edecek mevkide olmalıdır. Yani, hal- kın topluluğunu temin edebilmelidir. Belediyenin, halkın umumi ihtiyacı ve sıhhati bakımlarından bedava halk plâjlarmı mevsimin yaklaşması dolayısiyle birinci Küçükçekmecede - bir halk plâji kurulması bir şey temin et- ki de yol masrafı dolayısiyle celbe bile müsait olmıyacaktır. İşin büyük plânlara müstenit ideal şekillerinden önce, bu derdi önliyecek, alelâde, basit ve emin banyolar yapmağı hedef Dedik ya, niyet kifayet etmez, filiyat lâzımdır, Her yıl bir kaç yüz vatandaş kurban veriyoruz, Kaldı ki, temizlik mücadele. sİ, yalnız halkım yere tükürmesini menetmekle değil, halkm yaz, ' kıs bilhassa yıkanıp temizlenebilmesini süratle temin etmekle Not denizlerden hal, plâja gidip gelecek İs. Nihayet bu iş, Denizbanktan açıkta kalanlar Kıdem sıralarına göre vazifelendirilecekler Denizbank kadrosunda yapılan tasarruf münasebetile muhtelif tah rihlerde gazetelerde yapılan neş- riyat Denizbank Umum Müdür- Tüğünce şu şekilde tavzilı olunmak tadır; “Denizbankın ihtiyaçtan fazla görünen maaş ve masraflarının hakiki ihtiyaç derecesine intibak ettirilmesi için iktisat Vekâletin. ce büdce karanamesile verilen Ji- rektif üzerine Bankaca alınmış ar. |olan tasarruf tedbirleri neticesin- de, onu eskidenberi Denizbank müesseselerinde çalışanlardan ol. mak üzere, kırk memur açıkta kal mıştır. Bunların kıdemleri sırasınca İk iktisat Vekaletine baglı teşekkül- lere yerleştirilmeleri —Vekâletce takarrür etmiş bulunmaktadır. Gandi Açlık grevinden vazgeçti Londra, 7 (A,A.) — New.delhi, den bildirilliyor; Gandi tarafından Rajkot dev . leti ahalisi namına ileri sürülen ta. leblerin büyük bir kısmı, bu dev. letin hükümdarı tarafından kabul edilmiştir. Bunun üzerine Gandi, açlık grevi yapmaktan vaz geçmiş. tir. Tunusta Fransız tabiiyetine geçmiyen Italyanlar huduttan çıkarılıyormuş Roma, 7 (A.A.) — Gazeteler Tüunusda yaşayan İtalyan ahaliye 'karşı Fransız makamlarının hattı hareketini yeniden büyük bir şid. detle tenkit etmekde ve Fransız tabiiyetine geçmekden imtina gös teren italyan amelenin kütle ha. linde dışarı çıkarıldığını tebaruz ettirmektedir. Bazı geceler aç yatan beş yavruya yardım beklenivor ! Hamal İsmail “Bunların babası ve annesi Türk yurdudur, Türk cemiyetidir. “ diyerek ve hazin Yeniköyde Mine sokakta 3 numa- ralr evde oturan hamal İsmailin re- simde gördüğünüz gibi yetişmiş dört ve henüz biri küçücük olmak üzere beş çocuğu vardiır. Hamal İsmail ayni zamanda karı- sıma ve anasına da bakmak mecbu- riyetinde bulunduğu için bugün ba- şında beslemek vazifesile mükellef olduğu yedi can var demektir. Bu a- det kendisile 8 olur. Hamal İsmail, eline geçirebildiği birkaç paradan 30-40 kuruş ayıra- rak mahalle mümessillerine vermiş ve çok çocuklu ailelere yardım tah- sisatından kendisinin de istifade et- tirilmesi için istida yazılmasını rica etmiş, fakat, kendisine ne müracaat numarası verilmiş ve nede netice hakkında bir şey bildirilmiş. Bu işleri bilmiyen hamal İsmail, yedi nüfus ailesile perişan bir hal- de bulunmakta ve hiç bir — yerden (müuavenet görmemektedir. Kehdisile görüştük, diyor ki: “Çok çocuk yetiştirmekle vata- nıma bir hizmet yapmış olduğumu sanıyordum. Nihayet bir vatanda- şım, Türk nüfusuna güçlü kuvvetli evlât yetiştirmesi de bence hizmet- tir. Ben hamalım. Başka türlü yur- duma ne tarzda hizmet edebilirdim! Fakat şimdi pişmanım, Cünkü ço- cuk arttıkça sefaletim de arttı. Hamalım, kazancım o kadar az ki ekmek bile tedarik etmeğe muvaf- fak olamıyorum. Yediğimiz, içtiği- miz zeytin ekmektir. Bunu da bula> | bilirsek ne mutlu. Bazan hiç iş ol- muyor, para kazanamıyorum. O za- man yavrularımın aç uyuduklarını azapla seyrediyorum. Elimden hiç bir şey gelmiyor ki yapayım. Ben muhtaç isem, — yavrularıma bakamıyorsam, mensup — olduğum cemiyet bakamaz mı? Çocuklarımı okutamıyacağım. Doyuramıyorum ki okutabilmeği düşüneyim. Kendi hesabıma yorulmaz bir a- damım. Ne yapalım, babalarımız cahildiler. Okutmadılar, O zaman okumanın faydası yoktu. İşte şimdi bu yüzden hamallıktan başka yapa- cak iş bulamıyoruz. Bunda kabahat kimsenin değildir. Fakat yavruları- mın günahı ne? Kaç kere alâkadar dairelere müra- caat ederek çocuklarımı leyli yazdır- mak istedim. Reddettiler, Usul böy- le imiş, nizam şöyle imiş. Bunlar cumhuriyet yavrularıdır. Nizam ve usul, yavrularına bakamıyan baba nan elinden alıp bakıp büyütmek ol- malıdir. Ne yapaacğımı şaşırmış bir haldeyim. Haydi ben, karim — ve a- nam buü yoksulluk içinde ölüp gide- lim. Mukadderat böyle imiş deyip her türlü azabı sineye çekelim, Fa- kat bu miniminilere merhamet edil- mesini istiyorum. Mahalle mümes- sillerine müracaat ettim, ÂAlâka bile göstermediler. İstida — yazmalarını yalvardım. Fakat yazıp yazmadık- larını bile söylemediler. İçim yanı- yor. Ve ben yalnız hükümetimden değil zengin — vatandaşlarımdan da rica ediyorum, a ' Wyar hayatını ni Hamal İsmail bakmaklan âciz kaldığı beş evlâdı, elim atıyor karısnı ve annesi arasnıda yık bir halde yetiştirmek için kur- tarıcı ellerini uzatsınlar. Yavrularımı okutsunlar, büyüt- sünler, Ben yalnız onları dünyaya getiren bir erkek vasıtayım. Karım da dişi, O kadar. Onların babası ve annesi Türk yurduüdur. Bütün Türk cemiyetidir. Yalvarırım size, bu derdimi gazete- nizde bildiriniz.,, Not: Muhtelif vesilelerle çok çor cuklu ailelere temas ederek memle- ketin bu vadideki derdini tebarüz ettirmiştik. Bundan önce.de on çor cuklu bir aile babasının hazin ve e- lim derdini ve şikâyetlerini yazmış- tık. Böyle ailelerin yavrularına yal- nız çok çocuklu ailelere yapılan.mu- ayyen ve bir. defaya, mahsus mua> venetle hiçbir şey temin edilmiş ol- maz. Türk yekâünuna birer ilâve olan çocuklar, cemiyetin bu işle alâkalı müesseseleri tarafından mal bulun- muş gibi kapılmalı ve kucaklanma- İıdır. Yoksul yavrulara yardım mü- nasebetile yazdığımız bir yazıda bu işin devletleştirilmesini istemiştik. İşte bir hazin misal daha! Haber gazetesi, temiz bir Türk evlâdı olan hamal İsmailin bu yavrularını oku- tup yetiştirmek üzere manevi evlât olarak alabilecek zengin, — kudretli ve vatanseyer, hamiyetperver kari- lerine müracaat eder, Bu yavrulara üzanacak el vasıtalar yurda en bü- yük millf hizmeti yapmış — olarak müsterih olabilir. , illie Limanın genişle- tilmesi projesi Unutulan bu iş tekrar ele alındı 93T senesinde yapılan tetkiklerle İngiliz mütehassısları tarafımdan plânları hazırlanan İstanbul limanı- nın tevsi ve ıslahı projesi bir ara. lık her nedense bir kenara bırakıl. mıştı. Ö zamandanberi uyumakta 0- lan bu proje şimdi tekrar öle alm- mış bulunmaktadır. İstanbul limanmın ıslah ve tevsii işi İngiltereden temin olunan kre- dinin Denizbank hissesine isabet e. den kısmının yeni vapurların sipa. rişinden sonra kalacak kısmı ile te- min olunacaktır. İngiltereye sipariş edilecek va - purlarm siparişi malüm olduğu Ü- zere bu işe bazı dedikoduların ka. rışması Üzerine durdurulmuştu. İk, tısat vekâletinin siparişlerin yapıl- ması için bir karar verilmesine in- tizar edilmektedir. - Vapurlarm siparişi ile beraber Denizbankm krediden istifade ede- ceği mütebaki kısımla şu üç iş mey. dana çıkarılacaktır: 1 — Haliçte kurulacak tersane, 2 — Kuruçeşmede modern kömür depoları inşası. 3 — Limannı tevsi ve ıslahı. Bu üç mühim işe ait projeler de hazırdır. Vekâletten emir verilir ve rilmez Üç işe ait birden İngiliz fir. Bu yavruları Türk vatanmma lâ-malariyle temasa girişilecektir. Serseri mayinler ARADENİZ'de muhtelif mevkilerde olmak üzcre iki serseri rülmüş ve imhası için müfrezeler gönderil- miş, tertibat alımmış. Millet vapuru gibi emektar ve vazife- şinas bir geminin bu limansız ve melcesiz hırçın sularda başma gelen felâket henüz - unutulmamışken burada aklı başında gemi dolaşacak değil a, elbette serseri maynlar eranaanalr mayn gö., Ajansın NADOLU ajansının ö tarihli bülte- ninde Şebinkarahisardaki hava va- ziyeti bildirilirken “rüzgâr fırtınası” tabiri görülmüştür. Rasgele Ajansı mazar görürüz. Siyasi fırtıma olmadığımnı tasrih için böyle hareket etmiş olsa gerek, bir tabiri Adaların su derdi hallolunuyor DALARIN su derdi bu yıl şeytan A kulağına kurşun — hallolunacakmış, şAma, su vapurunun adalarda yanaşacağı yer hakkında ihtilâf çıkmış, iskele mesele- si etrafında tetkikat başlamış. İskele İçin siz üzülmeyiniz. Tek su vapuru ada önünde karşı çıkacak ve omuzlarmmıda adaya nakle, decek yüzlerce adalı bulunur, merak bu. yurulmasın! görülsün, yüze yüze İrak Kralı Radyoda bir nutuk söyledi Askeri siyasetle uğraşmaktan menediyor Bağdat, 7 (A.A.) — Gazeteler Kıralım ikinci emirnamesini neş. retmektedir. Kral emirnameleri, Erreşid mıntakasında örfi — idare ilân etmekide, “hudbin — sebebler dolayısıle karışıklık çıkarmak iste. yen “eşhastan,, bahseylemekde ve nızam ve sükunun hainlere karşı alınacak şiddetli tedbirlerin idame olunacağını bildirmektedir. Kral, radyo ile neşredilen bir nutuk söylemiştir. Bu nütkunda, orduyu siyasete her hangi bir suretle karışmakdan menetmiş, tazyikden. şikâyeti O « lanlara saray kapısının açık oldu. ğunu söylemiş ve halkı müteyak, kız davranmaya davet etmiştir. Amerika Sergisinde Türkiye pavyonu Amerikalılar büyük bir alâkayla takip ediyorlar Nevyyorkdan gelen haberlere göre, Türk pavyonunun inşasına hararetle devam edilmektedir. A- merikalılar, pavyonumuzun inşa- siyle ve sergiye iştirakimizle çok yakından alâkadar olmaktadır- lar. Diğer milletlerin pavyonları kü- bik şekilde binalar olduğundan bi zim mimari tarzımız derhal gö. ze çarpıyor. Sergide'bütün milletler hazır- lıklarını gizli tutmaktadırlar. Biz | de bu meyanda teşhir edeceğimiz eşyaların mahiyetini kısım kısım meydana çıkarmaktayız. , Türk pavyonu nisanda tamam- lanacak bir mayısa kadar da da- hili dekorasyon bitirilmiş ola: caktır. ü