an Boritiz, İL aşa i ile ni fi yy bi kendisine ba X eğ & Bertan» a anter! cev Tele, erd abin vermiş ve bu Pik, Söve ttiğini sormuştur. A il Bihar, ş, Muştur: İeyi ln, pelerimin hakikat bei Mİ adi bir #terebji: *deş İlirim. E Mya Oyutahgi. ger lm âhi ein i.“ dee “in İm : ; | me İleriyi di Men setup Heodini e Desi ö in ) ek ln ve erie beraber | en Ke “Ül Bunu haber) Mü ia bab ile Land. | Üy eleforla Konuş! ei a aşi ağir, m bu telefon mu: < eğ İR dini Mayo, Mille sir de ii iy SR e çok kişi Ban» zi yy lin tk triniz v Sayesinde Me e çok Kimse rinde bir fakir, Amerikada bir 2 Münerleri gösterirken se- “turan bir genç kızın is- tak binedi in & âtyirciye dönmüş ve sert İF matmazel? de Kkabaz yerine iz, | bala ga ben hiğ rimi İĞ sahneye çıkmıştır. Fakir, babayla bir n konuşması kuya daldırmışlır. gmı görmüş müştür. olduğundan beler hiç bir netie i siz Üz Acaba Barbara ser tam Zi saat yaya müracaat verici birl Memnuniyet — İrğiliz .matbuatna verilmek üzere bir beyanat lutfedermisiniz! —Nasi bir beyanat? Bu sırada telefon. santralındaki memur: — Tamam, efendim, diyor. Mu- havere mürldetiniz bitti ve telefon kapanıyor. İlâhi Baba ile kadın pey- gamberi ancak birbirlerine “Sulh ve sükun!" diyebiliyorlar. bazın tavsiyesi ederek kızı aramaktadır. rısıyla beraber, genç kızı bir kaç saniye İçersinde derin bir uy- üzerine, kanın kolay dolaşması için genç kızın elbiseleri çıkarılmış ve boylu boyuna yatırılmıştır. Fakir memnun bir tavırla gazinodan çıkmış, fakat yolda bir otomobil kazast neticesinde öl- On gündenberi Barbarayı kimse uyandıra- mamaktadır. Meşhur ipnotizmacılar, başka fa. kirler çağırmış, fakat bunların yaptıkları tecrü vermemiştir. Hindistandaki fakirlere telgraf çekilmiş, fa- i. kat hiç bir cevap alınamamıştır. i üp gidecek mi? bütün Amerikanın merak ettiği nokta budur. Şimdi her gün Amerikan radyosu bütün dün- uyandıracak bir Bakalım bulunabile- Pa Eski Çekoslovak Cumhurrelsi, ka- bir müddettenberi bulunduğu İngillereden Amerikaya hareket etmiştir, Doktor Beneş Şi- kağo üniversitesinde demokrasi mü- esseseleri kürsüsünde konferanslar verecektir. Resimde Beneşle karsı Tandrada- ki aparlamanlarında görülüyor. Şimdilik anadan İL yg umumiysile daha yük- , daha ko zerinde ekseriya kemerli, bazan da kuş gagasmı andıran mukavves burunlu insanlardır. Melanezvalıların giy da Polinezyalılard: anezya yerlilerinin hepsi ayni kiyafeti taşımazlar. oGiyiniş | bakımından kendi aralarında dahi pek çok değişiklik gö c Fakat umumiyet itibatile Mela“ nezyalı erkekler birçok adalarda nadan doğma çıplak türlü giyiniş mod: İler. Yahut, çok çok, bir peştemal örterler. bacaklarının arasma yalnız mah, geçirir, bellerine bağlayıverirler. Melanezya bayanlarının da muh teşem tuvaletleri kendi derilerinden başka bir şey değildir. Onlarda ekseriyetle erkeklerinin ayni şekilde niş tarzları Yahut da avret hut da sırtlarına ağaç yaprakların- dan, liflerden veya doğrudan doğ- ruya otlardan kısa bir manto geçi” rirler, Bazı yerlerde ise bayanlar buna da lüzum görmezler. Bellerine İ taktıkları bir kemere iliştirilmiş kr sa bir kumaş parçasile bacaklar nın aralarını örtmekle iktifa eder- İller, Fakat önlerine yelpze şeklin İde süslü, ottan örülmüş bir parça da asarlar. Vücutlarının geri kalan kısmında tabiatin ken: mw bâhr şettiği elbiseden maada hiçbir şey taşımaz. Anadan doğma hülinde- dirler, Walezyanın artak pek mahdud yerlerindedir ki bayanlar İnsan eli. le yapılmış hiçbir elbiseye tenezzül etmezler ve anadan doğma çıplak gezerler, Yalnız, bü lüks kıyafetle gezmiye salâhiyeti olan bayanlar ancak evlenme çöma gelmiş olan - Jardır. Henöz bu yaşa gelmemiş o- lanlar bu keyfiyetten makrumdur- lari, Melanoryalılar giyim ; meselesin! süse karşi gayet (düşkündürler. Zannolunmasm ki insanların süs - yu siyah renkli ve kuru bir yüz ü- , ya kısa bir peştemal kullanırlar, ya | (tata), İma ve döği bü kadar basite indirdikleri halde | y. özi insanları LA | YAZAN: L. Busch 35 Yılını vahışiler arasında geçirmiş bir Alman seyyahı doğma çıplak A“ . V v2 » Malenezyanın bazı mıntakalarında kadınlar | gezerler Yeni Pameyn adaları yerlilerinin balık tulmağa mahsus ağ sepetleri merakı, med: et seviyesi dıkça daha büyük olur, Netekim Melanezyalıların erkekli kadınlı süse merakları fevkalâdedir. Meselâ takmadıkla:. ziynetlerin bir kaşmını zikredelim: Saçlara takılan kuştüyleri, ger - danlıklar. Fakat bu gerdarlıklarda inci dizlii olabildiği gibi köpek diş- ler', hattâ kurutulmuş yemişler da- »i görülür! Türlü türlü ve son derece kulek halkaları, burunlara geçiril iş çöbeklar veya balkalar, kol ve ak bilezikleri, vücudun etleri Ür rine açılmış derin yanık izlerinden süsler ve saire... Bize ekseriya macnunane ve kor- kunç görünen bülün bu garib süsle. tuniyet cabıdırlar?,, Bu zarafe denu- a adaları yerlilerininkidir. Zira bunlar burunlarını kırıp düzelliyor- lar!,, z Melanesya adalarnm çoğunda anl vücut üzerine dağla - e süsleri de vardır. An- cal Melanezya adalarmın bazların. er de, kadınlar da tatau ırda yalnız Kızıl Gölge HABER'İN RESİMLİ ZABITA ROMANI: 83 | Tövlinma «miz! İŞARETE 0 TAYYARİLER, sm FA ME BEvam Eb rabu. PA - Töydan.. Saman SMA, R.NE HABER VER. MARE İişamörLi Kuşa 3 damınmını GÖZLE SİMLER. b 28. — ÖYLEMİ TAM VAM TET KiRAZ) FENERLİ. VAM TüM ÇAlDIRIRIN NEPSİNİ Lg MUŞ ADAMLARIN, EYE GiYLEN, ri GARA YA LAĞIM MAN W EDİLDİ. EN GOLGE FARE. |0/YOR. KURAR, Fi, MMAYET MİR GEC: YAN BiZ YES ge wexi, 72 rarvget gi. LE e un > YAMŞLERİN PDA YESEK vSU, Lü 15 EMİŞ ETRAFA YAYLI ini kapayan bir örtü parçası Mez meyilleri medeniyet dere, |sun, vücuduna (tstâu) yaptırmışsa bu, o erkek veya kadının blüğa var dığına ve evlenme çağına geldiğine bir işarettir, Diğer baz.larında ise, (tatau), mensub olduk! ve klan denilen kabilelerinin işaretleridir. Bazı adaların yerlilerindeyse er- keklerde tatau yalnız şeref içindir. Öldürdükleri düşman adedince ts « tau yaptırırlar; larda tataudan baş « ka diğer bir süs daha vardır ki da“ ha vatışiyana bir ziynettir: Vücutlarının etleri üzerin? *“-ab- lâ açılmış yara izleri! Bunlar, ak - rabalığı gösterirler. Fakat Malenez yalılarm en ziyade di ü olduk» rı süs, burünlarma ve kulaklarıma ıkları küpelerdir, Bunlara küpe demek caizs6... Fakat bizim Avrupalılardaki kü, pe ziynetinin aslı bü olduğu muhak- kak. Hem de Melanezyada bu küpeleri yalnız kadmlar değil, erkekler de ayni zarafet kaygusiyle takarlar, Bu süs, Melanezyalıların bilhasıs yıldıkları bir süstür. Melanezyalk daha çocukken kulağını deler, Bu deliklere muktes Uf şeyleri küpe olarak asarlar. Ufak değnekler, deniz istirideye «si kabukları, çiçekler, otlar gibi şeys er, Fakat gittikçe kulaklarıma küpe olarak daha ağır şeyler asarlar, D4 likle beraber kulak memesi bü kü « pelerin ağırlığı aitmda gitlikçe u- sar. Ekseriya o dereceye gelir ki, kulak memesi tâ omuzlarma kadar sarkar! Omuzlarına kadar sarkmış kulak memelerine Melanezyalıların en bü“ yük zarafet olarak bayılırlar, Melanezyautrlarım bazı adaların * öz ân gayet garib diğer bir zarafet | önha vardir: İ Kafalarmı sivriltmek! Çocuk doğar doğmaz, yumuşak o. lan kafataslarını sıkıp bir kavun gis bi upuzun ve sipsivri bir gökle ko « yarlar. Bu kavun biçimi şiöri kafalar pek İ makbuldü: İhtimal ki baz: dillerdeki (sivri kafalı) sözü bu #detten kalmadır. Zirs, bu adalarda yerliler çocukları» akıllı olması için sivriltirler!, Melanezyalıların oturdukları kü. İbeler de pek muhtelif tiptedir. Me- lanezyeda Insah, arı kovanlarının İ seklinde en iptidat ot klübeden, çe uları bambo ağaçlarınm dallariyle kaplanılmış iki kati evlere kadar, törlü türlü şekillerde klübelere te- andüf eder. Fakat sahillerde göl olan veya durgun sular bulunan yerlerde he- men dnima köyler göl evleri dedi- ğimiz kllibelerden mürekkeptir. Ya, ai suyun içinde, yüksek kazıklar $- rerinde hambulardan yapmış eş « lerden... Devamı va bın kafalarını hem güzel, hem de