öldü , r May, mek ade, amal Ka Ya m Bizak, ' enik gi ” “da #eki b; Ni Zain; YEL, Kendi. Güldü. AN sinirle Bir İz ba Sükseldiği e Sale ve bizi gi a ereddid © Küler, Yiyip içe. a Güler, Oy. NE Yazısın- Bid. Boğuzi, $E Yalının Uldmilacai; :9 başliyor Şehid Sıfa- thİze dü. & nak- an, | Kümet şekilleri ve bu bir ni takip etti. lar, kurtulamaz. Bu İşi biz yapamaz mıyız? Ankara, 24 (A.A) —C.H. Partisi Meclis Grupunda Başve- kilin beyanatından sonra Hari- “iye Vekili Şükrü Saracoğlu söx alarak 10 - 15 gün zarfında ce- reyan eden harici ve siyasi ahval ve vekayi hakkında beyanatta ,| bulunduktan sonra bu bâdisat m KİLALCL ceulesi üm zerinde tevakkut ederek şu iza- bati vermişlerdir: i Bon gelen haberler gösteriyor ki tam manasiyle bir hilâfet £. İlân edilmiş değildir. Mesele Kral , | Faruk'un bizzat imamlığını yap- tığı bir namazdan sonra camide bulunanlar tarafından bir islâm halifesi gibi karşılanması ve «)- kışlanmasıdır. Cemaat içinde “İlmam Yahyanın ve İbnissuudun çocukları ve beş yüzden fazla zabit mevent imiş, Türkiye cumhuriyetçi ve lâ yik bir derlettir ve lâyik ve cur huriyetçi kalacaktır. Onun için diğer devletlerin de İâyik ve cumhuriyetçi olmalarını arzu stmemizi herkesin tadil görme- al lâzımdır, Gene bunun kadar tabil bir cihet vardır kl 6 dn bi zİm gerek cumhuriyotçiiği ve gerek lâyikliği her devletin da hilt bir işi telâkki etmemizdir. , Onun için hudutlarımız haricin- * İdeki topraklardak! devlet ve hü- şekiller ri! içinde dinin yer alması veya & İyirtedilmesi bizi asla alâkadar MS AEhEyİ Servet ayağımıza geliyor ! U yıl Marmaramız hemen hemen bütün hududlariyle bü- yük bir dalyan gibi yüz binlerce kilo balık verdi. Torik ve sivri akınları, uskumru akmı ve bunu palamut akı- Kilosu üç kuruşa uskumru, çifti ön kuruşa torik, tanesi yüz paraya palamut satıldı. Dünya balıkçılarını lüt balık istihsalciliği, maalesef milli servetimize hiçbir şey ek. lemeden her yıl böylece bir müddet devam eder ve sonra kaybo- Sularımızda çıkan balıklarımızı yabancı milletler sudan ucuz pahalarla kapışırlar ve biz bunları süslü kutular içinde ithal e derek kendi malmmızı onların elinde mamul şekilde afiyetle ve paradan çekinmiyerek yeriz. Binnetieo yasalarma paramızı çekmek İçin bir vasta olmaktan bir türlü Satılmıyanlar denize dökülür, çürür, kokar. Halbuki bunla. rı konserve haline getirmek küçük bir himmet, basit bir serma- ye ve mütevazı bir fabriks işidir. Bir küçük misal bu İşin mühim tezahürünü İspat eder, İtal, ya fabrikaları bizden tanesi 8 ve 9 kilo gelen meselâ sivri deni. len torik büyüğünden çiftini on kuruşa alır. Buna nazaran $ ki. lo balık ecnebi fabrikalarmın eline on kuruşa mal olur. ki komisyonerler de ecnebilerdir. serve haline getirilir ve kilosu 45 - 75 kuruş arasında piyasaya sürülür. Yani, en kuruşa alırlar, dokuz liraya satarlar, Bu miktar yüz binlerce kiloya baliğ olduğu zaman, no mü, him bir servet mevzubalıs oluyor demektir. Bize kalırsa, küçük bir himmetle meydana gelecek bir fab. rika, dünya fabrikalariyle bihakkin bir rekabet yapabilir ve ba. Tıkçılığımız da beynelmilel sahada ön plâna geçer. Dün ve bugün yine dalyanlar palamut akmlariyle doldu. Servet ayağımıza geliyor. Lütfen bir gayret! HARER — Akya ç——. —— Tee kıskandıran bu ve- balıkçılığımız, dışarı pi- Arada» Bu balıklar fabrikalarda kon saanen sms emriyle aemakinmyaseiUDm inle sole dona olRMREU m OĞAN DOĞUMA yon üne Hariciye Vekili hilâfet meselesi hakkında izahat verdi tımızdır ki bu noktadan Misirın genç hukümdarının ve Misir halkınm candan vesamim! dost. tuyuz. Cumhuriyet hükümeti- mizin bu iş ve Mısır hükümdarı hakkında mütaleatını söyledik- ten sonra hilâfet müessesesi hakkındaki düşlincemiz! ilâve olmeliyiz. Bize göre hilâfet müessesesi Modası geçmiş, Ihtiyar ve her halde zararı kârından çok fazla bir korkuluktur ki bulunduğu yere dünyaşümül bir selbeder, hattâ islâm devletleri arasında dabi istirkap ve nifak tohumları saçar. husumet Eğer Mısırda başlıyan bü ha raket bir gtin emriraki olursa bariciyenizdeki mevcut malt- mata nazaran, kısa veya uzun fasılâlaria ayni cwri vaki bazı islâm devletleri tarafından de tekrar edilocektir ki, bu hal is lâm devletlerini biribirinden u- zaklaştıracak ve islâm millet. leri arasına yeni bir nifak soka- caktır. Bu işte lâyik ve cumhuriyetçi Türk devletine düşen tek vazife bu hazin akıbet üstüne alâka darların dikkatini celbetmek- tir. Hariciye Vekilinin izabatı w mümi heyetçe tamamen tasvip olunda ve ruznamede başka Bizi alâkadar eden cihet hA-İ yadde olmadığından celseye ricf, siyasi, iktısadi münaseba- APAR RİNA AN RİN A SUAL YL Ahmed Haşimin heykeli ASILATI Ahmet Maşimin mezarma Akademi aranıyor ! VUKAT Naci adında bir zat rami- nihayet verildi. Rasgele tenzilâtının kalkması doğru mu ? Talebeyi çırak ve halk günlerindeki kesil kalabalık arasına karıştırmak isabetli bir hareket değildir İstanbul sinemalarında son hal. | tatmin etmesine dahi imkân bulu-/ yatları ka ta zarfında yeni tedbirler alınmış bulunuyor, Ezcümle sinema ve yatrolar hakkındaki talimatname de hıfzıssıhha kanununa ii sinema içlerinde sigara yasağı &v nulmuştur. Bu yasağın kontrol. süzlükten dolay; tatbik olunmadı. ğı anlaşılmış ve belediye dai rine verilen emirle sinemalar şid- detle ve dikkatle kontrol ettiril - miş, bu yüzden sinema dahilinde sigara içenlerden ele geçenler hak. kında zabit tutulmuştur. Ayrıca her seansı müteakip sa - lonların boşaltılıp havalandırma sı da yine buna müteadir ahkâm muktezasıdır. Bunun da tatbiki na başlanmış ve sinemalar bu mü. nasebetle halka her scans netice- sine göre almacak tedbirleri ilân etmiştir. Yalnız son zamanlarda maliye - nin sinemaların biletlerine âit ka- nunun bir rmaddesi münasebetile yaptığı bir tebliğ Üzerine umurai| tarifelerin tatbikr srrasında talebe tenzilâtı yâpılmamağa başlanmış. ter. Bü mesele talebenin şikâyetini mucip olmuştur. Keyfiyeti izah i- çin sinemalarda alman son tedb lerden bahsetmek gerektir, Hükümet sinemalarda halk gün İleri, gırak günleri gibi muayşen ve ucuz ve mütesayi yatk tarife tatbik edi ihdas etmiştir. Halk günlerinde sinemada ker yer aynı fiyatla ve nihayet 10.15 kuruştan farla değildir. Çırak günlerinde de her 5 - 10 kuruştur, Umumi tarile tatbik edildiği diğer günler herhangi bir şekilde talebeye vesaireye tenzilât yapıl - mamaktadır. Bu yüzden talebe ya balk günlerinde sinemaya gitmeğe mecbur olmakta veyahut da tenzi- lâttan ifade edememektedir. Bizzat sine maların talebeye yap- tıklar: tenzilâtı meneden bu tebii. Zin, buna ait kanunun esbabt mu- cibesinden istihraç olunduğu söy- lenilmektedir. Halbuki kanun talebe tenzili. nı kabul etmemek vaziyetinde de - ğildir. Hek günlerinde sinemalara o kadar fazla tehacüm vardır ki, müesseselerin bu (müracaatiar: n aynı fi - n günler yer | mamamaktadır. Nerede kaldı ki ta- tebe istifade edebilsin. Talebenin şikâyetleri zerine sinemalar alâkadar dai ve hükümete müracaat ederek vazi . yetin aldığı müş lerdir. Bunun üzerine talebe gi leri ihdası teklif olunmuş ve fa bunun da tatbik kabiliyeti elere görül cumartesi €n sonra tatiliir ve her gün mektepler 3. 4 aramada ta til ederler. Talebe ancak cumarte- | si günü öğleden sonra veya her talebe ancak ya gi rler. Öğleden akşama kadar lâaletta. İ yin günlerin talebeye tahisis zar. masında hiçbir fayda mevcut de - İ ğildir. Talebe Lundan istifade edeme - mektedir, Gün arasında ayrıca ta. | Jebe matinesi yapılması da mah -| zurlu görülmektedir. | Meselâ saat 14 de seanslarına başlıyan bir sinema saat 16 da i İsi seansın: talebeye, 18 de ü sını halki vermek sur bir taksim yapmış olsa bu şekilde talebeden gayrisini sinemaya al - mamak ve alınanların da çıkması ihtimaline karş: bilet işlerin bütün karışik bir hale getirmek gibi müşküller ve mahzurlar mev. cuttur. Talebe nakil vasıtalarmda mü » ayyen seanslara tabi değildir. Elindeki büviyetinden her ar istifade edebili Niçin talebe sinemalarda tenzi- | iâttan mahrum kalsın? İstediği zaman, istediği anda herhangi bir sinemaya gidince hü- viyetini ibraz ederek kendisine ye. ilan tenzilâttan istifade etmesi e göçen bu tebliğ, mahiyeti itibarile yalnız talebenin aleyhine dir. Sinemalar için mesele yoktur. Alâkadarların söylediğine gört talebe" yüksek fiyatlar karşısında halk günlerini beklemekte ve bi çok yeyler fcdası bahâsına bu 78 manları sinemaya girmeğe çalış - maktadır. Halbuki talebenin hususi bir va- | ziyeti vardır. O henüz kazanç sa - hasına girmiş değildir. Okuyan ve yetişme mevkiinde bulunan bir talebe, sinemaların bu yüksek fi. gün bu saatlerden sonra sinema-) Bunu istese mw yoktur, Onu çırak ve halk gün- İerindeki kesif kalabalık bir arasına karıştırma betli hareket değildir. Bir taraftan da hazine menfa. ati bu yüzden muhtel olmakta . | dır. Talebe yüzde muayyen bir nis“ betle tenzilât görür. Halbuki halk günlerinde aldığı bilet çok asgari ücrete tâbidir, Hiç şüphesiz bu asgari bilet ta» rifesi mucibince az ücretli biletle az vergi verir, Bir taraftan da talebeyi halk - tan ayırmak zarureti vardır, Tale. çıraktır, ne esnaltır, ne de tını kazananı umumi balk ye kününa dahildir. Sinemalar, tiyatrolar, nakil va- sıtaları bu yüzden talebeye mu « ayyen tenzilât yapmağı: evvelden beri kabul etmiş bulunuyorlar, Bunlara ayrıca gün tahsisi pra. olmuyor. Talebe, hüviyetini gösterip ten zilâttan istifade edebilmelidir. Eğer tölebe ölmıyana da bu ten silâtn yapılabileceği şüphesi var- ar: kontrol eden maliye icabında ayrıca hüviyet sorabilirler. Aksi takdirde maliyenin kont « rolünün de mahiyeti kalmaz. Vergi yüzde ondur. On beş ku. ruşa altmış para vergi kadarcık bir paruyi hazineden ka” çirmak vaziyeti karşısında elli Jis radan başlıyan ağır para cezaları vardır. Maliyenin kontrolü altında bu. lunan sinemalara talebenin küvi yetini gösterince tönzilâtla gire « bilmelerinin temini ve bunun bü - tün sinemalara teşmili lâzımdır, Kayzer 80 yaşında Amsterdam, 24 (A.A) — Ak mân Ajansı bildir Eski İmaparatorun yakında ge“ lecek olan 80 inci doğum yılı mü- yle, Fon Maskensen ve mütekait Amiral Von Sehmitd, İmparatora eski ordu ve donanma in tebriklerini bildirmek üzer Döorm'e gelmişlerdir. £ Mareşal Von Mackensen eski karargâh na mına Kayzere gümüş bir kupa vermiştir. Alman asılzadeleri na- mına da Hitler getmiştir. Bu akşam bir ziyafet verile- cek ve İmparatorun (o ailesiy“ le yakınları ve gelen heyetler bü nase? haneye müracaat etmiş ve cazibe kanununu alt Ust edecek bir keşifte bu- lunduğunu bildirmiş, Rasafhane kendisine »kademilere müracaat etmesini tavsiye etmiş, Biz bu zafa yardım etmeğe karar ver- dik. Rasathanenin müracaat edilmek üze, re bahsettiği İlim akademilerinden Tür- Kiye dahilinde herhangi birini bilen varsa İütfen insaniyet nama bize bildirsin! v.s Ali Nacinin cıyarası Lİ Naci Karacan (Suya sabuna do- kunmadan) sütununda clgara hak- kında bir yazı yazarak diyor ki: “Cigara, korkağa cesaret vermek, a. tılganı itidale getirmek, âşıkm zammı da- hasredilmek üzere Yakub Kadri tarafından Haşimin hayatma sid bir kitab yazılmış olduğu malümdur. Para toplanmış, merhumun mezarı sile. si tarafından yapılmış olduğu için, heyko- İinin yapılmasına karar verilmiş. Ruzumahşer için iş kolaylaşıyor demek- tir. Suru İsratll ötüp de herkes hesab ye- rine toplandığı zaman biz adazlarm vücut- ları da tekrar imal olunacak, fakat, hey. kellere yalnız ruh nefhedilecek, epeyce Iş hafifliyecektir. Ha gayret evlâtlar! Yakub Kadride o kalem, «izde bu gay- ret, Hoykeltraşta bu züğürllük, İstanbul. dn bu kalar boş yer ve edib ve Şuara için dünyadan bu kâmsızlık varken o doğrusu yontulmuş taşlar gediğini balmuş olur. ğıtmak, parasızım kederini avutmak ve her derde deva olmak gibi sayısız evsafı saye. sinde, bütün dünyayı kendine esir etmiş. tir. ziyalette toplanacaklardır. gin Mektep kitapları Ankara, 24 (Telefonla) — Büt. çe enelimeni bugünkü toplantı plarmın beyie. lerinin yüzde 25 e çıkararlmasını İ kabul etmiştir. Kim diyor ki elgara zehirdir, cigara çok zama, çok deklorlarım verdiği en yaman Müçlardan daha müessir bir iksirdir.,, Gördünüz mü şaheseri? doğrusu ihtisas sa, İstidada, verasete me enfes bir misal bu. Ecdaddan tütüncü olmanın semeresi- ne bak! Ümid olunur ki arkadaşımız, çayı da bu kadar selâsetle ve isabetle tarif e- dip bir peril mükeyyifat olarak vasfedebi- Weeektir. O halde dikilecek heykellere bir de biz teklif edelim: Meşhur çaycı, tütüncü Meşhedi! AAA RA Kanatlanan Cumhuriyet nesli- ne kurbanlarımızla kuvvet vere. lim, T.H.K ARA